Haberler

Dha Yurt Bülteni - 12

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Bakan Arslan: Tüm derdimiz çift başlı yönetim olmasın (2)TERÖR ÖRGÜTLERİNİ BAŞIMIZA BELA ETTİLER, BECEREMEDİLERUlaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Kocaeli Ticaret Odası'nda lojistik, nakliye ve taşımacılık sektörünün temsilcilerinin katıldığı toplantıda konuştu.

Bakan Arslan: Tüm derdimiz çift başlı yönetim olmasın (2)

TERÖR ÖRGÜTLERİNİ BAŞIMIZA BELA ETTİLER, BECEREMEDİLER

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Kocaeli Ticaret Odası'nda lojistik, nakliye ve taşımacılık sektörünün temsilcilerinin katıldığı toplantıda konuştu. Bakan Arslan, "Türkiye'nin büyümesini güçlenmesini istemeyenler terör örgütlerini başımıza bela ettiler, beceremediler. Ekonomik olarak çöktüğümüzü söylemek isteseler, ekonomik göstergeleri hepiniz biliyorsunuz. En son 1915 Çanakkale Köprüsü'nde dünyanın 13 finans kuruluşu dediler ki 'Ben bu 10 milyarın üzerindeki projeyi finans ederim'. Bunun anlamı Türkiye'nin ekonomisine olan güvenin göstergesiydi. Baktılar ki 16 Nisan tarihinden sonra bu ülke çok daha hızlı hareket edebilecek, bu ülke patron gibi yanlış olanı hemen ayıklayıp doğru olanı hemen göreve getirebilecek, o zaman dediler ki bizim payımızdan daha fazla pay alacaklar bunlara dur diyelim. İşte 16 Nisan da hayır demelerinin, hayır çıksın diye bu kadar çırpınmalarının altında bu yatıyor" dedi.

16 NİSAN BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ

Yaşanan krizlere değinen Arslan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Hızlı hareket etmeli aldığımız kararları hızlı uygulamalıyız ki 2023 de dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri olalım. Çok başlılıktan, başbakan ve cumhurbaşkanı kavgalarından sizler neleri yaşadığımızı iyi biliyorsunuz. 5 Nisan 1994 dolar yarı yarıya değer kazandığında dışarıdan borçlanmak zorunda olan ülkemizin ne duruma düştüğünü en iyi siz biliyorsunuz. Çünkü sizler ticaret erbabısınız. Anayasa kitapçığı fırlatmayla 1 gecede 1 milyon kişinin işsiz kaldığı, 120 bin ile 130 bin arasında işyerinin kapandığı, 22 bankanın batması onların batırdığı 30 milyar doların da vatandaşın cebinden çıkmasının nelere mal olduğunu en iyi sizler biliyorsunuz. Sağlıklı büyüyen ülkenin lokomotifi olanlarsınız. Özellikle 16 Nisan bizim için çok önemli. İstirhamım bu bakış açısıyla lütfen sizde çevrenizdekilere anlatın"

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------

-Bakan Arslanın konuşması

HABER: ERGÜN AYAZ-KAMERA: ORHAN UZUN / KOCAELİ,

=========================================

Bakan Eroğlu: Mevcut sistem kriz doğuruyor (2)

KAMYONCULARLA BİR ARAYA GELDİ

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Afyonkarahisar Nakliyeciler Sitesi'nde kamyoncular ile birlikte öğle yemeği yedi. Bakan Eroğlu, daha sonra kamyoncuların kahvesinde konuşma yaparak, referandumda 'evet' oyu istedi. Afyonkarahisar'da ve ülke genelindeki yolların duble yol olduğunu hatırlatan Bakan Eroğlu, çift direksiyonlu kamyon örneği verdi. Bakan Eroğlu, "Neden 'evet' diyeceğinize sizden bir örnek vereyim. Sizin kamyonlarınızda iki şoför var mı? Kamyonun önünde bir perde var, sağ tarafta Cumhurbaşkanı oturuyor debriyajı var, fireni var. Sol tarafta başbakan oturuyor onun da direksiyonu var, debriyajı var, fireni var. Şimdiki sistem aynen böyle. İkisinde de yetki var, ikisi de Türkiye'yi yönetmeye çalışıyor. Tabi 'sen süreceksin, ben süreceğim, ben gaza basacağım, sen firene basma' derken uçurumdan yuvarlanıyor. Bu gidişata 'dur' demek için 16 Nisan halk oylamasında 'evet' oyu vereceğiz" dedi.

