Dha Yurt Bülteni - 1
1)KILIÇDAROĞLU: KİMSE KORKUDAN KONUŞAMIYORCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir otelde düzenlenen toplantıda, iş dünyasının temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile bir araya geldi.
1)KILIÇDAROĞLU: KİMSE KORKUDAN KONUŞAMIYOR
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir otelde düzenlenen toplantıda, iş dünyasının temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile bir araya geldi. Toplantının soru-cevap bölümünden oluşan ilk kısmı basına kapalı olarak gerçekleşti. Toplantının basına açık kısmında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu konuşma yaptı.
Referandumda 'evet' çıkarsa Türkiye'nin sonucu belli olmayan bir sürecin içine girmiş olacağını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Çünkü bir kişiye o kadar çok yetki veriyoruz ki o yetkiyi nasıl kullanacağını kimse bilmiyor. Tamamen takdirine ait. Bu tablo içinde ben şahsen kendimi bir işadamı olarak düşünüyorum, 'nasıl yatırım yapacağım ve önümü nasıl göreceğim?' Bir işadamı önünü görmezse ne demektir? Can ve mal güvenliği yok demektir. Çünkü bir kararnamelik işi var. Bir kararname ile malvarlığına istediği zaman el koyabilir. Biz yatırımı yaptık diyelim yabancı sermaye Türkiye'ye gelir mi? Gelmez. Niye gelsin? Şimdi herkes kaçıyor. Gelse güvencesi var mı? Hayır yok. Onun da güvencesi yok. Hukukun olmadığı yerde kim yatırım yapacak? Taban fiyat bir kişinin takdirine bağlı" dedi.Kılıçdaroğlu, referandumda 'hayır' sonucunun çıkması halinde ise şu öngürülerde bulundu: "Hayır çıkarsa ne olur? Hiçbir şey olmaz. Zaten şimdi cumhurbaşkanı görevinin başında değil mi? Görevinin başında. Ne zamana kadar? 2019'a kadar. Süresi dolunca yeniden seçime gidilecek. Sayın Başbakan, bakanlar onlarda görevlerinin başında. Erken seçim olur mu? Türkiye Büyük Millet Meclisi karar alırsa olur, karar almazsa olmaz. Bu kadar basit. Erken seçimin bir gerekçesi olur hükümet getirirse, hangi gerekçe ile erken seçime gidilecek onu yazar anlatır eğer erken seçime ihtiyaç duymazlarsa bir sorun yok. Hayır çıkarsa sadece bu kadar mı? Hayır çıkarsa bir bu millet diyecek ki biz demokrasiye bağlıyız. İki Türkiye Büyük Millet Meclisi milli iradeyi temsil ediyor oraya dokunmayın. Üç TBMM'nin yetkilerini elinden almayın. Dört 600 milletvekili fazla milletvekili sayısını artırmayın. Beş 18 yaşında milletvekili, ömür boyu askerlikten muaf bunu da kabul etmiyoruz diyecek. Diğer madde bir kişiye bu kadar yetki verilmez. Bu kadar yetkiyi evliyaya verirsen azdırırsın diye Anadolu'da bir deyim vardır." Parlementer demokratik sistemin aksayan yönlerinin de olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, "Bugünkü sistemin aksayan yönleri var. Seçim Kanununun değişmesi lazım. Yurt dışında 5-6 milyon vatandaşımız var oy kullanıyorlar ama milletvekili seçilemiyorlar kendi aralarında. Demokratik mi bu? Hayır. Niye Almanya'daki işçi gelip TBMM'de milletvekili olarak görev yapmasın? Tam temsiliyet yani milli iradeye tam yansımalı" diyerek sözlerine şöyle devam etti: "Biz dünyadan kopuyoruz. Venedik Komisyonu bir rapor yayınladı bu anayasa değişikliği ile ilgili. Kamuoyunda fazla tartışılmadı. tartışılmıyor da zaten kimse korkudan yazamıyor. Türkiye demokratik parlementer sistemden otoriter sisteme gidiyor. Bu anayasa Avrupa Birliği ile uyumun hiç bir tarafında yok. Ne olacak. En çok iş adamları düşünsün. Dünya ile bağlantıları kopacak. Bu kadar açık. Şimdi Avrupa ile kavga ediyoruz. Niye kavga ediyoruz? Karadeniz'in fındık tüccarları gelip diyor ki 'Avrupa ile kavga edersek biz fındığı kime satacağız' Haklılar fındığı kime satacaklar. Çinliler almıyor. Afrika da almıyor. Çikolata sanayiinde kullanılıyor. Almanlar, Hollandalılar, Belçikalılar alıyor. E onlarla da kavga ettin kime satacaksın. Devlet yönetimi farklı bir şey. Devlet adamı az konuşur, diline hakim olur, diline hakim olamayan devlet adamı ülkeyi iyi yönetemez. Devletin yapısı ve şeklini istediği gibi düzenleyebilecek. Sonu belirsiz maceranın içine Türkiye sokulmuş olacak. Ne olur bir arkadaşım sordu. sonu felaket olur. Irak'ta ne olduysa, Suriye'de ne olduysa, Libya'da ne olduysa, Türkiye o sürecin içine girer. Beni endişelendiren de budur arkadaşlar. Benim gibi düşünmeyenin hakkını da ben savunuyorum. Bu gün 150'nin üzerinde gazeteci hapiste. Bunların en az 140'ı CHP lehine tek cümle dahi kurmuş değiller bütün gazetecilik yaşamları boyunca ama ben onların haklarını savunuyorum çünkü ben demokrasiyi savunuyorum ben. Memlekette anayasa değişiyor kimse korkudan konuşamıyor. Nasıl konuşsun. İş adamı nasıl konuşsun. Nasıl konuşacak. 50 tane denetim elemanını gönderecekler. Bu demokrasi mi arkadaşlar. Oysa oturmamız konuşmamız lazım. Biz uygar dünyadan kopuyoruz. Üçüncü dünya ülkelerinden birisi haline geliyoruz hukuk sistemi ve devlet yönetimi açısından."
100 bin kişinin ihraç edildiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Tamamı davaları kazanacak bakın söylüyorum. Üniversiteden hocaları attılar. Yav inancımız var bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum diyor Hazreti Ali. İlim Çin'De bile olsa gidin öğrenin diyor sevgili peygamberimiz. Bilime bu kadar önem veren emin olun başka bir din var mı ben bilmiyorum" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, toplantı sonrasında Çarşamba Havalimanı'na giderek özel uçakla Ankara'ya gitmek üzere kentten ayrıldı.
