Dha Yurt Bülteni 1

1)MARKETE GİREN HIRSIZ 'AVUÇ' DOLUSU PARAYI 1 DAKİKADA ÇALDI

ANTALYA'da bir markete giren hırsızlık zanlısı 12 bin TL'yi 1 dakika içerisinde çalarak kaçtı. Güvenlik kamerasına yansıyan görüntüde zanlının kasadan çaldığı paraları ancak iki avucuyla tutabildiği görüldü. Olay, Kepez İlçesi Yahya Kemal Caddesi üzerinde 41 yaşındaki Sinan Orhan'a ait Irmaklar Market'te dün gece 23.30'da meydana geldi. Yaklaşık 6 ay önce marketi işletmeye başlayan Orhan, akşam saatlerinde boşalan meşrubat dolabını düzenlemek için dışarı çıktı. Bir süre sonra gelen bir müşteriyle ilgilenen Orhan, alışverişin ardından müşteriye bozuk para vermek için kasayı açtığında hiç para olmadığını gördü. Orhan, güvenlik kameralarını incelediğinde 20'li yaşlarda olduğu tahmin edilen bir kişinin kasadaki tüm parayı çaldığını farketti.

PARALARI ANCAK İKİ ELİYLE TUTABİLDİ

Kasaya kadar rahat bir şekilde gelen hırsızlık zanlısının kasadaki yaklaşık 12 bin TL'yi alıp iki avucunun arasında marketten geri çıkması güvenlik kameralarınca kaydedildi. Olayın bildirilmesi üzerine gelen polis ekipleri markette inceleme yaparak güvenlik kamerası kayıtlarını aldı. Zanlının daha öncede hırsızlık olaylarına karıştığı belirlenirken yakalanması için çalışma başlatıldı.

ÇALINAN PARANIN HEPSİ BORÇMUŞ

Çok sayıda ödemesi olduğu için o kadar yüklü miktarda parayı kasada tuttuğunu söyleyen Sinan Orhan, "Ben dolapları doldururken kapıyı göremedim. 1 dakika içerisinde kapıdan girip çalmış. İçeri girip kasaya bakınca paraların olmadığını gördüm. Avucunda 12 bin TL'nin üzerinde parayla kaçtı gitti. Burayı yeni açmıştım. Paranın 7 bin 500 TL'sini kardeşimden geri kalanını da bir arkadaştan borç almıştımö dedi.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Polis ekiplerinden detay

-Marketten dış plan detay

-Sinan Orhan Röp.

-Güvenlik kamerasından görüntüler

Haber-Kamera: Alparslan ÇINAR / ANTALYA,

06.06.2017 - Haber Kodu : 170606005

=============================================

2)SURİYELİLERİN GÜRÜLTÜ KAVGASI KANLI BİTTİ: 1 ÖLÜ

KONYA'da Suriye uyruklu iki grup arasında gürültü meselesi nedeniyle çıkan kavgada kalbinden bıçaklanan 23 yaşındaki Muhammed El Ahmed yaşamını yitirdi. Olay, dün saat 20.20 sıralarında merkez Meram ilçesi Sahibata Mahallesi Altay Sokak üzerinde meydana geldi. İddiaya göre, Suriye uyruklu Muhammed El Ahmed, evinin karşısındaki apartmanda oturan Suriyeli aileyi cama çıkarak gürültü yapmamaları konusunda uyardı. Bunun üzerine iki aile arasında çıkan tartışma grupların sokağa inmesiyle kavgaya dönüştü. Kavga sırasında Muhammed El Ahmed kalbiden bıçaklanarak ağır yaralandı. Vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Muhammed El Ahmed olay yerinde yapılan ilk müdahalesin ardından ambulansla Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Muhammed El Ahmed burada yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Polis, şüpheliyi yakalamak için çalışmalarını sürdürüyor.

KATİL KUZENİ ÇIKTI

Konya'da Suriyeli iki aile arasında çıkan bıçaklı kavgada öldürülen 23 yaşındaki Muhammed El Ahmed'in katil zanlısı amcasının oğlu 21 yaşındaki Hasan El Ahmed evinde yemek yerken yakalandı. Gözaltına alınan Hasan El Ahmed ilk ifadesinde aralarında daha önceden husumet bulunduğunu, kuzeninin de elinde bıçak olduğunu, kendisinin önce davaranarak bıçakladığını söylediği öğrenildi. Hayatını kaybeden Muhammed El Ahmed'in 8 yaşında bir çocuğu ve eşinin de hamile olduğu belirtildi. Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirilen Hasan El Ahmed ve kavgaya karıştığı belirlenen kardeşi Ammar El Ahmed'in polisteki sorgusu sürüyor.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

Olay yeri detay

Yaralının hastaneye getirilişi

Olay yerinde alınan güvenlik önlemi

Genel ve detaylar

Şüphelinin sağlı kontrolünden geçirilmesi

Haber-Kamera: Tolga YANIK / KONYA,

06.06.2017 - Haber Kodu : 170606002

06.06.2017 - Haber Kodu : 170606006

=====================================================

3)BURDUR'DA SEL YOLU KAPATTI

BURDUR'da etkili olan sağanak yağmur sonrası oluşan sel, Burdur- Fethiye karayolunu ulaşıma kapattı. Selin etkisini yitirmesinin ardından yol yeniden açıldı. Burdur'da dün saat 15.00 sıralarında başlayan sağanak yağmur nedeniyle merkeze bağlı Yassıgüme Köyü'ndeki Acıdere taştı. Sel suları nedeniyle Yassıgüme'nin yanı sıra Kuruçay ve Suludere köylerinde çok sayıda tarım arazisi su altında kaldı. Sel suları Burdur- Fethiye karayolunda da ulaşımı olumsuz etkiledi. Yolu kaplayan sel nedeniyle ulaşım yaklaşık 1 saat aksadı. Sel sonrası bölgeye jandarma ve Karayolları'na ait iş makineleri yönlendirildi. Jandarmanın güvenlik önlemi aldığı yol sel sularının etkisini kaybetmesinin ardından kontrollü olarak ulaşıma açılırken, Karayolları ekipleri de temizlik çalışması başlattı. Yolda meydana gelen sel sürücüler tarafından cep telefonu kamerasıyla görüntülendi.