SORUNLARI DİNLEDİ

Bakan Eroğlu'nun konuşmasının ardından kamyoncular sıkıntılarını dile getirerek yardım istedi. Karayolları üzerinde bulunan kantarların yanlış tarttığını ve 10 kilogram bile tonajın aşılması halinde ceza yazıldığını öne süren kamyoncular, bunun düzeltilmesini istedi. Bir kamyoncu 'K belgesi' için aracı kurumlara para ödendiğini belirterek, "K Belgesi alabilmek için 23 bin lira gerekiyor. Ama aracı kurumlara 2 bin lira kira bedeli ödeyerek iş yapmaya çalışıyoruz. Devletimiz bu rakamları 5 bin liraya çeksin ama devletimiz kazansın. Aracı kurumlar kazanmasın" diye konuştu. Aynı kamyoncunun "Beni bilirler, yıllardır AKP'liyim" diyen kamyoncunun söylemini Bakan Eroğlu, "AKP değil Ak Parti" diye düzeltti.

'İLK BAKANLAR KURULUNDA İLETECEĞİM'

Kamyoncuların sıkıntılarını bildiğini aktaran Bakan Eroğlu, "Ulaştırma Bakanı değilim ama sizlerin bir bakanı olarak bunları tek tek kendisine ulaştıracağım. İlk bakanlar kurulunda ileteceğim. Kendisi zaten yanımda oturuyor, siz merak etmeyin" dedi.

Kamyoncular ile Bakan Eroğlu'nun diyalogları zaman zaman gülümsetti. Sorunlarının çözümü konusunda söz alan kamyoncular Bakan Eroğlu'nu alkışlarla uğurladı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------------

Toplantıya kamyonculardan detaylar

Bakan Eroğlu'nun konuşması

Kamyoncuların soruları

Bakan Eroğlu ve kamyoncular arasında geçen konuşmaların detayları

Kamyoncularla selfi çektirmesi

Toplantı yerinden ayrılış detayları

HABER-KAMERA: Sait KARADUMAN/AFYONKARAHİSAR,

======================================

Kılıçdaroğlu: Yüreğiniz varsa üçünüz değil 33'ünüz gelin  (2)

TOFAŞ FABRİKASINDA İŞÇİLERLE BULUŞTU

Mustafakemalpaşa İlçesi'nden Bursa'ya gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Tofaş Otomobil Fabrikası'nı ziyaret etti. Burada işçilerle öğle yemeğinde buluşan Kılıçdaroğlu'na Tofaş CEO'su Cengiz Eroldu tarafından otomobil maketi hediye edildi. Basına kapalı bu görüşmenin ardından Kılıçdaroğlu, Atalay Düğün salonunda muhtarlar ve sivil toplum temsilcileriyle bir araya geldi.

Burada konuşan Kılıçdaroğlu, 16 Nisan'ın tarihimizin en önemli halk oylamalarından biri olduğunu belirterek şunları söyledi:

"Çünkü demokratik bir parlamenter sistem mi istiyoruz. Yoksa tek adam sistemi mi istiyoruz bunun oylaması yapılacak. Oylama öyle bir noktaya geldi ki bir taraftan bizler neden 'hayır' denmesini gerektiğini anlatırken, öbür taraftan devasa bir makine devlettin tepesinden en aşağısına kadar yekvücut halinde bir karalama kampanyası başlattılar. Ben onların hiçbir iddialarına hiçbir eleştirilerine bu süre içinde cevap vermedim ve gereksiz buldum. Benim için önemli olan doğruları kendi milletime, halkıma anlatmak. Bunun için yola çıktım.ö

'BAYAR'IN KIZI SÖYLÜYOR'

Tek adam söyleminden çok daha önemlisini rahmetli Celal Bayar'ın kızı Nilüfer Gürsoy'un söylediğini kaydeden Kılıçdaroğlu, Gürsoy'un gazetelerde ilan olarak yayınlanan görüşlerinden bölümler okudu. Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

"Gürsoy ilanında şöyle diyor. 'Atatürk tek adamlığı aklından geçirmemişti.' Yine Nilüfer Hanım şunu söylüyor; 'Getirilmek istenen değişiklik cumhuriyetimizin ve demokrasimizin temel değerlerini sarsıyor.' Kim söylüyor demokrat parti mutfağından gelen, bütün hayatı o çabanın içinde geçen Bayar'ın kızı söylüyor. O ilanında 27 Mayıs 1961'i de 12 Mart'ı da 12 Eylül'ü de 28 Şubat'ı da Nilüfer hanım eleştiriyor. Son sözlerini şöyle bağlıyor; 'Yüksek sesle hayır çıkmasını ümit ediyoruz. Çünkü demokrasiyi kolay kurmadık. Demokrasi bedeller ödenerek inşa edildi. Önümüzdeki günlerde sandığa giderken bunları düşünmenizi isterim.'ö

