Dha Yurt Bülteni-12

1)BAKAN ALBAYRAK: ENERJİ PİYASALARINDA ALT YAPI VE YAPISAL DÜZENLEMEDE ÖNEMLİ ADIMLAR ATILACAK

ENERJİ ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Türkiye enerji piyasalarının önümüzdeki dönemde ülke ekonomisine bağlı olarak gerekli alt yapı ve yapısal düzenleme ihtiyacını karşılamak için önemli adımlar atmaya devam edeceklerini söyledi.

ÇAĞRI MERKEZİ'NDE 275 KİŞİ İSTİHDAM EDİLİYOR

Enerjisa tarafından Rize'nin Gündoğdu Mahallesi'nde kurulan ve 275 kişinin istihdam edildiği Çağrı Merkezi'nin açılışı için düzenlenen törene Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak'ın yanı sıra Rize Valisi Erdoğan Bektaş, Enerjisa CEO'su Kıvanç Zaimler ve davetliler katıldı. Törende konuşan Enejisa CEO'su Kıvanç Zaimler, 275 kişinin istihdam edildiği Çağrı Merkezi'nin 14 ilde 20 milyon nüfusun çağrılarına hizmet vereceğini söyledi.

MEMNUNİYET ÇITASINI ÜST NOKTAYA TAŞIYMAK İÇİN ÖNEMLİ KARARLAR ALDIK

Törende konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak da, baba ocağı Rize'de olmanın mutluluğunu yaşadığını belirterek, Adana'nın Aladağ İlçesi'ndeki yurt yangınında hayatını kaybeden 11 öğrenci ve 1 yurt görevlisine rahmet diledi. 2016 yılı Mayıs ayında enerji piyasalarında elektrik dağıtım sektörü içerisinde hizmet kalitesi ve müşteri memnuniyet çıtasını bir üst noktaya taşımak için önemli kararlar aldıklarını hatırlatan Bakan Albayrak, "Bu önemli adımlardan biri Çağrı Merkezleri aracılığı ile vatandaşların, tüketicilerimizin hizmet kalitesine duydukları ihtiyacın karşılanması noktasında yüksek düzeyde bir standart düzey getirildi. Bunlardan biri de açılışını gerçekleştireceğimiz Çağrı Merkezi. Rize özelinde de ayrı bir anlam ifade ediyor. 275 şehir insanına önemli bir düzeyde istihdam oluşturuldu. Enerjisa ailesine bu güzel ortam ve iş imkanı için teşekkür ediyorum" dedi.

ÖNEMLİ ADIMLAR ATMAYA DEVAM EDECEĞİZ

Türkiye enerji piyasalarının önümüzdeki dönemde ülke ekonomisine bağlı olarak gerekli alt yapı ve yapısal düzenleme ihtiyacını karşılamak için önemli adımlar atmaya devam edeceklerini ifade eden Bakan Albayrak konuşmasını şöyle sürdürdü: "İletim hattı alt yapısının iyileştirilmesinden, teknik düzeyde istihdam sayısının artırılmasına, şikayetlere müdahale sürelerinin Avrupa Birliği standartlarının bile ötesine, mükemmellik kalite ödülü standartlarına çekilmesine kadar bir çok anlamda adımlar atacağız. Bir ilk olacak. 2020'ye kadar ki 5 yıllık tarife döneminde tüm bu çerçeveyi gerçekleştireceğiz. Esiklikler yok mu? Var. Ama vatandaşlarımız müsterih olsun. Ben Bakan olarak her gün işin üstündeyim. Bugün düne denk olmayacak. Bugün dünden daha iyi, yarın bugünden iyi olacak. Hem vatandaşımız kalitenin artmasına dayalı olarak mutlu olacak ve kazanacak. Hem firmalarımız kurumsallaşma, alt yapı iyileştirilmesi ve şirket marka değerlerinin yükselmesine dayalı olarak değerleri artacağı için uluslararası anlamda değer kazanacak, hem de biz devlet olarak sizlerden aldığımız yetkiyi size hizmet olarak döndürme noktasında görevimizi yerine getirerek kazanmış olacağız."

Konuşması sonrasında Rize'nin ekonomisine ve istihdamına katkı vermekten dolayı çok memnun olduğunu ifade eden Bakan Albayrak, beraberindekilerle birlikte kurdele keserek açılışını yaptığı Çağrı Merkezi'ni gezdikten sonra Rize Valisi Erdoğan Bektaş'ı, ardından da Belediye Başkanı Reşat Kasap'ı ziyaret etti.

Görüntü Dökümü

--------------------------

-Bakanın gelişi

-Bakanın konuşması

-Açılış detayları

Haber: Muhammet KAÇAR-Kamera: Osman ŞİŞKO RİZE-DHA)

=====================================================

2)İMO GENEL BAŞKANI: ALADAĞ'DAKİ YURT RUHSATSIZ VE İSKANSIZ

İNŞAAT Mühendisleri Odası (İMO) Genel Merkez Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Gökçe, Adana Aladağ'da 12 kişinin ölümüne yol açan öğrenci yurdunun ruhsatsız ve iskansız olduğunu öne sürdü.

