Haberler

Dha Yurt Bülteni-2

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

1)150 DEAŞ HEDEFİ VURULDU, 18 TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜSURİYE'de yürütülen Fırat Kalkanı Harekatı'nda terör örgütü DEAŞ'a ait 150 hedef, karadan ve havadan Türk ve koalisyon jetleri tarafından ateş altına alınarak imha edilirken 16 terörist etkisiz hale getirildi.

1)150 DEAŞ HEDEFİ VURULDU, 18 TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ

SURİYE'de yürütülen Fırat Kalkanı Harekatı'nda terör örgütü DEAŞ'a ait 150 hedef, karadan ve havadan Türk ve koalisyon jetleri tarafından ateş altına alınarak imha edilirken 16 terörist etkisiz hale getirildi.  Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından 159 günden bu yana sürdürülen Fırat Kalkanı Harekatı'nda, Özgür Suriye Ordusu ilerleyişini sürdürürken terör örgütü DEAŞ'a ait 130 hedef karadan ateş destek vasıtalarıyla imha edildi. Türkiye ve koalisyon ülkelerine ait jetler tarafından ise, DEAŞ'a ait 20 hedef savaş uçaklarıyla vuruldu. Gün içerisinde 18 teröristin etkisiz hale getirildiği harekatın son durumuyla ilgili Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan bilgilendirmede şöyle denildi:

"Hedef tespit vasıtaları ile tespit edilen 130 DEAŞ hedefine ateş destek vasıtaları ile atış yapılarak bölgedeki terörist grupların faaliyetleri baskı altına alınmıştır. Hava Kuvvetlerimize ait uçaklar tarafından, Bab ve Bzagah bölgelerinde tespit edilen 18 DEAŞ hedefine yönelik düzenlenen hava harekatı sonucunda, 3 silah mevzii, 4 kontrol noktası, 2 tünel ve barınma maksatlı kullanılan 9 bina imha edilmiştir. Koalisyon hava unsurları tarafından, Bab'da bulunan DEAŞ hedeflerine yönelik icra edilen 2 hava harekatı sonucunda, DEAŞ mensuplarınca karargah olarak kullanılan 1 bina ve 1 tünel imha edilmiştir. Gün içinde, icra edilen harekat kapsamında 18 DEAŞ mensubu etkisiz hale getirilmiştir. DEAŞ'tan temizlenen bölgelerde muhaliflere destek sağlayan, patlayıcı madde tespit ve imha timlerimiz tarafından 87 el yapımı patlayıcı imha edilmiş, harekatın başından bugüne kadar, çoğu tuzaklanmış 3 bin 431 el yapımı patlayıcı ve 55 mayın kontrollü olarak etkisiz hale getirilmiştir."

HDP Kars Milletvekili Ayhan Bilgen Ankara Esenboğahavalimanında gözaltına alındı Diyarbakıra götüreleceği bildirildi.

GAZİANTEP, -

=====================================================

2)FETHİYE'DE TAŞ OCAĞI İÇİN YÜRÜTMEYİ DURDURMA

MUĞLA'nın Fethiye İlçesi'ndeki, yeşil bitki örtüsü ve doğasıyla ünlü Üzümlü Ovası'nda faaliyete başlayan taş ocağına karşı açılan davada, 'yürütmenin durdurulmasına' karar verildi. Bölge halkı adına davayı açan avukat Bora Sarıca, üst sınır 25 hektarken, 66 hektar alanda faaliyet yürüten taş ocağının parçalı ruhsatlar alarak, Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu almaktan kaçtığını ve kanuna aykırı hareket ettiğini öne sürdü. Fethiye'nin Üzümlü Ovası'ndaki Yeşil Üzümlü, İncirköy ve Koruköy mahallelerinin kesiştiği Aladağ Mevkii'nde, geçen yıl nisan ayında taş ocağı faaliyete başladı. Taş ocağının ilk faaliyeti olarak, yakınında arkeolojik sit alanı, zeytinlik ve 70 bin fidan dikilen bal ormanı bulunan bölgede, dinamitle seri patlamalar gerçekleştirildi. Patlamalar nedeniyle etrafa saçılan taş parçaları ve toz bulutunun doğaya büyük zarar verdiğini belirten 3 mahallenin sakinleri, Muğla Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün taş ocağına ilişkin 'ÇED raporu gerekli değildir' kararına karşı yürütmenin durdurulması için Muğla 1'inci İdare Mahkemesi'nde dava açtı.