"BU YENİ DEVLETLE NEYİ KAST EDİYORLARö

Cumhurbaşkanı Danışmanı Mehmet Üçum'un "Halk kendi devletini kurmak için adım atıyorö sözlerini de eleştiren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Allah aşkına bizim devletimiz ne zaman kuruldu. Cumhuriyetimiz ne zaman kuruldu. 29 Ekim 1923'te biz cumhuriyeti ilan ederken, kendi devletimizi kurmadık mı? Peki nasıl oluyor da kurduğumuz Türkiye Cumhuriyeti'ni bir tarafa bırakıyorlar ve çıkıp şunu söyleyebiliyorlar; 'Halk kendi devletini kurmak için adım atıyor.' 16 Nisan'da yeni bir devlet mi kuruyoruz. Kuracağımız devlet ne devletidir. Kimin devletidir? Hangi anlayıştır bu. TBMM'de Anayasa görüşmeleri oylanırken Adalet ve Kalkınma Partisi'nden Anayasa Komisyonu üyesi kürsüye çıktı dedi ki 'Asıl hedefimiz anayasanın ilk dört maddesidir. Bu bir adımdır' dedi. İtiraz edilince tekrar kürsüye geldi. Aynı sözleri tekrarladı ve 'sözümün arkasındayım' dedi. Anayasanın ilk dört maddesi nedir. Türkiye Cumhuriyeti devletinden bahseder. Bayrağından, istiklal marşından bahseder, vatanın milletin bölünmez bütünlüğünden bahseder. Türkiye Cumhuriyeti devletinin laik, demokratik sosyal hukuk devleti olduğundan bahseder. Peki bu yeni devletle neyi kast ediyorlar. Dillerinin altındaki baklayı çıkarmış oldular. 16'sında sandığa gidip evet oyunu kullanacak vatandaşımız varsa, yüklendiği vebalin sorumluluğunu çocuklarına torunlarına bayrağına ve milletine anlatamaz. Evet, oyunu kullanan hiç kimse torunlarına çocuklarına vatana millete bağlılığını kimseye anlatamazö

'BEN OLMAZSAM MİTİNG BİLE YAPAMAYACAKLAR'

Anayasa değişikliğinin ne kadar yanlış olduğunu her platformda anlatmaya çalıştığını kaydeden Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ben anlattıkça onlar rahatsız oluyorlar. Devletin uçaklarını paralarını kullanıyorlar, devletin televizyonunu, valisini, kaymakamını kullanıyorlar. Ondan sonra diyorlar ki biz mağduruz. Bütün bu imkanları kullanıyorlar, yeri göğü evet pankartlarıyla donatmışlar. Biz sadece ve sadece doğruları anlattığımız için rahatsız oluyorlar. Koro halinde televizyonlara çıkıp şunu söylüyorlar; 'Kılıçdaroğlu doğruları söylemiyor.' Miting meydanlarına bakıyoruz mitingin tek konusu var. Kemal Kılıçdaroğlu. Ben olmasam miting bile yapamayacaklar.ö

'NİYE KAOS ÇIKSIN?'

Meclis'i fetih yetkisinin Atatürk'e dahi verilmediğini kaydeden Kılıçdaroğlu, "Şunu söylüyorlar; 'Hayır çıkarsa kaos olacak.' Niye kaos olsun. Sayın cumhurbaşkanı 2019'a kadar görevinin başında zaten. Ben seçmedim ki halk seçti. Halk seçtiğine göre meşruiyeti tartışılmaz. Niye tartışalım. Vatandaş seçmiş, görevinin başında. Başbakan o da görevinin başında, eğer bir saray darbesiyle gitmezse o da görevinin başında zaten. TBMM o da görevinin başında. O zaman niye kaos çıksın'ö diye konuştu.

