Dha Yurt Bülteni-3
1)MALATYA'DAKİ DARBE GİRİŞİMİ DAVASININ 6'NCI DURUŞMASI BAŞLADIMALATYA'da terör örgütü FETÖ/PDY'nin 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin 76 sanıklı davanın 6'ncı duruşması başladı.
1)MALATYA'DAKİ DARBE GİRİŞİMİ DAVASININ 6'NCI DURUŞMASI BAŞLADI
MALATYA'da terör örgütü FETÖ/PDY'nin 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin 76 sanıklı davanın 6'ncı duruşması başladı. Sanıkların salona girişleri sırasında bazı kişiler, "Pensilvanya'nın köpekleriö diye bağırarak tepki gösterdi. Malatya 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Yakınca Spor Salonu'nda görülmeye başlanan Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) davasında 6'ncı duruşmanın görülmesine başlandı. Malatya E Tipi Cezaevi'nde bulunan 8 tutuklu sanık, geniş güvenlik önlemleri altında duruşmanın görüleceği Yakınca Spor Salonu'na getirilirken, davanın '1' numaralı sanığı olan dönemin 2'nci Ordu eski Komutanı Adem Huduti ise SEGBİS ile Düzce'den duruşmaya katıldı. Tutuklu sanıkların duruşma salonuna getirilmesi sırasında ellerinde Türk bayrakları ile bekleyen bazı kişiler, 'Hainler', 'Fethullah Gülen'in köpekleri', 'Vatan hainleri', 'Allah belanızı versin', 'Pensilvanya'nın köpekleri' ve 'Satılmışlar' diye bağırarak tepki gösterdi. Duruşmaya Malatya Emniyet Müdürü Ömer Urhal tanık olarak dinmesi için katılırken, AK Parti Malatya Milletvekili Mustafa Şahin, Yeşilyurt Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat, AK Parti İl Başkanı Hakan Kahtalı, bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile çok sayıda kişi de katıldı.
Görüntü Dökümü
------------------
-Sanıkların mahkeme salonuna getirilişi
MALATYA, -
=========================================================
2)ÇANAKKALE BOĞAZI'NDAN GEÇERKEN MAKİNELERİ ARIZALANDI
ÇANAKKALE Boğazı'ndan geçişi sırasında makineleri arızalanan Tuvalu bandıralı kuru yük gemisi 'Amira Eman' Kepez Beldesi önlerinde demirledi. Yunanistan'ın Volos Limanı'ndan Balıkesir'in Bandırma Limanı gitmekte olan 'Tuvalu' bayraklı 100 metre uzunluğunda, 4 bin 107 groston ağırlığındaki 'Amira Eman' isimli boş kuru yük gemisi, bugün saat 08.00 sıralarında Çanakkale Boğazı'na giriş yaptı. Boğazın Kepez Beldesi açıklarına ulaştığında, geminin makinelerinde arıza meydana geldi. Gemi kaptanı durumu telsiz anonslarıyla Çanakkale Boğazı Gemi Trafik Hizmetleri Merkezi'ne rapor etti. Herhangi bir yardım talep etmeyen kaptan, kendi imkanlarıyla makine arızasını gidermek için gemiyi demirledi. Gemi, arızanın giderimesinin ardından boğaz geçişini tamamlayarak Marmara Denizi'ne açılacak.
