Dha Yurt Bülteni-15
(YENİDEN)1)DR. PEVRUL TANA'NIN ÖLÜMÜYLE İLGİLİ SAĞLIK PERSONELİ İFADE VERDİHAKKARİ'nin Şemdinli İlçesi Sağlık Ocağı'nda aile hekimi olarak görev yapan ve dün evinde ölü bulunan 25 yaşındaki Dr.
(YENİDEN)
1)DR. PEVRUL TANA'NIN ÖLÜMÜYLE İLGİLİ SAĞLIK PERSONELİ İFADE VERDİ
HAKKARİ'nin Şemdinli İlçesi Sağlık Ocağı'nda aile hekimi olarak görev yapan ve dün evinde ölü bulunan 25 yaşındaki Dr. Pevrul Tana'nın cenazesi, Şemdinli Devlet Hastanesi'ndeki otopsinin ardından Hakkari Devlet Hastanesi'ne gönderildi. Polis olayla ilgili Tana'nın çalıştığı sağlık ocağındaki hemşire ve doktorların ifadesine başvurdu.
Şemdinli'ye ilk görev yeri olarak atanan aile hekimi Dr. Pevrul Tana bir hafta önce memleketi Konya'ya gitmek üzere kurumundan izin aldı. Mesai arkadaşları onun Konya'ya gittiğini biliyordu. Ancak Dr. Tana'nın oturduğu Cumhuriyet Caddesi üzerindeki 7 katlı apartmanın 6'ncı katından kötü kokular gelmesi üzerine komşuları durumu polise bildirdi. Kapı kırılarak içeri giren polisler Dr. Pevrul Tana'nın başına poşet geçirilmiş ve çürümeye yüz tutan cesediyle karşılaştı.
Dr. Tana'nın ilk otopsisi Şemdinli Devlet Hastanesi'nde yapıldıktan sonra cenaze detaylı otopsi için Hakkari Devlet Hastanesi'ne gönderildi.
Aile hekimi Dr. Pevrul Tana'nın cinayete mi kurban gittiği, intihar mı ettiğinin belirlenmesi için soruşturma başlatıldı. İfadelerine başvurulan sağlık ocağındaki doktor, hemşire ve diğer personel, ile yakın arkadaşları da Dr. Tana'nın izin aldığını ve memleketine gittiğini bildiklerini söyledi.
Bu arada Konya'dan gelen Dr. Pevrul Tana'nın ağabeyi savcılık ve emniyet yetkilileri ile görüştü.
Görüntü Dökümü
------------------
-Doktorun görev yaptığı sağlı ocağı tebelası
-Şemdinli ilçe merkezi
-Doktorun kaldığı bina
-Kaldığı dairenin pencereleri
-Bina ve çevresi
-Hakkari Devlet Hastanesi'nden detaylar
Azer DEMİR/ŞEMDİNLİ (Hakkari),
==========================================
(YENİDEN)
2)KEDİYE TEKME ATAN ÇOCUĞU UYARAN VETERİNER SALDIRIYA UĞRADI
ESKİŞEHİR'de kliniğini önündeki bir kediye doğru tekme atan 6 yaşlarındaki bir çocuğu uyaran veteriner 58 yaşındaki Turgay Özdemir, çocuğun dedesi ve babasının saldırısına uğradı. Çıkan arbedede yere düşen Özdemir'in sol ayağı kırıldı.
Olay önceki gün Büyükdere Mahallesi Atatürk Bulvarı'ndaki 'Kalbim Veteriner Kliniği' önünde meydana geldi. İşyeri güvenlik kamerasının da kaydettiği olayda dedesiyle birlikte veteriner kliniğini bulunduğu apartmandaki evlerine gitmekte olan 6 yaşlarındaki bir çocuk, klinik önündeki kediye doğru tekme attı. Tekmesi kediye isabet etmeyen çocuğa veteriner Turgay Özdemir sözle uyarıda bulundu. Çocuk önünde gitmek olan dedesini yanına gitti. Dede ile veteriner Özdemir arasında tartışma çıktı. Dede ile veteriner birbirlerini ittiği sırada çevreden gelenler araya girdi ve iki tarafı uzaklaştırmaya çalıştı. Kısa süre sonra çocuğun babası da gelip tartışmaya katıldı. Baba, veteriner Özdemir'i arkadan boynundan tutarak yere düşürdü. Düşme sonucuna sol ayağı kırılan veteriner Özdemir çağrılan 112 ambulansıyla hastaneye kaldırıldı. Hastanede ayağı alçıya alınıp gerekli tedavisi yapılan Özdemir daha sonra taburcu edildi.
