Dha Yurt Bülteni-3
1)TRABZON'DA PATLAYAN KAZANIN HASARI, GÜNDÜZ ORTAYA ÇIKTITRABZON'un Yomra ilçesinde, dün gece apartmanın kalorifer kazanı büyük bir gürültüyle patladı.
1)TRABZON'DA PATLAYAN KAZANIN HASARI, GÜNDÜZ ORTAYA ÇIKTI
TRABZON'un Yomra ilçesinde, dün gece apartmanın kalorifer kazanı büyük bir gürültüyle patladı. Kimsenin yaralanmadığı olayda, hasarın boyutu gündüz ortaya çıktı. Kazanın patladığı bina ve çevredeki diğer binalar ile park halindeki çok sayıda araçta hasar oluştu.
Olay, dün saat 22.30 sıralarında Yomra ilçesi Sancak Mahallesi Irmak Sitesi'nde meydana geldi. Binanın bodrum katındaki kalorifer kazanı, henüz bilinmeyen nedenle büyük bir gürültüyle patladı. Korku ve panik yaşayan apartman sakinleri, binayı tahliye etti. İhbar üzerine olay yerine polis, itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemi alırken, Yomra Belediyesi İtfaiye ekipleri, kalorifer kazanında soğutma çalışması yaptı.
Kimsenin yaralanmadığı olayda, hasarın boyutu gündüz ortaya çıktı. Kazanın patladığı bina ve çevredeki diğer binalardaki dairelerin camları kırıldı, park halindeki çok sayıda araçta hasar oluştu. Mahallede hasar tespit çalışması başlatıldı.
'BİNA SARSILDI'
Olayı anlatan Ahmet Özkara, "Olayın yaşandığı binanın karşısında en üst katta oturuyorum. Patlama anında binanın sarsıldığını hissettik ve bir anda şok ve panikle aşağıya indik. Aşağı indiğimizde herkes panik halindeydi, herkes bir tarafa kaçışıyordu, çok şükür bir can kaybı olmadıö dedi.
Fatih Güvenç de "Patlama olayının olduğu binanın karşısında oturuyorum. Patlama olmadan 5 dakika önce eve çıkmıştım, patlama olunca ne olduğunu anlayamadık. Sonra ev arkadaşımla binadaki herkesi uyararak aşağıya indik. Aşağı indiğimizde ortalık çok feci haldeydi. Hala şokun etkisindeyizö diye konuştu.
Adem Koz ise "Binada arkadaki kazan patladı. Tek tesellimiz can kaybının olmaması. Öndeki kazan patlamış olsaydı burada bina kalmazdı" ifadelerini kullandı.
Görüntü Dökümü
---------------------
-Patlamada hasar gören araçlardan görüntüler
-Karşı binada oluşan hasarlardan görüntüler
-Patlayan kazan dairesinden görüntüler
-Patlamamış kazandan görüntü
-Olay yerinde vatandaşlardan görüntüler
-Röportaj
-Genel detaylar
HABER KAMERA: SELÇUK BAŞAR-TRABZON/DHA
================================================
2)KOCAELİ'NDE HASARLI BİNALAR TEHLİKE SAÇIYOR
17 AĞUSTOS depreminde hasar gören, güçlendirme çalışmasına rağmen eğimli duran binalar tedirginlik yaratıyor. İnşaat Mühendisleri Odası Kocaeli Şubesi Başkanı Kahraman Bulut, Kocaeli'ndeki konutların yarısının depremden önce yapıldığını, binaların risk durumunun tespit edilmesi gerektiğini söyledi.
