Haberler

Dha Yurt Bülteni-3

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

1)PKK'LI, DAĞDAN ANNESİNİ GÖRMEYE GELİNCE YAKALANDIADANA'dan terör örgütü PKK'nın dağ kadrosuna katılıp 5 yıldan beri kırsalda güvenlik güçleri ile çatışmalara giren Ahmet Aksu, annesini ziyarete gelince yakalandı.

1) Pkk'LI, DAĞDAN ANNESİNİ GÖRMEYE GELİNCE YAKALANDI

ADANA'dan terör örgütü PKK'nın dağ kadrosuna katılıp 5 yıldan beri kırsalda güvenlik güçleri ile çatışmalara giren Ahmet Aksu, annesini ziyarete gelince yakalandı. Terörle Mücadele Şubesi ekiplerinin operasyonunda terör örgütü PKK'nın sözde sivil savunma birliği YPS'nin şehir sorumlusu Ahmet Erdoğan ile Suriyeli Abdulhamit Ahmet Haseki de sağ olarak ele geçirildi. Emniyet Müdürlüğü'nde sorgulanan Abdulhamit Ahmet Haseki'nin, geçtiğimiz mart ayında Adana'da bir otomobilin bagajında ele geçirilen roket rampasını hazırladığı ortaya çıktı. Terörle Mücadele (TEM) Şubesi'ne bağlı ekipler, devam eden operasyonlar nedeniyle dağılmaya başlayan bölücü terör örgütü PKK'nın dağ kadrosundan 2 kişinin Adana'ya geldiğini belirledi. Alınan bilgiler üzerine çalışma yapan TEM ekipleri, kırsaldan gelen örgüt üyelerinden birinin 5 yıl önce örgütün dağ kadrosuna katılan Ahmet Aksu olduğunu tespit etti. Aksu'nun 5 yıldır görmediği annesinin yaşadığı Yenibey Mahallesi'ndeki eve operasyon düzenleyen ekipler, evde bulunan 3 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınan zanlıların Suriyeli Abdulhamit Ahmet Haseki, Ahmet Aksu ile YPS'nin Adana sorumlusu Ahmet Erdoğan olduğu açıklandı. Emniyet Müdürlüğü'nde sorgulanan terör örgütü üyelerinden Abdulhamit Ahmet Haseki'nin, Ahmet Aksu ile birlikte Türkiye'ye girdiği, YPS Adana sorumlusu Ahmet Erdoğan ile birlikte sansasyonel eylemler yapmak üzere buluştukları anlaşıldı. Suriyeli Abdulhamit Ahmet Haseki'nin, alınan parmak izinden, geçtiğimiz mart ayında yol uygulaması yapan ekiplerin aile görünümlü 2'si kadın 3 kişinin içinde bulunduğu otomobilde ele geçirdiği roketatar rampalarını ve mühimmatları Türkiye'ye soktuğu saptandı. Roketatar mermilerini bantladıktan sonra üzerindeki izleri silmesine rağmen,iç kısımlarını temizlemeyi unutan Haseki'nin kimliği, kalan parmak izinden ortaya çıktı. Sorguları tamamlanan YPS Adana sorumlusu Ahmet Erdoğan ve örgüt tarafından özel olarak sansasyonel eylemler yapmak amacıyla Adana'ya gönderilen Abdulhamit Ahmet Haseki ile Ahmet Aksu sevk edildikleri adliyeye de tutuklanarak cezaevine götürüldü.

