Haberler

Dha Yurt Bülteni - 3

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

ÇAĞLA BEBEĞİN AİLESİNDEN SİYAH ÇELENKİZMİR'de bekledikleri ilaçla ilgili bir türlü olumlu yanıt alamayan Spinal Muskuler Atrofi (SMA) Tip 2 hastası 18 aylık Çağla Deniz Tunç'un ailesi, kızlarıyla birlikte İzmir İl Sağlık Müdürlüğü önüne gelip SMA Benimle Yürü Derneği adına kapıya 'SMA...

ÇAĞLA BEBEĞİN AİLESİNDEN SİYAH ÇELENK

İZMİR'de bekledikleri ilaçla ilgili bir türlü olumlu yanıt alamayan Spinal Muskuler Atrofi (SMA) Tip 2 hastası 18 aylık Çağla Deniz Tunç'un ailesi, kızlarıyla birlikte İzmir İl Sağlık Müdürlüğü önüne gelip SMA Benimle Yürü Derneği adına kapıya 'SMA hastaları ilaç bekliyor' yazılı siyah çelenk bıraktı. Çağla da minik elleriyle 'İlacımı verin ben de yürümek istiyorum, sağlıkta kriter olmaz' yazısı taşıdı.

SMA Tip 1'lere verilen Spinraza isimli ilacın Tip 2 hastası Çağla'ya da verilmesi için Sağlık Bakanlığı ve Türkiye İlaç Kurumu'na başvuru yapan Tunç ailesinin tüm SMA hastaları adına ilaç beklentisi devam ediyor. 18 aylık ikiz bebeklerinden SMA Tip 2 hastası Çağla Deniz Tunç'un ABD'de satılan ilaca kavuşması için İzmir Valiliği'ne yaptıkları bağış hesabı başvurusunun olumsuz yanıtlanmasının ardından, İzmir İl Sağlık Müdürlüğü'nden yapılan açıklama Sevtap Tunç (40) ve Alpaslan Tunç (42) çiftini harekete geçirdi. İlacın Çağla'nın tedavisi için faydalı olacağına yönelik yeterli bilimsel kanıt olmadığı için kullanımının uygun görülmediği belirtilen açıklamaya şiddetle karşı çıktıklarını belirten baba Alpaslan Tunç, tüm SMA hastaları adına İzmir İl Sağlık Müdürlüğü'nün kapısına SMA Benimle Yürü Derneği adına 'SMA hastaları ilaç bekliyor' yazılı siyah çelenk bıraktı. Müdürlüğün kapısına ailesiyle birlikte gelen minik Çağla da elinde 'İlacımı verin ben de yürümek istiyorum, sağlıkta kriter olmaz' yazısı taşıdı.

'BİZİM KAPIMIZ KAPATILMASIN'

Geçen 26 Aralık'ta Valilik onaylı bağış hesabı açtırmak için başvuru yapan ve 6 ay sonra 24 Mayıs 2018'de olumsuz yanıt alan baba Tunç, SMA Tip 2 hastalarının geçen yıl farklı illerde bağış kampanyası açılarak Valilik izniyle ilaçlarına kavuştuğunu belirterek, "SMA Tip 2 hastası olup 5'inci 6'ncı dozlarını alıp yürümeye başlayan çocuklar var. Bunlar bizim için bir umut. Bizim kapımızı kimse kapatmasın. SMA hastalığı çaresiz değil. SMA ilacı hepimizin hakkı. İstanbul'da ailesiyle görüştüğümüz bu ilacı aldıktan sonra yürümeye başlayan bir çocuğumuz var. Bunu bütün medya da biliyor" dedi.

'BİR İNSANIN HAYATIYLA OYNANIYOR'

Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan ve İl Sağlık Müdürlüğü tarafından kendilerine iletilen açıklamaya tepki gösteren Alpaslan Tunç şunları söyledi:

"Çağla bebeğe bu ilaç faydasız, açıklamasına karşıyız. Bu ilacı isteyen Ege Üniversitesi doktorları. Bu ilacı Türkiye İlaç Kurumu'ndan istediler. Vermeyen Sağlık Bakanlığı. Bir insanın hayatıyla oynanıyor. Biz madem bu ilacı devlet kanalıyla alamıyoruz, Valilik kanalıyla yardım kampanyası düzenlemek istiyoruz. Kendi imkanlarımızı sonuna kadar ortaya dökmek istiyoruz. Çocuğumuz yeterki ilacına kavuşsun. Ama buna da izin vermiyorlar. Bize gelen cevapta 'Bu ilaç Türkiye'de ruhsatlı değil' deniliyor. Madem ruhsatsız daha önceki yardım kampanyalarına neden izin verdiniz? Neden bu çocuklara bu ilacı kullandırttınız?"