Marmara depreminin üzerinden 20 yıl geçmesine rağmen Kocaeli'nde tehlike yaratan binalar bulunuyor. İzmit kent merkezinde içerisinde insanların yaşadığı eğimli duran binalar korku saçıyor. Kocaeli'nde yapı stokunun tam anlamıyla depreme hazır hale getirilmediğini söyleyen İnşaat Mühendisleri Odası Kocaeli Şubesi Başkanı Kahraman Bulut, "17 Ağustos 1999 Depremini en acı şekilde deneyimleyen Kocaeli'yi yeni bekleyen depremler için maalesef binaların ne kadar hazır olup olmadığı düşüncesi içerisindeyiz. Depremin üzerinden 20 yıl geçmesine rağmen Kocaeli'ndeki yapı stoku tam anlamıyla hazır hale getirilmedi maalesef. 20 yıl geçmesine rağmen hala 20 tane ağır hasarlı binanın yıkılmadığını ve ayakta olduğunu gözlemliyoruz. Bu durum maalesef insanlarımızın can ve mal güvenliğini tehdit etmektedir. Kocaeli'de hala 20 adet ağır hasarlı bina kanunen de yıkılması gerek 20 tane binanın hala ayakta olduğunu bilmekteyiz." dedi.
'İNSANLAR BİNALARA TAHLİYE EDİLMELİ'
Kahraman, Kocaeli'ndeki konutların yarısının depremden önce yapıldığını belirterek, "Aldığımız TÜİK verilerine göre Kocaeli'nde şu anda 300 bine yakın konut var. Bu 300 bin konutun 150 bin tanesi 2000 yılından önce yapılmış yani depremde risk teşkil eden binalar bunlar. Bu binaların risk durumunun tespit edilmesi gerekir, güvenli olup olmadığının analizinin yapılması gerekir ve en kısa zamanda kentsel dönüşüm marifetiyle insanların bu güvensiz binalardan tahliye edilip daha güvenli ve depreme dayanıklı binalara, yaşam standartlarının yüksek olduğu, can güvenliklerinin olduğu binalara tahliye edilmelidir." diye konuştu.
'OLASI DEPREMDE YAPILARIN NE TEPKİ VERECEĞİNİ BİLEMİYORUZ'
Son bir kaç ay içerisinde bölgede korkutan depremler meydana geldiğini ifade eden Bulut, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yalova'da, Çanakkale'de çok küçük çaplı depremler olmasına rağmen bu depremlerde bile yıkımlar meydana gelmiştir. Daha çok hafızamızda taze bir şekilde İstanbul Kartal'da 8 katlı bir bina çökmüştür ve maalesef 21 vatandaşımız burada enkaz altına kalarak yaşamlarını yitirmişlerdir. Bu bir binada bile acil müdahalenin ne kadar zor olduğunu gözlemlememize neden oldu. Böyle olası bir büyük depremde insanlara ulaşmanın ne kadar zor olduğunu tahmin etmek bile istemiyoruz. Olası bir depremde yapı stokunun ne tepki vereceğini maalesef şu anda bilemiyoruz, açık ki başta İstanbul olmak üzere birçok ilimiz Türkiye deprem bölgesinde olduğu için can ve mal güvenliği olmayan yani yapı stokumuzun maalesef yarısı can ve mal güvenliği tehdidi altındadır, depreme dayanıksızdır. Yapıları depreme karşı hazırlamanın iki yolu vardır, ilki mevcut yapı stokunun iyileştirilmesi gerekmektedir. Bu iyileştirme ya güçlendirmeyle yapılır ya da bu binaların yıkılıp yeniden depreme dayanıklı binalar yapılır. "
Görüntü Dökümü
-------------------------
-Kent merkezinde yamuk duran binalar
-İki bina arasında gözüken boşluklar
-Binaların drone görüntüleri
-Kocaeli İnşaat Müh.Odası Başkanı ile röp
HABER: Ergün AYAZ/KAMERA: Alişan KOYUNCU/İZMİT,
==================================================
3)AKADEMİSYENLER, TÜRKİYE'NİN DÖRT BİR YANINDAN TOPLADIKLARI TAŞLARI SERGİLİYOR
TEKİRDAĞ Namık Kemal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya bölümü öğretim üyeleri Doç.Dr. Emre Şahin ile Dr. İlker Eroğlu'nun Türkiye'nin dört bir yanından topladığı yaklaşık 300 taş sergilenmeye başladı. Doç. Dr. Emre Şahin, topladıkları taşlarla açtıkları serginin hayata geçirecekleri Trakya Doğa Tarih Müzesi'nin temellerini oluşturacağını belirterek, "Sergilediğimiz bu taşlar başta Akdeniz Bölgesi olmak üzere, Trakya ve Doğu Anadolu'nun ve Türkiye'nin bir çok çevresinden toplandı" dedi.
