Dha Yurt Bülteni - 12

Erzurumlu er terhisine 50 gün kala şehit oldu

Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde PKK'lı teröristler tarafından üs bölgesine yapılan saldırı sonucu Erzurumlu Piyade Tankçı Er Oğuzhan Karaca terhisine 50 gün kala şehit oldu.

Şemdinli'de bugün saat 15.00 sıralarında PKK'lı teröristler tarafından doçka ile saldırı düzenlendi. Saldırı sırasında konteyner içerisinde olan 20 yaşındaki Piyade Tankçı Er Oğuzhan Karaca ağır yaralandı. Bölgede operasyonlar yapılırken, ağır yaralanan Er Oğuzhan Karaca kaldırıldığı hastanede kurtarılamayarak şehit düştü. Erzurumlu şehidin kara haberi merkez Yakutiye ilçesinde Şükrüpaşa semtindeki ailesine askeri yetkililer tarafından ulaştırıldı. Melek- Cihan Karaca çiftinin 3 çocuğundan en büyüğü olan Oğuzhan Karaca'nın şehit haberini duyan yakınları sinir krizi geçirdi. Olay yerine gelen sağlık görevlileri şehidin yakınlarına ilk müdaheleyi yaptı. Şehidin cenazesi Van'da yapılacak törenin ardından memleketi Erzurum'da toprağa verilecek.

Öte yandan bekar olan ve sivil hayatında kaportacılık yapan şehit Oğuzhan Karaca, sosyal paylaşım sitesi Facebook'ta sevgilisi 'Zeynep'in' adını mermilerle yazdığı görüldü. Oğuzhan Karaca'nın 12 Eylül günü yaptığı paylaşımda evini özlediğini belirterek, "Oğuz boylu, Bozkurt soylu, Ey Türk oğlu! Soyun sürsün, kaderin gülsün, başın dik, alnın açık, kılıcın keskin, ocağın mutlu bayramınız kutlu olsun. Hakkari'den selam olsun herkese" diye yazdı.

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Zafer KUMRU/ ERZURUM, -

================================================================

Başbakan Yardımcısı Kaynak, göçük alanında inceleme yaptı

Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, 7 işçinin cesedinin çıkarıldığı, toprak altındaki 9 işçiyi arama kurtarma çalışmalarının yapıldığı Siirt'in Şirvan İlçesi'ne bağlı Maden Köyü'ne gelerek, gelişmeler hakkında görevlilerden bilgi aldı.

Uçak ile Siirt'e gelen Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, buradan da helikopterle Şirvan İlçesi'ne bağlı Maden Köyü'ne geldi. Göçüğün meydana geldiği ve arama kurtarma çalışmalarının devam ettiği alana gelen Başbakan Yardımcısı Kaynak, burada oluşturulan kriz merkezindeki görevlilerden, bilgi aldı.

"AİLELERİN ACISINI HAFİFLETMEK İSTİYORUZ"

Kriz merkezinde AFAD ve UMKE ekiplerinden bilgi aldıktan sonra burada bir açıklama yapan Kaynak, "17 Kasım Perşembe akşamı saat 20.30 sıralarında buradaki maden ocağında bir göçük meydana geldi. 7 kardeşimizin maalesef cansız bedenine ulaşıldı. Halen göçük altında 9 kardeşimiz bulunuyor. Çalışmalar Perşembe gününden beri 24 saat esasına göre yapılıyor. Yaklaşık 1300 kodundan 1600 kodu aralığında, aslında kısa mesafe gözüküyor ama, bu kısa mesafede 300 metrelik rakım farkı olduğunu düşünürseniz, bu yamacın ne kadar dik, oluşan kütlenin de ne kadar çok olduğu anlaşılabilecektir. Yaklaşık 400 bin metreküplük bir kütle tahmin ediyoruz. Çalışma yaparken, yukarda serbest hale gelmiş toprakların, yeni bir göçük oluşturmaması, ya da iş makinalarının çalışmalardan sonra başka göçük olmaması, bir kısım teknik tedbirleri gerektiriyor. Bu tedbirler çerçevesinde çalışma 24 saat esasına göre yapılıyor. Umuyoruz kısa sürede tamamlanır ve kardeşlerimize canlı ulaşabiliriz. Hiç olmazsa onların cansız bedenlerine ulaşarak ailelerine teslim etmek, onların acılarını hafifletmek bizim görevimiz" dedi.

