Haberler

Dha İstanbul Bülteni - 3

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

1- KAVURMACI : KADİR TOPBAŞ'IN ADI FETÖ İLE YAN YANA GETİRİLMEK İÇİN FIRSAT OLUŞTURULDUFETÖ'NÜN İŞ DÜNYASI YAPILANMASI DAVASIİşadamı Ömer Faruk Kavurmacı savunmasını yaptı.

1- KAVURMACI :  KADİR TOPBAŞ'IN ADI FETÖ İLE YAN YANA GETİRİLMEK İÇİN FIRSAT OLUŞTURULDU

FETÖ'NÜN İŞ DÜNYASI YAPILANMASI DAVASI

İşadamı Ömer Faruk Kavurmacı savunmasını yaptı.

"FETÖ üyesi değilim. Bylock kullanmadım. Bylock'u tutuklandıktan sonra öğrendim"

"17-25 Aralık'tan sonra iki oğlumu da Fatih Koleji'nden aldım. Eğitim hayatımda FETÖ'nün yurtlarında kalmadım, okullarında okumadım"

"2014 yerel seçimlerinde şirketimin ön cephesine başbakanımızın ve Kadir Topbaş'ın fotoğraflarını astım. AK Parti'yi destekledim"

"İlgisi ve alakası olmayan kayınpederim Kadir Topbaş'ın adı FETÖ ile yan yana konulmak için adeta bir fırsat oluşturuldu"

"Rızanur Meral'i alkışlamadım. TUSKON'dan ilk resmi olarak istifasını sunan benim. 15 Temmuz'dan sonra kaçmadım. Milletimin hizmetinde kalmayı tercih ettim. Vatanını seven, milletini seven bir neferim öyle de kalacağım. Beraatimi ve tahliyemi talep ederim"

Haber : Serpil KIRKESER / İstanbul DHA

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) iş dünyası yapılanmasına yönelik kapatılan Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) ve  üye şirketlerine yönelik 21'i tutuklu 86 sanık hakkında açılan davanın 9. duruşması başladı. İstanbul Büyükşehir Belediye eski Başkanı Kadir Topbaş'ın damadı tutuklu sanık Ömer Faruk Kavurmacı, 1 Mart 2014'te TUSKON 5. Olağan Genel Kurulu'nda hükümeti alenen tehdit ettiği belirtilen Başkan Rızanur Meral'in açılış konuşmasına ilişkin, "TUSKON genel kuruluna katıldım. Rızanur Meral'in konuşmasını ayağa kalkmayarak alkışlamayarak protesto ettim" dedi.

Yazılı, görsel basında ve sosyal medyada kendisinin FETÖ'cü ilan edildiğini ve iftira atıldığını belirten Kavurmacı, hiçbir ilgisi olmayan kayınpederi Kadir Topbaş'ın adının da terör örgütü FETÖ ile yan yana getirilmek için adeta bir fırsat oluşturulduğunu söyledi.

KAVURMACI SAVUNMASINI YAPTI: TÜM SUÇLAMALARI REDDEDİYORUM

İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nin karşısında bulunan duruşmada ifade veren İşadamı Ömer Faruk Kavurmacı mal varlıklarına el konulduğunu, şirketlerine kayyum atandığını, hakkındaki suçlamalara da tek tek cevap vereceğini söyleyerek, "Tüm suçlamaları reddediyorum" ifadelerini kullandı.

