Dha Yurt Bülteni-2
1)CUMHURBAŞKANI'NA SUİKAST GİRİŞİMİ DAVASICumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele 15 Temmuz darbe girişimi gecesi saldırı düzenleyen 1'i firari 37 darbeci askerin aralarında bulunduğu 47 sanığın yargılanmasına Muğla 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam ediliyor.
1)CUMHURBAŞKANI'NA SUİKAST GİRİŞİMİ DAVASI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele 15 Temmuz darbe girişimi gecesi saldırı düzenleyen 1'i firari 37 darbeci askerin aralarında bulunduğu 47 sanığın yargılanmasına Muğla 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam ediliyor.
GENİŞ HABER GEÇİLECEK)
Görüntü Dökümü
----------------------
-Adliye çevresinde yoğun güvelik önlemleri
-Detaylar
MUĞLA/DHA
===================================================
2)MUĞLA'DAN KUŞKONMAZ FIŞKIRIYOR
MUĞLA'nın Ula İlçesi Kızılyaka Mahallesi'nde doğarak İzmir'de büyüyen Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İşletme Bölümü'nden mezun olmasına rağmen çiftçiliğe üç ay önce başlayan 37 yaşındaki Aslı Aksoy, kuşkonmaz macerasında büyük mutluluk yaşıyor. Normalde günde bir kez hasat veren kuşkonmazlar, Yeşilçam mahallesinin hava ve toprağını sevince beklentilerin çok üzerine çıkarak günde iki hasat vermeye başladı. 2003 yılında ODTÜ İşletme Bölümü'nden mezun olduktan sonra Koç Üniversitesi'nde yüksek lisansını tamamlayarak İstanbul'da tekstil ve gıda üretim alanlarında pazarlama müdürü olarak çalışırken Amerika'ya iş gezisine giden Aslı Aksoy'un hayatı, New York şehrinde yediği kuşkonmaz ile değişti. 13 yıllık iş hayatını bir kenara bırakıp Kızılyaka'da 42 dönümlük arazide kuşkonmaz üretimine başladı. Türkiye'nin Eskişehir'den sonra ikinci büyük kuşkonmaz üreticisi konumuna geçen Aslı Aksoy, 7 aylık üretim sezonunda 15 ton hedeflediği kuşkonmaz üretiminde ilk 1,5 ayda 5 tona ulaştı.
"ARTIK GERÇEKTEN ELİMİZ BELİMİZDE"
Aslı Aksoy şunları söyledi:
"1.5 ay önce aldığımız ilk kuşkonmazın ardından tahminlerimizin çok üstünde üretim oldu. Bizim bu sene ilk yılımız olduğu için ürünün ne şekilde ve nasıl üreyeceğini tahmin edememiştik. Günde iki kez hasata çıktığımız zamanlar oldu ve çok şaşırdık. Havamız çok güzel. Toprağımız verimli ve bereketli. Böyle olunca da tüm tarlaları günde iki kez gezerek ürün alıyoruz. Bu durum bizim için tahmin etmeyi bir kenara bırakın öngöremediğimiz bir olaydı. Bize de sürpriz oldu. Biz burada tamamen doğal üretim yapıyoruz. Tek yaptığımız çok özel ve iyi bir bakım. Yabancı otlar sürekli temizleniyor. Bu sene Nisan yağışları çok güzel gitti. Gerçi yağan dolu bir günlük ürünü vurdu ama köklerinden yeni sürgünler devam etti. Hava ılıman olunca da üründe patlama oldu. Artık gerçekten şirketimizin adı gibi elimiz belimizde. Her bir kuşkonmaza takım arkadaşlarımla birlikte gözümüz gibi bakıp büyütünce toprak da bunun karşılığını verdi."
"PİYASAYA ÇIKTIK"
Kısa sürede önemli market zincirleriyle anlaşmaya vardıklarını söyleyen Aksoy "An itibariyle tarladan satışlarımız devam ederken bu arada piyasaya da çıktık. Ağırlıklı olarak ürünlerimizi İstanbul'a gönderiyoruz. Bu hafta içerisinde Ege Bölgesi dağıtımlarımız da başlıyor. Seçkin marketlerin raflarında yer almaya başladığımız andan itibaren arananlar arasına girmesi bizim için çok iyi haber. Çok büyük emeklerle ürettiğimiz kuşkonmazları daha fazla insana ulaştırabilmenin yolu market zincirleri. Dolayısıyla şu anda iyi gidiyoruz. Hasat bahar sonuna kadar iyi gideceğe benziyor" diye konuştu.
