Dha Yurt Bülteni-3

Rus savaş gemisi Çanakkale'den geçti

ÇANAKKALE Boğazı'ndan, Rus Donanması'na ait 158 borda numaralı savaş gemisi 'Caesar Kunikov' geçti.

Ege Denizi'nden Çanakkale Boğazı'na bugün saat 07.30'da giriş yapan, 112 metre boyundaki 158 borda numaralı 'Caesar Kunikov' isimli Rus savaş gemisi, saat 09.30'da, kent önlerine ulaştı. Kilitbahir Kalesi ile Kilitbahir Köyü'ndeki dağda bulunan 'Dur Yolcu' yazısı önünden geçen savaş gemisi, saat 09.45'te, boğazın manevra yapılması en güç noktası Nara Burnu'nu döndü. Sahil güvenlik ekiplerinin eşlik ettiği savaş gemisi, Marmara Denizi'ne doğru seyrini sürdürdü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Boğazdan geçen Rus savaş gemisinden görüntü

Haber- Kamera: Mustafa SUİÇMEZ / ÇANAKKALE,

============================================

Suriyelilerin yardım izdihamı

ADANA'da çadırlarda yaşayan Suriyeli aileler, yardım için yapılan listeye isimlerini yazdırmak için izdihama neden oldu.

Merkez Yüreğir İlçesi Yeşilbağlar Mahallesi'ndeki boş araziye kurdukları çadırlarda yaşayan Suriyelilerin yanına gelen ve kimliklerini açıklamak istemeyen 4 kişi, yardım yapacaklarını belirterek liste hazırlayacaklarını söyledi. Açıklamanın ardından bu kişilerin çevresi Suriyelilerle doldu. Yüzlerce Suriyelinin arasında kalan 4 kişi, su tankerinin Üzerine çıktı. Suriyeliler, uzun uğraşlardan sonra bu kişilere isimlerini yazdırırken zaman zaman da izdiham yaşandı.

Liste yapanlar ise, hayır kuruluşu için liste yaptıklarını, yardımların önümüzdeki günlerde yapılacağını söyledi.

Görüntü Dökümü

---------------

Suriyeli ailelerin isimlerini yazdırmak için sırada beklemesi

Su tankeri üzerine çıkan görevliler

Tankerin etrafında bekleyen suriyeli aileler

Ailelerini bekleyen suriyeli çocukları oyun oynaması

İsim yazdıran suriyelilerin gitmesi

Suriyeli bir kadınla röp.

Görevlilerle suriyelilerin arasında tartışma çıkması

Haber: Fatih KARAÇALI -Kamera: ADANA,

=========================================

(ÖZEL) Narenciye üreticisini bu kez soğuk vurdu

TÜRKİYE'nin yıllık ortalama 4 milyon tonu bulan narenciye üretiminin yüzde 25'ini karşılayan Adana'da, hava sıcaklığının ovada eksi 7 dereceye kadar düşmesi sonucu ürün hasat edilmeden döküldü.

Adana Ziraat Odası Yönetim Kurulu üyesi Cahit İncefikir, Rusya krizini atlatmaya çalışan üreticiyi bu kez soğuğun vurduğunu söyledi. Üreticinin 2014'ten beri tüm olumsuzlukları yaşadığını belirten İncefikir, "Geceleri kent merkezinde eksi 1 olduğu zaman bu ovada eksi 7'ye kadar düşüyor. Buna çıkan son fırtınada eklenince narenciye ağaçları bu soğuğa dayanamadı. Bir çok bahçedeki ağaçlar meyvelerinin neredeyse tamamını döktü. Genç fidanlar, soğuğa dayanamadığı için kurumaya başladı. Üreticiyi bu kez soğuk vurdu" dedi.

AĞAÇLAR MEYVESİNİ DÖKTÜ

Aralık ayından itibaren şiddetini arttıran soğukların Çukurova'da da etkili olduğunu söyleyen İncefikir şöyle konuştu: "Özellikle aralıkta başlayan soğuklar ivmesini arttırarak ovada eksi 7-8'lere kadar düştü. Bu ağaçtaki meyvenin çok ciddi bir şekilde döküm yapmasına neden oldu. Bir çok bahçede ağaçlar üzerindeki 200-250 kilo meyveyi döktü. Dökülen bu ürünün artık pazarlanma şansı yok. Dökülen meyveler mecburen bunu meyve suyu fabrikasına gönderilecek. Bu da kiloda 5 kuruş demek. Bu nakliyesini bile karşılayamaması demektir. Öyle olunca üretici ürünü döküldüğü yerde bırakmayı tercih ediyor."