"FETÖ ÜYESİ DEĞİLİM"

"Terör örgütü FETÖ üyesi değilim" diyen sanık Kavurmacı, "Örgütün propagandasını yapmadım. Devletimin her zaman yanında oldum, olmaya da devam edeceğim" dedi. 4200 çalışanı olan 500 adet perakende satış mağazası olan bir şirketin yönetim kurulu başkanı olduğunu söyleyen sanık Kavurmacı şunları söyledi:

"FETÖ'ye finans sağlamadım. Şahsi mal varlığım bulunmamaktadır. Hanların, yatlarım, katlarım olsun istemedim. Kazancımı ülkemizin hizmetine sundum, istihdam imkanı sağladım. Kayıt dışı bir tek işlemim bulunmamaktadır. 2013-2015 yılları arasında vergi denetimlerinde eksiklik ve usulsüz bir tek işleme rastlanılmamıştır. Gerek vergi dairesi, MASAK raporlarında da terör örgütü FETÖ /PDY ile işbirliğim suç sayılacak işleme rastlanılmamıştır"

"KADİR TOPBAŞ'IN ADI FETÖ İLE YAN YANA GETİRİLMEK İÇİN FIRSAT OLUŞTURULDU"

Yazılı ve görsel basında ve sosyal medyada kendisinin FETÖ'cü ilan edildiğini ve iftira atıldığını belirten Kavurmacı, hiçbir ilgisi olmayan kayınpederi Kadir Topbaş'ın adının da terör örgütü FETÖ ile yan yana getirilmek için adeta bir fırsat oluşturulduğunu savundu.

MAHKEME BAŞKANI: ALGIYA DEĞİL OLGUYA BAKARIZ

Kavurmacı savunmasında "Medyada gerçekle ilgisi olmayan suçlamalarda bulunuldu. Toplum vicdanlarında mahkum edilmem için yapıldı" demesi üzerine mahkeme başkanı Ali Öztürk, "Basının manşetleri bizi ilgilendirmez. Algıya değil olguya bakarız" diyerek sanığın savunmasına devam etmesini istedi. Kavurmacı, 1 Mart 2014'te TUSKON 5. Olağan Genel Kurulu'nda hükümeti alenen tehdit ettiği belirtilen Başkan Rızanur Meral'in konuşmasına da değinerek, "TUSKON Genel kuruluna katıldım. Rızanur Meral'in konuşmasını ayağa kalkmayarak alkışlamayarak protesto ettim" dedi. Kavurmacı ayrıca söz konusu 1 Mart 2014'te TUSKON 5. Olağan Genel Kurulu'na ilişkin kendisiyle ilgili 2 dakikalık görüntüyü izletmek istedi. Mahkeme Başkanı Öztürk de yargılama usulünde böyle bir şey olmadığını gerekirse bilirkişi tarafından söz konusu görüntülerin inceletilebileceğini söyledi.

"İLK İSTİFASINI SUNAN BENİM"

Kavurmacı, " FETÖ üyesi değilim. Bylock kullanmadım. Bylock'u tutuklandıktan sonra öğrendim. 17-25 Aralık'dan sonra iki oğlumu da FATih Kolejinden aldım. Eğitim hayatımda FETÖ'nün yurtlarında kalmadım, okullarında okumadım. DİGİTÜRK iptal işlemi gerçekleştirmedim. 2014 yerel seçimlerinde şirketimin önce cephesine Başbakanımızın ve Kadir Topbaş'ın fotoğraflarını astım. AK Partiyi destekledim. Rızanur Meral'i alkışlamadım. TUSKON'dan ilk resmi olarak istifasını sunan benim. 15 Temmuz'dan sonra kaçmadım. Milletimin hizmetinde kalmayı tercih ettim. Vatanını seven, milletini seven bir neferim öylede kalacağım. Beraatimi ve tahliyemi talep ederim" ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü:

-------------

-Kavurmacı'nın arşiv görüntüleri

06.12.2017 - 10.26 - Haber Kodu : 171206026

======================================

2- ESKİ CHP'Lİ AYKAN ERDEMİR'İN TÜM MALVARLIĞINA EL KONULMA KARARI...

Haber: Özden ATİK / İstanbul DHA

Türkiye'den ABD'deki davaya sahte delil ve belge götürdüğü iddiasıyla hakkında yakalama kararı çıkarılan eski CHP Milletvekili Aykan Erdemir'in tüm mal varlığına ve banka hesaplarına el konulmasına karar verildi.

