Haberler
NATO lideri Rutte, Türkiye'yi ikna için gelmiş

NATO lideri Rutte, Türkiye'yi ikna için gelmiş

İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Kreş tartışmasında CHP'li Başarır ağzını fena bozdu: Tweet bu kadar, geri zekalı

CHP'li Başarır ağzını fena bozdu! Varank'ın yanıtı ise daha bomba

Gayrimenkulde yeni dönem, vergide rayiç bedel tarih oluyor

Gayrimenkul alım satımında yeni dönem

Dha İstanbul Bülteni- 3

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

-REİNA SALDIRGANINDAN MAHKEMEYE : İDAM HÜKMÜ VERİLSE İYİ OLUR (1)Haber: Özden ATİK / İstanbul, DHA39 kişinin hayatını kaybettiği Reina katliamını gerçekleştiren ve 11 Şubat'ta tutuklanan Abdulkadir Masharipov nöbetçi mahkemeye verdiği ifadesinde, "Bana Türkiye aleyhine çalışıyor.

-REİNA SALDIRGANINDAN MAHKEMEYE : İDAM HÜKMÜ VERİLSE İYİ OLUR (1)

Haber : Özden ATİK / İstanbul, DHA

39 kişinin hayatını kaybettiği Reina katliamını gerçekleştiren ve 11 Şubat'ta tutuklanan Abdulkadir Masharipov nöbetçi mahkemeye verdiği ifadesinde, "Bana Türkiye aleyhine çalışıyor. Türkiye'ye karşı diyorlar, ben Türkiye Devleti'ne karşı bir şey yaptığımı düşünmüyorum. Türkiye karşıtı bir harekette bulunmadım. Öç aldım. Yaptıklarımdan pişman değilim. Kısas yaptığımı düşünüyorum" dedi.

Nöbetçi İstanbul 11. Sulh Ceza Hakimliği'nce sorgulanan Abdulkadir Masharipov kimlik sorgusunda, üniversite mezunu ve öğretmen olduğunu belirtti. Masharipov, "Ben DEAŞ örgütü üyesiyim. Bu örgütün amacı İslami halefinin meydana getirilmesidir. Örgütün lideri Abu Bakir Bağdadi'dir" dedi. Reina olayından önce herhangi bir eyleme katılmadığını belirten Masharipov, "Dünyada Hıristiyanların yaptıkları öldürme olaylarına karşı onlardan öc almak amacıyla onların bayram günü eylem yapmayı düşündüm. Amacım Hıristiyanları öldürmekti" dedi.

İntihar etmek istediğini de ileri süren Masharipov, "Mermiler bitince iki tane flashbang attım. Üçüncüsünü intihar etmek için yüzüme tuttum. Ama ölmedim. Rehin düşmeyeyim diye kendini öldürecektim, İdam hükmü verilse iyi olur" diye konuştu.

Görüntü Dökümü (arşiv)

-------------------------

masharipov'un yakalandığı operasyon.

masharipov'un sağlık kontrolü için getirildiği hasteneden çıkarılması

============================

-MARMARA ÜNİVERSİTESİ'NDE GERGİNLİK : 6 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

Uğur AYAZSIN, İstanbulDHA

Marmara Üniversitesi önünde akademisyenlerin okullarından uzaklaştırılmasını protesto eden yaklaşık 50 kişilik gruba, bir başka öğrenci grubu müdahale etti. Soda şişelerinin atıldığı olayda polis, eyleme müdahale etmek isteyen gruptan 6 kişiyi gözaltına aldı.

KAMPÜSÜN ÖNÜNDE TOPLANDILAR

"Akademi susturulamaz, geri döneceğiz" yazılı pankartı açıp slogan atan protestocu grup, Marmara Üniversitesi Göztepe Kampüsü önünde toplandı. Bu sırada üniversite dışından 4 kişinin grubun üzerine soda şişeleri fırlatıp kaçtığı görüldü. Aynı anda kampüsün içinde de açıklama yapan gruba tepki gösteren bir başka öğrenci grubu toplandı.

POLİS KALKANLI ÖNLEM ALDI

Polis, akademisyen ve onları destekleyen öğrencilerin bulunduğu grubun önünü kalkanlarla kapattı. Gerginlik sırasında protestocular slogan atmayı sürdürdü.