Görüntü Dökümü
-----------------
-Toplantıdan görüntü
-Kılıçdaroğlu nun açıklamaları
-Detaylar
(Yaprak KOÇER-Hakan AKGÜN-SAMSUN/DHA)
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321198
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321216
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321217
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321218
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321220
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321221
=========================================================
2)BAKAN SOYLU: (KILIÇDAROĞLU) YA KORKUYOR, YA DİYETİNİ ÖDÜYOR, YA DA ESİRDİR
İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kasetle genel başkan olduğunu söyleyerek, "Bu, nasıl genel başkan oldu? Kasetle genel başkan oldu. Peki kaseti kim yaptı? FETÖ yaptı. Türkiye'de aklı eren herkes bunun böyle olduğunu biliyor. Peki bugün niye kol kolalar? Bu sorunun cevabı lazım. Ben İçişleri Bakanıyım, bizde bilgileri de, belgeleri de var. Mahkemeye de ilettik. Gereği de yerine getirilecek. Ben söyledim, çağrılarda da bulundum. Peki bugün niçin beraberler? Bugün niçin birlikteler? Söyleyeyim, ya korkuyor, ya diyetini ödüyor, ya da esirdir" dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, akşam saatlerinde Konya'ya gelerek Karatay Belediyesi tarafından Celalettin Karatay Kongre ve Spor Merkezi'nde düzenlenen '5. Karatay Konferansı'na katıldı. Bakan Soylu, Pensilvanya'dan gelen talimatla Gezi, 17-25 Aralık ve 6-7 Ekim olaylarıyla, 15 Temmuz darbeleriyle ülkeyi yorduklarını, yormaya devam edeceklerini bu nedenle de 16 Nisan'da yapılacak referandumun önemli olduğunu söyledi.
TC'Yİ TÜKÜRÜĞÜMÜZLE BOĞARIZ DİYORLARDI"
Bakan Soylu, konuşmasında isim vermeden HDP'yi eleştirerek, şunları söyledi: "Yüzde 10'un üzerinde oy alınca şımaranlar, afra tafralarından geçilmeyenler, yürüyüşlerinden, cakalarından geçilmeyenler, oyları nasıl aldıklarını biliyoruz. Musluklardan kan akıtarak, oyları nasıl aldıklarını biliyoruz. İnsanları tehdit ederek oy aldıklarını biliyoruz. Evlere pusulalar göndererek o oyları aldıklarını biliyoruz. O oyları bir taraftan okullarda okuyan çocuklara, 'anne ve babanıza söyleyin, eğer oy vermezlerse gereğini yerine getiririz', diye tehdit ederek aldılar. Bir kısmını da kandırdılar. 'Artık biz silahı bıraktık, bundan sonra siyaset yapacağız' diye yüzlerini maskelediler. 'Ne olursunuz yüzde 10'un üzerini aşalım' diye bir kısmını da böyle ikna etmeye çalıştılar. Onlardan bir tanesi vardı. TC'yi tükürüğümüzle boğarız diyen. Şimdi tükürüğüyle nerede olduğunu biliyoruz. Şimdi bu milletin birliğinin ne olduğunu onlar anladılar."
"ÖZERKLİK İLAN EDECEĞİZ DEYİN BOYUNUZUN ÖLÇÜSÜNÜ ALALIM"
HDP'ye yönelik eleştirisini sürdüren Bakan Soylu, "Dediler ki, '7 Haziran'dan sonra artık buralarda bizim borumuz öter' dediler. Nusaybin'de, Muş Varto'da, Cizre'de özerklik ilan edeceğiz diyorlardı. O gün sözleri, cesaretleri çok yüksek çıkıyordu. Hadi bakalım Türkiye Cumhuriyeti devleti bir karar verdi. Sayın Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın talimatıyla bir adım atılıyor. Hükümetimiz, milletvekillerimiz, bütün milletimiz bir irade ortaya koyuyor. Hadi bakalım, o günkü cesaretin birazını görelim. 'Bugün biz özerklik ilan edeceğiz' deyin de boyunuzun ölçüsünü bir alalım" diye konuştu.
CHP'YE ELEŞTİRİ
Ak Parti'nin oyunu yüzde 34'den yüzde 52'ye çıkardığını belirten Soylu, CHP'nin de yüzde 25'de kaldığını belirtti. Soylu, CHP'nin eline pusula verildiğini belirterek, "Onun eline bir pusula vermişler. Demişler ki, 61-82 anayasasından hiç vazgeçmeyeceksin. Sana, millet lazım değil. Sana, ben lazımım. Sen, iktidar olmak isteyebilirsin. İktidar da yapmayabiliriz seni, ama bilesin ki, sen muktedirsin. Bir gün anayasa mahkemesiyle, bir gün yargıtayla, bir gün benim sermayemle muktedirsin, deyip onu milletle beraber bütünleştirmeyen, sadece Türkiye'nin üzerinde egemen olarak durmaya çalışanların sözcüsü haline getiren bir anlayışla karşı karşıya kalırsın" dedi.
"KASETLE GENEL BAŞKAN OLDU"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kasetle genel başkan olduğunu ileri süren Bakan Soylu, "Bu, nasıl genel başkan oldu? Kasetle genel başkan oldu. Peki kaseti kim yaptı? FETÖ yaptı. Türkiye'de aklı eren herkes bunun böyle olduğunu biliyor. Peki bugün niye kol kolalar? Bu sorunun cevabı lazım. Ben İçişleri Bakanıyım, bizde bilgileri de, belgeleri de var. Mahkemeye de ilettik. Gereği de yerine getirilecek. Ben söyledim, çağrılarda da bulundum. Peki bugün niçin beraberler? Bugün niçin birlikteler. Söyleyim, ya korkuyor, ya diyetini ödüyor, ya da esirdir. Bunu Cumhuriyet Halk Partili kardeşlerimin sorması gerekir" ifadelerini kullandı.
"HDP VE PKK İLE UZLAŞTILAR"
MHP ile uzlaşarak anayasa paketini hazırladıklarını hatırlatan Soylu, "Peki onlar kimle uzlaştılar ' Bir taraftan HDP ve PKK ile uzlaştılar. Ben her gün istihbaratları okuyorum. Terör örgütleri ne diyor' Kim ne anlatmaya çalışıyor ? Bu ülkenin başına hangi çorapları örüyor diye onları takip etmekle görevliyim" dedi.