Görüntü Dökümü

--------------

Sel sularından görüntüler(vatandaş kamerası)

Köprü üzerinden araçların geçişi

Trafiğe kapanan yoldan görüntü

Haber-Kamera: Mesut MADAN/BURDUR,

05.06.2017 - Haber Kodu : 170605204

==============================================

4)SPOR TESİSİNİN TRİBÜNÜ ALEV ALEV YANDI

ADAPAZARI'nda, Belediye Spor Kompleksi'nin tribününde koltuklar alev alev yandı. İtfaiye ekipleri yangını söndürürken, tribünler hasar gördü.

Dün öğle saatlerinde, Karaman Mahallesi'nde bulunan Adapazarı Belediyesi Spor Kompleksi'nin tribününde bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Kısa sürede tüm tribünü saran alevlerde koltuklar alev alev yandı. Sakarya Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekipleri yangını kontrol altına alarak söndürdü. Tribünler hasar görürken, yangınla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü

--------------

-Yanan tribünlerden görüntü

-Söndürme çalışmaları

-Çevrede toplananlar

Haber: Aziz GÜVENER/ADAPAZARI(Sakarya),

05.06.2017 - Haber Kodu : 170605226

=========================================

5)KAYIP SÜRÜCÜNÜN KAZADA ÖLDÜĞÜ ORTAYA ÇIKTI

KASTAMONU'nun İnebolu İlçesi'nde sabah işe gitmek üzere evden çıktıktan sonra bir daha haber alınamayan 49 yaşındaki Nihat Akarsu'nun, otomobiliyle 130 metrelik uçuruma yuvarlanarak öldüğü ortaya çıktı.

Göller Mahallesi'nde oturan Nihat Akarsu, dün sabah 08.30 sıralarında ilçe merkezindeki işyerine gitmek üzere 37 EC 659 plakalı otomobiliyle yola çıktı. Ancak Akarsu'dan bir daha haber alınamadı. İşyerini açmadığı anlaşılan Akarsu'ya, telefonla da ulaşılamayınca ailesi kayıp başvurusu yaptı. Akarsu'nun işyeri çilingirle açılarak kontrol edildi, ancak bulunamadı. Bunun üzerine Akarsu'nun evden işyerine giderken kullandığı güzergahta arama yapıldı. Akarsu'nun otomobili, Kızılkara Çayı mevkisinde yaklaşık 130 metrelik uçurumda bulundu. Akarsu'nun, çay yatağında hurdaya dönen otomobilin içinde hayatını kaybettiği belirlendi.

Evli ve 4 çocuk babası Akarsu'nun cesedi, kaza yerinde yapılan incelemeden sonra İnebolu Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Araçtan görüntü

-Uçurum

-Polisin çalışması

Haber-Kamera: Barış İLYASOĞLU / İNEBOLU(Kastamonu),

06.06.2017 - Haber Kodu : 170606004

====================================

6)ÇELİKHAN'DA KAZA: 5 YARALI

ADIYAMAN'ın Çelikhan İlçesi'nde, otomobil ile hafif ticari aracın çarpışması sonucu meydana gelen kazada 5 kişi yaralandı.

Kaza, dün akşam saatlerinde Çelikhan- Adıyaman Karayolu'nun 5'inci kilometresinde meydana geldi. Çelikhan ilçe merkezi yönüne ilerleyen Mehmet Yücetaş yönetimindeki 44 PD 062 plakalı otomobil ile karşı yönden gelen Mehmet Çalışkan'ın kullandığı 02 AB 410 plakalı hafif ticari araç kafa kafaya çarpıştı. Çarpışmanın şiddetiyle kontrolden çıkan hafif ticari araç 6 metrelik şarampole yuvarlandı. Kazada yaralanan 5 kişi, sağlık görevlileri tarafından ambulanslarla Çelikhan Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Acil serviste ilk müdahaleleri yapılan yaralılar Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Olay yeri

-Kaza yapan araçlar

-Jandarma yol trafiği kontrol etmesi

-Genel ve detay görüntüleri

Haber-Kamera: Selim SONKAYA/ ÇELİKHAN(Adıyaman),

05.06.2017 - Haber Kodu : 170605244

=================================================

7)KAZADA BOYUNLUK TAKILINCA KIZDI

KOCAELİ'nin Körfez İlçesi'nde, önünde giden TIR'a çarpan kamyonetteki iki kişi hafif yaralandı. Yaralılardan biri sadece burnunun kanadığını söyleyerek boyunluk takan sağlık personeline kızdı. Kaza, dün saat 19.30 sıralarında TEM Otoyolu Hereke mevkiinde meydana geldi. Ankara istikametine giden Ali Varol idaresindeki 54 BF 363 plakalı kamyonet önünde ilerlemekte olan Yasin Öztürk idaresindeki 42 CAK 24 plakalı TIR'a arkadan çarptı. Kazada kamyonette bulunan Yunus Kulak ve Selçuk Muşlu şans eseri hafif şekilde yaralandı. Olay yerine gelen 112 Acil ekibi yaralılara müdahalede bulundu. Ambulansa alınan Yunus Kulak sadece burnunun kanadığını söyleyerek boyunluk takan ve sedyeye yatmasını isteyen sağlık personeline kızdı. Yaralılar hastanelere sevk edilirken, kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Araçlardan görüntü