Bir toplantı için Antalya'ya gelen Cemal Gökçe, Adana Aladağ'daki yangınla ilgili açıklamalarda bulundu. Adana'daki yangında ciddi bir denetimsizliğin söz konusu olduğuna dikkati çeken Cemal Gökçe, "Şu an almış olduğum bilgiye göre, ilgili yapı eski, ruhsatsız ve iskansız bir yapı. Ayrıca binada yangın kapıları yok. Yangın merdivenlerine çıkışı sağlayacak kapılar PVC'den yapılmış. Aynı zamanda kolları yok. Dolayısıyla dışarıya çıkacak olan çocuklar, çok ısınmadan ve ilgili kapıların kilitli olmasından dolayı dışarı çıkamamış" dedi.

Sadece binanın yapılmasının denetimle ilgili bir konu olmadığını belirten Cemal Gökçe, şunları söyledi: "Elbetteki, binaların yapılması evresinde dayanıklı olması gerekir. Deprem güvenlikli olması gerekir. Bilimin ve tekniğin gerekli gördüğü ölçüde denetlenmesi gerekir. Fakat binalar bitip içerisinde oturulduğu zaman da hele kamu binaları, çocuklarımızın barındıkları yurtların, okulların çok daha fazla denetimli olması gerekir. Zaman içerisinde binanın birtakım mekanizmaları eskir. Onların elden geçirilmesi gerekir. Yangın çok fazla insanımızın barındığı yurt ve okullar için son derece önemli bir konu. Elektrik mekanizmalarının gözden geçirilmesi gerekir. Eğer çok eskimiş ise yenilenmesi gerekir. Yangın merdivenleri çıkışlarındaki kapıların kolay açılabilir olması gerekir. Ama yapılan ilk tespitlere göre, yangın merdivenlerine çıkan kapıların PVC'den olduğu, kilitli olduğu, açılamadığı ve ısındığı, çocuklarımızın büyük kısmının bu şekilde hayatlarını kaybettiği bilgisi var."

Görüntü Dökümü

--------------------------

İMO Genel Başkanı kürsüde konuşurken

Toplantıdan detay görüntüler

İMO Genel Başkanı ile röp.

Haber-Kamera: Süleyman EKİN/ANTALYA,

===========================================================

3)BAKAN KILIÇ'TAN, AIDS'Lİ ÇOCUĞA GALATASARAY FORMASI

GENÇLİK Hizmetleri ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, 1 Aralık Dünya AIDS Günü dolayısıyla Şanlıurfa'da tedavi olduğu sırada HIV virüsü bulaşan Yusuf Ç.'ye hediye olarak Galatasaray forması gönderdi.

Şanlıurfa'da 2008 yılında 1.5 yaşındayken üzerine kaynar su bulunan çaydanlık devrilen ve vücudunun sol bölümünde yanıklar oluşan, bu nedenle tedavi gördüğü hastanede verilen kanda HIV virüsü tespit edilince tedavi gören 10 yaşındaki Yusuf Ç.'ye, Gençlik Hizmetleri ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, 1 Aralık Dünya AIDS gününde, imzaladığı Galatasaray formasını İl Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Hakan Keşküş aracılığıyla sarı-kırmızılı ekibin maçlarını tribünde izlemek istediğini belirten Yusuf Ç.'ye, ulaştırdı. AIDS'li Yusuf Ç.'nin oturduğu Uğurlu Mahallesi'ne giderek formayı teslim eden Keşküş, "Bugün Gençlik Hizmetleri ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç'ın talimatıyla Yusuf Ç.'nin hayalini gerçekleştiriyoruz. Bakanımız basında çıkan haberlerin ardından Y.Ç.'yi Galatasaray maçına davet etti. Bakanımızın talimatlarıyla alınan Galatasaray forması ile topu Yusuf Ç.'ye hediye ettik. Önümdeki haftalarda oynanacak olan Galatasaray-Akhisar maçına Yusuf Ç.'yi maça götüreceğiz."

Bakan Kılıç'ın gönderdiği formayı giyerek teşekkür eden Yusuf Ç., türbinde Galatasaray maçını izlemek için sabırsızlandığını söyledi. Baba Mehmet Ç. ise hastalığın pençesine düşen oğlunu 1 Aralık Dünya AİDS'liler gününde unutmayan Bakan Kılıç'a teşekkür etti.

