Dha Yurt Bülteni - 18
Tahliye edilen Cumhuriyet yazar ve yöneticileri Silivri'den ayrıldıCUMHURİYET Gazetesi davasında bugün haklarında tahliye kararı verilen Bülent Utku, Mustafa Kemal Güngör, Musa Kart, Güray Tekinöz, Turhan Günay, Önder Çelik ve Hakan Kara, tutuklu bulundukları Silivri Cezaevi'nden gece...
Tahliye edilen Cumhuriyet yazar ve yöneticileri Silivri'den ayrıldı
CUMHURİYET Gazetesi davasında bugün haklarında tahliye kararı verilen Bülent Utku, Mustafa Kemal Güngör, Musa Kart, Güray Tekinöz, Turhan Günay, Önder Çelik ve Hakan Kara, tutuklu bulundukları Silivri Cezaevi'nden gece yarısı salıverildi. Cumhuriyet yazarı ve yöneticilerini cezaevi önünde, CHP milletvekilleri, aileleri ve dostları karşıladı.
İstanbul 27'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, Cumhuriyet Gazetesi çizeri Musa Kart, yazar Hakan Kara, gazete yöneticisi Önder Çelik, okur temsilcisi Güray Öz, gazete avukatları Bülent Utku ve Mustafa Kemal Güngör, Kitap eki Yayın Yönetmeni Turhan Günay hakkında tahliye kararı çıktı. Haklarında tahliye kararı verilen 7 kişi, işlemlerinin ardından gece yarısı sıralarında tutuklu bulundukları Silivri Cezaevi'nden salıverildi. Cumhuriyet gazetesi yazar ve yöneticilerini cezaevi önünde bazı CHP milletvekilleri, Cumhuriyet Gazetesi çalışanları, aileleri, gazeteciler ve arkadaşları karşıladı.
Cumhuriyet Gazetesi çizeri Musa Kart, burada yaptığı açıklamada, "Haksız, hukuksuz ve mesnetsiz suçlamalardan 9 ay tutuklu kaldık. Sevdiklerimizden, yakınlarımızdan, eşimizden ayrı kaldık. Avukat arkadaşlarımız buna keyfi tutuklama diyor. Ama inanın bu süreç içerisinde yüreğimizi kinle ve öfke ile doldurmadık. Bu duygularla yaşayamazdık. Cumhuriyet'i FETÖ terör örgütü ile irtibatlandırmak isteyen iddianame düşmüştür. Savunmam da ifade ettim, bu iddianame düşmüştür. Ama mizahı zerafet ölçülerinde çerçevesinde yapanlar bilirler ki; düşene dokunulmaz. Eğer önyargısız bir denetim, bir çalışma, bir iddianame hazırlanmış olsaydı, görülecekti ki başta FETÖ olmak üzere terör örgütlerini en sert şekilde eleştiren bir gazeteyi terör örgütleri ile irtibatlandırmak hayalin alacağı bir şey değildir. Tahliye anında çok sevinçli olacağımı düşünüyordum açıkçası. Ama bugün çok sevinçli olduğumu söyleyemiyorum. Ne yazık ki, 4 arkadaşımız hala Silivri Cezaevi'nde yatmaktalar. Gazetecilerin cezaevinde gösteren bir fotoğraf bu ülkeye yakışmıyorum. Diliyorum ve umuyorumki 4 arkadaşımızı da Silivri'den alacağız. En güzel fotoğrafı her birlikte oluşturacağız. İlk günden itibaren hem yurt içinde, hem yurt dışında muazzam bir dayanışma vardı. İlk günden itibaren rahattık, çünkü haklı olduğumuzu inanıyorduk, insanların haklı olduğumuzu bildiklerini görüyorduk. Hepinize teşekkür ediyoruz."
Tahliye olan Cumhuriyet yazar ve yöneticileri daha sonra cezaevi önünden ayrıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Cezaevi tabelası
Ring araçlarının cezaevi girişi
Cezaevi önünden detaylar
Cezaevinden çıkış
Tahliye olanların karşılanması
Kucaklaşmalar
Sevinçlerden detaylar
Musa Kart'ın açıklaması
Tahliye olanlar topla halde
Cezaevi önünden detaylar
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
Haber-Kamera: Mehmet YİRUN / SİLİVRİ(İstanbul),
============================================
Alkollü sürücü zincirleme kazaya neden oldu; 1 ölü, 4 yaralı
KÜTAHYA'da alkollü olduğu iddia edilen sürücünün neden olduğu, 2 otomobil, 2 TIR ve bir tankerin karıştığı zincirleme kazada, 1 kişi öldü, 4 kişi yaralandı.
