Dha Yurt Bülteni- 3
1)İSTEDİĞİ KONTEYNER, BARAKADAKİ YANGINDA CAN VERDİKTEN SONRA GELDİAFYONKARAHİSAR'ın Dinar ilçesinde yaşadığı barakada geçen ay çıkan yangında yaşamını yitiren Hanife Kaçar (85) için istenen konteyner, ölümünden bir hafta sonra temin edilip gönderilebildi.
1)İSTEDİĞİ KONTEYNER, BARAKADAKİ YANGINDA CAN VERDİKTEN SONRA GELDİ
AFYONKARAHİSAR'ın Dinar ilçesinde yaşadığı barakada geçen ay çıkan yangında yaşamını yitiren Hanife Kaçar (85) için istenen konteyner, ölümünden bir hafta sonra temin edilip gönderilebildi. Barakada annesiyle yaşayan Kemal Kaçar (42), "Annem sağken verdim dilekçeyi, 'getireceğiz' dediler. Yangın çıkınca bana getirmişsin ne faydası var" dedi.
Dinar'da yaklaşık 3 ay önce göreve başlayan Kaymakam Selami Kapankaya, Bombacı Mehmet Çavuş Mahallesi'nde arazi sahibinden izin alarak kurduğu naylon barakada oğlu Kemal Kaçar ile birlikte oturan Hanife Kaçar'ın durumundan haberdar oldu. Kaymakam Kapankaya, Hanife Kaçar ve işsiz oğlunun kalabileceği bir konteyner ayarlamak için girişimde bulundu.
Konteyner arama çalışmaları sürerken, 28 Kasım gecesi barakada yangın çıktı. Yangını fark eden mahalle sakinleri, durumu 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirdi. Bölgeye sevk edilen itfaiye ekiplerinin müdahale ettiği yangın söndürülürken, barakadan Hanife Kaçar'ın cansız bedeni çıkarıldı. Annesini kurtarmak isteyen Kemal Kaçar'ın yüzünde ise hafif yanık oluştu. Hanife Kaçar'ın cenazesi asri mezarlıkta toprağa verildi.
KONTEYNER GETİRİLDİ
Olayın ardından kaymakamlık tarafından getirtilen bir konteyner, Kemal Kaçar'ın oturması için yanan barakanın yerine konuldu. Daha önce 3 ayda bir ödenen dul ve yetim aylığı alan, ekim ayında ise ayda bir olmak üzere yaşlılık aylığı bağlanan Hanife Kaçar'ın, oğluyla birlikte barakada oturduğu kaydedildi.
'ANNEM SAĞKEN VERDİM DİLEKÇEYİ'
Kemal Kaçar, annesi barakada yanarak öldükten sonra konteynerin getirilmesine tepki gösterdi. Konteynerin geçen hafta getirilip konulduğunu söyleyen Kemal Kaçar, "Annem sağken verdim dilekçeyi, 'getireceğiz' dediler. Dosyalar birikti. Yangın çıkınca bana getirmişsin ne faydası var" dedi.
'KAYNANAM YANDIKTAN SONRA KONTEYNERİ NE YAPACAĞIM'
Hanife Kaçar'ın diğer oğlunun eşi Sedef Kaçar ise, "Burada çadırda 4 sene durdu. Kaymakamlığa gittik, buraya bir şey vermedi. Kimse bakmadı. O gün burada yangın çıktı. Kalktım, bağırdım, 'koca karı yanıyor' diye kimse bakmadı. Oğlu burada oturuyordu. Annesini kurtarabilmek için kendisini ateşe attı. 'Gitme, yandı koca karı sen de yanacaksın' diye bağırarak içeri sokmadım. Ama yüzü ve eli yandı. Sonradan bu konteyneri getirdiler. Kaynanam çadırın içinde yandıktan sonra gelen konteyneri ne yapacağım. Bunu alsın, gitsinler" diye konuştu.
'KADINA NASİP OLMADI'
Mahalle Muhtarı Niyazi Yılmaz da Hanife Kaçar'ın 3 çocuğu olduğunu, Kemal Kaçar'ın işsiz olduğunu belirterek şöyle dedi:
"Sürekli gerekli mercilere müracaat ettim. 3 milletvekiline ayrı ayrı ilçeyi ziyaret ettiklerinde hem mahallenin sorunlarını anlattım, hem de yaşlı kadının durumunu gösterdim. En son yeni gelen kaymakamımıza müracaat ettim. Kendisi bizi kırmadı, AFAD'dan konteyner getirtti. Ancak kadına nasip olmadı. Burada artık oğlu kalacak."
