Haberler
İsrail ile Lübnan arasındaki ateşkes için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

İsrail-Lübnan ateşkesi için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı: İran tehdidine odaklanmak

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

Dha Yurt Bülteni-3

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Durmadan kaşınan Halil, 23 Nisan'ı hastane odasında kutladıAdana'da, bağışıklık sistemindeki bozukluk nedeniyle durmadan kaşınıp, 'Ölmek istiyorum' diye feryat eden Halil Çiftçi (9), 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı hastane odasında kutladı.

Durmadan kaşınan Halil, 23 Nisan'ı hastane odasında kutladı

Adana'da, bağışıklık sistemindeki bozukluk nedeniyle durmadan kaşınıp, 'Ölmek istiyorum' diye feryat eden Halil Çiftçi (9), 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı hastane odasında kutladı.

Adana'da yaşayan Çiftçi ailesinin oğlu Halil Çiftçi'de, 7 aylıkken 'hiperimmunglobulin' (Vücuttaki bakteri, virüs, kanser gibi yabancı virüslerden koruyan bağışıklık sistemi) hastalığı baş gösterdi. Hastalığa bağlı olarak kaşıntıları artıp, dayanılmaz hale gelince küçük çocuğun vücudunun çeşitli yerleri kızararak, yara oldu. Acı içinde kıvranan ve durmaksızın kaşınan Halil Çiftçi'ye farklı tedaviler uygulandı. İlik nakli de yapılan Halil'in kaşıntısının durdurulması için İstanbul'daki özel hastanede yeni tedavi yöntemi uygulanmaya başlandı. Steril, özel odada yatan Halil, eski haline dönmeye başladı. Hastalığı ortaya çıkınca eğitimine devam edemeyen Halil, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı hastane odasında kutladı. Bu zamana kadar kendisine sahip çıkıp, destek verenlere teşekkür eden Halil Çiftçi, bu bayramda daha sağlıklı olduğunu belirtip, bir sonraki yıl yapılacak kutlamalara katılmak istediğini söyledi. Çiftçi, "Bu hastalıktan kurtulursam mühendis veya mucit olmak istiyorum" dedi. Oğlunun kaşıntısının büyük ölçüde azaldığını, tedavi dışındaki vaktini kitap okuyarak ya da bilgisayarda oyun oynayarak geçirdiğini anlatan anne Emine Çiftçi ise "Evladımın iyileştiğini görmek, bana mutluluk veriyor. 23 Nisan'da çifte bayram yaşıyoruz" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

------------------------

Halil'in hastane odasında yatarken görüntüleri

Halil'in konuşması

Kaşınmasından arşiv görüntüler

Hastane odasında yatarken arşiv görüntüleri

Halil'in fotoğrafları

SÜRE: 02'19" BOYUT: 142 MB

Haber: Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,

============================================

Batman Belediyesi'ndan çocuklara 'Çocuk Sokağı'

Batman Belediyesi, kentin en büyük yerleşim yerlerinden olan Kültür Mahallesi'nde bir sokağı oyuncaklarla donarak 'Çocuk Sokağı'na çevirdi. Yeniden düzenlenen ve ismi değiştirilen sokak, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı' için hazırlanarak çocuklara armağan edildi.

Batman Belediyesi, kentin en büyük yerleşim yerlerinden olan Kültür Mahallesi'nde bulunan 500 metrelik bir sokağı çocukların oyun alanına dönüştürdü. Çocuk Sokağı'na dönüştürülen Kültür Mahallesi, 2617'nci sokaktaki duvarlar rengarenk boyanırken, çocuk figürleri ile süslendi. Her türlü oyun alanı, futbol ve basketbol sahalarının da bulunduğu 'Çocuk Sokağı' Batman Belediyesi tarafından 23 Nisan Ulusal Emenlik ve Çocuk Bayramı'nda tamamlanarak, çocuklara armağan edildi. 2617'nci sokak güzergahındaki apartmanların giriş yönünün olmadığı bölgenin çocuk sokağı için en uygun yer olduğunu belirten Kültür Mahallesi Muhtarı Enver Argun, "Mahallemizde çocuklar için böyle bir sokağa ihtiyacı vardı. Batman Belediyesi'nin Kültür Mahallesi kazandırdığı 'Çocuk sokağı' projesiyle çocuklarımız, trafiğe kapalı sokaklarında diledikleri gibi oyun oynayacak"dedi. Çocuk Sokağı'nın 23 Nisan Ulusal Emenlik ve Çocuk Bayramı'nda tamamlanması mahalle sakinlerini de sevindirdi. Belediye Başkanvekili Ertuğ Şevket Aksoy, bayramda çocuklara 'Çocuk Sokağı'nı armağan etmenin sevinci içinde olduklarını belirterek, "Bazı mahallelerimizde uygun olan sokakları çocukların oyun alanlarına dönüştürmek istiyoruz" dedi.