Kaza, saat 22.00 sıralarında Kütahya-Afyonkarasihar karayolunun 17'inci kilometresinde meydana geldi. Antalya'dan İstanbul yönüne giden Oğuz Elmalı yönetimindeki 34 KH 5449 plakalı otomobil, kontrolden çıkıp yolun sol şeridindeki banket taşlarına çarptı. Bu sırada arkadan gelen Ayhan Dereli yönetimindeki 11 DU 562 plakalı otomobil de Elmalı yönetimindeki araca çarptı. Aynı yöne giden Cevat Arıkan yönetimindeki 64 FL 580 plakalı TIR, Nurullah Kandemir yönetimindeki 64 AL 926 plakalı TIR ve sürücüsünün kimliği henüz belirlenemeyen 07 DJH 42 plakalı tanker de kazaya karıştı. Kazada, 5 kişi yaralandı.
Direksiyon başında sıkışan tanker sürücüsü, olay yerine sevk edilen itfaiye ekiplerinin yoğun çabası sonucu çıkarıldı. Ambulanslarla DPÜ Evliya Çelebi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan yaralılardan tanker sürücüsü, doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı.
Kazaya neden olan otomobil sürücüsü Oğuz Elmalı'nın alkollü olduğu iddia edildi. Elmalı ile kendisine alkol kontrolü yapmak isteyen polisler arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. Araya giren jandarma ekipleri, Oğuz Elmalı'yı alarak jandarma aracına bindirdi.
Kazada ölen tanker sürücüsünün kimliğinin belirlenmesi için çalışma başlatıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Kazaya karışanlardan anne ve oğlunun battaniyeye sarılarak beklemeleri
-Olay yerindeki araçların görüntüsü
-Kazazede sürücülerden birinin olayı anlatması
-Vatandaşların olayı anlatması
-Kazaya sebep olan alkollü sürücünün polislerle tartışması
-Alkollü sürücünün kameraya olayı anlatırken vatandaşlarla tartışma yapması
-Kazaya karışan araçların görüntüleri
Haber-Kalera: Oğuzhan KILIÇ - KÜTAHYA,
======================================
Bakan İsmet Yılmaz: 15 Temmuz din istismarının sona erdiği gündür (3)
'BÜTÇENİN YÜZDE 20'Sİ EĞİTİME AYRILDI'
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Yalova'nın Altınova Belediyesi tarafından düzenlen 11'inci Kültürler Buluşması'nın açılışına katıldı. Burada konuşan Bakan Yılmaz, milli gelirin yüzde 5.8'ini eğitime ayırdıklarını söyledi. Bütçede en büyük payın eğitime ayrıldığını belirten Bakan Yılmaz, "2002 yılında milli eğitime ayrılan pay 11 milyar liraydı. Bu o zamanki bütçenin yüzde 10'una tekabül ediyordu. Şimdi eğitime ayırdığımız pay 122 milyar lira. Bu yılki bütçenin de yaklaşık yüzde 20'sine tekabül ediyor. Dolayısıyla diyoruz; eğitime önem veren her şeye önem vermiş demektir. Eğitimi ihmal edersen de her şeyi ihmal etmişsin demektirö dedi.