-Yaralılara müdahale edilmesi

-Yaralının ambulansa konulması ve tepkisi

Haber-Kamera: Faruk KIYAK / KÖRFEZ(Kocaeli),

05.06.2017 - Haber Kodu : 170605233

====================================================

8)SEBZE YÜKLÜ KAMYON KÖPRÜDE SIKIŞTI

ADANA'da otomobile çarpmamak için sürücünün aniden direksiyonu kırdığı sebze yüklü kamyon, köprüye sıkıştı.Merkez Seyhan İlçesi Bakımyurdu Caddesi'nde meydana gelen kazada  Adana'dan yüklediği sebzeyi  İzmir'e götürmek üzere yola çıkan Yaşar Kara yönetimindeki  01 GH 646 plakalı kamyon, metro köprüsünün altından geçerken başka bir araç tarafından sıkıştırıldı. Sürücünün otomobile çarpmamak için aniden direksiyonu kırması sonucu kamyon ağırlığın da etkisiyle köprü altında yana kaydı. Üst kısmı köprüye takılarak devrilmekten kurtulan kamyon araç trafiğini felç etti. Kamyon olay yerine çağırılan çekici yardımıyla sıkıştığı yerden kurtarıldı.

Kamyon sürücüsü Yaşar Kara'ya, ' Yasak saatte şehir merkezine' girme suçundan 95 lira para cezası kesildi.

Görüntü Dökümü

------------------------------

Metro köprüsünün altında sıkışan kamyon

Sıkşan kamyonun detay görüntüleri

Kamyon şöförünün zincir takması

Çekicinin kamyonu çekmesi

Haber-Kamera: Çağlar ÖZTÜRK-Eser PAZARBAŞI / ADANA,

05.06.2017 - Haber Kodu : 170605208

=======================================================

9)SİVAS'TA İŞTEN ÇIKARILAN FABRİKA İŞÇİLERİNDEN EYLEM

SİVAS'ta çalıştıkları fabrikanın yönetiminin çeşitli gerekçelerle iş akitlerini fesh ettiğini ileri süren 20 işçi, fabrika girişini kapatarak eylem yaptı. Organize Sanayi Bölgesi'nde kam mili üreten bir fabrika, son 1 hafta içinde çeşitli gerekçelerle yaklaşık 20 kişiyi işten çıkardı. Daha önce fabrika önünde toplanarak eylem yapan işçiler, dün de fabrikanın girişini kapattı. Yaklaşık 1 ay önce sendikaya üye olduklarını ve bu nedenle işten çıkarıldıklarını belirten 50 kişilik grup, yaklaşık yarım saat burada bekledi. Mesaisi biten ve kendilerine destek vermeyen arkadaşlarına tepki gösteren grup, işçi servislerinin dışarı çıkmasına izin vermedi. Bir süre bekleyen grup, polisin gözaltı yapabileceğini hatırlatması üzerine yolu açtı. İşçi servislerini yuhalayarak gönderen grup, fabrikadan çıkan yönetim kurulu başkanı İsmail Timuçin'in de aracını durdurarak tepki gösterdi. İşletmede bir süre önce Çelik-İş Sendikası tarafından sendikal faaliyet başlatıldığı, 700 civarındaki işçilerden yaklaşık 375'inin sendikaya üye olduğu öğrenildi.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Fabrika önünden görüntüler

-Çıkarılan işçilerin girişi kapatması

-Polisin uyarıları

-Çıkan servislere tepki göstermeleri

-Yönetim Kurulu Başkanına yönelik tepkileri

Haber-Kamera: Gökhan CEYLAN-Hüsnü Ümit AVCI / SİVAS,

05.06.2017 - Haber Kodu : 170605203

==========================================

10)KARDEŞ ÖKSÜZ: ADİL ÖKSÜZ İLE KARDEŞ OLMA İRADESİ BANA AİT DEĞİL

KARABÜK'te, FETÖ/PDY davasında FETÖ firarisi Adil Öksüz'ün kardeşi Yard.Doç.Dr. Ahmet Öksüz'ün de aralarında bulunduğu 13'ü tutuklu, 1'i firari, 2'si tutuksuz 16 akademisyenin yargılanmasına devam edildi. Öksüz, "Adil Öksüz ile kardeş olma iradesi bana ait değil" diyerek tahliye edilmesini istedi. Tutuklu sanıklar; Ahmet Öksüz, Alaaddin Yılmaz, Cahid Özdeveci, Erdal Biber, Hakan Suvak, Hüseyin Cinoğlu, Hüseyin Çevik, Süleyman Semiz, Serkan Esen, Salih Yıldırım, Mustafa Kurt, Mahmut Çelik ve Seymen Kahraman ile tutuksuz sanıklar Turgay Türker ve Rüveyda Kılıçbay, Karabük Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada hazır bulundu. 'Silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan haklarında 5-10 yıl hapis cezası istenen sanıklardan Adil Öksüz'ün kardeşi Yard.Doç.Dr. Ahmet Öksüz, savunmasında bir önceki duruşmada söylediklerini tekrarladı. FETÖ/PDY yapısına uzak olduğunu ileri süren Öksüz, "Adil Öksüz ile kardeş olma iradesi bana ait değil. Bir başkasının işlemiş olduğu iddia edilen eylemin cezasını 11 aydır tutuklu olarak ben çekiyorum. Suçun şahsiliği kuralı ihlal edilmektedir" dedi.

Mahkeme Başkanı, FETÖ/PDY kapsamında gözaltına alınan ve etkin pişmanlıktan faydalanarak serbest kalan eşi Havva Emel Öksüz'ün 'ByLock' programı kullandığının tespit edildiğini, bunu öğrenince eşine kiminle bu programdan konuştuğunu sorup sormadığını sanığa sordu. Sanık Öksüz de "Eşimle konuştum. Ancak, kiminle konuştuğunu sormadım. Kiminle konuştuğunu bilmiyorum. Daha önceden 'ByLock' kullandığını bilmiyordum. Sordum, 'Evet kullandım, sana söylemedim. Kısa süreli kullandım onun için sana da söylemedim' diye bana söyledi. Ne yazdın, sana ne yazdılar? diye detaylı sormadım" diye konuştu. Hakimin, "Hiç merak etmedin mi?" sorusu üzerine Öksüz, "Bu tür konulara hiç girmedim. Merak da etmedim doğrusu" diye yanıt verdi.

