Dha Yurt Bülteni-2
1)BAKAN SOYLU, SİLOPİ'DE 2 ÇOCUĞUNU KAYBEDEN AİLEYİ ZİYARET ETTİ İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu, Şırnak'ın Silopi İlçesi'nde 4 Mayıs akşamı panzerin çarparak girdiği evde, 2 çocuğu ölen Yıldırım Ailesi'ni ziyaret ederek taziye dileklerinde bulundu.
1)BAKAN SOYLU, SİLOPİ'DE 2 ÇOCUĞUNU KAYBEDEN AİLEYİ ZİYARET ETTİ
İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu, Şırnak'ın Silopi İlçesi'nde 4 Mayıs akşamı panzerin çarparak girdiği evde, 2 çocuğu ölen Yıldırım Ailesi'ni ziyaret ederek taziye dileklerinde bulundu. Bakan Soylu, olayla ilgili 1 polisin tutuklandığını, diğer polisle ilgili işlemlerin sürdüğünü söyledi. Silopi İlçesi'ne helikoperle gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok, Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanı Korgeneral Arif Çetin, Şırnak Valisi İhsan Su ve Silopi Kaymakamı Savaş Topal ile birlikte, 4 Mayıs'ta zırhlı polis aracının Karşıyaka Mahallesi 715'inci Sokak'ta bulunan evlerine çarpması sonucu hayatlarını kaybeden Muhammet (7) ve kardeşi Furkan Yıldırım'ın (6) ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Taziyelerin kabul edildiği Hz. Osman Camisi'ne gelen Bakan Soylu, burada yaptığı açıklamada, ailenin kaza olayını metanetle karşıladığını belirterek, "Muhammet ve Furkan'ın bizi cennette karşılayacağına inanıyoruz. Olayın hemen akabinde soruşturmalar başladı ve devam ediyor. Başsavcılığımız da hemen olayla ilgili gerekli tahkikatı yaptı. Biz de Silopi'ye bu acılı ailemizi ziyarete geldik. Allah bir daha böyle acılar göstermesin. Polis memurlarımızdan bir tanesi tutuklandı, diğeri ile ilgili işlemler de sürüyor. Çocukların babası, dedesi, annesi büyük metanet gösterdiler. Buraya ulaştığımızdan itibaren de aynı anlayışı bize de gösterdiler. Bugün bizleri evlerinde kabul ettiler. Yanlarında, kalplerinde olduğumuzu bilmenizi isteriz" dedi.
Hayatını kaybeden Furkan ve Muhammet'in dedesi Salih Yıldırım, taziye dileklerinde bulunmak için Silopi'ye gelen Bakan Soylu'ya teşekkür ederek, "Sayın bakanım buraya kadar geldiniz şeref verdiniz. Olayın ilk saatinden şimdiye kadar valimiz, kaymakamımız ve emniyet müdürümüz bizleri yalnız bırakmadı" diye konuştu.
Çocukların babası Mesut Yıldırım ise 5 çocuğundan 2'sini kaybetmenin acısını yaşadığını dile getirerek, acılı günlerinde kendilerini yanlız bırakmayan Bakan Soylu'ya teşekkür etti.
Bu arada, Bakan Soylu mahalleye gelişinde yolda karşılaştığı kadınlarla da bir süre sohbet derek buradaki çocuklara da oyuncak hediye etti.
Taziye evinden ayrılan Bakan Soylu ve beraberindekiler daha sonra Namaz Dağı'ndakı askeri üs bölgelerini ziyaret ederek, buradaki askerlere moral verdi.
LAR
ŞIRNAK,
========================================================
2)21 GÜNDÜR KATO DAĞI'NDA SÜREN OPERASYONDA PKK'YA AİT 26 MAĞARA BULUNDU
ŞIRNAK İncebel Dağları-Kato bölgesinde 21 gündür devam eden 'Şehit Jandarma Binbaşı Ahmet Karaman-2 Operasyonu' PKK'ya ait 26 mağara bulundu.
Şırnak İncebel Dağları-Kato bölgesinde 19 Nisan 2017 tarihinde başlayan ve bugüne kadar ki en kapsamlı silah ve malzemenin ele geçirildiği, terör örgütüne en büyük darbenin vurulduğu belirtildiği 'Şehit Jandarma Binbaşı Ahmet Karaman-2 Operasyonu' zor arazi ve hava şartlarına rağmen 21 gündür aralıksız olarak devam ediyor.