Görüntü Dökümü

----------------------

Çocuk sokağından görüntü

Çocuklarla röportaj

Çocukların sokakta oynaması

Mahalle sakinleriyle röportaj

Sokaktan görüntüler

Haber - Kamera: Reşat YİĞİZ/BATMAN,

=============================================

Kayseri'de laleli Türk bayrağının gölgesinde 23 nisan

Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kayseri'de  Cumhuriyet alanında, 168 bin lalenin oluşturduğu 400 metrekarelik rekor denemesi yapılan dev Türk bayrağının yanı başında yapıldı. Çelenk koyma töreninde çocuklardan çok gençler ve büyüklerin olması dikkati çekti

Kayseri'de bayram kutlamaları 09.00'da Cumhuriyet alanına çelenk koyma töreniyle başladı. İl Milli Eğitim Müdürü Osman Elmalı anıta çelenk koyduktan kısa süre sonra buradaki tören sona erdi. Törene daire müdürlerinden  oluşan düşük düzeyde protokol katılımı olurken, siyasi parti il başkanlarından sadece CHP il  başkanı Ümit Özer' çelenk töreninde hazır bulundu. Protokol mensupları ve  katılımcılar daha sonra Melikgazi ilçesi Besime Özdereci İlköğretim okulundaki etkinlikleri izlemeye gitti

Görüntü Dökümü:

-----------------------

-Törenden görüntü

-Türk baraklı lalelerden görüntü

-Genel detay

1 Dakika 40 Saniye / 189 MB

Haber-Kamera: KAYSERİ,

=============================================

Trafik kurbanı Suriyeli Massini'nin acı hikayesi

Kayseri'de, meydana gelen trafik kazasında Suriye uyruklu Safa Massini (8) oyun oynarken yolun karşısına geçmeye çalışırken cipin çarpması sonucu hayatını kaybetti. Talihsiz küçük kız çocuğunun 5 yıl önce annesi Lamis Aiese'yi (38) Suriye rejiminin bombalaması sonucu kaybettiği ortaya çıktı.

Talas ilçesi  Mevlana Mahallesi Melikşah Caddesi yolu üzerinde meydana gelen trafik kazasında, Bekir Fedakar idaresindeki 38 ZZ 474 plakalı cip oyun oynarken yolun karşısına geçmeye çalışan Suriye uyruklu Safa Massini'ye çarptı. Kazada ağır yaralanan küçük kıza ilk müdahaleyi olay yerinden geçen ve doktor olduğu öğrenilen bir vatandaş yaptı. Çevredeki vatandaşların ihbarıyla da olay yerine 112 acil sağlık ekipleri sevk edildi. Doktor olduğu öğrenilen vatandaş ambulans gelene kadar Massini'ye kalp masajı ve suni teneffüs yaptı. Bu sırada kızının yaralandığı haberini alan baba Abdulhay Massini gözyaşı döktü. Ağır yaralı küçük kız olay yerine gelen ambulansla Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi acil servisine kaldırıldı. Talihsiz çocuk hastanede doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamayarak, öldü. Massini hastane morgunda yapılan otopsinin ardından ailesi tarafından İldem mezarlığında toprağa verildi.

ANNESİNİ ESAD TERÖRÜNE KURBAN VERMİŞ

3 kardeş Safa Massini'nin 5 yıl önce annesi Lamis Aiese'yi Suriye'nin Halep kentinde Esad güçlerinin bombalaması sonucu kurban verdiği öğrenildi. Baba Abdulhay Massini eşini Suriye'de kaybettikten hemen sonra ülkesini terkederek Kayseri'ye yerleşti. 5 yıldır Kayseri'de yaşayan Massini'nin ilkokul 1'inci sınıfa gittiği öğrenilirken, hayatını kaybetmeseydi bu yıl ilk kez 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutlayacağı belirtildi.

