Haberler

DHA YURT BÜLTENİ-3

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

1)SİLVAN'DA AİLELERİN SİLAHLI KAVGASI: 6 ÖLÜ, 9 YARALIDİYARBAKIR'ın Silvan ilçesinde, G.P.'nin, eşi Z.P. ile aralarındaki geçimsizlik yüzünden babasının evine gitmesi nedeniyle aileler arasında silahlı kavga çıktı.

1)SİLVAN'DA AİLELERİN SİLAHLI KAVGASI: 6 ÖLÜ, 9 YARALI

DİYARBAKIR'ın Silvan ilçesinde, G.P.'nin, eşi Z.P. ile aralarındaki geçimsizlik yüzünden babasının evine gitmesi nedeniyle aileler arasında silahlı kavga çıktı. Olayda 6 kişi yaşamını yitirdi, 9 kişi de yaralandı. Olay, saat 01.30 sıralarında, Silvan'ın Gökçe Tevek köyünde meydana geldi. Diyarbakır'da yaşayan G.P., iddiaya göre, şiddetli geçimsizlik nedeniyle eşi Z.P. ile tartışıp, köyde oturan babası Cevad Narin'in evine gitti. Diyarbakır'da yaşayan Z.P. ise ağabeyi M.P. ve dayısı S.E. ile birlikte hafif ticari araçla geldikleri Narin'in evinde, G.P.'yi götüreceklerini söyledi. Narin ailesinin olumsuz yanıt vermesiyle 3 kişi, yanlarında getirdikleri kalaşnikof ve pompalı tüfekler ile evdekilere ateş açtı. Evde kurşunların hedefi olan kimliği belirsiz 1 kişi yaşamını yitirdi, 12 kişi de yaralandı. Saldırganlar, olay yerinden kaçarken, ihbarla köye sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralılar, ilk müdahalenin ardından sağlık görevlilerince ambulanslarla Silvan ve Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne götürüldü. Acil serviste tedaviye alınan yaralılardan Halise (32), Aziz (20), Gökhan (19) ve Mevlüt Narin (58) ile Edip Oğraş (42) doktorların tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamadı.
1 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI, 2 KİŞİ ARANIYOR
Köyde güvenlik önlemi alan jandarma ekipleri ise giriş- çıkışları kapattı. Eve ateş açanlardan M.P., hafif ticari araçta 2 kalaşnikof ve 2 pompalı tüfekle yakalanıp, gözaltına alındı. Z.P. ve S.E.'nin yakalanması için de çalışma başlatıldı.
KAYMAKAMLIK: 6 ÖLÜ, 9 YARALI
Silvan Kaymakamlığı, 6 kişinin yaşamını yitirdiği olayla ilgili açıklama yaptı. Yazılı açıklamada, 6 kişinin yaşamını yitirdiği, 9 kişinin de yaralandığı belirtilerek, şöyle denildi: "Silvan ilçemiz Gökçetevek Mahallesi'nde 21.08.2019 günü saat 01.20 sıralarında akraba olan iki aile arasında ailevi bir nedenden dolayı başlayan tartışma silahlı kavgaya dönüşmüştür. Kavga sonucunda 1 kişi olay yerinde, 5 kişi yaralı olarak kaldırıldıkları hastanede olmak üzere toplam 6 kişi hayatını kaybetmiş, 9 kişi de yaralanmıştır. Olayla ilgili Silvan Cumhuriyet Savcılığı tarafından gerekli inceleme ve soruşturmalara başlanmıştır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur."

Haber -Kamera: Emrah KIZIL/SİLVAN (Diyarbakır), -

================================================

2)BODRUM'DA LÜKS VİLLALARIN YER ALDIĞI DEV PROJEYE TEPKİ

ÇEVRE ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, dün Bodrum'daki koylarda incelemelerde bulunduktan sonra, tartışılan The Bo Viera projesinin de aralarında bulunduğu 1611 konut ve 4 otel inşaatının durdurulduğunu açıkladı. İnşaat hafriyatıyla denizde 31 dönümlük dolgu alanıyla oluşturulan 365 villa ve bir otelin yer alacağı 'The Bo Viera' projesini tepki gösteren Peynir Çiçeği Gündoğan Gönüllüleri Derneği Başkanı Sema Höcek, "Kıyı dolgusu kaçaktır. Çevre suçu işliyorlar. Görüntü her şeyi gösteriyor" dedi.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, dün, Sahil Güvenlik Komutanlığı'na ait tekneyle, Bodrum'un Tilkicik, Küçükbük ile Demirbükü koylarında kaçak yapılaşma ve çevre temizliğine ilişkin denetimler yaptı. Denetimler sırasında kıyılara yakın bulunan balık çiftliklerini de gezen Bakan Kurum, daha sonra Yalıkavak'ta basın toplantısı düzenledi. Kıyı ve koylarda kaçak yapılaşmaya izin vermeyeceklernini kaydeden, 1611 konut ve 4 otel inşaatının durdurulduğunu belirterek, "İmara ve yapı ruhsatlarına aykırılıkların giderilmesi için firmalara 1 ay süre verildi. Eğer giderilmezse biz, Valilik aracılığıyla gidereceğiz. İmar Kanunu gereği yıkım ve para cezası uygulaması da yapılacak. Muğla'da kaçak yapılaşmaya izin vermeyeceğiz. Mücadelemiz kararlılıkla devam edecek. Doğal güzelliklerimizi bozacak yapılara müsaade etmeyeceğiz. Müsaade edenlere de gerekli her türlü cezai işlem yapılacak" diye konuştu.