Öksüz, Bank Asya'da 2008 yılından itibaren 15 Temmuz'dan 8 ay öncesine kadar katılım hesabı olduğunu, dönem dönem buraya birikimlerini yatırdığını ifade etti. Öksüz, çocukları, eşi ve anne babasının mağdur olduğunu, sağlıklarının bozulduğunu söyleyerek tahliye isteminde bulundu. Diğer sanıklar da savunmalarını yaparak suçsuz olduklarını iddia etti. Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklardan Alaaddin Yılmaz, Serkan Esen, Mustafa Kurt ve Mahmut Çelik'in tahliye edilmesine, Ahmet Öksüz ve diğer tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Akademisyenler cezaevi araçlarından indirilirken

Süre: (02.05.) Boyutu: (37 MB.)

Haber-Kamera: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,

05.06.2017 - Haber Kodu : 170605212

===============================================

11)BAŞSAVCILIKTAN BÜYÜKNOHUTÇU ÇİFTİ CİNAYETİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA

Elmalı Cumhuriyet Başsavcılığı, Antalya'nın Finike İlçesi'nde evlerinde öldürülen Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu çifti cinayetiyle ilgili açıklama yaptı. Açıklamada, "Şüphelinin para karşılığı cinayeti işlediğine yönelik önceki beyanları nedeniyle olayda, bu anlamda bir etken olup olmadığının tespiti için her türlü çalışma Finike Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından hassasiyetle yürütülmektedir" denildi. Antalya'nın Finike İlçesi'nde taş ocaklarına karşı verdiği mücadeleyle tanınan ve 9 Mayıs Salı günü Kızılcık Yaylası'ndaki dağ evlerinde öldürülen Aysin ve Ali Ulvi Büyüknohutçu çifti cinayetiyle ilgili Elmalı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, "Mülhakatımız Finike İlçesi sınırlarında bulunan Gökçeyaka Mahallesi'nde ikamet eden Ali Ulvi Büyüknohutçu ve eşi Aysin Büyüknohutçu'nun 10/05/2017 tarihinde evlerinde ölü olarak bulunmaları olayı ile ilgili olarak; Bir kısım basın kuruluşlarında olayın 'Çevreci çift cinayeti' başlığında, şahısları, bu bölgede faaliyet gösteren bir kısım mermer ocağının kapatılması yönündeki çabaları nedeniyle, söz konusu mermer ocağını işleten kişiler tarafından para karşılığı tutulan şüphelinin öldürmüş olabileceği manasını taşıyan haberler yayınlandığı görülmüştür. Öncelikle kamuoyunda yer alan olayın çevre sağlığı hassasiyeti ile ilgili kısmının Başsavcılığımızca da aynı şekilde paylaşıldığının bilinmesi önem arz etmektedir" denildi.Açıklamada olayla ilgili ise şu ifadeler yer aldı:

PARA KARŞILIĞI CİNAYET İDDİALARI

"Ölümün 09/05/2017 tarihinde ateşli silah ile meydana geldiğinin tespit edilmesi üzerine olay yerinde Finike Cumhuriyet Başsavcılığımızca derhal çalışma başlatılmış olup, maktuller üzerinde gerekli ölü muayene ve otopsi işlemleri gerçekleştirilmiştir. Yakalanan şüpheli A.Y. sıcağı sıcağına alınan jandarma beyanı ve yer gösterme işlemi sırasında olayı tek başına gerçekleştirdiğini bildirmiş, savcılık ifadesinde ise, mermer ocaklarında çalışan bir takım kişiler tarafından olayı gerçekleştirmek için kendisine para vaat edildiğini belirtmiştir. Şüpheli A.Y. 11/05/2017 tarihinde tutuklanarak cezaevine konulmuştur. Bu şüphelinin eşi F.Y.'nin de suçun gerçekleşmesinde iştiraki olabileceği düşüncesi nedeniyle, bu şüpheli de 18/05/2017 tarihinde tutuklanarak cezaevine konulmuştur. Şüpheli A.Y., Finike Cumhuriyet Başsavcılığı'nda vermiş olduğu 01/06/2017 tarihli ifadesinde ise olayı tamamen kendi iradesi ile gerçekleştirdiğini, cezasında indirim alabilir düşüncesiyle, para karşılığı olayı gerçekleştirdiğine yönelik beyanlarda bulunduğunu ifade etmiştir. Öncelikle, olay her yönü ile Finike Cumhuriyet Başsavcılığımızca değerlendirmeye alınmaktadır. Şüphelinin para karşılığı cinayeti işlediğine yönelik önceki beyanları nedeniyle olayda, bu anlamda bir etken olup olmadığının tespiti için her türlü çalışma Finike Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından hassasiyetle yürütülmektedir, yürütülmeye devam edilecektir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur."

ÇEVRECİLERDEN FİNİKE'DE AÇIKLAMA

ANTALYA ve çevre ilçelerinden gelen çevreci ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Dünya Çevre Günü dolayısıyla basın açıklaması yaparak evlerinde katledilen çevreci Ali Ulvi ile Aysin Büyüknohutçu çiftinin öldürülmesi nedeniyle acı içinde olduklarını açıkladı.

Antalya ve çevre ilçelerden gelen çevreciler ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri Dünya Çevre Günü dolayısıyla Finike Ziraat Odası bahçesinde basın açıklaması yaptı. Toroslar ve Akdeniz Kıyıları Çevre Koruma Derneği (TORAÇDER) öncülüğünde gerçekleştirilen basın açıklamasını Kumluca Barosu'na kayıtlı avukatlardan Feride Salur Güleç okudu.

