Haberler

Dha Yurt Bülteni-10

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

1)ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI'NDAN İZMİT KÖRFEZİ AÇIKLAMASI: ZARAR KİRLETENDEN TAZMİN EDİLECEKÇEVRE ve Şehircilik Bakanlığı, İzmit Körfezi'ndeki kirliliğin büyük oranda temizlendiğini, kirliliğe neden işletmeye gerekli idari yaptırımın uygulanacağını belirterek, zararın tazmininin...

1)ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI'NDAN İZMİT KÖRFEZİ AÇIKLAMASI: ZARAR KİRLETENDEN TAZMİN EDİLECEK

ÇEVRE ve Şehircilik Bakanlığı, İzmit Körfezi'ndeki kirliliğin büyük oranda temizlendiğini, kirliliğe neden işletmeye gerekli idari yaptırımın uygulanacağını belirterek, zararın tazmininin kirletenden alınacağını açıkladı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, İzmit Körfezi'nde yaşanan çevre kirliliğiyle ilgili yazılı açıklamada bulundu. Bakanlık, İzmit Körfezi'nde yaşanan deniz kazasına anında müdahale edildiğini belirterek, "12 Ocak Perşembe günü Dilovası bölgesinden denize fuel oil döküldüğü ihbarı üzerine, Bakanlığımız Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, Liman Başkanlığı ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi yetkilileri olay yerine intikal etmişlerdir. Tesiste bariyer çekme ve kirliliği temizleme çalışmaları tesis yetkilileri ve yetkili acil müdahale firması tarafından başlatılmış, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından olay yerinden numune alınmış ve analize gönderilmiştir. Kirliliğe acil müdahale işlemleri gece boyu sürdürülmüştür. 13 Ocak günü İzmit Körfezi'nin çeşitli yerlerinde deniz kirliliği olduğu ihbarları alınmıştır. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan havadan kontroller sonucu kirliliğin Dilovası bölgesinden geldiği gözlemlenmiştir. Kocaeli Liman Başkanlığı tarafından 2'nci seviye kirlilik olduğuna dair Kocaeli Valiliği'ne yapılan bildirim sonucunda, Bakanlığımız tarafından onaylanan Marmara ve Boğazlar Bölgesel Acil Müdahale Planı doğrultusunda Valilik tarafından İl Kriz Merkezi kurularak çalışmalarına başlamıştır. Ayrıca, konu ile ilgili zarar tespit komisyonu kurulmuş ve çalışmalarına başlamıştır" diye açıklamada bulunuldu.

Alınan numunelerin TÜBİTAK'a gönderildiği belirtilerek, şu açıklamada bulunuldu:

"Deniz yüzeyindeki kirliliğin kaynağının analizle teyit edilmesi için Bakanlığımız Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ekiplerince numuneler alınmış ve parmak izi analizi için TÜBİTAK'a gönderilmiştir. Söz konusu bölgede toplam 3 adet acil müdahale firması tarafından 350 personel görevlendirilerek temizlik çalışmalarına ağırlık verilmiştir. Ayrıca, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü Seyit Onbaşı gemisi ve tahlisiye botu deniz operasyonlarını koordine etmek amacı ile olay yerine intikal etmiş, deniz temizleme çalışmalarını sürdürmektedir. Bunlara ilaveten tüm limanlar tarafından kendi personelleriyle temizlik işlemlerine destek verilmektedir. Bakanlığımız Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve Kocaeli Liman Başkanlığı teknik personelleri sahada çalışmalarını sürdürmektedirler. Kirlilikten etkilenen yaban hayvanlarına ilgili kurumlar tarafından gerekli müdahaleler yapılmaktadır. Ayrıca, acil müdahale çalışmalarına destek olunması için Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'ndan heyetler yerinde incelemeler yapmıştır. Kirliliğin başladığı andan itibaren temizleme çalışmaları yoğun bir şekilde devam etmekte olup, kirlilik büyük oranda temizlenmiştir. Kirliliğe sebep olan işletmeye 2872 sayılı Çevre Kanununa istinaden gerekli idari yaptırım uygulanacaktır. Ayrıca zararın tazmini kirletenden alınacaktır"

