Dha Yurt Bülteni - 15
Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: Kuzu kuzu geldi (4)'MUSTAFA KEMAL'E NİYE İHANET EDİYORSUN?'Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yeni sistemle birlikte başarısız liderlerin koltuklarını koruma şansı kalmıyor.
Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: Kuzu kuzu geldi (4)
'MUSTAFA KEMAL'E NİYE İHANET EDİYORSUN?'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yeni sistemle birlikte başarısız liderlerin koltuklarını koruma şansı kalmıyor. Sıkıntı oradan geliyor. Siyasi partilerde ve bürokraside sistemin tabiatı gereği yenilenmenin önü sürekli açık oluyor" dedi.
18-25 yaşa seçilme imkanı verilmesinin bu değişimi daha da hızlandıracağını dile getiren Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Atatürk'e ihanet ettiğini iddia ederek şunları söyledi:
"Bu ana muhalefeti niye rahatsız ediyor? Yahu gençlerimize güvenmiyor musun? Gazi Mustafa Kemal cumhuriyeti gençlere emanet etmemiş miydi? Ee Kılıçdaroğlu sen Gazi Mustafa Kemal'in partisinin başında değil misin? O zaman Gazi Mustafa Kemal'e niye ihanet ediyorsun? Bak ters düştün, bir yanlış da burada. İşte aynen biz de gençlere güveniyoruz ve Türkiye'mizin geleceğini biz de gençlere emanet ediyoruz. Gençler bu sistemle birlikte Türkiye'nin değişim taleplerine en büyük direnci gösteren bürokratik oligarşinin, vesayet odaklarının gücü tamamen kırılıyor. Şu parlamenter demokrasi diyorlar ya, parlamenter demokrasi aslında bir vesayet sistemidir. Şimdi bu sistemin beli kırıldığı için rahatsız oluyor, oluyorlar. Reformların hızlı bir şekilde hayata geçirilmesinin önü açılıyor."
"EY KILIÇDAROĞLU SEN YALAN MAKİNESİSİN"
Kılıçdaroğlu'nun 7 kez seçim kaybetmesine rağmen hala partinin başında olduğunu, yeni sistemde ise bunun mümkün olmayacağını ileri süren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Burada kaybettiğin zaman duramazsın. Ne diyor çıkmış, 'cumhurbaşkanı lokantaları kapatacak' diyor. Ne diyor 'muhtarlıklar, belediyeler, sendikalar kapatılacak' diyor ya. ya böyle bir şey olabilir mi? Yalan üstüne yalan. Yalanı bunun kadar güzel kullanan yok. Ben BM Genel Kurulu'nda konuşuyorum, ertesi gün açıklama yapıyor, 'Cumhurbaşkanı sanki muhtarlara konuştu' diyor. Muhtarlarımız tabi bundan çok rahatsız oldu haklı olarak ve Ankara'da 30- 40 muhtarımızın davet edildiği toplantıda bir konuşma yapıyor. Bir muhtarımız sordu, 'Siz Cumhurbaşkanımızın BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmayla ilgili 'sanki muhtarlara konuşuyor' diyerek bizi küçümsediniz' dedi. Ne dese beğenirsiniz, 'Haddimize mi? Böyle bir şey olabilir mi, asla böyle bir şey söz konusu değil' dedi. Ey Kılıçdaroğlu sen yalan makinesisin. Şu ana kadar 16 bin muhtarımızla milletin evinde bir araya geldik. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde onları milletim adına ağırladım. 55 bin muhtarımız var hepsini davet edeceğim, buluşacağız. Milletim adına onları ağırlayacağım. Çünkü muhtar BM Genel Kurulu'na gelmiş olanlardan aşağı değildir. Ben seçilerek gelmişsem, benim muhtarım da en az benim kadar saygındır, çünkü o da seçilerek gelmiştir."