"Devletin güvenliğine ilişkin belgeleri tahrip etme", "Amacı dışında kullanma", "Hile ile alma ve çalma" suçlarından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında hakkında yakalama emri çıkarılan eski CHP Milletvekili Aykan Erdemir'in mal varlıklarına el konulması talep edildi. Savcılığın talebi üzerine Nöbetçi İstanbul 6. Sulh Ceza Hakimliği'nce, Aykan Erdemir'in tüm mal varlığına ve banka hesaplarına el konulması kararı verildi.

Eski CHP Milletvekili Aykan Erdemir hakkında, "17/25 Aralık yargısal darbe teşebbüsünün başarıya ulaşmaması üzerine Amerika Birleşik Devletleri üzerinden yürürlüğe konulan aynı kurgu/planın işbirlikçiliğini yürüten ve bu minvalde hazırladığı dosya içerisinde örneği bulunan 28 Ocak 2014 tarihli sözde sahte raporu yurtdışına götürerek Newyork bölge mahkemesine ulaştırmak suretiyle yargılamada delil olarak kullanılmasını sağladığı" gerekçesiyle başlatılan soruşturma kapsamında yakalama kararı çıkarılmıştı.

======================================

3- (Geniş Haber) BAŞBAKAN YARDIMCISI ŞİMŞEK TÜRKİYE FİNANS FORUMU'NDA KONUŞTU

Başbakan Yardımcısı Şimşek,

"Çok yakında Türkiye'de makro ihtiyati çerçeve anlamında önemli bir yapısal reform yapacağız"

"Ortadoğu'daki jeopolitik gerginlikler gerçekten Türkiye'yi aşağıya çeken bir faktör. Özellikle DEAŞ gibi bir barbar terör örgütünün yükselişi gerçekten hem yakın coğrafyayı hem Türkiye'yi doğrudan, dolaylı önemli ölçüde etkilemiştir.

"Amerika'daki dava şu an itibariyle belirsiz. Bugün itibariyle bir bankamız hariç hiçbir banka hakkında Amerikan hazinesinin başlattığı bir bilgi talebi dahi yok. Sadece ve sadece bir bankamızla ilgili ki o konuda açıklama yapıldı; bir bilgi talebi var. Bu davanın bir parçası olarak davaya dönüşebilir"

Haber-Kamera: Enver ALAS / İstanbul DHA

Türkiye Finans Forumu'nun açılışında konuşan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, "Çok yakında Türkiye'de makro ihtiyati çerçeve anlamında önemli bir yapısal reform yapacağız" dedi.

Finans ve İş dünyası, Hürriyet Gazetesi tarafından düzenlenen 'Türkiye Finans Forumu'nda buluştu. Türk sermaye piyasalarının ve finans sektörünün gelişimine katkı sağlayacak konuların masaya yatırıldığı forumun açılışına Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek katıldı. Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fikret Bila, Hürriyet Gazetesi CEO'su Çağlar Göğüş'ün ev sahipliğinde düzenlenen programda, Hürriyet Gazetesi yazarları ve yöneticileri ile finans sektörünün temsilcileri de hazır bulundu.

Zirvenin açılışında konuşan Mehmet Şimşek, Türkiye'nin 2000'li yıllarda yapılan reformlarla temellerinin epey sağlamlaştığını şoklara karşı dayanıklılığının artığını, yapılacak reformlarla yapısal dayanıklılığı çok daha fazla artırabilecekleri bir dönemde olduklarını söyledi.