"KILIÇDAROĞLU'NUN KAZANMA İHTİMALİ ZATEN YOK"
Bakan Soyla, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan karşısında kazanma ihtimalinin olmadığını belirtti. Soylu, "Diyelim ki, sayın Cumhurbaşkanımızla, Kılıçdaroğlu (Tartı tam uymuyor ama) seçime çıktı. Eğer Kılıçdaroğlu, o seçimde kazanma ihtimali zaten yok. Eski sistemde olsa mebus devam eder. Parti genel başkanlığı devam, sırça köşkler devam, ekmek elden su gölden devam. Zaten çene de bol, Allah selamet versin, o da devam. Ama yeni sistemde kaybettiği an adamın arkasına tenekeyi bağlarlar, doğru gönderiverirler. Eruh'ta konuşurken vatandaş, 'SSK'yı batırdı, sabredin CHP'yi de batıracak' diyor. Cumhurbaşkanımız güzel bir laf söyledi. 'Buna 3 tane keçiyi versen, kaybeder' dedi. Ben bunu Muğla'da geçen hafta anlatıyorum. Tam önümde birisi var. Bir şey söyleyeceğim diyor. Söyle dedim; 'Bu cümle doğru da, bir düzeltme yapmam lazım. Ben keçileri iyi tanırım, ben hayvancıyım, keçiler kendini kaybetmez, bu kendini kaybeder' dedi" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
--------------------------------
Genel ve detay
Haber-Kamera: Mehmet Kayhan YILDIZ- Hasan DÖNMEZ/KONYA,
22.03.2017 - Haber Kodu : 170322008
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321251
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321252
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321253
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321254
=======================================
3)TÜRKEŞ: ONU GİT BAHÇELİ'YE SOR, GURBAN OLDUĞUM
BAŞBAKAN Yardımcısı Tuğrul Türkeş, Konya'da Tarım Fuarı'nın açılış törenine katıldıktan sonra Ankara'ya dönüşte, Kulu İlçesi'ne uğradı. Türkeş, bir kafeteryada vatandaşlara anayasa değişiklik paketini anlattı. Anayasa değişikliğinin neden şimdi yapıldığı yönünde sürekli sorular sorulduğunu belirten Türkeş, şunları söyledi:
"Allah selamet versin, Devlet Bahçeli Beyimiz, Ekim ayında bir sabah kalktı dedi ki; nerden aklına geldi, kiminle istişare ettiyse, 'Hele sizin şu başkanlık sisteminiz vardı ya, getirin onu Meclisten birlikte çıkartalım, sonra siz gider, halka sorarsınız' dedi. Bizim de canımıza minnet. 315-316 milletvekiliyle olmuyor. 330'u aşman lazım. Böyle bir teklif geldiğinde bunu reddedemezsin siyaseten. Bunu niye anlatıyorum, şimdi bunun zamanı mıydı? Onu git Bahçeli'ye sor gurban olduğum, bizimle alakası yok. Bahçeli bir sene sonra deseydi, o zaman yapardık, 6 ay önce ya da sonra deseydi, o zaman yapardık. Bizim için mühim olanı 330'u bulup halka sormaktı."
Türkeş, mevcut anayasanın dünya şartlarında insanlara yetmediğini belirterek, "Anayasa, 21'inci yüzyılda gelişen şu dünya şartlarında bizim insanımıza yetmiyor. Birçok sebepten yetmiyor. Bunu düzeltmemiz lazım. Bunu başkası istiyor diye değil. Kendi insanımızın refahı için düzeltmemiz lazım" dedi.
Türkeş, mevcut anayasanın insanın ruhuna değmediğini ve anayasada kanun önünde eşit vatandaş olması gerektiğini söyledi.
Görüntü Dökümü
--------------------------------
Türkeş'in konuşması
Haber-Kamera: Mehmet YILMAZ/KULU(Konya),
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321255
========================================================
4)CHP'Lİ İNCE : AL BİRER GEMİ BU MİLLET 5'DE ÇOCUK YAPAR 7'DE YAPAR
CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirerek, "Biz çocuklarımıza sandal alamıyoruz, senin çocuğun öğrenci yaşında gemi alıyor. Al bizim çocuklara da bir gemi, çocuk nasıl yapılıyormuş gösterelim sana. Çocuk mu yapamayacak bu millet? Al birer gemi 5'de yapar bu millet, 7'de yaparö dedi.
ÇORUM'a gelen CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, 16 Nisan'da yapılacak olan yeni anayasa referandumunda neden hayır oyu vereceklerini anlattı. Partisinin 'Hayır' kampanyası kapsamında Çorum'da Dr. Turhan Kılıçcıoğlu Stadyumu önünde bir miting gerçekleştiren İnce, Çorumlu vatandaşlara hitap etti. Mitinge İnce'nin yanı sıra, CHP Çorum Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Tufan Köse, CHP İl Başkanı Hasan Suvacı, CHP Merkez İlçe Başkanı Ali Rıza Suludere ile yaklaşık 3 bin kişi katıldı. Mitingde konuşan Milletvekili İnce, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gurbetçilere yönelik söylediği, "3 çocuk yapın diyordum ama değiştirdim, 5 çocuk yapınö cümlesini anımsatarak, "Fakirin çocuğu Cudi'de, El-Bab'da şehit olurken onunki ya çürük raporu alıyor ya da bedelli yapıyor. Orasını söylemiyor. Hiç canını sıkma, Suriyeliler onları kapatıyor, onlar 15 tane yapıyorlar. Suriye ile kavga ettik 3.5 milyon Suriyeli Türkiye'de. Rusya ile kavga etti turizmi, tarımı bitirdi. Libya ile kavga etti, müteahhitler iflas etti. Şimdi Hollanda ile Almanya ile kavga ediyor, bedelini Almanya'da, Hollanda'da yaşayan Türkler ödüyor. Hiçbir şekilde bedel ödemiyor. Millete ödetiyor. Sonra millete 5 çocuk yapın diye fetva veriyor. Biz çocuklarımıza sandal alamıyoruz, senin çocuğun öğrenci yaşında gemi alıyor. Al bizim çocuklara da bir gemi, çocuk nasıl yapılıyormuş gösterelim sana. Çocuk mu yapamayacak bu millet? Al birer gemi 5'de yapar bu millet, 7'de yapar. Esmer ekmek yiyeceksiniz diyor, sigara içmek yasak diyor, köprünün yerini o biliyor, mimar oluyor, doğum yöntemine normal doğum diyor, çocuk yaşı 5 onu da o biliyor, dış politikayı da biliyor, ekonomiyi de biliyor, her şeyi bir o biliyorö diye konuştu.