'HANIMLAR ALTIN GÜNLERİNDEN ÇIKARTILMAYACAK'
Kılıçdaroğlu'na yönelik eleştirilerini sürdüren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Hatta ne dedi biliyor musunuz? 'Simit camekanları, karpuz tablaları, boyacı sandıkları da kapatılacak' dedi. Ben de diyorum ki asla böyle bir şey olamaz. Aynı şekilde öğrenciler okullarından, memurlar işlerinden, hanımlar, ben şimdi cevap veriyorum buna, altın günlerinden çıkartılmayacak. Çünkü bu işlerin cumhurbaşkanlığıyla yakından uzaktan alakası yok. Anayasayla kurulan kurumlar anayasa değişikliğiyle, kanunla kurulan kurumlar kanunla açılıp kapatılabilir. Belediyelerin yetkisinde olan konularda onların kararıyla değiştirilebilir. Diğer taraftan Meclis'in, bürokrasinin, iş dünyasının kapıları kimseye kapatılmayacak. Her yer, her konum, her makam çalışan, gayret eden, birikim sahibi tüm gençlerimiz, tüm vatandaşlarımız için açık olacak. Hatta seçilme yaşını 18'e indirerek Meclisi, belediyeleri, Bakanlar Kurulu'nu gençlerimize açıyoruz."
Gençlere güvendiğini belirten Erdoğan, "Biz yeni sistemi Erdoğan için değil, her doğan için getiriyoruz. Bu böyle bilinmeli" dedi. Hakimler, savcılar, katipler, mübaşirler, gardiyanlar, mahalle bekçileri ve özel güvenlik görevlilerini cumhurbaşkanının atamayacağını bildiren Erdoğan, şöyle konuştu:
"Yalan söyleme. Çünkü bunların hepsinin atama usulü bellidir. Şu anda Yargıtay, Danıştay, Anayasa Mahkemesi üyeleri nasıl tespit ediliyorsa aynen devam edecek. Şimdi diyecekler ki Hakimler, Savcılar Yüksek Kurulu, onu da söyleyeyim. Hakimler, Savcılar Yüksek Kurulunu atayacak kurulun 4 üyesini Cumhurbaşkanı, 7'sini de 5'te 3 çoğunlukla yani zorunlu olarak uzlaşmayla Meclis belirleyecek. Bu uzlaşmayı getiriyor. Dolayısıyla burada da geniş tabanlı bir uygulama söz konusudur. Anayasa Mahkemesi üyelerinin seçim usulünde hiçbir değişiklik yok. Cumhurbaşkanı 5 yıllığına, Anayasa Mahkemesi üyeleri 12 yıllığına seçiliyor. Yani hiçbir cumhurbaşkanı Anayasa Mahkemesinin yapısını tümüyle biçimlendiremez. Cumhurbaşkanı seçilebilirse iki dönem seçilebilir, 5+5, tekrar aday olabilirse."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasının ardından ise bazı bakanlıklar ve Büyükşehir Belediyesi'nce 781 milyon liralık yatırımla 20 hizmet ve eserin açılış kurdelesi kesildi. Açılışın ardından ise Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından vatandaşlara içinde satranç takımı ve Giresun fındığı bulunan hediye paketleri dağıtıldı.
SİYASİ LİDERLERİN BAŞKANLIK VİDEOSU
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in açılış konuşması yaptığı törende eski cumhurbaşkanları ve siyasi liderler Süleyman Demirel, Turgut Özal, Muhsin Yazıcıoğlu, Necmettin Erbakan ve Alparslan Türkeş'in başkanlık sitemini savunan konuşmaları sinevizyonla vatandaşlara dinletildi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Antalya Valisi Münir Karaoğlu da Erdoğan'dan önce konuşma yaptı.
GÖRÜNTÜLER CANLI YAYINLANDI
Haber: Mehmet ÇINAR- Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA-DHA)
====================================
Bakan Çelik, şehit yakını ve gazilerle buluştu (2)
SURUÇ'TA ESNAFI DOLAŞIP CİĞER PİŞİRDİ
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, referandum çalışmaları kapsamında Şanlıurfa'nın Suruç İlçesi'nde kanaat önderleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve muhtarlarla bir araya geldi. Bakan Çelik, ilçedeki esnafı da ziyaret ederek referandumda 'evet' oyu istedi. Bakan Çelik, ziyaret ettiği kebapçıda mangalın başına geçip ciğer pişirdi.