İncebel Dağları-Kato bölgesinde şimdiye kadar terör örgütü mensuplarının kullandığı 26 adet mağara tespit edildi. Mağaraların çok derin ve uzun ve aynı zamanda çok bölmeli olması dolayısıyla aramalarına emniyetli bir şekilde devam edildiği belirtildi. Operasyon kapsamında dün Şırnak-Kato Dağı bölgesinde tespit edilen 26. mağarada yapılan aramada 16 muhtelif tipte silah, 35 bin biksi mühimmatı,14 bin 700 kaleşnikof mühimmatı, 350 uçaksavar mühimmatı, 70 adet kanas mühimmatı, 26 60 mm.lik havan mühimmatı, 100 havan mühimmat başlığı, 3 anti-tank mayını, el yapımı patlayıcı yapımında kullanılan çok sayıda entegre devre ve malzeme ile çok sayıda yaşam malzemesi ele geçirildi.
LAR
ŞIRNAK, -
============================================================
(ÖZEL)
3)MARMARİS'TE İLGİ ÇEKECEK KLASİK YELKENLİ TEKNENİN YAPIMI SÜRÜYOR
MUĞLA'nın Marmaris İlçesi Bozburun Mahallesi'nde yat imalat, onarım, kışlama ve çekek hizmetleri veren DSV Yatçılık (Dream Ship Victory), fabrikasyon malzeme kullanmadan tüm aksamı el yapımı olacak, 55 metrelik, 'Princess Maria' adlı, 22 milyon Euro'ya malolması planlanan klasik yelkenli motoryatın yapımı sürüyor. Şirket ortağı Hülya Alizade Kucheruk, fabrikasyon hiçbir malzeme kullanılmayacağını belirtti.
Azeri Hülya Alizade Kucheruk'un ısrarı üzerine 12 yıl önce Ukrayna'dan Marmaris'e gelen Valery Stepanenko, Bozburun Mahallesi'nde Kucheruk'un ortaklığında 80 milyon Euro bütçeli DSV Yatçılık Şirketini kurdu. Devletten tüm izinlerini alarak çalışmalara başladı. Devlet izniyle yat-çekek yeri için tekrar yatırımlar gerçekleştiren şirket, 300 teknelik yat çekek yeri yaptı. Şirketin yaptığı 64.5 metrelik Mikhail S. Vorontsov, Mayıs 2014'te, Amsterdam'da, Dünya Süper Yat Ödülleri 2014'de, özel jüri ödülü aldı. DSV Yatçılık, şimdi de tüm aksamı el yapımı olacak olan bir tekne için çalışmalara başladı. Gövdesi tamamlanan, 55 metre uzunluğa ve 10 metre genişliğe sahip el yapımı 'Princess Maria' adlı süper lüks klasik yelkenli motor yatın son teknoloji cihazlarla donatılacağı belirtildi.
"SİNDİRE SİNDİRE YAPIYORUZ"
Şirket ortağı Hülya Alizade Kucheruk, "Daha önceki teknelerimizde de olduğu gibi Princess Maria'nın da 'Sanatında usta, en iyisini yapan ve eşi benzeri olmayan bir nitelik taşıyan tekne' şeklinde özel bir sloganı var. 55 metre uzunluktaki teknenin genişliği 10 metre. 324 groston ağırlığında. Üzerinde 2 tane 490'ar beygirlik Caterpillar motor var. Motorlar kapalıyken yelkenleriyle saatte 12 mil sürat yapabiliyor. Tekne Afrika menşeili sapelli, riko cinsi tik ağaçlarından yapılma. Teknenin 35, 37 ve 38 metrelik üç yelken direği var. Yelken alanı 950 metrekare. Hiçbir problem yaşamadan rahatlıkla okyanus aşabilecek yapıya sahip. Gövdenin tamamlanması 3 yıl sürdü. Geri kalan teknik aksamlar ise tekneyi alacak sahibinin istek ve zevkine göre son sistem süper lüks cihazlarla 2 yılda donatılacak" dedi.
25 MİLYON EURO'YA MAL OLACAK
Teknenin tamamlanan yüzde 80'lik gövdesinin bile yaklaşık 5.5 milyon Euro'ya mal olduğunu belirten Hülya Alizade Kucheruk, "Bittiğinde yani dekorasyonlar, teknik donanımlar ve diğer lüks malzemeleriyle 25 milyon Euro'ya mal olacak. Tekne 12 kişilik. Personel için 6 kamaranın yanı sıra bir master kamara ve 4 tane de VİP kamarası var. Tekne konsepti şirketimizin de en büyük ortak ve yatırımcısı Ukraynalı işadamı Valeriy Stepanenko'ya ait. Gemi mühendisliğini ünlü Hollandalı Dykstra Naval Architects yaptı. İç ve dış mimarisi ise İngiliz Ken Freivokn Design'a ait" diye konuştu.
