ANTALYA 'MASKELİ ŞEBNEM'İN SON İSTEĞİNİ, SEVENLERİ YERİNE GETİRECEK; ARKADAŞLARI O BİR SAVAŞÇIYDI
Antalya'nın Alanya ilçesinde, üçüncü kez lösemiye yakalanan ve İstanbul'daki hastanede tedavisi devam ederken yaşamını yitiren öğretim görevlisi Şebnem Köseoğlu'nun, Alanya HEP Üniversitesi'ndeki çalışma arkadaşları büyük üzüntü yaşadı.
Antalya'nın Alanya ilçesinde, üçüncü kez lösemiye yakalanan ve İstanbul'daki hastanede tedavisi devam ederken yaşamını yitiren öğretim görevlisi Şebnem Köseoğlu'nun, Alanya HEP Üniversitesi'ndeki çalışma arkadaşları büyük üzüntü yaşadı. Köseoğlu'nun ölümüyle sarsıldıklarını ifade eden Alanya HEP Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Ekrem Özkul, kendisini okula geldiğinde ilk karşılayanın Köseoğlu olduğunu ve güler yüzüyle kendisini karşıladığını söyledi. Özkul, "Ben göreve başladığımda beni ilk karşılayan rahmetli Şebnem hoca oldu. Kendisinin ilk okulumuzun girişinde güler yüzünü gördüm. Kim olduğunu sordum, Şebnem hoca olduğunu, rahatsız olduğunu söylediler. Kendisini aradım birkaç kez telefonla görüştük. Ama bu mücadeleyi kazanamadı. Gerçekten yüreği insan sevgisi dolu bir kişiydi. Ben görmesem de bunu fark ettim. En son sanırım 17- 18 Ağustos gibiydi bir WhatsApp mesajı göndermiş bana, 'Hocam, çok dikkat edin' demiş. 'Biliyorsunuz Sayın Belediye Başkanımız, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanımız hasta. Siz onlarla sık sık görüşüyorsunuz. Çok dikkat edin' dedi. Yani kendi o halinde bizi, okulu, kurumunu düşünen bir insandı. Ne diyelim, Allah rahmet eylesin. Yakınlarına, Alanya halkına, AHEP camiasına başsağlığı diliyorum. Her şeye rağmen iyi olduğunu, söylüyordu. Ama olmadı. İyi insanlar çok yaşamıyor derler. Kaybettik" dedi.
'BİLSEYDİK SIMSIKI SARILIRDIK'
Köseoğlu'nun ilk göreve başladığı 2014 yılından beri kendisiyle birlikte çalışan öğretim görevlisi Polonyalı Anna Maria Bielecka, Köseoğlu'nun tam bir savaşçı olduğunu söyledi. Bielecka, Köseoğlu'nu son gördüğü anları gözleri dolarak şöyle anlattı:
"Sadece iş arkadaşı değil gerçek bir arkadaş olarak görüyorum onu. Maalesef dün onu kaybettik. Nasıl da denk geldiyse artık ben de dün sosyal medyada 'özledik' diye bir paylaşım yaptım ve akşamüzeri kaybettiğimizi öğrendik. Şebnem hoca okulumuzu yaklaşık bir ay önce ziyaret etti. O da çok kısa ayaküstü bir sohbet oldu. Böyle olacağını bilseydik tabii ki çok farklı olurdu. Koronavirüsten dolayı pek yaklaşmadık, sarılmadık, öpmedik. Bilseydik öyle olacağını çok sıkı bir şekilde sarılırdık."
'SÜPER KADIN DİYORDUK ONA'
Ağustos ayının sonlarına doğru sosyal medyadan bir konuşmaları olduğunu ve Köseoğlu'nun ondan güneşe selam söylemesini istediğini anlatan Bielecka, "Şebnem hocamız güneşi, özellikle gün batımını çok severdi. Alanya'yı özlediğinde bizden özellikle gün batımı fotoğrafları rica ediyordu. Biz de nereye gidersek gidelim hep gün batımı fotoğrafı çekip Şebnem hocaya gönderiyorduk. O da ona moral vermek içindi. Biz mümkün olduğunca güç vermek için çalıştık. O çok güçlü biriydi. Gerçekten bir savaşçıydı. Biz de 'süper kadın' diyorduk ona ve bizim aklımızda hep öyle kalacak" dedi.