Görüntü Dökümü

--------------------

Zanlıların Adliyeden çıkarılması

Polis aracının gidişi

Adliyenin genel görüntüsü

SÜRE: 36" BOYUT: 68,3 MB

Haber-Kamera: Fatih KARAÇALI ADANA,

======================================================

2)FETÖ YALANI İLE DOLANDIRILDIĞINI POLİS PARASINI TESLİM EDİNCE ANLADI

KONYA'da kendilerini polis olarak tanıtıp telefonla aradıkları emekli 63 yaşındaki Mustafa Orhan B.'yi, "Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ), sizin hesabınızdaki paraları ele geçiriyor" diyerek 181 bin lira para ve 20 bin lira değerinde altını dolandıran 2 kişi, kentten kaçmak isterken polisin dikkati sayesinde yakalandı. Dolandırıldığından haberi olmayan Mustafa Orhan B., paraları kendisine teslim edilince olayın farkına vardı. Konya'da geçtiğimiz 2 Kasım günü emekli Mustafa Orhan B.'yi telefonla arayan bir kişi kendisini polis olarak tanıtarak, "Fetullahçı Terör Örgütü, sizin hesabınızdaki paraları ele geçiriyor. Paranızı çekip, göndereceğimiz polise teslim edin"dedi. Mustafa Orhan B., evine gelen polis sandığı kişiye, evde bulunan 2 bin lira ile 20 bin lira değerindeki altınları verdi. Daha sonra da bir bankadaki 93 bin lirası ve bir başka bankadaki 86 bin lirasını çekip, polis sandığı dolandırıcılara teslim etti.

POLİSİN DİKKATİ YAKALATTI

Mustafa Orhan B.'den 181 bin lira para ve 20 bin lira değerinde altınları alan 2 kişi, 16 RN 002 plakalı otomobille kentten ayrılmak için yola çıktı. Konya- Adana karayolu kent merkezi çıkışında yol kontrol uygulaması yapan polis, şüphe üzerine aracı durdurup arama yaptı. Yapılan aramada 140 bin lira para ve altınları bulan polis, durumdan şüphelendi. Ardından sürücü 29 yaşındaki Ahmet Çimen ile 22 yaşındaki Hamdullah Çakır'ın kimliklerinin Genel Bilgi Toplama (GBT) sorgulamasında, Çimen'in kısa bir süre önce telefon dolandırıcılığı suçundan tutuklu bulunduğu cezaevinden tahliye olduğunu saptadı. Polis, otomobilde bulunan para ve altınların telefonla dolandırılarak elde edildiği şüphesi üzerine 2 kişiyi gözaltına aldı. 2 kişi, Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği'nde yapılan sorgulamada para ve altınları Mustafa Orhan B.'den telefonla dolandırıcılık yöntemiyle aldıklarını itiraf etti. 2 kişi, Bursa'nın Mudanya ilçesinde de yaşlı bir kadından yine aynı yöntemle 10 bin lira dolandırdıklarını söyledi.

"KİMİN ANASINA, BACISINA BAKMIŞIZ"

Şüpheliler yapılan sorgulamanın ardından sağlık kontrolünden geçirilip, adliyeye sevk edildi. Şüphelilerden biri sağlık kontrolünün ardından basın mensuplarına, "Kimin anasına, bacısına bakmışız çek oğlum, çek. Güzel pozlar çek" dedi. 2 kişi çıkarıldığı mahkemece tutuklanırken, otomobilde bulunan 140 bin lira ile altınlar Mustafa Orhan B.'ye teslim edildi. Mustafa Orhan B.'nin, emniyet müdürlüğüne çağrılıp, paraları teslim edilince, dolandırıldığını anladığı belirtildi.

Görüntü Dökümü

-------------------

Şüphelilerin sağlık kontrolüne getirilmesi

Sağlık kontrolünden çıkartılması

Ele geçirilen para ve altınlar

Haber- Kamera: Hasan DÖNMEZ KONYA DHA))