Görüntü Dökümü:

------------------------

-Olay yeri

-Ağır yaralı Safa Massini'ye yapılan ilk müdahale

-Küçük kızın ambulansa bindirilmesi

-Genel detay

2 Dakika 2 Saniye / 230 MB

Haber-Kamera: Olcay DÜZGÜN KAYSERİ,

=============================================

Pişkin hırsızdan, el kol hareketi

Adana'da bilgisayar malzemeleri satılan işyerine girip 7 bin lira değerindeki 4 dizüstü bilgisayar çalan Nuri C. kendisini gören kişiye el kol hareketi yapıp gitmesini söyledi. Bu anlar ise iş yerinin güvenlik kamerası kayıtlarına yansıdı.

Olay, 13 Nisan'da Seyhan ilçesi Yeşilyurt Mahallesi'ndeki bilgisayar malzemeleri satışı yapılan işyerinde meydana geldi. Gece geç saatlerde işyerine gelen yüzleri poşuyla kapalı Nuri C. ve yanındaki kimliği belirsiz diğer soyguncu, giriş yapısının yan tarafındaki bölmeyi kırıp iş yerine girdi. Dışarıda bekleyen, etrafı kontrol ederken Nuri C. ise içinde dizüstü bilgisayarların bulunduğu dolabın anahtarını aramaya başladı. Bir süre anahtar arayan Nuri C. yorulunca işyerinde bulunan sandalyeye oturarak dinlendi. Daha sonra bulduğu anahtarla, dolabı açan Nuri C.'yi yoldan geçen bir kişi fark etti. Dönüp içeriye bakan bu kişiyi fark eden Nuri C. ise el kol hareketi yaparak, gitmesini anlatmaya çalıştı. Korkan bu kişinin uzaklaşmasının ardından, Nuri C. 7 bin lira değerindeki 4 dizüstü bilgisayarı alarak birlikte olduğu arkadaşına verip işyerinden ayrıldı. Sabah iş yerinin soyulduğunu fark eden Cevdet Bucak (52), güvenlik kamera görüntülerini inceledi. Hırsızın kendisini fark eden kişiyi uzaklaştırdığını görünce ikinci bir şok yaşayan Bucak, "Bu kadar olmaz, resmen vatandaşa sanki küfür ediyor gibi el kol hareketi yaparak kovmuş. Başvurumuzu yaptık, hırsızın yakalanmasını bekliyoruz" dedi. Hırsızlıktan sabıkası olan Nuri C.'nin kimliği, güvenlik kamerası kayıtlarından belirlenip polis tarafından yakalandı. Polis, diğer şüpheliyi yakalamak için çalışma başlattı.

Görüntü Dökümü

------------------------

Hırsızın içeri girmesi

Diğerinin dışarıda gözlem yapması

Hırsızın dolaptaki elektronik eşyalara bakması

Toplayıp diğer arkadaşına vermesi

Bir vatandaşın hırsızı fark etmesi

Hırsızın vatandaşa el kol hareketi yapması

Hırsızın içerideki sandalyede oturup pencereden dışarıyı izlemesi

Boş vitrinden görüntüler

Vitrinde kalan laptoplardan görüntüler

İş yeri sahibi ile röp.

İş yeri sahibinin detay görüntüleri

Hırsızın başka bir suçtan Adli Tıp Birimi'ne getirilirken arşiv görüntüsü

SÜRE: 03'28" BOYUT: 212 MB

Haber: Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,

=============================================

Kadınların el emeği kazaziye ve telkari takılar, dünyaya açıldı

Manisa'da, geçmişten günümüze uzanan ancak unutulmaya yüz tutmuş sanatlar içerisinde yer alan kazaziye ve telkari kadınların geçim kaynağı oldu. Katıldıkları kursta bin ayar saf gümüşü ve 24 ayar altını ince ince işleyip takıya dönüştüren kadınlar, yaptıkları eserleri dünyanın en prestijli mağazalarının bulunduğu ve pahalı ürünlerinin satıldığı caddesi olan bilinen ABD'deki Beşinci Cadde'ye, İtalya'ya ve Almanya'ya gönderdi.