Görüntü Dökümü
------------------------
-Çanakkale Boğazı'ndan geçişi sırasında makineleri arızalanan Tuvalu bandıralı kuru yük gemisi "Amira Eman'ırn görüntüsü
-Genel ve detay görüntüler
Haber: Burak GEZEN - Kamera: Mustafa SUİÇMEZ / ÇANAKKALE,
========================================================
3)CAMİ ÖNLERİNDE, "BABAM ÖLDÜ, MEVLİDİMİZ VAR, KIYAFET DAĞITIYORUZ" DİYEREK YANKESİCİLİK YAPANLAR YAKALANDI
DİYARBAKIR'da, özellikle Cami önlerinde bekleyerek yaşlı vatandaşlara, "Babam öldü, mevlidimiz var, kıyafet dağıtıyoruz" diyerek onlara sarılıp ellerini öperken ceplerini boşaltan iki hırsız polisin yaptığı çalışma ile yakalandı. Mahkemeye çıkarılan 2 kişi 16 aynrı yankesicilik olayına karıştıkları gerekçesiyle tutuklandı. Emniyet Müdürlüğü, Asayiş Şube Müdürlüğü Yankesicilik Dolandırıcılık bürosu ekipleri, kentte son zamanlarda meydana gelen yankesicilik olayları üzerine çalışma başlattı. Yapılan araştırmada yankesicilerin farklı senaryolarla vatandaşları soyduğunu belirleyen polis, mağdur vatandaşları dinledi. Yankesicilerin, özellikle camilerden çıkan vatandaşlara, "Babam öldü, mevlidimiz var, kıyafet dağıtıyoruz" diyerek sarıldıkları ve ellerini öptükleri sırada ceplerindeki cüzdan ve paraları çaldıkları ortaya çıktı. Kıllara durgunluk veren senaryolarla vatandaşlara yaklaşarak özellikle yaşlıların ellerini öperken zaman zaman gözyaşı döktükleri de belirlenen hırsızların, bu şekilde 16 ayrı yankesicilik olayına karıştıkları belirlendi.
Polis mağdur vatandaşların ifadeleri ve olayların yaşandığı bölgelerdeki güvenlik kameralarını inceleyerek yankesicilerin kimliklerini belirledi. Polis önceki gün kimlikleri belirlenen yankesicilerin bulundukları adreslere operasyon düzenleyerek, M. A. ile B.E'yi gözaltına aldı. Asayiş Şube Müdürlüğüne götürülen zanlılardan B.E.'nin çok sayıda yaralama, kapkaç, yankesicilik suçlarından kaydı olduğu 25 yıllık kesinleşmiş hapis cezası bulunduğu tespit edildi. Şüpheli B.E. ile M.A. çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Görüntü Dökümü:
---------------------
-Zanlıların emniyetten çıkarılışı
-Zanlıların Adliyeye sevk edilmesi
-Yankesicilik olayının güvenlik kamerası görüntüsü
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Canan ALTINTAŞ/DİYARBAKIR,
=====================================================
4)ARAZİ KAZISINDA 2400 YILLIK KAYA MEZARI ORTAYA ÇIKARILDI
ANTALYA'nın Demre İlçesi'nde arazide iş makinesiyle kazı yapılırken, 2400 yıllık Likya kaya mezarı ortaya çıkarıldı. Likya Uygarlıkları Müzesi ekibi tarafından bölgede kazı çalışması başlatıldı. Demre'ye bağlı Köşkerler Mahallesi Dere mevkiinde 40 yaşındaki Nuri Bilgiç, yükseltme çalışması yapmak için iş makinesiyle arazisinin kıyısından toprak aldırmaya başladı. Çalışmayı yapan iş makinesi operatörü bir kayaya rastladı. Operatörün durumu bildirdiği Nuri Bilgiç, kepçenin ucunda bir tarihi eser olduğunu fark etti. Çalışmayı durduran Nuri Bilgiç, Demre Jandarma Komutanlığı'na haber verdi. Jandarma, bölgede önlem alarak Demre Likya Uygarlıkları Müzesi Müdürlüğü'nden yardım istedi. Gelen Likya Uygarlıkları Müzesi Müdürü Nilüfer Sezgin ve arkeologlar bulunan parçanın bir kaya mezarı olduğunu belirledi.
KAYA MEZAR ORTAYA ÇIKARILDI
Likya Uygarlıkları Müzesi Müdürü Nilüfer Sezgin, 3 arkeolog ve 8 işçinin katıldığı kazı çalışması başlatıldı. Kazı sonunda MÖ 4'üncü yüzyılda yapıldığı belirlenen Likya kaya mezarı ortaya çıkarıldı. Myra Antik Kenti'ndeki antik tiyatronun yanında bulunan kaya mezarlarıyla aynı döneme ait olduğu tespit edilen iki katlı 5X4 metre boyutunda mezarın antik dönemde soyulduğu tahmin ediliyor.