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya bölümü öğretim üyeleri Dç.Dr. Emre Şahin ile Dr. İlker Eroğlu, aylarca süren çalışmalarla Türkiye'nin dört bir yanından topladıkları taş, maden, mineral, metamorfik (başkalaşım kayaçlar), fosillerden oluşan yaklaşık 300 çeşit taşı sergilemeye başladı. Doç.Dr. Emre Şahin, taşların büyük bölümünü kendilerinin topladığını, ulaşamadıkları bölgelerdeki taşları ise kamu kurumları aracılığıyla temin ettiklerini söyledi. Topladıkları taşlarla açtıkları serginin ileriki dönemde hayata geçirecekleri Trakya Doğa Tarih Müzesi'nin temellerini oluşturacağını belirten Şahin, "Sergilediğimiz bu taşlar başta Akdeniz Bölgesi olmak üzere, Trakya ve Doğu Anadolu'nun ve Türkiye'nin bir çok çevresinden toplandı. Sergimizde yaklaşık 300 adet fosil, mineral, kayaş ve maden örnekleri bulunmakta. Kendi çabalarımız ile ulaşamadığımız örnekler vardı. Bunları çeşitli kamu kurumları yardımı ile elde ettik ve burada ziyaretçilere ve hedef kitleye sunduk. Bu sergi, endemik bitkiler ve farklı toprak çeşitleri ile daha da zenginleştirmeyi planlıyoruz" dedi.
Dr. İlker Eroğlu, projeyi rektörlük ve öğrencilerin katkısı ile gerçekleştirdiklerini belirterek, "Bu çalışmada bizler coğrafya biliminin ülkemizdeki önemini, bölümümüzdeki önemini ve ülkemiz için önemini ön plana çıkarmaya çalışıyoruz. Coğrafyayı herkes dağ, dağ ve tepe gibi görüyor. Ama öyle değil. Coğrafyayı bilmezsen ülkeyi yönetemezsin. Coğrafyayı bilmezsen, yöreyi ve yöre kaynaklarını en iyi şekilde değerlendirmeyi bilemezsin. Coğrafyayı bilmezsen, depremi ve gerçeklerini bilemezsin. Bu amaçla da bu sergi ile bir farkındalık yaratmak için çalıştık. ve Türkiye'nin çeşitli bölgelerinden, fosil, taş ve kayaç örnekleri getirdik. ve bu bir başlangıç bizim için. Gördüğünüz gibi sergi herkesin büyük ilgisini çekti. Yoğun bir katılım oldu. Hatta liselerimizden öğrencilerimiz topluca ziyarete geldiler. Bu açıdan önemli bir projeye imza attığımıza inanıyoruz. Emeği geçen herkese sonsuz teşekkür ediyorum" dedi.
Sergi eğitim dönemi süresince Namık Kemal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi fuaye salonunda açık kalacak.
Görüntü Dökümü
----------------------
-Sergiyi ziyaret edenler
-Sergilenen taşlar ve mineraller
-Taş şekilleri ve isimlerinin bulunduğu künyeler
-Emre Şahin ile röp.
-İlker Eroğlu ile röp.