Hükümetin devletin parasıyla kampanya yaptığını dile getiren Muharrem İnce, "Devletin parasıyla, örtülü ödenekle evet kampanyası yürütüyorlar. Evet diyecek olanlar kimler? Bu memleketin evlatları. Hayır diyecek olanlar da bu memleketin evlatları. Hayır diyenlere işaret parmağını göstererek terörist diyor. İşaret parmağını gösterirken aslında diğer üç parmakta kendisini gösteriyor farkında değil. Ne evet diyenler teröristtir, ne hayır diyenler teröristtir. Ama hayır diyenlere terörist diyen terbiyesizdir. Önce karargah rahatsız haberi yapıyorlar, bundan medet umuyorlar. Sonra Hollanda ile kavga ediyormuş gibi yapıyorlar. Bütün bunların hepsi bir mağduriyet yaratabilir miyiz diye? Mercimek ithal ettiler, nohut ithal ettiler, inek ithal ettiler, saman ithal ettiler, şimdi de Hollanda'dan mağduriyet ithal etme peşindeler. Komik komik şeyler yaşıyoruz. Birisi çıkıyor portakalı bıçaklıyor. Öbürü 40 Hollanda ineğini sınır dışı ediyor. Sarayın bahçesindeki Hollanda laleleri ne olacak? 18 Mart'ta, şehitleri anma programında evet propagandası yaptı. Olacak iş değil. Şehitler bizim her şeyimiz. Onlara borçluyuz bu özgürlüğü, bayrağımızın dalgalanmasını, ezanın minarelerden okunmasını onlara borçluyuz. Atatürk'ü hutbelerden çıkarıyorlar. Atatürk'e dua etmeyecekler. Sen şehitler gününde siyasi propaganda yapıyorsun. Utanmıyorlar da bundan. Şehitler hepimizin şehitleri" dedi. Mitingin ardından Milletvekili İnce Çorum'dan ayrıldı.
Görüntü Dökümü
--------------------------------
Muharrem İnce konuşma
Miting alanından görüntü
Detaylar
Haber-Kamera: Yusuf ÇINAR/ÇORUM,
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321270
========================================================
5)CHP'Lİ ERDEM: EVET DİYENLERE BARZANİCİ DİYEBİLİR MİYİZ ?
CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem, "Barzani 'evet' diyor. 'Evet diyenlerin hepsi Barzanici' diyebilir miliyiz? İster evet, ister hayır de. Gel vicdanının sesini dinle" dedi.
CHP Milletvekilleri Eren Erdem, Gülay Yedekci ve Ali Haydar Hakverdi, referandum çalışmaları kapsamında Düzce'nin Akçakoca İlçesi'nde otobüsün üzerinden halka hitap etti. Erdem, Başbakan Binali Yıldırım'ın referandumda 'hayır' oyu kullanacağını savunarak, "Ben hala başbakandan niye evet diyeceğini duyamadım. 'Bu maddeden dolayı evet demek lazım' demedi. Barzani 'evet' diyor. Şimdi biz şunu söyleyebilir miyiz; Barzani evet diyor. Evet diyenlerin hepsi Barzanici. Tercihinden evet diyorlar. İster evet, ister hayır de gel vicdanının sesini dinle. Bu yetkileri bir kişiye verme. O kişiyi çok sevsen de bu yetkiler herkese hata yaptırır. Herkese yanlış yaptırır. Memleketin huzurunu bozar. Gel başbakan başbakanlığını yapsın, cumhurbaşkanı cumhurbaşkanlığını yapsın" dedi.
İstanbul Milletvekili Gülay Yedekci de "Ülkemiz bölünmesin diye buradayız. 18 maddelik anayasa değişikliğini getirdiler. Sz şimdi ülkemiz uçurumdan aşağıya yuvarlansın mı yuvarlanmasın mı karar vereceksiniz. Biz hayır diyoruz. Neden hayır diyoruz. Ülkemizin birliği, beraberliği, kardeşliği zarar görmesin diye hayır diyoruz. Bu ülkeyi bölmek, parçalamak isteyen insanlar var. Buna izin verecek misiniz? 7 düvele diz çöktüren Gazi Mustafa Kemal'in torunlarıyız. Biz ülkeyi kimsenin tek adamlığına, diktatörlüğüne bırakmayacağız. Hep üst akıldan bahsediyorlar. Biz de diyoruz ki o üst akıl mı hazırladı bu anayasa metnini. Biz bir zihniyete karşıyız. Biz bir kişiye karşı değiliz" diye konuştu.
Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi de 'hayır' çalışması yapanlara ülkede izin verilmediğini söyleyerek, "Gencecik çocuklar gözaltına alınıyor. Hayır mitingleri engelleniyor. Hayır mitingi yapmak isteyenlerin işletme sahiplerince mitingleri iptal ediliyor, ışıkları kapatılıyor. Her tarafta hayır çalışması yapan arkadaşlarımız, yurttaşlarımız engelleniyor, çalıştırılmıyor. Her türlü zorbalığa, zulme rağmen ülkemize barışı, birliği getirecek ve ülkemizi aydınlığa taşıyacak 'hayır'ı hep beraber kazanacağız" dedi.
Görüntü Dökümü
-----------------
-Eren Erdem in konuşması
-Detay görüntüler
Haber-Kamera: Ayşenur YAMAN/AKÇAKOCA(Düzce), -
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321233
==========================================
6)ESKİŞEHİR'DE, TAYFUN TALİPOĞLU DAKTİLO MÜZESİ ÖNÜNDE TÖREN
GEÇİRDİĞİ kalp krizi sonucu yaşamını yitiren gazeteci Tayfun Talipoğlu için Eskişehir'de, adını taşıyan daktilo müzesinde anma töreni düzenlendi. Törende, müze önüne kırmızı karanfil bırakıldı.
Odunpazarı Belediyesi tarafından Eskişehir'deki Tayfun Talipoğlu Daktilo Müzesi'nde anma töreni düzenlendi. Törene Odunpazarı Belediye Başkanı CHP'li Kazım Kurt, Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı Yılmaz Karaca ile çok sayıda kişi katıldı. Belediye Başkanı Kazım Kurt yaptığı konuşmada Talipoğlu'nun Türkiye'de dik duran gazetecilerden biri olduğunu ve Eskişehirliler tarafından da çok sevildiğini söyledi. Talipoğlu'nun ölümünden büyük üzüntü duyduklarını iade eden Kurt şöyle konuştu:
"Tayfun Talipoğlu çok değer verdiğimiz bir arkadaşımızdı. Odunpazarı Belediyesi ile önemli bir bağı vardı. Çünkü dünyada ilk olan daktilo müzesini kazanmamızı sağladı. Elindeki 80 daktiloyu bize bağışlayarak, bu müzenin ortaya çıkmasına öncü oldu. Biz, onun uzun süre yaşamasını dilerdik, ama kısa bir ömürle aramızdan ayrıldı. Zamansız ayrılışı bizi derinden yaraladı. Odunpazarı Belediyesi olarak adını yaşatacağımız için de gururluyuz. Tayfun Talipoğlu bütün gazetecilere örnek olmalıdır. Kalemini satmadan, direnerek yaşamını sürdürmeye çalışmış, çok farklı işler yapmak zorunda kalmıştır. Sonuç; kısa bir ömür, arkasında onlarca başarı. Allah herkese böyle başarılı bir ömür nasip etsin."
Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı ve aynı zamanda Eskişehir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı da olan Yılmaz Karaca ise Tayfun Talipoğlu'nun örnek bir gazeteci olduğunu söyledi. Karaca, "Tayfun Talipoğlu Türkiye'de basın camiasında dik duran, dik durduğu içinde maalesef olması gerektiği yerlerde olamayan bir arkadaşımızdı. Basın özgürlüğünü savunan bir arkadaşımızdı. Sonuna kadar da basın özgürlüğünü savunmaya devam etti. Bir gün önce de bir televizyon programında yaptığı konuşmada, sanki veda edecek gibiydi. 'Bu kalp beni götürecek' diye şaka yapıyordu. Bu şaka gerçek oldu" dedi.
Daha sonra katılımcılar daktilo müzesini gezdi ve müze önüne yanlarında getirdikleri kırmızı karanfilleri bıraktı.
Görüntü Dökümü
--------------------------------
-Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt'un daktilo müzesine gelişi ve müze önündeki vatandaşlarla tokalaşması,
-Kazım Kurt'un müze içerisindeki Tayfun Talipoğlu balmumu heykelini yanına oturması ve konuşması,
-Müze önünde anma töreni,
-Belediye Başkanı Kazım Kurt'un konuşması,
-Eskişehir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Yılmaz Karaca'nın konuşması,
-Törene katılanların ellerindeki karanfileri müze önüne bırakmasından çekilen görüntüler bulunuyor.
-Arşiv görüntüde müzenin açılış töreninden;
-Müzenin dışından ve içinden çekilen görüntü,
-Müze açılış töreni sırasında Tayfun Talipoğlu'nun kürsüde yaptığı konuşması,
-Tayfun Talipoğlu, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ve Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt'un açılış kurdelesini kesmeleri
Haber-Kamera: Eyüp KELEBEK/ESKİŞEHİR,
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321256
======================================================
7)HDP'NİN ESKİ İL BİNASINA SİLAHLI SALDIRI
DENİZLİ'de HDP'nin eski İl Başkanlığı'nın bulunduğu bir binanın üçüncü katına silahlı saldırı düzenlendi. Saldırı sonucu dövmeci olarak faaliyet gösteren bir işyerinin tabelası isabet alırken, olayda herhangi bir can kaybı yaşanmadı. Polisin kaçan saldırganı yakalamak için başlattığı çalışma sürüyor.
Denizli'de bugün saat 19.00 sıralarında eski HDP İl Başkanlığı'nın bulunduğu binaya silahlı saldırı düzenlendi. Elindeki tabancayla kentin en işlek caddelerinden Gazi Bulvarı'na gelen kimliği belirsiz bir kişi, HDP'nin eski il başkanlığı olan binanın 3'üncü katına iki el ateş etti. Saldırganın ateş ettiği esnada, "Bu vatan sahipsiz değil" diye bağırdığı ileri sürüldü. Eskiden HDP İl Başkanlığı olan, şuan ise dövmeci olarak faaliyet gösteren işyerinin tabelası isabet alırken, olayda herhangi bir can kaybı yaşanmadı. Polis, saldırganı yakalamak için çalışma başlattı. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.
Görüntü Dökümü
--------------------------------
Olay yerinden görüntü
Polis ekiplerinden görüntü
Binadan görüntü
Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Deniz TOKAT / DENİZLİ,
======================================================
8)KOMİSER YARDIMCISI GÖREVİ BAŞINDA İNTİHAR ETTİ
ÇANAKKALE İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Anafartalar Polis Merkezi Amirliği'nde görevli komiser yardımcısı 41 yaşındaki Musa Derinyar, görev başındayken beylik tabancasıyla intihar etti.
Olay, dün saat 18.00 sıralarında Cevatpaşa Mahallesi'nde bulunan Anafartalar Polis Merkezi Amirliği'nde meydana geldi. Evli ve 2 çocuk babası komiser yardımcısı Musa Derinyar, polis merkezinin mescidinde başına dayadığı beylik tabancasını ateşledi. Silah sesi üzerine mescide giren mesai arkadaşları, Derinyar'ı yerde, kanlar içinde buldu.
İhbar üzerine olay yerine sevk edilen ambulansla Çanakkale Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Musa Derinyar, doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı.
Görüntü Dökümü
--------------------------------
18 Mart Karakolundan görüntü
Hastaneye getirilen komiser yardımcısından görüntü
Hastane Acil Servisinden görüntü
Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Burak GEZEN-Mustafa SUİÇMEZ/ÇANAKKALE,
22.03.2017 - Haber Kodu : 170322003
======================================================
9)BOYNUNA SALINCAK İPİ DOLANAN ÇOCUK ÖLDÜ
GAZİANTEP'te, evlerinin çatısında oynarken boynuna salıncak ipi dolanan 10 yaşındaki Şevket Özbal, yaşamını yitirdi.
Olay, dün akşam saatlerinde Dumlupınar Mahallesi'nde meydana geldi. Asiye ve Hanifi Özbal çiftinin küçük çocukları Şevket, salıncakla oynamak için evlerinin çatısına çıktı. 2 katlı evin çatısında salıncakla salınan ilkokul 4'üncü sınıf öğrencisi Şevket'in boynu salıncağın ipine dolaştı. Boynuna dolanan ipten kurtulamayan küçük Şevket'i, gören komşuları durumu ailesine bildirdi. Evin çatısına çıkan yakınları tarafından yakındaki özel bir hastaneye götürülen Şevket Özbal, doktorların müdahalesine rağmen kurtarılamadı.. Özbal'ın ölüm haberini alan ailesi ve hastaneye gelen yakınları sinir krizi geçirip gözyaşı döktü. Talihsiz çocuğun cesedi otopsi için Adli Tıp Kurumu morguna gönderildi. Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.
Görüntü Dökümü
--------------------------------
Olay yeri ve polis ekipleri
Evin önündeki kalabalık
Polis araçları ve ambulans
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Metin Faruk TAMER-Ahmet ÖZER/GAZİANTEP,
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321240
======================================================
10)15 GÜNDÜR KAYIPTI, TAZİYE EVİNİN TUVALETİNDE ÖLÜ BULUNDU
ADANA'da ailesinin 15 gündür haber alamadığı 37 yaşındaki Mehmet Demir, bir taziye evinin tuvaletinde ölü bulundu.