BASIN AÇIKLAMASI YAPILDI

Daha sonra grup adına Marmara Üniversitesi öğretim görevlisi Özgür Müftüoğlu açıklama yaptı. Açıklamada, "Marmara Üniversitesi'nden 23 akademisyen ihraç edildi. Bu hükümetin temsilcileri dahi bu kararın arkasında duramadılar. Hükümetin temsilcileri suçu; topu YÖK'e attı. YÖK rektörlere attı. Biliyoruz bu suçu hep birlikte işlediler. Bu hukuksuzluğu hep beraber gerçekleştirdiler. Üniversitelerde rektörlükler adeta ispiyonculuk yaparak, isimler vererek bu şekilde bu sonucun ortaya çıkmasına neden oldular" denildi.

POLİS İKİ GRUBU KARŞI KARŞIYA GETİRMEDİ

Polis, açıklama yapan gruba yönelen diğer öğrenci grubuna engel olmaya çalıştı. Bu sırada arbede yaşandı. Kampüs içindeki grup, sloganlar atarak gerçekleştirilen eyleme tepki gösterdi.

6 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

Çevik Kuvvet Polisleri üniversiteye girerek burada slogan atan grubu dağıttı. Yaşanan gerginlik nedeniyle eyleme müdahale etmeye çalışan gruptan 6 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Her iki grup daha sonra dağıldı.

Görüntü Dökümü

-Soda şişesi atanların kaçması

-Eylem

-Atılan sloganlar, Açılan pankart

-Basın açıklaması

-Eyleme müdahale etmeye çalışan grup

-Polisin güvenlik önlemleri

-TOMA

-Polisin grubu dağıtması

-Genel ve detay

13.02.2017 - 12.55 - Haber Kodu : 170213079

=============================

BOŞALTILAN APARTMANI SOYAN HIRSIZLAR YAKALANDI

Haber: Özgür ALTUNCU / Kamera: Güven USTA İstanbul DHA

Bahçelievler'de belediye zabıta ekipleri tarafından boşaltılan 11 daireli apartmanı soyan hırsızlar yakalandı. Bahçelievler Emniyet Müdürlüğü Asayiş Ekipleri tarafından yakalanan iki zanlı Kocasinan Polis Merkezi'ndeki sorgularının ardından Bakırköy Cumhuriyet Savcılığına sevk edildi. Yankesicilik ve hırsızlık suçlarından daha önce de sabıkaları bulunan F.Y ve B.K dün gece Mahmutbey Caddesi üzerinde devriye görevi yapan polis ekiplerin şüphelenmesi üzerine yakayı ele verdi. Büyük boy çanta taşıyan iki kişiden şüphelenen polis şahısları durdurup arama yaptı.Aramada, evlerden sökülen kullanılmış musluklar, kapı tokmakları ile birlikte çok sayıda elektronik eşya ele geçirildi. Yakalanan zanlıların çaldıkları eşyalar sahiplerine teslim edildi.

BÜTÜN ÇALINAN EŞYALAR GERİ GELMEDİ

Bu arada evlerine hırsız giren bina sakinleri karakola giderek eşyalarını teslim aldı. Ancak bazıları televizyon ve benzeri büyük elektronik eşyalarının bulunamadığını, muhtemelen hırsızlar tarafından satıldığını söyledi.

ZABITA "TEHLİKE VAR" DİYEREK BOŞALTTI

Kentsel dönüşüme giren Bahçelievler Şirinevler Mahallesi 16. Sokaktaki 11 daireli Nur Apartmanı sakinleri, geçtiğimiz cuma gecesi eşyalarını alamadan apar topar evlerini boşaltmak zorunda kaldı. Daha önce boşaltılıp yıkılan yan binadaki temel inşaatının tehlike arz ettiğini söyleyen Bahçelievler Belediyesi zabıta ekipleri, Nur Apartmanı sakinler inden binayı boşaltmalarını istedi. Eşyalarını alamadan yakınlarının yanına sığınan daire sakinleri, mühürlenen binaya giremedi. Ancak o mührü söken hırsızlar, 11 dairenin tamamının kapılarını kırararak bazı değerli eşyaları çaldı.