=================================================

AŞURE YAPTIĞI DÜDÜKLÜ TENCERE, BOMBA GİBİ PATLADI

3)GENÇ KADIN DÜDÜKLÜ TENCERE KURBANI OLDU

İZMİR'de, aşure yapıldığı sırada ocak üzerindeki bulunan düdüklü tencere, bomba gibi patladı. Bu sırada ocak başında bulunan Nazlı Biçer Ertuğ'un yüzü ve vücudunun büyük bölümü yandı, tanınmayacak hale geldi. Acılar içinde kalan ve aylarca güneşe çıkamayacak olan talihsiz kadını en büyük tesellisi ise kazadan birkaç dakika önce yanında bulunan oğlunun o sırada içeriye gitmesi oldu. Üretici firmaya dava açacağını söyleyen Nazlı Biçer Ertuğ, "O an çok büyük acı yaşadım. Gözlerimi dahi açamadım. Benim yaşadığımı başka kadınların yaşamaması için, hukuk mücadelesi vereceğim" dedi. Çiğli Organize Sanayi Bölgesi'ndeki bir fabrikada planlama bölümünde çalışan 31 yaşındaki Nazlı Biçer Ertuğ, aşure yapmak için aynı marka iki düdüklü tencere içerisinde buğday kaynatmaya başladı. Ertuğ, aynı anda ocak üzerinde aşure hazırlıklarını sürdürdüğü sırada düdüklü tencerelerden birisi, bomba gibi patladı. Düdüklü tencere ve kapağı farklı bir yöne fırladı, içerisindeki kızgın buhar ile suyla karışmış olan buğday, Nazlı Biçer Ertuğ'un üzerini kapladı.

YÜZÜ TAMAMEN YANDI

Kızgın buhar ve suyun yüzünü kaplamasıyla, büyük acı yaşayan Nazlı Biçer Ertuğ, çığlık atarak mutfaktan dışarıya koşup, kayınvalidesi Şadan Ertuğ'dan yardım istedi. Bir yandan yüzünü yıkayıp serinletmeye çalışan Ertuğ, bir yandan da sağlık ekiplerinden yardım istedi. Hastaneye götürülen Nazlı Biçer Ertuğ'un yüzünün büyük bir bölümü ile vücudunun çeşitli yerlerinde, birinci ve ikinci derece yanıklar oluştuğu anlaşıldı. Yanık kremiyle tedavisine başlanan talihsiz kadının, yaralarının kapanmasından sonra plastik cerrahlarca tedavisinin sürdürüleceği öğrenildi. Nazlı Biçer Ertuğ'un yüzü, kaza öncesi haline göre neredeyse tanınmayacak hale geldi.

OĞLUNUNU YANMAMASI TEK TESİLLİSİ

Mikrop kapmaması için steril bir ortamda bulunması ve aylarca güneş ışığından uzak durması gereken Ertuğ'un yaşadığı bu olaydaki tek tesellisi ise kazadan birkaç dakika önce yanında bulunan 3.5 yaşındaki oğlunun, o sırada içeriye gitmesi oldu. Yaşadığı acıyı unutamadığını anlatan Nazlı Biçer Ertuğ, "Aşure yaptığımız sırada düdüklü tencere bomba gibi patladı. O an ne yapacağımı bilemedim ama yüzümde ve vücudumda büyük biri acı hissettim. Çığlıklar atıp mutfaktan çıktım. O an ne yapacağımı bilemiyordum. Sağlık ekiplerinden yardım istedim. Şimdi aylar sürecek zorlu bir tedavi süreci bizi bekliyor. Çünkü yaraların mikrop kapmaması lazım" dedi. Yaşadıklarına isyan eden Nazlı Biçer Ertuğ, "Benim hatamla kaza olsa elbette bir şey diyemeyeceğim ama güvenli diye aynı firmadan iki tane düdüklü tencere aldık. Birisi bu şekilde patlıyor. Bunun sorumlularının hesap vermesi lazım. Ben günlerdir çocuğumu sadece uzaktan seviyorum, öpüp sarılamıyorum. Elimle dokunuyorum sadece, yaralarım mikrop kapmasın diye. Eminim bu tencereleri kullanan başka kadınlar da vardır. Ben onlarını benim gibi acı yaşamaması içini uyarıda bulunmak istiyorum. Ayrıca firmanın da gerekli cezayı görmesi lazım. Bunun için dava açacağım" dedi.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Nazlı Biçer Ertuğ ile röp.