Çanakkale Savaşı'nı hatırlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Yedi düvele karşı Çanakkale'de mücadele verildi. Onurlu ve dik duruldu. Hiç birisi Çanakkale'yi geçemedi. Sonra ne oldu. Bir kişi gitti bir yere imza attı. Bütün o gemiler üç yıl sonra tek kurşun atmadan Çanakkale'yi geçip Dolmabahçe sarayının önüne demirleyip İstanbul'u işgal ettiler. Devlet bir kişiye teslim edilirse sonuç budur. Neden diyorum 'bir kişiyi kandırırsanız, ikna ederseniz, aldatırsanız en geç 24 saat içinde devleti birilerine teslim ederseniz.' 30- 35 yılda paralel devlet kuranların 30- 35 yıl uğraşmalarına gerek yok ki. Bir kişiyi ikna ettin mi mesele bitiyor zaten. Sandığa giderken bu tarihten aldığımız dersi hiç unutmamamız lazım.ö

GÖRÜNTÜLER CANLI VERİLDİ

Haber: Berktuğ ÖNCÜ-Hasan BOZBEY / BURSA,

======================================

HDP'li Önder: 100 Belediyeyi gasp ediyorlar, demokrasi nutukları atıyorlar

HALKLARIN Demokratik Partisi (HDP) Ankara Milletvekili Sırrı Süreya Önder, 16 Nisan'daki referandumun seçimlerden bile önemli olduğunu belirterek, "Bu halk bütün engelemellere rağmen gelip bu alanı dolduruyorsa insan tefekkür etmez mi? Burada bir onur meselesi var. Biz insanların ortaklaşa bir arada yaşamasını arzuluyoruz bunun için bu uğraşlarımız. Biz, bize gösterecekleri filmlerin fragmanlarını izledik. Kim bu halkın iradeiyor. Neyin demokratik olacağını söylemiyorlar. 100 belediyeyi gasp ediyorlar, demokrasi nutukları atıyorlasine ipotek koyabilir? Daha demokratik olacaklar dr"dedi.

"GELECEĞİMİZE İPOTEK KOYMAYA ÇALIŞIYORLAR"

HDP'nin DBP ile ortaklaşa Batman'da yaptığı Referandum mitingine, Mardin eski Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk, HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, DBP Eş Genel Başkanı Gülcihan Şimşek, Batman Milletvekilleri M.Ali Aslan ve Ayşe Acar Başaran katıldı. Mitingte konuşan Ahmet Türk, uzun yıllardan beri siyasetin içinde olduğunu, birçok önemli günleri ve 12 Eylül zindanlarını yaşadıklarını ifade ederek, "Bugün de o politikalarını o zindanlarını getirmek istiyorlar. Yine 1994-95 yıllarında yıkılan köylerin, faili meçhul cinayetlerin şahidi olduk. Demokrasi mücadelemiz zaman zaman kesilmişse de ama ipotek konulmadı. Bugün farklı bir notadayız, artık halkımızın, geleceğimizin, çocuklarımızın, torunlarımızın geleceğine ipotek konmaya çalışıyorlar. Hepimizin adına, halklar adına bir tek kişi karar verecek. Yani bir tek kişinin dudakları arasında çıkan kelime yasa olacak, kanun olacak. Durum bundan ibaret. Keşke bugün AKP'ye oy veren insanlar da burada olsaydı. Bunun irademizi teslim etme anlamına geldiğini onlar da bilseydi.  Dünyada tek bir kişinin yönettiği birçok ülkeyi biliyoruz. Bunlardan biri Saddam'ın yönettiği Irak, biri Esad'ın yönettiği Suriye, biri Kaddafi'nin yönettiği Libya, biri Mübarek'in yönettiği Mısır. Ne oldu sonuçları, bugün halklar büyük acı çekiyor. Tekçi anlayıştan ötürü insanlık dramı yaşanıyor. Biz bunun için tekçiliğe karşıyız. Herkes yeniden düşünsün ve gerçekten geleceğimizi kararttıracak olan referandumu vicdanı muhasebe yaparak referanduma baksın"dedi.

"BİZ KİMSENİN DÜŞMANI DEĞİLİZ"