APARTMAN SAKİNLERİ TAŞINDI

Bugün Nur apartmanı tamamen boşaldı. Bina sakinleri kalan eşyalarını taşıyıp daireleri boşalttı. Kiraya çıkan daire sahipleri, kentsel dönüşüm sebebiyle yıkılacak binanın yerine yenisi yapılıncaya kadar başka yerlerde yaşayacak.

Görüntü Dökümü:

-----------------------

Hırsızlık zanlılarının karakoldan çıkarılması

Hırsızlık zanlılarından ele geçirilen çalıntı eşyalardan detay

Apartman sakinlerinin taşınmasından genel ve detay görüntüler

Boşaltılan dairelerden detay

Evlerine hırsız giren daire sahiplerinin hırsızların yakalanmasıyla ilgili sözleri

13.02.2017 - 15.05 - Haber Kodu : 170213115

===============================

KAS HASTASI ENGELLİ KADINA TECAVÜZ DAVASI…

Savcı, tutuklu sanığın tahliyesini istedi, mahkeme reddetti.

Serpil KIRKESER, İstanbul DHA

Esenyurt'ta tekerlekli sandalyeye bağlı yaşayan kas hastası D.A.'ya (39) 6 ay önce bir AVM'nin engelli tuvaletinde tecavüz ettiği iddia edilen tutuklu sanık E.G.'nin yargılanmasına devam edildi. Duruşmada ağlayarak ifade veren D.A. olay gününü anlatarak, "İnsanlara olan güvenimi de yitirdim. Sanığın cezalandırılmasını istiyorum" dedi. Savcı, sanığın tahliyesini istedi, mahkeme reddetti.

MAĞDUR DURUŞMADA AĞLAYARAK İFADE VERDİ

Bakırköy 5.Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanık E.G. ile müşteki D.A. hazır bulundu. Ağlayarak ifade veren müşteki D.A. ifadesinde sanığı 3,5 aydır tanıdığını belirterek, "Kendisi arkadaşım olarak hayatıma girdi. Tehdit ve hakaretlerine maruz kaldım. Beni sevdiğini söyleyerek hayatımda kalmaya devam etti. Daha önce cinsel yaklaşımları oluyordu ancak ben hep reddediyordum. İzin vermiyordum. İkaz ediyordum ve ağlıyordum. Olay günü ise iddianamede anlatıldığı şekilde bu olayı yaşadım. Kendisi daha öncede cinsel ilişki kurmaya çalışmıştı ancak başaramamıştı Ben engellemiştim. O gün ise dinlemedi ve zorla eylemi gerçekleştirdi. Yoğun bir cebir uyguladı. Zaten karşı koyma gücüm yoktu. Karşı koymaya çalıştığım için de iç kanama geçirdim. Ailemin yüzüne bakamıyorum, insanlara olan güvenimi de yitirdim. Sanığın cezalandırılmasını talep ediyorum. Sanık bana mektuplar yazıp beni taciz etmeyi sürdürüyor. Şikayetçiyim" dedi.

"BU SUÇUN SONUCUNDA MÜVEKKİL YAŞAMINI YİTİREBİLİRDİ"

Müştekinin avukatı Eren Keskin de cinsel saldırının bilirkişi raporlarıyla sabit olduğunu belirterek, "Bu suçun sonucunda müvekkil yaşamını yitirebilirdi. Durumun ciddiyeti ortadadır. Şikayetçiyiz" diye konuştu.

"ZORLA İLİŞKİYE GİRMEDİM"

Sanık E.G. müşteki ile kesinlikle zorla ilişkiye girmediğini "Biz orada o gün en fazla yarım saat kaldık. Çünkü biz bu ilişkiyi o AVM'nin tuvaletinde sürekli yaşıyorduk. Biz mağdurla tam ilişki boyutunda olmamakla beraber kızlık zarı bozulmayacak şekilde ilişkiye giriyorduk. Biz buluştuğumuz süreç içerisinde hemen hemen her hafta 10 günde bir orada mağdurla buluşuyorduk. Her buluşmamızda lavaboda ilişkide bulunuyorduk. Mağduru hastaneye götürdüm. Hastanede beraberdik, refakatçi oldum. Suçsuzum. Müştekinin çantasını doktor bana teslim etti. Doktor bana 'Sen koridorda bekle' demişti. Tahliyemi talep ediyorum. Whatsapp mesajlarımız çıkarılır ve dosyaya konulursa söylediklerim görülecektir. Benim mesajlarımın tamamı telefonumdadır ancak silmiştim eğer ki geri döndürmek mümkünse bu düşünülebilir" şeklinde konuştu.