ETRAFINDA KAZI ÇALIŞMASI SÜRÜYOR
Denizci bir millet olan Likyalıların simgeler şeklindeki mezarın alt tarafı gemici pruvası şeklinde, üst tarafı ev tipi inşa edilirken, mezarın Likya mimarisiyle yapıldığı ve ana kayaya oyulduğu belirlendi. Tek odalı ve üç kapılı şeklinde yapılan mezarın MS 6'ncı yüzyılda o günkü adı 'Myros Çayı' olan bugünkü Demre Çayı'nın taşması sonucu, alüvyonlar altında kaldığı tahmin ediliyor. Mezarın sol tarafında topraktan yaklaşık 50- 60 metre yükseklikteki kayada da bir Likya kaya mezarı yer alıyor. Müze yetkilileri mezarın etrafında kazıya devem edileceğini, başka mezarların olup olmadığının araştırılacağını belitti.
"GÜZEL BİR MEZAR ÇIKTI"
Arazi sahibi Nuri Bilgiç, "Tapulu arazimde yükseltme yaparken, kiralamış olduğum makine böyle güzel bir mezara rast geldi. Hemen araziden makinemizi çektik. Jandarmaya haber verdik. Güzel bir mezar çıktı. Her vatandaşın yapması gerekeni yaptık. İnşallah sonu hayırlı olur" dedi.
Görüntü Dökümü:
---------------------
Mezarda kazı çalışmaları
Mezardan bölümler
Yakın çalışma detayları
Röportaj
120 MB /// 03.46"
HABER- KAMERA: Ahmet ACAR/DEMRE ( Antalya ),
=======================================================
5)ANNESİNİN BÖBREĞİYLE YAŞAMA TUTUNDU
ANTALYA'da ambulans şoförü 32 yaşındaki Samet Şimşek, annesi 48 yaşındaki Gülcihan Şimşek'in verdiği böbrekle yaşama tutundu. Samet Şimşek, "Artık annemin bir emanetini taşıyorum" dedi.
Özel bir hastanede ambulans şöförü olarak çalışan Samet Şimşek'e, Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi ve Organ Nakli Merkezi Sorumlu Hekimi Yrd. Doç. Dr. Tuğrul Çakır ve ekibi tarafından annesi Gülcihan Şimşek'in böbreği nakledildi. Artık çok iyi ve sağlıklı olduğunu belirten Samet Şimşek, "Annemden Allah razı olsun" dedi. Kendisi gibi binlerce hastanın böbrek nakli beklediğine dikkat çeken Şimşek, "Allah herkese nasip etsin ama ben şanslıydım. Annem var. Ama annem olmayabilirdi hayatımda. Kadavra bağışının artması gerekiyor. Organ bekleyen hastalar da inşallah benim gibi şanslı olur" diye konuştu.
ANNEMLE ARAMDA BAŞKA BİR DUYGUSAL BAĞ OLUŞTU
Annesiyle arasında artık başka bir duygusal bağ oluştuğunu kaydeden Şimşek, annesinden bir emanet taşıdığını söyledi. "Kadavradan da alınsa o organı bir emanet olarak taşıyorsunuz. Başka bir bağ oluşuyor" diyen Samet Şimşek, "Hocalarımıza çok teşekkür ederim, Allah hepsinden razı olsun" ifadelerini kullandı.
BUNLAR BENİM SEVİNÇ GÖZYAŞLARIM
Oğluna böbreğinin birini veren Gülcihan Şimşek ise "Ben çocuklarım için yaşayan bir anneyim. Benim en büyük servetim 3 yavrum. Gerisi boş. Ben o yüzden severek, isteyerek oğluma böbreğimin birini verdim. Çok mutluyum" dedi. Gözyaşlarını tutamayan anne Şimşek, "Bu gözlerimden akan sevinç gözyaşları. Çocuğum sağlığına kavuştu. Binlerce şükür. Hocalarımıza, hastaneye çok teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. Oğluna "Böbreğe iyi bak" diye tembih ettiğini de söyleyen Şimşek, oğlunun eski sağlığına kavuşmasının dünyadaki en güzel hediye olduğunu belirtti.