Bakan Çelik, daha sonra katıldığı toplantıda yaptığı konuşmada silahtan anlayanların Türkiye'de at koşturamayacağını söyledi. Bakan Çelik, şöyle konuştu:
"Uzatılan elleri geri itenler, barıştan anlamayanlar, dostluktan anlayanlar, yalnızca silahtan anlayanlar artık Türkiye'de ve Suruç'ta at koşturamayacaklar. Kimse artık milletin özgür iradesine müdahale edemeyecek. Kimse milletin iradesinin karşısına dikilemeyecek. Milletin dediği olacak. Suruçluların özgür iradesi sandığa yansıyacaktır. Kobani olayı yaşadık. Türkiye bu dönemde bütün imkanlarını seferber etti. 190 bin kişiye kucak açarak onları kamplara yerleştirdik, AŞ verdik, kucağımızı açtık, devlet olarak yapılması gereken ne ise hepsini yaptık. Yetmedi daha sonra Kobani'nin DEAŞ belasından kurtulması için devlet olarak yapılması gereken bütün destekleri verdik. Şimdi dertleri Suruç, Urfa, Hatay, Kilis, Antep'i, Suriye'ye dönüştürmek o büyük başların hedefi. Onların amacı Suruç'taki helal ve rahat lokmayı size zehir etmek, amaçları budur. Düşmanla piyonluk yapanları bileceksiniz. Hollandalılarla dirsek temasına girenleri bileceksiniz. Almanların Türkiye'ye olan bazı siyasetçilerin düşmanlıklarını bileceksiniz. Kim Türkiye'de onlarla kol kola giriyorsa bunları bileceksiniz. Terör örgütlerini bileceksiniz. Türkiye'yi bölüp parçalamak isteyenler ve huzurumuzu kaçırmak isteyenleri bileceksiniz. Size hizmet edenleri bileceksiniz. Eğer bilmezseniz hem siz, hem çocuklarınız hem de nesliniz, bundan büyük zarar görür."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-------------------------------
Bakan Çelik'in esnafı ziyaret etmesi
Bakan'ın ciğer pişirmesi
Ciğeri ekmeğe sarıp yanındakilere vermesi
Muhtarlar ve kanaat önderleri toplantısı
Bakan Çelik'in konuşması
Bakan'ın yemeğe katılması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Ömer PINAR-ŞANLIURFA-DHA)
====================================
Uludağ Ekonomi Zirvesi ikinci gün (6)
YENİ NESİL İNOVASYON
Uludağ Ekonomi Zirvesi'nde, Zorlu Holding CEO'su Ömer Yüngül moderatörlüğünde yapılan 'Yeni Nesil İnovasyon' konulu oturuma Clayton Christensen Yıkıcı İnovasyon Enstitüsü Küresel Refah Uygulaması Araştırmacısı Efosa Ojomo, PTT A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kenan Bozgeyik, B-LAB Küresel Elçisi ve Social Innovation Exchange CEO'su Marcello Palazzi, Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, P&G Türkiye ve Kafkasya Genel Müdürü Tankut Turnaoğlu katıldı.
BOZGEYİK: ÜRÜNLER IŞIN TEKNOLOJİSİ İLE TÜKETİCİYE GİTMEDİĞİ SÜRECE LOJİSTİK SEKTÖRÜ BÜYÜYECEK
PTT'nin milli bir marka olduğunu ve yaptığı çalışmaları anlatan PTT A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kenan Bozgeyik, "PTT, posta, kargo ve bankacılık alanında, elektronik ticaret konusunda çok önemli faaliyetler yürütüyor. Tabii ki teknoloji hızla gelişiyor ve bu gelişen teknoloji içerisinde üretilen ürünler artık üreticiden doğrudan tüketiciye gidiyor. Burada bize önemli bir fonksiyon düşüyor. Üretilen ürünler ışın teknolojisi ile tüketiciye gitmediği sürece lojistik sektörü büyüyecek. Biz de PTT olarak hem Türkiye'nin dünyadaki payını büyütmek, hem de Türkiye'de insanımıza hak ettiği en hizmeti sunmak için hızlı bir şekilde altyapıyı çalışması yapıyoruz. Önümüzdeki dönemde PTT'yi bir şirketler topluluğu olarak göreceğiz" dedi.