Mutfaktan görüntü

Düdüklü tencerelerin görüntüsü

Ocak başında görüntü

Haber: Taylan YILDIRIM, Kamera: Mücahit BEKTAŞ / İZMİR

===================================================

4)SIR OLAN LİSELİ FATMA'NIN ANNESİ KIZININ YOLUNU GÖZLÜYOR

SAMSUN'un Bafra İlçesi'nde yaşayan 16 yaşındaki lise öğrencisi Fatma Yursel, geçen 13 Temmuz'da çarşıya gitmek için evden ayrıldıktan sonra bir daha geri dönmedi. Kızlarından haber alamayan aile hayatından endişe ederken, gözü yaşlı anne 40 yaşındaki Gülhanım Yursel, her gün kızının yolunu gözlüyor.

Bafra İlçesi Balıklar Mahallesi'nde yaşayan 52 yaşındaki Eyüp ve 6 çocuk annesi Gülhanım Yursel çiftinin çocukları lise 3'ncü sınıf öğrencisi Fatma Yursel geçen 13 Temmuz günü öğleden sonra çarşıya gideceğini söyleyerek evden ayrıldı. Kızlarının akşam eve dönmemesi üzerine anne ve babası endişelenmeyi başladı. Telefonla kızlarına ulaşamayan aile soluğu jandarmada aldı. Jandarmaya kayıp başvurusu yapıldı. Kendi imkanları ile de kızlarını arayan yaşayan Eyüp ve Gülhanım Yursel çifti bir sonuç alamadı. Her gün kızının geri dönmesini bekleyen gözü yaşlı anne Gülhanım Yursel, kızının hayatından endişe ettiğini söyledi. 3.5 aydır kızından hiçbir haber alamadıklarını söyleyen Gülhanım Yursel, "Kaybolduktan sonra aramadığımız yer kalmadı. Kızımın kaçırıldığını düşünüyorum. Kendi gitse kesinlikle bana haber verirdi. Bir telefon bile etmedi. Kızımın erkek arkadaşı yoktu hiç bir sıkıntısı yoktu. Bize hiç bir şey söylemedi. 3.5 ay nasıl geçti bilmiyorum. Benim evladım nerede. Benim çocuğumu ölü diri bana versinler. Bütün büyüklerimizden yardım istiyorum. Kızım kayboldu. Ben yandım dayanamıyorum çık gel yavrum neredeysen" dedi.Kızı için gözyaşı döken anne Gülhanım Yursel, "Her gün evimizin penceresinden evladımın yolunu gözlüyorum. Gözümde yaş kalmadı. Ne olur yavrumu bana getirsinler" şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü :

--------------------

Evden detay

Anne ile röportaj

Anneden detaylar

Kayıp kızın fotoğrafı

(SÜRE : 4.46 - BOYUT : 152.65 MB)

Haber-Kamera : Yaprak KOÇER/BAFRA(Samsun), -

=====================================

5)DÜĞMELİ EV YANDI

ANTALYA'nın Akseki İlçesi'nde tek katlı tarihi düğmeli ev, çıkan yangın sonucu tamamen yanarak kullanılmaz hale geldi.

Çanakpınar Mahallesi'nde yaklaşık 100 yıllık olduğu belirten 90 yaşındaki Siddişah Akça'ya ait ahşap düğmeli evde yangın çıktı. Yangına, Antalya Büyükşehir Belediyesi itfaiyesi ve Akseki Orman İşletme Müdürlüğü ekipleri müdahale etti. Söndürme çalışmalarına çevre sakinleri de destek verdi. Alevlerin sardığı tarihi ev, ekiplerin çalışmalarına rağmen tamamen yanarak çöktü. Ekipler, yangının çevredeki diğer tarihi evlere sıçramaması için yoğun çaba gösterdi. Yangın, yaklaşık 3 saat süren çalışmalar sonunda tamamen söndürüldü. Yangının çıkış nedeni araştırılıyor.Akseki Belediye Başkanı Mustafa İsmet Uysal da olay yerine gelerek söndürme çalışmalarını yerinde inceledi. Belediye Başkanı Uysal, "Yaklaşık 100 yılık düğmeli evin yanması nedeniyle üzgünüz. Ev kullanılmaz hale geldi. Tek tesellimiz yanan evin sahibi Siddişah Akça'nın İzmir'de kızının yanında olması ve can kaybının olmamasıdır" dedi.