Tekne güvertesinde açık ve kapalı alanda geniş iki ayrı oturma yeri bulunduğunu belirten Hülya Alizade Kucheruk, "Teknedeki misafirlerin rahatı için teknenin iki ayrı dümen bölümü var. Arkadaki dümen genelde misafirler kendilerini daha fazla yelkenci hissetsinler diye yelkenler açıldığında kullanılıyor. Ortadaki yönetim yeri ise her şeyin otomatik sistemle yani joistikle yönetildiği yer. Kaptanları genelde kaldıkları küçük odalardan biz burada kurtardık. Kaptan köşkü çok geniş tutuldu. Sistem olarak kaptan yatarken bile teknenin yönetimini izleyebilecek" dedi.
Şirket kurulduğundan bu yana dünyanın en büyük ve en lüks teknelerini yapmak düşüncesinde olduklarını fakat istek üzerine bunların arasına bir tane de 10 metrelik küçük bir tekne eklediklerini söyleyen Kucheruk "10 metrelik bu teknenin bile işçiliğini yaklaşık 6 ayda tamamladık. Bu bir balıkçı teknesi olmakla birlikte gezi teknesi olarak da kullanılabilecek biçimde yapıldı. Modeli bizim özelimiz. Küçük tekne olarak çok fazla teklif alıyoruz. Bu teknenin maliyeti 60-100 bin Euro arasında değişiyor. Teknenin en önemli yanı ise tekneyi yapan ustamızın rahatsızlanarak vefat etmesinden sonra anısını yaşatmak için tekneye Rafet adını koyduk" dedi.
SIRADA 300 MİLYON EURO'LUK TEKNE VAR
Sırada 151 metre uzunluk ve her biri 80 metre yükseklikte 4 direkli olacak dünyanın en büyük klasik yelkenli motor yatı olacak olan 'Dream Symphony' isimli teknenin olduğunu söyleyen Kucheruk, "2020 yılında bitirmeyi planladığımız teknenin yelken alanı 5 bin metrekare. Tekne ekolojik ve her türlü konfora sahip olacak. Elektriğini yelkenleri sayesinde kendisi üretecek. Maliyeti ise şu an itibariyle 300 milyon Euro olacağını tahmin ediyoruz. Lamine ahşap, modern gemi yapımında rekabetçi ve başarılı bir ürün olarak, yüzme havuzuna otomatik çıkacak platform üzerine helikopter bile inebilecek" dedi.
Görüntü Dökümü
-------------------------
Tersaneden görüntü.
Princess Maria'nın bitmiş maket fotoğraf görüntüsü
Princess Maria içinden, dışından çeşitli yerlerinden görüntü
Hülya Alizade Kucheruk ile rop.
Rafet isimli küçük teknenindeğişik açılardan görüntü
Hülya Alizade Kucheruk'un küçük tekne ile ilgili verdiği bilgi
(Görüntü boyutu 621 MB)
Haber- Kamera: Mustafa SARIİPEK / MARMARİS (Muğla),
==================================================================
(ÖZEL)
YENİ TEKNİKLE YAŞAMI TEHDİT EDEN PROSTAT KANSERLERİ TEŞHİS EDİLİYOR
4)KABUS BİTTİ, ERKEKLERE MÜJDE
ÜROLOJİ Profesörü Dr. Çağ Çal, her prostat kanserinin öldürücü olmadığını, kontroller sonrası prostat kanseri gelişme riski düşük erkeklerin her yıl ürolog kontrolüne gitmelerine de gerek bulunmadığını söyledi. Prof. Çal, "Artık görevimiz prostatta ilerleyerek yaşam tehdidi oluşturacak kanseri saptamak. Bunu da dünyada ve ülkemizde henüz yeni olan 'hedefe yönelik' MR-TRUS Füzyon Prostat biyopsisi tekniği ile saptıyoruz. Bu yöntem erken ve etkin teşhisi sağlıyor" dedi.