'SÜREKLİ YARDIMDA BULUNUYORDUK'
Dinar Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV) Müdürü İrfan Yüksel ise "Aileye sürekli yardımda bulunuyorduk. Kadının huzurevine alınması için Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ile temasa geçtik. Kadını huzurevine yatırabilmemiz için hem kendisinin, hem de oğlunun imzalı dilekçesi olması gerekiyordu. Ancak Hanife Kaçar huzurevine gitmeyi kabul etmedi" dedi.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Yeni getirilen konteynerin görüntüsü
RÖP 1: Sedef Kaçar (Hanife Kaçar'ın gelini)
RÖP 2: Kemal Kaçar (Hanife Kaçar'ın oğlu)
Hanife Kaçar'ın barakanın önünde CHP Afyon Milletvekili Burcu Köksal ile fotoğrafı
HABER- KAMERA: Tahsin BAYTAR/DİNAR (Afyonkarahisar),
===================================================
2)KARDA CİRİT MAÇI NEFES KESTİ
Kars' ta ciritçilerin karnlı zemindeki müsabakası nefes kesti. 14 atla karla kaplı sahaya çıkan ciritçilerin ustalık kokan hareketleri izleyenleri heyecanlardırdı. Kaygan zeminde hem atlarını kontrol edip hem de rakipleriyle mücadele veren ciritçiler, hararetlerini ise kar yiyerek giderdi. Ciritçiler, boyunlarını sıvazladığı atlarına da kar yedirmeyi ihmal etmedi.
Karslı ciritçiler Selim İlçesine bağlı Kekeç köyünde düzenlenen müsabakada karşı karşıya geldi. Atlarını bir süre karlı zemine hazırlayan ciritçiler, ardından zorlu maça başladı. 30'ar dakikalık iki devre şeklinde yapılan cirit müsabakası renkli görüntülere sahne oldu. Ciritçiler karlı zeminde koşturdukları atların üzerinde durabilmek için yoğun mücadele verdi. Bir tarafta kaygan sahada atlarını sürebilmek bir taraftan dengede durarak rakiplerinin ciritini savuşturmaya çalışan sporcular, yoğun efor sarfetti. At üstünde soğuk terler döken sporcular, devre arasında hareretlerini kar yiyerek giderdi. El ve yüzlerini karla yıkayan sporcular, atlarının boyunlarını da sıvazladı. Atlarına da kar yediren sporcular, maçın ikinci yarısında da karlı zeminde başarılı bir performans sergiledi.
Allah-u Ekber Dağı Atlı Cirit Spor Kulubü Başkanı Şimşek Yıldırım, karda müsabakanın zevkli olduğunu söyledi. Yıldırım, "Kar yağmasıyla bu yıl ki cirit sezonunu da başlattık. Karda cirit güzel oluyor. Kar olmadığında yer sert oluyor ve ciritçi düşünce darbe görüyor. Kar, atlar için de ciritçiler içinde güzel oluyor" dedi.
Öte yandan sporcuların karla kaplı sahada yaptıkları maç sonrası Beyköylü Damla Aydın da at binerek cirit denemesi yaptı. Ustaca at binen Damla'nın kendinden emin duruşu izleyenlerin beğenisini topladı.
Görüntü Dökümü
-----------------------
-Ciritten genel ve detaylar
-Allah-u Ekber Dağı Atlı Cirit Spor Kulubü Başkanı Şimşek Yıldırım'ın konuşması
-Ciritçilerin kar yemesi ve atların boyunlarına kar sürmeleri, ve konuşma
-Ciritçilerin atlarına kar yedirmeleri ve konuşma
-Beyköylü Damla Aydın'ın at binmesi ve konuşması
Haber-Kamera: Bedir ALTUNOK / KARS,
==================================================
PALANDÖKEN TATİLCİLERLE DOLUP TAŞTI
Kar kalitesi, uzun pistleri, yakıcı güneşi, doğası ve son teknoloji tesisleriyle kış turizmin gözde kayak merkezlerinden Palandöken'de yeni sezon hareketli başladı. Sezonun 1 Aralık'ta açıldığı Palandöken'de doluluk oranı, beklentileri aştı.