ADANA NARENCİYESİ

Adana'da limon, portakal ve mandalinanın aralarında bulunduğu yaklaşık 9 milyon narenciye ağacı bulunuyor. Narenciye ağaçlarından yaklaşık 7 milyon 500 bini meyve veriyor. Ayrıca bu ağaçların bulunduğu bahçeler ovada 400 bin dekara yakın alan kaplıyor. Adana, Türkiye'de üretilen narenciyenin yaklaşık yüzde 25'ini üretiyor. Bölgeden özellikle Rusya'ya ihracat yapılıyor. Üreticilerin bir bölümü, ilaç kalıntısı kalmaması için zararlılara karşı yararlı böceklerle mücadele ediyor.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Adana Ziraat Odası Yönetim Kurulu üyesi Cahit İncefikir'in narenciye bahçesinde görüntüleri

Yerdeki portakallar

Cahit İncefikir'in portakalların dallardan nasıl düştüğünü göstermesi

Cahit İncefikir ile röp.

Narenciye bahçesinden genel ve detay görüntüler

Haber: Murat KİBRİTOĞLU-Kamera: Çağlar ÖZTÜRK/ADANA,

================================================

Ağrı'da tipide yolcu otobüsü kara saplandı...35 yolcu yaklaşık 4 saat mahsur kaldı

Kars'ta kar kamyonlarla kent dışına çıkarılıyor

AĞRI'nın Patnos ilçesinde tipinin etkisi ile sürücünün direksiyon kontrolünü yitirmesiyle kara saplanan otobüste mahsur kalan yolcuların imdadına Özel İdare ekipleri yetişti. Yaklaşık 4 saat mahsur kalan 35 yolcuya, Özel İdare şantiyesinde yiyecek ve içecek ikramı yapıldı.

Patnos ilçesinde önceki gün etkili olan yoğun tipi nedeniyle İstanbul'dan Van'a gitmekte olan yolcu otobüsü, yol dışına çıkarak kara saplandı. Tipi yüzünden yolu kaybeden otobüsün şoförü durumu yetkililere bildirdi ve yardım istedi. Bölgeye giden ekipler, otobüsü halatla çekip kurtardılar. Otobüsün 5'i kadın, 4'ü çocuk olmak üzere 35 yolcusu, Özel İdareye ait Sit şahtiyesinde götürüldü. Yaklaşık 4 saat tipide mahsur kalan yolculara burada yiyecek ve çay ikramı yapıldı. Yolcular dün 03.00 sıralarında tipinin dinmesi üzerine Patnos'tan Van'a hareket etti.

İlçe Özelİdaresi Müdürü Gündoğdu Kısa, kar ve tipi nedeniyle 92 köyün yolunu 7 ekiple açmaya çalıştıklarını belirterek, "Önceliğimiz hastalar ve köylerine ulaşamayan mahsur kalan yolcular. 112 Acil Servise yapılan başvuruları dikkate alarak vatandaşların yardımına koşuyoruz" diye konuştu.

KAR KAMYONLARLA KENT DIŞINA ÇIKARILIYOR

Kars Belediyesi, cadde ve sokaklardaki karları gece- gündüz çalışarak kamyonlarla şehir dışına taşıyor. Belediye Fen İşleri Müdürü Murat Bilgir, "Kazım Paşa Caddesi ile bir çok caddede kar kaldırma çalışmamızı başlatmış bulunmaktayız. 2 greyder, 4 kepçe ve 5 kamyon ile çalışmaları sürdürüyoruz. Karla mücadelemiz devam edecek" dedi.

Muş'ta günde ortalama 500 kamyon karı kent dışına çıkardıklarına işaret eden Belediye Başkanı Feyat Asya, 13 Aralık'tan beri yaklaşık 11 bin kamyon karın şehir dışına taşındığını bildirdi. Karla mücadeleye şimdiye kadar 2 milyon liranın üzerinde harcama yaptıklarını anlatan Belediye Başkanı Asya, öncelikle ana yolları kardan temizlediklerini belirtti.

DOĞU'DA 978 KÖYÜN YOLU KAPALI

Doğu Anadolu Bölgesinde köy ve mahalle yollarını açmak için belediye ve özel idare ekipleri kar temizleme çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Erzurum'da 488, Muş'ta 200, Ağrı'da 164, Kars'ta 58, Ardahan'da 30, Erzincan'da 27, Iğdır'da 11 olmak üzere toplam 978 köy ve mahallenin yolu kardan kapalı bulunuyor. Bölgede dün gecenin en düşük hava sıcaklığı sıfırın altında 29,6 derece ile Ağrı ve Erzurum'un Horasan ilçesinde yaşandı. Termometreler, Erzurum Havalimanı bölgesinde 29,4, Kars'ta 21,8, Muş'ta 19,7, Iğdır'da 16,5 Ardahan'da 14,6 ve Erzincan'da 12,4 derece olarak ölçtü.

Kar kalınlıkları ise Muş'ta 98, Ağrı'da 90, Erzurum'da 49, Kars'ta 42, Ardahan'da 30, Iğdır'da 14 santim olarak ölçüldü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: AĞRI

-Özel idare ekiplerinin yol açma çalışmaları

-olcuların araçlarla taşınması

Haber-Kamera: Servet ARSLAN/ AĞRI,

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: KARS

-Kar temizleme çalışmaları

Haber-Kamera: KARS,

================================================

(ÖZEL) Mersin'de dört mevsim

DOĞU Akdeniz'in turizm cenneti Mersin'in değişik coğrafyasında 4 mevsim birden yaşanıyor.