UZMAN 8 KÖPEK YARIN TARAMA YAPACAK

Yarın sabah erken saatlerinden itibaren, Türkiye'nin çeşitli kentlerinde arama, kurtarma eğitimi almış 8 köpeğin göçük alanına getirilerek tarama yapacağını anlatan Kaynak, "Yarından itibaren yeni bir gelişme olarak 8 tane Türkiye'nin çeşitli yerlerinden İstanbul başta olmak üzere arama kurtarma eğitimi almış köpeklerimiz, araziye gelecek. Yarın erken saatte çalışmalar kısa süre için durdurulacak ve eğitim almış köpeklerimiz, bu sahayı yeniden tarayacaklar. Bunun dışında hangi teknolojik imkanlar daha varsa, biz arkadaşlarımızla bunları değerlendirdik. Bizim bildiğimiz bütün imkanlar kullanıldı ama hangi başka imkanlar varsa, onları da devreye sokacağız. Haritaya göre çok teknik ve ileri düzeyde çalışıldığı anlaşılıyor" diye konuştu.

"SON BEDENE ULAŞINCAYA KADAR ÇALIŞMALAR SÜRECEK"

Meteoroloji yetkilileriyle bir görüşme yaptığını aktaran Kaynak, 4-5 gün içerisinde yağış beklenmediğini ancak her şeye rağmen son bedene ulaşıncaya kadar çalışmaların süreceğini belirterek, şöyle konuştu:

"Ailelerimizin acıları büyük bu sebeple psikososyal destekler, gıda ve barınma desteği sağlanıyor. Buradan ailelere şunu söylemek isterim, hiçbir şey kaybettiğimiz canları geri getiremez, arkada bıraktıklarının her türlü ihtiyacı karşılanacaktır. Önümüzdeki 4-5 gün içerisinde ailelerde o endişeyi gördüm bir yağmur yağma ihtimali olursa çalışmalar durur mu yeni bir heyalan oluşur mu diye. Metoorolji araştırma yaptırdım önümüzdeki 4-5 gün içerisinde yağış ihtimali gözükmüyor. Ama bizim kararımız oradaki son bedene ulaşıncaya kadar bu çalışmaların sürmesidir. son kişinin enkaz altından çıkarılmasını sağlayıncaya kadar hükümet olarak burada olacağız. Ben birazdan ailelerle de buluşacağım. Şurası muhakkak Türkiye Cumhuriyeti Devleti güçlü bir devlet. Dünyada insani yardımları en fazla yapan devlet. Dünyanın herhangi bir yerinde bir maslum varsa bunlara el uzatan bir devlet. Herkes kaçanken 3 milyon mülteciye ev sahipliği yapan bir devlet. Zaten hukukun bu kardeşlerimizin yakınlarına tanıdığı haklar var ancak şurasını garanti ederim ben. Eğer sorumlulardan tapsis edilemezse devletimiz bu ödemeyi yapar, ilgilisinden icra eder. Bundan yana kaygıları olmasın."

Görüntü Dökümü

--------------------------

Başbakan Yardımcısının Maden ocağına gelişi

Veysel Kaynak Kriz masasında bilgi alması

Başbakan Yardımcısının Basın açıklaması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Turan KOYUNCU-Mehmet Yücel DURAK/ SİİRT,

==========================================================

Otomobil şarampole uçtu: 1 ölü, 3 yaralı

AFYONKARAHİSAR'ın Sandıklı İlçesi'nde takla atarak şarampole uçan otomobilde 47 yaşındaki Sevim Çağlar yaşamını yitirirken, 3 kişi de yaralandı.