Kent merkezine 5, hava limanına 15 dakika uzaklıktaki Palandöken Kayak Merkezi'ne gelen yerli ve yabancı tatilciler, deniz seviyesinden 3 bin 176 metre yükseklikte karlı doruklarda kayak yapma olanağı buluyor. Yeni yılın yaklaştığı şu günlerde Palandöken'de tesislerde doluluk oranları beklentileri aştı. 20'nin üzerinde kayak pisti bulunan ve aynı anda 15 bin kişinin kayak yapabildiği Palandöken'de kayak ve snowboard yapmasını bilmeyenler ise kızakla kayıyor.
Kayak sezonunu 1 Aralık'ta renkli bir törenle açan Palandöken'deki oteller de dolmaya başladı. Palandöken Oteli Genel Müdürü Ali Güney, dünyanın sayılı kayak merkezine sahip olan Erzurum'a Türkiye'nin dört tarafından turist geldiğini söyledi. Güney, yeni yıla sayılı günler kala doluluk oranlarının yüzde 70'lerde yeni yıl gecesi ise yüzde yüze ulaşacaklarını belirterek şunları söyledi:
"Palandöken, Konaklı ve Kandilli kayak merkezlerinin bulunduğu Erzurum, buz pateni salonları, Türkiye'deki tek kayakla atlama kuleleri, kaplıcaları ve tarihi özelliğiyle kış turizmine hizmet ediyor. Erzurum'da, kayak sezonu Aralık ayı ile başlıyor ve Nisan ayının sonuna kadar sürüyor. Yaklaşık 120 gün olan kayak gününün 100 günü yakıcı güneş altında yapılıyor. Palandöken, kaymaya olanak sağlayan 'toz kar' özelliğini, ikliminden dolayı, bütün kayak sezonu boyunca koruyor. Şu an pistlerde sıkıştırılmış 1 metre kar var. İklim koşulları kış turizmi yapılması açısından son derece elverişli. Erzurum Türkiye'nin değil, Avrupa'nın da en önemli turizm merkezlerinden birisidir."
Polat Erzurum Resort Hotel Genel Müdürü Bora Kanber ise Palandöken'de insanların aynı pist üzerinde bir taraftan eğlenirken, diğer taraftan gece kayak yapmanın keyfini çıkardığını söyledi. Palandöken'in kayak ve eğlencenin aynı anda yaşandığı kayak merkezi olduğunu belirten Kanber, "2011 ve EYOF 2017'ye ev sahipliği yapan Palandöken'in pistleri ve mekanik tesisleri mükemmel. Burada tatil yapmak ayrıcalıktır. Saat 08.00'den 20.00'ye kadar kayak yapan müşterilerimiz geceleri de meşaleli kayak gösterisi eşliğinde yakılan ateş etrafında animasyon gösterilere eşlik edip, gönüllerince eğleniyorlar" diye konuştu.
KIZAK PİSTİ DOLDU TAŞTI
Kayakçılar, yaklaşık 2800 rakımdan başladıkları kayak keyfini gün boyu sürdürürken, bazı vatandaşlar ise ailecek geldikleri Palandöken'de kızak eğlencesi yaptı. Anne ve babalar çocuklarıyla birlikte acemi pistinde kızakla kaydı. Zaman zaman küçük çaplı kazaların yaşandığı acemi pistine kuzenleriyle birlikte geldiğini söyleyen Yusuf Kılıçoğulları, Palandöken'in en büyük eğlence kaynakları olduğunu söyledi. 3 yaşındaki miniklerin de kızak heyecanı yaşadığı Palandöken Kayak Merkezi, hafta sonu en yoğun günlerini yaşadı.