Anne Sevtap Tunç da SMA Tip 2 hastalarının aileleriyle iletişim halinde olduklarını belirterek, o ailelerin de gelecekle ilgili karamsar olduğunu ifade etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Sevtap Tunç ve Alpaslan Tunç çiftinin kızları Çağla ile birlikte görüntüsü,

-Çağla'nın elindeki yazıyı taşımasından görüntü,

-Anne Sevtap Tunç un siyah çelengi getirmesinden görüntü,

-Ailenin çelengin yanından detay görüntüsü.

Haber: Nevra UÇKAÇ - Kamera: Tekin GÜRBULAK / İZMİR,

=====================================================

"SALDA FESTİVALİ DOĞAL SİT ALANINDA DEĞİL"

BEYAZ kumulları ve turkuaz renkli suyuyla eşsiz güzelliğe sahip Salda Gölü'nde düzenlenecek gençlik festivaline tepki gösteren çevrecilere, ilçe belediye başkanı, organizasyon şirketi ve köy muhtarı yanıt verdi. Festival alanının Maldivler Plajı'na 4.5 kilometre uzakta olduğu ve doğal Sit alanı içinde olmadığı vurgulandı.

Türkiye'nin Maldivleri Salda Gölü'nde 29 Haziran- 1 Temmuz tarihleri arasında düzenlenecek Salda Gençlik Festivali'nin, gölün koruma altındaki beyaz kumulların olduğu bölgede yapılacağı ve doğal alanlara zarar vereceği endişesi yaşanıyor. Festivalin göle zarar vermeyecek bir noktada düzenleneceğini belirten Yeşilova Belediye Başkanı CHP'li Nuri Özbek, Salda Köyü Muhtarı Ömer Türkmen ve festivalin düzenleyici firması Thef Organizasyon sahibi Haluk Özer konuştu.

FESTİVAL ALANI MALDİVLER'DE DEĞİL

Festivalin düzenleneceği alanın halk plajının yakınındaki göle 500 metre uzakta olduğunu söyleyen Başkan Nuri Özbek, bazı doğaseverlerin festivalin Maldivler Plajı'nda olacağını düşündüğünü belirterek, "Ama orada değil. Ben doğacılardan daha çok doğacıyım belki. Festival düzenlenecek yer halk plajının olduğu yerde ve gölden 500 metre yukarıda. Göle hiçbir zarar vermeyecek bir yerde. Araçlar için otopark alanı ayırdık. 200 tane tuvalet aldık. Soyunma kabinleri, çöp toplama alanları. Güvenlik ve temizlik şirketleriyle anlaşmalar yaptık. Gece gündüz 4 günlük festivalde orada olacağız ve tabi ki hiçbir zaman gölün zarar görmesini istemiyoruz ve bunu sağlayacağız" dedi.

YÜZMEKLE GÖL ZARAR GÖRMEZ

Festivalde gölün doğal yapısına zarar verileceği yönünde imalarda bulunulduğunu hatırlatan Özbek, "Ben hiçbir zaman gölün doğal yapısının zarar görmesini istemiyorum ve festival yapacağımız alandaki etkinlikler de göle zarar vermeyecek nitelikte. Çünkü göl epey bir uzakta kalacak. Tabi festivalde insanlar göle girebilecek. Zaten bu yıl 500 bin kişi gelecek ve bunun en az 400 bini göle girecektir. Gölün yüzmeyle zarar göreceğini de düşünmüyorum. Hem de soğuk olduğu ve gölün zengin mineral yapısı nedeniyle burada koli basili üretmemektedir" dedi.