Türkiye'nin dört bir yanı kara kışa teslim olurken, Mersin bahardan kalma günler yaşıyor. Hafta sonuna kadar en düşük 5 en yüksek 17 derece sıcaklığın yaşanacağı kentte, yarıyıl tatili ve güneşli havayı fırsat bilenler kendilerini sahile ve 30 dakikalık yolculuk ile Torosların yüksek kesimlerine atıyor. Özellikle kentin turizm mekanlarına akın edenler, kumsalda yürüyerek sıcak havanın tadını çıkartın çocuklar da oyunlar oynuyor. Gençler ise cep telefonları ile görüntü, fotoğraf ve öz çekimler yaparak güzel havayı ölümsüzleştirmenin keyfini çıkartıyor. Torosların yüksek kesimlerine çıkanlar ise karda eğleniyor. Beyaz örtüde eğlenmeye gidenler kardan adam yapıp bol bol kartopu oynuyor. Silifke İlçesi'ne yaklaşık 30 kilometre uzaklıkta bulunan Olba Antik Kenti kalıntıları da fotoğrafçıların uğrak adresi oldu. Kar altındaki antik kenti görüntüleyen fotoğrafçılar, ortaya çıkarttıkları çalışmaları sosyal medya hesaplarında paylaşarak bölgenin tanıtımına katkı veriyor.

Kentte uzun yıllar çektiği fotoğraflarla bölgenin tanıtımına büyük bir katkı veren Selami Türk, Olba Antik Kenti'nin Türkiye'deki birçok antik kentte daha görkemli olduğunu anlattı. Sezin Gökgün ise, Mersin'in tarihi yerlerinin çok güzel ve kıymetli olduğunu ifade etti.

Diğer ziyaretçiler ise, bölgede 1800 yıllık tapınağın olmasına rağmen kimse tarafından bilinmediğine dikkat çekerek, kentteki birçok insanın Mersin'deki tarihi yapılardan haberinin olmamasına üzüldüklerini dile getirdi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Tarihi su kemerinin bulunduğu bölgeyen gidenler

Bölgeyi gezenler

Tarihi yapılarla fotoğraf çektirenler

Alandan çıkanlar

Şehir kapısında yürüyenler

Antik tiyatrodan genel ve detay

Zeus Tapınağı'nın görüntüsü

Tapınak içinde yürüyenler

Tapınak içinde fotoğraf çekenler

Tapınağın genel görüntüsü

Antik kentteki karda yürümeye çalışanlar

Selami Türk ile röp .

Sezin Gökgün ile röp.

Bir kadınla röp.

Denizdeki Kızkalesi'nin görüntüsü

Sahilde bulunanlar

Denizdeki rıhtımda yürüyenler

Kızkalesi'nin fotoğraflarını çekenler

Haber-Kamera: Mustafa ERCAN/MERSİN,

======================================

(ÖZEL) Bitlis'te köylülerin zorlu hayvan bakımı

BİTLİS'te kar yağışı ve soğuk hava hayatı olumsuz yönde etkilerken, kar kalınlığının 2 metreyi bulduğu kentte, en büyük sıkıntıyı hayvan sahipleri yaşıyor. Metrelerce karın bulunduğu bölgede karları temizleyerek boş alan açarak küçükbaş hayvanlarına bakan Nihat Tarhan, tek geçim kaynaklarına en iyi şekilde bakmaya çalıştıklarını söyledi.

Bitlis ve çevresinde 2 gün boyunca etkili olan kar yağışının durmasının ardından kapalı olan yollar açılmaya çalışılırken, kar kalınlığını 2 metreyi bulduğu merkeze bağlı Yanlızçamlar Köyü'nde yaşayanlar, tüm zorluklara rağmen hayvanlarının günlük bakımını yapmaya çalışıyor. 5 çocuk babası Nihat Tarhan, tek geçim kaynakları olan küçükbaş hayvanları için büyük zorluklara katlandıklarını anlattı. Metrelerce karı temizleyerek boş bir alan açan ve burada hayvanlarına günlük yemlerini veren Tarhan, şöyle konuştu:

"Babadan, dededen gelen hayvancılığı ben de sürdürüyorum. Kış aylarında etrafını kardan yaptığımız ağıllarda koyunlarımıza günlük yiyeceklerini veriyoruz. Her geçen gün maliyetler yükseliyor. Arazimiz olmadığı için yemlerini bile dışarıdan alıyoruz. Ancak bu bizim mesleğimiz. Zor da olsa bunu yapmak zorundayız. Kış aylarında doğuran koyunların bakıyoruz. Diğer taraftan da kuzuları zaman zaman dışarı çıkarıyoruz. Yaz aylarına kadar da bu sıkıntıları yaşıyoruz."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Köydeki hayvan ağıllarından görüntü