İZMİT(Kocaeli),

======================================

2)ŞEHİT POLİSİN ANNESİ: BU ATEŞİ KİMSE SÖNDÜREMEZ

DİYARBAKIR merkez Sur İlçesi'nde PKK'lı teröristlerin düzenlediği bombalı saldırıda şehit düşen 4 polis memurundan 25 yaşındaki Şenali Ocak için İzmir'de cenaze töreni düzenlendi. Törende şehidin yakınlarının ağıdı yürek dağlarken, annesi Gönül Ocak, "Sur'un ateşi bana düştü oğlum. Bu ateşi kimse söndüremez. 1 yaşındaki oğlunu yürütemedi, elinden tutup gezdiremedi. Oğlu büyüyüp babasını sorduğunda anası ne cevap versin?" diyerek gözyaşı döktü. Baba Mehmet Ali Ocak, şehit oğlunun beresiyle törene katılırken, şehidin henüz 1 yaşındaki oğlu Enes Ocak, yakınlarının kucağında törene getirildi. Şehidin acılı eşi Yelda Ocak, "Olamaz, ben buna dayanamam" diye feryat etti. Dicle Üniversitesi Veteriner Fakültesi'ndeki hafriyat alanı yakınında bulunan mezarlık duvarının altına PKK'lı teröristlerce yerleştirilen patlayıcı, polis servis aracının geçişi sırasında uzaktan kumandayla patlatıldı. Hain saldırıda şehit olan polislerden evli ve 1 çocuk babası Şenali Ocak için İzmir'in Karşıyaka İlçesi'ndeki, Beşikçioğlu Camii'nde cenaze töreni düzenlendi. Törene, İzmir Valisi Erol Ayyıldız, Ege Ordu Komutanı Orgeneral Abdullah Recep, İl Emniyet Müdürü Hüseyin Aşkın, CHP'li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, askeri erkan, milletvekilleri, şehidin babası Mehmet Ali Ocak, annesi Gönül Ocak, eşi Yelda Ocak, henüz 1 yaşındaki oğlu Enes Ocak, kardeşleri Ömürcan Ocak, Sibel Ocak, Cüneyt Ocak, Emrah Ocak, yakınları ve çok sayıda İzmirli katıldı. Baba Mehmet Ali Ocak oğlunun beresini takarken, şehidin annesi Gönül Ocak Türk bayrağına sarılı tabuta kapanıp, "Sur'un ateş bana düştü oğlum. Bu ateşi kimse söndüremez. 'Ana sen üzülme yerim ve arkadaşlarım çok iyi yerim uzak gelemem ana' demiştin. Sur seni benden aldı. Uzaklara gittin oğlum. Bak oğlum 40 yaşında şehit anası oldum oğlum. 24 yaşında şehit oldun oğlum, yakıştı mı sana oğlum. O hainler oğlumu benden aldı. Sur'un ateşi ana yüreğine düştü. Ana yüreğine düşen ateş sönmez. Ali'm için neler çektim bilir misin? 1 yaşındaki oğlunu yürütemedi elinden tutup gezdiremedi. Oğlu büyüyüp babasını sorduğunda anası ne cevap versin" diye gözyaşı döktü.

Acılı anne daha sonra çevik kuvvet polislerinden birinin boynuna sarılarak ağladı. Şehidin eşi Yelda Ocak, yakınlarının desteğiyle tabutun yanına getirildi ve burada sinir krizi geçirdi. Genç kadın, "Olamaz, ben buna dayanamam" diye feryat etti. Şehidin oğlu Enes Ocak, yakınlarının kucağında Türk bayrağına sarılı tabutun önüne getirildiğinde olanlardan habersiz gözyaşı döktü. 5 ya önce Diyarbakır'da göreve başlayan şehidin en son 1 ay önce İzmir'deki ailesinin yanına geldiği öğrenildi. Öğlende kılınan cenaze namazının ardından şehit Şenali Ocak, Işıkkent'teki Polis Şehitliği'nde gözyaşları arasında toprağa verildi.