KADAVRADAN NAKİL OLSAYDI DAHA ÇOK SEVİNECEKTİK
Ameliyatı gerçekleştiren Yrd. Doç. Dr. Tuğrul Çakır, yaklaşık 4 yıldır Ailevi Akdeniz Ateşi Hastalığı'na bağlı kronik böbrek yetmezliği hastası olan Samet Şimşek'in annesinden alınan böbrekle sağlığına kavuştuğunu belirtti. 3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası'na dikkati çeken Yrd. Doç.Dr. Çakır, şunları söyledi:
"Türkiye'de 60 bin kronik böbrek yetmezliği hastası bekliyor. Bunlardan 56 bini yaşamını diyalize bağlı sürdürüyor, 3 bin 500'ü ise periton diyaliz alıyor. Burada canlıdan gerçekleştirdiğimiz bir nakil hastamız var ama aslında kadavra nakli olsaydı daha da sevinecektik. Kadavradan bağış ülkemizde istenilen düzeyde değil. Avrupa ülkelerinde kadavra bağışı çok fazla. Bizde ise kadavradan bağış istenilen düzeyde olmadığı için canlıdan nakilden başka seçeneğimiz olmuyor çoğu zaman. ve organ bekleme listesi her geçen gün artıyor."
Görüntü Dökümü
--------------------
Doktor Tuğrul Çakır'ın hasta anne ve oğlunu ziyareti
Doktor Tuğrul Çakır röp
Nakil olan Samet Şimşek Röp
Bağışçı anne Gülcihan Şimşek röp
Anne ve oğlunun birbirine sarılması
Anne ve oğlunun gözyaşları (yüz yakın plan)
Sağlık İl Müdürü Ünal Hülür'ün hastaları ziyareti
Kaset Durumu: Geçilecek
311 MB///05: 06 DK
Haber: Selma KUNAR- Kamera: Alparslan ÇINAR/ANTALYA,
======================================================
6)BACAĞI KOPAN KEDİYİ TEDAVİ ETTİRİP, SAHİPLENDİ
TOKAT'ta 47 yaşındaki Ayhan Uçaroğlu, 25 gün önce bir aracın çarpması sonucu sol arka bacağı kopmak üzere olan kediyi tedavi ettirerek sahiplendi. Bacağı kesilen kedi sağlığına kavuştu. Uzun süre Türkmenistan'da çalıştıktan sonra memleketine dönen ve şu an işi bulunmayan Ayhan Uçaroğlu, bir arkadaşının yaklaşık 25 gün önce araç çarpması sonucu yaralı bir şekilde bularak kendisine getirdiği kediyi veterinere götürdü. Burada yapılan tedavide hayvanın kopmak üzere olan sol arka bacağı kesildi. Tedavileri yapılan kediyi Ayhan Uçaroğlu sahiplendi ve 'Şanslı' ismini verdi. Ailesi ile birlikte yaşadığı evde kediyi beslemeye başladı.
"YÜRÜMEYE BAŞLADI"
Bir arkadaşının kediyi yol kenarında yaralı bir şekilde gördüğünü söyleyen Uçaroğlu, "Araba çiğnemiş herhalde, bacağı kopmak üzereydi. Bacağını veteriner hekim aldı. Şu an sağlığı yerinde. 3 Ayağıyla yürümeye başladı. Kilo almaya başladı. Ev ortamında besliyoruz, bize alıştı" dedi. Daha önce beslediği 'Şanslı' adlı kedisinin üç ay önce trafik kazasında öldüğünü ifade eden Uçaroğlu, "Onun da adı şanslıydı. Bu da bizim ikinci 'Şanslı'mız oldu. İsmini şanslı koymamızın sebebi büyük bir şansı olduğu için. Çünkü bizim gibi birisine rastladı. Hayatı değişti, tedavi oldu. Güzel bir yaşama kavuştu" diye konuştu.
Kediyi tedavi eden veteriner hekim Fatih Koç ise, "Yaptığımız muayenede, kedinin kondisyonunun çok düşük, zayıflamış olduğu ve ayağının kangrenleşmeye doğru gittiğini tespit ettik. Kedimizin yaşayabilmesi için ayağının alınmasına karar verdik. Ayhan beyle yaptığımız istişare sonucu kendisi de kabul etti, tedavi masraflarını ve bakımını üstlendi. Biz de yaptığımız operasyon ile ayağını aldık. Güzel bir operasyon oldu. Daha sonraki tedavi ve bakımlarıyla da daha iyiye gitti. Güzel sonuçlar aldık. Şanslı'mız gerçekten şanslı bir hayvan. Kentimizde böyle duyarlı kişilerin olması mutluluk verici" şeklinde konuştu.