Kaza, Afyonkarahisar- Antalya karayolunun 42'nci kilometresi Başağaç rampasında meydana geldi. Ramazan Çağlar idaresindeki 03 LK 679 plakalı otomobil Afyonkarahisar'dan Antalya istikametine giderken sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu şarampole uçtu. Taklalar atarak metrelerce gittikten sonra duran otomobilde yolcu olarak bulunan sürücünün annesi Sevim Çağlar yaşamını yitirdi. Ramazan Çağlar ve kardeşi Satı Çağlar ile Melike Işık ise yaralandı.

Kazanın ardından olay yerine gelen sağlık ekiplerinin Sandıklı Devlet Hastanesi'ne götürdüğü yaralılar tedaviye alındı. Durumu ağır olan Melike Işık, Afyonkarahisar Devlet Hastanesi'ne sevk edildi.

Sevim Çağlar'ın cenazesi savcının incelemesinin ardından Sandıklı Devlet Hastanesi morguna konuldu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

- Kaza yapan otomobil

- Olay yerindeki ekiplerin görüntüsü

- Ağlayan yakınların görüntüsü

50.1 MB /// 01.33ö

HABER- KAMERA: Ahmet DAĞLI/SANDIKLI (Afyonkarahisar),

==========================================================

Bursa'daki canlı bomba saldırısı sanıkları hakim karşısında

BURSA'da geçen Nisan ayında Ulu Camii Batı Kapısı yakınında 13 kişinin yaralandığı PKK'lı canlı bomba Eser Çali'nin intihar saldırısıyla ilgili 5'i tutuklu 6 sanığın yargılanmasına devam edildi. Duruşmada ifade veren Emine Kızıl, "Bu dosyada her şey benim üzerime kurulmuş. Ancak bin celse de geçse bombayı ben göndermedim" dedi.

Bursa'da geçen 27 Nisan günü Merkez Osmangazi İlçesi Atatürk Caddesi'nde bulunan Ulu Camii'nin Batı Kapısı yakınında meydana gelen olayda, Sultan Yıldız adına sahte kimlik kullanan PKK'lı Eser Çali, çantasında taşıdığı bomba ile kendini patlattı. Çali'nin parçalanarak öldüğü olayda, 13 kişi yaralandı, 11 işyeri ise hasar gördü.

Otopsisi yapılan Eser Çali'nin cesedi daha sonra Iğdır'dan gelen babası Salih Çali'ye teslim edildi. Çali'nin canlı bomba eyleminden sonra soruşturma başlatan Bursa Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadale ve İstahbarat Şubesi ekipleri, Bursa, İstanbul, Afyonkarahisar, Uşak ve İzmir'de 8'i kadın 17 şüpheliyi gözaltına aldı.

Mahkemeye çıkartılan şüphelilerden canlı bombanın iletişim kurduğu ve Bursa'daki öğrenci evinde kaldığı Emine Kızıl (26), Ümmü Gülsüm Meşe (20), Mithat Tunç (19), Tuba Kızıl (24), Zekiye Zarka (26) ve İsa Casım (34) tutuklanırken, diğerleri ise serbest bırakıldı.

Savcılık soruşturması sonucu 6 tutuklu sanık hakkında, 'terör örgütü üyesi olmak' suçundan 7'şer yıl, 'teröre yardım ve yataklık etmek'ten 15'er yıl, yaralanan 13 kişiyi ayrı ayrı 'tasarlayarak öldürmeye teşebbüs' suçundan 260'ar yıl, 'mala zarar vermek' suçundan ise 22'şer yıl olmak üzere her biri hakkında 304'er yıla kadar hapis cezası istemiyle Bursa 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davaya devam edildi. Bugün yapılan duruşmaya, tutuklu 5 sanık ile daha önceki duruşmada tahliye edilen Zekiye Zarka, avukatları ve patlamada yaralanlar katıldı.

Mahkemede söz alan Emine Kızıl, "Bu dosyada her şey benim üzerime kurulmuş. Ancak bin celse de geçse bombayı ben göndermedim. Mithat'ın evine bomba eylemini gerçekleştiren Eser Çali'nin gideceğini bilmiyordum. Masumum" dedi.