Görüntü Dökümü
-----------------------
-Palandöken'den genel görüntü
-Palandöken'e gelen kayakçılar
-Kızak keyfi yaşayanlardan genel ve detaylar
-Çocuklarla röp
-Kayak merkezinde kayak yapanlar
-Kayak keyfinden genel ve detaylar
Haber: Salih TEKİN - Kamera: Zafer KUMRU / ERZURUM,
=====================================================
VAN'DA PKK'YA AİT, SİLAH MÜHİMMAT VE EL BOMBALARI BULUNDU
Van'ın Erciş ilçesi kırsalında, jandarmanın düzenlediği operasyonda, PKK'lı teröristlere ait araziye gömülü silah, mühimmat ve el bombası ele geçirildi. Milli İstihbarat Teşkilatı Van Bölge Başkanlığı'nın istihbari çalışmaları sonucu, Erciş ilçesine bağlı Düvenci Mahallesi kırsalında araziye gömülü terör örgütü PKK'ya ait çok sayıda silah ve mühimmatın olduğu bilgisine ulaşıldı. İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgeye operasyon düzenledi. Operasyonda, 1 Dragunov keskin nişancı tüfeği ile bu tüfeğe ait 8 şarjör, 1 keskin nişancı dürbünü, 1 dipçik, 1 BKC makineli tüfek, bu tüfeğe ait 414 mermi, 4 AK-47 piyade tüfeği ile bu tüfeklere ait 2 bin 975 mermi, 52 şarjör, 5 dipçik, 13 el bombası, 5 antitank roketatar mühimmatı, 7 antipersonel roketatar mühimmatı, 16 antitank mayını, 330 adet M-16 piyade tüfeği mermisi ve bu tüfeğe ait 1 dürbün, 25 av tüfeği fişeği, 11 roketatar sevk fişeği, 3 el yapımı patlayıcı düzeneği, 12 elektrikti fünye, 1 G-3 piyade tüfeği şarjörü, 5 el bombası gövdesi, 5 masolet kelepçe, 26 şarjör kılıfı, 1 bıçak, 1 el telsizi, 1 uzaktan kumanda telsizi ve 3 elektronik devre ele geçirildi.
Bölgedeki operasyonların sürdüğü bildirildi.
Görüntü Dökümü
-----------------------
JANDARMA KAMERASI
------------------------------
-Kışlada operasyon hazırlıkları yapılırken
-Komutan askerlere talikat vermesi
-Zırhlı araçların çıkışı
-Operasyon bölgesine gitmeleri
-Karda operasyon yapmaları
-Arama köpeklerinin arama yapması
-Toprağa gömülü silah ve mühimmatın bulunması
-Çıkarılması
-Detaylar
-Mühimmatın imha edilmesi
Behçet DALMAZ/VAN,
====================================================
MEZUNLARINA 2500 TL İŞ GARANTİLİ LİSEYE İLGİ YOK
Rize'de turizm sektörünün ara eleman ihtiyacını karşılayan öğrenciler yetiştiren Ekrem Orhan Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi'nde sınıf derslerinin yanın da atölyelerde uygulamalı yemek, pasta yapımı, sunumu, ve resepsiyon hizmetleri ile otel yardımcı ara eleman eğitimleri veriliyor. Liseli öğrenciler Türkiye'nin değişik bölgelerindeki tatil merkezlerinde 5 yıldızlı otellerde maaşla staj eğitimi görüyor. Öğrenciler mezun olduktan sonra ise staj eğitimi gördükleri işletmelerde aylık 2500 lira ile işe başlıyor. Her yıl 120 dolayında öğrenci alan liseye iş garantisine rağmen ilgi düşük seviyede kaldı. Bu yıl okula 3'de 1 oranında öğrenci kayıt yaptırdı.
Türkiye'de turizm temalı meslek liseleri, sektörde yaşanan ara eleman ihtiyacını karşılamak adına önemli bir açığı kapatıyor. Rize'de turizm sektörünün ara eleman ihtiyacını karşılayan öğrenciler yetiştiren Ekrem Orhan Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi'nde sınıf derslerinin yanın da atölyelerde uygulamalı yemek, pasta yapımı, sunumu, ve resepsiyon hizmetleri ile otel yardımcı ara eleman eğitimleri veriliyor. Öğrenciler, tam donanımlı mutfaklarda yemek yapmayı, içecek atölyelerinde kokteyl hazırla ve sunumlarını, otel ve konaklama atölyelerinde ise resepsiyon ve kat hizmetlerini uygulamalı öğreniyor. Liseli öğrenciler Türkiye'nin değişik bölgelerindeki tatil merkezlerinde 5 yıldızlı otellerde maaşla staj eğitimi görüyor. Mayıs ayında staj eğitimine çıkan öğrenciler 5 ay boyunca lüks otellerde hem çalışıyor, hem eğitim görüyor. Öğrenciler staj eğitimi sırasında sosyal güvence kapsamına alınıyor, 980 ile 2500 lira arasında maaş alıyor. Öğrenciler mezun olduktan sonra ise staj eğitimi gördükleri işletmelerde aylık 2500 lira ile işe devam edebiliyor. Her yıl 120 dolayında öğrenci alan liseye iş garantisine rağmen ilgi düşük seviyede kaldı. Bu yıl okula 120 kontenjanın sadece 40'ı doldu.