Görüntü Dökümü

----------------------------------

Yusuf Ç'ye Galatasaray forması verilmesi

İl Müdürü Hakan Keşküş'ün konuşması

Yusuf Ç.'nin konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ömer PINAR-ŞANLIURFA-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 101 MB

====================================================

4)CHP GRUP BAŞKANVEKİLİ GÖK: HAKKARİ'NİN SESİ OLACAĞIZ

CHP Grup Başkan Vekili Levent Gök, 'Sürgün yeri' olarak gösterilen Hakkari'nin yalnız olmadığını söyledi. Gök, " Hakkari ; elbette şiddet olaylarının tırmandığı bir kent. CHP olarak Hakkari'den sesleniyoruz; CHP olarak şiddetin siyaset kültüründen çıkmasını istiyoruz. Türkiye'de Kürt sorunun çözüm yeri TBMM'dir. CHP olarak ne gerekiyorsa yapmaya hazırız" dedi.

Hakkari'de bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak, Grup Başkan Vekili Levent Gök, İstanbul Milletvekilleri Onursal Adıgüzel, Gülay Yedekçi, Balıkesir Milletvekili Namık Havutçu, Gaziantep Milletvekili Mehmet Gömdağ ve CHP Hakkari il Başkanı Aytekin Karahanlı'dan oluşan heyet, dün akşam bir otelde basına kapalı olarak STK'larla görüşme yaptı. CHP heyeti bugün de ilk olarak Hakkari Valisi Cüneyit Orhan Toprak'ı makamında ziyaret etti. Basına kapalı görüşme 1 saat sürdü. CHP heyeti daha sonra CHP il binasına geçerek burada açıklamalarda bulundu.

CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, kadim bir kent olan Hakkari'nin, Türkiye'nin her zaman mahrum bırakılan yerlerden biri olduğunu söyledi. Şark hizmeti ve devlet memurlarının sürüldüğü, özellikle cezalandırılmaya tabi tutulduğu bir kent olarak Hakkari'nin ilk akla gelen yer olduğunu belirten Gök, şöyle konuştu:

"Oysa bu kent güzellikleri, içinde barındırdığı kültürü ile Türkiye'mizin en köklü kültürel mirasına sahip kentlerden biri. Bu kent bir kaç ay önce de il olma statüsünden çıkarılması konusunda çok önemli bir şekilde iktidar partisinin mağduriyetine neden oldu. Hakkari'nin içi boşaltılmak istendi. Hakkari'nin bileğinin hakkıyla kazanmış olduğu ve sürdürdüğü il statüsünden uzaklaştırılmak istendi. Bu Hakkari ve şahsında Doğu ve Güneydoğuya yapılabilecek en büyük kötülüklerden bir tanesiydi. Böylesine bir kentimizin mağduriyetlerle daha bugünlerde de boğuştuğunu ve uğraştığını görüyoruz. Hakkari ne yazık ki, sürgün yeri olma, memurların cezalandırma amacıyla tayin edildiği bir kent olmanın ötesinde artık il olma statüsünü kaybederek neredeyse nüfusunun 3'te 2'sinin boşalacağı bir kent haline gelmek üzereydi. Böyle bir yasa meclise geldiğinde CHP olarak çok şiddetle karşısında durduk. Şırnak'la beraber Hakkari'nin il olma kararı ve mücadelesi CHP'nin Mecliste verdiği büyük bir mücadeleyle gündemden çıkartıldı.Hakkari layık olduğu bir şekilde tekrar statüsüne kavuştu.Ama Hakkari yine görüyoruz ki, pek çok mağduriyetlerle boğuşuyor. Dün Yüksekova ve Hakkari'de kentin STK'ları ve kanaat önderleriyle önemli bir toplantı gerçekleştirdik. Toplantıda Hakkari'nin sorunlarını dinledik, onların bölgeye bakış açılarını dinledik. Çok yararlı görüşler edindik. Biz de bu çerçevede CHP olarak Türkiye'de yaşanan OHAL'i, 15 Temmuz'dan sonra yaşanan ihraçlarla ilgili STK'lardan görüşler aldık."