"MÜVEKKİLİMİN TAHLİYESİNİ TALEP EDİYORUM"

Sanık E.G.'nin avukatı da "Biz önceki süreçte mahkemenize fotoğraflar sunduk. Tarafların gönül ilişkileri olduğunu kanıtlamak istedik. Aynı zamanda kamera kayıtları istendi. Ancak 30 gün geçtiği için bu görüntülere ulaşılamamıştır. Hastane raporunda cinsel saldırı değil, cinsel ilişki olduğu sabittir. Taraflar lavabodan beraber çıkmışlar. Eğer nitelikli cinsel bir saldırı olsaydı orası topluma açık bir yerdir. Mağdur bizzat müvekkilin tutuklanmasını orada dahi sağlayabilirdi. Müvekkil hastaneye kadar refakat etmiştir. Hastane kayıtları talep edilirse faydalı olur. Müştekinin eşyaları müvekkil tarafından taşınmıştır. Müvekkil evli ve 4 çocukludur. Adli kontrol uygulanarak tahliyesini talep ediyoruz" şeklinde konuştu.

SAVCI SANIĞIN TAHLİYESİNİ İSTEDİ

Savcı İsmail Çelik, tutuklulukta geçirdiği süre ve mevcut delil durumu dikkate alınarak sanığın tahliyesini istedi.

SANIĞIN TUTUKLULUK HALİNİN DEVAMINA KARAR VERİLDİ

Suçtan zarar görme ihtimaline binaen müştekinin davaya taraf olarak katılmasına karar veren mahkeme heyeti, suçun vasıf ve mahiyeti, bir kısım delillerin henüz toplama aşamasında olması, delillerin karartılma ihtimali ve kaçma şüphesi olması gerekçeleriyle sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

İDDİANAME

İddianame şüpheli E.G.'nin "Nitelikli cinsel saldırı" ve "Cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından 28 yıla kadar hapsi isteniyor.

ADLİYE ÖNÜNDE AÇIKLAMA

Adliyenin önünde basın açıklaması yapan Eren Keskin, "Son derece korkunç bir olay. Tamamen kendisini rahat olarak idame ettiremeyen, tek başına hareket edemeyen ve bir sandalyeye bağlı bir kadına cinsel saldırı söz konusuydu. Kendisi Kas Hastalıkları Derneği'nde tedavi görüyor. Bugün kendisini hazır hissetti ve ifadesini verdi. Müvekkilim sanıkla göz göze gelmemeye özen gösterdi. Yüzüne bakmadı. Sanığın kendisini savunma yöntemi son derece ilginçti. Beraberlikleri olduğunu, sevgili olduklarını ve bunu birkaç kere yaşadıklarını söyledi. Bu kesinlikle yalan. Kaldı ki erkek arkadaşı dahi olsa, bir kadının vücuduna isteği dışında yapılan her saldırı cinsel saldırıdır. Evlilikte dahi tecavüz suçtur. Böyle bir savunma olamaz. Kaldı ki müvekkilim cinsel saldırı nedeniyle yaşamını yitirebilirdi. Çünkü kas hastası olduğu için ameliyat edilemiyor. Kanamayı durdurmak için ameliyat dahi yapılamadı. Bu nedenle ağır bir suçla karşı karşıyayız. Ama bu arada savcının bütün bu delillere rağmen tahliye talebinde bulunmuş olması beni çok şaşırttı. Neyse ki mahkeme tutukluluğunun devamına karar verdi. Olayın takipçisiyiz" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

-Müşteki D.A.'nın görüntüsü

-Avukat Eren Keskin'in konuşması

-Genel ve detaylar

================================

(ARŞİV GÖRÜNTÜLERLE) DEMİR KAPININ ALTINDA KALAN İŞÇİNİN ÖLÜMÜNE DAVA

Haber: Arzu KAYA, İstanbul DHA

Tuzla'da bir şirkette demir kapının üzerine düşmesi sonucu feci şekilde can veren işçi Emin Özdamar'ın ölümüne ilişkin soruşturma tamamlandı. Şirketin yönetim kurulu başkanı ve sorumlu müdürüne "Taksirle ölüme sebebiyet verme" suçundan 6'şar yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

KULÜBEDE GÖREVLİ İŞÇİ

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, şüphelilerden Avni Kemal Pars'ın(61) şirketin yönetim kurulu başkanı, şüpheli Süleyman Kösem'in(36) ise idari ve teknik işlerden sorumlu müdürü olduğu, ölen Emin Özdamar'ın(62) da iş yerinde kulübede görevli olarak çalışan işçi olduğu belirtildi.