Ahmet Türk, Ak Partinin bütün halkları karşı karşıya getiren bir politikayı Türkiye'nin gündemine getirdiğini ileri sürerek, "Biz ortak demokratik bir geleceği esas alıyoruz. Biz böyle bakıyoruz. Biz insanız, vicdan sahibiyiz, kimsenin düşmanı değiliz. Bizim derdimiz zulmün olmadığı, insanların kucaklaştığı bir geleceği elde etmektir. Lütfen bunu görmeyenlere, anlamayanlara gidin kapılarını çalın, yarınlarımızı karartacak bir karardan onları alı koyun. Onları ikna edin. İnanıyorum ki biz ikna etmek için yola çıksa derdimizi, duygularımızı anlatsak ikna olmayacak insanımız yok. Bu nedenle eğer Kürdistan'da 'Hayır' çok güçlü bir şekilde ortaya çıkmazsa bizim eksikliğimizdir. Bu coğrafyada 'Evet' oyu verildiği zaman yarın Cumhurbaşkanı ve Başbakan çıkacak, 'Bütün yaptıklarıma rağmen Kürtler bana destek verdi' diyecek. Bunu Türkiye'de kullanacak, uluslararası arenada kullanacak, 'Kürtlerin bir derdi, bir sorunu yok, bakın büyük oy aldım' diyecek. Peki, hiç mi derdimiz yok? Sizin oylarınızla seçilen Genel Başkanlarımız, Belediye Başkanlarımız zindanlarda değil mi? Devletin büyük imkanlarını kullanarak halkı 'Evet' cephesine çekmeye çalışan bir siyaset anlayışı ortada. Dünyanın neresinde görülmüş ki OHAL sürecinde anayasa yapılsın. Nerede görülmüş bir referandum için devletin bütün imkanlarını bütün uçaklarını, her şeyini bu referandum için kullansın. Bütün bu hukuksuzluğa karşı bu referandumu meşru göstermek bile yanlıştır"diye konuştu.

"100 BELEDİYEYİ GASP ETTİLER, DEMOKRASİ NUTUKLARI ATIYORLAR"

HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ise, geleceğin kendi elimizde olduğunu, bu referandumun seçimlerden bile daha önemli olduğunu ve belirleyici olduğunu belirterek, "Gençlik nasıl bıraktıysak öyle. Önemli bir kıyım yaşamıştır. Yine de idaresinden ödün vermedi. Biz size birşey verebiliyormuyuz? Artık bir belediyemiz de yok. Bizle beraber olmak demek polis dayağı, gazlar bombalar, zinden zulüm ölüm. Bu halk bütün engelemellere rağmen gelip bu alanı dolduruyorsa insan tefekkür etmez mi? Burada bir onur meselesi var. Biz insanların ortaklaşa bir arada yaşamasını arzuluyoruz bunun için bu uğraşlarımız. Biz, bize gösterecekleri filmlerin fragmanlarını izledik. Kim bu halkın iradesine ipotek koyabilir? Daha demokratik olacaklar diyor. Neyin demokratik olacağını söylemiyorlar. 100 belediyeyi gasp ediyorlar, demokrasi nutukları atıyorlar"dedi.

Görüntü Dökümü

------------------------

-Alandan görüntüler

-Halaylarların çekilmesi

-Ahmet Türk konuşması

-Sırrı Süreyya Önder'in konuşması

-Genel ve datay görünütüler

Haber-Kamera: Arif ARSLAN-Reşat YİĞİZ/BATMAN,-

======================================

FETÖ'den yargılanan şüpheli: Programı indirmek suçsa Google'ı da mahkemeye versinler

BURDUR'da FETÖ/PDY soruşturmaları kapsamında tutuklu yargılanan veteriner hekim Muhammet Oğuz Eker, duruşmadaki ifadesinde örgütün şifreli haberleşme programı 'ByLock'u Google Play Store'dan indirdiğini kabul etti. Eker, "1200'e yakın müşterim var. Bunların bilgilerini yedeklemek için program arıyordum, bu sırada ByLock'u da indirdim. Çok karışık bir programdı. Kullanmadım. Daha sonra sildim. Karışık bir yapısı vardı. Kimseyle bir şey paylaşmadım. Programı indirmek suçsa Google'ı da mahkemeye versinler" dedi

Burdur'da FETÖ/PDY soruşturmaları kapsamında tutuklanan şüphelilerin yargılanmalarına devam edildi. Burdur Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmalarda 'silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan yargılanan eski kamu görevlisi Adnan Kaplan ile 'silahlı terör örgütü kurma veya yönetme' ve 'silahlı terör örgütüne üye olma' suçlarından yargılanan eski öğretmen Yaşar Bağrıaçık, veteriner hekim Muhammet Oğuz Eker ve çiftçi Ahmet Akın; Mehmet Ali Yüce başkanlığındaki mahkeme heyetine ifade verdi.