Türkiye'nin çok zor günlerden geçtiğini ve Cumhuriyet tarihi boyunca yaşadığı en sıkıntılı dönemlerden bir tanesi olduğunu da ifade eden Gök, siyesel, ekonomik hemde dış politika anlamında Türkiye'de iktidarın izlemiş olduğu siyasetin çöktüğü bir noktada olduklarını beliterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu siyasi tablo içerisinde 15 Temmuz darbe gecisinin meclisin bombalanması ve halkımızın tankların altına yatarak darbeyi önlemiş olması gerçeği karşısında benim de içinde bulunduğum milletvekillerinin bombalanan mecliste, milli iradeye ve darbeye karşı olan tutumlarıyla darbe teşebbüsünün önlemiş olması gerçeği karşısında biz bekledik ki Türkiye'de bir uzlaşma kültürü, bir barış ortamı doğacaktır ve Türkiye'nin sorunları çözülecektir. Darbeyi önlenmesinin Türkiye açısından bir fırsata çevrilmesi mümkünken, iktidar partisinin bunu kendi iktidarının keyfi uygulamalarına doğru, bir başka yöne doğru çektiğini üzülürek gördük. Darbe önlenmişken, Türkiye'nin olağan yöntemlerle yoluna devam etmesi mümkünken bir anda OHAL ilan edildi ve Türkiye başka bir hukuksuz döneme sokuldu. Hukuksuz diyorum elbetteki OHAL'in hukuku vardır ama çıkartılan KHK'ların hukukumuzda yeri yoktur. Çıkartılan KHK'ların tümü anayasamıza aykırıdır. İktidar partisi önlemiş olan darbeyi kendi keyfi uygulamalarına ve dikdacı anlayışına doğru bir fırsata çevirmeye başladı.Türkiye'de OHAL hukukuyla binlerce kişi mağdur edildi.Haksız ihraçlar var.Hiç bir mahkeme kararı olmaksızın kişiler ihraç ediliyor,bir müddet sonra yanlışlığı fark ediliyor tekrar görevlerine iade ediliyorlar.Ama doğan mağduriyetler, o ailelerin yaşadığı travmalar giderek artıyor."dedi.Gök, sesi olarakları Hakkari'nin sahipsiz olmadığını, Kürt sorununun konuşarak, demokrasi içerisinde insan haklarının yükseltilmesiyle, temel hak ve özgürlükleri standartlarının en ileri ülkeler standartlarına getirilmesiyle çözüleceğine inandıklarını anlatırken, "Bu bakımdan meclisin çok önemli bir görev yapması gerektiğini düşünüyoruz. Bu görevimizi burdan bütün partilere çağrıda bulunarak Kürt sorununu çözmek Türkiye'nin öncelikli sorunlarından bir tanesidir. CHP olarak biz bu sorunu enine boyuna Meclis içerisinde meşru muhattaplarla tartışarak, görüşerek, konuşarak, bölgedeki kanaat önderleriyle konuşarak çözülebileceğine inanıyoruz.Şiddet bu sorunun çözümünde ne yazik ki engel oluyor.Türkiye'nin batısı da Doğusu da ayrılmaz birer et ve tırnak gibidir" diye konuştu.

CHP heyeti Hakkari kent merkezinde esnafı ziyaret ederek sorunlarını dinledi. Heyet son olarak Durankaya Beldesi'nin Bağımsız Belediye Başkanı Fatih Keskin'i makamında ziyaret ettikten sonra kentten ayrıldı.

Görüntü Dökümü

-------------------------

-CHP heyeti Vali ziyareti

-Vali Cüneyit Orhat Toprak heyeti makam odasının kapısında karşılaması

-Heyetten genel görüntü

-CHP Grup Başkanvekili Levent Gök'ün açıklaması

-CHP Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak'ın kısa açıklaması

-CHP heyeti esnafları ziyaret etmesi

-Genel ve detaylar

-CHP heyeti Durankaya Beldesi Belediye Başkanı Fatih Keskin'i ziyaret etmesi

BOYUT: 854 MB

SÜRE: 13 DK 5 SN

===========================================================

5)YUNANİSTAN, PAKİSTANLI 26 KAÇAK GÖÇMENİ TÜRKİYE'YE İADE ETTİ

YUNANİSTAN, ülkelerine yasadışı yollardan giren 26 kaçak Pakistanlıyı Edirne İpsala Sınır Kapısı'ndan Türkiye'ye iade etti.

Türkiye ile Yunanistan arasında kaçak göçmenlere yönelik yapılan 'geri kabul anlaşması' gereği Avrupa ülkelerine gitmek isterken Yunanistan'da yakalanan kaçak göçmenleri iade etmeyi sürdürüyor. Anlaşma kapsamında Türkiye üzerinden Yunanistan'a yasadışı yollardan geçen 26 Pakistan uyruklu kaçak, yapılan kayıt işlemlerinin ardından Türk yetkililere teslim edildi. Edirne Göç İdaresi görevlilerince 1 otobüse bindirilen kaçaklar polis ekipleri eşliğinde İpsala Sınır Kapısı'ndan, il merkezindeki Edirne Göç İdaresi'nin barınma evine getirildi. Kaçaklar buradaki işlemlerinin ardından Türkiye'den sınır dışı edilecek.