AÇILAN DEMİR KAPIYI KAPATMAYA ÇALIŞTI...

Tuzla Belediyesi Temizlik Hizmetlerinde çalışan işçilerin 7 Mayıs 2016 günü iş yerindeki 766x231 santimetre ebatlarındaki demir kapıyı sol tarafa doğru kaydırarak çöpleri alıp çıktıkları belirtilen iddianamede, ölen Emin Özdamar'ın açık olan giriş kapısını kapatmaya çalıştığı anlatıldı. Kapının üzerinde gidip geldiği raydan çıkmış olması sebebi ile Özdamar'ın üzerine devrildiği ve kapının altında kaldığı belirtilen iddianamede, Özdamar'ın beton zemine düşüp başını çarptığı, olay yerinde öldüğü ifade edildi.

YÖNETİM KURULU BAŞKANI VE SORUMLU MÜDÜR ASLİ KUSURLU

Olaya ilişkin iş güvenliği uzmanınca hazırlanan rapora da yer verilen iddianamede, motor gücüyle açılıp kapanan giriş kapısındaki bozuk olan motoru yaptırmayan ve yerinden çıkmaması için gerekli tedbirleri almayan şirket yönetim kurulu başkanı Avni Kemal Pars ve sorumlu müdür Süleyman Kösem'in asli kusurlu olduklarının belirlendiği anlatıldı.

DEMİR KAPININ MOTORU BOZULDU, ELLE ÇALIŞMA SAĞLANDI

Şüphelilerden Avni Kemal Pars'ın yönetim kurulu başkanı olması nedeniyle sorumluluğunun bulunduğu belirtilen iddianamede, şüpheli Süleyman Kösem'in ifadesinde normalde motorla çalışan demir kapının motorundaki sorun sebebiyle 2-3 ay önce motorun devreden çıkarıldığını, elle çalışmasını sağladıklarını söylediği ve olay günü kapının hızla açılması sonucunda raydan çıkmasını engelleyen frenleme sisteminin kırılmış olduğunu belirttiği anlatıldı.

6'ŞAR YILA KADAR HAPİS İSTEMİ

Şirket yönetim kurulu başkanı Avni Kemal Pars ve sorumlu müdür Süleyman Kösem hakkında "Taksirle ölüme sebebiyet verme" suçundan 2'şer yılan 6'şar yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Şüphelilerin yargılanmasına Anadolu 31. Asliye Ceza Mahkemesi'nde başlanacak.

ARŞİV GÖRÜNTÜLER

////////////////////

-Olay yeri

-Cenazenin görüntüsü

-Polis ekipleri

-Kapının görüntüsü

-Genel ve detaylar

13.02.2017 - 14.31 - Haber Kodu : 170213108

================================

PERİNÇEK'TEN MUHALEFETE ÇAĞRI : İPTAL DAVASI AÇMAYALIM

Yaşar KAÇMAZ, İstanbul DHA

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Anayasa değişiklik paketinin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne dava açılmaması çağrısında bulundu.

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek partisinin İstanbul il başkanlığında referandum süreciyle ilgili açıklamalarda bulundu. Anayasa değişiklik paketini Anayasa Mahkemesi'ne götürme yetkisi olan kuruluşlara çağrı yapan Perinçek, "Biz iptal davası açabilecek olan kuruluşlara bir öneride bulunuyoruz, 'iptal davası açmayalım, bu başkanlık sistemi dedikleri sistemi milletimizin önüne getirelim. Biz Türk milletine güveniyoruz. Kesinlikle 'Hayır' diyecektir. Başkanlık sistemi önerenleri milletin oyuyla mahkum edelim. Onlarla milletin önünde hesaplaşalım diye konuştu.