'BİN ÖĞRENCİ OLSA HEPSİ İŞE YERLEŞİR'
Ekrem Orhan Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi Yiyecek İçecek Öğretmeni Abdulkadir Bayar, öğrencilerin mutfak uygulama derslerine girdiğini belirterek "Öğrencilerimiz mutfakla ilgili ön bilgileri alıyorlar. 10'uncu sınıfta temel bilgileri alan öğrenciler alan belirliyorlar. Kalifiyeli eleman bulmak çok zor. Bizde istiyoruz ki kendi öğrencilerimiz turizm sektöründe yer alsınlar. Sektörümüzde iş imkanı çok fazla. Bize Antalya'dan ve buradaki işletmelerimizden talep geliyor. Bin öğrencimiz olsa hepsini yerleştirecek yerimiz var" dedi.
Lise öğrencisi Dilara Türüt ise "Mutfakta temel olan öğeleri öğreniyoruz. Sos ve çorbalardan başlıyoruz. Alakartacı olmak isteyen pastacı olmak isteyen burada karar veriyor ve kendi geliştiriyor. Yani çok yönlü bir lise. Kültür derslerini de görerek üniversiteye de hazırlanıyoruz" diye konuştu. Lise öğrencisi Baki Kuşdil de "Kültürel derslere göre mutfakta çeşit çeşit yemek, tatlı çeşitleri yapmayı öğreniyoruz" ifadelerini kullandı.
OKUL MÜDÜRÜ: ARA ELEMAN YETİŞTİRİYORUZ
Ekrem Orhan Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Muhammet Kan, turizm sektörüne kazandırmak adına okullarında ara eleman yetiştirdiklerini belirterek şunları dedi:
"Staj dönemlerinde bile öğrenciler 2 bin 500 liraya kadar maaş alabiliyorlar. Bu yıl 120 öğrenci olan kontenjanımıza 40 öğrenci başvurdu. Okulumuzda bu yıl kontenjanlar boş kaldı. Sadece bizim meselemiz değil, tüm meslek liselerinde durumun aynı olması bizi üzüyor. Bunu gelecek yıl düzeleceğini tahmin ediyoruz. Öğrencilerimiz Anadolu Liselerine kaydırıp üniversite mezunu yapıyoruz. Ancak iş bulmakta zorlanıyorlar. Bizim gibi meslek liseleri ise turizm gibi alanlara ara eleman yetiştiriyor. Geçen yıl Antalya'da otellere 30 öğrencimizi gönderdik. Bu yıl amacımız Rize'de bulunan irili ufaklı işletmelerimizin ara elaman sorunu çözmek. Tüm ortaokul mezunlarımızı iyi düşünüp gidecekleri liselerde dikkatli karar vermelerini ve okulumuza kayıt yaptırmalarını istiyoruz"
Görüntü Dökümü
-----------------------
Okul genel detayları
Mutfakta çalışan öğrenciler
Öğrencilerle röp.
İçeçek hazırlayan öğrenciler
Resepsiyon hizmetleri eğitimi
Okul Müdürü Muhammet Kan ile röp.
Detaylar
Haber: Muhammet KAÇAR Kamera: Aytekin KALENDER RİZE-DHA
=======================================================
KEBABA KADIN ELİ DEĞDİ
Kahramanmaraş'ta, KOSGEB desteğiyle 2 yıl önce lokanta açan Nazan Gözükara, yanında çalışan ustalardan ders aldıktan sonra ocağın başına geçip kebap pişirmeye başladı. Kebap hazırlama ve pişirmenin diğer yemeklere göre zor olduğunu belirten Gözükara, "Hem müşterilerim memnun hem ben memnunum" dedi.
Kahramanmaraş'ta 3 çocuk annesi Nazan Gözükara, eşinden ayrıldıktan sonra evinin geçimini sağlamak için çocuk hastanesi yakınlarında lokanta açtı. KOSGEB'den destek de alan Gözükara, daha sonra bir şeyler üretmek adına kasadan ocağın başına geçerek kebap pişirmeye karar verdi. Yanında çalışan ustalardan aldığı eğitimin sonunda Adana, kuşbaşı, ciğer, tavuk şiş gibi her türlü kebabı kendi elleriyle hazırlayıp pişiren ve döner de hazırlayan Gözükara, kentte başka kadınların da lokanta işlettiğini, ancak kebap hazırlayan ve ocağın başında kebap yelleyen tek kadının kendisi olduğunu söyledi.