'MESLEK EĞİTİMİNİ MEMLEKET MESELESİ OLARAK GÖRÜYORUZ'
Meslek eğitimini önemsediklerini söyleyen Bakan Yılmaz, şöyle devam etti:
"Meslek eğitimini memleket meselesi olarak görüyoruz. Bir de rakam vermek isterim. Şu anda liseye giren öğrenciler arasında yüzde 13'ü imam hatip lisesine gidiyor. Yüzde 44'ü meslek lisesine gidiyor. Geri kalanı ise Anadolu Lisesi ve diğer liselere gidiyor. Hedefimiz yüzde 44 olan bu oranı, yüzde 60'lara çıkarmak. Bu oran yakalanabilir bir hedef mi, evet. Bursa'da yüzde 61, İstanbul'da yüzde 53, ancak Antep'teyse yüzde 36. Allah nasip ederse önümüzdeki dönemde meslek lisesini memleket meselesi görüyoruz ve her yere yaygınlaştıracağız. Çıraklık eğitimini zorunlu eğitim kapsamı altına aldık. Beceri ve eğitimde staj ücretlerinin asgari ücretin 3'te 1'inin 3'te 2'sini biz devlet olarak veriyoruz. Çıraklık eğitimini bitirenlere ustalık belgesi vereceğiz ve işyerleri açma belgesi vereceğiz. Finans desteği isterse onu da vereceğiz. Meslek lisesi mezunlarına teknisyen belgesi vereceğiz. Dolayısıyla meslek eğitimini Türkiye'de hak ettiği yere getirirsek Türkiye'nin yarını daha güçlü olacaktır.ö
DEĞERLER EĞİTİMİ VERİLECEK
Bakan Yılmaz, eğitim müfredatının da değerler eğitimi doğrultusunda güncellendiğini ifade ederek şöyle konuştu:
"İnsan mukaddesatı olandır. Değerler eğitimini sitemimizin bütününde olmasını sağlayacağız. Bunun için müfredatı güncelliyoruz. 51 dersin müfredatının güncellemesi tamamlandı. Kitap yazım işleri ve müteakip basım işlemlerine geçeceğiz. İnşallah önümüzdeki dönemden itibaren 1,5 ve 9'uncu sınıflar din kültür ve ahlak bilgisi dersi dahil, onlarla birlikte 53 yapıyor. 53 tane yeni kitapla başlayacak. Bu kitaplar değerler eğitimi özüdür. Kendi müfredatımızın ayrı bir konusu değildir. İnşallah gelecekte 21. yüzyılda evlatlarımızın ihtiyacı olan bilgi, beceri, tutum, davranış ve gereken bilgileri, değerleri vereceğiz. Şuna inanıyoruz ki Türkiye'nin geleceği daha aydınlıktır. Önümüzdeki dönemde okul öncesi eğitimi yaygınlaştıracağız. Daha kaliteli eğitim vermek için bu şarttır da ondan. Yine ikili eğitimi kaldıracağız 2019 yılı sonuna kadar. Yine bunu kaliteli eğitim vermek için şarttır. Bir de 5'inci sınıflarda pilot okullarla başladık. Bu yıl 150'inin üzerinde okulda başlatacağız. Olumlu sonuç alınca diğerlerine yansıtacağız. Dil eğitimi sorununu da çözeceğiz. Bir de 5'inci sınıflardan başlanmak üzere yabancı dil eğitimine öncelik vereceğiz."
KÜLTÜR ÇADIRLARINI GEZDİ
Bakan Yılmaz'a konuşmasının ardından Altınova Belediye Başkanı Metin Oral tarafından ilçede bulunan Hersek Lagünü'nde görüntülenen flamingo tablosu hediye edildi. Bakan Yılmaz daha sonra oluşturulan kültür çadırlarını gezdi. Rizelilerin çadırında ise Bakan Yılmaz'a kemençe ile türkü söylendi.
Bakan Yılmaz, daha sonra karayolu ile Yalova'dan ayrıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Kalabalıktan görüntü
-Etkinlikler
-Bakan Yılmaz'ın konuşması
-Bakan Yılmaz'ın çadır ziyareti ile kemençe ve müzik
-Detaylar
Haber-Kamera: Süheyla GÖZDERELİLER / YALOVA,
==============================================
Ormanda kaybolan sevgilisini görünce gözyaşlarına boğuldu
MUĞLA'nın Fethiye İlçesi'nde ATV ile doğa gezisi yaparken sevgilisi 30 yaşındaki Joanne Mckew ile kavga edip koşarak girdiği ormanda kaybolan 32 yaşındaki İngiliz Christopher James Holt için arama kurtarma ekipleri seferber oldu. İngiliz tatilci, ormanlık alanda aramalar devam ederken yürüyerek otele ulaşınca, sevgilisi gözyaşlarına boğuldu.
İngiltere'den tatil için Fethiye'nin Ölüdeniz Mahallesi'ne gelen İngiliz Christopher James Holt ve sevgilisi Joanne Mckew, Hisarönü Mevkii'nde bir otele yerleşti. Çift, öğle saatlerinde ATV kiralayarak Kayaköy Mahallesi'nde doğa gezisine çıktı. Fethiye-Kayaköy Yolu Sarnıç Mevkii'ndeki ormanlık alanda ATV'yi durduran çift, bilinmeyen nedenle tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine Holt, koşarak girdiği ormanda gözden kayboldu.