ÇALIŞANLARIN HEPSİ KADIN
7 kadın yardımcı ile birlikte çalışan Aslı Aksoy aralarına artık erkek almayı düşünmediklerini vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Yanlış anlaşılmasın erkeğe karşı değiliz ama bu bizim işimizin doğası gereği kuşkonmaz kadın emeği isteyen bir ürün. Sürekli eğilerek çalışıyoruz. Her bir ürünün bakımı çok hassasiyet gerektiriyor. Bunu da kadınlarla birlikte çok daha rahat yapabiliyoruz. Ekip uyumu çok önemli. Zaten biz burada her gün ailelerimizden çok birbirimizi görüyoruz. Bazen zaman yetişmediğinde burada saat 24.00'e kadar türkülerle şarkılarla pür neşe içinde çalışmaya devam ediyoruz. Çok güzel bir birliktelik yakaladık. Bu yüzden de kadın kadına üretime devam edeceğiz gibi gözüküyor. Bizim için geri dönüşler çok önemliydi. Öncelikle lezzet anlamında çok iyi not aldık. Üretim ve kalitemizle çok güzel geri dönüşler aldık. Dahası kuşkonmaz kendi özelinde çok faydalı bir ürün. Folik asit deposu. Hamilelerde, çocuk emziren kadınlarda çok önemli. İlaç olarak değil de doğal besin yoluyla bunu almak da ayrıca çok daha önemli. Diğer mineral ve vitaminler açısından da çok zengin, çok lifli bir sebze. Sindirime yardımcı, kalp dostu. Kanı temizliyor."
"BURADA ÇOK MUTLUYUZ"
Kuşkonmaz üreteminde çalışan kadınlardan Güler Karadağ "Her şey iyi geçiyor. Aslı Hanım, mükemmel biri. İşimiz ve arkadaşlarımızdan memnunuz. Ortam çok iyi. Daha önce hayvancılık yapıyordum ama burada gerçekten çok mutluyum" dedi.Kendi arazileri ve hayvanları olmasına rağmen burada çalışıp, kuşkonmaz yetiştirmekten mutlu olduğunu söyleyen Hatice Kırkan "Aldığım parayla üniversitede kızımı okutuyorum" dedi. Üniversite mezunu olan Kırkan Aslı Aksoy'un sağ kolu gibi çalışıp, o olmadığı zaman hesap işlerine de baktığını belirtip, "Okuldan mezun olunca iş bulamadım ve 1,5 aydır burada çalışıyorum. Sağlıklı ürün yetiştiriyoruz ve hasat çok güzel. Köyümüz ve toplum için burası çok iyi oldu. Şu ana kadar 5 ton civarında ürün topladık. Bu kadarını beklemiyorduk çok şaşırdık" dedi. Özge'nin annesi Aynur Yıldırım da "Kuşkonmaz üreten en yaşlı işçilerdenim. Yağmurun devam etmesi hasatı yükseltti. Satışlar da ortam da güzel" dedi.
KUŞKONMAZ NASIL ÜRETİLİYOR?
Tohumdan elde edilen fideler tarlaya dikiliyor. İki yıllık titiz bir bakımın ardından üçüncü yıl azar azar ürün vermeye başlıyor. Tarladaki kökler 10-12 sene boyunca verimli bir şekilde ürün veriyor. Genellikle şubat ayı sonu mart başında bitkinin sürgünleri toprak yüzeyinden dışarı çıkmaya başlıyor. Sürgünler 25 santim boyutuna geldiğinde toprağa yakın bir şekilde kesiliyor. Kesimde hassas davranmak gerekiyor çünkü topraktan çıkmak üzere olan bir sürgün küçük bir bıçak darbesiyle zarar görerek dik çıkması gerekirken eğiliyor ki bu da kalite kriterlerini ters yönde etkiliyor. Tarladan toplanan kuşkonmazlar toprağını atması için yarım saat soğuk suda tepelerini suya değdirmeden bekletiliyor. Serinleme sonunda boylarına göre ayrılıyor ve dipleri kesilerek 400 gramlık bağcıklar haline getiriliyor. 35 liradan başlayan kilo fiyatı ürün çoğaldıkça düşmeye de başladı.
Görüntü Dökümü
-------------------------
-Tarladaki ürünlerden yakın plan ve genel görüntü çekimi
-tarlada kuşkonmaz ayrım ve kesim yapılırken görüntü
-Aslı Aksoy ve çalışan kadınlarla röp.