ÇEVRECİLERE ÇAĞRI

Salda Gölü'nün su kaybının önlenmesi için Türkiye'de kabul görmeyen ama AB'de kabul görmüş projesi için çevrecilere destek vermeleri çağrısında da bulunan Özbek, "Kuraklık nedeniyle çekilme var ve 30 metreye yaklaştı. Bu sene de kurak gitti. Barajlar, buharlaşma ve gölü besleyen kaynakların da azalmasıyla su azalıyor. Bizim yaylada Dalaman çayının çıkış noktası var ve onların kışın kullanmadığı dönemlerde bu suyun Salda'ya akıtılmasını istiyorum. 4-5 ay yapılırsa hem Salda hem de Gölyar, Gencali, Yarışlı ve Burdur gölleri dolacaktır. Esasında gölleri korumak için en önemli projelerden biridir. Ben doğaseverlere buradan sesleniyorum, Salda Gölü'nü seviyorlarsa bizim bu projemize destek versinler, bu projeyi gerçekleştirelim" dedi.

ARAÇ GİRİŞİNE YASAK İZNİ BEKLİYOR

Gölün Maldivler kısmının Salda Köyü'ne ait olduğunu beliren Özbek, "Beyaz kumun üzerinde ateş yakılıyor, araçlarla giriliyordu. Yetki alanımızın dışında olmasına rağmen kum üzerinde oluşan siyahlıkları düzelttik, her gün çöpleri aldırıyoruz. Artık araç girişine de kapatıldı. Halk plajında da araçla girilmesin diye daha önceki yıllarda tümsek oluşturulmuştu. Ama savcılığa şikayet oldu ve kaldırmak zorunda kaldım. Yetki karmaşası var. Kaldırtan savcılık. Savcılık ve kaymakamlığa yeniden dilekçe verdik bir ay kadar önce ve araç girişine kapatmak için izin verilmesini bekliyoruz. Bayramdan sonra burada yüzlerce araba olacaktır" dedi.

SALDA MUHTARI: FESTİVAL BURADA DEĞİL

Gölün Maldivler olarak bilinen plaja köy halkı olarak 'Saldivler' dediklerini belirten Salda Köyü Muhtarı Ömer Türkmen, bu bölgeye geçen yıl sezon ortasında ciddi ilgi oluştuğunu, muhtarlık olarak plaja araç girişini engelleyici tedbirler aldıklarını anlattı. Beyaz kumulların kirlenmemesi için ateş yakılması ve araç girişinin yasaklandığını kaydeden Türkmen, sadece acil durumlar için ambulans girişi olabileceğini ifade etti. Festival düzenlenecek alanın bu plaj olmadığını da belirten Türkmen, "Festivalin burayla ilgisi yok. Olsa da zaten karşı oluruz. Nüfusumuz 1263, hadi 3-5'i ihtiyar gelemez, 1260'ı gelir engelleriz, burada festival yaptırmayız" dedi.

MALDİVLER'E 4.5 KİLOMETRE MESAFEDE

Festivalin 29 Haziran- 1 Temmuz tarihleri arasında ve halk plajına yakın, gölden 500-600 metre uzakta çayırlık bir alanda yapılacağını belirten organizasyon şirketinin sahibi Haluk Özer, festivalin içeriğinin daha çok sosyal sorumlulukla eğlenceyi birleştirmek üzerine olduğunu söyledi. Genç neslin bulunduğu yeri kirletmeden, pisletmeden eğleneceği bir festival planlandığını belirten Özer, "Festival alanının Sit alanı olduğu, Maldivler Plajı olduğu söyleniyor ama Maldivler'e 4.5 km, göle de 500-600 metre uzaklıkta. Alanımız tamamen çayır ve ağaçlık. Sosyal sorumluluk stantlarımız ve 600 kişilik sosyal sorumluluk ve saha ekibiyle insanlar geldiğinde çevreci, girişimci bir nesil organizasyonu olduğunu fark edecekler" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------------

Salda gölü genel görüntü

Gölden görüntü

Göl kıyısındaki evlerden görüntü

RÖP 1: Nuri Özbek  ( Belediye Başkanı )

RÖP 2: Ömer Türkmen  ( Köy Muhtarı )

RÖP 3: Haluk Özer  ( Organizasyon Sorumlusu )

Gölden drone görüntüsü

Gölde yüzen kişinin görüntüsü

Festivalin yapılacağı alanın görüntüsü

Beyaz adanın genel görüntüsü

Detaylar

Haber: Mehmet ÇINAR-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

=============================================================

TEK DERS, TEK SINIF, 9 MİLLET

ANTALYA'da Muratpaşa Belediyesi'nin yabancılara Türkçe öğretmek için açtığı kursa, 9 ülkeden insanlar katılıyor.