Görüntü Dökümü:
---------------------
-Kedinin görüntüsü
-Ayhan Uçaroğlu'nun konuşması
-Veterinerin açıklamaları
-Detaylar
Haber-Kamera: Halil İbrahim YEL/TOKAT,
(174 mb)
=======================================================
7)İŞYERLERİNİN ÖNÜNDEKİ PALETLERİ ÇALAN ŞÜPHELİ KAMERADA
KONYA'da Marangozlar Sanayi Sitesi içerisindeki işyerlerinden iki gün arayla palet çalan şüpheli güvenlik kameraları tarafından saniye saniye görüntülendi.
Olay, 1 ve 3 Kasım tarihlerinde merkez Selçuklu ilçesinde bulunan Eski Marangozlar Sanayi sitesi içerisinde meydana geldi. İddiaya göre beyaz renkli plakası belirlenemeyen bir minibüsle iki işyerinin önüne gelen iki kişi, işyerlerinin önündeki paletleri minibüsün arkasına yükleyerek hızla olay yerinden kaçtı. Şüphelinin paletleri seçerek aracına koyması ise dikkat çekti. Bu anlar ise işyerlerinin güvenlik kameraları tarafından saniye saniye görüntülendi. Polis, şüphelileri yakalamak için çalışmalarını sürdürüyor.
Görüntü Dökümü
--------------------------
Hırsızlık anlarını gösteren güvenlik kamera görüntüleri
Haber-Kamera: Tolga YANIK KONYA DHA)
=====================================================
8)ROBOTLAR BAZI MESLEKLERİ ELİMİZDEN ALACAK
TÜRKİYE'deki girişimci şirketlerini, ulusal ve uluslararası yatırımcılarla buluşturan, İzmir'deki T-Bootcamp etkinliğine katılan yapay zeka ve dijital dönüşüm konularında dünyada tanınmış isimlerinden biri olan IPFC Online Kurucusu ve CEO'su Pierre Pinna, robotların önümüzdeki 5 yıl içinde pek çok mesleği insanlardan devralacağını söyledi.
Girişimci ve yatırımcıların en önemli buluşma noktalarından biri olan, Türkiye'deki inovasyon çabalarını ön plana çıkaran T-Bootcamp etkinliği, Yaşar Üniversitesi Minerva Kuluçka Merkezi ve teknoloji platformu oluşturma kuruluşu WBCONS-HD işbirliğiyle İzmir'de Selçuk Yaşar Kampüsü'nde düzenlendi. Yapay zeka ve dijital dönüşüm konularında teknoloji dünyasının önde gelen isimlerden IPFC Online Kurucusu ve CEO'su Pierre Pinna, hızla yayılan Fintech ve Blockchain uygulamaları konularında önemli liderlerden Inclusivity Network Kurucusu Antonio Javier Ruiz, Peak State Consulting Direktörü Anuj Khanna, Teknoloji ve İnsan Kolejleri Kurucusu Zeynep Dereli ile İzmir ve İstanbul'dan katılan girişimciler konuşmacılar arasında yer aldı. Girişimciler dikkat çeken projelerini katılımcılara sundu.
ROBOTLAR ÇOK YAKINDA ARAMIZDA
Robotların pek çok mesleği insanlardan devralacağını söyleyen Pierre Pinna, önümüzdeki 5 yılın senaryosunu çizdi. Etkinlikte niteliksiz işlerde çalışan kişiler için önümüzdeki yılların ekonomik açıdan daha da zor geçeceğine değinen Pinna, "Yapay zeka sayesinde robotlar önümüzdeki 5 sene içinde pek çok mesleği insanlardan devralacak. Çok yüksek yetenek gerektiren meslekler ise bize kalacak. İnsanlığı ilerletmek ve kötü şartlar altında yaşayan insanlar için bu aslında bir şans. Yakında çalışma mekanlarımızı robotlarla paylaşacağız. Bu nedenle robotlarla işbirliği içinde olabilmek için genç insanları eğitmemiz gerekiyor. Özellikle gençlerin, makine öğrenimi (machine learning), derin öğrenme (deep learning) ve veri analitiği konularında eğitimli olmaları gerekiyor. Niteliksiz işlerde çalışan insanları bu alanlara kaydırarak eğitim vermemiz gerekiyor" dedi.