Kebap pişirmenin diğer yemeklere göre zor olduğunu ifade eden Gözükara, şöyle konuştu:
"1- 1,5 yıl kadar bunun eğitimini aldım çok becerikli ustalarımdan. 'Sen artık yapabilirsin' dedikleri anda ocağımın başına kendim geçtim. Çok ağır ve zor bir iş ama severek yapınca çok farklı şeyler girebiliyor işin içine. Hem müşterilerim memnun şu anda bu durumdan, hem ben memnunum. Kebap hazırlayıp diğer yemeklere göre pişirmek daha zor. Çünkü telafi etme şansınız yok. Orada müşteri karşınızda, direkt yapıp onu sunmak zorundasınız. Önce mideye, damağa, göze çok güzel etmek zorundasınız. Özellikle kebaba gelen müşteri etin tam manasıyla artık ustası olmuş, o lezzetin gurmesi olmuş insanlar. Ona hitap edebilmesi için de gerçekten kaliteli bir şeyler sunmanız gerekiyor."
Görüntü Dökümü
----------------------- -ÖZEL
Nazan Gözükara'nın et doğraması
Eti şişe takması
Zırhta kıyma çekmesi
Kıymayı şişe takması
Gözükara ile röp.
Gözükara'nın kebap pişirmesi
Haber-Kamera: Ömer KOÇ-KAHRAMANMARAŞ-DHA)
=======================================================
AÇ KALAN YABAN DOMUZLARI ŞEHRE İNDİ
Muğla'nın Marmaris ilçesinde aç kalan yaban domuzu sürüsü, şehir merkezine indi. Sürüyü fark eden bir vatandaş, çöp konteyneri çevresine sebze ve meyve bırakırken; sürü, o yiyeceklerle karnını doyurdu.
Marmaris'te yaşayan Kadriye Yeldan, şehir merkezine inen 15 domuzdan oluşan sürüyü fark etti. Çevredeki çöplerde yemek arayan sürünün aç olduğunu anlayan Yeldan, evinin karşısındaki çöp konteyneri çevresine sebze ve meyve bıraktı. Yiyecekleri fark eden sürüden 5 yaban domuzu, konteynerin yanına gelerek, bırakılan yiyeceklerle karnını doyurdu. Bir süre mahallede dolaşan yaban domuzu sürüsü geldikleri yamaçtan çıkarak orman içinde gözlerden kayboldu.
O anları cep telefonuyla görüntüleyen Yeldan, sosyal medya hesabından paylaştı. Yeldan, "Kış geldi, yiyecek bulamıyorlar. Kışın çok göreceğiz" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
Kadriye Yeldan'ın evinin balkonundan cep telefonuyla çektiği yaban domuzu görüntüsü
Haber- Kamera: Ali GÜNDOĞAN / MARMARİS (Muğla),
==============================
TARİHİ MAĞARALARA SPREY BOYALI AŞK İLANI
Karadeniz Bölgesi'nin ve insanlık tarihinin en eski yerleşim yeri olarak bilinen ve tarihi geçmişi Milattan Önce (M.Ö.) 60 binli yıllara kadar uzanan Samsun'daki Arkeolojik sit alanı Tekkeköy Mağaraları harabeye döndü. Madde ve alkol bağımlılarının mekanı haline dönen mağaraların duvarları da sprey boya ile yazılan aşk ilanları ile kirletildi.
Samsun'a 14 kilometre mesafedeki Tekkeköy ilçesinde Fındıcak ve Çınarlı dereleri boyunca yükselen kaya kitlelerinde büyüklü küçüklü oyuk şekillerde yer alan ve insanlık tarihinin en eski yerleşim yerlerinden olan Tekkeköy Mağaraları, MÖ. 60 binli yıllara ait olduğu biliniyor. Arkeolojik sit alanı olan bölgede tarihi geçmişi eski Taş Çağları'na kadar uzanan Tekkeköy Mağaraları Arkeoloji harabeye döndü. Madde ve alkol bağımlılarının mekanı haline dönen mağaraların duvarları da sprey boya ile yazılan aşk ilanları ile kirletildi. Tarihi geçmişi ve dokusu ile her yıl binlerce yerli-yabancı turistin ziyaret ettiği mağaraların içler acısı hali tepki çekiyor.