Basın açıklamasında, TORAÇDER, Kumluca Ticaret ve Sanayi Odası, Antalya Baro Başkanlığı, Antalya Kent Konseyi, Antalya Mimarlar Odası, Antalya Ziraat Mühendisleri Odası, Antalya İnşaat Mühendisleri Odası, Antalya Diş Hekimleri Odası, Antalya Kent İzleme Platformu, Taş Ocaklarıyla Mücadele Platformu ve çevreci dernek temsilcilerinin imzası yer aldı. Güleç, "Bu Çevre Günü'nde, korumaya çalıştığımız doğa ve kültür varlıklarımız ile adına mücadele verdiğimiz tüm dünya canlılarının içinde bulunduğu yaşam tehdidi nedeniyle acı içindeyiz. Yaşadıkları yerde, verdikleri barışçıl doğa mücadelesinde hunharca katledilen dostlarımız Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu'nun kaybıyla acı içindeyiz. Yaşam savunucusu dostlarımız Ali ve Aysin Büyüknohutçu yaşadıkları dağları, vahşi madencilik için katledilen ormanları, insanların doğal yaşam hakkını savunmak için sadece hukuki, barışçıl bir mücadele verirken öldürüldü. Ülkemizdeki doğa koruma mücadelesinde karanlık bir dönemeç olan bu cinayetlerin ardındaki gerçeklerin en kısa sürede ortaya çıkarılacağına inanmak istiyoruz. Bu olay ülkemizde hukuk, adalet sistemine güvenin iyice azaldığı bir ortamda yaşanmış olsa da umudumuzu ve kendimize ve adalete olan inancımızı kaybetmiyoruz" dedi.

Dünya Çevre Günü'nü Ali ve Aysin Büyüknohutçu anısına adadıklarını vurgulayan Güleç, "Yaşadığımız bölgenin ve yurdun değişik yerlerindeki yaşam savunucularıyla birlikte, dostlarımızın anısını yaşatmak ve adalet arayışımıza yönelik planladığımız ortak çalışmalarımız önümüzdeki günlerde basın ve kamuoyuna duyurulacaktır" diye konuştu.

Antalya TMMOB Koordinasyon Kurulu Sekreteri Vahap Tuncer, şöyle dedi:

"İnsanoğlu dünyanın nimetlerinden faydalanırken maalesef bugüne kadar yapılan yanlış uygulamalarla yaşamın vazgeçilmezi olan akarsularının, içme sularının, havanın, doğanın kirletildiğine birlikte tanıklık ettik. Bu süreç artık sürdürülemez noktaya gelmiştir. Herkesin, sanayicisinin, çevrecisinin, yöneticisinin, iktidarının, muhalefetinin, derneklerinin, meslek odalarının bu konunun üzerine bir kez daha üstüne basa basa düşünüp bu kötü gidişe son vermesi gerekiyor. Bu noktada özellikle Finike ve çevresinde önemli bir çevre mücadelesi vermiş olan Ali ve Aysin Büyüknohutçu çiftinin mücadelesi unutulmaz bir anı olarak hala akıllarımızda durmaktadır. Bu iki yiğit insan Finike'nin dağlarındaki maden ocaklarının yaptığı zararların ortadan kalkması Antalya ve Finike'deki tarım alanlarının maden ocaklarından olumsuz etkilenmesini engellemek için daha yaşanabilir bir dünya için maalesef katledildiler."

TORAÇDER kurucularından Bayram Taşel de Ali Ulvi Büyüknohutçu'yu 1970'li yıllardan bu yana tanıdığını belirterek, "Yıllardır devam eden dostluğumuz vardı. Buraya geldiği zaman da kendileriyle çevreyle ilgili neler yapabileceğimizi detaylı bir şekilde konuştuk. TORAÇDER'i de birlikte kurduk. Ali kardeşimiz hep şuna inanırdı. Doğanın biz insanlara ihtiyacı yok ama biz insanların doğaya ihtiyacı var. Dolayısıyla onun burada bıraktığını bizler şimdi hep birlikte devam edeceğiz. Devam etmeye de kararlıyız" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------

Mermer ocaklarından genel görüntü

Basın açıklaması yapılırken

Vahap Tuncer ve Bayram Taşel'in konuşması

Haber-Kamera: Suat SÖĞÜT / FİNİKE(Antalya),

05.06.2017 - Haber Kodu : 170605206

======================================

12)İZMİR'DE 'EKOLOJİK YIKIMA VE TALANA KARŞI DAYANIŞMA VAR, DİRENİŞ VAR' ETKİNLİĞİ DÜZENLENDİ

İZMİR'de, Tür Mühendis ve Mimarlar Odası Birliği (TMMOB) İzmir İl Koordinasyon Kurulu ve Konak Kent Konseyi tarafından 5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısıyla 'Ekolojik yıkıma ve talana karşı dayanışma var, direniş var' etkinliği düzenlendi.  Alsancak Vapur İskelesi önünde dün saat 20.00'de, Tür Mühendis ve Mimarlar Odası Birliği (TMMOB) İzmir İl Koordinasyon Kurulu ve Konak Kent Konseyi tarafından, 5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısıyla 'Ekolojik yıkıma ve talana karşı dayanışma var, direniş var' etkinliği düzenlendi. Yaklaşık 100 kişinin katıldığı etkinlikte; Aliağa'daki çevresel kirlilik ve termik santraller; Efem Çukuru, Turgutlu ve Gördes'teki madencilik projelerini ile Çeşme, Urla ve Karaburun'daki taş ocaklarını protesto eden gurup; 'Kömür öldürür', 'Termik santrallere hayır', 'Su altından değerlidir' ve 'Denizime, toprağıma, havama dokunma' yazılı pankartlar taşıyarak Gündoğdu Meydanı'na yürüdü. Deneysel Tiyatro Komünü, Şubadap Müzik Gurubu ve İzmir Müzisyenler Derneği'nin de sahne aldığı etkinlikte polis güvenlik önlemi aldı. Konak Belediyesi'nin çorba ikramı da yaptığı etkinlik olaysız sona erdi.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

Sahne alan gruplardan görüntü

Yürüyüş yapan guruptan görüntü

Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Mehmet GÜNEY / İZMİR,

05.06.2017 - Haber Kodu : 170605242

====================================

13)CAHİT ÇETİN, "MADEN YA DA ZEYTİN YÖNÜNDE BİR KARAR VERİLMESİ GEREKİYOR"

TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Cahit Çetin, Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'ndan zeytincililik ile ilgili bölümlerin çıkarılmasını isteyip, "Maden ya da zeytin yönünde bir karar verilmesi gerekiyor" dedi.