Duruşma, mahkeme heyetinin İntihar saldırısını gerçekleştiren Eser Çali'nin patlamadan önce kaldığ evde ele geçirilen eşyaları, bombanın sarılı olarak getirildiği jelateni ve Çali'nin üzerinde bulunan bazı eşyaları sanıklara gösterip "Bunları gördünüz mü ?" "Aralarında sizin eşyanız var mı?" diye sordu. Üzerinde parmak izi bulunan Emine Kızıl, jelatini görmüş olabileceğini söylerken diğerleri ise eşyaları görmediklerini söyledi.

Mahkeme heyeti duruşmayı ocak ayına ertelerken sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.

Halil ÖZÇOBAN / BURSA,

==========================================================

Soma faciasında Alp Gürkan'a dava

MANİSA'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili şirketin patronu Alp Gürkan ve 4 yönetim kurulu üyesi hakkında, son bilirkişi raporundan sonra iddianame hazırlandı. İddianamede, Alp Gürkan ve yöneticilerin, 'Bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermek'ten 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları istendi. Savcılık ayrıca bu davanın, halen Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ve 6'sı tutuklu 46 sanıklı davayla birleştirilmesini de talep etti. İddianameyi kabul eden mahkeme, sanıkların bulundukları illerde ifadelerinin alınmasına karar verdi.

Soma'da 13 Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen faciada 301 madencinin yaşamını yitirmesinin ardından başlatılan adli soruşturmada, haklarında, 'Olası kastla öldürme', 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma', 'Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama' suçlarından 301 kez, 2 yıldan 25 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan toplam 46 sanığın yargılanmasına başlandı. Mağdur ailelerin avukatlarının suç duyurularına rağmen, faciadan sonraki basın toplantısında "Görevimden çekilmem, patron olmadığım anlamına gelmez" açıklaması yapan şirketin sahibi Alp Gürkan hakkında ise savcılık takipsizlik kararı verdi, bu karara yapılan itiraz da reddedildi. Alp Gürkan, savcılığa ulaşan o dönemdeki ifadesinde, "Kazanın meydana geldiği maden ocağını işleten Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. isimli şirketin en büyük ortağı durumundayım. Bu durumda hukuki anlamda şirketin patronu sayılırım. Şirketin patronu olduğum için de şirketin Yönetim Kurulu Başkanını ve diğer üyelerini hukuken değiştirebilme yetkisine sahip bir kimseyim. Bu durumda 'şirketin patronu benim, şirkette yetkilerim var' demem gayet doğaldır. Ancak bu şekilde yaptığım beyan hiçbir şekilde hukuki ve cezai sorumluluk sahibi olduğum şeklinde yorumlanamaz" dedi.

BİLİRKİŞİ RAPORUNDA AĞIR SUÇLAMALAR BULUNUYORDU

Faciayla ilgili geçen şubat ayında hazırlanan bilirkişi raporu geçen ağustos ayında açıklanınca, Alp Gürkan ve haklarında dava açılmamış olan yöneticiler de suçlandı. Bilirkişi raporundaki suçlamaları göz önünde bulunduran savcılık, yeni delil ortaya çıktığı gerekçesiyle soruşturma için Akhisar Sulh Ceza Hakimliği'ne başvurdu. Sulh Ceza Hakimliği kovuşturmaya yer olmadığı kararını kaldırdı.

BİLİNÇLİ TAKSİRLE ÖLÜME SEBEBİYET VERMEKTEN DAVA AÇILDI

Bu gelişme üzerine, Alp Gürkan ve yönetim kurulu üyeleri hakkında tekrar soruşturma yapıldı. Yaklaşık üç ay süren soruşturma sonunda Soma Cumhuriyet savcılığı hazırladığı fezlekeyi, iddianameye dönüştürülmesi için ağır ceza mahkemesinin bulunduğu Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi. akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı da Alp Gürkan ile yönetim kurulu üyeleri Hayri Kebapçılar, Mustafa Yiğit, Murat Bodur, Haluk Sevinç hakkında, bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermekten 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açtı. Nalen Soma davası yargılamasının sürdüğü Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi de iddianameyi kabul etti. Savcılık mahkemeden, bu davanın, devam etmekte olan davayla da birleştirilmesini talep etti. Bunun üzerine haklarında iddianame düzenlenen kişilerin adreslerini bulunduğu illerdeki mahkemelere talimat yazısı gönderildi. En kısa sürede gerekirse zorla getirilmek şartıylada ifadelerinin alınması istendi.