Olay, dün saat 19.30'da merkez Yüreğir İlçesi Cumhuriyet Mahallesi 792 Sokak'ta meydana geldi. Cenaze için taziye evine gelenler, abdest almak için tuvaleti kullanmak istedi. Kapının kilitli olduğunu ve içeriden pis kokular geldiğini fark edenler, durumdan şüphelenip camı kırıp içeriye baktıklarında cesetle karşılaştı. İhbarı üzerine, olay yerine polis ekipleri sevk edildi.
Polis inceleme yaparken, olay yerine gelen İsa Demir, cesedin 15 gündür kayıp olan oğlu Mehmet Demir'e ait olabileceğini belirtip görmek istedi. İsa Demir'in cesedi teşhis etmesinin ardından Mehmet Demir'in cenazesi, otopsi yapılmak üzere Adana Adli Tıp Kurumu'nun morguna kaldırıldı.
Madde bağımlısı olduğu öne sürülen Demir'in kesin ölüm nedeni, yapılacak otopsi ise belli olacak.
Görüntü Dökümü
--------------------------------
Taziye evinin dış görüntüsü
Taziye evinin önünde bekleyen kalabalık
Taziye evinin tabelası
Evlerin damından çalışmaları izleyen vatandaşlar
Tabutun olay yerine getirilişi
Tabuta koyulan cesedin, cenaze aracına taşınması
Cenaze aracının olay yerinden ayrılması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Gökhan KESKİNCİ/ADANA,
22.03.2017 - Haber Kodu : 170322002
=======================================
11)AKSARAY'DA KÜMES ÇÖKTÜ: 1 YARALI
AKSARAY'da tavuklarını koyarken kerpiç kümesin çökmesi sonucu toprak altında kalan 40 yaşındaki Melek Güneş, ağır yaralandı.
Olay, dün saat 20.00 sıralarında Somunca Baba Mahallesi'nde meydana geldi. Melek Güneş, havanın kararmasıyla birlikte tavuklarını kümese koyup kapıyı kapatmak istedi. Ancak, bu sırada kerpiç olan kümesin tavanı çöktü, Güneş, enkaz altında kaldı. Güneş'in yakınlarının ihbarı üzerine olay yerine itfaiye, AFAD ve sağlık ekipleri sevk edildi.
Yaklaşık yarım saatlik çalışmayla toprak altından yaralı olarak kurtarılan Güneş, hazır bekleyen ambulansla Aksaray Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Tedaviye alınan Güneş'in hayati tehlikesinin devam ettiği belirtildi. Toprak altında kalan çok sayıda tavuğun ise telef olduğu bildirildi.
Melek Güneş'in yakını Yaşar Güneş, "Ayaklarımı hissetmiyorum, ağrıyor' deyince, müdahale edemedik. Arama kurtarma ekibi geldi ve Melek'i çıkarttı " diye konuştu.
Görüntü Dökümü
--------------------------------
Yaralıdan detay
Enkazdan detay
Polisin inceleme yapması
Röportaj
Haber-Kamera: Hasan BÖLÜKBAŞ/AKSARAY,
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321258
=========================================
12)DENİZLİ'DE İŞYERİNE SİLAHLI SALDIRI
DENİZLİ'de dövmeci olarak faaliyet gösteren işyerine yoldan geçen bir kişi tarafından silahlı saldırı düzenlendi. Saldırgan, "Bu vatan sahipsiz değil" diye bağırarak kaçarken, işyerinin bulunduğu büronun daha önceleri HDP'nin İl başkanlığı binası olarak kullanıldığı belirlendi.
Denizli'de dün saat 19.00 sıralarında Gazi Bulvarı üzerinde bulunan bir binanın üçüncü katındaki işyeri, kimliği belirsiz bir kişi tarafından silahlı saldırıya uğradı. Saldırganın "Bu vatan sahipsiz değildir" diyerek ateş ettikten sonra kaçarken, şu anda dövmeci olarak faaliyet gösteren işyerinin tabelası isabet aldı. Olayda yaralanan ve can kaybı olmazken, saldırıya uğrayan işyerinin bulunduğu büronun daha önceleri HDP'nin İl başkanlığı binası olarak kullanıldığı belirlendi. Polisin kaçan saldırganı yakalamak için çalışma başlattı.
Görüntü Dökümü
--------------------------------
Olay yerinden görüntü
Polis ekiplerinden görüntü
Binadan görüntü
Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Deniz TOKAT/DENİZLİ,
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321271
==============================
13)HAKKARİ NEVRUZUNDA TÜRK BAYRAĞI
HAKKARİ'de HDP ve DBP tarafından düzenlenen nevruz kutlamalarında, tertip komitesi tarafından nevruzu simgeleyen renklerin yanına Türk Bayrağı asıldı. HDP Grup Başkanvekili ve Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım, 16 Nisan'da yapılacak olan referandumda Hakkari'de en az yüzde 90 'Hayır' oyu beklediklerini, bu hayırların da 'hayra' vesile olacağı umut ettiklerini söyledi.
Hakkari'de HDP ve DBP öncülüğünde Biçer Mahallesi'ndeki Otogar alanında düzenlenen Nevruz kutlamaları saat 11.00'de başladı. Barikatlarla kapatılan alana gelenler polisler tarafından tek tek arandı. Drone ile sürekli havada görüntü alırken, polis ekipleri de geniş güvenlik önlemleri aldı. Hakkari'deki kutlamalarının yapıldığı alana tertip komitasi tarafından nevruzu simgeleyen renklerin yanına Türk Bayrağı da asıldı. Kutlamalara HDP Van Milletvekili Lezgin Botan, Diyarbakır Milletvekili Feleknaz Uca, HDP ve DBP'li yöneticiler ile yaklaşık bin kişi katıldı. Nevruz ateşi de HDP Van Milletvekili Lezgin Botan, Diyarbakır Milletvekili Feleknaz Uca tarafından yakıldı.
HDP'li Milletvekilleri, yerel sanatçıların söyledikleri Kürtçe şarkılar eşliğinde Nevruza katılan vatandaşlarla halay çekti. Bu arada Nevruz'da cezaevlerinde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Hakkari Milletvekilleri Abdullah Zeydan, Nihat Akdoğan ve Selma Irmak'ın mesajları da okundu.
Yüksekova ilçesindeki Nevruza polisin müdahale etmesi nedeniyle Hakkari'ye gelen HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım ise Edirne F Tipi cezaevinde bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın Kürtçe söylediği şarkıyla karşılandı.