"HEM ALGIYI HEM GERÇEKLİĞİ DEĞİŞTİRMEK İÇİN REFORM DÖNEMİ"

Hem içeride hem dışarıda yaşanan olaylara karşın Türkiye'de piyasaların strese ve şoklara tepki verdiğini belirten Şimşek, "Algı son dönemde biraz bozuldu. Bizim gerçekliğimiz algı kadar kötü değil ancak arzuladığımız kadar iyi de değil. Hem algıyı hem gerçekliği değiştirmek için reform dönemi" diye konuştu.

"KAMU KESİMİ AÇIKLARI MAKUL DÜZEYDE"

Mehmet Şimşek, finans piyasaları açısından oynaklığın fazla olduğu bir dönemden geçildiğini ve herkesin kurdaki gelişmelerden bahsettiğini aktardı. Kamu maliyesinin halen daha güçlü olduğuna vurgu yapan Şimşek, kamu borçlanmasının bu yıl yüzde 2,4'e çıktığını, ancak gelecek yıl 1,9'a ineceğini ve 2020'de de hedefin 1,3 olduğunu belirtti.

Mehmet Şimşek, "Hangi standardı baz alırsanız alın Türkiye'deki kamu kesimi açıkları makul düzey hatta düşük sayılır. Kamunun borç yükü de nispeten düşük. Geçen sene ki hain darbe girişiminden sonra reel ekonomi toparlasın diye önemli ölçüde mali politikasını kullandık. Bu da açığı bir miktar yükseltti. Ancak 2018 ve sonrası için hem bütçe hem cari açığı olmaması adına döngü karşıtı bir mali politikayı uygulamaya koyduk" ifadelerini kullandı.

BANKACILIK SEKTÖRÜ

Kamu maliyesinde güçlü olduklarını dile getiren Başbakan Yardımcısı Şimşek bunun da şoklara karşı tepki verilmesi adına bir alan sunduğunu kaydetti. Şimşek, bankacılık sektörünün de yapılan reformlar ve doğru uygulamalarla sağlam bir zemine oturduğunu ve sektörün son derece sağlıklı bir temel üzerinde gittiğini anlattı.

Mehmet Şimşek, "Türkiye'de bankacılık sisteminde sermaye oldukça güçlü. Önemli bir şok yaşansa dahi sermayemiz bu şoku kaldırabilir. Sektörün aktif kalitesi de iyi. Kaldıraç oranı da makul hatta düşük sayılabilir. Karlılık makul düzeyde yani öz kaynak karlılığı yüzde 14'ün biraz üzerinde. Bankacılık sisteminin en önemli sorunu kredi mevduat oranının çok yüksek olmasıdır" şeklinde konuştu.

"ABD'DE GÖRÜLEN DAVA BANKACILIK SİSTEMİNİ ETKİLERSE..."

ABD'de Halkbank yöneticisi Mehmet Hakan Atilla'nın sanık, Rıza Sarraf'ın da tanık olarak yargılandığı davadan dolayı Türkiye'deki bankacılık sisteminin etkilenmesi durumunda yasal çerçevede gereken desteği sağlayacaklarını kaydeden Şimşek, şunları söyledi:

"Amerika'daki dava şu an itibariyle belirsiz. Bugün itibariyle bir bankamız hariç hiçbir banka hakkında Amerikan hazinesinin başlattığı bir bilgi talebi dahi yok. Sadece ve sadece bir bankamızla ilgili ki o konuda açıklama yapıldı; bir bilgi talebi var. Bu davanın bir parçası olarak davaya dönüşebilir. Ama bugün itibariyle sadece ve sadece bir kamu bankası dışında, orada da çok net olarak söyledim. Başbakanımız da söyledi. Bu, bankacılık sektörü için ülkemiz için çok kritik. Bu yaşanacak belirsizliğin etkisi bankaların kendi basiretsizliklerinden kaynaklanmıyor. Sistem normal işini yapıyor. Bu belirsizlik etkilerse tabi ki biz gereken desteği mevcut yasal çerçevede sağlarız."