Manisa'da, M.Ö. 2800'lü yıllara dayanan kazaziye ve 3 bin yıllık bir tarihi olan telkari sanatını kadınların öğrenmesi için kurs açıldı. Tarihi Yeni Han'da Şehzadeler Halk Eğitim Merkezi tarafından başlatılan kursa katılan 16 kadın, uzman eğitimcilerden telkari ve kazaziye sanatının inceliklerini öğrendi. Kursiyerlerin çok güzel çalışmalara imza attıklarını kaydeden Şehzadeler Halk Eğitim Merkezi Müdürü Mehmet Kanca, kazaziye ve telkari çalışmaları yapıldığını belirttti. Kanca, "Yapılan çalışmalar tatil beldelerinde turistlere satılıyor ve kazanılan para kursiyerlere veriliyor. Hem meslek edinmiş oluyorlar hem de gelir elde ediyorlar. Aynı zamanda eski sanatları da yaşatıyorlar. Unutulmaya yüz tutmuş olan sanatlara öncelik veriyoruz. Telkari ve kazaziye çalışmalarımızla Mardin Midyat'a rakip oluyoruz" dedi.

SULTANLARIN KAFTANLARINI SÜSLEME SANATI

Kazaziye Öğretmeni Nilgün Bilgiç Çavdur, bu sanatın inceliklerini anlattı ve kadınlar tarafından ilgi gördüğünü söyledi. Çavdur, "Kazaziye sanatının Milattan Önce 2800 yıllarında Lidyalılar'la Anadolu'da başladığı rivayet ediliyor. Sultanların kaftanlarını süsleme sanatı olarak başlıyor. Kazaziye tamamen el işçiliğe dayalı bir sanat. Bin ayar saf gümüş veya 24 ayar has altından yapılıyor. Farklı çeşitli kalınlıktaki teller iğneler yardımıyla sanat eserine dönüşüyor. Bu parçalar birleştirilerek takı halini alır. Kesinlikle kaynak değmez, tamamen elde yapılır. Makineyle yapılmaz. Dünyada unutulmaya yüz tutmuş sanat eserleri arasında yer alır. Çok meşaketli, uzun, sabır isteyen bir sanattır. Kursta kazaziyenin incelikleri anlatıyor" diye konuştu.

YAPILAN ÜRÜNLER YURTDIŞINA DA GÖNDERİLİYOR

Dünyada el işçiliğinin değer kazanmaya başladığını ifade eden Çavdur, yaptıkları kazaziye ve telkari eserlerin yurtdışında da ilgi gördüğünü söyledi. Dünyanın en pahalı caddesi olarak bilinen ABD'deki Beşinci Cadde'de kendi ürünlerinin satıldığını kaydeden Çavdur, "Yapılan ürünler çeşitli festivallerde ve yazlık yerlerde turistlere satılıyor. Yurtdışından da sipariş alıyoruz. En son Almanya'ya ve İtalya'ya gönderdik. Devamlı sipariş alıyoruz. İnternetten de satış yapıyoruz. Avrupalı artık o kadar makineleşmiş ki bu tarz el işlerine çok fazla rağbet göstermeye başladı. Kadınlar da bundan gelir sağlıyorlar" dedi. Kursa katılan emekli bankacı Dilek Kukul da el işlemeciliğinin zor olduğunu belirterek, "6 aydır bu işi yapıyorum. Eski bir sanatı öğrenmek hoşuma gidiyor. Burada vaktimi geçiriyorum hem de maddi anlamda da küçük katkılar sağlıyorum" dedi.

KADINLAR MEHMETÇİĞİ DE UNUTMADI

El sanatlarını yaşatan kadınlar vatan için mücadele eden askerleri de unutmadı. Manisa Şehzadeler Halk Eğitim Merkezi Müdürü Mehmet Kanca, kadınların hazırladıkları el işçiliği ürünleri askerlere hediye edeceklerini söyledi. Kanca, "Kurumun tüm öğretmenleri ve kursiyerlerin isteği doğrultusunda vatanımızı koruyan mehmetçiklerimiz için hediye kampanyası düzenledik. Gümüş atölyesinde askerler için ay yıldızlı anahtarlıklar, havlu, kanaviçe, çini gibi birçok hediye hazırladık. Manisa İlçe Jandarma Komutanlığı'ndaki askerlere bu hediyelerimizi vereceğiz. Askerlerimize yaklaşık bine yakın el emeği ürünü hediye edeceğiz" diye konuştu. Emekli öğretmen Tülay Üntürkün de, 9 yıldan bu yana el sanatlarıyla uğraştığını belirterek, "Askerlerimize küçük küçük anahtarlıklar yaptık. Yaparken büyük bir haz duyduk. Onlar için ne yapsak azdır" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