Bakan Kurum, Gündoğan'da hayata geçirilen The Bo Viera projesini de incelediklerini belirterek, "Hem kıyı hem de kara tarafında imara aykırılıklar tespit edildi. Kot kesitle alakalı ve yapıların bütünlüğüyle ilgili sorunlar var. Kıyıda görüntü kirliliği ile ilgili sorunlar var. Yine hafriyatların araziye yakın bir yerde istiflendiği noktasında tespitlerimiz var. Proje mühürlendi ve cezai işlem başlatıldı" dedi.

Ankara Ticaret Odası eski Başkanı Salih Bezci'ye ait Besa Grup adlı şirketin 365 villa ve 80 odalı otelden oluşan 'The Bo Viera' projesi, Bodrum'un Göltürkbükü ile Gündoğan mahalleleri sınırında inşa ediliyor. Bodrum Belediyesi'nin ruhsat verdiği projenin yapımı 2016 yılının Şubat ayında başladı. Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı, onaylanan imar plan değişikliklerinin iptali için Muğla 2'nci İdare Mahkemesi'ne dava açtı. Mahkeme, 2018'in Temmuz ayında aldığı kararla, plan değişikliğinde kamu yararı olmadığı gerekçesiyle yürütmeyi durdurdu. Şirket ise karara itiraz ederek, İzmir Bölge İdare Mahkemesi 3'üncü İdari Dava Dairesi'ne başvurdu. Üst mahkeme, alınan kararın ve davanın, süre aşım nedeniyle kaldırılmasına oybirliğiyle karar verdi. Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nda görevli avukatlar, mahkemenin aldığı kararın temyizi için Danıştay'a başvurdu. Davanın Danıştay aşaması henüz sonuçlanmadı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ise imar ve yapı ruhsatlarına aykırılıkların giderilmesi için şirkete bir ay süre verdi.

ÇEVRECİLER TEPKİLİ

Bodrum'da faaliyet gösteren Peynir Çiçeği Gündoğan Gönüllüleri Derneği'nin Başkanı Sema Höcek ve yönetim kurulu üyeleri, projeye tepki gösterdi. Başkan Höcek, "2016 yılından beri ilk kayanın denize düştüğü andan beri yetkili kurumlara şikayetlerimizi yaptık. Bizim gördüğümüzü kurumlara anlatamadık. Buradaki topografya değiştirildi. Dinamitler patlatıldı ve ağaçlar kesildi. Her şey yok edildi. Tam bir katliam yaşandı. Denizin ekosistemi bozuldu. Herkes üç maymunu oynadı. Biz ise vatandaşlık görevimizi yaptık. Bu kaçak bir dolgu. Milyonlarca lira ecrimisil ödüyorlar. Bu kadar milyonluk ecrimisil ödeniyorsa, burada ne kadar işgal olduğu gözler önündedir. Bundan sonra bu kaçak inşaatlara ruhsat verilmemesi gerekiyor. Kıyı dolgusu kaçaktır. Çevre suçu işliyorlar. Görüntü her şeyi gösteriyor" dedi.

Görüntü Dökümü
-----------------------------
Tepki gösterilen imara aykırı otel inşaatından görüntü
Peynir Çiçeği Gündoğan Gönüllüleri Derneği Başkanı Sema Höcek ve yönetim kurulu üyelerinin görüntüsü
Peynir Çiçeği Gündoğan Gönüllüleri Derneği Başkanı Sema Höcek ile röportaj
Anons
Haber- Kamera: Cavit AKGÜN / BODRUM (Muğla),
================================================

3)KOCAELİ'DE SAĞANAK YAĞIŞTA YOL ÇÖKTÜ EV VE İŞ YERLERİNİ SU BASTI

Kocaeli'nde sabahın erken saatlerinde başlayan ve belirli aralıklarla devam eden sağanak yağışta yol çöktü. Ev ve iş yerlerini su bastı.
Yağış sabah saat 07.00 sıralarında başladı. Etkisi her geçen saat artan yağışta Koceli'nin Gebze ilçesi İnönü Mahallesi Şehit Hamdi Çalışkan Caddesi üzerinde bulunan Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü'ne (İSU) ait ana su şebeke hattının patlaması üzerine yol tamamen çöktü. Cadde üzerinde bulunan ev ve iş yerlerini su bastı. Aynı zamanda İzmit kent merkezinde bulunan İzmit Gar'ının önündeki caddeyi de su bastı. Araçlar ve tramvay güçlükle ilerledi.

Görüntü Dökümü
------------------------
-Çöken yol
-Çalışmalar
-İzmit te tren garı önünde biriken su
-Araçların ve tramvayın güçlükle ilerlemesi

Haber-Halut TURGUT-Alişan KOYUNCU-Kamera-Dinçer AKBİR-İZMİT-DHA

===============================================

4)SEYDİŞEHİR'DE ETKİLİ OLAN YAĞIŞ, TARIM ALANLARINI SULAR ALTINDA BIRAKTI

Seydişehir'in iki mahallesinde dün akşam saatlerinde etkili olan yağmur yağışı, tarım alanlarını sular altında bıraktı.
Ketenli ve Yaylacık mahallelerinde dün akşam saatlerinde aniden başlayan sağanak yağış kısa sürede sele dönüştü. Yoğun yağış nedeniyle tarım arazileri sular altında kaldı. Ketenli ve Yaylacık Mahallelerinde incelemelerde bulunan Belediye Başkanı Mehmet Tutal, "Aniden başlayan yağmur nedeniyle ciddi bir sel felaketi yaşandı. Belediye ekiplerimiz yağış sonrası duruma müdahale ederek gerekli çalışmaları başlattı. Allah'a çok şükür yaşanan doğal afette herhangi bir can kaybı olmadı. Allah beterinden korusun" dedi.
Başkan Tutal, İlçe Tarım Orman Müdürlüğü ekipleri tarafından bölgede zarar tespiti için çalışma yapılacağını da ifade etti.