AYI VE DEVE KOSTÜMLÜ EYLEM

Dava süreci devam ederken, taş ocağına karşı harekete geçen mahalleliler, geçen yıl 16 Mayıs'ta ayı ve deve kostümleri giyerek, davul zurna eşliğinde eylem yaptı. Üzümlüaltı Mevkii'ndeki eyleme bölgede yerleşik yaşayan İngiliz ve Almanlar da katıldı. Eylemde "Taş ocağı istemiyoruz" sloganları atılırken, 'Zeytini bitirince, daş yersiniz gari' yazılı pankartlar taşıyan bölge halkı, seslerini duyurmaya çalıştı.

MAHKEME DURDURDU

Davaya bakan Muğla 1'inci İdare Mahkemesi, geçen 15 Aralık'ta, yürütmenin durdurulmasına karar verdi. Gerekçeli kararda "25 hektardan daha büyük bir alanı kapsadığı anlaşılan faaliyet konusunun ÇED sürecine tabi olduğu ve ÇED gerekli değildir kararının kanuna uygun olmadığı sonucuna varılmıştır" denildi.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU İDDİASI

Taş ocağının faaliyetlerine başlamasının ardından bölge halkının vekaletiyle mahkemeye başvurduğunu anlatan avukat Bora Sarıca, yürütmenin durdurulmasına karar verildiğini kaydetti. 25 hektarın üzerindeki arazide, çevreye toz ve kimyasal atık bırakan tüm faaliyetler için ÇED raporu alınması gerektiğini aktaran Sarıca, taş ocağının tesis alanının ise 66 hektar olduğunu söyledi. Taş ocağı işletmesinin, kırma, eleme ve depolama tesisleri için ayrı araziler göstererek, parçalı ruhsatlar aldığını vurgulayan Sarıca, bu yöntemle ÇED raporu almaktan kaçtığını ve kanuna aykırı hareket ettiğini öne sürdü. Böylece 'Görevi kötüye kullanma' suçu da işlendiğini belirten Sarıca, verilen yürütmeyi durdurma kararına itirazın da mümkün olmadığını vurguladı. Köylülerin ve çevrecilerin mücadelesinde mutluluk verici bir aşama kaydedildiğini sözlerine ekleyen Sarıca, bundan sonraki süreçte taş ocağı projesiyle ilgili ÇED gerekli değildir kararının tamamen iptal edilmesini, işletmenin faaliyetine son verilmesini beklediklerini belirtti.

ARAZİ SATIŞLARI DURDU AÇIKLAMASI

Yürütmenin durdurulmasının kendileri için müjdeli haber olduğunu vurgulayan Koruköy Mahalle Muhtarı Nurettin Göztepe ise bölgede zaten faaliyetlerine devam ederek, halka ve doğaya büyük zararlar veren taş ocağı bulunduğunu söyledi. İkinci bir taş ocağının kendileri için kıyım anlamı taşıdığını söyleyen Göztepe, "Ümit ediyoruz ki Aladağ yeşil kalacaktır. Bu taş ocağının hemen yanında bal ormanı var. Kenarına bal ormanı yapıyorsun, 70 bin fidan dikiyorsun, 500 metre yakınına taş ocağı kuruluyor. Bu durumu akıl alır mı? Anlamakta zorluk çekiyoruz" dedi.

Kimsenin ekmeğinde gözleri olmadığını kaydeden Göztepe, "Ülkemizin kuma, çakıla elbet ihtiyacı var. Ama uygun yerden alınmalı. Bizde rahat ve huzurlu yaşamak istiyoruz. Burası turizm bölgesi, neden bu taş ocakları için bu yöre seçiliyor. Üzümlü de arazi satışları durmuş vaziyette. Sebebi de bu taş ocakları. Bir kişinin kazanması için halka bu kadar zarar vermeye gerek var mı" diye konuştu.