"EVET DİYEN VATANDAŞLARIMIZI DA KUCAKLIYORUZ"

Hayır'ın ağır bastığını ve bu durumun AK Parti ve MHP yöneticilerini telaşa düşürdüğünü söyleyen Perinçek üslup vurgusu yaparak, " Dengelerin bozulduğunu görüyoruz, bu maalesef dile yansımaktadır. Siyasette olmaması gereken bir üslubun, terbiye dışı edep dışı, milletimizin görgüsüne yakışmayan bir üslubun ortaya çıktığını üzüntüyle görüyoruz. Milletimiz de bunu izlemektedir. Biz bu referandumda 'Hayır' dediğimiz gibi edepsizliğe de 'Hayır' diyoruz. Siyasetin düzeyinin bu şekilde düşürülmesine de kesinlikle 'Hayır' diyoruz ve en önemlisi, kavgaya bin kez 'Hayır' diyoruz. 'Evet' diyenler de bizim vatandaşlarımızdır ve Türkiye'nin önemli bir kısmı vatandaşlarımız 'Evet' eğilimi içindedir. Biz kendimizden eminiz. Bu anayasanın Türkiye'ye yar olmayacağını, Türkiye'nin sorunlarını çözmeyeceğini, teröre karşı mücadelede Türkiye'ye bir katkıda bulunmayacağını, zarar vereceğini, aynı zamanda Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik darboğazdan çıkışa katkıda bulunmayacağını milletimize anlatacağız. Milletimizi ikna edeceğiz; bundan eminiz ve 'Evet' diyen vatandaşlarımızı da kucaklıyoruz. Onara da buradan sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz" dedi.

BİRLİK-BERABERLİK ÇAĞRISI

Türkiye'nin zor koşullardan geçtiğini dile getiren Doğu Perinçek birlik beraberlik çağrısı yaparak, "Bugün en temel mesele Türk milletinin ve Türk devletinin birliğidir. Milletçe ve devletçe birleşerek çözeceğimiz sorunlarla karşı karşıyayız. Oysa görüyorsunuz bu yeni anayasa değişiklikleri, bu 'Cumhurbaşkanlığı Sistemi' denilen sistem milleti birleştirmiyor, daha bu sistem gelmeden milletin ikiye bölündüğünü görüyoruz. 'Evet' diyenler 'Hayır' diyenler arasında bir mücadele ortaya çıktı. Bir tek bu tablo bile bu cumhurbaşkanlığı sisteminin ne kadar yanlış olduğunu göstermeye yetiyor. Madem bu sistemi Türkiye'ye dayatanlar, AKP iktidarı ve Milliyetçi Hareket Partisi yöneticileri teröre karşı olduklarını söylüyorlar, o zaman teröre karşı bu milleti bölen anayasa girişiminde niye ısrar ediyorlar. Teröre karşı olanlar, terör örgütlerine karşı olanlar, PKK'ya karşı olanlar, FETÖ'ye karşı olanlar milleti birleştirir" ifadelerini kullandı.

"MİLLETİMİZE SESLENİYORUZ"

Anayasa değişikliğinin kendisinin Türkiye'yi teröre karşı mücadelede, ve ekonomik çözümde zaafa uğrattığını söyleyen Perinçek, " Milletimize sesleniyoruz; bu cumhurbaşkanlığı sistemi huzur getirmez, terör meselesini çözemez. Türk milletini böyle kamplaştırdığı için terör meselesini çözemez. Bu cumhurbaşkanlığı sistemi bizim geçim derdimize çare değildir" diye onuştu.

"15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİNE KARŞI İLK TAVRI ALAN VATAN PARTİSİDİR"