Bu arada ölen madencilerin ailerinin avukatları da haklarında iddianame hazırlanın Alp Gürkan ile diğer sanıkların tutuklanmaları için mahkemeden talepte bulundu.

Görüntü Dökümü:

Alp Gürkan'ın fotoğrafı

Taylan YILDIRIM / İZMİR,

================================================

Erdemir'de toplu iş sözleşmesi eylemi

Zonguldak'ın Ereğli İlçesi'nde,Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları'nda (ERDEMİR) çalışan işçiler, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinden sonuç çıkmaması üzerine alınan grev kararı ile birlikte iş çıkışı eylem yaptı.

08.30-16.30 vardiyasında çalışan Erdemir işçisi, mesai bitiminde Ofis yolu üzerinde toplandı. Yaklaşık 3 bin işçi, 'Türk Metal nerede biz oradayız', 'İşveren şaşırma sabrımızı taşırma' ve 'İşçiyiz haklıyız kazanacağız' şeklinde slogan attı. Eyleme kadın ve çocukların yanı sıra Alaplı Belediye Başkanı CHP'li Nuri Tekin, Gülüç Belediye Başkanı CHP'li Gökhan Demirtaş, CHP İlçe Başkanı Sertan Ocakçı, MHP İlçe Başkanı Talat Şeker' de destek verdi.

İşçiler, Türk Metal Sendikası ile işveren arasında 4 bin 700 işçiyi ilgilendiren toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin talepleri doğrultusunda sonuçlanmasını istediklerini söyledi.

Türk Metal Sendikası Ereğli Şube Başkanı Metin Ercan, en iyi sözleşmenin masada biten sözleşme olduğunu söyledi. Ercan, şöyle dedi:

"En iyi sözleşme her iki tarafın da kazandığı sözleşmedir. Masaya makul, mantıklı bir sözleşme koyduk. Her iki tarafın da kazanacağı bir metin koyduk ortaya. Beş oturum geçti, zam önerisi bile duymadık. Fiilen bize sıfır zam vermiş oldular. Ardından 68 kuruş çıktı ağızlarından. Türkiye'nin gözbebeği, dünya markası, piyasa lideri bir kuruluş, işçisine 68 kuruş zam önerdi. Ama bizim için ha 68 kuruş, ha sıfır zam. Onun için bu teklifin de ciddiye alınır bir yanı yoktur. Onun içindir ki, Türk Metal sendikası grev kararını aldı. Kararımızı bugün itibarıyla ilan panolarına astık. Gelin masada pazarlık edin. Gelin Türk Metal'in elini havada bırakmayın. Sizi şampiyon yapan işçi burada. Cevheri demire, demiri çeliğe dönüştüren, çeliği nakış gibi işleyen o işçiler burada."

Polisin yoğun güvenlik önlemi aldığı eylemin ardından kalabalık dağıldı.

Geçen 14 Kasım'da İstanbul'da gerçekleşen 26'ncı Dönem Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinde, sendika yöneticileri ilk 6 ay yüzde 12'lik artış, takip eden 6 aylık üç dönem ise enflasyon oranında zam ve refah payı istedi. Türk Metal Sendikası'nın talebi Erdemir adına görüşmeleri yürüten Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası tarafından kabul görmedi. Anlaşma sağlanamayınca Türk Metal Sendikası grev kararı aldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------------

-ERDEMİR ana kapı çıkışı

-İşçilerin yürüyerek iş yerlerinden çıkışları

-İşçilerin slogan atarak toplanma alanına yürümeleri

-Toplanma alanında bekleyen işçi eşleri ve çocukları

-İşten çıkan işçilerin çocuklarını omuzlarına alarak slogan atmaları

-İşçilerin toplanmaları

-Metin Ercan'ın konuşması

-İşçilerin slogan atması

-İşçilerin dağılması

-Süre: (05.41) Boyut: (174 MB)

-Haber-Kamera: Sinan KABETEPE/EREĞLİ(Zonguldak),

=====================================

KESK'ten ihraçlara tepki

KAMU Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Balıkesir Şubeler Platformu öncülüğünde kentte düzenlenen eylemde, kanun hükmünde kararnameyle gerçekleşen meslekten ihraçlara tepki gösterdi.