'ÇOK BÜYÜK HAKSIZLIK'

Burdur Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü eski çalışanı Adnan Kaplan, 'silahlı terör örgütü üyeliği' suçlamasını reddettiğini, devlete ve kanunlara bağlı, devlete karşı görevlerini en iyi şekilde yerine getiren, devletini ve milletini seven, demokrasi ve hukuktan yana biri olduğunu söyledi. 15 Temmuz darbe girişimini tasvip etmediğini ve lanetlediğini söyleyen Kaplan, "Bu hain darbe girişimine katılanlara en ağır cezanın verilmesini istiyorum. Terör örgütü üyesi olarak yargılanmak çok büyük haksızlıktır" dedi.

'BU ÖRGÜTÜN AMACINI BİLMİYORUM'

Faizsiz banka olduğu için Bank Asya'ya hesap açtırdığını ve kart ücreti almadıkları için kredi kartı kullandığını kaydeden Kaplan, Bank Asya'ya terör örgütü liderinin talimatı ile para yatırmadığını belirtti. Kaplan, "FETÖ'nün örgüt olduğunu 15 Temmuz darbe girişiminden sonra öğrendim, bu yapıyla hiçbir ilişkim ve irtibatım olmadı. Ufuk Bayındır Sendikası'nın tüzüğünü okudum ve memur olarak hakkımızın en iyi şekilde savunacağını düşündüğüm için üye oldum. 21 Temmuz 2016'da da sendikadan ayrıldım. Bu örgütün amacını bilmiyorum. Amaçlarına yönelik bir hareket içerisinde olmadım" diye konuştu.

'SATIN ALDIĞIM ŞİRKETE EL KONULDU'

Çiftçi Ahmet Akın, "Savcı önce örgüt ile cemaat yapılanmasını ayırt etsin" dedi. Ailesinin maddi durumunun zayıf olması nedeniyle yurtlarda kaldığını kaydeden Akın, "Ailem çiftçi olması nedeniyle ve fiyatı uygun diye buraları tercih ettim. Devletin izin verdiği pansiyonlarda kalmak suç mu? Hiçbir suç teşkil eden olaya karışmadım. Hain darbe girişimiyle uzaktan yakından ilişkim yok. Darbenin asıl mağduru benim. Satın aldığım şirkete el konuldu. Darbeyi biliyor olsam neden 3 gün önce satın alayım" diye konuştu.

'DARBENİN ASIL MAĞDURU BENİM'

Mahkeme Başkanı Mehmet Ali Yüce'nin "Satın aldığın şirketin FETÖ'ye ait olduğunu biliyor muydun, neden zarar eden bir işletmeyi aldın" sorusuna Akın, "Biliyordum. Ticari amaçla satın aldım. Satanlar darbeyi bilip de bana sattılarsa Allah onların cezasını versin" diye cevap verdi. 15 Temmuz darbe girişimi aklına geldikçe tüylerinin diken diken olduğunu anlatan Akın "Bunu yapanlarla irtibatım yok. İnsanlık dışı bir olay. Bu örgütü kınıyor ve lanetliyorum. Medyadan gördüğüme göre darbeyi Fetullahçılar yaptı. Darbeyi yapanları Allah'a havale ediyorum. Lanetliyorum. Cemaate sempati duymadım. Fetullah Gülen'i sevmiyorum. Darbenin asıl mağduru benim. Gariban ve emekçi bir çiftçiyim. Devleti tehlikeye sokacak hiçbir faaliyetim olmadı" diye konuştu.

'BYLOCK'U DA İNDİRDİM'

Veteriner hekim Muhammet Oğuz Eker, 'ByLock' programını Google Play Store'dan indirdiğini kabul etti. Eker, "Benim 1200'e yakın müşterim var. Bunların bilgilerini yedeklemek için program arıyordum, bu sırada ByLock'u da indirdim. Çok karışık bir programdı. Kullanmadım. Daha sonra sildim. Karışık bir yapısı vardı. Kimseyle bir şey paylaşmadım. Programı indirmek suçsa Google'ı da mahkemeye versinler" dedi.

'BÖYLE BİR ADAM AKLINI KİMSEYE KİRAYA VERMEZ'

Mahkeme Başkanı Mehmet Ali Yüce'nin "Bilgilerini yedeklemek için neden ByLock programını indirdin. Google sana ByLock'u mu önerdi" sorusuna Eker, "'Güvenliği yüksek program' diyordu onun için indirdim" diye cevap verdi. Özgürlüğüne düşkün bir insan olduğunu, Galatasaray kombine kartı olduğunu ve iki haftada bir İstanbul'a giderek Galatasaray maçlarını izlediğini anlatan Eker, "Böyle bir adam aklını kimseye kiraya vermez. Kimseden talimat almaz. Silahlı terör örgütü üyeliği suçlamasını kabul edemem. Bu benim ve ailem için züldür" diye konuştu.