Bir soru üzerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün yaptığı, 'Hayır diyenler 15 Temmuz'un yanında" açıklamasına da değinen Perinçek 15 Temmuz darbe girişimine karşı ilk tavrı alan partinin Vatan Partisi olduğunu vurguladı. Hükümet temsilcileri ve Cumhurbaşkanı'nın darbe gecesi telefonlarını kapattıklarını iddia eden Perinçek, "Bizim telefonlarımız kapalı değildi. Bir cumhurbaşkanı bir hükümet başkanı telefonunu kapatamaz. Darbe karşısında telefon kapatan cumhurbaşkanı, darbe karşısında telefonunu kapatan hükümet başkanı olmaz. Bunu madem gündeme getirdiler, bunu hiçbir zaman bir ayrılık sebebi olarak konuşmuyorduk ama şimdi konuşuyoruz. Onlara dolaylı yollardan ulaştık. Dik durun dedik. Bu darbe önlenecek dedik. Bu darbe Türk ordusunun darbesi değildir dedik ve AKP'li birçok yönetici bize 'sahi mi, doğru mu' şeklinde sordu. Yani darbeden ve darbenin gidişatından bile haberleri yoktu. Darbeyi de bir gün önce Genel Başkan Yardımcımız Sayın Atilla Uğur gitti Yeni Şafak Gazetesi'ne bir gün önce bildirdi. 'Önümüzdeki günlerde Fethullah Terör Örgütü'nün bir darbe girişimi vardır' dedi. ve aynı zamanda da hükümete bildirmelerini istedi. Darbe gecesi de Hükümete ve Cumhurbaşkanı çevresine, 'Dik durun, bu darbeyi Türk ordusu ezecek' diye bildiren Vatan Partisi'dir. Biz bunlarla kamuoyu önünde bir övünç çıkarmak istemiyorduk ama madem gündeme getirdiler bu hakikatleri söylemek zorundayız" şeklinde konuştu. Vatan partisinin 1970'lerden beri FETÖ ile mücadele ettiğini ifade eden Perinçek, "Vatan partisi Fethullah Terör Örgütü'yle hiçbir zaman koalisyon kurmadı. Vatan Partisi Fethullah Terör Örgütü'yle birlikte Amerika'nın planlarında görev alıp Türk ordusunun komutanlarını ve Türkiye'nin en büyük vatansever partisi olan Vatan Partisi'nin yöneticilerini içeri atmadı" şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü

-Doğu Perinçek'in açıklamaları

-Genel ve detaylar

=======================

-KALP KRİZİ SONUCU HAYATINI KAYBEDEN SAVCI İÇİN ADLİYEDE TÖREN

Hayati KILIÇ, İstanbulDHA

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı infaz bürosunda görevli 24 yıllık Cumhuriyet Savcısı Mahmut Celal Musaoğlu (51) dün Başakşehir'deki evinde namaz kıldığı sırada geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi.

ADALET SARAYI'NDA TÖREN DÜZENLENDİ

Cumhuriyet Savcısı Musaoğlu için görev yaptığı Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda tören düzenlendi. A Blok protokol girişinde düzenlenen törene, ailesi, meslektaşları ve adliye personeli katıldı. Törende bir konuşma yapan İstanbul Başsavcısı İrfan Fidan "Her canlı ölümü tadacaktır. Bugün sıra Mahmut Celal Musaoğlu ağabeyimizdeydi. Allah hepimize Mahmut Celal Musaoğlu ağabeyimiz gibi çalışanlarının razı olduğu, meslektaşlarının razı olduğu, herkesin yardımından eksik olmadığı bir son nasip eylesin. Allah mekanını cennet etsin" dedi. Törenden sonra Musaoğlu'nun Türk Bayrağına sarılı cenazesi toprağa verilmek için memleketi Samsun'a gönderildi.

Görüntü dökümü:

----------------------

-Savcının tabutunun görüntüsü

-Törenden görüntü

-Fidan'ın konuşması

-Genel ve detay görüntüler

13.02.2017 - 11.55 - Haber Kodu : 170213054

=======================

-YAVRU KÖPEĞİ KURTARMA ÇALIŞMALARI 8. GÜNÜNDE

Haber-Kamera: Uğur AYAZSIN - İstanbul DHA

Beykoz Dereseki Mahallesi'ndeki sondaj için açılan 30 santimetre çapında 70 metre derinliğindeki kuyuya düşen köpeği kurtarma çalışmaları sürüyor. 8 gün önce kuyuya düşen yavru köpeği kurtarmak için itfaiye, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı(AFAD) ekipleri ile hayvanseverler seferber oldu. Sadece yaşayabileceği kadar yemek ve su verilen köpeğin kurtarılması için ekipler çeşitli yöntemler deniyor. İtfaiye kamerası aracılığıyla kuyudan görüntü alındı. Bu görüntü eşliğinde hayvan kement ve file aracılığıyla kurtarılmaya çalışılıyor. Yaklaşık 15 kişinin hayvanı kurtarmak için bölgedeki çalışması sürüyor.