'TARİHE SAYGISIZLIK'
Tekkeköy Mağaralarının kötü halde olduğunu belirten Şahin Binici, "İnsanlık tarihinin en eski yerleşim yerlerinden olan Tekkeköy Mağaraları'nı ziyaret etmek ve görmek istedim. Geldiğimde içler açısı bir görüntü ile karşılaştım. Tarihe tanıklık etmiş, binlerce sene bozulmadan günümüze ulaşmış tarihi yerlerin üzerlerine, 'Seni seviyorum' şeklinde yazılar yazılarak ilan-ı aşk edilmiş. Biz bunu çok doğru bulmadık. Tarihe saygısızlık olarak değerlendiriyoruz. Yetkililerin bu işe çözüm bulmasını bekliyoruzö dedi.
Mağarayı ziyaret edenlerde "Milyonlarca yıldır yaşayan bir tarihi böyle kirletmenin doğru olmadığını belirterek "Sözlü olarakta 'seni seviyorum' diyerek duygularını ifade edebilirleri Sevgiyi tarihi bir duvara yazmak doğru değil. Bu yazılarla tarihi bir duvar kirletlmiş" ifadelerini kullandı.
TEKKEKÖY MAĞARALARI ERKOLOJİK VADİSİ
Samsun'un Tekkeköy ilçesi'nde yer alan ve Eski Taş Çağı'na kadar uzanan arkeolojik bir sit alanı olan Tekkeköy Mağaraları Arkeoloji Vadisi Karadeniz Bölgesi'nin en eski yerleşim yeri olarak biliniyor. Fındıcak ve Çınarlı Dereleri'nin suladığı vadi boyunca yükselen kaya kitlelerinde Tekkeköy Mağaraları adı verilen büyüklü küçüklü oyuk ve mağaralar MÖ. 15.000 ile MÖ. 60.000 yıllarına ait. Paleolitik Çağ'da yaşayan Tekkeköy mağara sakinleri, madeni tanımamışsa da tüm aletleri taş, ağaç ve kemikten yapmış, avcılık ve toplayıcılıkla uğraşmış, taşı yontarak yaptıkları el baltaları, mızrak uçları, kesiciler, kazıyıcılar gibi çeşitli aletleri kullanmışlar. 1977 yılında sit alanı ilan edilen ve 2013'te ziyaretçilere açılan Tekkeköy Mağaraları'nın yalnızca 96.000 metrekarelik bir kısmı gezilebiliyor. 360 bin metrekarelik bir alana yayılan vadide çalışmalar halen devam ediyor.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Drone detayları
Mağara detayları
Vadiden detaylar
Ziyaretçilerle röp.
Muhabir anonsu
Haber-Kamera: Tolga BİRGÜCÜ SAMSUN DHA
==============================
İZMİR'DE HASTALARA 'EVDE TAHLİL' HİZMETİ
İzmir'in Çiğli ilçesinde 12 yıldır yatağa bağımlı olduğu için evde sağlık hizmeti alan Göksel Mersinli'nin, kan tahlilleri de hastaneye gitmesine gerek kalmadan evinde yapılıyor. İl Sağlık Müdürü Bediha Salnur ile birlikte hastayı ziyaret eden evde sağlık birimi, Mersinli'nin rutin kontrolünü gerçekleştirip kan örneğini dakikalar içinde analiz etti.
İzmir'de evlerinde tedavi gören yaşlı, engelli ve bakıma muhtaç hastalar için gerekli tahliller, ikamet ettikleri adreste yapılmaya başlandı. Ağustos ayında hayata geçirilen uygulama sayesinde şehir merkezine uzak mahallelerde yaşayan ve çeşitli nedenlerle sağlık merkezlerine gitme imkanı bulamayan hastaların tahlilleri evlerinde yapılıyor. Çiğli'de yaşayan Göksel Mersinli (52) de, kendisini ziyaret eden İl Sağlık Müdürlüğü'ne bağlı evde sağlık birimi tarafından muayene edildikten sonra tahlil için kan verdi.
