Dha İstanbul Bülteni - 3

(EK GÖRÜNTÜYLE)

1- SİLİVRİ CEZAEVİ'NDEKİ HAREKETLİLİĞİN NEDENİ BELLİ OLDU : 1 HÜKÜMLÜ KENDİNİ ATEŞE VERMİŞ

Haber : - Enver ALAS - Ersan SAN - İstanbul DHA

Silivri Cezaevi'nde hareketli dakikaların yaşanmasına bir hükümlünün kendini ateşe vermesinin yol açtığı ortaya çıktı. Olaya ilk müdahale Cezaevi personelinden geldi. Kendini ateşe veren hükümlü ambulansla hastaneye gönderildi.

İTFAİYE VE POLİS ALARMA GEÇTİ

12.40 sıralarında cezaevinden gelen ihbar itfaiye ve polisi alarma geçirdi. Olayın yaşandığı yerin önemi nedeniyle İtfaiyenin yanısıra çok sayıda polis ekibi de cezaevine sevkedildi. Olay yerine ilk olarak Silivri İtfaiye grubu ve bölgede görev yapan polis ekipleri ulaştı.

ZIRHLI POLİS ARACI VE AMBULANS CEZAEVİNDEN ÇIKTI

Olayın bir hükümlünün kendini ateşe vermesi şeklinde yaşandığı, büyüme ihtimalinin olmadığı ortaya çıkınca polis ve itfaiye ekipleri normale döndü. Bu sırada ağır silah taşıyan zırhlı polis aracıyla bir ambulansın cezaevinden çıktığı görüldü.

Cezaevi ve çevresinde durum normale döndü. Kendini ateşe veren hükümlünün kimliğiyle ilgili bir açıklama ise yapılmadı.

Cezaevine yakınını ziyarete gelen bir kişi, "7-8 polis aracı girdi, itfaiye araçları çıktı. İçeride hareketlilik vardı" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

------------

-Silivri Cezaevi'nden görüntü

-Zırhlı araç ile ambulansın görüntüsü

-Zıhrlı araçların görüntüsü

-Cezaevi önünde açıklama yapan kişi

29.11.2016 - 14.29 Haber Kodu : 161129145

==============================

2- DİSK : 2017 YILI ASGARİ ÜCRETİNİN EN AZ 2000 LİRA NET OLMASI GEREKİR

Haber-Kamera: Enver Alas, İstanbul / DHA

DİSK Genel Başkanı Kani Beko, düzenlediği basın toplantısıyla 2017 asgari ücretiyle ilgili DİSK'in talebinin net 2 bin lira olduğunu açıkladı. Beko, "Asgari Ücret Tespit Yönetmeliği'nde yer alan esaslar işçinin ve ailesinin insanca yaşamasına yetmemekle birlikte bu yönetmelikteki ilkelere uyulması durumunda dahi 2017 yılı asgari ücretinin en az 2000 lira net olması gerekir" dedi.

Kani Beko, DİSK Yönetim Kurulu Üyeleri ve işçilerle birlikte DİSK'in Beşiktaş'taki Genel Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi.

2017 yılı için asgari ücret taleplerini "Asgari ücret değil, geçim ücreti istiyoruz" şeklinde açıklayan Beko, taleplerinin net 2000 lira olduğunu belirtti.

"GERÇEKTEN ASGARİ BİR TALEPTİR"

Beko, "Bir işçinin geçimi için gerekli miktarın aradan geçen bir yıl içinde en az yüzde 10 oranında artığı kabul edilmelidir. 2017 için döviz kurlarındaki sıçrama nedeniyle enflasyonun da artacağını söylemek kehanet olmayacaktır. Dolayısıyla 2016 Kasım ayında 1750 lira civarında olan tek bir işçinin asgari yaşam maliyeti 2017'de 2000 lirayı rahatlıkla bulacaktır. Zorunlu BES (Bireysel Emeklilik Sistemi) uygulamasının ücretleri aşındıracağı dikkate alındığında '2000 lira net asgari ücret', gerçekten asgari bir taleptir" dedi.

"ASGARİ ÜCRET AGİ HARİÇ NET OLARAK HESAPLANMALI"

Kani Beko, asgari ücretin dolar karşısında eridiğine dikkat çekti. "Asgari ücret, 'asgari geçim indirimi(AGİ)hariç, net olarak hesaplanmalı ve vergi dışı bırakılmalıdır" diyen Beko şunları söyledi:

"2008'de AGİ'nin dahil edilmesiyle net asgari ücret olduğundan yüksek gösterilmeye başlandı. Oysa AGİ işveren tarafından ödenmiyor ve ücret değil. Net asgari ücret işveren tarafından işçiye ödenen miktardır. AGİ ise devlet tarafından sağlanan bir destektir. Mevcut uygulamada asgari ücret AGİ yoluyla kademeli olarak vergiden muaf tutulmaktadır. Evli ve 5 çocuklu çalışan tümüyle vergiden muaf olabilmektedir. Ücretin asgari ücret kadar bölümü tümüyle vergiden muaf tutulmalıdır."