Görüntü Dökümü:

----------------------------

Göç idaresi tabela

Göç idaresi detay

Kaçakların gelmesi

Kaçakların otobüsten inmesi

Kaçakların Göç İdaresine girişi

Muhabir Ali Can ZERAY anons

Genel detay

Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/EDİRNE,

=====================================================

(EK GÖRÜNTÜLERLE YENİDEN)

6)İMAM NİKAHLI EŞE 'KEZZAPLI' İŞKENCE İDDİASI

AYDIN'ın Söke İlçesi'nde 4 ay önce 24 yaşındaki R.A. ile dini nikahla evlenerek Kocaeli'ye gelin giden 23 yaşındaki N.G., iddiaya göre R.A. ve yakınlarından işkence görüp yarı baygın halde Söke'deki baba evinin önüne terk edildi. Hastanede tedaviye alınan N.G.'nin kaburgasında ve parmaklarında kırıklar, sırtında morluklar bulunduğu ve cinsel organına kezzap döküldüğü tespit edildi. R.A. ve yakınlarının olayla ilgili arandığı belirtildi.

Söke'nin kırsal Sarıkemer Mahallesi'nde yaşayan Doğu kökenli ailenin kızı N.G., yaklaşık 4 ay önce Kocaeli'nde yaşayan R.A. ile anlaşarak evlenmeye karar verdi. Gelinlik giyen N.G., resmi nikahı olmadan dini nikahla evlendi. Baba evinden gelinlikle ayrılan N.G., geçen cumartesi günü plakası tespit edilemeyen bir otomobille getirildiği baba evinin önüne bırakıldı. Yarı baygın halde ailesine, kocası ve yakınlarının işkencesine maruz kaldığını anlatan N.G. ambulansla Söke Devlet Hastanesi'ne, oradan da Aydın Atatürk Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedaviye alındı.

CİNSEL ORGANINA KEZZAP DÖKÜLMÜŞ

N.G.'nin kaburgasında ve parmaklarında kırıklar, sırtında da morluklar bulunduğu ve cinsel organına kezzap döküldüğünün tespit edildiği belirtildi. Kızlarının anlattıkları karşısında büyük şok yaşayan aile, Sarıkemer Jandarma Komutanlığı'na giderek R.A. ve ailesinden şikayetçi oldu. Jandarma şüphelilerin yakalanması için çalışma başlattı. N.G.'nın hastanede bekleyen yakınlarından kuzeni Nihat Talay şunları söyledi:

"2.5 ay boyunca N.G. ile sağlıklı bir şekilde görüşme sağlayabiliyorduk. Sonra kuzenim N.G.'nin cep telefonu kayınpederi tarafından elinden alınmış. Biz kızımızla, damadın ailesinin diğer fertleri aracılığı ile görüşmeye başladık. Bir haftadır da kendisi ile görüşmek istediğimizde 'sorun olmadığını ve kızımızın iyi olduğu' söylediler. Halbuki kızımıza o sırada değişik işkenceler yapıp karanlık bir odada aç ve susuz bırakmışlar. Bunlar yetmezmiş gibi bir de kaynar su ile haşlamakla tehdit etmişler."

'BU HALE GETİRENLER CEZALARINI ÇEKSİN'

Kardeşinin hayati tehlikeyi atlatsa bile psikolojik olarak çöküntüde olacağını söyleyen ağabeyi Şebattin G. ise şöyle konuştu:

"Güle oynaya gelin olarak gönderdiğimiz kardeşimizi işkence edilmiş bir şekilde kapımızın önünde bulduk. Kardeşimizi hastaneye kaldırdık. Kaç gündür yoğun bakımda tedavi görüyor. Kardeşimize akıl almaz işkencelerde bulunmuş. Kaburgaları ve parmakları kırık. Sırtında vücudunun her yerinde morluklar ve işkence izleri var. Allah aşkına bunu hangi insan yapabilir. Kardeşim bu kadar vahşice davranılmayı hak edecek ne yapmıştır. Ailesi olarak bir tek isteğimiz var. Kardeşimize bu muameleyi yapanlar cezalarını çeksin."

'HASTANE MASRAFLARINI KARŞILAYALIM' TELEFONU

Damadın babası M.A. tarafından telefonla arandıklarını söyleyen ağabey Şebattin G., "Damadın babası arayarak hastane masraflarımızı karşılama teklifinde bulundu. Şikayetçi olmamamızı ve olayı kapatmamızı istedi. Ben de böyle bir şeyin olmayacağını adalet önünde hesap vereceklerini belirttim" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-----------------------

N.G.'nin kuzeni Nihat Talay ile röp,

-Aydın Atatürk Devlet Hastanesi'nden görüntü

Haber- Kamera: Cem ULUCAN / AYDIN,

======================================================

7)KARABÜK'TE FETÖ'DEN 12 KİŞİ ADLİYEDE

KARABÜK'te, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında aralarında askeri personel ve öğretmenlerin de bulunduğu 12 kişi adliyeye sevk edildi. Karabük Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakcılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube ve İstihbarat Şube ekipleri, 10 gün önce Karabük ile birlikte İstanbul, İzmir, Bursa, Kocaeli, Zonguldak, Şanlıurfa, Bitlis ve Bingöl'de 15 adrese eş zamanlı baskın yaptı. Oprasyonlarda 10 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerin, 2013 yılında ortaokullarda okuyan başarılı öğrencileri örgüt evlerine yönlendirip askeri liseleri gitmelerini telkin ettiği ve sınav sorularını verip bu öğrencilerin TSK'ya yerleştirilmesi faaliyetlerini yürüttükleri ileri sürüldü.