Görüntü Dökümü

-------------

Yangından detay

Haber- Kamera: Adem ÇETİN/AKSEKİ,

======================================================

6)BESLENME DOSTU OKUL SEÇİLDİ

BURDUR'da 'Beslenme Dostu Okul' seçilen Sakarya İlkokulu'na törenle sertifika verildi. Sakarya İlkokulu'na 'Beslenme Dostu Okul Sertifikası', Vali Yardımcısı Hayri Sandıkçı, İl Halk Sağlığı Müdürü Sevinç Sütlü, Milli Eğitim Müdürü Mahmut Bayram ile öğretmenler ve öğrencilerin katıldığı kahvaltı programında verildi. Programda konuşan Okul Müdürü Zübeyde Tuncer, "Okulumuzda, 'Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur' atasözümüzün ışığında en önem vermiş olduğumuz eğitimlerimizin başında sağlıklı beslenme gelmekte. Bu doğrultuda okulumuz, temiz okul, sağlıklı okul bilinciyle 2013 yılında beyaz bayrak almaya hak kazandı ve 2016 yılında yenilendi" dedi. 2015-2016 eğitim öğretim yılında 'beslenme dostu okullar' projesini uygulanmaya başlandıklarını kaydeden Tuncer, "Öğrencilerimize her sabah beslenme saatinde sağlıklı besinlerle kahvaltı alışkanlığı kazandırılmaya çalışıyoruz" dedi. Vali Yardımcısı Hayri Sandıkçı da öğrencilere herkesin onurla bitirmesi gereken önemli görevlerden birisinin hayatı sağlıklı bir şekilde devam ettirmek olduğunu söyledi.

Vali Yardımcısı Sandıkçı, "Bu nedenle hayatımızın daha kaliteli, daha uzun, daha sağlıklı olabilmesi için hava, su ve besinlerin çok önemi var. Bunlar olmadan sağlıklı bir hayat olamaz. Hayatımızı korumak için sağlıklı ve dengeli besleneceğiz. Yediğimize içtiğimize dikkat edeceğiz. Zararlı gıdalardan, kimyasal ve yapay gıdalardan uzak duracağız. Tamamen doğal besleneceğiz" diye konuştu.

Konuşmaların ardından Vali Yardımcısı Hayri Sandıkçı, Okul Müdürü Zübeyde Tuncer'e 'Beslenme Dostu Okul' sertifikasını verdi. Programda, okulun halk oyunları ekibi de bir gösteri sundu.

Görüntü Dökümü

------------------

Törene katılan öğrenciler,

Okul Müdürünün konuşması,

Vali yardımcısının konuşması,

Belgenin verilmesi

174 MB /// 5,28

Haber- Kamera: Mesut MADAN/BURDUR,

=======================================================

7)DOĞUBAYAZIT- ÇALDIRAN KARAYOLU AÇILDI

AĞRI Valiliği kararı ile trafiğe kapatılan Ağrı-Van karayolu, yaklaşık 4 aylık bir aradan sonra trafiğe açıldı. Geçtiğimiz yıl Temmuz ayında Tendürek Dağında devam eden operasyonlar nedeniyle Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesi ile Van'ın Çaldıran ilçeleri arasındaki karayoluna PKK'lılar hendek kazmıştı. Bunun üzerine Tendürek dağı geçidi trafiğe kapatılmıştı. Havadan ve karadan yürütülen operasyonların ardından terör örgütü temizlenirken, Doğubayazıt-Çaldıran karayolu 1 Kasım'dan itibaren ulaşıma açıldı. Kapalı dönemde Doğubayazıt'tan Van'a gitmek isteyenler, Ağrı üzeri Patnos- Ercis kara yolunu kullanıyorlardı.

