Dha Yurt Bülteni-2
1)DİYARBAKIR'DA YOL KENARI VE ARAZİYE TUZAKLANMIŞ, 5 EL YAPIMI PATLAYICI İMHA EDİLDİDİYARBAKIR'ın Lice ilçesinde 3 gün önce başlatılan 'Bayrak-73 Şehit Jandarma Uzman Onbaşı Osman Kaya-2' operasyonunda, 5 adet mutfak tüpü ve yağ tenekesine 260 kilogram amonyum nitrat ile hazırlanan ve...
1)DİYARBAKIR'DA YOL KENARI VE ARAZİYE TUZAKLANMIŞ, 5 EL YAPIMI PATLAYICI İMHA EDİLDİ
DİYARBAKIR'ın Lice ilçesinde 3 gün önce başlatılan 'Bayrak-73 Şehit Jandarma Uzman Onbaşı Osman Kaya-2' operasyonunda, 5 adet mutfak tüpü ve yağ tenekesine 260 kilogram amonyum nitrat ile hazırlanan ve yol kenarlarına tuzaklanan el yapımı patlayıcılar imha edildi. Öte yandan Jandarma birliklerinin Narko terörizm operasyonlarında ise piyasa değeri 27 milyon 130 bin lira olan 1 ton 827.5 kilo esrar maddesi ele geçirildi.Diyarbakır'ın Lice ilçesine bağlı Çağdaş, Yolçatı ve Dibekköy Mahalleleri sınırlarında 3 Ocak günü başlatılan 'Bayrak-73 Şehit Jandarma Uzman Onbaşı Osman Kaya-2' operasyonu, dün saat 21.00 sıralarında tamamlandı. Askeri birliklerin zor arazi koşulları, yağış ve yoğun sis olmasına rağmen başarıyla tamamladığı operasyonun sonuçları, Diyarbakır Valiliği'nce açıklandı. Valilik'ten yapılan yazılı açıklamada, operasyon kapsamında teröristlerce kullanılan 2 sığınak, 1 gözetleme mevzi ve 15 doğal mağaranın tespit edilerek, kullanılamaz hale getirildiği belirtilerek, "5 ayrı mutfak tüpü ve yağ tenekesine, toplam 260 kilogram amonyum nitrat ve alüminyum tozu karışımı ile hazırlanan, daha sonra karayolu kenarı ve araziye tuzaklanmış 3 ayrı el yapımı patlayıcı düzeneği tespit edilerek yerinde tahrip edilmiştir. Lice ilçesi Yolçatı ve Dibekköy köyleri kırsalında sığınak, mağara, ağaçlık, çalılık ve kayalık alanlar ile toprağa gömülü vaziyette tespit edilen, 4 adet Dragunov keskin nişancı tüfeği şarjörü, 22 adet tüp, bir adet 8'li pil bloğu, 2 litre benzin, 80 metre elektrik kablosu ile bol miktarda yaşam ve sağlık malzemesi ele geçirilmiştir. 7 yol kontrol ve arama noktasında 726 şahıs ve 337 aracın Jandarma Asayış Bilgi Sistemi marifetiyle sorgulamaları yapılmış, operasyon bölgesi içerisindeki 14 konut ve eklentisinde adli arama faaliyeti gerçekleştirilmiş, aranmakta olan 12 şüpheli hakkında adli işlemlere başlanılmıştır. Narko-terörizmle mücadele faaliyeti kapsamında, icra edilen temas arama faaliyetleri neticesinde, piyasa değeri 27 milyon 130 bin lira olan 1 ton 827,5 kilogram esrar maddesi ele geçirilmiş olup, uyuşturucu maddeleri muhafaza altına alınmıştır. Bölgemizde yaşayan vatandaşlarımızın huzur ve güvenliğinin sağlanması ve teröristle mücadele kapsamında yürütülen operasyonlara artan bir azim ve kararlılıkla devam edilmektedir."denildi.