"NE BAL ORMANI, NE ZEYTİNLİK KALIRDI"

İncirköy Mahalle Muhtarı Orhan Orhon da taş ocağının faaliyetlerine başlamasının ardından patlamalar ve tozdan etkilendiklerini söyledi. Devlet tarafından yapılan bal ormanının taş ocağına çok yakın mesafede bulunduğunu belirten Orhon, "Bu taş ocağı faaliyetlerine devam etseydi, çevrede ne bal ormanı, ne zeytinlik kalırdı. Her yeri kurutur bitirirdi. Üzümlü, Koruköy ve İncirköy mahallerinde kimse bu taş ocağını istemiyor. İnşallah nihai kararda halkımızın istediği gibi gelir ve bu ocaktan kurtuluruz" dedi.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Taş ocağında gerçekleştirilen seri patlamaların vatandaşlar tarafından kaydedilmiş görüntü

Patlamalar nedeniyle bozulan doğal yapının görüntü

Bölgede inceleme yapan avukat Bora Sarıca ile muhtarlar Nurettin Göztepe ve Orhan Orhon'un görüntü

Sırasıyla Bora Sarıca, Nurettin Göztepe ve Orhan Orhon ile röp.

Genel ve Detay görüntü

Haber- Kamera: Ergün TOS / FETHİYE (Muğla),

=====================================================

3)EŞİNİ DEFALARCA BIÇAKLAYIP KOLUNU KIRDI

KONYA'da psikolojik sorunları olduğu iddia edilen 45 yaşındaki işsiz Ahmet Balci, tartıştığı bir çocuğunun annesi 43 yaşındaki Nevin Balci'yi vücudunun 8 yerinden bıçaklayıp, kolunu kırdıktan sonra karakola giderek teslim oldu. Nevin Balci'de hastanede tedavi altına alındı.

Olay, saat 03.00 sıralarında merkez Karatay İlçesi Emirgazi Mahallesi Şair Ruhsat Sokak üzerinde bulunan tek katlı müstakil evde meydana geldi. İddiaya göre Ahmet Balci, belirlenemeyen nedenle eşi ev kadını Nevin Balci ile tartışmaya başladı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Ahmet Balci, eline geçirdiği bıçakla eşinin üzerine saldırdı. Eşini kollarından, göğsünden ve sırtından bıçakladıktan sonda döverek kolunuda kıran Ahmet Balci evden kaçtı. Çocuğunun ihbar etmesi üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ambulansla Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde kaldırılan Nevin Balci, tedavi altına alındı. Balci'nin yapılan kontrollerinde vücudunun 8 yerinde bıçak darbesi olduğu ve sırtından aldığı bıçak darbesinin organlarına zarar verdiği belirtildi. Nevin Balci'nin polise verdiği ilk ifadesinde, eşinin psikolojik sorunları olduğunu, daha öncede kavga ettiklerini söylediği öğrenildi. Olaydan sonra kaçan Ahmet Balci ise yakındaki Köprübaşı Polis Merkezine giderek teslim oldu. Kavga esnasında kendisininde kolundan yaralandığı belirtilen Balci, sağlık ekipleri tarafından yapılan ilk tedavinin ardından tedbir amaçlı Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırıldı. Soruşturma sürüyor.

Görüntü Dökümü

------------

Olay yeri deay

Hastane detay

(Haber-Kamera: Tolga YANIK KONYA DHA)

================================================

4)POLİS ÖZEL HAREKATLI ASAYİŞ UYGULAMASI

BOLU İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından Polis Özel Harekat (PÖH) ekiplerinin desteğiyle düzenlenen asayiş uygulamasında durdurulan araçlar didik didik aranırken içkili mekanlar ve kafelerde kimlik kontrolleri yapıldı.

İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele, Trafik ve Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından kentte eş zamanlı asayiş uygulaması yapıldı. Kent merkezi ile D-100 Karayolu üzerindeki kontrol noktalarında durdurulan araçlar didik aranırken araçta bulunan kişilerin kimlik bilgileri kontrol edildi. İstanbul'dan geçici görevle Bolu'ya gelen Polis Özel Harekat ekipleri de asayiş uygulamasına destek verdi. PÖH timi uzun namlulu silahlarıyla ekiplerle birlikte uygulamaya katılarak güvenlik önlemi aldı. Polis ekipleri kent merkezinde bulunan içkili mekanlar, kafeler, restoranlar ve internet kafelere baskınlar yaparak Genel Bilgi Taraması(GBT) yaptı.

Asayiş uygulaması sırasında D-100 Karayolu üzerinde durdurulan bir araçtan 1'i kuru sıkı iki tabanca, 1 tüfek ile 100 mermi ele geçirilirken araç sürücüsü gözaltına alındı. 594 kişinin kimlik bilgilerinin kontrol edildiği uygulama sırasında iki kişinin de yoklama kaçağı olduğu tespit edildi.

Görüntü Dökümü

-----------------------

-Polis Özel Harekat ekibinden görüntü

-Polis ekiplerinin kimlik kontrolleri yapması

-PÖH ekibinin mekanların önünde güvenlik önlemi alması

Dosya adı: blasayısuygulama

SÜRE: (01.40 DK) BOYUT: (182 MB)

Haber-Kamera: Mutlu YUCA/BOLU

====================================================

5)MUTFAK TÜPÜNDEN SOPA

MUĞLA'nın Datça İlçesi'nde yaşayan 43 yaşındaki Muammer Kıvrık, 2 mutfak tüpünden odun sobası yaparak, soğuk geçen kış günlerinde ısınmaya başladı. Makina Mühendisleri Odası Marmaris Temsilcisi Gökhan Avanoğlu ise, tüpün içindeki gazın tamamen boşaltılmış olması gerektiğini, aksi halde tehlike oluşturabileceğini söyledi.

Datça'da havaların geçen yıllara göre çok daha soğuk geçmesi üzerine işyerini ısıtabilmek için arayışa giren, evli ve iki çocuk babası oto lastik tamircisi Muammer Kıvrık, kendisi bir soba yaptı. Halk arasında 'şişman' olarak adlandırılan mutfak tüpünü odun haznesine çeviren Kıvrık, üstüne yine başka bir mutfak tüpünü kaynakla sabitledi. Kıvrık, alttaki tüpte yanan odunların ısısının, üstteki tüpün içinde bir süre beklediği için sobanın ortamı daha fazla ısıttığı belirtildi.

Datça'da 12 yıldır oto lastik tamirciliği yaptığını söyleyen Kıvrık, "Bugüne kadar böylesine soğuk bir kış görmedik. Havalar çok soğuk gidince, işyerine bir soba kurmak istedim. Elimde, işe yaramayan iki eski mutfak tüpü vardı. Tüpleri biri düz, diğeri ters olmak üzere birbirine kaynakladım. Altakini kesip odun yakabilecek hale getirdim. Üste koyduğum tüpü ise boruyla bacaya bağladım. Böylelikle bir odun sobası yaptım" dedi.

Soğuk kış günlerinde, işlerden fırsat buldukça soba başında kahve keyfi yaptıklarını belirten Kıvrık, "Zaman zaman komşu esnaf arkadaşlarım da sobanın başına gelip, ısınıyor. Bitişik komşum marangoz olduğu için kırpık tahta çok oluyor. Yakacak ihtiyacımız sorun olmuyor. Her dakika soba yandığı için gelen gidenimiz arttı" diye konuştu.

TEHLİKELİ OLABİLİR

Makina Mühendisleri Odası Marmaris Temsilcisi Gökhan Avanoğlu ise, "Tüpün içindeki gazın tamamen boşaltılmış olması gerekiyor, aksi halde yapım aşamasında tehlikeli olabilir. Standart dışı her türlü üretimin riski vardır. Ancak burada tüpler, kesilerek kullanılmış. İçinde basınç yok. Anadolunun çeşitli yerlerinde kullanılan varilden yapılma sobaların benzeri" dedi.