-Sergide görev alan öğrenciler
-Detaylar
Haber-Kamera: Ruhan YALÇIN/TEKİRDAĞ,-
==================================================
4)PATENLİ ÇOCUKLARIN TRAFİKTE TEHLİKELİ YOLCULUĞU
Bursa'da bir halk otobüsün arkasına tutunarak yolculuk yapan patenli çocuklarının görüntüsü, bir vatandaş tarafından cep telefonu ile kaydedildi. Yaklaşık 20 dakika boyunca tutundukları otobüsün arkasında yolculuk yapan patenli çocuklar, kendilerini görüntüleyen vatandaşı fark edince otobüsü bırakarak gözden kayboldu.
Görüntüler, Bursa'nın Merkez Osmangazi İlçesinde kaydedildi. Öğlen saatlerinde 4 patenli çocuk, bir halk otobüsünün arkasına tutunarak yolculuk yapmaya başladı. Patenli çocuklar, trafiğin yoğun olduğu sırada, otomobillere aldırış etmeden yaklaşık 20 dakika boyunca yolculuğunu sürdürdü. Yaşanan yolculuk, bir vatandaş tarafından saniye saniye görüntülendi. Patenli çocuklar, kendilerini görüntüleyen vatandaşı fark edince otobüsü bırakarak gözden kayboldu. Bu görüntüler sosyal medyada kısa sürede yayılarak tepki topladı.
Görüntü Dökümü
----------------------------------
Çocukların otobüs arkasındaki tehlikeli yolculuğundan görüntüler
Süre: 1: 00 Boyut: 2 MB
Haber - Kamera: Serkan AKKUŞ/BURSA,
====================================================
5)KADIN MUHTAR: KADINLARDAN MUHTAR MI OLUR ALGISINI KIRDIM
KONYA'da Meram ilçesi Yunus Emre Mahallesi'nde iki dönemdir muhtarlık görevini yürüten ilçenin merkezde görev yapan tek kadın muhtar olan 3 çocuk annesi Nazan Kaçıran (49), üçüncü kez göreve seçilebilmek için canla başla çalışıyor. Mahallede kendilerine 'Muhtar anne, muhtar teyze' diye seslenildiğini belirten Kaçıran, 'Kadından muhtar mı olurmuş?' algısını kırdığını söyledi.
Meram ilçesi Yunus Emre Mahallesi'nde iki dönemdir muhtar olarak seçilen Nazan Kaçıran, merkezde görev yapan tek kadın muhtar olarak biliniyor. Nazan Kaçıran'a ilham veren ise Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk ve tek kadın Başbakan'ı Tansu Çiller olmuş. Kadınların siyasette aktif olması gerektiğini ifade eden Kaçıran, şunları söyledi:
"Ben el sanatları öğretmeniyim. İnsanları çok seviyorum. Muhtarımızda yaşlıydı. Mahallemizde yeni ve çalışan bir muhtara ihtiyaç vardı. Bana teklif ettiler. Bende yapabileceğimi düşünüp karar verdim. Ama içimdeki insan sevgisinden dolayı bu yola çıktım. Tansu Çiller, başbakan olduğunda çok hoşuma gitmişti. Bir kadın Türkiye'de ilk kez başbakan olmuştu. Onu kendime örnek aldım. Kadınların siyasette aktif olmasından dolayı gurur ve onur duyuyorum. Bu yolda beni en çok destekleyen eşim oldu. İlk bu yola çıktığımda karşıma da 6 erkek aday çıkacağımdan haberim yoktu. Karşınızda 6 erkek aday olunca acaba olsa da olmasa da diye bir düşünüyor insan. İnsana bir çekingenlik geliyor. Sonrasında eşim bana 'sen yaparsın, ben buna inanıyorum' diyince onun desteğiyle yola çıktım. Mahalle sakinleri de biz sana inanıyoruz, güveniyoruz sen o 6 erkeği cebinden çıkartırsın dediler o şekilde yola çıktık."