CENAZE TÖRENİ CANLI YAYINLANDI

AKTÜEL GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ

Tufan HAMARAT-İZMİR/DHA

===================================================

3)EDİRNE'DE 650 LİTRE ASİT ANHİDRİT ELE GEÇİRİLDİ

EDİRNE'nin Keşan İlçesi'nde jandarmanın 3 araçta yaptığı aramada eroin hammaddesi olarak kullanılan 650 litre asit anhidrit ele geçilirken, 3 kişi gözaltına alındı.

Edirne İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, eroin ham maddesi olarak kullanılan 650 litre asit anhidritin Almanya'dan Yunanistan'a getirilerek, Meriç Nehri üzerinden botlarla yasadışı olarak Türkiye'ye sokulan ve İstanbul'a götürülmek istendiği bilgisi üzerine operasyon düzenledi. Jandarma ekipleri, diğer araçlara öncülük yaptığı belirlenen 44 yaşındaki Reşat A. yönetimindeki 34 HF 4357 plakalı aracı, Keşan-Enez karayolu üzerindeki Kılıçköy yakınlarında durdurdu. Jandarma, Reşat A.'nın öncülük yaptığı diğer araçlara bilgi vermemesi için cep telefonuna el koydu. Araç durdurulduktan sonra 1 kilometre aralıklarla seyir halinde olan 52 yaşındaki Hüseyin Ç. idaresindeki 22 BA 250 ile 57 yaşındaki Kamil Mehmet E. yönetimindeki 22 AB 266 plakalı araçları durdurdu. Araçlarda yapılan aramalarda 30 litrelik 21 plastik bidon içerisinde piyasa değeri 1 milyon 350 bin lira olan 650 litre asit anhidrit ele geçirildi.

Olayla ilgili gözaltına alınan Reşat A., Hüseyin Ç. ve Kamil Mehmet E., jandarmadaki soruşturmalarının ardından sağlık kontrolünden geçirilip, adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü

--------------------

-Şüphelilerin jandarma araçlarından indirilmeleri

-Şüphelilerin hastaneye girişleri

-Şüphelilerin hastane çıkışları

-Acil tabelası

-Jandarma araçlarının çıkışı

-Ele geçirilen asit anhidrit

-Bagajlardaki bidonlar

Haber-Kamera: Ünsal YÜCEL/KEŞAN(Edirne),-

====================================================

4)2 KİŞİNİN ÖLDÜĞÜ TEKNE KAZASINDA, 'ALLAH'TAN GELEN BİR AFET' SAVUNMASI

ANTALYA'da geçen yıl 3 Eylül'de 2 kişinin ölümü, 38 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan tur teknesi kazasıyla ilgili duruşmada ifade veren tekne sahibi Hikmet Kurt, "Geminin batma sebebi bir anlık fırtına çıkmasıdır. Kimsenin kusuru yoktur, Allah'tan gelen bir afettir" dedi. Antalya'da geçen 3 Eylül günü saat 11.00 sıralarında Kaleiçi Yat Limanı'ndan hareket eden 'KURT C' adlı Can Aktop LTD Şti'ye ait yemekli tur teknesi, 78 biletli yolcu, 5 biletsiz misafir ve 3 mürettebattan oluşan 86 kişiyle tura çıktı. Çaltıcak yönüne gidip turu tamamlayan tekne, Kaleiçi'ne dönerken saat 16.50 sıralarında Konyaaltı Plajı açıklarında alabora oldu. Kazada 38 kişi yaralanırken, 2 kişi yaşamını yitirdi. Olayla ilgili tekne kaptanı Aydın Topaç ve tekne sahibi Hikmet Kurt ile tekne çalışanları Aslan Kurt ve Serdar Kurt gözaltına alındı. Aydın Topaç tutuklanırken, diğer şüpheliler serbest bırakıldı.4 şüpheli hakkında 'taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak' suçlamasıyla 15'er yıla kadar hapis istenen iddianame, Antalya 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. Davanın ilk duruşmasında tutuklu sanık Aydın Topaç, kusurlu olmadığını iddia etti. Topaç, "Yat Limanı'na dönerken fırtınaya yakalandık. Çok kuvvetliydi ve hortumla birlikte geldi. Gemi ilerleyemez oldu. Hatta geri geri gitti. Rüzgarın gücünü yenemediği için makine stop etti ve 2 dakika içinde alabora olduk" dedi.