500 bine yaklaşan nüfusuyla Türkiye'de birçok ilden daha büyük olan Muratpaşa ilçesinde, aynı zamanda farklı ülkelerden çok sayıda yabancı yaşıyor. Muratpaşa Belediyesi, sınırları içinde yaşayan yabancılarla Türklerin daha iyi iletişim kurması için Türkçe kursu başlattı. Belediye binasındaki kursun ilk döneminde 80 yabancı sertifikalarını aldı. Yabancıların ilgisi nedeniyle belediye ikinci bir kurs açtı. Kursa Rusya, Çin, Suriye, İran, Ukrayna, Kazakistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Özbekistan vatandaşları ilgi gösterdi.

KOMŞULUK İÇİN ORTAK DİL ÖNEMLİ

Muratpaşa Belediye Başkanı CHP'li Ümit Uysal, bütün şehri birbiriyle komşulaştırmaya gayret ettiklerini söyledi. Bu kursta da yabancı ülkelerden Muratpaşa'ya gelen yeni komşuları olduğunu söyleyen Uysal, "Yeni bir grupla Türkçe dersimiz devam ediyor. Ortak dil komşuluğun başlaması için önemlidir. Kentimize gelenlerin şehre uyumu için dil çok önemli. Manevi olarak şehirden bir şey alıp bir şey vermeleri lazım. Biz bundan mutluyuz, çok kültürlülük günlük yaşam şeklimiz. Bu çok kültürlülüğü sahiplenip şehrin yerel kamu yönetimi olarak onlara dilimizi öğretiyoruz. Şehir hayatından onlarla daha fazla kaynaşıyoruz" dedi.

AİLESİ İLE KURSA KATILIYOR

Eşi Ruşenia, kızı Sofia ile kursa katılan Rus Ramik Gadelyanova, 4.5 yıldır Antalya'da yaşadıklarını söyledi. Antalya'ya beğendikleri için yerleştiklerini aktaran Gadelyanova, kursta Türkçe öğrenmenin yanı sıra, insanlarla tanışmaya geldiklerini söyledi. Ruşenia Gadelyanova ise Türkçenin zor olduğunu, ancak konuşmak gerektiğini kaydetti.

KURSU TAMAMLAYINCA ÜNİVERSİTEYE HAZIRLANACAK

Gülnaz Gaffari ise İranlı bir Azeri olduğunu, ancak Türkçeyi çok az bildiğini söyledi. Kursa geldiğinden bu yana Türkçesini ilerlettiğini belirten Gaffari, Türkçeyi iyice öğrendikten sonra burada üniversite okumak istediğini söyledi. Ukraynalı Karina Demcenko ise tatil için geldiği Antalya'nın havasını çok beğendiğini kaydetti. Demcenko, "Burada her yer çok güzel. İnsanları daha iyi anlamak için kursa geliyorum. Konuşmak başka bir şey, ama doğru konuşmak bambaşka bir şey. Kursun bana çok faydası oldu" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------

Öğretmen ders anlatırken görüntü

Ders dinleyenlerden görüntü

RÖP 1: Ümit Uysal (  Muratpaşa Belediye Başkanı )

RÖP 2: Ramik  Gadelyanova

RÖP 3: Güllaz Gaffari

RÖP 4: Karina Demcenko

Sınıftan detay görüntüler

Haber: Hasan DEMİRBAŞ-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

============================================================

AK PARTİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI EKER: DİYARBAKIR BİZE SAHİP ÇIKARSA, BİZ DE ONA SAHİP ÇIKARIZ