ARAMA KURTARMA EKİPLERİ SEFERBER OLDU
ATV'ye binerek Fethiye'ye gelen Mckew, saat 16.00 sıralarında Ölüdeniz Jandarma Karakol Komutanlığı'nı arayarak yardım istedi. Bölgeye sevk edilen jandarma, Ulusal Medikal Kurtarma (UMKE) ve Arama Kurtarma Derneği (AKUT) ekipleri, ormanda arama çalışması başlattı. Aramalar devam ederken, yaklaşık 1.5 saat sonra Holt'un yaya olarak konakladığı otele geldiği bilgisi alındı. Bunun üzerine aramaya son veren ekipler otele gitti.
UZUN SÜRE SARILIP GÖZYAŞI DÖKTÜLER
Otelin girişinde bekleyen Holt, UMKE ekipleri tarafından sağlık kontrolünden geçirildi. Yorgun ve bitkin haldeki tatilcinin ormanda yürürken yaralanan ayakları tedavi edildi. Bu sırada otele gelen sevgilisi, Holt'u görünce gözyaşlarına boğuldu. Çift uzun süre sarılarak hasret giderdi.
'ORMANDA YÜRÜMEK İSTEMİŞ'
UMKE görevlisi Hüseyin Pınar, "Tatilcimiz ormanda aramalarımız devam ederken yürüyerek otele ulaşmış. Otele geldik gerekli kontrolleri yaptık. Sağlık durumu iyi, ciddi bir şikayeti yok. Ormanda yürümek istediğini anlattı. Bir süre yürüdükten sonra otele yönelmiş ve 4 saatlik yürüyüşün ardından buraya ulaşmış" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Arama ekiplerin ormanlık alanda yürümesinden görüntü
Ekiplerden görüntü
Ormanlık alandaki kurtarma ekiplerine ait araçların görüntüsü
Oteldeki Holt'tan görüntü
Holt'un ayağının tedavi edilmesinden görüntü
Mckew'in Holt'u görünce gözyaşlarına boğulmasından görüntü
Çiftin görüntüsü
UMKE görevlisi Hüseyin Pınar ile röportaj
Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Ergün TOS / FETHİYE(Muğla),
========================================
Mahkemede avukata, 'canlı bomba'ya 'rahmet' tepkisi
GAZİANTEP'te terör örgütü DEAŞ'ın İl Emniyet Müdürlüğü'ne yönelik düzenlediği, 3 polisin şehit olduğu saldırının duruşmasında sanık avukatlarından Orhan Şahin'in, saldırıyı gerçekleştiren İsmail Güneş için 'Allah'tan rahmet diliyorum' demesi salonda tepkilere neden oldu. Duruşmada, ara kararını açıklayan mahkeme, 60 tutuklu sanıktan, örgütün sözde emiri Yunus Durmaz'ın eşi Nesibe Durmaz'ın da arasında bulunduğu 39'unun adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi.
DEAŞ terör örgütü üyesi İsmail Güneş, 1 Mayıs 2016 tarihinde Gaziantep Emniyet Müdürlüğü'ne yönelik bomba yüklü araçla intihar saldırısı düzenledi. Saldırıda 3 polis memuru şehit oldu, çoğu polis, 34 kişi de yaralandı. Saldırının ardından başlatılan soruşturma kapsamında 60'ı tutuklu, 110 kişi hakkında dava açıldı. 8'inci Ağır Ceza Makemesi'nde görürülen davanın ilk duruşması, sanık ifadelerinin tamamlanmasının ardından avukatların savunmalarıyla devam etti.
Duruşmanın 5'inci gününde İstanbul Taksim'de terör örgütü DEAŞ tarafından düzenlenen bombalı saldırıyla ilgili olarak gözaltına alınan, örgütün 'canlı bomba' listesinde yer alan tutuklu Mehmet Mustafa Çevik, SEGBİS ile bağlanarak savunması yaptı. 19 Mayıs 2016 tarihinde polis operasyonu sırasında kendini patlatan DAEŞ'in sözde emiri Yunus Durmaz'ın evinde parmak izine rastlanan Çevik, parmak izinin kendisine ait olmadığını iddia etti. Durmaz'in kendini patlattığı tarihte cezaevinde olduğunu ifade eden Çevik, tahliyesini istedi.
Sanık ifadelerinin ardından duruşma mütalaasını sunan savcı, 18 sanık hakkında adli kontrol şartıyla tahliye, 38 sanık hakkında ise, tutukluluğun devamını istedi.