Sanıklardan Serdar Kurt ise "Aniden fırtına çıktı, kaptanın emriyle yolculara can yeleklerini dağıttık ancak bazı yolcular ikişer can yeleği takmaya çalışıyordu. Biz can güvenliğimizi hiçe sayarak yardım ettik" dedi.

'ALLAH'TAN GELEN BİR AFETTİR'

Sanıklardan Hikmet Kurt teknenin sahibi olduğunu belirterek, "Fırtına çıkacağından haberimiz yoktu. Liman başkanı, kooperatif başkanı meteorolojiyi takip eder, fırtına uyarısı olması halinde geminin sefere çıkmasına izin vermezler. Bu nedenle geminin sefere çıkmasında benim kusurum yoktur, ayrıca gemideki masa sandalyelerin sabit olmaması veya bilirkişi raporunda tarafıma yüklenen diğer kusurlarla ilgili de ilgim yoktur. Çünkü liman görevlileri ve kooperatif görevlileri gemileri sürekli denetler, herhangi bir eksiklik olması halinde denize açılmasına izin vermez. Bu nedenle gemide bu eksikliklerin olduğunu kabul etmiyorum. Geminin batma sebebi bir anlık fırtına çıkmasıdır. Kimsenin kusuru yoktur, Allah'tan gelen bir afettir. Keşke kazada kimse ölmeseydi onlar bizim misafirimizdi, kaza nedeniyle çok üzgünüz" diye konuştu.

Tutuklu sanığın tahliye talebini reddeden mahkeme, duruşmayı eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.

Görüntü Dökümü

--------------

-Batan tur teknesinden görüntüler (ARŞİV)

Mustafa KOZAK/ANTALYA, -

=======================================================

5)OTOMOBİLDE KAÇAK SİGARA BULUNDU

MANİSA'da polisin kontrol ettiği bir otomobilde 1150 paket gümdük kaçağı sigara ele geçirildi. Olayla ilgili araçtaki 3 kişi gözaltına alındı. Manisa İl Emniyet Müdürlüğü'nün 28 Ağustos'tan beri aralıksız sürdürdüğü İzmir yolu Kuvay-i Milliye Anıtı önündeki denetim noktasında, bugün saat 12.30'da, şüpheli görülen bir otomobil durduruldu. İzmir'den Manisa'ya gelen M.S.'nin (26) yönetimindeki 45 ADS 58 yönetimindeki otomobil kontrol eden polis, arka bagajda çeşitli markalarda 1150 paket gümrük kaçağı sigara ele geçirdi. Kaçak sigara el konulurken, otomobil sürücüsü M.S. ile otomobilin içinde yolcu konumunda olan K.A. (28) adlı kadın ve M.A.(34) gözaltına alındı. Gözaltına alınan 3 kişi, emniyete götürüldü.

Yapılan araştırmada otomobil şoförü M.S. hakkında daha önceden PKK terör örgütüne yardım ve yataklıktan işlem yapıldığı, sonrasında serbest bırakıldığı öğrenildi.