Karabük'te görevli emniyet müdürlerinin sözde 'imamı' olduğu değerlendirilen 37 yaşındaki A.G. ile komiser rütbesindeki personelin sözde 'imamı' olduğu değerlendirilen 34 yaşındaki Ş.Ö. de bir evde yakalandı. Emniyette işlemleri tamamlanan daha önce mesleklerinden ihraç edilen aralarında askeri personel ve öğretmenlerin bulunduğu 12 kişi adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü

------------------------------------

-Şüpheliler hastaneye götürülürken

Dosya adı: krbfetooperasyonu

Süre: (02.23) Boyutu: (134 MB.)

Haber-Kamera: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,

=======================================================

8)SEYİT ONBAŞI, DESTAN YAZDIĞI TABYADA ANILDI

ÇANAKKALE'de 101 yıl önce sırtlayarak kaldırdığı 275 kiloluk top mermisiyle Deniz Savaşı'nın seyrini değiştiren Havranlı Seyit Onbaşı, ölümünün 77'nci yıldönümünde destan yazdığı Rumeli Mecidiye Tabyası'nda anıldı. Anma törenine protokolün yanı sıra, Seyit Onbaşı'nın üç torunu da katıldı. Çanakkale Savaşları kahramanı Seyit Ali Çabuk, ölümünün 77'nci yıldönümünde Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alanı'nda törenle anıldı. Gelibolu Yarımadası'nda bulunan Kilitbahir Köyü'ndeki Rumeli Mecidiye Tabyası'nda düzenlenen anma törenine, Çanakkale Valisi Orhan Tavlı, Eceabat Kaymakamı Murat Uzunparmak, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Tayyar Ertem, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Çanakkale Belediye Başkan Vekili Ramazan Etik, AK Partili Eceabat Belediye Başkanı Adem Ejder, protokol üyeleri ve çok sayıda davetli ile Seyit Onbaşı'nın torunları Muhammet Yıkar, Şaban Çabuk ve Bayram Özçetin katıldı. Gelibolu Yarımadası'ndaki Eceabat İlçesine bağlı Kilitbahir Köyü'nde, 101 yıl önce kahramanlık olayının yaşandığı Rumeli Mecidiye Tabyası'ndaki tören saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Çanakkale Valisi Orhan Tavlı, Tabyada bulunan ve kahramanlık anının mizansen edildiği tarihi topun önüne çelenk bıraktı. Alan Başkanlığı'nda görevli Sıdıka Eser, Çanakkale Savaşları ile Seyit Onbaşı'nın kahramanlık hikayesini anlattı.

"MAAŞ BAĞLANMASINI KABUL ETMEMİŞ"

Ardından kürsüye gelen Seyit Onbaşı'nın torunu Muhammet Yıkar da Seyit Onbaşı'nın, Çanakkale Savaşları'ndan sonra Havran Köyü'nde 21 yıl yaşadığını söyledi. Bu süredeki hayat hikayesinden kesitler anlatan Yıkar, "Seyit Onbaşı, köye döndükten sonra 10 yıl boyunca kimseye, 'Ben harp anında top kaldırdım, gemi batırdım' dememiş. Mütevazı bir şekilde, bir gün dağa odun toplamaya, bir gün keçi çobancılığına gidermiş.

Daha sonra da topladığı odunları satmaya gidermiş. 10 yıl sonra Havran'a gelen Atatürk, sohbet ettiği Seyit Onbaşı'ya, savaşın kaderini değiştirdiğini söylemiş ve kendisine maaş bağlamak istemiş. Ancak Koca Seyit, görevini yaptığını belirtip maaş istememiş. Daha sonra zeytinyağı fabrikasında hamallık yapmış. Hamallık yaptığı yıllarda üşüttüğü için zatürree olup, 50 yaşında vefat etmiş" dedi.

SOĞUK HAVADA ANDILAR

Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir ise, soğuk bir havada torunları ve Çanakkale Ruhu'nun temsilcileri olarak kahraman Seyit Onbaşı'yı anmak üzere toplandıklarını söyledi. Kaşdemir konuşmasına şöyle devam etti:

"1915'de de hava çok soğuktu. Fakat o kahraman insanlar, vatan için, bugünlerimiz için, bizler için burada çok zor şartlar altında, cansiperane bir vatan ve namus mücadelesi verdiler. Allah onlardan razı olsun. Şimdi bizler de, o yüksek ruhlu ecdadın torunları olarak, onlara layık olmak adına buradayız ve kendilerini rahmetle ve saygıyla anıyoruz."