AVUKATTAN 'CANLI BOMBA'YA RAHMET
Savunma yapan Yunus Durmaz'ın eşi Nesibe Durmaz, Yusuf Çulha ve Ahmet Çelebi Dayan'ın avukatı Orhan Şahin, "1 Mayıs'ta Gaziantep Emniyetine yapılan saldırıda hayatına kaybedenlerin ailelerine başsağlığı, 'canlı bomba' olarak tabir edilen kişiye ise, Allah'tan rahmet diliyorum" dedi. Bunun üzerine salondakiler kendi aralarında konuşarak Şahin'e tepki gösterdi. Şahin, ölenin arkasından rahmet okunmasının kötü bir şey olmadığını ifade etti. Savunmasına devam eden Şahin, selefilik kavramının kişilerin tutuklanması için yeterli olmayacağını dile getirerek, "Bu kişiler 'Ben IŞİD'i seviyorum, IŞİD'e sempati duyuyorum' dese bile bu insanların mahkumiyetine sebep olamaz" diyerek müdafaasını yaptığı sanıkların tahliyesini istedi.
Sanık avukatlarının savunmalarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Yunus Durmaz'ın eşi Nesibe Durmaz'ın da arasında olduğu 39 kişinin adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına, aralarında Yunus Durmaz'ın kardeşi Hacı Ali Durmaz'ın da bulunduğu 21 sanığın ise tutukluğunun devamına karar verdi. Tutuklu sanıklardan Yunus Durmaz'ın kardeşi Hacı Ali Durmaz'ın avukatı da müdafilikten çekildi. Hacı Ali Durmaz yeni avukat tutacağını ifade etti.
Haber: Eyyüp BURUN / GAZİANTEP,
==================================
Zonguldak'ta serinlemek için denize giren genç kayboldu(2)
CESEDİ KIYIYA VURDU
Zonguldak'ın Çaycuma İlçesi Filyos Beldesi'nde denizde kaybolan Marmara Üniversitesi öğrencisi Barış Özkan'ın cesedi, yaklaşık 4 saat sonra kıyıya vurdu. Vatandaşların fark ettiği Özkan'ın cesedi, sahil güvenlik ekipleri tarafından sudan çıkartıldı.
Özkan'ın ailesiyle birlikte tatil için geldiği plajda oynarken denize kaçan topu almak için suya girdiği ileri sürüldü. Barış Özkan'ın cesedi otopsi için Çaycuma Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı.
Haber: Cüneyt ÖZFİDAN / ZONGULDAK,
=====================================
İzmir'deki yangında, ekipler hem alevlerle, hem de rüzgarla mücadele ediyor (2)
BAYINDIR BELEDİYE BAŞKANI SESLİ: CİĞERİMİZ YANDI
Bayındır Belediye Başkanı Ufuk Sesli, ilçede geçen Salı gününden beri devam eden yangınla ilgili açıklama yaptı. "Ciğerimiz yandı, canımız acıyor" diyen Başkan Sesli, şöyle konuştu:
"Toplamda 500 hektarın üzerinde alan küle döndü. Ormanlık alanlar yanında zeytinlikler ve kiraz bahçeleri de yandı. Tehlike sebebiyle Turgutlu'da iki yerleşim yeri tahliye edildi. Yangında yüzlerce görevli ve gönüllü canla başla, hayatlarını riske atarak alevleri söndürmeye ve yangının büyümesini önlemeye çalıştılar. Çalışmalarda uçaklar, helikopterler, çevre il ve ilçelerden onlarca söndürme araçları görev aldı. Zaman zaman başarılı olunsa da olumsuz hava şartları ve coğrafi koşullar yangının büyümesine sebep oldu. Bununla birlikte yangında kimseyi kaybetmemiş olmamıza seviniyor, ama yangında küle dönen bitki örtüsünün ve diğer canlıların acısını en derin şekilde hissediyoruz. Üzüntümüzü kelimelerle ifade etmek mümkün değil. Ciğerimiz yandı, canımız acıyor."
Başkan Ufuk Sesli, ayrıca yangının çıkış nedeninin yangının kontrol altına alındıktan sonra yapılacak araştırmanın ardından belinleneceğini söyledi. Sesli, söndürme çalışmalarına katılan ekiplere de teşekkür etti.
Haber: İZMİR,
==================