Görüntü Dökümü
----------------------
Askerlerin intikalinden görüntü
Arama çalışmaları
Sığınaklardan görüntü
Ele geçirilen patlayıcıların imha edilmesi
Esrar maddesinin görüntüsü
Haber - Kamera: DİYARBAKIR, -
=====================================================
2)NİTRATLI GÜBRELERE SATIŞ YASAĞI KALKTI, 23 İLİN KAPSAM DIŞI TUTULDUĞU ORTAYA ÇIKTI
GIDA, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı patlayıcı yapımında kullanıldığı gerkeçesiyle 2016 yılında tüm Türkiye'de satışını yasakladığı nitratlı gübreler ile ilgili yasağı, 2017 yılının Kasım ayında kaldırırken, yasağın Doğu ve Güneydoğu'daki 23 ilde devam ettiği ortaya çıktı. Bakanlığın kararına tepki gösteren Diyarbakır Yenişehir ilçesi Ziraat Odası Başkanı Süleyman İskenderoğlu, "Bölgemizde en fazla kullanan gübre olan amonyum nitratlı gübrenin satışının yasaklanması çiftçileri ve satıcıları rahatsız etti. Bu durumdan ötürü mağduriyetler yaşıyoruz"dedi. Gübre bayisi Mehmet Nuri Karaaslan ise, "Gübreyi temin etmek isteyen gidip Adana'dan rahatlıkla temin edip, istediği amaçla kullanabilir. Yasağın 23 ili kapsaması çifte standart oldu. Bu uygulamayı doğru bulmuyoruz"dedi.
BAKANLIK YASAKLADI
Türkiye'de büyük oranda Rusya'dan ithal edilen ve tarım alanında en fazla tercih edilen amonyum nitratlı gübre satışı, PKK başta olmak üzere terör örgütleri tarafından patlayıcı yapımında kullanıldığı gerekçesiyle 2016 yılında Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yasaklandı ve bayilerde bulunan gübreler yedi emine teslim edildi. 2017 yılının Kasım ayında yeni bir karar alan bakanlık, gübre satışına konulan yasağı kaldırdı. Kaldırılan yasağın, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri'ndeki 23 ilde devam ettiği ise bakanlığın bir yazısı ile ortaya çıktı.
23 İL HARİÇ, REÇETE İLE ÇİFTÇİYE SATILABİLİR
Bakanlık Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü'nce yazılan yazıda, nitratlı gübrelerin el yapımı patayıcı yapımında kullanımı ile mücadele kapsamında, bulundukları depolarda yedi emine alınmak suretiyle satış ve sevkiyatının 8 Haziran 2016 tarihinde durdurulduğu belirtilerek şöyle denildi, "Bunlara ilave olarak bayilerin depolarında halihazırda yedieminde bulunan amonyum nitrat (yüzde 33 AN) gübresinin depolama alanlarında sorun yaratması ve finansman yükü oluşturması nedeniyle Bakanlık makamının 30 Kasım 2017 tarih ve 3040943 sayılı oluruna istinaden 23 il (Adıyaman, Ağrı, Ardahan, Batman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Elazığ, Erzurum, Erzincan, Gaziantep, Hakkari, Iğdır, Kars, Kilis, Malatya, Mardin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak, Tunceli ve Van) hariç olmak üzere reçete ile çiftçiye satışına ekte gönderilen talimat çerçevesinde izin verilmiştir."