Görüntü DÖkümü

-----------------------

Mutfak tüpünden yapılan sobadan görüntü

Odunların alev alev yandığı ilginç sobanın başında kahve pişirilirken

Muammer Kıvrık (43) ile röp.

Muammer usta, soba başında misafir ağırlayıp, sohbet ederken

Görüntü Boyutu: 77.5 MB Süre: 00.03.59 Dk.

Haber- Kamera: Mehmet ÇİL / DATÇA (Muğla),

======================================================

6)AYVALIKLI ZEYTİNYAĞI ÜRETİCİLERİ TAĞŞİŞTEN DERTLİ

BALIKESİR'in zeytin ve zeytinyağıyla ünlü Ayvalık İlçesi'ndeki üreticiler, bazı işletmelerin tağşiş yaptıkları ürünleri, kentin adını kullanarak pazara sürdüğüne dikkat çekip, bu duruma tepki gösterdi.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın denetimleri sonucu tağşiş yapıldığı belirlenen ürünleri üreten firmalar, geçen 18 Aralık'ta açıklandı. Gıdada tağşiş ve taklit yapan 96 firmaya ait 150 parti ürünün teşhir edildiği listede, ilk sırada zeytinyağı yer aldı. Bazı işletmelerin pamuk, kanola, aspir, mısır gibi yağlı tohumlardan elde edilen yağları tağşiş yaparak sızma zeytinyağı olarak piyasaya sürdüğü denetimde ortaya çıktı.

ÜNÜ ŞANSSIZLIĞI

Ayvalık Ticaret Odası (ATO) Başkanı İbrahim Kantarcı, sağlık için önerilen zeytinyağının, diğer yağlara göre fiyatının yüksek olması nedeniyle taklit ve tağşiş yapanlar için en cazip ürün olarak öne çıktığını belirtti. Kantarcı, Türkiye'de zeytinyağı denilince akla Ayvalık geldiğini vurgulayarak, bunun kent için aynı zamanda şanssızlık olduğunu söyledi. Ülkenin en iyi zeytinyağlarından birini ürettiklerini belirten Kantarcı, 4 firmanın ülkenin ilk coğrafi işaretli zeytinyağı olan ürününün ismini kullandığını belirterek, şunları söyledi:

"Biz, bu 4 firmayı avukatımıza bildirdik, ama bizim firmayı kapatma, denetleme, ceza kesme, ticaretten men etme yetkimiz yok. Biz sadece yetkili mercilere ihbar ediyoruz. Avukatımız aracılığı ile firmalara yazı yazdık. Mahkemeye verebiliriz, araştırıyoruz. Bunun en kestirme yolu Bakanlığın kötü niyetli insanlara karşı çok ciddi yaptırımda bulunması. İlk yaptığında ticaretten men edeceksiniz. Ağır para cezası da olacak. 'Firma ben bunu yaparsam işim bitti' demeli."

UCUZ OLMASI SORU İŞARETİ

Tüketicilere Ayvalık zeytinyağı konusunda ipuçları veren Kantarcı, "Ayvalık Ticaret Odası'nın coğrafi işaretini gördükleri yağı almalılar. İkincisi tanınan firmalardan almalılar. Ayvalık'ta bu işi yapan 30'a yakın butik firmamız var. Ayvalık'ta satış yeri olan firmalarımızın hepsi güvenilir. Bir de etikete baksınlar, üretim adresinin Ayvalık olması lazım. Ayvalık dışındaki ulusal firmalardan bahsetmiyorum. Tabii fiyat da çok önemli. Çok ucuz olması soru işareti" diyerek uyardı.