Görüntü Dökümü
------------------------
Tarım arazilerinden detaylar
Tarım arazilerinin sular altında kalması
Genel ve detaylar

Haber-Kamera: Yaşar COŞKUN SEYDİŞEHİR-DHA

==========================================================

5)IRMAĞIN SUYU YÜKSELİNCE MAHSUR KALAN PİKNİKÇİLERİ İTFAİYE KURTARDI

Mersin'in Tarsus ilçesinde piknik için Keşbükü Irmağı'nın karşı kıyısına geçen 5 kişi, suyun yükselmesi nedeniyle bulundukları yerde mahsur kaldı. İtfaiye ekipleri, ırmağın iki yakasına bağlanan halat yardımıyla aileyi kurtardı.
Olay, dün akşam saatlerinde Keşbükü Irmağı'na da ismini veren Keşbükü Mahallesi'nde meydana geldi. Hamdi Süver, ailesinden 4 kişi ile bölgeye gelip piknik yapmak için ırmağın karşı kıyısına geçti. Bir müddet eğlenen aile, geri dönüşte ise bölgedeki bir barajın kapaklarını açması nedeniyle debisi yükselen ırmağı geçemedi.
Çevredeki vatandaşlar ve ihbar üzerine bölgeye sevk edilen itfaiye ekibi, ırmağın iki yakasına bağlanan halat yardımı ile aileyi kurtardı.

Görüntü Dökümü
------------------------
Nehir kıyısına halat çekilmesi
Ailenin halat yardımı ile kurtarılması

Haber: Okan ÇALIŞKAN - Kamera: TARSUS(Mersin),

================================================

6)4 MİLYON 395 BİN EURO ÇALAN ŞÜPHELİ, GECE KULÜBÜNE GİDERKEN YAKALANMIŞ

Adana'da, bankalar arasında uluslararası para taşımacılığı yapılan güvenlik şirketinden 4 milyon 395 bin euro çaldığı iddiasıyla tutuklanan Mehmet Emin G.'nin, İstanbul'da gece kulübüne giderken yakalandığı ortaya çıktı.
Olay, 25 Haziran'da, merkez Yüreğir ilçesine bağlı Cumhuriyet Mahallesi Karataş Bulvarı'nda bulunan, bankalar arası para taşımacılığı yapılan güvenlik şirketinde meydana geldi. İddiaya göre, aynı şirkette 2013 yılından itibaren güvenlik amirliği yapan Burak Ekinci, 22 Haziran'da şirketin para transferi yaptığı sırada, yanında çalışan güvenlik görevlisi Cengiz K.'ye, transfer edilecek paradan 395 bin TL eksik yatırmasını söyledi. Ekinci, daha sonra paranın kontrol edilmesiyle eksik olduğunun anlaşılacağı ve parayı kendisinin aldığının belli olacağını fark etti. Bunun üzerine para açığını kapatmak için plan yapmaya başlayan Ekinci, 25 Haziran Salı günü başka para transferi sırasında 9 milyon euro döviz sevkiyatı yapıldığı sırada yanındaki personele, "Bu paralarda eksik var gibi. Siz gidin, diğer çuvalları getirin. Ben bunları kontrol edeyim" dedikten sonra içinde 4 milyon 795 bin euro bulunan 2 çuvalı alıp, lüks otomobile binerek kaçtı.Polisin yaptığı çalışma sonucu olay sonrası yaklaşık 30 milyon TL çalan Burak Ekinci'nin de aralarında bulunduğu 18 kişi gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilip, hakim karşısına çıkarılan şüphelilerden Burak Ekinci ile toplam 8 kişi tutuklandı. Parayı parça parça toplayan polis, şu ana kadar 73 bin euro ve 82 bin 540 lira ele geçirdi.

İSTANBUL'A KAÇMIŞ

Diğer şüpheliler Hasan B. ve Mehmet Emin G.'yi yakalama çalışmaları devam ettiren polis, Mehmet Emin G.'nin İstanbul'da saklandığını tespit etti. Ekiplerin, takip sonucu Mehmet Emin G.'yi gece kulübüne giderken, yakaladığı öğrenildi. Mehmet Emin G.'nin üzerinden Mahmut Ç. ismine düzenlenen sahte kimlik ele geçirildiği de belirtildi. Adana'ya getirilen Mehmet Emin G., sorgusunda, olaydan sonra kendisinin 150 bin lira aldığını, bunun 120 bin lirasını harcadığını söylediği öğrenildi. Mehmet Emin G., işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

Görüntü Dökümü
------------------------
Zanlıların adli tıp birimine getirilmesi
Adli tıp biriminden çıkarılması
Polis araçlarına bindirilmeleri
Polis araçlarının gidişi

Haber: Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: Eser PAZARBAŞI/ADANA,

==========================================

7)SEBEN'DE 2 EV YANDI

Bolu'nun Seben ilçesine bağlı Tepeköy köyünde iki ev yanarak kullanılamaz hale geldi.
Dün gece saatlerinde Fatih Mergen'e ait 2 katlı evde henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. Yangını fark eden çevredekiler durumu itfaiyeye bildirdi. Olay yerine Seben ve Bolu'dan itfaiye ekipleri sevk edildi. Kısa sürede rüzgarın da etkisiyle büyüyen yangın Mesut Mat isimli vatandaşın evine de sıçradı. Alevler, ekiplerin yaklaşık 2 saatlik çalışması sonucu 3'üncü bir eve sıçramadan kontrol altına alındı. Yangında can kaybı olmazken, her iki ev kullanılamaz hale geldi.