'YASAK 23 İLİ KAPSAMASI ÇİFTE STANDART OLDU'
Diyarbakır'da gübre satıcısı Mehmet Nuri Karaaslan, amonyum nitratın 23 ilde satışına izin verilmemesinin çifte standart olduğunu belirterek, "Amonyum nitratın satışı yasaklanmadan önce yıllık 13 bin ton dolayında satış yapıyorduk. Yaşanan terör olaylarından dolayı yasaklanan amonyum nitrat en fazla sattığımız gübrelerdendi. Gübre satışının yasaklanmasından dolayı maddi olarak çok etkilendik. Bölgemiz tarım bölgesi olduğu için çiftçilerimiz en çok amunyum nitratı tercih ediyor. Satışların sağlanması için bir düzenleme getirilmesi gerekiyor. Amonyum nitrat satışlarının yasaklanmasının ardından elimizde kalan gübreler oldu. Bu gübrelerin iadesi ve ya başka bir yere teslim etmek için Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bize destekte bulunmadı. Amonyum nitratları kendi depolarımızda saklıyoruz. Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü'nde her hafta bir ekip gelip kontrol ediyor. Bu gübreler burada böylece duruyor. Bunların iadeleriyle ilgili bir çalışma yapmasını bekliyoruz. Şu an bizim depomuzda 2,5 ton amonyum nitrat var. Diğer gübre satan firmaların elinde de yüklü miktarda amonyum nitrat var. Yasaklanmadan önce yılda yaklaşık 13 bin ton amonyum nitrat satışı gerçekleştiriyorduk. Amonyum nitrata alternatif olarak çıkan gübre onun yerini tutamadı. Ama mecburiyetten o gübreyi çiftçilerimize satıyoruz. Çünkü çok verimli ve kaliteli değil. Amonyum nitrat yasağının 23 ilde uygulanması bir şeyi değiştirmez. Gübreyi temin etmek isteyen gidip Adana'dan çok rahatlıkla temin edip, istediği amaçla kullanabilir. Yasağın 23 ili kapsaması çifte standart oldu. Bu uygulamayı doğru bulmuyoruz" diye konuştu.
'AMONYUM NİTRAT SATIŞINDA YAPILAN AYRIMCILIĞIN KALKMASINI İSTİYORUZ'
Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Süleyman İskenderoğlu ise amonyum nitrat satışının yasaklanmasının hem satıcıları hem çiftçileri mağdur ettiğini ifade ederek, bu ayrımcılığın kalkması gerektiğini söyledi. İskenderoğlu, "Bakanlığın 23 ilde amonyum nitrat satışı yasağın kaldırmaması bizi üzdü. Amonyum nitrat bitkisel üretime katkıda bulunuyor. Satış yasağının kalkmasını istiyoruz. Bölgemizde en fazla kullanan gübre olan amonyum nitratın satışının yasaklanması çiftçileri ve satıcıları rahatsız etti. Bu durumdan ötürü mağduriyet yaşıyoruz. Amonyum nitratın satışının serbest olması ülke ekonomisine de önemli katkılar sağlayacak. Türkiye'de en fazla amonyum nitrat bizim bölgemizde kullanılıyor. Amonyum nitrat satışında yapılan ayrımcılığın kalkmasını istiyoruz" dedi.
Görüntü Dökümü:
--------------------------
-Gübre satış merkezinden görüntü
-Gübrelerden görüntü
-Amonyum nitrattan görüntü
-Karaaslan'ın konuşması
-İskenderoğlu'nun konuşması
-Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Ahmet ÜN/DİYARBAKIR,
===================================================
3)DEFİNE ARAMAK İÇİN EVİNİN ALTINDA 25 METRE TÜNEL KAZDI
ADANA'da evinin altında define arayan Erman B., 4 arkadaşıyla birlikte 25 metre uzunluğunda 3,5 metre derinliğinde ve 1 metre çapında tünel kazdı. Akıllara, Salak Milyoner filmini getiren olay, vatandaşların ihbarı üzerine ortaya çıktı.
Merkez Sarıçam ilçesine bağlı Buruk İstiklal Mahallesi 4112 Sokak'taki Erman B.'ye ait müstakil evden geceleri yoğun şekilde iş makinesi sesi geldiği için uyuyamayan vatandaşlar, durumu polise bildirdi. Sarıçam İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Suç Önleme ve Araştırma Büro Amirliği ekipleri, eve gittiklerinde ilginç bir manzarayla karşılaştı. Evin bahçesine kurulan makara sistemiyle bir çukurdan toprak çıkarıldığı gören polisler, iyice yaklaştıklarında çukurun aslında bir tünel olduğunu fark ettiler. Tünelden çıkan ev sahibi Erman B. ve arkadaşları Ramazan Y., Abdurrahman C., Mahmut M., ile Osman Y., birden karşılarında gördükleri polislere, tuvalet için çukur kazdıklarını söylediler. Tünele inip, incelemede bulunan polisler, tünelin define bulmak için kazılmış olabileceğinden şüphelenip Erman B. ve 4 arkadaşını gözaltına aldı. Polis merkezine götürülen 5 kişi, 1'inci Dünya Savaşı sırasında Fransız askerlerinin bıraktığına inandıkları altınları bulmak için tünel kazdıklarını itiraf ettiler.