"İŞÇİNİN AİLESİNİ DİKKATE ALAN BİR TESPİT YÖNTEMİ KABUL EDİLMELİDİR"

Kani Beko, asgari ücret tespitinde uluslararası ilkelere, ulusal mevzuata ve Türkiye İstatistik Kurumu verilerine uyulması gerektiğini söyledi. Beko, "Mevcut asgari ücret tespit mevzuatı, asgari ücreti işçinin kendisinin asgari ihtiyaçları ile sınırlandırmaktadır. Bu tespit yöntemi değişmeli ve işçinin ailesini dikkate alan bir tespit yöntemini kabul edilmelidir" dedi.

Konuşmasında işçilere de seslenen Beko, 2000 lira net asgari ücret talebine sahip çıkılması çağrısında bulundu.

Kani Beko, toplantıda asın mensuplarının sorularını yanıtladı. Türk-İş'in 1600 liralık asgari ücret talebiyle ilgili düşüncesinin sorulması üzerine Beko, "Biz, Türk-İş'ten randevu talep edip görüşmek istiyoruz. Elimizdeki verileri hem kendileriyle paylaşacağız hem de bu konuda ziyaret edeceğiz" diye yanıt verdi.

Görüntü Dökümü:

-------------------

-Kani Beko'nun basın toplantısı

-Beko'nun açıklamaları

-Soruları yanıtlaması

-Genel ve detaylar

29.11.2016 - 14.08 Haber Kodu : 161129132

==================================

(ÖZEL)

3- HAFRİYAT KAMYONU İLE ÇÖP KAMYONU ÇARPIŞTI : 3 YARALI

Sıkışan sürücü acılar içinde kurtarılmayı bekledi

Haber-Kamera: İhsan YALÇIN - Cengiz ÇOBAN - Uğur AYAZSIN / İstanbul DHA

Beykoz'da hafriyat kamyonuyla çöp kamyonu çarpışması sonucu 3 kişi yaralandı.

Kaza, saat 13.30 sıralarında Beykoz Çavuşbaşı-Polonezköy yolunda meydana geldi.

Yağmur nedeniyle kayganlaşan yolda konrolden çıkan Mustafa Aslan idaresindeki 34 BC 3221 plakalı hafriyat kamyonu, karşı yönden gelen Engin Özobalı yönetimindeki 34 GL 8657 plakalı çöp kamyonuna çarptı. Kaza sonrası şoför Özobalı araç içinde sıkıştı, temizlik görevlileri Dinçer Ak ile Hüseyin Yaman hafif şekilde yaralandı. İhbar üzerine bölgeye gelen itfaiye ekipleri acılar içinde kıvranan Özobalı'yı kurtarmak için çalışma başlattı. Yoldan geçen diğer araç sürücüleri de çalışmalara destek verdi. Yaklaşık yarım saatlik uğraş sonrası şoför sıkıştığı yerden kurtarıldı. Yaralı Engin Özobalı önce bir kamyonet kasasına daha sonra da ambulansa alındı. 3 yaralı çevredeki hastanelere kaldırıldı. Hafriyat kamyonu sürücüsü Mustafa Aslan ise ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldü.

Görüntü Dökümü:

--------------------------

-Sıkışan şoförün kurtarılmaya çalışması

-Çevredeki vatandaşların itfaiyeye yardım etmesi

-Şoförün kurtarılıp önce kamyonete sonra da ambulansa alınması

-Hafriyat kamyonundan detay

-Genel ve detaylar

============================

4- BAKAN ÖZLÜ: ARTIK BİR UYDU FİLOMUZ OLACAK

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü,

"Artık uzayda bizim tasarladığımız bir uydumuz olacak ve hatta bir uydu filomuz olacak. TÜBİTAK Uzay'ın hedefi 12 yıl içinde dünya standartlarında en ileri teknoloji düzeyi kabul edilen 30 cm'ye 30 cm yer örnekleme mesafesine ulaşmaktır"

Haber- Kamera: Yaşar KAÇMAZ / İSTANBUL

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, ilk yerli haberleşme uydusu Türksat 6A'nın projesini başlattıklarını ve 2019 yılında tamamlamayı planladıklarını söyledi. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, İstanbul Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen Global Satshow'un açılışında katıldı.