Görüntü Dökümü
------------------------
-Yangından görüntüler(amatör kamera)

Haber: Murat KÜÇÜK/BOLU,

===============================================

8)YABANCILARIN EVLERİNİ SOYAN HIRSIZ YAKALANDI

Konya'da, yabancı uyruklu ailelerin yaşadığı evlere girip, para, cep telefonu ve kıyafet çalan Cevzet D. (20), polis ekiplerince yakalandı.
Konya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi'ne bağlı Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri, Karatay ilçesinin Şems-i Tebrizi Mahallesi'nde, Afganistan ve Suriye uyrukluların yaşadığı 3 evde meydana gelen hırsızlık olaylarıyla ilgili çalışma başlattı. Mahalledeki güvenlik kameralarının kayıtlarını inceleyen polis, hırsızın, 2 suçtan kaydı bulunan Cevzet D. olduğunu tespit etti. Cevzet D., eski garaj bölgesinde gezerken yakalanarak, gözaltına alındı. Cevzet D.'nin, girdiği 3 evden toplam 10 bin liralık para, cep telefonu ve kıyafet çaldığı belirlendi. Cevzet D.'nin, sorgusunda, uyuşturucu satın alabilmek için hırsızlık yaptığını söylediği öğrenildi. Cevzet D., işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü
------------------------
Şüphelinin adliyeye sevk edilmesi
Şubeden detay

Haber-Kamera: Tolga YANIK KONYA-DHA

=====================

9)KADIN İŞÇİLERDEN 35 DERECE SICAKLIKTA MESAİ

Adana Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü'nün kadın işçileri, kentte 35 dereceyi bulan sıcak havada çapa sallayarak, kavşaklardaki yeşil alanlara çiçek dikerek süslüyor.
Hissedilen sıcaklığın 35 dereceyi bulduğu kentte Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü'nde çalışan kadın işçiler, sabahın ilk ışıklarıyla cadde üzerlerindeki kavşaklara geliyor. Buralardaki yeşil alanlara, çapa yapıp çiçek dikiyor.
İşçilerden 5 çocuk annesi Nebahat Aydaş (35), 27 senedir Adana'da yaşadığını, aşırı sıcak havalara alışkın olduğunu söyledi. Çalışmaktan mutlu olduğunu dile getiren Aydaş, "İşimizi sevdiğimiz için sıcaklar bizi fazla etkilemiyor. Tabii ki güneşin altında çalışmak kolay değil ama çiçeklerle uğraşmak bizi mutlu ediyor. İhtiyaçlarımızı karşılamak adına, ekmeğimizi kazanmak için seve seve çalışıyoruz. Çalışmak güzel. Bütün kadınlarımızın çalışmasını isterim. İnsanın kendine güveni geliyor" dedi.
Yaptıkları süsleme çalışmasında döner kavşak üzerine çiçekler ile Atatürk'ün imzasını işleyeceklerini de sözlerine ekleyen Aydaş, kenti güzelleştirme çalışmalarına devam edeceklerini belirtti.

Görüntü Dökümü
-----------------------
Kadın işçilerin döner kavşak üzerine çiçek dikmeleri
Genel görüntüler
Bir kadın işçi ile röp.

SÜRE: 02'15" BOYUT: 250 MB

Haber-Kamera: Can ÇELİK/ADANA,

=========================

10)SAMSUNLU MÜHENDİS ORGANİK TARIM İLACI ÜRETTİ

Samsun'da İşletme Mühendisi Hayrettin Avşar (65), fındık, ceviz, badem ve kayısı çekirdeği kabukları kullanarak organik tarım ilacı üretti. Tarım arazilerinde kullanılacak olan ilaç, toprağa bağlı hastalıklar, böcekler ve mantar hastalıklarıyla mücadelede kullanılacak. İlacı tüm dünyaya satmayı hedeflediklerini ve patent başvurusunda bulunduklarını belirten Avşar, "İlacımızı test ettik ve çok olumlu sonuçlar aldık. Amacımız bu ilacı dünyaya satabilmek" dedi.
Samsun'da yaşayan İşletme Mühendisi Hayrettin Avşar, tarım arazilerinde artan yabani otlar ve zararlı patojenlerin yanı sıra tarımsal hastalıklara karşı çalışma başlattı. Avşar, ilaç ile toprağa bağlı hastalıkların büyük ölçüde azalmasını, böceklerle ve mantar hastalıklarıyla da mücadelede etkin rol oynamasını amaçladığını söyledi. İlaç sayesinde arazide verimli sonuçlar elde edildiğini belirten Avşar, "Ürettiğim ilaç hem böceklerle hem de mantar hastalıklarıyla mücadelede kullanılıyor. Örneğin, buğday ve arpalarda pas hastalığını yüzde 100 oranında sildi ve yüzde 35 oranında verim artışı yaptırdı. Ürettiğimiz organik tarım ilacı ile tüm sebze ve meyvelerdeki hastalıkla mücadele edebilme şansı doğdu. Biz bu ilacı atık malzemelerden ürettik. İçerisinde fındık, ceviz, kayısı çekirdeği kabuğu ve zeytin çekirdeği gibi atık malzemeler kullanarak bunu ürettik. Amacımız bu ilacı dünyaya satabilmek. Zehirli tarım ilaçlarının yerine, bu tamamen organik tarım ilacını ürettikö dedi.

'İLAÇ TOPRAĞA VİTAMİN OLUYOR'
Türk Patent ve Marka Kurumu'na başvuruda da bulunan Avşar,  ilacın insan sağlığına zararı olmadığını da kaydederek, "Ürettiğim ilacın diğer ilaçlardan farklı olarak insan sağlığına hiçbir yan etkisi yok. Sebze ve meyveyi ilaçlayıp yıkamadan yiyebilirsiniz. Bizim ilacımız toprağa atıldığı zaman toprağa vitamin oluyor. İlacımızla ilgili patent başvurumuzu yaptık ve ilacımızı koruma altına aldırdık. 1,5 yıl sonra bizden başka bu ilacı üreten yoksa patentini alacağız. İlacımızın önce bilimsel ortamda çalışmalarını yürüttük, daha sora ise saha çalışmaları yaparak ilacımızı test ettik ve olumlu sonuçlar elde ettikö diye konuştu.