"PRESTİJ KAYBETMEMİZ LAZIM"

Taklit ve tağşişin insan sağlığı yönünden ele alınması gerektiğini belirten Kantarcı, "İnsan sağlığına büyük zarar. Bakanlık 558 bin 551 firmayı denetlemiş, bunlardan 8 bin 551 adet idari para cezası kesilmiş. Demek ki yüzde 66'da 1'e gelen bir oran söz konusu. Bu ciddi bir oran. Avrupa Birliği'ne çıktığınız zaman böyle bir şey yok. Kesilen idari para cezası ise 14 bin 669 lira. Zeytinyağı konusunda ise daha çok tağşiş yapılmakta. Zeytinyağının içine başka bitkisel yağlar karıştırılıyor. Dökme ayçiçek yağının litresi 3 lira. Dökme natürel zeytinyağının litresi ise 12-15 lira civarında. Zeytinyağında 10 tonluk bir tankerde 140 bin liralık maliyet var. Ötekinde 30 bin liralık bir maliyet var. Arada 110 bin lira gibi bir rakam söz konusu. Art niyetli insanlar, 110 bin lira para kazanmak için her seferinde 14 bin lira verir. Bu durum ihracatta da prestij kaybına yol açıyor. Biz tarıma dayalı sanayide gelişmek istiyoruz. Bu gelişmeyi sağlamamak için prestij kaybetmemiz lazım" diye konuştu.

Kentte faaliyet gösteren Özgün Zeytin Zeytinyağı A.Ş. sahibi Ahmet Sucu, Ayvalık adının dünyada zeytinyağına bir adres olduğu için kullanıldığına dikkat çekerek, "2 milyon zeytin ağacı olan Ayvalık, Türkiye'de zeytinyağının tadı olmaktadır. Tüketiciye inandırıcılıkta ve kaliteyi ispatlamakta Ayvalık adı öne çıkıyor. Ayvalık'ta çok iyi bir mahsulden üretilen zeytinyağı 7-8 bin ton iken, bu tip firmaların 'Ayvalık'ta üretildi, Ayvalık'ta dolduruldu' demesiyle rakam 18-20 bin tonu buluyor. Bu işin ticaretini yaparken Ayvalık adının kullanılmasının nedeni, zeytinyağında Ayvalık adı ve tadı güvence" dedi.

"AYVALIK YAĞI, ANZER BALININ YAŞADIĞI ŞANSSIZLIĞI YAŞIYOR"

Ayvalık'ın tanınmış zeytinyağı butik üreticilerinden Has Ada'nın sahibi Hakan Gülören ise, "Sahte yağlar burada üretilmiyor, sadece Ayvalık'ın adı kullanılıyor. Ayvalık bu konuda popüler olduğu için tağşiş yapanlar, ismini kullanıyor. Bunun insanlarda güvensizlik ortamı oluşturacağını düşünüyorum. Satışı zorlaştırır. Anzer balı gibi. Ayvalık'ta şu an Anzer balının yaşadığı şanssızlığı yaşıyor. Bu yağlar Ayvalık yağı diye tanıtılıyor. İçinde Ayvalık yağı yok. Zeytinyağı bile yok. Ayvalık bu tehlikeyi önlemek için, coğrafi işareti çıkardı. Butik üreticilerimiz marka olma yolunda, bizim gibi. Tüketiciler de güvendiği yağı almalı. Coğrafi işareti mutlaka olsun" dedi.

Zarbalı Zeytinyağı Fabrikasının sahibi Gülden Sarıbaş ise, "Yaptırım ve denetimlerin arttırılması gerekir. Cezalar mutlaka artmalı ve müşterinin güveni tekrar sağlanmalıdır" dedi.

Görüntü Dökümü

---------------------

Zeytinyağı dolumu

Has Ada sahibi Hakan Gülören röp.