Açılışta Türksat Yönetim Kurulu Başkanı Vecdi Gönül, Türksat Genel Müdürü Cenk Şen, MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak da yer aldı.

"BU SEKTÖRLERİ ÜLKEMİZ İÇİN STRATEJİK GÖRÜYORUZ"

Konuşmasında Türkiye'nin dünyanın önemli üretim merkezlerinden biri olduğunu söyleyen Bakan Özlü, "Özellikle otomotiv, tekstil, hazır giyim, makine gibi sektörlerde oldukça başarılıyız. Bu sektörlerde araştırma geliştirme, tasarım ve markalaşma yoluyla daha yüksek katma değerli bir üretim yapısına geçmeyi amaçlıyoruz, Bunu yaparken uzay, havacılık, savunma, enerji gıda, biyoteknoloji gibi sektörlerde de ciddi bir ivme yakalamak istiyoruz. Bu sektörleri ülkemiz için stratejik görüyoruz" diye konuştu.

"Uzay ve havacılık sektörüne baktığımızda son 14 yılda umut verici bir mesafe katettiğimizi söyleyebilirim" diyen Özlü,

"Atak helikopteri, eğitim uçağımız Hürkuş, insansız hava araçlarımız Anka, Karayel ve Bayraktar gibi projeleri başarıyla hayata geçirdik. Yine mili savaş uçağımızı ve bölgesel yolcu uçağımızı üretmek için de çalışmalarımız sürüyor. Uzay alanına gelirsek, RASAT ve Göktürk 2 gibi uyduları kendimiz tasarladık ve ürettik. Bunun yanında yine TÜBİTAK Uzay önderliğinde ve sanayimizin de katılımıyla ilk yerli haberleşme uydusu olan Türksat 6A projemizi de başlattık. Türksat 6A'yı inşallah 2019'da tamamlayacağız. Artık uzayda bizim tasarladığımız bir uydumuz olacak ve hatta bir uydu filomuz olacak. TÜBİTAK Uzay'ın hedefi 12 yıl içinde dünya standartlarında en ileri teknoloji düzeyi kabul edilen 30 cm'ye 30 cm yer örnekleme mesafesine ulaşmaktır. Milli yer istasyonumuzu geliştirmek de önemli hedeflerimiz arasında yer alıyor" diye konuştu.

"BU PROJELER ESAS AMACINA ULAŞMIŞ OLACAK"

Bakan Faruk Özlü," Bu projeleri büyük oranda kamunun olanaklarını kullanarak hayata geçiriyoruz; ancak esas hedefimiz özel sektörümüzün bu becerileri kazanmasını sağlamaktır. Milli projelerimiz yürürken en büyük önceliğimiz özel sektörümüzle daha fazla işbirliği yapmaktır. Geliştirdiğimiz uydularda kullanılan bazı parçaları özel sektörümüzün geliştirmesini arzu ediyoruz. Mesela biz uydu üretirken bazı firmalarımıza güneş paneli veya hidrojen yakıt pili gibi bazı parçaları üretme becerisini kazandırabilirsek bu projeler esas amacına ulaşmış olacak. Özel sektörle birlikte yüksek teknolojili alanlarda çok önemli başarılara imza atacağımıza tüm kalbimle inanıyorum. Bu salonda yabancı dostlarımızı da Türkiye'de üniversitelerle ve iş dünyamızla daha fazla işbirliği kurmaya davet ediyorum. Türkiye'nin güçlü ekonomisi, demokrasi kültürü, lojistik imkanları, genç ve nitelikli nüfusu, araştırma geliştirme çalışmalarına verdiğimiz destekler ve teşvik sistemimiz Türkiye'yi hem üretim hem de teknoloji geliştirmek için çok önemli cazibe merkezi haline dönüştürüyor. Tüm dostlarımıza Türkiye'nin bu imkanlarından faydalanmalarını tavsiye ediyoruz. Türkiye ile işbirliği yapacak olan dostlarımıza her türlü desteği vermeye hazır olduğumuzu bir kez daha ifade etmek isterim" şeklinde konuştu,

Konuşmasının ardından etkinlik alanında bulunan stantları gezen Faruk Özlü'ye Türksat Yönetim Kurulu Başkanı Vecdi Gönül tarafından Türksat 4A uydusunun maketi hediye edildi.