Görüntü Dökümü
-----------------------
-Röportaj
-Organik tarım ilacından detaylar
-Detaylar

Haber-Kameraa: Hüseyin KALAY/SAMSUN,

===================

11)PROF. DR. POBLOME: SAGALASSOS SÜRPRİZLERLE DOLU

Burdur'un Ağlasun ilçesindeki Sagalassos Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Jeroen Poblome, Sagalassos'un her zaman sürprizlerle dolu olduğunu söyledi. Poblome, "Mesela geçen hafta bir Tyche başı (şehrin korucusu) bulduk. Bu bizi heyecanlandırdı, çok büyük bir sürpriz oldu bizim için" dedi.
Ağlasun ilçesinde, antik dönemde 'Pisidia' olarak bilinen bölgede yer alan, ilk yerleşim izleri günümüzden 12 bin yıl öncesine kadar uzanan, UNESCO Dünya Miras Listesi'ne önerilen Sagalassos Antik Kenti'nde başlayan kazı çalışmaları hakkında bilgi veren Kazı Başkanı Belçika Leuven Katolik Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Jeroen Poblome, hamam bölümündeki konservasyon projesinin tamamlanmak üzere olduğunu söyledi. Prof. Dr. Poblome, "Sagalassos 2019 kazı döneminde 50 işçi ve 60 bilimsel personel çalışıyor. Konservasyon projesi olarak hamam bölümünde çalışıyoruz. İnşallah önümüzdeki sene hamamın 'Frigidarium' olarak da bilinen ana soğukluk kısmının turizme açılmasını planlıyoruz. Bu sene kazılarımızı en yoğun şekilde Yukarı Agora ve etrafında yapıyoruz. Yukarı Agora'nın bazı çatlak olan taşlarını tekrar orijinal haline döndüreceğiz. Yukarı Agora'daki bilimsel çalışmaları bu sene bitireceğiz ve burayı yavaş yavaş halka geri vermek istiyoruz, yeni panolar ve akıllı sistemlerle bütün bilgimizi paylaşacağız. Yukarı Agora meydanı Sagalassos'un en önemli meydanı" dedi.
Eski hayatı göstermek, o dönemki halkın, normal insanlarla, kentin ileri gelenleri, elitlerin ve imparatorların neler yaptığını göstermek istediklerini kaydeden Prof. Dr. Poblome, buna göre Yukarı Agora'yı açmak istediklerini vurguladı. Sagalassos kazılarının Burdur Müzesi'nin kazısı olarak 1989 yılında Prof. Dr. Marc Waelkens başkanlığında başladığını anlatan Prof. Dr. Poblome, "Marc Waelkens emekli olduğu 2013'e kadar kazı başkanı olarak devam etti. Ona çok teşekkür ediyorum. Şimdi onun görevini ben devam ettiriyorum" diye konuştu.

'HER ZAMAN SÜRPRİZLER VAR'
Sagalassos kazılarında 1991 yılında çalışmaya başladığını ve 1996 yılında kazı başkan yardımcısı olduğunu aktaran Prof. Dr. Poblome, şöyle dedi:
"Herkes buradan çıkan heykelleri seviyor. Onlar çok önemli ve Sagalassos'un zenginliğini gösteriyor. Ama biz sadece zenginliği göstermek için burada değiliz. Hayatın bütün taraflarını okumak istiyoruz ve onun için herhangi küçük bir parça da bize çok bilgi verebiliyor. Bazı yerlerde kazıya başlıyoruz ama arkeolojik olarak ne bulacağımızı bilemiyoruz. Her zaman sürprizler var. Sürprizlerle dolu. Mesela geçen hafta bir Tyche başı (şehrin korucusu) bulduk. Bu bizi heyecanlandırdı, çok büyük bir sürpriz oldu bizim için."

'ÇOK HEYECANLANIYORUZ'
Kazı Başkan Yardımcısı Dr. Piraye Hacıgüzeller de Sagalassos kazılarında 2005 yılından bu yana görev aldığını belirterek, "Her gün beklemediğiniz sürprizlerle karşılaşabiliyorsunuz. Sagalassos çok ilgi görüyor ama bazen çok küçük buluntular bile bize çok büyük bilgiler veriyor ve çok heyecanlanıyoruz. Ben asistan olarak Heron'da (kahramanlık anıtı) çalışmıştım. Onu bir araya getirmek bizim için ilginç bir çalışmaydı. Sagalassos'u tekrar ayağa kaldırmak bizim için çok heyecan verici" dedi.
Sagalassos'ta 2019 yılı kazı dönemi ağustos sonunda bitecek.

Görüntü Dökümü
-----------------------
Sagalassos drone görüntüsü
Poblome ile röportaj
Kazı alanından detay
Piraye Hacıgüzeller ile röportaj
Kazı alanından detay

HABER- KAMERA: Mesut MADAN/BURDUR,

===============================================

12)BATTALGAZİ YAŞAM MÜZESİ'NE İLGİ -

Malatya'da Osmanlı döneminin son sivil mimari eserlerinden olan 129 yıllık Poyraz Konağı, Yaşam Müzesi'ne dönüştürüldü. Kerpiç, taş ve ahşap kullanılarak, iki katlı ve dikdörtgen planlı inşa edilen, ahşap merdivenleri, harem, selamlık ve hayat adı verilen bölümleriyle oluşan konak, ilgi görüyor.
'Eski Malatya' olarak da bilinen merkez ilçe Battalgazi'nin en eski tarihi yapılarından biri olan Poyraz Konağı, restorasyon çalışmalarıyla 2016 yılında yeniden ayağa kaldırıldı. 1890 yılında kerpiç, taş ve ahşap kullanılarak, iki katlı ve dikdörtgen planlı inşa edilen ahşap merdivenleri, Osmanlı dönemine özgü harem, selamlık ve hayat adı verilen bölümleriyle oluşan konak, aslına uygun restore edilerek Yaşam Müzesi'ne dönüştürüldü. Avlularında çeşmeleri bulunan, bir dönem belediye binası, sonra okul, ardından da askerlik şubesi olarak uzun yıllar hizmet veren konak her ay binlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor.