PTT'nin adeta her mahalle başında hizmet vereceğini dile getiren Bozgeyik, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'de 4500 noktadan 81 milyon insanımıza 40 bin çalışanımızla hizmet götürüyoruz. Önümüzdeki 5 yıl içinde 4 bin 500 olan şube sayısını 15 bine çıkartacağız. Burada şunu planlıyoruz; her Türk vatandaşı evinden ya da işyerinden çıktığında 20 dakika içinde hangi yöne yürürse yürüsün mutlaka bir PTT işyerine ulaşacak."
TANKUT TURNAOĞLU: İNOVASYONU HER ZAMAN BİR CAN DAMARI OLARAK GÖRÜYORUZ
Sözlerine Amerika'da kadınlar üzerinde yaptıkları bir araştırmanın sonuçlarıyla başlayan P&G Türkiye ve Kafkasya Genel Müdürü Tankut Turnaoğlu, "Amerika'da bir araştırma yaptık ve kadınların üçte ikisi tıraş olan erkekleri tercih ediyor. Buda demek oluyor ki ürettiğimiz jiletlere kattığımız inovasyon sonuçlarını vermiş" dedi.
İnovasyonda hiçbir zaman durmamak gerektiğini belirten Tankut Turnaoğl, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizler inovasyonu her zaman bir can damarı olarak görüyoruz. Önemli olan var olan bir ürünü inovasyonla yeniden oluşturmak. Mesela Prima olarak bebekler için külot bez çıkardık. Özellikle hareketli bebekler için daha kolay giydirme imkanı sağlıyor. Türk bebekleri daha hareketli. Özellikle anneler bebekleri yakalayıp bezlerini değiştirmek için ciddi bir mücadele içerisinde olabiliyorlar. Bizde var olan bir bebek bezine inovasyon katarak 360 derecede sızdırmayan bir bebek külotu yaptık. Bizim için önemli olan tüketicide değer yaratan bir inovasyon oluşturmaktı."
Şirket olarak başka bir üründe yaptığı inovasyon çalışmasını anlatan Turnaoğlu, "Kadınlar önceden saç kreminin saçlarını sönük ve basık gösterdiği gerekçesiyle çok tercih etmezdi. Ama biz bu hafta yeni bir ürün çıkardık. Akıllı köpük saç kremi çıkardık. Bu ürün sadece saç kremini saçın gerekli yerlerine temas ettiriyor. Saçı basık bir hale getirmiyor. Yani kadınlar bundan sonra saç kremini rahatlıkla kullanabilecek" dedi.
MUHARREM YILMAZ: ŞİRKET OLARAK İNOVASYONU OTA KADAR İNDİRDİK
"Bir patron oturan bir aslan değil gezen bir tilki olmalı" diyerek sözlerine başlayan Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz da şunları söyledi:
"Patron dediğin tilki gibi ortamı koklamalı. Oturmayıp sürekli bir araştırma içinde olmalı. Bizde şirket olarak inovasyonu ota kadar indirdik. Mesela biz çiftlikten tarladan sofraya kadar olan süreci entegre etme yönünde inovasyonu yoğunlaştırdık. Çiftliğimizden çıkan gübreden elektrik ürettikten sonra, tekrar bu gübreyi minarelerle birleştirip toprağa geri vermek, burada yetişen mısırları en az suyla yetiştirmek ve bu mısırları yiyen ineklerimizin süt verimini ölçmek için çalışma içindeyiz."
İnovasyonun bir ekip çalışması olduğunu dile getiren Yılmaz, "İinovasyonu sadece kendi kendimize yapamayacağımızı düşünüyorum. Bunu Ar-Ge mühendisleriyle, farklı girişimcilerle yapmalıyız" dedi. Yılmaz, şunları söyledi:
"Yoksa, 'Biz aklımızı koyduk, icat ettik ürettik' demek tek başına yeterli değil. Geçmiş zamanlarda bunları beceriyorduk ve bugüne kadar fark yaratmanızı bunlar sağladı. Ama artık bunlar tek başına yetmiyor. İnovasyon için hep birlikte düşünmemiz gerekiyor. Paydaşlarımızla sıkı bir iş birliğine girmemiz gerekiyor. Mesela inovasyon platformları oluşturmamız lazım. Eskiden kullanışlı, verimli, daha az su ve elektrik tüketen bir çamaşır makinesi nasıl üretiriz onu konuşuyorduk. Ama şimdi çamaşır daha iyi nasıl temizlenir bunu konuşuyoruz. İşte farklı fikirlerin dile getirilmesi için insanlara fırsat vermeliyiz. İnsanlara söz söyleme cesaretini vermeliyiz."