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker, 24 Haziran seçim çalışmaları kapsamında Diyarbakır'ın Kocaköy ilçesini ziyaret etti. Ak Parti'ye destek çağrısında bulunan Eker, "Diyarbakır aynı şekilde bize sahip çıkarsa, bizi güçlü bir şekilde Meclis'e gönderirse, biz de Diyarbakır'a sahip çıkar, sizlere Allah'ın izniyle bugüne kadar olduğundan çok daha ileri bir düzeyde hizmet getiririz" dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır 1'inci sıra milletvekili adayı Mehdi Eker, seçim çalışmaları kapsamında Sur ilçesine bağlı Tilalo köyü, Hazro ve Kocaköy ilçelerini ziyaret etti. AK Parti Kocaköy İlçe Başkanlığı'nda partilierle bir araya geldiği programda bir konuşma yapan Eker, 24 Haziran seçimlerinde Diyarbakırlılar'dan AK Parti'ye destek istedi.

Diyarbakır'ın daha güzel hizmetler alması için, işsiz gençlerin daha kolay, daha rahat iş bulması için seçimlerin bir fırsat olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Eker, "Eğer biz seçimlerde bu fırsatı, bu imkanı değerlendirip, AK Parti'ye ve onun Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan'ı oylarımızla desteyip, ilk turda onun Cumhurbaşkanı olmasını sağlarsak, Türkiye bundan fayda görür, Türkiye'de hizmetler çok kolay bir şekilde yerine getirilir. Diyarbakır aynı şekilde bize sahip çıkarsa, bizi güçlü şekilde Meclis'e gönderirse, biz de Diyarbakır'a sahip çıkar, Allah'ın izniyle bugüne kadar oluduğundan çok daha ileri bir düzeyde hizmet getiririz. Çünkü biz buradan biliyoruz ki, yerel yönetimler sizlere gerekli hizmeti vermediler, yapmadılar. Burada sıkıntılar çıktı. Bu sıkıntıları birlikte aşarız. Sıkınıtlarımızı gideririz, özellikle gençlere istihdam yaratacak, iş üretecek bir çok projeyi hayata geçirebiliriz. Günlük yaşanan yol, su, elektrik, sağlık gibi sorunları kolay bir şekilde çözebiliriz. Ama sizin bize destek vermeniz, yetki vermeniz lazım. Diyarbakır son zamanlarda Adalet ve Kalkınma Partisi'nin adaylarına arzu edilen desteği geçmiş seçimlerde vermedi. Şimdi biz sizden bunu telafi etmenizi ve AK Parti adaylarına daha çok destek vermenizi istiyoruz. Sıkıntılarımızı, günlük meselerimizi Allah'ın izniyle çözeriz ama uzun vade için Diyarbakır'ın daha iyi temsil edilmeye hakkı var."dedi.

Görüntü Dökümü:

----------------------

-Eker'in ziyaretleri

-Vatandaşlarla bir araya gelişi

-Eker'in açıklamaları

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Ahmet ÜN/DİYARBAKIR, -

================================================================

KAMYONETLE ÇARPIŞAN MOTOSİKLET SÜRÜCÜSÜ ÖLDÜĞÜ KAZA KAMERADA

TEKİRDAĞ'ın Saray ilçesinde kamyonetle çarpışan motosikletin sürücüsü Ataberk Bezcioğlu(20), hayatını kaybetti. Motosikletle kamyonetin çarpıştığı alar güvenlik kamerasına saniyeye saniye yansıdı.

Kaza, Saray'ın Ayazpaşa Mahallesi Kemalpaşa Caddesi üzerinde gece yarısı meydana geldi.  Erhan Gültaş'ın kullandığı 59 RH 602 plakalı kamyonet karşı yönden gelen Ataberk Bezcioğlu'nun yönetimindeki 59 RT 946 plakalı motosikletle kafa kafaya çarpıştı. Şiddetli çarpmanın etkisiyle motosikletin kasksız sürücüsü Bezcioğlu metrelerce savrularak ağır yaralandı. Bezcioğlu, ihbar üzerine gelen sağlık ekipleri tarafından kaldırıldığı Saray Devlet Hastanesi'nde doktorların müdahalesine rağmen kurtarılamadı.  Hastaneye akın eden Bezcioğlu'nun yakınları sinir krizleri geçirdi.

Güvenlik kamerasına saniye saniye yansıyan kazanın hafif yaralanan kamyonet sürücüsü Erhan Gültaş ise polis tarafından gözaltına alındı. Kazayla ilgili soruşturma sürüyor.