Görüntü Dökümü:

--------------------

-İtfiaye ve AFAD ekiplerinin çalışmaları

-Çalışma alanı

-Hayvanseverler

-Genel ve detay

13.02.2017 - 14.51 - Haber Kodu : 170213113

===========================

-"ÇARKIFELEK" OPERASYONUNDA 1 POLİS DE GÖZALTINDA

Kumar oynatan kişiler ve mekanlara yönelik operasyonlarda 1'i polis 13 kişi gözaltına alındı. 'Çarkıfelek' olarak bilinen 27 kumar makinası ile 8 sigara makinasına el konuldu.

Çağatay KENARLI, İstanbul DHA

Sultanbeyli İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, geçtiğimiz hafta Çarşamba ve Perşembe günleri yasadışı kumar oynatan ve bu makineleri üreten kişilere yönelik operasyon düzenledi. Yapılan operasyonda kumar oynattığı belirlenen 7 mekan ve makinelerin üretildiği adrese operasyon düzenlendi. Yapılan operasyonlarda toplam 27 tane 'Çarkıfelek' diye bilinen makine, 8 tane sigara makinesi ve 510 lira para ele geçirildi. Polis ekipleri 1'i polis memuru toplam 13 kişiyi gözaltına aldı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüphelilere işlem başlatılırken, M.A.B. isimli polis memuru hakkında da idari soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü

------------------------

-Makinelerin görüntüsü

-Genel ve detay görüntüler

13.02.2017 - 13.52 - Haber Kodu : 170213088

===========================

-ATATÜRK HAVALİMANI'NDA MASA ÖRTÜLERİ ARASINDA 9 KİLO 960 GRAM AFYON SAKIZI YAKALANDI

*Atatürk Havalimanı'dan yurtdışına kaçırılmak istenen 9 kilo 960 gram afyon sakızı, bir kolide bulunan masa örtülerinin içindeki keçeye emdirilerek gizlenmiş halde bulundu.

Haber: Çağatay KENARLI / İstanbul DHA

İstanbul Uyuşturucu ile Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri Atatürk Havalimanı'dan yurtdışına yüklü miktarda uyuşturucu madde kaçakçığı yapılacağını belirledi. Ekipler 6 Şubat'ta Atatürk Havalimanı'nda yurtdışına giden gönderilerde arama yaptı. Aramalar sırasında bir koli içinde bulunan masa örtülerinin içindeki keçeye emdirilerek gizlenmiş 9 kilo 960 gram afyon sakızı ele geçirdi. Polis ekipleri koli üzerinde yer alan isimleri belirleyerek şüpheli R.S. ve S.T.'yi yakaladı. Ekipler, şüphelilerle ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü:

-------------------

(Polis Kamerası)

-Polis ekiplerinin kutuyu açması

-Kutudan çıkan masa örtüleri

-Örtülerin sökülmesi

-Afyon sakızlarının bulunduğu kısım

-Genel ve detay görüntüler

13.02.2017 - 10.16 - Haber Kodu : 170213024

========================

-FATİH'TE UYUŞTURUCU OPERASYONU

Haber: Çağatay KENARLI, İstanbul DHA

İstanbul Uyuşturucu ile Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından uyuşturucu satıcılarına yönelik 12 Aralık 2016'da Fatih'te operasyon düzenlendi. Yapılan operasyonda 25 bin ecstasy hap, 2 bin 65 lira para ele geçirildi. Operasyon kapsamında R.Ç.(41), E.Y.(57) ve N.A.(52) yakalanarak gözaltına alındı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan 3 şüpheli 25 Aralık 2016'da sevk edildikleri adliyede çıkartıldıkları mahkeme tarafından tutuklandı. Ekiplerinin yaptığı operasyon polis kameraları tarafından kaydedildi. Polis ekipleri yaptığı aramalarda poşetler içinde ecstasy hapları ele geçirdiği görüntülendi.

Görüntü Dökümü:

----------------

-(Polis Kamerası)

-Polis ekiplerinin arama yapması

-Ele geçirilen ecstasy haplar

-Genel ve detay görüntüler

13.02.2017 - 12.25 - Haber Kodu : 170213069

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title