MARCELLO PALAZZİ: GİRİŞİMCİLİK OLMAZSA HALA MAĞARALARDA YAŞARDIK
Dünyada girişimciliğin önemli olduğunu ifade eden B-LAB Küresel Elçisi ve Social Innovation Exchange CEO'su Marcello Palazzi, "Eğer girişimcilik olmasa şu anda mağaralarda hala yaşamaya devam ederdik. Tabi girişimcilik konusunda yaratıcılığınızı önemli alanlara yönlendirmeniz gerekir. Mesela patronlar artık kapalı odada çalışmak yerine işçilerinin de bir arada olduğu odalarda çalımayı tercih etmeye başladı. İnovasyon için bütün imkanlar kullanılmalı. Devletler inovasyonun farkına yeni yeni varıyor. Şirketler, sivil toplum kuruluşları ve kamu kurumları bir araya gelerek inovasyona öncelik vermeli. Hepimizin bir birimize ihtiyacı var" dedi.
EFOSA OJOMO: YIKICI İNOVASYONUN HALA GİREMEDİĞİ BİR SÜRÜ ALAN VAR
Yıkıcı inovasyonun endüstrilerin alt katmanlarından başladığını söyleyen Clayton Christensen Yıkıcı İnovasyon Enstitüsü Küresel Refah Uygulaması Araştırmacısı Efosa Ojomo, şunları söyledi:
"Alt katmanlardan başlayan yıkıcı inovasyonu büyük hizmet verenler sahiplenir ve piyasaya hizmet vermeye başlar. Yıkıcı inovasyon sayesinde muazzam bir toplumsal dönüşüm başladı. Mesela herkeste cep telefonu vardır. 60 yıl öncesine baktığımızda bilgisayarları sadece devlet kurumları ve büyük üniversiteler alabilirdi. Ama şimdi herkesin evinde var. İşte yıkıcı inovasyonun bilgisayardaki etkisidir bu. Ancak yıkıcı inovasyonun hala giremediği bir sürü alan var. Örneğin perakendecilik, sağlık, eğitim gibi sektörlere yıkıcı inovasyon girmedi. ve kim bu alanda inovasyonu gerçekleştirirse pastadan payını büyük ölçüde alacak."
GÖRÜNTÜLER CANLI YAYINLANDI
Haber: Edip TEKİN/Berktug ÖNCÜ
====================================
DEAŞ, Azez'de bomba yüklü araç patlattı
KİLİS'in karşısındaki Suriye'nin Azez İlçesi'nde terör örgütü DEAŞ tarafından bomba yüklü araçla saldırı düzenlendi. Saldırıda çok sayıda kişi yaralandı.
Azez ilçe merkezindeki Doğum Hastanesi yakınlarında terör örgütü DEAŞ militanları tarafından akşam saatlerinde bomba yüklü araçla saldırı düzenlendi. Meydana gelen şiddetli patlamada çok sayıda kişinin yaralandığı belirtildi. Saldırı sonrası sınır hattında alarm durumuna geçilirken, patlamada yaralanan bazı kişiler, Kilis Devlet Hastanesi'ne getirilerek tedaviye alındı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------------------
Olay yeri
Toplanan vatandaşlar
Patlayan araç
Alevler ve yükselen dumanlar
Genel ve detay görüntüler
Haber: Reşit ÇELEBİOĞLU/ KİLİS, -
====================================
HDP'li Özkan, Varto'da seçmenden 'hayır'oyu istedi
HDP Muş Milletvekili Burcu Çelik Özkan, Muş'un Varto ilçesinda vatandaşlardan referandumda 'hayır' oyu kullanmalarını istedi.