Tünel kazısında kullanılan iş aletlerine el koyan polis, soruşturmaya devam ediyor.
AKILLARA, SALAK MİLYONER FİLMİ GELDİ
Erman B. ve 4 arkadaşının evin altında define bulmak için tünel kazması, dün hayatını kaybeden Türk Sineması'nın usta ismi Münir Özkul'un da oynadığı Salak Milyoner filmini akıllara getirdi. Filmde ise Kemal Sunal, Zeki Alasya, Metin Akpınar ve Halit Akçatepe'nin canlandırdığı 4 kardeşin, Munir Özkul'un hayat verdiği Mehmet Çavuş'un evinin altında kendisine fark ettirmeden tünel kazıp altın araması ve sonunda bulmaları konu ediliyor.
Görüntü Dökümü
------------------------
Tünelden çıkan kişilerden görüntü
Tünelden çıkan bir kişinin elindeki büyük matkaptan görüntü
Sivil polisin tünele inmesi
Tünelin başında polis nezaretinde oturan 4 kişiden görüntü
1 metre genişliğindeki tünelden görüntü
Tünelin başına kurulan ve toprak çıkarmakta kullanılan makaralı düzenekten görüntü
Tünel kazımında kullanılan aletlerden görüntü
Süre: 02'12" Boyut: 134 MB
Haber: Gökhan KESKİNCİ - Kamera: ADANA,
=========================================================
4)TAŞERON FİRMA SAHİBİ: İŞÇİLER KADROYA ALINACAK BİZ KEPENK KAPATACAĞIZ
KONYA'da taşeron firma sahibi İsmail Yıldız, işçilerin kadroya alınması yönünde düzenlenen Kanun Hükmünde Kararname ile kepenk kapatacaklarını belirterek, firmaların batma noktasına geleceğini söyledi. Yaklaşık 10 yıldan bu yana taşeron firma olarak özel ve kamu kuruluşlarında hizmet verdiklerini belirten İsmail Yıldız, yaklaşık 200'i kamu kurumunda olmak üzere 400 kişiye istihdam sağladıklarını söyledi. Yeni uygulamanın işçilerin için sevindirici bir durum olduğunu ifade eden Yıldız, taşeron firmaların ise unutulamaması ve onlar içinde bir düzenleme veya yeni bir sistem geliştirilmesini belirtti. İşçilerin kadroya alınmasıyla taşeron firmaların devre dışı kalacağını ifade eden Yıldız, şöyle konuştu: "Bu KHK ile bizim önümüzdeki günlerde neyi beklediğini bilmiyoruz ama şu anda görünen personele sağlanan bu hükmün bizi tamamen devre dışı bırakacağıdır. Güvenlik, temizlik, şoförlük gibi taşeron işçimiz var. Bu işçilerin tamamının kadroya geçmesi konusunda bir yorum yapamayız ama bizimle ilgili karar hepimizin kepenk indirmesi yönünde olacaktır. Çoğu firma batacak, çoğu insan kredi borçları nedeniyle davalık olacak, kimi insan cezaevine girecek, kimisi intihar edecek. Bu tepkileri nasıl karşılaşacaklar bilmiyorum." Yıldız, Türkiye genelinde yaklaşık 17 bin taşeron firması olduğunu, çoğunun kamu kurumlarıyla çalıştığını ve son gelişmeyle birlikte tüm firmaların özel sektörle çalışmasının da söz konusu olamayacağını söyledi.
Bu durumda firmaların iflas edebileceğini ifade eden Yıldız, firmaların batması halinde özel sektörde çalışan taşeron işçilerinde zor duruma düşebileceğini belirtti. Yıldız, şöyle konuştu:
"Bizim yanımızda, bizimle birlikte çalışarak evlerine ekmek götürüyorlar. Hükümet tarafından nasıl bir değerlendirme yapılacak bilmiyoruz. Herkes ucu açık yorumlar yapıyor. Bu süreç ilerleyen dönemde onları çok zor duruma sokacak. Şimdi belki alkışlayan çok olur ama, yapılmak istenen bu uygulamaların teoride güzel göründüğüne bakmayın. Pratikte personel açısında çok büyük yanılgılar olacak. Personeller bunun çilesini çekecektir."