Konuşmaların ardından, Çanakkale Valisi Orhan Tavlı ile Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Seyit Onbaşı'nın torunlarına çiçek ve hediyeler takdim etti. Kuran-ı Kerim tilaveti ve dua okunmasının ardından, tarihi topun önünde hatıra fotoğrafı çektirildi. Tören, katılımcılara pilav ikramıyla sona erdi.

Görüntü Dökümü

------------------------------------

-Mecidiye Tabyası'ndan genel ve detay görüntüler

-Anma töreninden görüntü

-Seyit Onbaşı'nın torunu Muhammet Yıkar'ın konuşması

-Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir'in konuşması

-Dua edilmesinden görüntü

-Seyit Onbaşı'nın torunlarına çiçek ve hediye verilmesinden görüntü

-Genel ve detay görüntüler

Haber - Kamera: Burak GEZEN / ÇANAKKALE,

=======================================================

9)SAHTE KİMLİKLE KREDİ ÇEKMEK İSTEYİNCE YAKALANDI

İZMİT'te, bankaya gelerek sahte kimlik kullanarak kredi çekmeye çalışan K.Z. banka görevlilerinin şikayeti üzerine gözaltına alındı.

Körfez Mahallesi Süreyya Sokak'ta bulunan bir banka şubesine gelen kişi kredi çekmek için başvuruda bulundu. Banka görevlileri, kredi kullanmak isteyen kişinin verdiği kimliği incelerken, şüphelenmeleri üzerine polise haber verdi. Banka şubesine gelen görevliler kredi kullanmak isteyen kişinin verdiği kimliği inceledi. O.T. adına hazırlanan kimliğin sahte olduğu anlaşılarak, sahte kimliği kullanan K.Z. gözaltına alındı. K.Z. polis merkezinde ifadesinin alınmasının ardından adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

-Gözaltına alınan kişinin bankadan çıkarılması

-Karakola götürülmesi

-Detayları

HABER-KAMERA: Faruk KIYAK- İZMİT(Kocaeli),

=====================================================

10)GAZİANTEP ÜNİVERSİTESİ'NDE, 108 ÜLKEDEN ÖĞRENCİ VAR

GAZİANTEP Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Gür, üniversitelerinde 108 ayrı ülkeden öğrencinin barış içerisinde yaşadığını söyledi.Gaziantep Üniversitesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik Anabilim Dalı ve Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği'nin işbirliği ile '4'üncü Ulusal Psikolojik Danışma ve Rehberlik Uygulamaları Kongresi' gerçekleştirildi. Bir otelde gerçekleştirilen ve 'Göç' konusunun işlendiği kongreye; Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği Genel Başkanı Filiz Bilge, Gaziantep Üniversitesi Rektörü Ali Gür, Gaziantep Üniversitesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Zeynep Hamamcı, psikoloji eğitimi alan öğrenciler ve ilgililer katıldı.

Toplantının açılışında konuşan Gaziantep Üniversitesi Rektörü Ali Gür, göçün toplumların sosyolojik ve psikolojik yapılarına olumsuz etkileri olduğunu söyledi. Anadolu halklarının bu konuda büyük bir sınav verdiğini kaydeden Gür, Gaziantep Üniversitesi'nde 108 farklı ülkeden gelen yabancı öğrencinin din, dil ve ırk farkı gözetmeden kardeşçe yaşadıklarını belirterek şöyle dedi:

"İnsanoğlu doğada var olduğu ilk andan itibaren sürekli göç ile karşı karşıya kaldı. Toplumlar çeşitli nedenlerle hep göç ettiler. Asıl büyük göç bireysel olarak her insanın kendi ruhunda vardır. Ana rahminden dünyaya gelirken göç ediyoruz. Ne kadar sancılı oluyor değil mi? Bu dünyadan yine göçerken çok büyük sancılar yaşıyoruz. Anadolu coğrafyası insanlık için göç geçiş güzergahıdır. Kabul etsek de etmesek de böyle. Bugün Suriye biter yarın Irak başlar. Öbür gün Libya, Lübnan derken bu coğrafya hep göçe ev sahipliği yapacak. Gaziantep Üniversitesi bu işin büyük yükünü çekiyor. Biz 3 bin 700 yabancı öğrencisi olan 108 ülkeden Birleşmiş Milletler'in küçük bir nüvesini taşıyoruz. Din, dil, ırk, kültür farklılığı demeden 108 ülkenin çocukları burada barışık yaşıyor."

Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği Genel Başkanı Filiz Bilge ise göç konusunda en çok etkilenen grupların kadınlar ve çocuklar olduğunu belirtti. Meslektaşlarına göçten etkilenen gruplara yardım etme konusunda önemli görevler düştüğünü kaydeden Bilge, "Göçün ruh sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olduğu araştırmalarda yer alıyor. Göç konusunda en kırılgan gruplar; kadınlar, çocuklar ve ergenler. Bizim 25 bini aşkın meslektaşımız okullarda çalışıyor. Bu meslektaşlarımız öğrencilerle ve velileri ile çalışıyorlar. Bunu düşündüğümüz zaman göç öncesi, göç anı ve sonrası bize göçmenlerin yaşayabileceği sorunlar ve uyum sorunları ile ilgili meslektaşlarımıza son derece önemli görevler düşüyor. Bu aynı zamanda tüm kurumları da ilgilendiriyor" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Toplantıya katılanlar

Filiz Bilge'nin konuşması

Rektör Ali Gür'ün konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber: Ahmet Özer -Kamera: Eyüp BURUN-GAZİANTEP-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 239 MB

=============================================================

11)VALİLİK ÖNÜNDE UNUTULAN 'ŞÜPHELİ' ÇANTADAN MAKYAJ MALZEMESİ ÇIKTI

TEKİRDAĞ Valiliği önündeki banklarda unutulan ve görenlerin 'şüpheli' olarak ihbar ettiği çanta panik yarattı. Bomba imhanı uzmanı tarafından cadde trafiğe kapatılarak yapılan kontrolde çantanın içinden makyaj malzemesi çıktı.

Tekirdağ Valiliği önündeki bir bankta unutulan çantayı görenler, 'şüpheli' olduğu gerekçesiyle polise ihbarda bulundu. İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri, valilik önündeki caddeyi trafiğe kapatarak güvenlik şeridi çekti. Valilik önüne gelen bomba imhanı uzmanı özel kıyafetlerini giyerek çantayı kontrol etti. Çanta içerisinden makyaj malzemeleri çıktı. Yol yeniden trafiğe açılırken, çevredekilerde yapılan çalışmaları meraklı gözlerle izledi.

Görüntü Dökümü

------------------------

-Bankın üzerindeki Şüpheli çanta

-Olay yerindeki polis ekipleri

-Vatandaşlar

-Bomba uzmanının özel kıyafeti giymesi

-Bomba uzmanının çantaya yaklaşması

-Çantadan çıkanlar

(Haber-Kamera: Ruhan YALÇIN/TEKİRDAĞ,-

========================================================

12)YÜKSEKOVA'DA 1 PKK'LI YAKALANDI

HAKKARİ'nin Yüksekova İlçesi'nde yapılan ihbarı üzerine 1 PKK'lı saklandığı evde yakalanarak gözaltına alındı.

Halktan gelen ihbarı değerlendiren İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bugün Yüksekova'nın Esendere Beldesi Yılmaz Köyü Soğanlı Mezrası'nda bulunan N.S'nin evine operasyon düzenledi. Operasyonda bölücü terör örgütü üyesi olduğu belirtilen Serhenk Aybar, yakalanarak gözaltına alındı. Aybar'ın Diyarbakır'da uzun süre bölücü terör örgütüne eleman temin etmeye çalıştığı, çok sayıda genci kandırdığı, Yüksekova'ya da bu amaçla gelerek çalışma yaptığı belirtildi. Aybar'ın PKK'ya katılmak istemeyen gençleri de tehditle katılımaya zorladığı belirtildi.

YÜKSEKOVA(Hakkari), -

=========================================================

DARICA'NIN 2 ZÜRAFASI DAHA OLDU

KOCAELİ'nin Darıca İlçesi'nde bulunan Faruk Yalçın Hayvanat Bahçesi ve Botanik Parkı'na 2 zürafa daha geldi. Hayvanat bahçesine yeni gelen zürafalarla birlikte 4 erkek zürafa oldu.

Darıca Faruk Yalçın Hayvanat Bahçesi ve Botanik Parkı'na iki zürafa daha geldi. Daha önce hayvanat bahçesinde 2 zürafa bulunurken, yeni gelen zürafalarla sayı 4'e yükseldi. 4 erkek zürafa havaların soğuması nedeniyle kapalı alanda tutuluyor. Faruk Yalçın Hayvanat Bahçesi ve Botanik Parkı Eğitim ve Pazarlama Müdürü Gökmen Aydın zürafaların Prag Hayvanat Bahçesi'nden geldiğini belirterek, "Hynik 740 kilo, Tadeas ise yaklaşık 800 kilo. Oldukça sağlıklı, uysal hayvanlar. Hugo ve Robin adlı zürafalarımız ile uyum içerisindeler. Zaman zaman bir araya gelip iletişim kurabiliyorlar. Hava koşulları nedeniyle zürafaları içeride tuttuğumuz için ziyaretçilerimiz pencereler ardından 4'ünü de görebiliyor. Havaların ısınmasıyla yazlık bahçemize alacağız" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

Zürafalardan görüntü

Gökmen Aydın ile röp.

(Haber-Kamera: Mesut IŞIK-Büşra KAYA-DARICA(Kocaeli), -