Nevruza katılan HDP'li Milletvekilleri tek tek sahneye çıkarak halkı selamladıktan sonra HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım Kürtçe ve Türkçe bir konuşma yaptı. Yıldırım, Yüksekova ilçesindeki Nevruz'da önce elektriklerin kesildiğini, sonra da polisin halka müdahalede bulunduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Botan halkı, onurunu, gururunu şimdi de ferasetinin peşinde olduğu için bu imtihandan geçti. Ama çok şükür Allaha ki; Botan halkı boyun eğmedi. Bedel verdi, ama boyun eğmedi. Buradan hareketle bu Nevruz 2013 yılında Diyarbakır Nevruz bayramında sayın Öcalan'ın manifesto niteliğindeki Türkiye'deki 80 milyon insana sunmuş olduğu bir barışa vesile olsun. Er geç bu savaşın biteceği yer masadır. Bu sebeple diyoruz ki, üniformasının rengi ne olursa olsun sivil-asker hiç fark etmez. Bu ülkede bir gencin kanının akmasına, canının toprağa düşmesine Türkiye halklarının tahammülü kalmamıştır. Buradan hareketle şunu çok iyi bilelim bu Nevruz biziml için barış ve onurun kapısının aralandığı, bu nevruz hakları gasp edilmiş ve inkar- asimilasyosyon politikalarına tabi tutulmuş bütün mazlum halkların özgürlüğünün başlangıcı olacaktır ve bir daha biz savaşı elbirliği ile bitirirsek inanın bu topraklarda bir kurşun sıkılmayacak. 16 Nisan günü bizim için önemlidir. 16 Nisan günü son iki yılda bu halkın başına getirilenlerin hesabının sorulduğu gün olacaktır. Buradaki her bir kardeşimin, her bir kadın yoldaşımın, annelerin, evde, çarşıda, pazarda, sokakta, misafirlikte, kahvede bir dakikamız 16 Nisana kadar boş geçmesin. Hakkari'den en az yüzde 90 'Hayır' bekliyoruz. Hayırda 'hayır' vardır. Bugün bizim için çatışmanın, kaosun, gerginliğin, provokasyonun günü değildir. Programımız sona erince her bir arkadaşımız büyük bir duyarlılıkla alanı terk edecek, provokasyonlara müsaade etmeyecektir. Bir de 4 gün önce yani Cuma günü 4,5 ay aradan sonra bütün Vekil arkadaşlarımızı, Kandıra, Silivri ve Edirne Cezaevlerinde ziyaret ettim. Özellikle tutuklu 13 vekil arkadaşlarımızın selamları var. Vekillerimiz, bizim burada bulunmamız eğer halkımız için özgürlük getirecekse bu dört duvar bizim için kutsaldır' dediler. Bu nedenle dört vekil arkadaşımız sizin verdiğiniz vekaleti taşıdığı için büyük bir gurur ve onur taşıyor."
Konuşmanın ardından Yıldırım, müzik eşliğinde vatandaşlarla kol kola girerek halay çekti. Yerel sanatçılar, cezaevlerindeki tutuklular için uzun hava şarkılar seslendirilirken, bazı kadınların ağladığı görüldü.
Görüntü Dökümü
--------------------------------
-Nevruz alanına giren vatandaşların üst aramasından geçirilmesi
-Halay çekenler
-Alınan güvenlik önlemleri
-HDP Milletvekilleri Feleknaz Uca ve Lezgin Botan Nevruz ateşini yakarken
-Nevruz ateşi etrafında halay çekeleri
-Halaylardan genel ve detaylar
-Uzun hava şarkı söylenmesi sırasında ağlayan kadınlar
-HDP Grup Başkan Vekili Ahmet Yıldırım'ın konuşması
-Nevruza katılan Yıldırım halay çekerken
-Genel görüntü
Haber: Behçet DALMAZ/HAKKARİ, -
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321223
=======================================================
14)FİDAN DAĞITIMINDA YUMRUKLANINCA KAMYONUN ÖNÜNE YATTI
KAYSERİ'de Orman Bölge Müdürlüğü'nün fidan dağıtımında çıkan izdihamda, görevlinin kendisine yumruk attığını söyleyen 57 yaşındaki Mustafa Taşömeroğlu, dağıtımın yapılan kamyonun önüne yatarak protestoda bulundu.
Orman Bölge Müdürlüğü Cumhuriyet Meydanı'nda 21 Mart Dünya Ormancılık Günü nedeniyle çam fidanı dağıttı. Ücretsiz dağıtılan çam fidanlarından alabilmek için uzun kuyruk oluşurken, çıkan izdihamda dağıtım yapılan kamyondaki 2 bin çam fidanı kapışıldı. Bu sırada bir görevlinin kendisine yumruk attığını söyleyen 57 yaşındaki Mustafa Taşömeroğlu, bunu protesto için kamyonun önüne yattı. Kamyonun alandan ayrılmasına engel olan Taşömeroğlu'na, yumruk atan kişinin oradaki fidan alan vatandaşlardan biri olduğu iletildi. Görevliler 2 fidan verdikleri Taşömeroğlu'nu güçlükle ikna edebildi.
Görüntü Dökümü
------------------------
-Fidan dağıtımı ve izdihamdan görüntüler
-Mustafa Taşömeroğlu'nun kamyonun önüne yatması
-Görevlilerin ikna etmeye çalışması
-Detaylar
Haber-Kamera: Cafer ZENGİN/KAYSERİ,
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321226
=============================================
15)CEMEVİNDE HAZRETİ ALİ'NİN DOĞUMU KUTLANDI
SİVAS'ta Cem Vakfı Şube Başkanlığı tarafından Hz. Ali'nin doğum günü düzenlenen programla kutlandı.
Cem Vakfı Sivas Şubesi Alibaba Cemevi'nde düzenlenen programa Sivas Valisi Davut Gül, CHP Sivas Milletvekili Ali Akyıldız, Belediye Başkanı Sami Aydın, Cem Vakfı Sivas Şubesi Başkanı Ali Dağ, kurum müdürleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Program saygı duruşunda bulunulması ve ardından İstiklal Marşı'nın okunması ile başladı. Programda konuşan Sivas Valisi Davut Gül, "Alevilik de, Sünnilik de Kerbela olayı da bizim toplumumuzda ciddi anlamda muhasebesi yapılmış ve yerini almış bir şeydir. Hz. Ali İslama en çok hizmet etmiş insanlardan bir tanesidir. Hem Alevilere hemde Sünnilere baktığımızda toplumda Ali isminin çok fazla olduğunu görüyoruz. Yine Hasan ve Hüseyin ismi toplumumuzun her kesiminde vardır. Ama hiç birinde Yezid ismini göremezsiniz. Bu bile vicdanlarda Alevisiyle, Sünnisiyle bu meseleye bakış açısını çok açık ve net bir şekilde gösteriyor. Bizim farklılıklarımızı zenginlik olarak kabul etmemiz lazım. Herkesin Hz. Ali'yi sevdiği gibi, herkesin Hz. Ali gibi yaşaması bir hedef olması lazım. Bunu Sünnisi de Alevisi de yapması lazım. Çerçevemiz bu olduğu sürece saflarımız daha çok yaklaşmış olacak" dedi.