Görüntü Dökümü:
-------------------------------
-Firma sahibi İsmail Yıldız röp
Haber-Kamera: Tolga YANIK/KONYA,
===========================================
5)3 YILDA KALP RAHATSIZLIĞI OLAN 100 ÇOCUK SAĞLIĞINA KAVUŞTU
KOCAELİ Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Çocuk Kardiyoloji Anabilim Dalı'nda görevli Prof. Dr. Abdülkadir Babaoğlu, 3 sene önce kurulan bölümlerinde anne karnında kalp sorununu tespit ederek, bebek doğduktan sonra müdahalede bulunduklarını, 3 yılda 100 çocuğun sağlığına kavuşmasını sağladıklarını söyledi.Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Çocuk Kardiyoloji Anabilim Dalı Çocuk Kalp Damar Cerrahisi Bölümünde hastalar için zorlu bir süreç olan kalp ameliyatları yapılıyor. Hastanede çocuk kalp cerrahisine başlayalı 3 yıl olmasına rağmen 100 hastanın başarılı bir şekilde ameliyatı yapıldı. Çocuk kalp ameliyatlarında başarı oranlarının yüksek olduğunu söyleyen Prof. Dr. Abdülkadir Babaoğlu, "100 vakamızı başarıyla ameliyat ettik. Bu nedenle oldukça mutluyuz. Bunların çoğu, doğuştan kalp hastalığı olduğu için, yeni doğan döneminde ameliyat edilen bebekler. Oldukça zahmetli ameliyatlar bunlar. Biz bölüm ve hastane olarak, anne karnında kalp hastalığı tanısı yaptığımız için önceden yoğun bakım planlaması da yapıyoruz. Doğmadan önce tanısını bildiğimiz için gerekli hazırlıklar yapılıyor. Yapılacak ameliyatı planlıyoruz ve doğumdan sonra ameliyat olduktan sonra da yoğun bakım şartlarında da takip ederek başarılı sonuçlar elde etmiş oluyoruz" dedi.
Doğu Marmara bölgesinde bu tür ameliyatları yapan tek merkez olduklarını ifade eden Babaoğlu, "Maalesef ülkemizde özellikle doğuştan kalp hasatlıklarına yönelik cerrahi girişimler oldukça az merkezlerde yapılıyor. Doğu Marmara bölgesinde bu işi yapan tek merkez biziz. Tabi pediatrik kardiyologlar her yerde var aslında Türkiye'de ama doğuştan kalp hastalıklarına yönelik cerrahi operasyonların yapıldığı merkezler son derece az. Bunun da nedeni bu bilim dalının yeni gelişmekte olması. Büyük merkezlerde metropollerde istenilen sayılarda var ama diğer merkezlerde doğuştan kalp hastalıklarına yönelik cerrahi girişimleri yapan cerrahların sayısı oldukça az. Türkiye'de ki doğuştan kalp hastalıklarının oranı hemen hemen tüm dünyada olduğu gibi aynı. Binde 6 ve 8 arasında değişiyor. Kocaeli bölgesinde de yaklaşık olarak yılda 30 bin çocuk doğuyor. Bunlarında yaklaşık 250'si doğuştan kalp hastası olarak doğuyor. Tabi çevre illeri düşündüğümüzde, Sakarya, Düzce, Bolu, Yalova ve Zonguldak'a kadar uzanıyor bu bölge, bu oranın büyüklüğü anlaşılmakta. Dolayısıyla böyle merkezlere ihtiyaç var. Tabi bizim merkezimiz de gelişerek, büyüyerek bu ihtiyaca cevap vermeye çalışıyor. Pek çok nedene bağlı olarak ortaya çıkıyor bu durum. Tek bir nedeni yok, ne yazık ki özellikle ülkemizde akraba evliliklerinin sık olması da bunların daha fazla olmasına da yol açıyor. En önemli etkenlerden biri bu diyebiliriz. Annenin hamileyken kullandığı ilaçlar ve radyasyona maruz kalması gibi faktörler de söz konusu" diye konuştu.