AYLIK 6-7 BİN KİŞİ ZİYARET EDİYOR
Poyraz Konağı Rehberi Songül Özbaş, müzenin 129 yıllık bir bina olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"1890 yılından beri bulunmaktadır. Biz burada 3 ana kuşağı canlandırdık. Konakta 5 odamız bulunmaktadır. Gelin odası, yaşı odası, oturma odası ve misafir odası. Burada biz harem ve selamlığa özen gösteriyoruz. Burada malzeme olarak kullanılanlar ise ahşap, kerpiç ve taştan oluşmaktadır. 2 katlıdır, alt katta harem ve selamlık bulunmaktadır. Burası Malatya'nın tamamen her şeyini anlatmakta. Yününden, yorganına, yaşlıların giyindiği kıyafetinden, mutfakta kullanılan kap kaşığa kadar hepsi Malatya'ya özgüdür. Hatta yaşlı insanlar geldiği zaman 'bizim evin rafında da böyle şeyler diziliydi, biz tenceremizi de böyle dizerdik' diyorlar. Burada tamamen Malatya özgü, eski Malatya'yı anlatıyoruz. Malatya'nın eski evini anlatıyoruz, eski yaşantıları canlandırmaktayız. Burada 2002'ye kadar yaşanmışlık bulunmaktaydı. Hatta konak sahibi Cumali Erturan'dan Battalgazi Belediyesi 3'te 2'sini satın aldı, 3'te birinde ise Cumali Erturan halen yan tarafımızda oturuyor. Konağa çok fazla ziyaretçi geliyor. Yıl ortalamasına göre 10 binlerce kişi geliyor. Aylık 6-7 bin kişiye kadar ulaşıyor ziyaretçi sayımız. Turistlerimizde çok fazla geliyor. Eski Malatya'ya gelen her insan buraya uğramayı düşünüyor."
Konağı ziyaret edenler de çok beğendiklerini, eski yaşanmışlıkları anlattığı için çok duygulandıklarını söyledi.

Görüntü Dökümü
-----------------------
Konaktan görüntü
Halı dokuyan balmumu
Evin içinden detaylar
Yemek yapan balmumu
Gelinlik odası
Odalardan detaylar
Rehber Songül Özbaş röp
Ziyaretçiler röp.
Ziyaretçilerden detay
Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Taha AYHAN-MALATYA-DHA

=================================================

13)DİKİŞ MAKİNELERİ TEKNOLOJİYE YENİK DÜŞTÜ

Niğde'de 51 yıldır dikiş makinesi tamiratı yapan Abdullah Öztürk (63), gelişen teknolojiyle birlikte hazır giyim sektörünün dikiş makinelerine darbe vurduğunu, bu nedenle dikiş makinesi tamirciliğinin de unutulmaya yüz tutmuş bir meslek haline geldiğini söyledi.
Bir zamanlar gelinlerin ve çeyizlerin vazgeçilmezi olan dikiş makineleri, günümüz teknolojisine yenik düştü. Niğde kent merkezindeki Perşembe Pazarı'nda 51 yıldır dikiş makinesi tamiratı yapan Abdullah Öztürk, teknolojiyle birlikte hazır giyim sektörünün hem dikiş makinelerine hem de dikiş makinesi tamircilerine darbe vurduğunu kaydetti. Dikiş makinesi tamirine çocuk yaşlarda başladığını ve birçok çırak yetiştirdiğini anlatan Öztürk, "Bu işe başladığım zaman tamir ustası yoktu. Kendimiz makineleri söküp yeniden tamir etmeye çalışarak ustalaştık. Yaklaşık 51 yılda birçok çırak yetiştirdim. Ama şimdilerde yetiştirecek çırak kalmadı. Kimse bu mesleği yapmak istemiyor. El işi diğer meslekler gibi bizim de mesleğimiz teknolojiye yenik düşmek üzere" diye konuştu.
Dükkanında 150-250 yıllık dikiş makineleri de bulunan Öztürk, şunları söyledi:
"Bu makineler el ve kolları çevrilerek çalışan makineler. Bu makinelere meraklı olduğum için hurdacılardan topladım. Her hafta bakımlarını ve temizliklerini yapıyorum, onlara gözüm gibi bakıyorum. Önceden annelerimiz, ninelerimiz el işi yapardı. Artık fabrikalar yapıyor, insanlar hazır giyime yöneldi, her şey hazır olarak satın alınıp çeyizlere konuluyor. Artık kimse kendi söküğünü bile dikemez hale geldi. Dikiş makinelerini koleksiyonerler topluyor, dekorasyon amaçlı kullananlar alıyor. Zaman ilerledikçe bunlara ilgi daha da artacak ama o zaman ise yeterince bulunamayacak."