"LİRA'DAKİ DEĞER KAYBI REEL SEKTÖR İÇİN BİR ENDİŞE KAYNIĞIDIR"

Mehmet Şimşek, kurdaki oynaklık ve TL'de yaşanan değer kaybı ile birlikte reel sektörde ortaya çıkan bazı olumsuzlukları değerlendirdi. Reel sektörün çok ciddi şekilde bir döviz açığına sahip olduğu bilgisini veren Şimşek, "Bir yıllık vadede finans dışı reel sektörün döviz varlıkları, döviz yükümlülüklerinden yaklaşık 7,3 milyar dolardan daha fazla durumda. Sistemin geneli açısından bakıldığında genel anlamda bilanço etkisi sınırlı. Lira'daki değer kaybı reel sektör için bir endişe kaynağıdır" dedi.

"KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİLERE DOĞRUDAN DOĞRUYA SINIRLAMA GETİRECEĞİZ"

Başbakan Yardımcısı Şimşek, çok yakında Türkiye'de önemli bir yapısal reform yapacaklarını açıklayarak şu değerlendirmelerde bulundu:

"25 bin şirketin döviz yükümlülüğü var bunun 23 bini döviz yükümlülüğü 15 milyon dolar ve altında. Bunlar nispeten küçük ve kısmen orta ölçekli şirketler.  23 bin şirketin toplam döviz yükümlülükteki payı yüzde 16 civarı. 2000 büyük firmanın ise yükümlülükler içindeki payı yüzde 84 civarı. Biz ilk aşamada 2 bin firmaya ilişkin veri toplamanın yasal altyapısını bu hafta oluşturduk. Bir çerçeve oluşturacağız. Bu küçük ve orta ölçeklilere biz doğrudan doğruya sınırlama getireceğiz. Niyetimiz şu; hane halkında aldığımız tedbire benzer bir tedbir alacağız."

"YARI ZAMANLI ÇALIŞMANIN ÖNÜNDEKİ ENGELLERİ KALDIRMAYA ÇALIŞIYORUZ"

Konuşmasında yapılacak reformlardan bahseden Şimşek, eğitim konusuna değindi. Eğitim ile kişi başı gelir arasında çok yakın bir ilişki olduğunu vurgulayan Mehmet Şimşek, bu anlamda bütçenin 5'te 1'ini eğitim harcamalarına kullandıklarını anımsattı.

İstahdam oranlarının arttığını özellikle de kadınların iş gücüne katılım oranın yükseldiğine dikkat çeken Başbakan Yardımcısı Şimşek "Yarı zamanlı çalışmanın önündeki engelleri kaldırmaya çalışıyoruz" diye konuştu.

FİKRET BİLA: 2008 KRİZİNE RAĞMEN SEKTÖRÜN YAPISININ SAĞLAM KALDI

Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fikret Bila da konuşmasında Türkiye ekonomisinde en sağlam ayaklardan birisinin finans kesimi olduğunu, 2000'lerdeki yapılan reformlarla 2008 krizine rağmen sektörün yapısının sağlam kaldığını söyledi.

"KÜRESEL FİNAN SİSTEMİ NORMALLEŞİRKEN TEKNOLOJİK GELİŞMELERLE YENİ BİR DÖNEME GİRİYOR"

"Küresel kriz sonrası küresel finans sisteminde başlayan değişimin devam ettiğini gözlüyoruz" diyen Bila, " Bu değişim, bize krizden çıkışın yani normalleşmenin başta ABD olmak üzere her ülkede farklı politika gerçekleştiğini gösteriyor. Yaşanan krizin yanı sıra teknolojide çok hızlanan değişim, finans kesimlerini derinden etkilemeye başladı. Bu nedenle küresel finans sistemi bir yandan normalleşirken öte yandan teknolojik gelişmelerle yeni bir döneme giriyor" ifadelerini kullandı.