Varto'ya gelen Milletvekili Burcu Çelik Özkan, önce parti binasına giderek HDP ilçe başkanı Muzaffer Karakoyun, DBP ilçe Başkanı Mahir Yılmaz, İl genel meclisi üyesi Müşerref Dağ ve partililerle görüştü. Daha sonra esnafı dolaşan Özkan, seçim çalışmaları ile ilgili bilgi verdi ve refarandumda 'hayır' oyu kullanmalarını istedi. Burcu Çelik Özkan, "Bugün halkımızla bir araya gelmek gerçektende bizi 16 Nisan için umutlandırdı. Varto halkına çok teşekkür ederiz. Esnafımızdan tutun kadınlarımıza, gençlerimize bizim bir şey anlatmamıza gerek kalmayan bir yer burası, ne mutlu bize ki böyle bir halk var. Halkların birlikte yaşaması için Kürt halkı için son iki yıldır yaşadığı onca baskı ve zor politikalarına karşı buradayız. Birlikte yaşam için buradayız.16 Nisanda hep birlikte hayır diyeceğiz" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------------------
-Hdp'li Vekilin gelişi
-Esnafları gezip broşür vermesi
-Vatandaşlarla sohbet
-Konuşma
Haber-kamera: Fatih ÇELİK/VARTO (Muş),-
========================================
Cezaevinde çocuk koğuşunda yangın çıktı
ADANA E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda çocuk mahkumlar koğuşta yangın çıkardı, dumandan etkilenen 3 çocuk hastaneye kaldırıldı.
Merkez Sarıçam İlçesi'ndeki Kürkçüler Cezaevi Kampusu'nda bulunan Adana E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda saat 16.00 sıralarında yangın çıktı. Başka bir koğuşa nakledilen arkadaşlarının geri gönderilmesini isteyen çocukların yatakları ateşe vermesiyle çıkan yangına görevliler müdahale etti. Dumandan etkilenen 3 çocuk ambulanslarla Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi.
Aynı cezaevinde 18 Ocak'ta çocuk mahkumların bulunduğu koğuşta çıkan yangında 17 yaşındaki Muhammet Erdoğan ile 17 yaşındaki Ferhat Kaya hayatını kaybetmişti. Kaya'nın organları ise ailesi tarafından bağışlanmıştı.
Görüntü Dökümü
-------------------------
Yaralı çocuk mahkumların hastaneye getirilmesi
Cezaevinin genel görüntüsü
Haber-Kamera: Fatih KARAÇALI-Yusuf BAŞTUĞ-Çağlar ÖZTÜRK/ADANA,
============================================
Murat Çobanoğlu mezarı başında anıldı
KARSLI ünlü halk ozanı Murat Çobanoğlu ölümünün 12'nci yılında mezarı başında anıldı. Belediye Başkanı Murtaza Karaçanta, Çobanoğlu'nun sadece Kars'ın değil Türkiye'nin ozanı olduğunu ve aşıklık kültürünü dünyaya tanıttığını söyledi. AK Parti Kars Milletvekili Yusuf Selahattin Beyribey de Murat Çobanoğlu'nun bir çok çırak yetiştirdiğini belirtti. Murat Çobanoğlu'nun oğlu Şentürk Çobanoğlu ise babasının ölümünden önce Kars'a defnedilmesini istediğini hatırlattı. Şentürk Çobanoğlu, "Bizim Kars'a bir vefa borcumuz var" dedi ve anma törenine katılan herkese teşekkür etti.
Murat Çobanoğlu Aşıkları Koruma Derneği Başkanı Mahmut Karakaş ise Murat Çobanoğlu'nun şiirlerinden bir demet okudu. Ardından diğer halk ozanları, Çobanoğlu'nun eserlerinden bazıları söylediler.
Erzurum'un Narman İlçesi'nden gelen Aşık Sümmani'nin torununun eşi Vahdettin Altunok da Sümmani'nin, 'Sakla Sümmani yi güher taş gibi/ Altın tasda od görmemiş AŞ gibi/ Hatem yüzük parmağında kaş gibi /Canımın cananı sen sefa geldin' şiirini okudu. Altunok ayrıca, Çobanoğlu'nun Sümma'nin torunu merhum Nusret Toruni ile olan dostluklarını anlattı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------------
Mezardan genel
Belediye Başkanı Murtaz a Karaçanta'nın konuşması
Milletvekili Selahattin Beyribey'in konuşmsı
Murat Çobanoğlu Aşıkları Koruma Derneği Başkanı Mahmut Karakaş'ın konuşması ve şiir okuması
Aşıkların Çobanoğlu'na ait şiirleri
Vahdettin Altunok'un Sümmani şiiri
Haber-Kamera: KARS,