Görüntü Dökümü

----------------------

Kaçak sigaralardan ve otomobilden görüntü

(Haber- Kamera: İlker KILIÇASLAN / MANİSA,

==================================================

6)OSMANİYE'DE İKİ AİLE ARASINDAKİ HUSUMET BARIŞLA SONUÇLANDI

OSMANİYE'de Turan ve Samur aileleri arasında geçtiğimiz yıl başlayan husumet, devreye giren büyüklerin sayesinde sona erdi. Şanlıurfa'nın Suruç İlçesi'nde Osmaniye'ye göç eden Turan ailesi ile Mehmet Akif Mahallesi'nde ki Samur ailesi arasında yaşanan silahlı kavga sonrasında 2 kişi yaralandı. Bunun üzerine oluşan husumetin barışla sonuçlandırılması için aile büyükleri devreye girdi. Kanaat önderleri, görüştükleri ailelerin mensuplarını Mareşal Fevzi Çakmak Mahallesi'ndeki Şıh Nahsan Uçar Dergahı'nda bir araya getirdi. Burada barış yemeği yiyen aile fertleri dua etti.

Osmaniye İl Müftüsü Ali Rıza Tahiroğlu, her iki ailenin kin, nefret ve düşmanlığı ellerinin tersiyle ittiğini söyledi. Kan davalı aileler arasında kötülük kapısının kapandığını, dostluk, barış ve kardeşlik için önemli adım atıldığını belirten Tahiroğlu, barış için bir araya gelen ailelerin kendilerine yakışanı yaptığını kaydetti.

Osmaniye Belediye Başkanı Kadir Kara ise kentte barış ortamının sağlanması için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi.

Görüntü Dökümü

---------------------------

Yemek masalarında oturanlar

Gelenlerin karşılanması

Kuran'ı kerim okunması

Karşı gurubun gelişi

Gelen gurubun tekbirler eşliğinde Kur'an-ı Kerim altından geçirilmesi

İki husumetli ailenin tokalaşması, dua okunması

Gelen misafirlerin Şıh tarafından karşılanması

Barış konuşması yapan bir aile büyüğü

Yemek dağıtımı

BOYUT: 68.4 MB SÜRE: 02' 07"

Haber-Kamera: İbrahim EMÜL/OSMANİYE,

==================================================

7)KESK MİLLETVEKİLLERİNE MEKTUP GÖNDERDİ: " SON KEZ SESLENİYORUZ, KORKMAYIN, HAYIR DEYİN"KESK'e bağlı sendika üyeleri, Meclis'te görüşülmekte olan yeni anayasa görüşmelerinde toplumsal uzlaşının olmadığını ve 4 partinin de konuyla ilgili anlaşamadığına dikkat çekerek, Kayseri Ak Parti, CHP ve MHP Milletvekillerine "hayırö oyu vermeleri için mektup gönderdi.

Mektupta, "Türkiye bir muz cumhuriyeti, yurttaşları da basitçe 'tebaa' değildir. Bu ülkenin geleceği, bu ülkenin bekası tek bir kişiye bağlanamaz. Hayır demezseniz, 'oy hakkını' ortadan kaldıran vekiller olarak tarihe geçeceksiniz. Kişisel ikbal peşinde koşanları bir kenara bırakarak sizlere son kez seslenmek isteriz ki, bu destanları bir kez daha hatırlayın, korkmayın ve hayır deyin.ö denildi. Merkez postane önünde bir araya gelen Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) üyeleri adına basın açıklamasını Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Kayseri Şube Başkanı Orhan Karakaya yaptı. Toplumumuzun tamamının onaylamadığı, TBMM'de bulunan 4 partinin dahi uzlaşmadığı Anayasa değişikliği oylamalarında Kayseri Milletvekillerinin "hayırö oyu kullanmalarını talep ettiklerini kaydeden Karakaya, daha sonra 9 vekile gönderecekleri mektubun içeriğini okudu. Mektupta, şu ifadeler yer aldı:

"Getirilmek istenen sistemin parlamenter demokrasiyi yok edeceğinin, içinde bulunduğunuz meclisi işlevsiz hale getireceğinin, güçler ayrılığı ilkesini tamamen yok edecek bir 'seçilmiş diktatör' sistemi olduğunun, tek parti devletinin inşa edildiğinin eminiz sizler de farkındasınız. Tarih bu koşullarda kendi istikbalini korumayı değil, ülkesini ve yurttaşlarını korumayı tercih edenleri saygıyla anar. Kendi istikbalinizi, tek bir kişinin sınır tanımaz hırslarının istikbaliyle değil, ülkenin ve halkın istikbaliyle aynı doğrultuda görmenizi beklemek, size oy veren ve vermeyen her yurttaşın en doğal hakkıdır. Sizler de farkındasınız: Böyle hukuksuz yöntemlerle geçirilen Anayasa hükümsüz olacaktır. Sizlere ilk çağrımız, bu ülkenin yurttaşlarına ve bulunduğunuz mevkiinin saygınlığına uygun olarak o kabinlere girmeniz, oyunuzu kullanmanızdır. Aksi halde genel seçimlerde veya referandumlarda yurttaşların da 'açık oy kullanma hakkı var' denilerek, kabine girenlerin baskı altına alınacağı bir dönemin kapısını açacak ve 'oy hakkını' ortadan kaldıran vekiller olarak tarihe geçeceksiniz. Halkın gündemi ile meclisin gündeminin giderek birbirinden kopmakta, ekonomik bir krizin alametleri artarken, ülkede huzur ve güven ortamı sarsılırken, yurttaşlar geçim derdi bir yana, can güvenliği endişesiyle yaşamlarını sürdürmeye çalışırken TBMM'nin tek bir kişinin hırslarını her şeyin önünde tutması, sizlerin ve TBMM'nin saygınlığına gölge düşürmektedir. TBMM'nin bu sorunlar için toplanmadığı her gün bir kişinin amaçları gerçekleşiyor olabilir ama 80 milyon kaybetmektedir. Türkiye bir muz cumhuriyeti, yurttaşları da basitçe 'tebaa' değildir. Bu ülkenin geleceği, bu ülkenin "bekasıö tek bir kişiye bağlanamaz. Bu ülkede laik-demokratik bir cumhuriyete kavuşmak için, sosyal devletin kazanımları için, adalet için nice mücadeleler verilmiş, nice bedeller ödenmiştir. Ülkemizin geleceğinin teminatı, kendisine sınırsız bir güç isteyenler değildir. Geleceğin teminatı 'toprakta karınca, suda balık, havada kuş kadar çok' destan yazanlardır. Bu topraklarda bu destanlardan bolca bulunmaktadır. Kişisel ikbal peşinde koşanları bir kenara bırakarak sizlere son kez seslenmek isteriz ki, bu destanları bir kez daha hatırlayın, korkmayın ve hayır deyin"

Yapılan basın açıklamasının ardından KESK'e bağlı sendikaların şube temsilcileri ayrı ayrı, Ak Parti milletvekilleri; Mehmet Özhaseki, Taner Yıldız, Mustafa Elitaş, İsmail Tamer, Hülya Nergis Atçı, İsmail Emrah Karayel, Sami Dedeoğlu ile CHP Milletvekili Çetin Arık ile MHP Milletvekili Yusuf Halaçoğlu'na söz konusu mektubu gönderdi.

Görüntü dökümü:

----------------------------

-KESK üyelerinin postane önünde toplanması

-KESK Sözcüsü Orhan Karakaya'nın açıklaması

-Postanede mektupların vekillere gönderilmesi

-Detaylar

(Haber: Cafer ZENGİN/KAYSERİ, DHA)

DV 1 dosya 4 dakika 23 saniye / 139 MB

===========================================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
Yenidoğan Çetesi lideri Fırat Sarı sanık kürsüsünde! İşte ilk sözleri

Bebek katili çetenin lideri sanık kürsüsünde! İşte ilk sözleri

'Kayyum atanacak belediye sayısı 16'yı bulacak' iddiası

"16 belediyeye daha kayyum" iddiası! Bir şehre özellikle dikkat çekildi

Tunceli ve Ovacık belediyelerine atanan kayyumlar göreve başladı

Verdikleri ilk talimat bakın ne oldu

Maserati'ye mi biniyor? İşte Yavuz Ağıralioğlu'nun özel plakalı makam aracı

Maserati'ye mi biniyor? İşte Ağıralioğlu'nun özel plakalı makam aracı

title