--------------------------------

-Kadınların çalışma alanından görüntü

-Kadınların kazaziye ve telkari çalışması yaparken görüntüsü

-Askerler için yapılan hediyelerden görüntü

-Şehzadeler Halk Eğitim Merkezi Müdürü Mehmet Kanca'nın konuşması

-Kazaziye Öğretmeni Nilgün Bilgiç Çavdur'un konuşması

-Genel ve detay görüntüler

Haber: Nermin UÇTU - Kamera: İlker KILIÇASLAN / MANİSA,

==============================================

Hem çaldılar hem söylediler

İzmir'de hafif ve orta düzeydeki zihinsel engelli özel çocuklardan oluşan 22 kişilik müzik grubu, hem çalıp hem söyledikleri 'Kalbini ver bana' isimli şarkıyla yüreklere dokunuyor.

Yaşları büyük ancak zeka düzeyi düşük olan, gönülleri kocaman özel müzisyenler, müzik öğretmenleri İbrahim Kasımoğulları sayesinde zoru başardı. Zihinsel Yetersiz Çocukları Yetiştirme ve Koruma Vakfı'nda eğitim alan özel bireyler, hem enstrüman çalmayı hem de şarkı söylemeyi öğrendi. Sözü ve müziği, Çiğli Halk Eğitimi Merkezi öğretmeni İbrahim Kasımoğulları'na ait 'Kalbini ver bana' adlı parçayı seslendiren grup, çektikleri klip ile binlere ulaşmayı hedefliyor. 'Kalbini ver bana'nın klibi ile toplumdaki önyargıları yıkmayı amaçladıklarını anlatan Kasımoğulları, "Onlar gibi özel bireylere 1 yıl içinde çatal kaşık tutmayı öğretmek bile zorken, müzik performansı sergilemelerini sağladık. Aslında hepsi ayrı bir yetenek. Şarkının sözlerindeki gibi bize sevginin gücüyle başarılamayacak bir şey olmadığını gösterdiler" dedi.

ÖZEL RİTİM GRUBU KURDULAR

Çiğli Halk Eğitimi Merkezi olarak 23 yaş üzeri zihinsel engellilere farklı atölyeler açtıklarını belirten Merkez Müdürü Saniye Buki ise, onları el sanatları, atletizm ve müzik gibi farklı dallarda yetiştirmeyi amaçladıklarını söyledi. Öğrencilerden her birinin kendileri için özel olduğunu anlatan Buki, 4 özel kişiden oluşan ritim grubu kurduklarını dile getirdi. Onların mutluluğunun öncelikli hedeflerinden biri olduğunu ifade eden Buki şöyle konuştu: "6 yaşında bir çocuğa bile okuma yazma öğretmek zorken biz belli bir ergenliğe yetişmiş ancak engeli olan birine eğitim veriyoruz. Elde ettiğimiz sonuç başarılmayacak bir şey olmadığının en güzel kanıtı. Onların ve ailelerinin mutluluğu öncelikli hedefimiz. Müzikte seslerini tüm Türkiye'ye belki de dünyaya bile duyurmayı hedefliyoruz."

'KALBİNİ VER BANA' ŞARKISI

Ne para ne pul ne şöhret derdim

Hayata mutlu olmaya geldim

Koca evrende küçücük dünya içi sevgiyle dolsun isterdim

Kalbini ver bana

Sevgini ver bana

İlgini ver bana

Sen bana

Asla bilmem ben kini nefreti

Benden sanadır dostluk daveti

Karıncadan file her canlı anlar

Çünkü kalpten gelir sevginin dili

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

-Engellilerden oluşan müzik grubunun enstrüman çalıp şarkı söylemesi

-Müzik öğretmenleri İbrahim Kasımoğulları ile birlikte görüntü,

-Kalbini ver bana şarkısının klibinden görüntü,

-İbrahim Kasımoğulları ile röp,

-Ritim grubunun performansından görüntü,

-Çiğli Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Saniye Buki ile röp.