Konuşmanın ardından Alevi Dedesi Abdullah Atmaca tarafından lokma duası yapıldı. Programa katılanlara lokma ikram edildi.
Görüntü Dökümü:
--------------------------
-Programdan görüntü
-Vali Gül'ün konuşması
-Lokma duası
-İkram
Haber-Kamera: Hüsnü Ümit AVCI/SİVAS,
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321238
======================================
16)TRAKTÖRÜNÜ YÜRÜYEN DİSKOYA ÇEVİRDİ
AYDIN'ın Nazilli ilçesinde, 30 yaşındaki müzik tutkunu çiftçi Murat Karlıoğlu, 7 bin lira harcayarak traktörüne ses sistemi taktırdı. Bu durum köylülere de neşe kaynağı olurken, en çok sevinen ise Karlıoğlu'nun Terrier cinsi köpeği Jessie oldu.
Nazilli'ye 9 kilometre mesafedeki kırsal Hamidiye Mahallesi'nde çiftçilik yaparak geçimini sağlayan Murat Karlıoğlu, müzik tutkusu nedeniyle traktörüne bir süre önce teyp ve küçük bir ses sistemi taktırdı. Ancak, traktörüne motor gürültüsüyle sesin güçlükle duyulabilmesi ve köylülerin kendisine bu konuda takılmaları üzerine Karlıoğlu, 6 ay önce küçük bir servet harcayarak traktörüne 7 bin TL'ye toplam 7 bin watt çıkış gücüne sahip üç ses istemi döşetti. Bu duruma en çok sevinen ise Terrier cinsi köpeği Jessie oldu. Her sabah köpeği 'Jessie' ile evden çıkıp tarlaya çalışmaya giden Karlıoğlu, sevdiği müzikleri dinleyerek keyifli bir yolculuk yaparken, tarlada yapacağa işe de motive oluyor. Yüksek sesle müzik dinlemenin kendisi için bir alışkanlık haline geldiğini belirten Karlıoğlu, köylülerin bir kilometre öteden kendisinin geldiğini anladığını söyledi. Başlangıçta köylülelerin yüksek sesle müzik dinlemesini yadırgadığını belirten Karlıoğlu, daha sonra onlarında zamanla bu duruma alıştıklarını kaydetti.
Yaşadığı Hamidiye Mahallesi ile civar yerleşim alanlarından düğün ve nişanlarda traktöründeki ses sisteminden faydalanmak isteyenlerin olduğuna da dikkat çeken Karlıoğlu, en çokta köpeği Jessie ile tarlaya gidip harmandalı oynamayı sevdiğini de anlattı.
"KÖYÜMÜZÜN NEŞE KAYNAĞI OLDU"
30 yaşındaki müzik aşığı Karlıoğlu'nun bu haline alıştıklarını söyleyen köylülerden Mehmet Dere, "Murat çok renkli bir kişiliğe sahip. Onun her sabah yüksek sesli müziklerle mahalle meydanından geçişine alıştık. Bu durum zamanla bizim de hoşumuza gitmeye başladı. Sevdiğimiz şarkları, türküleri çalıyor. Köyümüzün neşe kaynağı oldu. Canımız sıkıldığında tarlada bazen de köy meydanındaki kahvehanenin önünde Kerimoğlu ve harmandalı gibi yöresel oyunlar oynayıp, stres atıyoruz" dedi.
Hamidiye Mahallesi Muhtarı 52 yaşındaki Özkan Ergin, "Mahalelli artık traktörden müzik yayına alıştı. Herkes bu işten memnun. Murat, bir anda köyün neşesi haline geldi. Müzik sesinden rahatsız olan yok" dedi.
"DENİZLİ'DEKİ MODİFİYE ARAÇ FUARINA KATILMAYA İKNA ETTİM"
Traktöre ses sistemini kuran 22 yaşındaki Hayati Kahran, Murat Karlıoğlu'nun tröktörüne güçlü bir ses sistemi kurmasını istediğini belirterek, "Ben de çok güçlü bir ses sistemini kurdum. Aynı zamanda modifiye araç işiyle de uğraşıyorum. Murat'ı ikna edip, bu traktörü davet edildiği Denizli'deki modifiye araç fuarına götürmeye ikna ettim" diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
----------------------------
-Ses sistemi takılan traktörden görüntü
-Köylülerin meydanda traktör müzik yayınıyla zeybek oynamaları
-Murat Karlıoğlu ve köpeği Jessie'nin görüntüsü
-Traktörüne ses sistemi döşeten Murat Karlıoğlu ile röp.
-Köylülerden Murat Dere ile röp.
-Hamidiye Mahallesi Muhtarı Özkan Ergin ile röp.
-Traktöre ses sistemini kuran Hayati Kahran ile röp.
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Burhan CEYHAN / NAZİLLİ (Aydın),
21.03.2017 - Haber Kodu : 170321212_
=================================================
17)PALANDÖKEN'DE NEVRUZ BEREKETİ
İranlı turistler 14 günlük nevruz tatili için Paladöken Kayak Merkezi'ne akın edince otellerde doluluk oranı yüzde 100'e ulaştı. Otel yönetimleri, nevruz turizmi nedeniyle İranlı turistlere özel eğlence ve etkinlikler hazırladı. Çoğunluğu gençlerden oluşan İranlı turistler, gündüz kayak yapıp, geceleri de discoda eğlenerek, bayramın keyfini doyasıya çıkarıyor.
Görüntü Dökümü:
--------------------------
-İranlıların şarkı söyleyerek eğlenmesi
-Palandöken kayak pistlerinden detay
-Kayak yapan iranlı turistler
-İranlılar ile röp.
-Tur Lideri Hamed Samedian ile röp
-Satış Pzaralama müdürü Veli Tuzak ile röp
-Nevruz kutlaması
Haber: Turgay İPEK - Kamera: Zafer KUMRU / ERZURUM,
===================================================