-Şarkılı türkülü çalışma görüntüleri
-Tarlada kuşkonmaz toplanmasından görüntü
-Geney ve detay görüntüler
(Haber - Kamera: Mustafa SARIİPEK / ULA(Muğla),
====================================================
3)SİGARAYI BIRAKMAK HAZIRLIK GEREKTİRİR
ANTALYA Atatürk Devlet Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Kasım Göktaş, sigarayı bırakma konusunda anlık kararların işe yaramadığını, sigarayı bırakmanın ciddi ve hazırlık gerektiren bir karar olduğunu, bu kararın başarılı olabilmesi için kişinin hayatının stressiz bir döneminde uygulanması gerektiğine dikkati çekti. Dr. Kasım Göktaş, sigara bağımlılığının ciddi bir bağımlılık olduğunu belirtti. Dr. Göktaş, "Çünkü bu bağımlılığın en önemli özelliği çok yaygın, çok fazla kullanıcısının olması. Bu da daha kolay ulaşılabilir olmasından kaynaklanıyor. Gece gündüz her saatte ulaşılabiliyor. Bir bağımlılık maddesine ne kadar kolay ulaşılabiliyorsa bağımlılık potansiyeli de o kadar artar" dedi. Sigaranın etki süresinin 10-20 dakika olduğunu vurgulayan Dr. Göktaş, "Etki süresi ne kadar kısaysa bağımlılık potansiyeli de o kadar artıyor. Kolay bir şekilde bağımlılık ortaya çıkıyor" diye konuştu.
SİGARAYI BIRAKMA DÖNEMİ ÖNEMLİ
Sigarayı bırakma kararının önemli bir karar olduğunu ve bunun için hazırlık yapılması gerektiğini belirten Dr. Göktaş, "Anlık kararlar işe yaramıyor" dedi. Dr. Göktaş, şunları söyledi:
"Kişinin kafasına takılıyor 'ben sigarayı bırakacağım' diye. Ama bazen depresif, bazen başka streslerin olduğu döneme geliyor bu karar. Yani başka sorunlar varken tekrar tekrar üzerine bir yük daha bindirmiş oluyor. Sigaraya bırakmak isteyenlere hayatlarının daha stabil olduğu, daha uygun olduğu bir dönemde bu kararı uygulamalarını öneriyorum. Kişinin o kararı vermiş ve o hazırlığı yapmış olması gerekiyor. Bu çok önemli bir nokta."
Sigarayı bırakma konusunda başarısız girişimlere de değinen Dr. Göktaş, "Başarısız girişimler kişiyi yıldırmamalı. Ortalama 7-10 gibi başarısız girişim olabilir" dedi.
PAKETLERİN ÜZERİNDEKİ LARA ALIŞIYOR VE ETKİLENMİYORLAR
Sigara paketleri üzerindeki fotoğraflar ve kamu spotlarına da değinen Dr. Kasım Göktaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Esasında bunlar uyarıcı güzel şeyler. Kişi ne kadar çok sigaranın zararlı etkilerini görürse, onlarla ne kadar çok haşır neşir olursa sigarayı bırakma potansiyeli artar. Ancak şöyle bir durum var. Burada biraz olasılık hesabı var. Kişi şöyle düşünüyor, 'Evet sigara akciğer kanseri yapar ama ne zaman yapar, belli değil. Yapar mı yapmaz mı o da belli değil' gibi. Bir de 'Bana yapar mı yapmaz mı bu da belli değil.' Böyle olunca kişi o riski alırım diyor. Ama bilse ki o sigara paketi bittiğinde yoğun bağımlı olacak ya da akciğer kanseri olacak, o paketi kimse içmez. Belirsizlik insanın daha rahat davranmasına neden oluyor. Sigara bağımlıları bu fotoğrafları her zaman gördüğü için bir süre sonra alışıyor bunlara. Mesela bu konudaki kamu spotları da güzel. Özellikle kamu spotlarında evin diğer bireyleri etkileniyor ve bu hatırlatılıyor kamu spotlarında."
Dr. Göktaş, bir gün kamu spotları ve sigara paketleri üzerindeki fotoğrafların sigara bağımlılarına sıradan gelmeyeceğini ve bir şey ifade edeceğini de sözlerine ekledi.
BIÇAK KEMİĞE DAYANINCA KOLAY BIRAKIYORLAR
Bıçak kemiğe dayanma' atasözünü hatırlatan Dr. Göktaş, "Bu çok önemli bir nokta. Sigara içenler sigaranın olumsuz etkilerini gördüklerinde daha kolay bırakıyor. Bunları görmedikleri vakit sigarayı bırakma kararı daha ileri tarihlere erteleniyor" dedi. Sigarayı bırakma polikliniklerinde ortaklaşa çalışıldığını anlatan Dr. Göktaş, "Bağımlılık daha çok psikiyatrinin konusu olmakta birlikte göğüs hastalıklarının bu kadar önde olmasının nedeni de bıçak kemiğe dayanma noktasını göğüs hastalıkları kişiye daha iyi ifade edebiliyor" diye konuştu.