-Koyunlardan detaylar

-Çocukların koyunları gütmeleri

-Kuzulardan detaylar

-Çocukların kuzuları sevmeleri

-Köylü Nihat Tarhan'ın kuzularla ilgilenmesi

-Nihat Tarhan ile röportaj

-Kuzuların yemlerinin verilmesi

-Detay görüntüler

Haber-Kamera: Özcan ÇİRİŞ/ BİTLİS,-

=============================

(ÖZEL) Van kedilerine 'otel' hizmeti

VAN Yüzüncü Yıl Üniversitesi Van Kedisi Araştırma Merkezi, nesli koruma altına alınan kediler için bünyesinde otel hizmeti veriyor. Tatile, iş seyahatine giden kedi sahiplerine günlük 15 liraya kiralanan odalarda kalan Van kedileri, merkezin her türlü sağlık hizmetinden de yararlanıyor. Merkez Müdürü Prof. Dr. Abdullah Kaya, "Burada kedilere otel konforunda yiyecek bakım hizmetiyle birlikte sağlık hizmeti veriyoruz. Tatildeki kedi sahipleri gönül rahatlığıyla tatillerinin tadını çıkarabilir" dedi.

Van Kedisi Araştırma Merkezi, müdürlüğü bünyesinde tatilci kediler için bir konaklama merkezi açtı. Tatil veya iş seyahatine giden kedi sahiplerine kiralanan özel bölmelerde günlüğü 15 liraya yiyecek bakım hizmetiyle birlikte sağlık hizmeti de veriliyor. Tatile gitmeden önce Van kedisini, kedi evine bıraktığını söyleyen Meral Demir "Van kedileri çok özel hayvanlar. Kedimizi yavruyken buradan almıştık. Yaklaşık 7 aydır bizimle. Okulların tatil olmasıyla birlikte ailecek tatile gittiğimiz için kedimizi buraya bıraktık. Şimdi tatilden döndük, 15 gün burada kaldı. Merkezde misafir odaları var, otelcilik ve sağlık hizmeti veriliyor. Kedimiz içinde bu konforlu güzel alan eğlenceli olmuştur diye düşünüyorum. Kedimizi çok özlemiştik o artık bizim evimizin bir bireyi gibi" dedi.

Van kedilerinin neslinin korunması için böyle bir uygulama başlatıklarını belirten Van Kedisi Araştırma Merkezi Müdürü Prof.Dr. Abdullah Kaya, şöyle dedi: "Van kedisi araştırma merkezi olarak dışardaki kedilere otel hizmetimiz veriyoruz. Kedi sahiplerinin bir işleri çıktığında, il dışına çıktıklarında hayvanlarını rahatlıkla bizim araştırma merkezimize bırakabiliyorlar. Burada biz 5 yıldızlı otel kalitesinde hizmet veriyoruz. Tabi ki okulların tatil olmasıyla bizim konaklama yerimizde kalan hayvan sayımızda ciddi bir şekilde artış oldu. Kedi sahipleri tatile giderken hayvanlarını gönül rahatlığıyla Van kedisi araştırma merkezine bıraktılar, tatillerinin bitmesine yakın olması sebebiyle hayvanlarını tekrardan geri almaya başladılar. Yani bu da şunu gösteriyor ki; bir hayvan severin Van Kedisi varsa ve Van'da Van bölgesinde yaşıyorsa çaresizliği yoktur. Biz burada onlara her türlü imkanı sağlamaya çalışıyoruz Ayrıca misafirlerimize sağlık hizmeti de veriyoruz parazit mücadelesi olsun veya diğer hastalıklarla ilgili problemi varsa bu konaklama süresi boyunca da gerekli tedavilerini yapıyoruz."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------

-Van kedilerinden görüntü

-Kedi sahibi ile röp.

-Kedi sahibinin kedisini sevmesi

-Prof.Dr. Abdullah Kaya ile röp.

-Detaylar

Haber - Kamera Murat ÇAĞLAR/ VAN, -

======================================

(ÖZEL) - Penyeciler, elektrik kesintileri nedeniyle fuarın ertelenmesini istiyor

GAZİANTEP'te Penye ve Trikotaj Çarşısı esnafı, sık sık yaşanan elektrik kesintileri nedeniyle 8 Şubat'ta açılacak Penye, Tekstil ve Teknolojileri Fuarı'nın (PENTEX) ertelenmesini istiyor.