Veteriner Turgay Özdemir kendisine saldıran çocuğun doktor olan dedesi ile mühendis olan babasından şikayetçi olduğunu söyleyerek şöyle konuştu:
"Akşam saatlerinde acil vakalara bakmak için kliniğe gittim. Klinikteyken bir adam ile 6 yaşlarında bir çocuk geçiyordu. O sırada çocuk benim baktığım kedilerden birine tekme attı. Çocuğa, 'Sen kediye tekme atmaya utanmıyor musun? Şimdi seni babana söyleyeceğim?' diye sadece sözlü uyarıda bulundum. Daha sonradan öğrendim ki çocuk bizim kliniğimizin üst katında oturan bir beyefendinin çocuğuymuş. Çocuk benim uyarımla sanırım ürktü ve binanın diğer tarafına yöneldi. Ben de arkasından gittim. Amacım, ebeveynine çocuğunun bunu yaptığını söylemekti. O sıra da çocuğun dedesi üzerime yürüdü. Küfür ederek, kafa attı bana. O sırada gözlüğüm kafasına geldi. Onun kafasında sıyrık oluştu. Kendisinin doktor olduğunu ve darp raporunu alacağını söyleyerek, tehdit etmeye devam etti. Gençler geldi, bizi ayırdılar. Daha sonra çocuğun babası geldi koşarak. O da küfür etmeye başladı. Çocuğunu benim ağlatmadığını, babasının bana saldırdığını söyledim. Ama küfürlerine devam etti ve saldırmaya başladı. Sürükleye sürükleye bahçeye geldik. Orada bana vurdu, boğazıma sarıldı ve yere düştük. O sırada ayağım kırılmış. Kendilerinden şikayetçi olduk. Ayrıca başka bir şey yapma ihtimaline karşı polisten koruma talep ettik."
(Görüntü dökümü:
-Ayağı kırılan Turgay Özdemir'in evinde olayı anlatması,
-İşyeri güvenlik kamerası görüntülerinde;
-Çocuğun kediye doğru tekme atması,
-Veteriner Turgay Özdemir'in klinikten çıkıp çocuğu uyarması,
-Çocuğun dedesi ile veterinerin tartışması ve birbirlerini ittirmesi,
-Araya girenlerin,
-Çocuğun babasının öfkeli bir şekilde gelişi,
-Babanın veterine arkadan sarılıp çimlerde yere düşürmesi,
-Veterinerin çimlerden kalkamaması ve tartışmanı devam etmesi,
-Veterinerin 112 sağlık görevlieri tarafından sedye ile ambulansa taşınması,
-Polislerin olay yerine gelmesinden çekilen görütüler bulunuyor.)
Haber-Kamera: Hakan TÜRKTAN-ESKİŞEHİR,
===============================================
MALATYA'DAKİ DARBE GİRİŞİMİ DAVASINA DEVAM EDİLDİ (EK)
TUTUKSUZ SANIK ERLER İFADE VERDİ
3)AK PARTİ İL BAŞKANI MÜDAHİL OLDU
Malatya'da terör örgütü FETÖ/PDY'nin 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin, davanın 3'üncü duruşmasında, tutuksuz sanıklardan 2'nci Komutanlığı'nda er Umut Turan, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla yaptığı savunmada, tutuklu Yüzbaşı Kemal Keskin'in yanlarında yaptığı telefon konuşmasında, "Komutanım siz bana hep omuzlarınızdaki yıldızları ve kılıcı gösterirdiniz ama ben sizin emirlerinize uymayacağım" dediğini iddia etti. Darbe girişimi sırasında nizamiyede nöbette olduğunu anlatan Turan, gece saatlerinde silah seslerinin yoğunlaştığını ve nizamiyede bulunan Yüzbaşı Kemal Keskin'i kimseyi içeri almadığını ifade etti. Turan, sabah saatlerinde nizamiyedeki hareketliliğin arttığını kaydederek, şunları söyledi:
"Nizamiyeye sabah 06.30 sıralarında tekrar geldim Yüzbaşı Kemal Keskin de oradaydı. Nizamiyedeki odaya bulunduğum sırada 'Herkes mevzi alsın' diye ses duydum. Dışarı çıktığımda Kemal Yüzbaşı silahını dışarıya doğru doğrultmuştu. Nizamiye önünde ise zırhlı araçlar ve emniyet personeli vardı. Yüzbaşı Kemal Keskin vurulmuştu, 'Ben yıllardır bu anı bekliyorum' dediğini duydum. Daha sonra Yüzbaşı Kemal Keskin bir telefon görüşmesi yaptı. Bu telefon görüşmesini kimle yaptığını bilmiyorum. Ancak telefon görüşmesinde Yüzbaşı Kemal Keskin, 'Komutanım siz bana hep omuzlarınızdaki yıldızları ve kılıcı gösterirdiniz ama ben sizin emirlerinize uymayacağım' dediğini duydum. Çok korkmuştuk. Zırhı araçlar geldi. Yüzbaşı Kemal Keskin 'Sıkın yoksa ben size sıkarım' dedi. Ben de korktuğumdan dolayı drone ve zırhlı aracın tekerine ateş ettim."