"BEN İYİLEŞMİŞ BİR SİGARA BAĞIMLISIYIM'
Sadece sigara değil bir şeye bağımlı olmanın iyi bir şey olmadığını da vurgulayan Dr. Kasım Göktaş, "Hayatımızda her zaman ona ihtiyaç olur. O olmadığı zaman kendimizi eksik hissederiz. Bağımlılık sosyal hayatı olumsuz etkiler" dedi. Sigarayı bırakan kişilerin, örneğin 1 aydır sigara içmeyen bir kişinin 'Sigarayı bıraktım' yerine 'Ben 1 aydır sigara içmiyorum' demesi gerektiğini söyleyen Dr. Göktaş, "Bıraktım ve kurtuldum demek için 1 yıllık gibi bir süre geçmesi gerekiyor. 'Ben iyileşmiş bir sigara bağımlısıyım' demek lazım. O tanı her zaman var diye düşünmeleri gerek" dedi.
Görüntü Dökümü
--------------------
Dr. Kasım Göktaş muhabirle konuşurken
Dr. Kasım Göktaş röp
Dr. Kasım Göktaş'tan detay görüntüler
Sigar paketlerinden
Dr. Kasım Göktaş'ın odasındaki resimden görüntü
Sigara paketleri üzerindeki fotoğraflardan görüntü
425 MB - 6.58
(Haber: Selma KUNAR-Kamera: Süleyman EKİN-Mustafa KOZAK/ANTALYA
==============================================
4)ENSTİTÜDE 15 MİLYON YAVRU BALIK ÜRETİMİ YAPILACAK
ANTALYA'nın Demre İlçesi'ndeki Akdeniz Su Ürünleri Araştırma, Üretme ve Eğitim Enstitüsü'nde bu yıl Beymelek Dalyanı'ndan alınan anaç balıklarla toplam 15 milyon yavru balık üretimi yapılacak. Yavru balıklar ise özel sektöre satılacak.
Merkezi Demre'ye bağlı Beymelek Mahallesi'nde bulunan Akdeniz Su Ürünleri Araştırma, Üretme ve Eğitim Enstitüsü tarafından Beymelek Dalyanı'ndan levrek, çupra, sarıağız, çinekop ve lahos (grida) anaçları alınıyor. Havuzlarda beslenen anaçlardan alınan larvalar yavru balığa dönüşüyor. 28 havuzda larva, 32 havuzda yavru balık üretimi yapılıyor. 15 havuzda da değişik cinslerden yaklaşık 1100 anaç balık besleniyor. Toplam 3 bin metrekarelik alanda üretim yapılıyor. Şu an üretim havuzlarında 10 milyon levrek yavrusu, 3 milyon çupra yavrusu üretilmiş durumda. Belirli ağırlığa gelen çupra ve levrek yavrularının satışı başladı. Mayıs ayı başından itibaren ilk kez sarıağız yavrusunun üretimine başlanacak. Bunların yanında lahos, çinekop anaçlarından alınan larvalardan yavru üretme deneme çalışmaları yapılıyor.
HAVUZLARDA BESLENİYOR
Anaçlardan alınan larvalar önce özel havuzlara bırakılıyor. Özel olarak karides, kalamar ve hamsi gibi balıklardan üretilen sıvı yemlerle besleniyor. Yavru konumuna geçince yavru balık havuzlarına alınıyor. Her aşamada boylama yapılarak boylarına göre değişik havuzlara alınıyor. Havuzlarda katı yemlerle beslenen yavrular 90 gün içinde 300-400 miligram seviyesine geliyor. Yavru balıklar özel sektöre 300 miligram ile 2 gram arasında satılıyor. Şu anda satılan yavruların tanesi 15-60 kuruş arasında değişiyor. Özel sektör, özel donanımlı kamyonlarla yavruları üretim merkezlerine taşıyor. Üretim aşamasında yavru balıkların beslenmesi, hastalıkları ve üretimi konusunda bilimsel çalışmalar yapılıyor.
YÜZDE 5'İ KARŞILANIYOR
Enstitünün Teknik Koordinatörü Durali Eraslan, "Bu yıl da araştırma, üretim ve eğitim faaliyetlerimiz devam etmekte. Üretimde toplam 15 milyon yavru balık hedefimiz var. Üretilen bu yavru balıklarla sektörün balık ihtiyacının yüzde 5'ini karşılamaktayız. Asıl amacımız yaptığımız besleme, hastalık gibi çalışmalarla sektörün ihtiyacı olan bilimsel verileri elde edip, sektöre öncülük etmektir" dedi.
Görüntü Dökümü
-------------
Enstitünün girişinden bölümler
Üretim bölümü
Anaçlar ve yavru üretiminde kullanılan yemler
Larva üretim bölümü
Yavru üretim bölümü
Yavrulardan detay
Boylama ve taşıma
RÖP: Durali Eraslan (Teknik Koordinatör)
732 MB /// 06.32"
HABER- KAMERA: Ahmet ACAR/DEMRE (Antalya),