BİLİM KURGU FİLMLERİ GERÇEK OLABİLİR
Popüler bilim kurgu filmlerinden Terminatör gibi filmlerin bir gün gerçek olabileceğini, ancak robotların insanlığa zarar vermeyeceği görüşünü savunan Pinna, "Bilim kurgu filmleri tabii ki gerçek olabilir. Şu bir gerçek ki 10-20 sene sonra robotlar tüm sektörlerde bizden çok daha aktif çalışacaklar, dolayısıyla insanları domine edecekler. Ancak korkmayın, bize zarar vermeyecekler ya da bizi yok etmeyecekler. Bunlar sadece film senaryoları. Robotlardan korkmaktan ziyade ülkelerin siber güvenlik konusunda çalışma yapmaları ve buna yeterince bütçe ayırmaları gerekiyor. Bu robotların bizim işlerimizi elimizden almalarından çok daha önemli bir konu" diye konuştu.
"ÇALIŞANLARINIZA SAYGI DUYMALISINIZ"
Günümüzde insanları yönetmek için kullanılan global metotların gerçekçi olmadığını da savunan Pierre Panna, "Hem büyük hem küçük ölçekli firmalara dijital transformasyonda başarılı olabilmeleri için hizmet veriyoruz. Bünyemizde 100'e yakın kişi görev alıyor. Artık çalışanları global metotlarla yönetmek gerçekçi değil. Çalışanlarınıza büyük bir amaç vermeniz, onlara saygı duymanız ve her zaman objektif olmanız gerekiyor. Ancak böylece kendilerinden yeterince verim alabilirsiniz" dedi.
YOK OLACAK MESLEKLER
Teknoloji ve İnsan Kolejleri Kurucusu Zeynep Dereli de yakın gelecekte yok olacak mesleklere dikkat çekti. Dereli, "Dünyada 1.7 milyar iş gücü gidiyor, yerine 1.9 milyar yeni iş gücü geliyor. Bu 1.9 milyar iş yeni yetkinlikler gerektiriyor. Bu yeni düzen muhasebe elemanlarının, sigorta sektöründe çalışan elemanların, hukuki basit sözleşmeler konusunda çalışanların, call center merkezlerinde çalışanların işlerini bitirecek. Çünkü hep aynı, motomot çalışılan işler kalmayacak. Artık ucuza iş gücü yaratabilmek değil katma değerli işler yaratmak değerli. İleriki dönemlerde diğer büyük ekonomilerin sömürgesi haline gelmek istemiyorsak kendi iş gücümüzü ona göre yetiştirmemiz gerekiyor" diye konuştu.
--- KUTU ---
T-BOOTCAMP ETKİNLİĞİNDE SUNULAN BAZI BAŞARILI GİRİŞİM ÖRNEKLERİ
BİLETİNİ ÖZGÜRCE DEĞİŞTİR: Kadir Özgür Oğuz'un (Co-Founder CEO'su) da aralarında yer aldığı beş Türk girişimci, havayolu ve seyahat sektörüne çözüm sunan bir uygulama olan Further'ı kurdu. Further, her biletin özelleştirilmiş ve tekil bir dijital varlığa dönüşmesini sağlıyor. Buna göre, yolcular satın aldıkları biletleri havayolu şirketleri veya acenteler olmadan iki gerçek kişi arasında aracısız olarak el değiştirme imkanı bulacaklar. Further, kendi platformunda gerçekleşecek tüm bu işlemleri, piyasaya sürmeye hazırlandığı kendi dijital kripto para birimini kullanarak yapacak.
GENÇLERDEN EĞİTİME KATKI: Yaşar Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Araştırma Görevlisi Murat Ödemiş, genç akademisyenler ve öğrencilerden oluşan 15 kişilik ekibiyle Yaşar Üniversitesi Kuluçka Merkezi Minerva'da hayata geçirdiği projeyle, Türkiye'deki ve dünyadaki üniversiteleri, eğitim olanaklarını tek tuşla öğrencilerin önüne getiren bir site kurdu. Dünyanın en büyük üniversite veri tabanı olmayı hedefleyen 'UniverList' internet sitesi ve içeriğindeki blog sayesinde, öğrenciler ve akademisyenler, eğitim olanaklarından sosyal tesislerine, burs imkanından akademik başarılarına kadar istedikleri üniversiteleri, bu okulların yer aldıkları şehirlerin coğrafi özelliklerine kadar birçok bilgiye kolaylıkla ulaşabilecek.