'DÜNYANIN EN AĞIR SUÇU İLE YARGILANIYORUM'

Eski öğretmen Yaşar Bağrıaçık da hayatında mahkemelik olmadığını, kimseyle tartışmadığını, vergi ve trafik cezası bile olmadığını söyledi. Bağrıaçık, "Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Hukuk güvenliğinin olduğu bir ülkede, çocuğunuzu yazdırdığınız okul, üye olduğunuz sendika suç olarak karşınıza çıkmaz. Hukuk devletinde bir eylemin suç olup olmadığını siyasiler değil yasalar belirler. Hiçbir eylemim olmadığı halde dünyanın en ağır suçu ile yargılanıyorum" dedi.

'KAYDIMIZI E-OKUL'DAN YAPTIK'

Eğitim öğretimin insanın en temel hakkı olduğunu vurgulayan Bağrıaçık, "Bu okul anayasa ve kanunlara uygun olarak açılmış. Kaydımızı internet üzerinden e-okul'dan yaptık. Okul suçluysa e-okul sistemi bunu durdurması lazım. Kanunen açık olan bir okula çocuk göndermenin suç olacağını nereden bileyim" diye konuştu. Faizsiz bankacılık yaptığı için Bank Asya'ya para yatırdığını da söyleyen Bağrıaçık, "Hain darbe girişiminde bulunanların en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

Adliye dış görünüş

Cezaevi aracının gelişi

Sanıkların indirilmesi ve adliyeye girişi

HABER- KAMERA: Mesut MADAN/BURDUR,

======================================

PKK sığınağında grup elebaşının cesedi bulundu

BİTLİS'in Balcılar Köyü kırsal kesiminde başlatılan operasyon ardından bölgede yapılan arama tarama çalışmalarında tespit edilen bir sığınakta İçişleri Bakanlığı'nın 'Turuncu' listesinde bulunan, grup elebaşı 'Bahoz' kod adlı Ahmet Tekin'in cesedi bulundu.

7'nci Kolordu Komutanlığı sorumluluk alanındaki Bitli'in merkeze bağlı Balcılar Köyü bölgesinde, 10 Nisan 2017 tarihinde kapsamlı operasyon başlatıldı. Bitlis İl Jandarma Komutanlığı timlerince yapılan arama-tarama çalışmalarında PKK'ya ait bir sığınak tepit edildi. Sığınakta yapılan aramalarda İçişleri Bakanlığı'nın 'Turuncu' listesinde bulunan grup elebaşı 'Bahoz' kod adlı Ahmet Tekin'in cesedinin bulunduğu belirtilirken, sığınakta ayrıca 1 M-16 piyade tüfeği, 1 büyük telsiz, 22 büyük tüp, 12 küçük tüp, 4 fener, 7 pil bloğu, çok miktarda yaşam ve gıda malzemesi ile örgütsel doküman ele geçirildi.

Haber: BİTLİS, -

====================================

Kamyonet karşılığı uyuşturucu sevkiyatı yaparken yakalandı

ADANA'da kalas yüklü kamyonette yapılan aramada 116 kilo esrar ele geçirilirken sürücü Vedat Ay, gözaltına alındı. Tutuklanan Vedat Ay, uyuşturucu kullandığı kamyonet karşılığında taşıdığını itiraf etti.

Uyuşturucu Suçları ile Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekipler, Diyarbakır'dan gelen bir kamyonetin kasasına gizlenmiş esrarın şehir merkezinde dağıtılacağı bilgisini aldı. Kontrol noktası oluşturan ekipler, Vedat Ay'ın kullandığı kamyoneti durdurdu. İçerisinde inşaat kalasları bulunan kamyonetin kasasında arama yapan ekipler, poşetler içerisinde toplam 116 kilo esrar buldu.

Gözaltına alınan Vedat Ay, kamyoneti Diyarbakır'dan teslim alıp, sorunsuz olarak Adana'ya getirmek için anlaştığını söyledi. Ay, "Biri resmi nikahlı 2 eşim var. Üçüncü evliliğimi yapmak istiyordum. Başlık parası istediler, ben de para kazanmak için araştırma yaparken böyle bir teklif geldi. Kamyoneti Adana'ya getirecek, içerisindeki malı teslim ettikten sonra geri dönecektim. 2-3 kez sorunsuz nakliye yapmam karşılığında da kamyonet benim olacaktı" diye ifade verdi.