İzmir Kent Hastanesi Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Çağ Çal, erken tümör tanısı için geçmişte 'her yıl' yapılması önerilen ancak kan testlerinin yanında elle muayene yüzünden birçok erkeğin kaçtığı prostat tetkikinde yeni bir döneme girildiğini söyledi. Yeni bilgiler ışığında ürologların temel hedefinin de değişime uğradığını belirten Prof. Dr. Çal, "Her 8 erkekten birisinin yaşamı boyunca prostat kanseri tanısı alacağı gerçeği erkeklerin ciddi korkusu. Oysa, her prostat kanseri ölüm riski yaratmıyor. Biz de öldürücü kanseri teşhis etmek istiyoruz" diyerek, yeni uygulanan tekniğin hastalara sağladığı avantajlar, uygulama şekliyle ilgili bilgiler verdi. Prof. Dr. Çal şöyle konuştu:
"Prostat kanseri teşhisi için ilk değerlendirmeler parmakla prostat muayenesi ve kanda toplam PSA (Prostat Spesifik Antijen) değerinin ölçülmesidir. Bu iki değerlendirmeden birisinde olağan dışı durum saptandığında teşhise yönelik ikinci değerlendirme prostattan doku örneği alınması (biyopsi) olacaktır. Bununla birlikte, prostat muayenesi, kan PSA düzeyi ve standart prostat biyopsisi kanser varlığını ya da yokluğunu yüzde 100 güvenilirlikle gösteremez. Yapılacak biyopsi ile özellikle yaşamı tehdit edecek prostat kanserini saptayabilmek için iki ayrı görüntüleme yönteminden yararlanan yeni bir biyopsi tekniği ülkemizde birkaç merkezde kullanılmaya başlandı. MR-TRUS Füzyon Prostat Biyopsisi denilen bu teknik Ege Bölgesi'nde ise ilk ve tek İzmir Kent Hastanesi'nde kullanılıyor. Bu teknikte iki görüntüleme yönteminden yararlanılıyor. Manyetik Rezonans (MR); yaşamı tehdit etme kapasitesi fazla olan prostat kanseri odaklarını saptamada en yüksek başarıya sahip görüntüleme yöntemi. TRUS (Transrektal Ultrasonografi) ise makattan yerleştirilen ultrason probu ile prostat bezinin görüntüsünün ses dalgaları kullanarak elde edilmesidir.
MR-TRUS Füzyon Prostat Biyopsisi yönteminde doku örnekleri alınmadan önce MR tekniği kullanılarak elde edilen prostat görüntüleri incelenerek öldürücü kanser şüphesi taşıyan alanlar işaretleniyor. Biyopsi işlemi sırasında hastanın MR görüntüleri TRUS yöntemiyle gerçek zamanlı elde edilen görüntülerle eşleştiriliyor. Bu sayede, MR yöntemiyle saptanan şüpheli alanlar TRUS görüntülerin üzerine taşınır ve biyopsi iğnesiyle bu odaklardan doğrudan örnek alınması sağlanır. Bu yöntem prostat kanserinde 'Erken Teşhis' tanımının ötesine geçerek 'Erken ve Etkin Teşhis' sağlamaktadır. Bu yöntem, yaşamı tehdit etmeyecek yani tedavi gerektirmeyen prostat kanserlerinin teşhis edilmesini önlediği gibi mutlaka tedavi edilmesi gereken kanserlerin daha yüksek doğrulukla saptanmasına olanak tanımaktadır."
Görüntü Dökümü
------------------------
- Prof. Dr. Çağ Çal ile röp
Uygulamayı ekrandan göstermesi
Haber-Kamera: Mücahit BEKTAŞ / İZMİR,
=====================================================
5)OTOMOBİL, HASTANE ÖNÜNDE DURAN TRAKTÖRE ÇARPTI: 3 YARALI
KAYSERİ'nin Tomarza ilçesinde hastane önündeki yolda park halindeki traktöre çarptı. Kazada, otomobildeki 3 kişi yaralanırken, kaza anı da güvenlik kameralarına yansıdı.
Kayseri'den, Tomarza'ya gelmekte olan Mustafa Demir'in kullandığı 42 DP 646 plakalı otomobil, Yaşar Karayel Devlet Hastanesi önündeki yolda park eden 38 AN 289 plakalı traktöre arkadan çarptı. Kazayı gören hastane çalışanları ve 112 Acil Servis ekipleri, yaralanan otomobil sürücüsü Murat Demir ile otomobildeki Ender Çetinkaya ve Recep Akbulut'a ilk müdahaleyi yaptıktan sonra, hastaneye kaldırdı. Demir ve Akbulut, daha sonra ambulansla Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesine gönderildi. Yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu bildirildi. Polisin kazayla ilgili başlattığı soruşturma sürüyor. Bu arada, kaza anı bir işyerinin güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı. Görüntülerde, hastane önünde duran traktörün solundan trafik akarken, önündeki kamyonun sağından gitmeye çalışan otomobil, traktöre hızla gelip çarpıyor.