'KADINLARA ÖRNEK OLMAK İSTEDİM'
İnsanlara yardım etmeyi çok sevdiğini, kadınlara ve annelere de örnek olmak için muhtar olduğunu söyleyen Nazan Kaçıran, "İlk başta muhtarlık nedir bende bilmiyordum. Ama insanları seviyorsunuz, bir şeyleri yapma azmi ve çabası içindesiniz çok mutlu oldum. Kendimle gurur duydum. İnsanlara örnek olacağımı, rol model olacağımı düşündüm. 3 erkek çocuk annesiyim. Annelere, kadınlara örnek olma amacıyla yola çıktım. Ben muhtar olacağım zaman insanlara bunları yapacağım diye kesinlikle bir söz vermedim. Verdiğim tek söz şuydu; yaşlının, engellinin, kimsesizlerin yanında olacağım, kimsesizlerin kimsesi olacağım, dedim ve bunu da başardık Allah'ın izniyle." diye konuştu.
'MUHTAR ANNE' DİYORLAR
Mahalle sakinlerinin kendisine 'Muhtar anne' diye hitap etmelerinden mutluluk duyduğunu söyleyen Kaçıran, "Tek kadın muhtar olmam üzerimde ayrı bir sorumluluk hissettiriyor. Bir yere gidiyorsunuz sizden başka hiçbir kadın muhtar yok. Bir anda ürküyorsunuz; ama diyorsunuz ki ben burada kadınları temsil ediyorum, anneleri temsil ediyorum. Belli bir camia adına orada olduğumu düşünerek daha güzel şeyler yapmak istiyorsunuz. Bu size daha çok çekidüzen vermenizi gerektiriyor. Bana Muhtar anne, Muhtar teyze' diyorlar. İlgi ve teveccüh çok büyük." dedi.
'KADINDAN MUHTAR OLMAZ DİYORLARDI'
Bazı kesimlerin kendisini eleştirdiğini, bir kadının muhtarlık yapamayacağını söylemlerini yıkmak adına muhtarlık yaptığını da belirten Nazan Kaçıran şöyle konuştu:
"Kadın muhtar adayı sayısın artmasından dolayı mutlu ve gururluyum. Çünkü ben kendim tek kadın muhtar olmaktan birazda muzdaribim. Toplantı oluyor gidiyorsunuz, birazda erkeklerin içerisinde kimsesiz gibi kalıyorsunuz. Ben kadınlarla birlikte olmak istiyorum. Daha güçlü oluruz birlikte diye düşünüyorum. Bu nedenden kadın muhtar adaylarımızı destekliyorum. Bana gelip danıştılar. Onlara yanlarında olduğumu söyledim. Elimden geldiğince onlara da yardımcı olmaya çalışıyorum. Benden öneri alıyorlar. Elimden geldiğince onları doğru bir şekilde yönlendiriyorum. Kadın aday için güzel bir tanıtım çok önemli. Bize destek veriyorlar ama Konya'mız da şöyle bir şey var; bazı kesimler hala kadına destek verilmez. Kadından muhtar olmaz, günah gibi izlenimlerde, var. Biz bunları da yıkmak adına çalışıyoruz. Bir kadın anne olabildiyse bana göre her şeyi başarabilir diye düşünüyorum. İçinizde başarma azmi varsa ve buna inanıyorsanız kesinlikle başarıyorsunuz."
Görüntü Dökümü
-------------------
Nazan Kaçıran, muhtarlık ofisinde çalışırken
Muhtarlık ofisinden çıkıp seçmenlerini ziyaret etmesi
Oy istemesi
Genel ve detay
Haber- Kamera: Tolga YANIK- Hasan DÖNMEZ KONYA DHA))
=============================================
6)EMİRDAĞ NÜFUSU KIŞIN 37 BİN, YAZIN 200 BİN
AFYONKARAHİSAR Emirdağ ilçesinin kış aylarında köylerle birlikte 37 bin olan nüfusu, yurt dışında yaşayan gurbetçilerin tatil için gelmesiyle birlikte yazın 200 binleri buluyor. Belediye Başkanı Uğur Serdar Kargın, "Yazın buralarda iğne atsanız yere düşmez" dedi.