Görüntü Dökümü

----------------

-Doğubayazıt-Van yol tabelası

-Açılan Tendürek yolu

-Murat Bozyiğit röp

-Ali Demir röp

(Haber-Kamera: Yusuf İBA/DOĞUBAYAZIT (Ağrı),

=======================

8)GASP ETTİĞİ ÖĞRENCİLERİN INI ÇEKMESİYLE YAKALANDI

KONYA'da önünü kestiği üç üniversite öğrencisine kendisini polis olarak tanıtıp para isteyen ve öğrencilerin parayı vermemesi üzerine bıçak zoruyla paralarını gasp eden uyuşturucu bağımlısı 23 yaşındaki Tayyar Cafer Özbek, öğrencilerden birinin cep telefonu ile çektiği fotoğraftan yola çıkılarak polis tarafından yakalandı. Özbek, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Olay, iki gün önce merkez Karatay ilçesi Üçler Caddesi üzerinde meydana geldi. İddiaya göre şüpheli Tayyar Cafer Özbek, cadde üzerinde yürüyen üç üniversite öğrencisinin önünü keserek kendisini polis olarak tanıtıp para istedi. Öğrencilerden istediği parayı alamayan Özbek, yanında taşıdığı bıçağı çekti. Öğrencilerin ceplerini arayan Özbek, 70 lira ve 10 euro parayı alarak hızla olay yerinden kaçtı.

CEP TELEFONU İLE INI ÇEKTİLER

Öğrencilerin polise başvurması üzerine çalışma başlatan Gasp Büro Amirliğine bağlı ekipler çevrede geniş çaplı çalışma başlattı. Öğrencilerin çektiği şüpheli fotoğrafından yola çıkan ekipler şüphelinin uyuşturucu madde bulundurmak ve kullanmak suçlarından poliste kaydı bulunan Tayyar Cafer Özbek olduğunu belirledi. Yapılan çalışmalar sonucu Özbek, Karatay ilçesi Yeni Mahallede yakalandı. Özbek'in paranın bir kısmıyla uyuşturucu alıp kullandığı belirtildi. Polis sorgusunda Özbek'in 29 Ekim günü merkez Meram ilçesinde 65 yaşındaki Ümmühan Şahin'i yerde sürükleyerek cüzdanını gasp ettiğide ortaya çıktı. İfadesinde uyuşturucu bağımlısı olduğunu ve krize girdiği için gasp yaptığını belirten Tayyar Cafer Özbek çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

Görüntü dökümü:

-------------------------

Şüphelinin adliyeye sevk edilmesi

Haber-Kamera: Tolga YANIK KONYA DHA)

=============================================

9)15 TEMMUZ'DAN SONRA KOL VE BACAK NAKLİ BAŞVURUSU ARTTI

AKDENİZ Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Özlenen Özkan, 15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında yaşanan patlamaların ardından çok sayıda asker, polis ve sivil hastanın, kol ve bacak nakli için merkezlerine başvurduğunu söyledi. Doç. Dr. Özlenen Özkan, kompozit doku nakillerine başladıkları günden bu yana adlarının tüm dünyada duyulduğunu, bu anlamda kol nakli, yüz nakli ve rahim nakli için çok sayıda başvuru aldıklarını belirtti. Doç. Dr. Özkan, "Üzülerek söylüyorum, son yaşanan olaylar ve patlamalardan sonra gerek asker, gerekse sivil kesimden çok sayıda kolu ve bacağı kopan hasta başvurusu aldık. Deneyimli ekibimizle birlikte başvuruları değerlendirip nakil için sıraya alıyoruz. Bugüne kadar 50 başvuru vardı. Ancak başvuru sayısı her gün artıyor" diye konuştu.