Görüntü Dökümü

--------------------------

Kazanan yaşandığı cadde

Motosikletle kamyonetin çarpışması

Motosiklet sürücüsünün sürüklenmesi

Olay yerine gelenler

Sağlık ekiplerinin müdahalesi

Detaylar

Haber-Kamera: Onur KAYA-Şenol AKSOY/SARAY(Tekirdağ),-

===================================================

DOKTORUN SEDYENİN ÜZERİNE ÇIKARAK YAPTIĞI MASAJLA KURTARDIĞI YARALI GENÇ, YASAK AŞK KURBANI ÇIKTI

BURSA'da, kalbinden bıçaklandıktan sonra ağır yaralı olarak devlet hastanesi acil servisine getirilen Osman Cengiz'in (32) kalbi durdu. Dr. Hüseyin Yenice, yaralı gencin kalbini masajla çalıştırdı. Osman Cengiz, sedyeyle ameliyathaneye götürülürken, Dr. Yenice de sedyenin üzerine çıkarak ameliyat masasına yatıncaya kadar yaralı gence kalp masajı yaptı, hayatta kalmasını sağladı. Osman Cengiz'i yaralayan Emin Çakır'ın (35) ise yargılanmasına başlandı. Duruşmada ifade veren tutuklu sanık Emin Çakır, "Eşim Derya'nın evli olan Osman ile ilişkisi vardı, bunu biliyordum. Kendilerini uyardım. Derya yine onun evine gitti. Sinirlenip ben de peşinden gittim.  Aramızda çıkan tartışmada kendimi savunmak için Osman'ı bıçakladım" dedi. Derya Çakır da duruşmada "Hakim bey, Osman benim sevgilim" dedi.

Bursa'nın merkez Yıldırım İlçesi Namazgah Mahallesi'nde geçtiğimiz 22 Şubat tarihinde meydana gelen olayda, güvenlik görevlisi olarak çalışan Osman Cengiz'in, göğsünden ağır yaralı olarak getirildiği Muradiye Devlet Hastanesi'nin acil servisinde kalbi durdu. Burada görevli olan Acil Tıp Uzmanı Dr. Hüseyin Yenice, Cengiz'in duran kalbini masajla çalıştırdı. Yenice, ameliyata alınması gereken hastasına yaptığı masajı sedyenin üzerine çıkıp ameliyathaneye getirilene kadar sürdürdü. Bu anlar ise güvenlik kamerası tarafından saniye saniye görüntülendi. Doktorun bu fedakarlığı Sağlık  Müdürlüğü tarafından ödülendirilirken sağlığına kavuşan Osman Cengiz ise taburcu edildi. Olay sonrası yakalanan ve tutuklanan Erol Çakır'ın yargılanmasına ise Bursa 12'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı.

"YARALAMIŞIM. PİŞMANIM"

Mahkemede ifade veren tutuklu sanık Emin Çakır, "Güvenlik görevlisi olarak çalışan eşim Derya'nın, evli olan meslektaşı Osman ile gönül ilişkisi vardı. Bunu biliyordum. Yaptıkları yanlışı kendilerine söyledim. Olay günü Derya'nın evli olan sevgilisinin evine gittiğini öğrendim. Hemen Osman'ı aradım. O da telefonu Derya'ya verdi. Eşim ile konuşurken araya giren Osman'ın eşi Refiye bana adreslerini verdi. Ben de hemen belirtilen yere gittim. Evde Osman ile aramızda tartışma çıkınca kendimi korumak amacıyla bıçağı rast gele salladım. Yaralamışım. Pişmanım" dedi.

Osman Cengiz'in, "İşyerimden arkadaşım olan Derya sabah erkenden evimize ziyarete geldi. Sonra Emin geldi. Bana zarar vereceğini hiç düşünmedim. O ise bıçakla saldırıp beni ağır yaraladı. Davacıyım" şeklinde konuştu. Derya Çakır'ın ise "Hakim bey, Osman benim sevgilim. Çok pişmanım. Böyle birliktelik yaşadığımın yanlış olduğunu biliyorum" dediği duruşmada mütalaasını veren Cumhuriyet Savcısı Emin Çakır'ın, 'Adam öldürmeye teşebbüs' suçundan 15 yıl hapsini talep ettiği istediği yargılama karar verilmek üzere ertelendi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Hasatanedeki müdahale (ARŞİV)