Afyonkarahisar'ın nüfus olarak en büyük ilçelerinden Emirdağ'da, 1960'lı yıllardan itibaren yurt dışına göç başladı. Başta Belçika olmak üzere çoğunluğu Avrupa ülkelerine işçi olarak giden Emirdağlı gurbetçilerin sayısının günümüzde 200 bine yaklaştığı tahmin ediliyor. Emirdağlılar diğer ülkelere göre daha çok Belçika'da yaşamayı tercih ederken, bu ülkedeki Emirdağlı nüfusunun 120 bin olduğu belirtiliyor. Belçika'daki Emirdağlılar arasında bakan, milletvekili, belediye başkanı, başkan yardımcısı, iş insanı ve değişik firmalarda üst düzey yöneticilik yapanlar da bulunuyor.
NÜFUS 200 BİNİ BULUYOR
Seneler önce çalışmak için Emirdağ'dan ayrılan gurbetçiler, yaz tatillerini de genellikle memleketlerinde geçiriyor. Dünyanın dört bir yanına dağılan Emirdağlıların memlekete gelmeleriyle birlikte ilçenin 37 bin olan nüfusu, haziran, temmuz, ağustos ve eylül aylarında 200 bine ulaşıyor. Emirdağ'da yazın yaşanan gurbetçi yoğunluğu ilçe ekonomisinin yanı sıra Afyonkarahisar ve Eskişehir'e de ciddi katkı sağlıyor.
KIŞIN 19 BİN, YAZIN 200 BİN
Emirdağ Belediye Başkanı MHP'li Uğur Serdar Kargın, Emirdağ'ın gurbetçi diyarı olduğunu, Avrupa'da 'Emirdağ' denildiğinde "Emirdağ mı büyüky, Türkiye mi?" esprisi yapıldığını söyledi. Başkan Kargın, "Elbette Türkiye büyük. Türkiye can, Türkiye vatan kesinlikle. Ama espri olarak bu sorulur. Emirdağ gurbetçisiyle öne çıkan bir yerleşim yeri. Köylerle birlikte 7 bin insanımızın yaşadığı ve merkezde yaklaşık 19 bin kişinin yaşadığı bir ilçemiz. Ama kendine özgü ağırlığı çok fazla. Yazın ise nüfusu 8 veya 10 katına çıkan bir ilçemiz. Belçika'daki gurbetçi sayımız yaklaşık 120 bin. Ciddi bir gurbetçi potansiyelimiz var. Yazın buralarda iğne atsanız yere düşmez. Araba parkı başta sorun olmak üzere adım atacak yer bulamazsınız. Biz bundan şikayetçi değiliz ve mutluyuz. Gurbetçimizle burada buluşmaktan ve yaşamaktan, birkaç aylığına da olsa bir arada olmaktan mutluyuz. İnşallah önümüzdeki günlerde özellikle emeklilerin ve yaşlıların gelip yaşadığı bir Emirdağ'da kendilerini ağırlayacağız" dedi.
'GURBETÇİLERİMİZ EKONOMİNİN CAN DAMARI'
Gurbetçilerin ilçe ekonomisine katkı değil can damarı olduğunu söyleyen Başkan Kargın, "Burada ekonominin kendisi gurbetçi. Burada esnafımız velinimetinin farkında. Bütün hesaplar, yatırımlar ve planlar gurbetçinin o zamanki nüfusuna endeksli yapılıyor. Dolayısıyla o 2 ay Emirdağ esnafı için önemli bir zamandır. Gurbetçinin Emirdağ'a katkısı değil ekonomisinin belirleyicisi olduğunu bir kez daha hatırlatmış olalım. Normalde yerel idareciler kalabalık sevmez. Ama biz bu kalabalıklardan mutluyuz. Keşke daha çok gelseler. Keşke 12 ay boyunca biz iğne atsak ve yere düşmese. Biz gurbetçimizi her yönüyle seviyoruz. Sadece maddi boyutuyla bakmıyoruz. Akrabalık ilişkileri, manevi değerler ve kültürel boyutuyla yani her yönüyle biz gurbetçimizi gurbetçi diyarında ağırlamaktan çok memnunuz" diye konuştu.