Alaybey Mahallesi'nde bulunan Penye ve Trikotaj Çarşısı esnafı, bölgede sık yaşanan yaşanan elektrik kesintileri nedeniyle 8 Şubat'ta Ortadoğu Fuar Merkezi'nde bu yıl 6'ncısı açılacak Penye, Tekstil ve Teknolojileri Fuarı'na hazırlanamadıklarını söyledi. 3 bin çalışanın bulunduğu bölgedeki 200 penye ve tekstil esnafı, açılacak fuar için ürün hazırlayamadıklarını belirtti. Esnaf adına açıklama yapan Mehmet Tevfik Akan, son 5 gündür bölgede elektrik kesintisi yaşandığını savunarak şunları söyledi: "Sürekli sigortalar yanıyor telefon açıyoruz, elektrik dağıtım şirketi geliyor ama bir sonuç alamıyoruz. Günde 4- 5 saat elektriksiz kalıyoruz. Son olarak Pazartesi günü trafoda bir kontak meydana geldi ve 5 gündür elektriğimiz yok. Atölyelerimizin bulunduğu pasajın içerisinde trafo var, eskiden bir sorun yaşamıyorduk. Elektriği sadece belli atölyelere veriyorlardı. Şimdi 200 dükkanın elektriğini pasajdaki trafodan alıyorlar. Bu durum bizim için çok büyük tehlike arz ediyor. Pasajda atölyeler var ve trafo patladığı zaman bu atölyelere sıçrarsa çok büyük yangınlara neden olabilir. İki sene önce bizim yan taraftaki pasajda bir yangın olayı yaşandı 8 arkadaşımız vefat etti. Tekrar aynı olayı yaşamaktan korkuyoruz. Bize siz elektriği çok kullanıyorsunuz diyorlar, trafo kaldırmıyor, fazla yüklenme yaptığımızı söylüyorlar. Atölyelerimiz nasıl çalışacak, bunun kısıtlaması nasıl olabilir ki buna bir tedbir alınması lazım. Trafo kaldırmıyorsa gereken yapılmalı. Bu konuya ilgili yetkililerin bir an önce tedbir almasını istiyoruz. 8 Şubat'ta PENTEX fuarımız var, atölyelerimiz kapalı, ürün çıkartamıyoruz. Çok mağdur durumdayız imkan var ise fuarın ertelenmesini istiyoruz."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------------

Elektrik arızasına neden olan trafo

Trafonun bulunduğu pasaj

Bölge esnafı

Mehmet Tevfik Akan'ın konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ahmet SOYDOĞAN -GAZİANTEP-DHA)

====================================

(ÖZEL) Türkiye'de sadece onda var

EFSANEVİ otomobil pist yarış pilotu Parnelli Jones'in Mustang ile şampiyon olduğu yarışların anısına tüm dünyada sadece 500 adet üretilen Mustang otomobillerden biri, Türkiye'de Antalyalı işadamı Serkan Uzel'de bulunuyor.

Klasik otomobil tutkunu Antalyalı işadamı Serkan Uzel'in özel garajında 15 klasik otomobil bulunuyor. Bu araçların en eskisi 1939, en yenisi ise 2013 model. 1970'li yılların efsanevi otomobil pist yarış pilotu Parnelli Jones'in Mustang ile şampiyon olduğu yarışların anısına tüm dünyada sadece 500 adet üretilen Mustang'in biri Türkiye'de sadece Uzel'in koleksiyonunda yer alıyor. İçinde, dışında ve bagajında ünlü yarış pilotu ile aracı modifiye eden Steve Saleen'in ıslak imzalarının bulunduğu 2007 yılında özel olarak üretilen Mustang'in içinde, üretilen 300'üncü araç olduğunu gösteren özel bir de plaket var.

Sarı renkli Mustang'i sıradışı bir otomobil olarak tanımlayan Uzel, "Bu sıradan bir Mustang değil. Dünyada üretim adedi 500. Türkiye'de de sadece bizde. Nadir, koleksiyon bir araçtır. Koleksiyonumdaki araçların hepsi ABD'de üretilmiş ve günümüzde bir çok safhadan geçerek ayakta kalan nadir araçlarındandır. Araçların markaları ise Ford Mustang, Mercury, Chevrolet ve Pontiac" dedi.

EN ESKİSİ 78 YAŞINDA

Garajdaki en eski otomobilinin kırmızı renkli 1939 model Chevrolet Master Deluxe Coupe olduğunu kaydeden Serkan Uzel, "Bu araç senesinde tek kapı spor araba olarak üretilmiş, günümüze kadar canlılığını koruyan nadir araçlardan birisidir. Türkiye'de 7- 8 taneden fazla kalmadığını düşünüyoruz. Bu araçlardan biri de bizde" diye konuştu.

Klasik otomobil tutkusunun 2009 yılında başladığını anlatan Uzel, o yıldan bu yana da gücü ve imkanları elverdiği sürece bu hobiyi ayakta tutmaya çalıştığını söyledi.

Antalya'da klasik otomobil seven 25 kişi ile bir araya gelerek Antalya Klasik Otomobil Kulübü Derneği'ni kurduklarını ve bu derneğin başkanlığını yaptığını belirten Serkan Uzel, derneğin İstanbul'daki Klasik Otomobil Federasyonu'nun da kurucu üyesi olduğunu kaydetti.