Görüntü Dökümü
--------------------------
IPFC Online Kurucusu ve CEO'su Pierre Pinna ile röp
Haber-Kamera: İZMİR,
======================================================
9)GÖNLÜNÜN SULTANINI, ARACININ CAMINA YAZDIĞI İLANLA ARIYOR
ANTALYA'da 65 yaşındaki Bahtiyar D., otomobilinin arka camına yazdığı ilanla eş arıyor.
Taksi şoförlüğü yaparken emekli olan Bahtiyar D., 16 yıldır bekar olduğunu, gönlünün sultanını bulmak için bu yöntemi bulduğunu söyledi. Bahtiyar D., evi, arabası olduğunu, sağlık sorunu olmadığını, tek ihtiyacının bir eş olduğunu belirtti. Yalnızlığın Allah'a mahsus olduğunu söyleyen Bahtiyar D., "55-70 yaşları arasında, ahlaklı, yalan söylemeyen, fiziki yapısı nasıl olursa olsun, gönlüne göre yaşamak isteyen, yemesine, içmesine, giyimine karışıp baskı yapmayacağım, helal süt emmiş bir eş arıyorum" dedi.
ADAYLARDA ARADIĞI KRİTERLER
Evlenmek isteyen eş adaylarında istediği kriterler olduğunu da söyleyen Bahtiyar D., "Yalan söylememesi, art niyetli olmaması. Onun istediği bir memlekette evi varsa, orada da yaşayabilirim. Antalya'da kalmam için nedenim yok. İstediğim yere gidebilirim. Çok duygusal bir yapıya sahibim. Yaşım 65, bugüne kadar hiç hastaneye gitmedim. Evlilik için arabama bu yazıyı yazdım. İnşallah hayırlı bir nasip gelir diye ümit ediyor, bekliyorum" diye konuştu.
TRENİ KAÇIRDIM
Kendine uygun, ahlaklı yalan söylemeyen bir eş aradığını aktaran Bahtiyar D., "Daha önceden benim durumumda olanlar televizyonlara çıkar kısmetlerini arardı, ben o treni kaçırdım. Ben de bu yöntemi buldum. İnşallah gönlümün sultanını bulurum diye düşünüyorum" dedi. 16 yıl önce boşandığını belirten Bahtiyar D., üç oğlu bir kızı olduğunu, çocuklarıyla hiçbir sorunu olmadığını, evliliği konusunda çocuklarının da onayı olduğunu söyledi.
Görüntü Dökümü
---------------
Bahtiyar D.'den görüntü
Bahtiyar D.'nin evlendirme dairesi önünde görüntüsü
Bahtiyar D.'nin aracına yazdığı ilan
Röp: Bahtiyar D.
Haber- Kamera: Erol AKKIR/ANTALYA,
===================================================
10)9 YAŞINDAKİ KÜÇÜK NİLAY, SOKAKTA BULDUĞU YARALI YAVRU KÖPEK İÇİN BELEDİYE'YE HAREKETE GEÇİRDİ
BİNGÖL'ün Karlıova İlçe Belediye Başkan Yardımcısı Sadri Bingöl'ün 9 yaşındaki kızı Nilay Bingöl, sokakta gördüğü ayağı kırık yavru köpek için Belediye ve ilçe tarım müdürlüğünü harekete geçirmeyi başardı. Nilay'ın giriqimleri ile sokaktan alınan yavru köpek, veteriner hakim tarafından muayene edildikten sonra kırık ayağı için tedaviye başlandı. Başkan Yardımcısı Sadri Bingöl, "Kızımın bu davranışı karşısında onur duydum. Kızımın çevresine duyarlı, hayvansever biri olduğu için çok mutlu oldum" dedi.