Suçunu itiraf eden Vedat Ay, sevk edildiği mahkemece tutuklandı.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Narkotik köpeğinin kamyonette arama yapması

Kamyonettin kasasının sökülerek açılması

Kamyonettin kasasının kaldırılması

Kasanın altından çıkan paketlenmiş haldeki narkotik maddeler

Paketlerden birinin açılması

İçindeki narkotik maddeden detay

Narkotik maddelerin  kamyonetten çıkarılması

Toplu halde yerde görüntüsü

Ele geçirilen narkotik maddelerin toplu halde görüntüsü

Haber: Fatih KARAÇALI-Kamera: ADANA,

====================================

Rögar kapağı kaza yaptırdı

BURSA'da yol seviyesinden daha yüksek şekilde yerleştirilen rögar kapağı kazaya neden oldu.

Merkez Osmangazi  ilçesi  Altınova Mahallesi'nde Telokom Müdürlüğü tarafından yol seviyesinden yüksek olarak yerleştirilen rögar kapağının üzerinden aracıyla birlikte geçen Uğur Çokkatı'nın kullandığı otomobil pert oldu.  Kaza anında otomobilin içerisinde bulunan aracın hava yastıkları açılırken araçta bulunan sürücü Uğur Çokkatı'nın burnu kırılırken yanında bulunan arkadaşı Mehmet Kaya ise kafasını cama çarparak yaralandı.  Uğur Çokkatı yaklaşık 20-30 kilometre hızla giderken fark edemediğim  rögar kapağının üzerinden geçtim ne olduğunu anlayamadık, daha hızlı gitmiş olsaydık bu kaza ölümle sonuçlanabilirdi dedi. Uğur Çokkatı bir işyerinin güvenlik kamerası tarafından kaydedilen kaza anından sonra ilgili firmadan zararının karşılanması için şikayetçi olacağını söyledi.

Görüntü Dökümü

------------------------

Güvenlik kamerası görüntüleri

Haber: BURSA,

====================================

Gölbaşı'da yaşlılara 'Evde Bakım'

ADIYAMAN'ın Gölbaşı İlçesi'nde, kaymakamlık tarafından başlatılan 'Yaşlılara Evde Bakım Projesi' kapsamında 60 aileye hizmet verildiği bildirildi.

Gölbaşı Kaymakamı Murat Zadeleroğlu, 'Korunmaya Muhtaç Yaşlılara Evde Bakım Hizmeti Verilmesi' Projesini hayata geçirdiklerini ifade ederek şu anda 60 aileye bu hizmeti verdiklerini söyledi. Kaymakam Zadeleroğlu, açıklamasında şunları söyledi:

"Evde Bakım Hizmeti Projesi kapsamında 4 bayan ve 2 erkek olmak üzere 6 kişilik bir ekip oluşturduk. Bu personellerimiz haftanın belli günlerinde tespit ettiğimiz yalnız yaşayan yaşlılarımızı ziyaret ederek evlerini temizliyor, varsa ev tamiratlarnıı yapılıyor, yemeklerine yardımcı olunuyor, evdeki halılara kadar yıkanıyor ve temizleniyor. Yardıma muhtaç yaşlılarımızın evlerinde ne gerekiyorsa kaymakamlık olarak yapıyoruz. Onlarla sohbet ediyoruz gerektiğinde, sorunlarını dinliyoruz ve sorunlarını çözmeye çalışıyoruz. Ayrıca ziyaret ettiğimiz yaşlı hasta olmuşsa onu doktora da götürüp tedavi de ettirip ilaçlarına kadar karşılıyoruz. Bu projenin maliyeti bize 250 bin lira civarında ancak bu proje Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma fonundan karşılanıyor. Proje kapsamında köyler de dahil 60 yardıma muhtaç yaşlıya yardım yapıyoruz."

Proje kapsamında yardım alan Hüseyin Bayülken ise, çok memnun olduğunu ifade ederek, kaymakamlık çalışanlarının evlerini temizlemesinin yemek yapmasının kendini mutlu ettiğini söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------------

Yaşlılı evde yemek hazırlanması

Evde temizlik yapılması

Yaşlılarla röp.

- Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ahmet KORKMAZ-ADIYAMAN-DHA)

========================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
Kayyum kararının ardından harekete geçen CHP, 414 belediye başkanını Ankara'ya çağırdı

Kayyum kararının ardından harekete geçtiler! 414 belediye başkanına çağrı

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi feci şekilde can verdi

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi 20. kattan düşerek can verdi

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

title