HER HASTA LİSTEYE ALINMIYOR

Nakil listesine alınacak hastaları belirlerken bazı kriterleri olduğunu kaydeden Doç. Dr. Özkan şunları söyledi:

"Sadece o ölçülerimize uyan hastaların nakilleri için girişimde bulunuyoruz. Her kolu ve bacağı kopmuş hastayı maalesef nakil listesine alamıyoruz. Listeye girebilmek için kriterleri sağlamış olmaları gerekiyor. Nakil ameliyatları, beyin ölümü gerçekleştikten sonra dokuları bağışlanan hastalardan yapılabiliyor. Kol, bacak ve yüz bağışlanırsa biz devreye giriyoruz ve süreç başlamış oluyor."

BAĞIŞIN MERKEZİMİZİN YAKININDA OLMASI ÖNEMLİ

İnsanların görünen organları bağışlamaktan sakındığını aktaran Doç. Dr. Özkan şöyle devam etti: "Organları bağışlanan yakınlarını kol ve bacaksız teslim alacaklarını zannediyorlar. Aslında öyle olmuyor. Biz onlara yakınlarının cenazelerini kol ve bacak protezleriyle teslim ediyoruz. Bu birinci neden olabiliyor. İkincisi ise bağış yapılan uzuvların merkezimize yakın olması gerekiyor. Çünkü bu organlar oksijensiz ortama daha az dayanıklı. Bu süreyi kısaltmak adına bize daha yakın merkezlerde yapılan bağışları kabul edebiliyoruz. Bu nedenle de nakil sayımız diğer nakillerden daha az. Özellikle kol nakillerinde, bağışın merkezimize yakın hastanelerde yapılmış olması bizim için daha kıymetli."

BEKLEYEN BAZI HASTALAR

Çanakkale'nin Biga İlçesi'nde, 15 yaşındayken iki kolunu da silaj makinesine kaptıran 18 yaşındaki Muhittin Çete, "Çanakkale'den geliyorum. Kollarımı 2013 yılında silaj makinesine kaptırdım. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ni haberlerden takip ediyordum. Çift kol nakli olmak için gelip başvurmak istedim. Şimdi tahlillerim yapılıyor, sıradayım" diye konuştu.Erzurum'da tandıra düşerek iki elinin yandığını söyleyen 30 yaşındaki Taner İlhan da şöyle dedi: "Olay yaşandığında henüz 1.5 yaşındaymışım, şu an Ankara'da yaşıyorum. Yakın arkadaşım, Prof. Dr. Ömer Özkan'ı gazete haberlerinden tanıyormuş, 'Ancak o senin ameliyatını yapabilir', dedi. Ben de Antalya'ya geldim. Hemen tedavime başladılar. Sağ elimin 5 parmağını açtılar. Şu an fizik tedavilerim başladı, inşallah sağ elimi kullanabilirim. Daha önce sol elim de sağ elim gibiydi. Burada parmaklarım tek ameliyatla açıldı. Erzurum'da 8 yaşındayken sol elimden ameliyat olmuştum. O ameliyatta sol elimin başparmağını açtılar. Bu bile benim ihtiyaçlarımı karşılamamda faydalı oldu. Sağ elim daha iyi oldu, inşallah ilerde parmaklarımı kullanabilirim."

CİHAN TOPAL'I ÖRNEK ALDI

Samsun'dan gelen 40 yaşındaki Tuncer Sarıoğlu ise "2011 yılında Cihan Topal'ın ilk çift kol nakillisi olduğunu öğrenince hemen gelip başvurdum. Daha önce iki kez donör çıktı, fakat çeşitli nedenlerle nakil gerçekleştirilemedi. Herkesin organ bağışında bulunması gerekiyor ki önümüz açılsın" diye konuştu

Erol AKKIR/ ANTALYA,-

==========================================================

10)İŞÇİYKEN PATRON OLDULAR

KÜTAHYA'nın Simav ilçesinde 28 genç, Gıda-Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın yurt genelinde başlattığı "Genç Çiftçilere 30 bin TL'lik Hibe Desteği Projesi" kapsamında kendi işletmelerini kurarak genç yaşta patron oldu.