1968 MUSTANG DA TÜRKİYEDE TEK

Garajındaki 1968 model Mustang'in hikayesini de anlatan Serkan Uzel, şunları söyledi: "Mustang,o yıl satışı artırabilmek için hem pilot, hem Mustang'in araçlarını modifiye eden Carol Shelby ile bir anlaşma imzalıyorlar ve araçla ilgili ufak detaylarla ilgili çalışma yapıyorlar. Bu çalışma sonunda 1968 yılında satışlar artıyor. O yıl 4 bin 700 adet üretilmiş olan Ford Mustang California Special modeli de Türkiye'de sadece 1 tane bulunuyor. O da bizim garajımızda."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------

Araçlardan görüntü

Mustang'tan görüntü

Yarış pilotu ile aracı modifiye eden Steve Saleen'in ıslak imzalarından görüntü

Diğer araçlardan detay görüntü

Araçlardan toplu görüntü

Serkan Uzel'in araçla birlikte fotoları

Röp: Serkan Uzel

Haber: Selma KUNAR- Kamera: Alparslan ÇINAR/ANTALYA,

==========================================

(ÖZEL) - Nüfus cüzdanı var, doğum yeri yok

GAZİANTEP'in Oğuzeli İlçesi'nde yaşayan 66 yaşındaki Hamedi Çağan, nüfus cüzdanının doğum yeri hanesine yazılan 'yok' ibaresi nedeniyle resmi kurumlarda zorluk yaşıyor. Göğüs ve cilt hastası Çağan, nüfus cüzdanındaki doğum yeri nedeniyle tedavi olamadığı için yetkililerden yardım istiyor.

Şanlıurfa'nın Akçakale İlçesi'nde 1951 yılında doğan 10 çocuk babası Hamedi Çağan, 1984 yılında Oğuzeli'nin Hatunlu Mahallesi'ne yerleşti. Çağan, o dönem defter şeklinde olan ve 'kafa kağıdı' denilen kimlik kartını değiştirmek Oğuzeli İlçe Nüfus Müdürlüğü'ne başvurdu. Çağan, burada dönemin İlçe Nüfus Müdürü ile arasında geçen bir tartışma nedeniyle nüfus cüzdanında Akçakale yazan doğum yeri hanesine 'yok' yazıldı. Çağan, her yıl birkaç defa Oğuzeli'nde Nüfus Müdürlüğü'ne başvurmasına rağmen 'yok' ibaresini değiştiremediği için resmi kurumlarda sorunlar yaşadığını ve işlerini tamamlayamadığını kaydetti.

'SORAN OLURSA YOKLUYUM DİYORUM'

Nüfus cüzdanında TC kimlik numarası yazmasına rağmen doğum yeri 'yok' yazıldığı için özellikle hastanelerde sıkıntılar yaşadığını anlatan Hamedi Çağan, şöyle konuştu: "Ben 1984 yılında Oğuzeli'nde yaşamaya başladım. O zaman kimlik çıkarmak için gittiğim Nüfus Müdürlüğü'nde bir tartışma yaşadık ve benim doğum yerime yok yazıldı. 33 yıldır kime başvurduysam bu durumu düzeltmediler. Karakollarda, hastanelerde hep zorluklar yaşadım. Kimse benim işimi yapmadı. Şimdi hastayım. Ellerimin üzerinde cilt sorunum var, gözlerim bozuk, göğüs hastasıyım. Hastanelere gittiğim zaman kimisi nüfus cüzdanım yüzünden beni geri gönderiyor. Kimisi ise yardımcı oluyor. Bu durum yüzünden çekmediğim kalmadı. Birisinin bana yardım etmesini bekliyorum. Tedavi olamıyorum testlerimi yaptıramıyorum. Evliyim 10 çoğum var. Hepsinin nüfus cüzdanı normal, sadece benimki problemli. Bana nerelisin diye soran olunca yokluyum diyorum. Şaşıran olunca kimliğimi gösteriyorum."

Çağan, tedavilerinin yapılabilmesi ve normal bir hayat sürebilmek için yetkililerden yardım istediğini sözlerine ekledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------------

Hamedi Çağan'ın konuşması

Çağan'ın kimlik kartı

Genel ve detay görüntüler

Haber: Eyyüp BURUN-Kamera: Metin Faruk TAMER-GAZİANTEP-DHA)

===========================================

BİRKONFED Başkanı Ünsal: Diyarbakır'a 400 milyon lira tutarında yatırım yapacağız

BİRLEŞTİRİCİ İş Dünyası Konfederasyonu (BİRKONFED) Genel Başkanı Osman Ünsal, konfederasyon olarak Diyarbakır'a sağlık, tarım ve tekstil alanında 400 milyon lira tutarında yatırım yapacaklarını ifade ederek, "Terörden, fitneden uzak, artık rahat gezilebilir bir Diyarbakır'ın olması bizi son derece umutlandırmıştır. Buraya gelirken de, ciddi bir heyecanla geldik" dedi.