Aynı zamanda Edremit Ziraat Odası Meclis Başkanı olan TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Cahit Çetin, Edremit Ziraat Odası'nda basın toplantısı düzenleyip, Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'yla ilgili değerlendirmelerde bulundu. 32 kooperatif ve 28 bin ortak adına konuştuğunu kaydeden Çetin, "Söz konusu tasarı komisyonda, süre olarak bugün ve yarın var. Oradaki arkadaşlarımızdan, milletvekillerinden bir kez daha düşünmelerini istiyorum. Tabii ki maden bir değerdir ama bir değeri, diğer bir değeri tahrip ederek elde etmenin ne kadar doğru olduğunun, aklıselim bir şekilde düşünülmesini talep ediyorum. Büyük bir kamu yararı varsa, bütün toplum menfaatini ilgilendirecek bir durum varsa orada arayalım madeni. Bütün ağaçları aynı sepete koyup da bu ülkenin karşılaşacağı zorlukları açık hale getirmenin faydası olacağını düşünmüyorum. Bu nedenle tasarıdan zeytincilikle ilgili bölümleri çıkarılmasını istiyorum" dedi.

"KARAR VERMEK LAZIM"

Türkiye'de son 12-13 sene içerisinde tarımda önemli adımlar atıldığına dikkat Çetin, "Güzel bir tercihle, zeytin üretiminde dünya ikinciliği hedeflendi. Yavaş yavaş bunun meyvelerini alıyoruz. Gıda Tarım ve Hayvancılık eski Bakanı Mehdi Eker zamanında kırsal kalkınma için eski para ile katrilyonlar harcandı. Bazı aksamalar var tabii ki ama bunlar telafi edilebilir. Önemli olan telafisi olmayan zararlar vermemek. Bu noktada karar verilmesi gereken 'Zeytincilikte mi hedefe ulaşacağız yoksa madencilikte mi?' Buna karar vermek lazım. Şüphesiz ikisi de lazım ama bir birinin içine giren, birinin altında başkasını aramak gibi, öbürünü talan edecek, mahvedecek bir uygulamanın çok doğru olmadığını düşünüyorum. Türkiye'nin bütün madenlerinin hepsi zeytin ağaçlarının altına mı girmiş? Bunu anlayabilmek mümkün değil. Kamu yararına meselesini çok geniş bir şekilde ortaya koyarak, sürekli kaygı üzerine planlanmış bir zeytincilik düşünülemez" diye konuştu.

"DİKELİM Mİ, SÖKELİM Mİ?"

Gıda Tarım ve Hayvancılık eski Bakanı Mehdi Eker döneminde zeytinciliği yukarıya taşıdıklarını hatırlatan Çetin, çıkarılmaya çalışılan kanunun bundan vazgeçmek olduğu ifade etti. Çetin, "Şimdi birden bire vaz mı geçildi. O kadar yatım heba mı oldu? O zaman Mehdi Bey'e sormak lazım. 'Yaptığın esere sahip çıkacak mısın' diye. Sahip çıkmayacaksa Mehdi Bey bize bunu söylesin. 'Yanlış yapmışız, madencilik daha iyiymiş' desin. Biz Mehdi Bey'e daha çok inanırız. Onun inancı arkasına gitti bu ülke. Ona inancından zeytinci oldu. Bu yol boylarında, tütünden, şeker pancarından boşalan yerlere zeytin fidanı dikildi. Yani devletin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı zeytin diktiriyor. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ise zeytin söktürüyor gibi bir durumla karşı karşıyayız. Evvela ve bu trajikomik duruma bir son verelim" dedi.

"ÜRETİCİ YATIRIMINDAN KAYGILI"

Madenlerin zararının sadece çıkarıldığı alanda olmadığına dikkati çeken Çetin, tozu, yarattığı çevre kirliliği ve taşınması sırasında çok büyük yollara ve TIR'lara ihtiyaç olduğunun da altını çizdi. "Madenin çıktığı yerle iş bitmiyor" diyen Çetin, şöyle devam etti: "O madenin getirip, götürmesi için açılan yollardan etrafa toz ve bazı maddeler saçacak. Bunun zeytin sahalarına vereceği zararın hududu yoktur. O bakımdan kamu menfaati hangisidir? Bir heyet olacakmış ama bu nasıl bağımsız bir heyettir ki kamu menfaatini tarafsız olarak söyleyebilecek? Valilikte oluşturulan komisyonların tarafsız olduklarını var sayalım ancak her zaman siyasi tercihler olacaktır. Türkiye'de zeytincilik üzerine yatırım yapanlarda, 'Boşa giderse' kaygısı oluşmaya başladı. Eğer dünya ikinciliğini hedeflediysek bir karar vermek lazım. Madencilik mi zeytincilik mi?"