Görüntü Dökümü
-----------------------
-İş yerinin dış görüntüsü
-Tabelasından görüntü
-Dikiş makinesi tamircisi Abdullah Öztürk ile röportaj
-250, 150 ve 100 yıllık dikiş makinelerinden görüntü
-Dikiş makinelerinden genel ve detay görüntü
-Dikiş makinesi tamiri yapılırken
-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Adnan ÇELEBİ/NİĞDE,

==================================================

14)SEVİMLİ KÖPEK 'BARBİE'DEN HAVALİMANINDA GÜLÜMSETEN KARŞILAMA

ANKARA'da yaşayan sahiplerinden 15 gün ayrı kalan chihuahua (çivava) cinsi 1.5 yaşındaki 'Barbie' adlı dişi köpeğin havalimanındaki buluşma anında yaptıkları, görenleri tebessüm ettirdi.
Muhasebeci Kutay Sarıaltın (27) ve ev hanımı Şeyma Sarıaltın (28) çifti, bir arkadaşının çivava cinsi köpeğinin yavrusunu henüz 2 aylıkken sahiplendi. Çift yavru köpeğe, 'Barbie' ismini verdi. Şeyma Sarıaltın, hamileyken sahiplendiği Barbie'yi, bugün 7 aylık olan kızı Alya Nil Sarıaltın'dan ayırmadı. Sarıaltın çifti Barbie'yi evladı, Alya'nın ablası olarak gördü. Barbie ise bu sevgiye fazlasıyla karşılık verdi, başta minik Alya olmak üzere Sarıaltın ailesine fazlasıyla bağlandı. Bu ayın başlarında 'Barbie' ailesinden ayrı kaldı. Çünkü Kutay Sarıaltın'ın babası Kemal Sarıaltın (52), dedesi Halil Sarıaltın (77) ve babaannesi Nazangül Sarıaltın (75), sevimli çivava Barbie'yi, yazlık evlerine, Aydın'ın Didim ilçesinin turistik kenti Akbük Mahallesi'ne getirdi.

MİNİK KIZI VE ANNESİNİ ÖPÜCÜKLERE BOĞDU

15 günlük ayrılığın ardından Şeyma Sarıaltın, kızı Alya Nil Sarıaltın'ı da yanına alarak Akbük'e gitmek üzere yola çıktı. Şeyma Sarıaltın ve kızı Alya Nil Sarıaltın, ilk olarak havayoluyla Milas- Bodrum Havalimanı'na geldi. Karayoluyla yapacakları yolculuk öncesi Şeyma Sarıaltın'ı, büyük kızım dediği 'Barbie' havalimanında karşıladı. İç hatlar gelen kapısı önünde Şeyma Sarıaltın ve Alya Nil Sarıaltın'ı gören Barbie büyük heyecan yaşadı. İki ayağının üstüne çıkarak Alya ve Şeyma Sarıaltın'ı adeta öpücüklere boğan ve yalayan Barbie'nin bu halleri, görenleri tebessüm ettirdi. Kavuşmanın mutluluğunu yaşayan Barbie'nin sevgisi, insanlara da örnek oldu. Havalimanındaki kavuşmanın ardından aile, Akbük'teki yazlık evlerine gitti. Barbie'nin evde, Halil Sarıaltın'ın ile koltukta oynadığı anlar da izleyenlerin kendisini gülmekten alamamasına neden oldu.

'O'NU KIZIMDAN AYIRT ETMİYORUZ'

Çok sevdiği Barbie'yi anlatan Şeyma Sarıaltın (28), "Barbi bizim için çok özel bir köpek. Benim hamile olduğum sırada, Barbie henüz 2 aylıkken ailemize katıldı. Uzman kişilere de sorduk. Hamileyken ya da bebek doğduktan sonra herhangi bir olumsuzluk olur mu diye. Aksine olumlu olacağı yönünde görüşler geldi. 'Barbie' de bizim çocuğumuz oldu. O'nu Alya'dan ayırt etmiyoruz. O Alya'nın ablası. Ailemizi aşırı sahipleniyor. Sevgisini oldukça gösteriyor. O anları görenler ise gülmekten geldini alamıyor. Çok tatlı bir köpek. Çocuklarla çok iyi anlaşıyor. Barbie, şu an hamile. Ailemiz genişliyor" dedi.

Kendisinin de köpekleri çok sevdiğini belirten Kemal Sarıaltın (52) ise, "O benim torunum. K-9 Alman kurdu 2 evladım var. Biri erkek, diğeri dişi. Alman kurtlarımın yavruları oldu. Onlar da bana 26 torun verdi. Barbie ise benim 27'nci torunum oldu. Barbie bizim ailemizin ayrılmaz bir parçası. Çocuklarla çok iyi anlaşıyor. İnsanlara sıcak yaklaşıyor. Onu görenler sevmekten kendisini alamıyor. Çok tatlı ve duyarlı bir canlı" dedi.


Görüntü Dökümü:
-----------------------
Havalimanındaki karşılama
Barbie'nin sevgi gösterisi
Barbie'nin Alya ve Şeyma Sarıaltın'a sevgisi
Barbie'nin Halil Sarıaltın ile koltukta oyunu
Barbie'nin restoranda yemek yemesi
Barbie'nin Alya'nın bebek arabasında beraber durması

(Haber: Kadir ÖZEN- Kamera AYDIN, DHA)