Yatırım alanlarında incelemeler yapmak üzere Diyarbakır'a gelen BİRKONFED Genel Başkanı Osman Ünsal, kente tekstil, sağlık ve tarım alanda toplamda 400 milyon lira değerinde yatırım yapacaklarını açıkladı. Konfederasyon olarak Türkiye'nin 7 bölgesinde 2,5 milyar lira değerinde kuracakları 7 Onkoloji Hastanesi ve kemoterapi kompleksinin birini Diyarbakır'da kuracaklarını ifade eden Ünsal, Diyarbakır'a ciddi yatırım hamlelerini gerçekleştireceklerini söyledi. Ünsal, şunları söyledi: "Biz Diyarbakır'ın yaşadığı en zor süreçlerinde, hain PKK'nın Sur'da yaptığı eylemler sürecinde Diyarbakır'daki kardeşlerimizin yanında olduk. Konfederasyon olarak Diyarbakırlı kardeşlerimize 3 tane sözümüz vardı. Bunlardan birincisi mağdurlara yardımcı olmak, ikincisi Sur'dan göç eden ailelerin çocuklarına burs vermek, üçünsü ise Diyarbakır'ın geneline istihdam alanı oluşturmaktı. Çok şükür ilk sözümü yerine getirdik. Şimdi Diyarbakır'a yatırım konusu kaldı. BİRKONFED olarak, yatırım konusunda Diyarbakır'da çeşitli görüşmeler yaptık. Konfederasyon olarak Diyarbakır'a ciddi bir yatırım hamlesi gerçekleştireceğiz. Sayın Başbakanımızın açıkladığı 23 ilde teşvik paketi, bizim için umut verici. Biz de bu çalışmayı Diyarbakır'da başlatmayı uygun gördük. Diyarbakır'da sağlık, tekstil ve tarım alanında ciddi yatırımlar yapacağız. Yatırım bedelimizi şu anlık 350-400 milyon lira tutarında. İlk olarak tekstil alanında yatırımlarımız olacak. Akabinde, Türkiye genelinde 7 bölgede yapmayı plandığımız maliyeti toplam 2,5 milyar lira olan onkoloji hastanesi ve kemoterapi kompleksinin birini Diyarbakır'da kuracığız. Hükümetimizin yapmış olduğu çalışmaları son derece verimli görmekle beraber, iş dünyası olarak bu süreçte bize ciddi sorumluluklar düştüğünün farkındayız.

"BURAYA GELİRKEN CİDDİ BİR HEYECANLA GELDİK"

Diyarbakır'a gelince heyacan yaşadıklarını aktaran Ünsal, iş dünyasına bölgeye yatırım yapması için çağrıda bulanarak, " Diyarbakır, çok kozmopolit bir ilimizidir. Diyarbakır'a baktığımızda doğu bölgesinde bir kale gibi görünüyor. Doğunun sıkıntılarını üstlenen yükü ağır bir ilimizdir. Doğuda terör örgütünün yapmış olduğu kirli faaliyetlerden sonra, böyle bir sıcak ortamın oluşması, terörden fitneden uzak, artık rahat gezilebilir bir Diyarbakır'ın olması bizi son derece umutlandırmıştır. Buraya gelirken ciddi bir heyecanla geldik. Buradan bütün iş dünyasına seslenmek istiyorum, Türkiye'nin 81 ili bizim için değerli ve önemlidir. Bu süreçte ülkemizi daha müreffeh bir noktaya ulaşmak için hep birlikte çalışmalıyız. Diyarbakır'da tekstil alanında çok ciddi bir boşluk var. Ama bununla alakalı burada çok ciddi projeler de var. Özellikle tekstil kentin kurulması, altyapıların hazırlanması bizim için umut vericidir. Biz tekstil alanında yatırımlarımızı Diyarbakır'a kaydıracağız. İnşallah Diyarbakır 1 yıl içerisinde çok daha iyi bir noktaya taşıyacağız, istihdam alanında çok ciddi kaynaklar oluşturacağız" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Açıklamaya katılanlar

-Ünsal'ın konuşması

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Ahmet ÜN/DİYARBAKIR, -

=============================================

Çubuk'ta çeşitli suçlardan aranan 14 zanlıdan 4'ü tutuklandı

ANKARA'nın Çubuk ilçesinde çok sayıda suçtan aranan 14 zanlı gözaltına alındı. Zanlılardan 9'u serbest bırakılırken, 4'ü çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.

Çubuk Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi ekipleri, ilçede cinayet, uyuşturucu satışı, sahte mal beyanı, hırsızlık ve gasp gibi birçok suçundan haklarında yakalama kararı bulunan zanlılara operasyon düzenledi. Değişik zamanlarda düzenlenen operasyonlarda 14 zanlı gözaltına alındı. Zanlılar sağlık kontrolünün ardından ifadeleri alınmak üzere önce emniyete, daha sonra da adli makamlara sevk edildi.

Arama kararı olan ve yakalanan zanlılardan F.Y., H.K., K.Ö.K., H.B., A.İ., H.S., A.A., A.Ş., ve A.G., isimli 9 kişi adliyeye sevk edildiikten sonra serbest bırakıldı. A.E. isimli zanlı da İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne teslim edildi. Gözaltına alınan A.K., Ş.K., A.K. ve E.U. isimli 4 zanlı ise çıkarıldıkları mahkemece tutuklanıp, ceza evine gönderildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

Zanlılar otomobille götürülürken görüntü

Adliye binasından görüntü

Haber-Kamera: Müfit ONBAŞI/ÇUBUK(Ankara), -

=========================

Atatürk'ün üç boyutlu görüntüsü ile fotoğraf çekimi

ESKİŞEHİR Tepebaşı Belediyesi'nin artırılmış gerçeklik teknolojisini kullanarak geliştirdiği Atatürk'ün üç boyutlu görüntüsü ile fotoğraf çektirme uygulaması ilgi görüyor. Uygulama, Anıtkabir'in 5 farklı noktasına da bulunuyor.