Karlıova ilçesinde Pazar günü sabah saatlerinde sokak arasında oyun oynayan 9 yaşındaki Nilay Bingöl, yol kenarında, acılar içinde havlayan bir köpek yavrusu gördü. Köpeğin yanına giden küçük Nilay, önce köpeğin aç olduğunu düşünerek marketten aldığı sütü getirip, bulduğu bir kaba doldurarak içirmeye çalıştı. Acılar içinde havlamaya devam eden köpeğin ayağının yaralı olduğunu farkeden küçük Nilay, bu kez Belediye Başkan Yardımcısı olan babası Sadri Bingöl'e haber verip yardım istedi. Başkan Yardımcısı Bingöl, kızının bu talebine karşılık, belediye ekiplerini yaralı köpeğin bulunduğu sokağa yönlendirdi. Acılar içinde kıvranan yavru köpeğe ilk müdahaleyi yapan belediyeye bağlı veteriner hekim, köpeğin ayağının kırık olduğunu tespit etti. Bulunduğu yerden alınan ayağı kırık köpek, ilçe tarım müdürlüğüne getiren ekipler, yavru köpeğin tedavisine burada devam etti.
Kızı Nilay'ın sokaktan geçerken yaralı köpeği farkettiğini, marketten aldığı sütü vermesine rağmen köpeğin acılar içinde kıvranmaya devam etmesi üzerine kendisini aradığını anlatan Başkan Yardımcısı Sadri Bingöl, "Önce aç olduğunu düşünerek marketten süt alıp içirmeye çalışmış. Köpek sütü içmiş ama kıvranmaya devam edince beni aradı ve yaşadıklarını bana anlattı. Ben de belediye veterineri ile birlikte bir ekibi yönlendirdim. Ayağı kırık olduğu tespit edilmiş. Yaralı köpeğin tedavisine devam ediliyor. Kızımın bu davranışı karşısında onur duydum. Kızımın çevresine duyarlı, hayvansever biri olduğu için çok mutlu oldum" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
-----------------------
-Küçük Nilay'ın yaralı köpeğe süt içirmesi
-Belediye ekiplerinin yaralı köpeğe müdahalesi
-Baba Sadri Bingöl'ün konuşması
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Serkan BİNGÖL/KARLIOVA (Bingöl), -
=======================================================
11)TURİSTLERİN KEKOVA'DA DENİZ KEYFİ
ANTALYA'nın Demre İlçesi'ne gelen Rus ve Ukraynalı turistler, Kekova'da çıktıkları tekne turunda serin ve bulutlu havaya rağmen denize girdi. Demre'ye gelen Rus ve Ukraynalı turistler, Aziz Nikolaos Müzesi ve Myra Antik Kenti'ni gezdikten sonra Çayağzı Limanı'ndan Kekova'ya yat turuna çıktı. Yatla serin ve havada Batık Kenti ve Simena Antik Kenti'ni gezen turistler, fotoğraf ve görüntü çekti. Turistler yat turu yaparken, bazı Demreliler de küçük tekneleriyle denizde gezinti ve balık tutmaya çıktı. Yat, doğal bir liman olan Gökkaya Koyu'nda mola verdiği sırada bazı turistler serin ve bulutlu havaya rağmen kendilerini Akdeniz'in mavi sularına kendilerini bıraktı. Hava sıcaklığının 21, deniz suyu sıcaklığının ise 22-23 derece olduğu denizde yüzen turistler kasım ayında denize girmenin keyfini yaşadı.
Denize girenlerden Rus Alexsandra Skansinky, "Rusya'nın kuzeyinden geldim. Yaşadığı şehirde sıcaklık eksi 12 derece ve her yerde kar vardı. Burada denizin suyunun sıcaklığını görünce yüzmeye karar verdim. Deniz çok temiz ve harikaydı. Benim ülkemde ancak bu sıcaklığı yazın görebilirim. Bu mevsimde denize girmek benim için rüya. Kekova gerçekten bir dünya harikası. Yine geleceğim" dedi.
Moskova'dan gelen Sergey Chehovich de "Kekova'ya çok kez geldim. Dünyanın birçok yerini gezdim. Dünyanın en sıcak insanları Türkiye'de. En sıcak ve en güzel denizi de Kekova'da. Bugün bu mevsimde denize girmek harikaydı benim için. Bu hava bizim yazın bile nadir gördüğümüz bir hava. Türkiye çok harika" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Yata biniş
Yatta Batık Kent ve Simena Anti Kenti'nden bölümler
Yol alan yatlar
Küçük tekneler
Balık tutanlar
Denize atlayanlar
Yüzenler
Röportajlar
147 MB /// 04.37"
Haber- Kamera: Ahmet ACAR/DEMRE (Antalya),