Başhekim ve doktorun açıklamaları

Güvenlik kamerası görüntüleri

Gürkan DURAL / BURSA

=====================================================

ÇEŞME AÇIKLARINDA 47 KAÇAK GÖÇMEN YAKALANDI

İZMİR'in Çeşme ilçesinden lastik botla yola çıkıp, yasa dışı yollardan Yunanistan'ın Sakız Adası'na geçeye çalışan 47 kaçak göçmen, sahil güvenlik ekiplerince yakalandı.

Çeşme kıyılarından bindikleri lastik botla, Sakız Adası'na gitmek üzere yola çıkan, 37'si Eritre, 10'u Suriye uyruklu 47 kaçak göçmen, devriye görevindeki sahil güvenlik ekiplerince, dün (perşembe) saat 06.20'de, Uçburun önlerinde fark edildi. Lastik botu durduran sahil güvenlik ekipleri, 9'u çocuk ve 15'i kadın 47 kaçağı yakaladı. Yakalanan kaçaklar kıyıya getirildi. Kaçakların, işlemlerinin ardından İl Göç İdaresi Müdürlüğüne teslim edildiği belirtildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Sahil güvenlik kamerası

Kaçakların yakalanması

Genel ve Detay görüntü

Haber- Kamera: Kadir ÖZEN / İZMİR,

=======================================================

GENÇ YETENEK İTALYA'DAN BİRİNCİLİKLE DÖNDÜ

ADANA'da Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Devlet Konservatuvarı Müzik ve Bale Ortaokulu Yaylı Çalgılar Keman Bölümü 5'inci sınıf öğrencisi Elif Eroğlu (11), İtalya'nın Floransa kentinde düzenlenen Uluslararası 97uncu Premio Crescendo Müzik Yarışması'nda birinci oldu.

Bu yıl Almanya'da 8'inci Baden-Wütrttemberg Uluslararası Müzik Yarışması, Japonya'da 3'üncü Tokyo Uluslararası Müzik Yarışması ve Sırbistan'da Müzik Pedagogları Uluslararası Müzik Yarışması'ndan birinciliklerle dönen ÇÜ Yaylı Sazlar Ana Sanat Dalı Keman Bölümü öğrencisi Elif Eroğlu, başarısını İtalya'nın Floransa kentindeki 9'uncu Uluslararası Premio Crescendo Müzik Yarışması'nda kazandığı birincilikle taçlandırdı.

İtalyanları kendine hayran bırakan Eroğlu, yarışmaya girerken kendinden emin olduğunu belirterek, "İtalyan yaylı çalgıcılar çok iyiydi, fakat ben de iyi bir hazırlık evresi geçirdim. Her gün 4 saat çalıştım, okula gitmeden parmak egzersizleri yaptım. Yarışmaya girerken kendimden emindim. Sahnede duygularımı ve müziği iyi şekilde hissettirmeye çalıştım. 2 eser çaldım. İtalyan jüri, eser aralarında kimseyi alkışlamadı, ama beni uzun süre alkışladılar ve yarışma sonrasında güzel şeyler söylediler. Türkiye'yi en iyi şekilde temsil ettiğim için mutluyum. Temmuz'da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde düzenlenecek müzik festivalinden davet aldım. Şimdi oraya hazırlanıyorum. Aileme, eğitmenlerime ve beni destekleyen büyüklerime teşekkür ederim. İleride ünlü müzisyenlerle çalmak, büyük konser salonlarında konserler vermek istiyorum. Müzik benim için hayatın anlamı. Müziksiz bir hayat düşünemiyorumö dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------

Elif  Eroğlu ile röportaj

Elif Eroğlu'nun keman çalması

Elif Eroğlu'na sertifika verilmesi

SÜRE: 02'20"    BOYUT: 142 MB

Nuri PİR / ADANA

====================================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
Kayyum kararının ardından harekete geçen CHP, 414 belediye başkanını Ankara'ya çağırdı

Kayyum kararının ardından harekete geçtiler! 414 belediye başkanına çağrı

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi feci şekilde can verdi

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi 20. kattan düşerek can verdi

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

title