Görüntü Dökümü:

----------------

-Özlü'nün konuşması

-Özlü'nün stantları gezmesi

-Özlü'ye Türksat 4A uydusunun maketinin hediye edilmesi

-Genel ve detaylar

============================

5- CUMHURBAŞKANI DANIŞMANLARININ HAKARET DAVASI GÖRÜLMEYE BAŞLANDI

Haber: Yüksel KOÇ/İSTANBUL,

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Başdanışmanı Mustafa Varank'ın şikayeti üzerine 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Başdanışmanı Ahmet Sever hakkında, "Basın yoluyla a hakaretö gerekçesi ile 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle açılan davaya başlandı.

Davanın ilk duruşmasına katılan Ahmet Sever, "Benim bugün burada bulunmamın sebebi, şikayetçinin Mustafa Varank olmasıdır. Eğer şikayetçi Mustafa Varank olmasa idi o zaman bu dava belki de açılmayacaktı" dedi.

İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasına, Ahmet Sever ve Avukatı Oya Aydın ile müşteki Mustafa Varank'ın Avukatı Hatice Özay katıldılar.

Savunmasını yapan Sever, 20 yıllık gazetecilik hayatının önemli bir kısmını yurt dışında geçirdiğini, son 12 yılda da devlet için çalıştığını belirterek, "Sayın Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanlığı zamanında O'nun sözcülüğünü emanet ettiği kişi oldum. Şimdiye kadar yazdığım yazılar ve açıklamalarım ortadadır. Hiç kimseye hakaret etmedim, hiç yalan söylemedim. Hep doğruyu söylediğimi düşündüm ve doğruyu söylemeye de devam edeceğim. Bugün burada bulunmamın sebebi şikayetçinin Mustafa Varank olmasıdır. Eğer şikayetçi Mustafa Varank olmasa idi o zaman bu dava belki de açılmayacaktı" dedi.

'TARİH BUGÜNLERİ YAZACAKTIR'

İddianameye konu röportajda edindiği bilgileri aktardığını kaydeden Sever, "Ben verdiğim röportajda edindiğim bilgileri aktardım. Eğer Mustafa Varank bu durumdan rahatsız ise özellikle şunu sormak gerekir; Ak Trollerin yaptığı şeylerin eleştirilmesi konusunda kendisinin bir şikayeti varsa ya da onların yanında neden olduğu sorgulanmalı. Ben gazetecilik yaparak edindiğim mal varlığımı son 12 yıllık görevimin sona ermesi aşamasında harcadım ama hiçbir kul hakkı yemedim. Ayrıca şunu da söylemek gerekir ki; tarih bu günleri yazacaktır" dedi.

'BUGÜN DEMOKRATİK TAVIR GÖSTEREN KİŞİLER İÇİN ÇAĞLAYAN İKİNCİ ADRES OLMUŞTUR'

AK Parti'nin ilk kurulduğu yıllarda başörtüsü ve vesayete karşı davranışı konusunda demokratik övgüler aldığını belirten Sever, "Bu gün demokratik tavır gösteren kişiler için Çağlayan Adalet Sarayı adeta ikinci adres olmuştur. Dolayısı ile demokratik uygulamalar yönünden bir geriye gidiş olduğu açıktır. Ben mesleki tecrübemle bu konularda değerlendirmelerde bulundum" dedi.

Sever'in Avukatı Oya Aydın, iddianameye konu röportajı yapan gazeteci hakkında aynı suçlama nedeniyle yapılan soruşturmanın sonucunda takipsizlik kararı verildiğini, bu kararın kesinleştiğini belirterek, "Dolayısı ile iddianamede yer alan ibarelerin ve eylemin suç olmadığı bu takipsizlik kararı ile anlaşılmakta iken müvekkil hakkında bu dava açılmıştır. Dolayısı ile bu davanın siyasi bir yönü olduğu söylenebilecektir" dedi.

Müşteki Mustafa Varank'ın Avukatı Hatice Özay ise şikayetlerinin sürdüğünü söyledi. Duruşma eksiklerin giderilmesi için ertelendi.

İDDİANAMEDEN

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Başdanışmanı Ahmet Sever'in 9 Mayıs 2016 tarihinde Cumhuriyet Gazetesi'ne verdiği röportajda kendisine hakaret edildiğini öne süren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Başdanışmanı Mustafa Varank'ın şikayeti üzerine, İstanbul Cumhuriyet Savcısı Umut Tepe tarafından soruşturma başlatıldı.

Soruşturma sonucunda Sever hakkında, "Basın yoluyla hakaret" suçundan iddianame hazırlandı. İddianamede, Sever'in röportajda sarf ettiği sözlerle Varank'a hakaret ettiği belirtilerek, 1 yıl 2 aydan 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılanması isteniyor.