Haber- Kamera: Kadri KAYA / AYVALIK (Balıkesir),

====================================================

7)ÖMER HALİS DEMİR'İN İMDADINA KAR RAMBOLARI YETİŞTİ

KARS'ta kar yağışı ve tipi nedeniyle yolu kardan kapalı olan köyünde mahsur kalan 4 aylık, Ömer Halis Demir, Özel İdaresi'ne bağlı karla mücadele ekiplerinin 3 saat süren çalışması sonrası hastaneye kaldırıldı. Doğu Anadolu Bölgesinde etkili olan kar yağışı ve tipi nedeniyle yolu kapalı bulunan merkeze bağlı Küçük Yusuf Köyünde yaşayan Ayşe-Ömer Ulçay çiftinin 4 aylık bebekleri Ömer Halis Demir Ulçay, solunum güçlüğü nedeniyle rahatsızlandı. Bunun üzerine ailesi, 112 Acil Servis ve İl Özel İdaresi ekiplerini arayarak yardım istedi. İl Özel İdaresi ekipleri, sağlık ekiplerinin bölgeye ulaşabilmesi için yoğun tipi ve kar yağışına rağmen yol açma çalışması güçlükle gerçekleştirdi. Kar kalınlığının yer yer 2 metreyi bulduğu 30 kilometrelik yolu tipi nedeniyle zor şartlar altında açan ekipler, 3 saatlik çalışmanın ardından köye ulaştı. Yoğun tipi nedeniyle görüş mesafesinin 5 metreye kadar düştüğü yolda ekipler zor anlar yaşadı.

Köye girilmdiğinde, adını 15 Temmuz şehidinden alan Ömer Halis Demir bebeğe ilk müdahaleyi sağlık ekipleri evinde yaptı. Ambulansa alınan Ömer Halis Demir Ulçay, anne ve babası ile ile birlikte Kars Harakani Devlet Hastanesine kaldırıldı. Hastane yetkilileri bebeğin sağlık durumunun iyi olduğunu bildirdi.

Görüntü Dökümü

----------------------

-Özel idare ekiplerinin yol açma çalışması

-Grayderin arkasından köye ulaşmaya çalışan ambulans

-Küçük yusuf köyü içerisinde etkili olan tipi detay

-Köyde metrelerce yükseklikteki karda yol açma çalışması

-Vatandaşlarla röportaj

-İl özel idaresi merkez ekip şefi murat şeker röportaj

-Battaniyeyle sarılı ömer halis demirin evden ambulansa getirilişi

-Ambulans içerisinde tedavi

-ömer halis demirin yakınları röportaj

Haber-Kamera: / KARS,

328 MB – 5 DK 08 SN -

===================================================

8)MARKETTEKİ SADAKA KUTUSUNU ÇALDI

KONYA'da bir markete müşteri gibi giren kimliği belirlenemeyen 1 kişi, işyeri sahibinin arkasını dönüp raftan ürün almasını fırsat bilip, tezgahın üzerinde bulunan sadaka kutusunu çaldı. O anlar güvenlik kamerasına yansırken, polis şüphelinin kimliğini belirlemek için çalışma başlattı.

Olay, geçen cuma günü saat 16.00 sıralarında merkez Selçuklu İlçesi'nde bulunan bir markette meydana geldi. Sefa Yaman'a ait işyerine müşteri gibi gelen kimliği belirlenemeyen 1 kişi, siparişlerini verdikten sonra etrafını incelemeye başladı. Şüpheli, marketçinin arkasını dönüp, raftan ürün almasını fırsat bilip, sadaka kutusunu almaya çalıştı. İlk denemesinde başarılı olamayan şüpheli, ikinci denemesinde sadaka kutusunu alıp çantasına koydu. Şüpheli daha sonra, siparişlerini de almadan sakince işyerinden ayrıldı. Bu anlar işyerinin güvenlik kameralarınca kaydedildi. Polis, şüpheliyi bulmak için çalışma başlattı.

(Görüntü Dökümü

-------------------

Güvenlik kamera görüntüsü

(KJ: Haber-Kamera: Tolga YANIK KONYA DHA))

===================================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
Kayyum kararının ardından harekete geçen CHP, 414 belediye başkanını Ankara'ya çağırdı

Kayyum kararının ardından harekete geçtiler! 414 belediye başkanına çağrı

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi feci şekilde can verdi

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi 20. kattan düşerek can verdi

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

title