Görüntü Dökümü
------------------------
-Güvenlik kamerası görüntüsü
Haber-Kamera: KAYSERİ DHA)
1 dakika, 30 saniye/48 MB
======================================================
6)ASIRLIK ÇINARLARA BİR HAFTA ÜCRETSİZ TATİL
MUĞLA'nın Bodrum İlçesi'nin ilk turizmcilerden 4 yıldızlı Sami Beach Otel'in yöneticisi Sami Akbaş, Türkiye ve dünyanın herhangi bir ülkesinde 100 yaşını dolduran herkesi tesisinde torunlarıyla birlikte 1 hafta ücretsiz ağırlayacağını söyledi.
Gümbet Mahallesi'ndeki plajda 54 yıldır 4 yıldızlı Sami Beach Otel'in yöneticiliğini yapan, ilçenin ilk turizmcilerinden olan evli, 3 çocuk ve 9 torun sahibi 77 yaşındaki Sami Akbaş, dikkat çeken bir kampanya başlattı. 'Dede torununu da al gel' adını verdiği kampanyaya 100 yaşını doldurmuş herkesin katılabileceğini söyleyen Akbaş, "Japonya'dan İngiltere'ye, Kanada'dan Avustralya'ya kadar birçok ülkede 100 yaşını dolduran herkese yaşamlarında çeşitli kolaylıklar sağlanıyor. Yarım asırlık turizmci olarak ben de turizmci oğullarımla birlikte 100. yaşını dolduran herkese bedava tatil olanağı sunmaya başladık. İlk konuğumuz da İngiltere'den Marion Elizabeth Jarvis oldu. 100 yaşını doldurup gelen konuklarımıza ayrıca burada bir 100. yıl doğum günü partisi düzenleyip, o günün anısına bir plaket takdim ederek Türk turizmi adına onurlandıracağız. Bu uygulamamızdan İngiliz konuğumuz çok mutlu oldu ve duygulandı. Biz de dünyanın hangi ülkesinde olursa olsun, 100 yaşındaki konuklarımızı ücretsiz tatil ve ağırlamak için bekliyoruz" dedi.
Bodrum Kent Konseyi eski başkanı Hamdi Topçuoğlu, Sami Akbaş'ı kutlayıp, "Turizmde yaşanan sıkıntılı günlere yarım asırdır, Bodrum turizmine hizmet veren verdiği hizmet ve tesis kalitesinden asla vazgeçmeyen Sami Akbaş örnek bir karar alarak uygulamaya koydu. Umarım bu karar diğer turizmcileri örnek olur. Ülke turizmcileri olarak minik ama insanları mutlu eden küçük jestler, promosyonlar yaparak ülkemize konuk olarak gelen turistleri çok mutlu olarak tekrar ülkelerine göndermenin yollarını arayıp bulmalıyız. Çünkü o insanlar bir kez tercih için güzel ülkemizi tercih etsinler" dedi.
İLK KONUK LONDRA'DAN
Londra'dan gelen 100 yaşındaki Marion Elizabeth Jarvis, Akbaş'ın ilk konuğu oldu. Jarvis, "Kızım ve damadımla Bodrum'a tatile geldik. Buraya tam 9 yıldır tatile geliyoruz. Çok mutluyuz. Bu yıl geldiğimizde 100 yaşını doldurduğum için bir hafta tatilin bedava olduğunu söylediler ve doğum günü düzenlediler. İnanılmaz derecede mutlu oldum. Para önemli değil; kurulan dostluklar arkadaşlıklar ve size verilen önem çok değerli. Akbaş ailesi benim ailem gibi oldu" dedi.
Görüntü Dökümü
-------------------------
Akbaş ailesi İngiliz turistlerle sohbet ederken
Toplu halde İngiliz turistler ve Akbaş
Sami Akbaş ile röp.
Hamdi Topçuoğlu ile röp.
İlk gelen 100 yaşındaki İngiliz turistin fotoğrafından görüntü
(Haber- Kamera: Yaşar ANTER / BODRUM (Muğla),
========================================================