CHP'li Eskişehir Tepebaşı Belediyesi'nin geliştirdiği sistemle akıllı telefonlara ücretsiz olarak indirilen uygulama sayesinde vatandaşlar cihazlarını hazırlanan panoya yönelttikleri anda telefonlarının ekranlarında Mustafa Kemal Atatürk'ü üç boyutlu olarak görebiliyorlar. Uygulamada cep telefonuyla çekilen fotoğraflar cihazın hafızasına kaydediliyor. Böylece Atatürk'ün aslına uygun sanal görüntüsü ile fotoğraf çektirme imkanı ortaya çıkıyor.

ANITKABİR'DE 5 FARKLI YERE KONULDU

Eskişehir'de Tepebaşı Belediyesi hizmet binası, Özdilek Sanat Merkezi, 29 Ekim Gençlik Merkezi ile Espark, Özdilek ve NeoPlus alışveriş merkezlerinde yer alan uygulamanın Anıtkabir'in 5 farklı bölgesine de konulduğu belirtildi.

Tepebaşı Belediyesi Bilgi İşlem Müdürü Suat Yalnızoğlu, Eskişehir Tepebaşı Belediyesi'nin Artırılmış Gerçeklik Projesi ile ilgili şu bilgileri verdi: "Atatürk'ün 3 boyutlu görüntüsüyle vatandaşların fotoğraf çektirmesi için böyle bir projeye başladık. Uygulamayı Ankara'da Anıtkabir binasının 5 farklı noktasına da yerleştirdik. Bu programı Tepebaşı Belediyesi Artırılmış Gerçeklik adıyla Google Play'dan indirebiliyorsun. Telefonunuzu bizim tarafımızdan yerleştirdiğimiz alana doğru tuttuğunuzda Atatürk'ü bire bir gerçek boyutuyla görebiliyorsunuz. Sonra fotoğraf çekiyorsunuz. Atatürk'ün gözleri de objektifi, flaşı takip ediyor. "

Bilgi İşlem Müdürü Suat Yalnızoğlu Anıtkabir'e koydukları Atatürk'ün 3 boyutlu uygulaması nedeniyle, Anıtkabir Komutanlığı'ndan kendilerine Anıtkabir'e hizmet nişanı verildiğini sözlerine ekledi.

Görüntü dökümü:

-Suat Yalnızoğlu'nun uygulamayı tanıtması,

-Cep telefonuyla çekildiğinde yanında Atatürk'ün belirmesi,

-Suat Yalnızoğlu'nun konuşmasından çekilen görüntüler bulunuyor.)

Haber-Kamera: Hakan TÜRKTAN-Saadet YÖRÜKÇÜ/ESKİŞEHİR,

==================================================

Kilis'te ormanlık alana hayvanlar için yiyecek

KİLİS'te, yaban hayvanları için ormanlık alandaki avlaklara yiyecek bırakıldı.

Doğa Koruma ve Milli Parklar Kilis Şube Müdürlüğü ile avcı dernekleri tarafından kış şartları nedeniyle Deliosman ile Çerçili köylerindeki ormanlık alanındaki avlaklara sakatat, yonca, buğday ve saman bırakıldı.

Doğa Koruma ve Milli Parklar Kilis Şube Müdürü Ayhan Çoşkun, kış şartlarının kötü gittiği dönemlerde yaban hayvanları için yiyecek bıraktıklarını belirterek, "Şuan itibariyle yaklaşık olarak 400 kilo yonca, 400 kilo buğday ve 200 kilo kadar sakatat doğaya bıraktık. Kış koşullarının durumuna göre, doğaya bırakma çalışmaları da devam edecektir" dedi.

Kilis Av Yaban Hayatı Atıcılık Spor Kulübü Başkanı Ahmet Özuymaz ise, Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü'nün başlattığı kampanyaya destek verdiklerini ifade ederek, "Av hayvanlarının gördüğünüz gibi zor şartlarda hayatlarını idame ettirdiklerini gördük. Onlara bazı takviyelerde bulunduk. Yemler verdik. Bundan da çok gurur duyduk. Avcı hiçbir zaman doğada katleden değil, avcı doğanın dostudur. Biz bunu göstermek için müdürümüzün çağrısına icabet ettik" diye konuştu.

Kilis Avcılık ve Yaban Hayatını Koruma Derneği Başkanı Uğur Dere ise yemleme yaparak hayvanların yaşamlarını sürmesine katkı sağladıklarını kaydederek, "Avcı sadece doğada vurmak öldürmek değil, bizim anlayışımız spor amaçlıdır" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------------

Yiyeceklerin getirilmesi

Araziye sakatat bırakılması

Araziye buğday dökülmesi

Ayhan Çoşkun'un konuşması

Ahmet Özuymaz'un konuşması

Uğur Dere'nun konuşması

Haber-Kamera: Reşit ÇELEBİOĞLU-KİLİS-DHA)

====================================================