BOR MADENİ VURGUSU

Madenlerin ülke için önemine de değinen Çetin, zeytinlik alanlar dışındaki madenlere yönlenmek gerektiğini kaydetti. Çetin, "Yukarıda bir değer var zeytin, aşağıda bir değer var maden. Hangisini tercih edersin? İkisi birden bu ülkenin değeriyse, madenin olduğu başka yerler var. Ama zeytinin olduğu yerler belli. Her yerde zeytin olmuyor. Bu kadar alanı geniş Türkiye'mizde madenin olduğu başka yerler var elbette. Bunlar da biliniyor. Etibank'ın, gümüş ve altın işletmeleri bilinen yerler. Yüzde 80'i Türkiye'de olan bor var. Uzay sanayisinde, demir-çelik, silah sanayisinde kullanılan bor var. Bor madenlerinin üstü kapalı duruyor. Hem de zeytinle alakası olmayan yerler. Neden bor madenleriyle ilgilenilmez? Petrol kadar önemli olduğu söylenen bor madenlerini ihya edin önce. 'Bunların üstü neden kapalı' sorusuna cevap vermek lazım. Türkiye'nin maden konusunda cevap vereceği çok sorusu var. Dünyanın en çok bor rezervine sahip ülkesi, neden bu alanda dünyanın bu kadar gerisinde. Önce bunları düşünmek lazım."

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı Birlik Başkanı Cahit Çetin'in açıklaması

-Zeytin bahçelerinden görüntü

-Zeytin işlenmesinden görüntü

-Zeytinyağı sıkından görüntü

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Fatih Emrah ERDOĞAN / EDREMİT (Balıkesir),

05.06.2017 - Haber Kodu : 170605225

=================================================

14)MERSİN'DE SPOR ALANI TOKİ'YE DEVREDİLECEK TEPKİSİ

MERSİN'in Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan, Tece Mahallesi'nde  spor, günübirlik turizm alanı olarak işaretlenmiş 70 dönümlük alanı içeren 4 parselin TOKİ'ye devredileceğine yönelik bir hazırlık olduğunu açıkladı.

TOKİ'nin bahsi geçen alanda yapılaşmasına karşı olarak sonuna kadar mücadele edeceklerini ifade eden Neşet Tarhan, imar kanununa göre hareket edilmesini gerektiğini söyledi. Tarhan, sivil toplum kuruluşları ve çevreci gruplara seslenerek, planda spor alanı, günübirlik turizm alanı gibi olarak işaretlenmiş olan alanın devrine karşı TOKİ'ye karşı başlattığı direnişe destek olmaya çağırdı.

Söz konusu alanda çevre katliamı olacağını ve buna karşı tek yürek olması gerektiğini vurgulayan Tarhan, "TOKİ Tece'deki bir takım kamusal alanları imar ve kıyı kanuna aykırı olarak kullanmak istemektedir. Bu konuyla ilgili yasal direniş hakkımızı kullanacağız. İmar kanununun belediye meclisine verdiği yetkiye dayanarak bu imar planları hazırlanmıştır. Bu parsellerin TOKİ'ye devrinin yapılması halinde imar kanununa ve uygulama yönetmeliklerine aykırı işlem tesis edilecektir. Bugün bunu kamuoyuna paylaşarak, burada bu mücadeleyi başlattığımızı beyan ediyorum. Belediye olarak yasal çerçevede kullandığımız direniş hakkımız bizlerin görevleridir. Biz imar kanununa göre hareket ediyoruz. Bunun dışında yargı yolunu da kullanacağız zaten" diye konuştu.

Belediye olarak göreve geldiği günden beri sürekli Mersin Valiliğine tahsis ve devir için başvuru yaptıklarını, geri dönüş alamadıklarının altını çizen Tarhan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bizim bilgimiz dışında TOKİ'ye tahsis edildiyse bu konuyu yargıya taşıyacağız. Hepinizin bildiği gibi TOKİ'nin kuruluş amacı; devletin hüküm ve tasarrufu altında hazine arazileri üzerine kurulu gecekondu önleme/dönüşüm planları yaparak dar gelirli vatandaşlara ucuz konut üretmektir. Tabi ki burada yapılan konutlar ucuz konut üretimi olmayacaktır. Burada yapılacak olan konutların çok yüksek rakamlara ulaşacağını ve kime hizmet edeceğini hepimiz çok iyi biliyoruz. TOKİ görev amacının dışına çıkıyor. Buna karşı geleceğiz, hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz."

Görüntü Dökümü

-------------------------------

Belediye Başkanı Neşet Tarhan'ın açıklama yapması

Başkan Tarhan'ın beraberindekilerle yürümesi

Başkan Tarhan'ın TOKİ'ye devir edilecek alanı göstermesi ve açıklama yapması

Haber-Kamera: MERSİN,

05.06.2017 - Haber Kodu : 170605229

==============================

15)HAKKARİLİLER İL KALMAK İÇİN YÜRÜDÜ

HAKKARİ'nin il statüsünden çıkarılmasının gündeme gelmesi üzerine kentteki sivil toplum kuruluşlarının öncülüğünde binlerce kişinin katıldığı geniş katılımlı yürüyüş düzenlendi. Hakkarililer, Türk Bayrakları ve "Hakkarime dokunma" yazılarının bulunduğu pankartlarla yürdü.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Şırnak Cizre'ye, Hakkari de Yüksekova'ya dönüşecek" açıklamasının yankıları Hakkari'de sürüyor. Hakkari'de 40'a yakın STK'nın da alarında bulunduğu yaklaşık 5 bin kişi Bulvar Caddesi'nde toplanmaya başladı. Kalabalık ellerindeki Türk bayrakları  'Hakkari'me dokunma ', 'Sayın Cumhurbaşkanım Hakkarinin misafirperverliği ve kadim bir kent olduğunu biliyorsunuz' pankartlarıyla yürüyüşe geçip, Bulvar Caddesi'nden, Cumhuriyet Caddesi'ne kadar yürüdü. Kalabalık kent merkezindeki Atatürk Anıtı yakınındaki yeni Valliik binası önünde de basın açıklaması için toplantı. Kalabalık adına basın açıklamasının metnini okuyan Hakkari Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Servet Taş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan Hakkari'nin il olarak kalmasını istediklerini söyledi. Taş, şöyle konuştu:

"Cumhurbaşkanımızın gündeme getirdiği Hakkari ve Şırnak illerimizin taşınması ile ilgili gündem bizlerde yine hayal kırıklığı yaratmıştır. 2016 yılının Şubat ayından bu yana 3 defa gündeme geldi. Şimdi biz buradan toplumumuzun bütün kesimi olarak çok sevdiğimiz, saygı duyduğumuz, güvendiğimiz ve her zaman icraatlarını hayranlıkla izlediğimiz Türkiye'mize her alanda çağ atlatan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a sesimizi buradan duyurmak istiyoruz. Defalarca randevu talebinde bulunduğumuz Sayın Cumhurbaşkanımızın ilgili makamlarından bugüne kadar herhangi bir yanıt alamadık. Halbuki biz Sayın Cumhurbaşkanımızın misafirperverliğini çok iyi biliyoruz. Birde Cumhurbaşkanlığı Külliyesinin Halkın Evi olduğunu da çok iyi biliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız bu mütevaziliğini her zaman bizlere his ettirmektedir. Ancak buradan Sayın Cumhurbaşkanımıza yine basınımızın çok değerli mensupları vasıtasıyla tekrar arz etmek istiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanım bizi kabul ediniz bizi dinlemenizi rica ediyoruz. Bizi Külliyede kendi evimizde kabul ediniz, lütfen dinleyiniz. Bizler sizin entellektüel kişiliğinizi çok iyi biliyoruz. Hakkari'mizin geçmişini, değerlerini, tarihini bu güzel.coğrafyasını size arz etmek istiyoruz."

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Ellerindeki pankart ve Türk bayraklarıyla toplanan kalabalık

-Pankartlardan detay

-Yürüyüşe geçen kalabalık

-Slogan atmalanı

-MHP lideri bahçeliyi öven pankart

-Yürüyüşten genel ve detaylar

Valilik binası önünde açıklama yapan TSO Başkanı Servet Taş

-Genel ve detay

-Yürüyüş sonrası Hakkari için slmogan atan kalabalık

-Üzerinde Hakkari yazan beyaz tişort giyen gençler

Haber-Kamera: Behçet DALMAZ / HAKKARİ,

05.06.2017 - Haber Kodu : 170605217

========================================

16)GÖLÜN İÇİNDEN MANGAL ÇIKTI

HATAY'ın Kırıkhan ilçesinde yer alan Gölbaşı Gölü'nde Dünya Çevre Günü etkinlikleri kapsamında sualtı ve kıyı temizliği yapıldı. Temizlik çalışmalarında gölün içine atılan mangal ve eski sandalye bile bulundu.

Kırıkhan Kaymakamlığı öncülüğünde, Hatay Büyükşehir Belediyesi, Kırıkhan Belediyesi, İskenderun Teknik Üniversitesi Denizcilik Meslek Yüksek Okulu ve Tabiatı Koruma Derneği Hatay Şubesi tarafından Dünya Çevre Günü etkinlikleri kapsamında Gölbaşı Gölü'nde temizlik çalışması yapıldı. 20 dalgıcın gönüllü olarak yaptığı sualtı temizlik çalışmalarında poşet poşet çöp çıkarıldı. Çöpler arasında en dikkat çekenleri ise göle atılmış eski bir sandalye ile mangal oldu.

Öte yandan göl kenarındaki kıyı temizliğini de Kırıkhan Belediye Başkanı Ayhan Yavuz başkanlığında oluşturulan ekip yaptı. Kıyı temizliğine bölgede yaşayan vatandaşlar da katıldı.

Ayrıca temizlik çalışmalarında sualtı ve su üstü çekimlerini yönetmen Tahsin Ceylan ve ekibi gerçekleştirdi. Gölbaşı Gölü, kurutulan Amik Gölü'nün en büyük kaynağı olarak biliniyor. Gölde bir sulak alanda bulunması gereken tüm özellikler bulunuyor, ayrıca Hatay'da 2021 yılında düzenlenecek EXPO'nun en önemli doğal parklarından biri olması bekleniyor.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

Havadan gölün görüntüleri

Gölde süren temizlik çalışmaları

Sualtı çekimleri

Gölün içinden sandalye ve mangal çıkarılması

Toplanan çöplerden genel görüntü

Haber-Kamera: Ramazan ÇELİK / KIRIKHAN(Hatay),

05.06.2017 - Haber Kodu : 170605243

==================================

17)AVLANMA YASAĞI OLAN GÖLETTE AĞLARA TAKILAN BALIKLARI JANDARMALAR KURTARDI

BİLECİK'teki avlanma yasağının olduğu gölette, kimliği belirsiz kişiler tarafından atılan ağlara takılan 34 sazan ile 17 yayın balığı, jandarmalar tarafından ağlardan kurtarılarak suya bırakıldı.

Pelitözü Mahallesi'nde vatandaşların mesire yeri olarak kullandıkları Gölpark'ta çarşı iznine çıkan jandarma erleri, ağlara takılı balıkları fark etti. Durumun bildirilmesini ardından gölete belediye zabıta ekipleriyle birlikte gelen jandarmalar, kimliği belirsiz kişi ya da kişilerin attığı 80 santimetre genişliğinde, bin metre uzunluğundaki ağlara takılan 34 sazan ile 17 yayın balığını kurtarıp tekrar gölete bıraktı.

Yetkililer, Pelitözü Gölpark Göleti'nde balık avlanmasını yasak olduğunu belirterek, gölete ağ atan kişi ya da kişileri belirlemek için çalışma başlatıldığını bildirdi.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Ağların ve balıkların çekilmiş görüntüleri bulunuyor

Haber-Kamera: Cafer ELMAS / BİLECİK,

05.06.2017 - Haber Kodu : 170605207

===================================

=================================