KESK Balıkesir Şubeler Platformu öncülüğünde yaklaşık 50 kişilik bir grup, bugün saat 17.30'da, kamudan ihraçları protesto için Yeşilli Meydanı'nda bir arayla geldi. Emeğin Partisi (EMEP) ve ÖDP de eyleme destek verdi. 'Keyfi hukuksuz kıyımlara teslim olmayacağız' yazılı pankart taşıyan grup, "Zafer direnen emekçinin olacak", "Karanlığa teslim olmayacağız" ve "Kurtuluş yok, ya hep beraber ya hiç birimiz" diye sloganlar attı.

KESK Balıkesir Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü İsmail Yılmaz, basın açıklamasını yaptı. Siyasi iktidarın OHAL'le tüm toplumu baskı altına almayı ve buna bağlı olarak çıkardığı kanun hükmünde kararnamelerle kamuda kendine muhalif kesimleri tasfiye etmeyi planladığını öne süren Yılmaz, "1 Eylül, 29 Ekim ve son olarak 22 Kasım'daki kanun hükmünde kararnamelerle çok sayıda KESK üyesi de kamudan ihraç edilmiştir. Hiçbir somut delil ya da soruşturmaya dayanmayan bu ihraçları kabul etmeyeceğimiz ve bu hukuksuzluğa karşı mücadele edeceğimiz bilinmelidir" dedi. Aynı zamanda Büro Emekçileri Sendikası (BES) Balıkesir Şube Başkanı olan Yılmaz, iktidara şöyle seslendi:

"Arkadaşlarımızla ilgili bir iddianız ve o iddiayı destekleyen kanıtlarınız varsa açıklayın, yoksa arkadaşlarımız işlerine iade edilsin. Bu kabullenilemez durum son bulsun. Demokratik bir ülkeyi kanun hükmünde kararname adı verilen düzenlemelerle yönetemezsiniz. Demokratik ve meşru mekanizmaların kullanılmadığı yönetsel süreçler bugüne kadar olmadığı gibi bundan sonra da olumlu sonuçlar üretemez. O yüzden de tüm kanun hükmünde kararnameler sonuçları ile beraber iptal edilmelidir."

KESK'in kendisine yönelen bu saldırıyı boşa çıkararak, açığa alınan ve ihraç edilen üyelerinin işlerine iadesini sağlayacağını iddia eden Yılmaz, "Dostlar unutmayın ki mücadele edenler her zaman kazanmaz, ancak kazananlar her zaman mücadele edenlerdir" dedi.

Açıklamanın ardından topluluk sessizce dağıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

--------------------------

Kamu emekçileri meydanda toplanıyor

Pankart ve sloganlar

BES Başkanı İsmail Yılmaz konuşuyor

Haber- Kamera: Hilmi DUYAR- Coşkun YAMAN / BALIKESİR,

===================================================

Tekirdağ'da FETÖ'den 9 doktor tutuklandı

TEKİRDAĞ'da FETÖ/PDY soruşturması kapsamında sağlık çalışanlarına yönelik düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 23 kişiden 9 doktor tutuklandı.

Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı'nın FETÖ/PDY soruşturması kapsamında İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, il merkezi Çerkezköy ve Çorlu ilçelerinde devlet ve özel hastanelerde görevli doktor ve sağlık çalışanlarına yönelik 'örgütle bağlantısı oldukları' gerekçesiyle operasyon düzenledi. Operasyonlarda 23 kişi gözaltına alınarak, Tekirdağ Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Emniyette soruşturmaları tamamlanan 23 şüpheli bugün adliyeye sevk edildi. Savcılıktaki ifadelerinin ardından nöbetçi mahkemeye gönderilen şüphelilerden 9 doktor tutuklanırken, 14 kişi de adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.

Haber: Ruhan YALÇIN/TEKİRDAĞ,-