Haber: Nevra UÇKAÇ - Kamera: Tekin GÜRBULAK / İZMİR,

================================================

Edirne turistlerin akınına uğradı, ciğercilerin önünde kuyruk oluştu

Edirne, hafta sonu ve 23 Nisan tatilinin birleşmesiyle yerli turistlerin akınına uğradı. Kente gelenler meşhur tarihi yaprak tava ciğerini yemek  için uzun kuyruklar oluştururken, hafta sonunda1,5 tonun üzerinde ciğer satıldığı belirtildi.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile hafta sonu tatilinin birleşmesiyle, Edirne'de yerli ve hemen hemen her hafta sonu gelen Bulgar turistlerin akınına uğradı. Yerli turistler, başta Mimar Sinan'ın 'Ustalık eserim' dediği Selimiye Camii olmak üzere kentin tarihi ve turistik alanlarını gezdi. Kenti ünlü tava ciğeri de özellikle yerli turistlerin büyük ilgisini çekiyor. Bu nedenle ciğercilerin önünde uzun kuyrukları oluşurken, dakikalarca sırada bekleyenler göze çarpıyor. Otellerin ve pansiyonların tamamen dolduğu kentte hafta sonu 1,5 tonun üzerinde ciğer satıldığı belirtildi.

'YETİŞEMİYORUZ'

Edirne Tanıtma ve Tava Ciğer Kalite Koruma Derneği Başkanı Bahri Dinar, Edirne'ye ciğer yemek için gelenlerin sayısında hızlı artış olduğunu bu nedenle müşterilere ciğer yetişemediklerini söyledi. Dinar, "Başta İstanbul olmak üzere Türkiye'nin çeşitli kentlerinden ciğer yemek için geliyorlar. Hatta gelenlerle konuştuğumuzda kendilerini ziyaret etmek için farklı illerden gelen misafirlerini de getiriyorlar. Bu nedenle bir ciğer turizm oluştu, gastronomi turizmi oluşturdu. Yetişemiyoruz. Bizim için çok tatlı telaş bu her geleni ağırlamaya çalışacağız" dedi. Ciğerci Erdal Akgün'de gelen taleplere cevap vermek için yeni soğuk deposu kurarak önceden hazırladıkları ciğerleri burada stoklarını söyledi.

CİĞER YEMEK İÇİN SAATLERCE BEKLİYORLAR

İstanbul'dan arkadaşlarıyla Edirne'ye gezmek için turla gelen Nilgün Değirmenci, ciğer yemek için dakikalarca kuyrukta beklediklerini söyledi. Eskişehir'den eşi ve çocuklarıyla, tarihi yerleri gezip ciğer yemek için kuyrukta bekleyen Şükran Alay, ciğer yemek için yarım saat kuyrukta beklemelerinin ardından ciğer yediklerini söyledi. Kırklareli'nden eşi ile gelen ve 45 dakikadır sıranın kendisine gelmesini beklediğini belirten Mümtaz Sürücü, "Yaklaşık 45 dakikadır kuyrukta bekliyorum. Sırf ciğer yemek için Edirne'ye geldik. Ciğer yemek için 45 dakikadır bekliyorum, 45 dakika daha beklerim" dedi.

'OTELLERİN DOLULUK ORANI YÜZDE YÜZ KAPASİTEYE ULAŞTI'

Edirne İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Hacıoğlu, özelikle hafta sonları otellerde doluluk oranının yüzde 100z kapasitesine ulaştığını söyledi. Son 2 ayda Edirne'yi 200 bin kişi ziyaret ettiğini belirten Hacıoğlu, "Adeta açık hava müzesi olan Edirne, 1400 üzerinde sahip olduğu kültür mirası sayesinde, tarih ve kültür turizminin odak noktasıdır. 2017'de sadece Selimiye Camii'ni 2 milyon kişinin ziyaret etmesi bunun ispatadır. Son 2 ayda 200 bin kişi kenti ziyaret etti, bu nedenle özellikle hafta sonu otellerin doluluk oranı yüzde 100 kapasiteye ulaştı. Edirne'ye gezmeye gelenler gezilerinin ardından meşhur yaprak ciğerini yemek için ciğercilerin önünde uzun kuyruk oluşturuyor. 5-6 Mayıs'ta Kakava ve Hıdırellez Şenlikleri'ne 50 bin kişi gelmesini bekliyoruz" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

-Ciğercilerin önünde uzun kuyruklar

-Kuyruktan detay

-Kuyrukta bekleyenler ile röp.

-Erdal Akgün ile röp.

-Bahri Dinar ile röp.

-Ciğerin pişirilmesi

-Servis edilmesi

-Genel detay görüntüler

Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/EDİRNE,DHA)

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title