2'nci Ordu Komutanlığında er tutuksuz sanık Süleyman Taş, "Tatbikat var" denilerek koğuştan kaldırıldıklarını belirtti. Darbeyi son dakika haberinde gördüklerini anlatan Taş, darbenin ne olduğunu bilmediğini belirtti. Taş, kendilerine "Kışlaya saldırı var silahları alın" diye emir verildiğini, silahları aldıktan sonra nizamiyeye dizildiklerini anlattı. Yüzbaşı Kemal Keskin'in dışarı doğru ateş ettiğini ileri süren Taş, şunları söyledi:
"Ağabeyim beni aradı, 'Bu bir darbedir, komutanlarınızı dinlemeyin, polise teslim olun, kimseye ateş etmeyin' dedi. Kemal Yüzbaşı 'Sivil, halk, polis dışarı ateş edin' dedi, ben ateş etmedim. Bize baskı yaptı, 'Ateş edeceksiniz' dedi. 'Ateş etmezseniz ben size ateş ederim' dedi. Arkadaşlardan 2-3 el havaya ateş edenler oldu. Kendisi sürekli dışarıya ateş ediyordu. Silahımı koğuşa bıraktım, polisi aradık. Hüseyin Üsteğmen 120 kişilik bir grupla bizi polise teslim etti."
2'nci Ordu Komutanlığında tutuksuz sanık er Serdal Atlas, Binbaşı İbrahim Dede'nin "İçeriye kim girerse ateş edin" emrini verdiğini, Dede'nin sivillere doğru ateş ettiğini ve Enes Gün'ü vurduğu anı gördüğünü iddia etti.
2'nci Ordu Komutanlığında tutuksuz sanık er Bülent Yiğit, koğuşta yattıkları sırada sosyal medyada Boğaz Köprüsü'nün kapatıldığını gördüğünü, bu durumu fazla önemsemediğini söyledi., Binbaşı İbrahim Dede'nin "Kim gelirse gelsin vurun. Ordu Komutanını kimseye vermeyeceğiz" dediğini anlatan Yiğit, kışla içi ve dışından yoğun bir silah sesi duyduğunu ifade etti.
AK PARTİ İL BAŞKANI MÜDAHİL OLDU
Mahkeme Başkanı Vedat Koç tarafından davaya 2 saat öğle arası verildikten sonra sanıklar salona alınırken, AK Parti Malatya İl Başkanı Hakan Kahtalı, davaya müdahil olma talebi, kabul edildi.
Görüntü Dökümü
-----------
-Ak Partili Başkanın açıklamaları
Mikail PELİT-MALATYA/DHA
===============================================
4)BEYŞEHİR GÖLÜ'NDE ELEKTRO ŞOK CİHAZIYLA AVLANAN 2 KİŞİ YAKALANDI
KONYA'da Beyşehir Gölü'nde av yasağı olmasına rağmen, elektro şok cihazıyla balık avlayan 2 kişi suç üstü yakalandı. O anlar ise 'dron' adındaki insansız hava görüntüleme aracıyla kaydedildi. 2 kişiye 4 bin 650'şer lira idari para cezası uygulandı.
Beyşehir Su Ürünleri Kooperatifi ekipleri, Beyşehir İlçe Jandarma Asayiş Bot Komutanlığı, Beyşehir İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğüne bağlı su ürünleri kontrol görevlileri , gölde av yasağına rağmen balık avlandığı yönündeki ihbar üzerine operasyon düzenledi. Tekne ve havadan dron ile yapılan kontrolde, Abdullah A. ve Mehmet Ş.'nin elektro şok cihazıyla balık avlandıkları tespit edildi. Ancak dronla kontrol edildikteleri anlayan şüphelilerden biri kaçmak isterken biride sazlık alandan koşarak, kıyıya ulaşarak kaçmak isterken çevredekiler tarafından yakalandı. Bu anlar ise havadan saniye saniye kaydedildi. Yapılan operasponda 2 adet ruhsatsız balıkçı teknesi, 4 adet akü, elektro şok cihazı, 60 kilo balık ele geçirildi.
Gözaltına alınan şüphelilere ise 4 bin 650'şer lira idari para cezası uygulandı.
(Görüntü Dökümü
---------------
Dronla çekilen görüntüler
Genel ve detay
(Haber- Kamera: BEYŞEHİR KONYA DHA))
============================ .