'GURBETTE ÇOK SAYIDA EMİRDAĞLI MİLLETVEKİLİMİZ VAR'
Emirdağlı gurbetçilerin yaşadıkları ülkelerde bakan, milletvekili, belediye başkan yardımcısı, iş insanı gibi önemli görevler üstlendiğini kaydeden Kargın, şöyle dedi:
"Yıllardır 'Emirdağlı milletvekili yok' derler. Ülke genelinde Emirdağlı yönetici ve birkaç milletvekilimiz var. Ama Afyonkarahisar'da uzun süreli milletvekili sıkıntısı çekiyoruz. Bunun açığını ise Belçika'da bakanımız ile kapatıyoruz. Belediye başkanımız, başkan yardımcılarımız var. Birçok milletvekilimiz var. Büyük ölçüde siyasete el atmış ve orada kendini hissettirmiş. Emirdağlılığını gurbette de en iyi şekilde yöneticilikle göstermiş olan bakanımız, milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız ve başkan yardımcılarımız var. Onlarla gurur duyuyoruz."
Görüntü Dökümü
------------------------
Emirdağ tabelasından detay
Emirdağ ilçe merkezinden detay
Belediye Başkanı Kargın yürürken detay
Kaldırımlarda yürüyen vatandaşlardan detay
Esnaf ve dükkanlardan detay
Genel detaylar
Başkan Kargın ile röp
HABER-KAMERA: Satılmış AKKAŞ/AFYONKARAHİSAR,
==============================================
7)BİSİKLETLE GEZEREK AKÜ ÇALAN ŞÜPHELİ TUTUKLANDI
ADANA'da, çaldığı 12 kamyon aküsünü bisikletiyle götüren Ercan Baş (28) tutuklandı.
Adana Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri, kent genelinde artan akü hırsızlığı üzerine harekete geçti. Olayların meydana geldiği Seyhan ilçesinde araştırma yapan ekipler, araçların akülerinin bisikletle gelen bir şüpheli tarafından çalındığını saptadı. Bunun üzerine polis, güvenlik kamerası görüntülerinden hırsızın eşkalini saptadı. Ayrıca polis, şüphelinin bindiği bisikletin markasını da tespit etti. Seyhan ilçesi Yeşilyurt Mahallesi'nde devriye gezen ekipler, Ercan Baş'ı suç üstü yakaladı. Emniyette götürülen şüpheli uyuşturucu bağımlısı olduğunu, çaldığı aküleri satıp uyuşturucu aldığını söyledi. İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Ercan Baş tutuklandı.
Görüntü Dökümü
------------------------
Bisiklet ile hırsızlık anı güvenlik kamera kayıtları
SÜRE: 02'29" BOYUT: 275 MB
Haber: Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,
===================================================
8)KAPISIZ VE PENCERESİZ EVDE YAŞAYAN AİLE YARDIM BEKLİYOR
ADANA'da dini nikahlı eşi Gurbet Ünüşdü (49) ve zihinsel engelli oğlu Kurtuluş Sağdıç (19) ile kapısı ve penceresi olmayan inşaat halinde evde yaşayan Mehmet Sağdıç (53), uzanacak yadrım elini bekliyor. Sarıçam ilçesi Çarkıpare Mahallesi'nde inşaat halindeki bir evde, dini nikahlı eşi eşi Gurbet Ünüşdü ve zihinsel engelli oğlu Kurtuluş ile birlikte yaşayan Mehmet Sağdıç, eskiden çobanlık yaptığını, ancak iş bulamadığı için çalışamadığını söyledi. Kapısı ve penceresi olmayan evde ne kadar kalacaklarının bile belli olmadığını anlatan, Sağdıç, oğulları Mehmet'e bağlanan 800 TL engelli maaşıyla geçinmeye çalıştıklarını belirtti. Kapı ve pencereleri tahta, muşamba gibi malzemelerle kapatarak ailesini soğuktan korumaya çalıştığını söyleyen Sağdıç, "Malımız yok, mülkümüz yok, ağzımda diş bile yok. Yardım bekliyoruz" dedi.