Simav Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürü Murat Tokdemir, "Genç Çiftçilere 30 bin TL'lik Hibe Desteği Projesi" kapsamında 1300 çiftçinin talepte bulunduğunu, bunlardan bakanlık tarafından durumu uygun bulunan 22'si kadın 28'inin tarımsal ve hayvancılık alanında kendi işletmelerini kurmak suretiyle üretime başladıklarını bildirdi. Tokdemir, "Bakanlığımızın Kırsal Kalkınma Destekleri kapsamında genç çiftçilerin desteklenmesi projesi başlamadan önce ekip olarak köylere giderek yayım çalışması yaptık. 1300 genç çiftçi bize talepte bulundu. Bakanlığımız bunlardan durumunu uygun bulduğu 22'si kadın toplam 28 genç çiftçimize seçtikleri büyük ve küçükbaş hayvancılık, tavukçuluk, arıcılık, mantarcılık, kapama meyve bahçesi, örtü altı seracılığı, tarımsal ve hayvancılık gibi alanlarda 30 bin TL'lik hibe desteği sağladı. Bizler de genç çiftçilerimize projelerinin başarıya ulaşabilmesi açısından teknik alanda her türlü desteği sağladık. Şimdi çok şükür genç çiftçilerimiz kendi işletmelerini kurarak, işçilikten patronluğa terfi ettiler. İşletmeleri her gün kontrol ediyoruz. Genç çiftçilerimizin projelerine sahip çıktıklarını görmek bizi de mutlu ediyor" diye konuştu.

Proje kapsamında ilçeye bağlı Naşa Beldesi'nde mantar üretimi yapan 2 çocuk babası Mehmet Özkurt (25), "Düne kadar başkalarının yanında işçilik yapıyordum. Şimdi bakanlığın vermiş olduğu 30 bin TL'lik hibe desteği sayesinde kendi evimin altına bin metrekarelik alanda mantar üretim tesisi kurdum. Ürettiğim mantarlarımı da kilosunu 10 liradan satmaya başladım. İşçi iken genç yaşta patron oldum. Girişimci kardeşlerime tavsiye ediyorum. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum" dedi.

Projeden tavukçuluk alanında yararlanan ilçeye bağlı Ahmetli Köyü'nden bir çocuk annesi Şeyda Oral (25), "500 tavuk aldık. Yakında yumurtalarını almaya başlayacağız. Sabah erken saatte kümese iniyorum. Akşama kadar tavuklarımla birlikteyim. Onlara gözüm gibi bakıyorum. Yemlerini sularını saatinde vermeyi ihmal etmiyorum. Bakanlığımızın biz genç çiftçilere sunduğu 30 bin TL'lik hibe desteği projesi bize can suyu oldu. Herkese teşekkürlerimi sunuyorum" diye konuştu.

Görüntü dökümü:

-------------------------

-Hibe desteğiyle kurulan işletmelerden görüntü

-Hibe desteinden yaralanan çiftçiler Mehmet Özkurt ve Şeyda Oral ile röp.

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mehmet YENEN / SİMAV (Kütahya),

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
Nazilli'de sağanak cadde ve sokakları suyla doldurdu, belediye başkanı özür diledi

Sağanak hayatı felç etti! Belediye başkanı sahaya inip özür diledi

Netanyahu UCM'nin tutuklama kararı sonrası kameralar karşısına geçti tehdit etti

Netanyahu hakkındaki tutuklama kararı sonrası kameralar karşısına geçti tehdit etti

TBMM'de kabul edildi! Yetkisiz çakar kullanımı ve ateşli silahlara yönelik cezalar artırıldı

Yetkisiz çakar kullanımı ve ateşli silahlara yönelik cezalar artırıldı

Putin'den dünyayı tedirgin eden bir açıklama daha: Savaş artık küresel

Putin'den dünyayı tedirgin eden bir açıklama daha! Açık açık tehdit etti

title