=====================================================

15)OLUR'DA FİTNEES SALONU, CEP SİNEMASI BULUNAN KÜTÜPHANE AÇILDI

ERZURUM'un Olur İlçesi'nde içinde fitnees salonu, cep sineması, kafe, oyun alanı bulunan semt kütüphanesi hizmete girdi. Olur Kaymakamı Doğan Kemelek, robotik kodlama, sistem atölyesi ile eğitim sınıfı da bulunan kütüphanenin okuma kültürünün gelişmesine katkıda bulunacağını bildirdi.
Olur Kaymakamlığı'nın geçtiğimiz yıl yaptığı ihtiyaç analizi çalışmasında çocuk ve gençlerin sosyal, kültürel ve sportif imkanların kısıtlı olmasından şikayetçi olmaları üzerine proje hazırlandı. Bölgede okuma kültürünü geliştirmek amacıyla semt kütüphaneleri projesini uygulayan Doğu Anadolu Projesi (DAP) Başkanlığı'ndan da 290 bin lira destek alan Olur Kaymakamlığı, kullanılmayan bir okulu kütüphaneye dönüştürmek için çalışma başlattı. Hayırsever işadamlarının da bina onarımını üslendiği proje tamamlandı. Çocuk ve gençlerin için spor yapma imkanı sağlayan fitness salonu, çocuk oyun alanı, cep sineması, robotik kodlama ve eğitim sınıfı da bulunan Semt Kütüphanesi hizmete açıldı.
Kütüphaneyi gezen Olur Kaymakamı Doğan Kemelek, ilçede okuma kültürünün gelişmesine katkı sağlayağını söyledi. Çocuk ve  gençlerin talebi doğrultusunda projenin gerçekleştirildiğini anlatan Kemelek, "İlçemizde sosyal, kültürel ve sportif faaliyet eksikliğini Erzurum'a uzaklık sebebiyle gidermek mümkün görünmüyordu. Semt kütüpanesi olarak başladığımız 290 binliralık projeye hayırsever işadamlarının destekleri ile robotik kotlama ve sistem sınıfı,cep sinema salonu,fitnıs salonu iç mekan çocuk oyun alanı eğitim sınıfı ve modern bir kafe ekledik. 700 binlirayı geçen büyük bir proje ile ilçemizdeki çocuk ve gençlerimiz için güzel bir mekan oluşturduk" dedi.
Olur Kaymakamı Doğan Kemelek, Belediye Başkanı Sıddık Demircan ve davetliler açılış sonrası cep sinemasında ilk filmi izledi. Davetlilere, ilk film olarak Olur'un tanıtım belgeseli izletildi.

Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Bina dış görünüş
-Bina içerisinden detaylar
-Sinema izlemeleri
-Belediye başkanı sıddık demircan ve işadamına plaket vermesi
-Kurdela kesimi
-Binanın gezilmesi
-Öğrenciler ve kaymakam röp

(Murat AYDIN / OLUR (Erzurum),
(Süre: 5 dk 11 sn, Boyut: 568MB)

=====================================================

16)GENÇLER VE ÇOCUKLAR TABİAT PARKINI TEMİZLEDİ

MANİSA'da yaz kursuna katılan 81 çocuk ve genç sporcu, Mesir Tabiat Parkı'nda doğaya atılan çöpleri topladı.
Manisa Gençlik Spor İl Müdürlüğü bünyesinde açılan Wushu-Kung Fu sporu yaz kursuna katılan yaşları 7 ila 15 arasında değişen 81 öğrenci, doğa temizliği yapmak üzere Mesir Tabiat Parkı'na geldi. İlk olarak kısa bir doğa yürüyüşü yapan sporcular, daha sonra yanlarında getirdiği poşetleri çıkararak, Gölet Mevkii'nde temizliğe başladı. Öğrenciler 1 saatlik çalışma sonucu piknikçilerden kalan tahta parçaları, pet ve cam şişe, poşet ve kağıt parçaları başta olmak üzere 30 poşet çöp topladı. Gençlik Spor İl Müdürlüğü'nde görevli Wushu- Kung Fu antrenörü Yusuf Çetinkaya, "Amacımız öğrencilerimize, küçük yaştan itibaren çevre temizliğini aşılamak. Bugün burada farkındalık oluşturduk. Çevreye atılan çöpleri topladık. Öğrencilerimize, neden çevreyi temiz tutmamız gerektiğini anlattık" dedi.

GENÇLERDEN 'DOĞAYI KİRLETMEYİN' ÇAĞRISI

Selimşahlar Ertürk İlkokulu 5'nci sınıf öğrencisi Eylül Elif Bilge (9), "Burada arkadaşlarımızla birlikte çöpleri topladık. Doğal kaynaklarımızı nasıl düzenli bir şekilde kullanacağımızı öğrendik. Burada cips paketleri, sigara izmaritleri, gazeteler, plastik atıklar, cam şişeler topladık" dedi. Şehitler Ortaokulu 7'nci sınıf öğrencisi Muhammed Talha Çetinkaya (12) ise, "Takım arkadaşlarımızla birlikte buraya geldik. Burası gerçekten çok pisti. Eldivenleri giyerek, çöpleri topladık. Doğada gezen insanlara sesleniyoruz. Lütfen atıklarınızı, çöp kutusuna atın. Buraları bizim geleceğimiz, kirletmeyin" çağrısı yaptı.
Görüntü Dökümü:
-----------------------
Öğrencilerin yürüyüşünden görüntü
Öğrencilerin çöp toplamalarından görüntü
Wushu - Kung Fu Antrenörü Yusuf Çetinkaya röp.
Öğrenciler Eylül Elif Bilge ile Muhammed Talha Çetinkaya röp.
Genel ve Detay görüntü
Haber- Kamera: Cemil SEVAL / MANİSA,


Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
400 bin kişinin GSS prim borçları için af geliyor

Af geliyor! 400 bin kişinin tüm borçları silinecek

İngiltere'den tarihi rest: Bu gece Rusya ile savaşmamız istenirse savaşırız

İngiltere'den Rusya'ya tarihi rest: Bu gece sizinle savaşırız

4 ülke Netanyahu için çıkarılan tutuklama emrini uygulayacağını duyurdu

4 ülke tutuklama emrini uygulayacağını resmen duyurdu

Narin Güran cinayetinde 3. kanlı delil ortaya çıktı

Narin Güran cinayetinde yeni delil bulundu

title