Görüntü Dökümü
------------------------
Mehmet Sağdıç ile röp
Genel ve detaylar
SÜRE: 02'34" BOYUT: 285 MB
Haber-Kamera: Nuri PİR-Eser PAZARBAŞI/ADANA,
==================================================
9)ANTALYA AKVARYUM YENİ SEZONA HAZIR
ANTALYA Akvaryum, yaz sezonuna hazır. 5 milyon litre ana tank kapasitesi, 250 farklı tür 10 binin üzerinde balık popülasyonu ile dikkat çeken Antalya Akvaryum'a, Rusya, Avrupa ve Ortadoğu pazarından yoğun turist bekleniyor.
2018 sezonunda 700 binin üzerinde yerli yabancı turistin ziyaret ettiği Antalya Akvaryum yönetimi, 2019 sezonu için gün sayıyor. 250 türde, 10 binin üzerinde balığın yaşadığı akvaryumda bakım ve yenilenme çalışmaları tamamlandı. 2012 yılında açılan 7 yıl süresince binlerce ziyaretçinin gezip gördüğü akvaryuma yeni tür balıklar ekleniyor. Son olarak Hollanda'dan özel bir çalışma ile getirilen 2 metre boyundaki iki kum kaplan köpekbalığı akvaryumda yerini aldı. Görünümleri ve yaşam tarzlarıyla akvaryumun parlayan iki yıldızı olarak ifade edilen kum kaplan köpekbalıkları, diğer balık türleriyle birlikte yaşıyor.
Antalya Akvaryum Genel Müdürü İsmail Arık, merkezin yenilenme ve tadilat çalışmalarının 2018 sezonundan bu yana devam ettiğini söyledi. 7'nci yıllarını tamamladıklarını hatırlatan Arık, "Geçen sezon 13 milyon 700 bin turisti ağırlayan Antalya, bir rekora imza attı. Biz akvaryum olarak 700 bin turiste ev sahipliği yaptık. Bu yıl turist sayısının 14 milyonun üzerine çıkacağını tahmin ediyoruz" dedi.
Antalya Akvaryum'un Rusya ve Almanya pazarına önem verdiğini aktaran Arık, "Müşteri portföyümüzün içinde Polonya, Fransa, İngiltere ve Danimarka bulunuyor. Bu yıl Rusya pazarının geçen yılın rakamlarını geçeceğini düşünüyoruz. Avrupa pazarını ise yüzde 30 yukarı çekmeyi hedefliyoruz. Ülkemizin politik yaklaşımı ve Ortadoğudaki yıldızının parlaması özellikle Arap turistler için bizi cazip hale getiriyor. Bu yılın parlayan yıldızı Araplar olabilir" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
------------------------
Akvaryumdan görüntü
Canlılarda görüntü
Tünel geçişi görüntü
Ziyaretçilerden görüntü
Dalgıçlar görüntü
Balıklardan görüntü
Selfie çekenler
Röp: Antalya Akvaryum Genel Müdürü İsmail Arık,
Detay
590 MB..
Haber: İbrahim LALELİ- Kamera: Emrah GÜL/ANTALYA-DHA)
===================================================