Hastanede çocuk kalp cerrahisi ile ilgili başarılı ameliyatların gerçekleştiğini belirten Çocuk Kalp Cerrahi Doç. Dr. Oğuz Omay ise şöyle konuştu: "Aslında hastanemizde kalp cerrahisiyle ilgili bütün ameliyatları yaptığımızı söyleyebilirim. Ama özelde çocuk kalp cerrahisiyle ilgili 0-18 yaş arası yapılacak tüm ameliyatları, kalp nakli hariç burada yapabiliyoruz. Biz çocuk kalp cerrahisine başlayalı yaklaşık 3 sene oldu. 3 yılda 100'üncü vakamızı başarılı bir şekilde ameliyat ettik. Hastanemizde bunun dışında diğer büyük ameliyatların hepsi yapılıyor. Suriyeli bir ailenin çocuğunu ameliyat ederek 100'üncü vakamızı tamamlamış olduk. Down sendromlu çocuklarımızda kalp hastalıkları çok fazla görüldüğü için bizim de down sendromlu hastalarımız oldu. Bunlar özel çocuklar, bunları daha sonra kontrole geldiklerinde gördüğümüzde çok mutlu oluyoruz"
Görüntü Dökümü
--------------------
-Prof. Dr. Abdülkadir Babaoblu röp
-Doç.Dr. Oğuz Omay röp
-Hastaları muayene etmeleri
Ergün AYAZ-Uğur AYDIN/İZMİT(Kocaeli),
======================================================
6)HAMİLE KEDİYE HAYDOST ŞEFKATİ
MUĞLA Hayvan Dostları Derneği'ne (HAYDOST) götürülen hamile kedi, sezaryen doğumla 2 yavru dünyaya getirdi. Hayvan dostları, nur topu gibi doğan yavrulara sahip çıkarak bakımını üstlendi. Dalyan Mahallesi'nde bir sokak kedisine bakan esnaf, hamile hayvanın doğum yapamadığını anlayınca Dalaman ilçesindeki HAYDOST yetkililerine haber verdi. Dalyan'a gelen HAYDOST yetkilileri, kediyi alarak hayvan ambulansıyla ilçenin Atakent Mahallesi Bülüşlü Mevkii'nde bulunan hayvan barınağına getirdi. Yapılan müdahaleyle 4 yavrudan 2'si kurtarıldı. HAYDOST yetkilileri, kedi ve yavrularına barınakta bakmaya devam ederken, sokak hayvanlarının da canı olduğunu insanların bu hayvanlara karşı daha duyarlı olmalarını istedi. HAYDOST Başkanı Türkan Dağdelen, "Veteriner arkadaşlar 'Tam zamanında bize gelmiş' dedi. Acilen ameliyata alındı. 4 yavrudan 2'si öldü, 2 yavru kurtuldu. Eğer kedi zamanında veterinere götürmeseydi, aynı sabah kedinin ölüsü ile karşılaşılırdı. Şu anda oldukça sağlıklı ama annemiz biraz yorgun" dedi.
"SOKAK HAYVANLARINA SAHİP ÇIKILMALI"
Sezaryeni yapan veteriner hekim Mustafa Cihan ise, "Kedi bize geldiğinde doğum yolu kapalıydı. Ameliyata alarak yavruların 2'sini kurtarabildik. Buradan insanlara seslenmek istiyorum. Sokaktaki hayvanları hor görmesinler. Yaralı hayvanları gördüklerinde bize getirsinler. Biz onların tedavilerini ücretsiz yapıyoruz. Bizden sonra da sadece yemekleri kalıyor. Bunu da halkımızın sağlayabileceğini düşünüyoruz. İyileşen hayvanlar yeniden sokaklara dönecek. Vatandaşlarımızdan sokak hayvanlarına sahip çıkmalarını istiyorum" dedi
Kedilerin tedavi ve gerekli bakımın ardından sahiplendirileceği belirtildi.
Görüntü Dökümü
----------------------
Kediye yapılan operasyondan görüntü
Yavrulardan görüntü
Haber- Kamera: Cihan KAYA / DALAMAN (Muğla),