12 yıl önce baş ağrısı şikayetinin ardından hipertansiyona bağlı beyin damarlarında sorun yaşayan Göksel Mersinli, yatağa bağımlı kaldı. Boynundan aşağısı felç olan ve yalnızca sağ elini oynatabilen Mersinli, evde sağlık hizmeti almaya başladı. Eşi Gülçin Mersinli (44), oğlu Çağlayan Mersinli (26) ve kızı Çişem Mersinli (21) ile birlikte yaşayan Göksel Mersinli, kendisine verilen evde sağlık hizmetinden çok memnun olduğunu söyleyerek, "Allah'tan sağlık istiyorum. Ben düştüm, kimse düşmesin. Sağlık hizmetiyle ilgili herşeyden memnunum" dedi. Eşinin tüm bakımını üstlenen hayat arkadaşı Gülçin Mersinli, onun en büyük destekçisi olduğunu belirterek, "Çok emek veriyorum ama o benim hayat arkadaşım. Olması gerekeni yapıyorum. Bundan sonra Allah sağlığını bozmasın, daha da iyi etsin" dedi. Evde sağlık hizmeti veren birim çalışanları ile yıllardır yakın ilişki kurduklarını söyleyen Mersinli, "Onların güler yüzü bize de motivasyon sağlıyor. Zaman zaman ambulans ihtiyacımızı da dile getiriyoruz. Hemen yerine getiriyorlar. Artık bazı tahlillerin evde yapılacak olmasına da çok sevindik" diye konuştu.
SONUCU BİRKAÇ DAKİKADA ALIYORLAR
İzmir İl Sağlık Müdürü Dr. Bediha Salnur, 27 hastane, 2 ek poliklinik, 7 ağız diş sağlığı merkezi ve 4 palyatif olmak üzere 40 noktada evde sağlık birimlerinin bulunduğunu belirterek, bu birimlerde yaklaşık 190 personelin görev yaptığını dile getirdi. Sağlık Bakanlığı'nın talimatları ve yönetmelikler gereğince evde sağlık hizmetleri verdiklerini kaydeden Salnur, "Hastalarımızın bazen evden çıkmaları zorluklara neden oluyor. Çoğu yatalak, felçli, kas hastası, yaşlı ya da bacakları kırık kişiler. Dolayısıyla hastaneye ulaşımları zaten sıkıntı olduğu için evde sağlık hizmeti alıyorlar. Devamlı ilaç kullanan, durumlarına göre belli tetkikleri, belli periyotlarda yaptırması gereken hastalarımız sadece tahlil için hastaneye nakledilebiliyordu. Bunun üzerine İl Sağlık Müdürlüğü olarak bir proje geliştirme ihtiyacı duyduk. Evde sağlık hizmeti alan hastalarımız için tahlil de yapmaya başladık" dedi. Hastalardan da olumlu geri dönüşler aldıklarını anlatan Salnur, ağustos ayında başlayan uygulamayla yaklaşık 100 hastanın kan örneklerini, hastaneye taşımak zorunda kalmadan evde aldıklarını dile getirdi. Müdür Salnur, tam teşekküllü hastanelerde yapılan tüm tahlillerin dışında acil durumlarda alarm verilecek tetkiklerin evde de yapılabildiğini söyleyerek şöyle konuştu:
"En fazla birkaç dakika içinde sonucu alabiliyoruz. Ekibimiz kanı almaya da değerlendirmeye de yetkin görevlilerden oluşuyor. Tahlillerin bildirildiği ve değerlendirildiği uzman hekimlerimizin olduğu bir danışma merkezi de kurduk. Tetkikler onların kontrolünde anında uzman hekim değerlendirmesinden geçiyor. Örneğin kalp ile ilgili bir tetkikte anormallik var ve ekip emin olamadıysa kardiyologla anında temasa geçiliyor. Hastanın başındayken ilgili klinikle bağlantı kuruluyor ve gerekliyse hastanın nakli gerçekleştiriliyor. Hem hasta hem de evde sağlık personeli bu hizmetten memnun."
Görüntü Dökümü
-----------------------
-Ekibin hastaya müdahalesinden görüntü,
-Kan alımı ve sonucun çıkmasından görüntü,
-Gülçin Mersinli'nin eşine mandalina yedirmesinden görüntü,
-Sağlık Müdürü Dr. Bediha Salnur'un hastayla ilgilenmesinden görüntü,
-Müdürü Bediha Salnur ile röp,
-Gülçin ve Göksel Mersinli'nin konuşmasından görüntü.
Haber: Nevra UÇKAÇ - Kamera: Melis KARAKUZULU / İZMİR,