FİNANS MİMARİSİNİN AYAKLARI

Fikre Bila, Türkiye'deki finans kesimindeki yapının korunmasına ihtiyaç olduğunu, bu yapının bozulması durumunda sektörün zora gireceğinin herkes tarafından farkında olunduğunu aktararak, "Bankalar, katılım bankaları sermaye piyasaları, gayrimenkul piyasaları, bireysel emeklilik ve sigortacılık sektörü hepsi bir arada finans mimarisinin ayaklarını oluşturuyor. Yeni ürünler bu ayaklar üzerinde gelişiyor. Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de bir yandan normalleşme diğer yandan teknoloji devrimine finans sektörünün uyumunun bir arada yürümesi kaçınılmaz" diye konuştu.

Türkiye Finans Forumu, açılış konuşmalarının ardından 'Sigorta ve Bireysel Emeklilik' ve 'Gayrimenkul Finansmanında Alternatif Enstrümanlar' başlıklı oturumlar gerçekleşti. Forum,  finans sektörü üzerine yapılacak çeşitli oturumlarla devam ediyor. 'Türkiye Finans Forumu'nun öğleden sonraki bölümünde ise Maliye Bakanı Naci Ağbal, konuşacak.

Görüntü Dökümü

-------------------

-Programdan görüntüler

-Katılımcılar

-Mehmet Şimşek'in konuşmaları

-Fikret Bila'nın konuşması

-Yapılan oturumlar

-Genel ve detaylar

06.12.2017 - 11.17 - Haber Kodu : 171206045

06.12.2017 - 11.19 - Haber Kodu : 171206046

06.12.2017 - 11.21 - Haber Kodu : 171206047

06.12.2017 - 11.23 - Haber Kodu : 171206048

06.12.2017 - 11.26 - Haber Kodu : 171206050

06.12.2017 - 11.28 - Haber Kodu : 171206051

========================================

4- BEYOĞLU'NDA AVİZE İMALATHANESİNDE YANGIN

Dumandan etkilenenler ve korkudan bayılan oldu

Haber-Kamera: Hasan YILDIRIM-Cemil ÖZDEMİR / İstanbul DHA

Beyoğlu'nda avize imalathanesinde yangın çıktı.

Okmeydanı Kaptanpaşa Mahallesi'nde beş katlı avize imalathanesinde saat 10.30 sıralarında henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. Durumu itfaiye ekiplerine bildiren işçiler bir yandan da yangın söndürme tüpleriyle alevlere müdahale etti. Bölgeye ulaşan itfaiye alevleri kontrol altına alıp söndürdü. Bu sırada iki kişi dumandan etkilendi, bir kadın korkudan bayıldı. Sağlık ekipleri üç kişiye ambulansta müdahale etti.  Yangınla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü:

------------------------

-Binadan çıkan dumanlar

-İtfaiye ekiplerinin yangına müdahale etmesi

-Dumandan etkilenen iki kişinin ambulansta tedavi edilmesi

-Dışarıda bekleyen işçiler

-Dumandan etkilenmemek için yüzlerini ve burunlarını kapatanlar

-Cep telefonu ile görüntü alanlar

-Genel ve detaylar

06.12.2017 - 12.06 - Haber Kodu : 171206063

====================================

(Ek Görüntüyle Geniş Haber)

5- TIR'DA 302 KİLOGRAM UYUŞTURUCUNUN ELE GEÇİRİLDİĞİ OPERASYON KAMERADA

Haber: Çağatay KENARLI - Kamera: İstanbul DHA

İstanbul narkotik ekipleri kilomotrelerce takip ettiği TIR'a operasyon gerçekleştirdi. Operasyonda 302 kilogram skunk adlı uyuşturucu madde ele geçirildi.

İstanbul Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, yurtdışından İstanbul'a yüklü miktarda uyuşturucu madde getirileceği bilgisi üzerine çalışma başlattı. Narkotik ekipleri plakasını belirlediği toz şeker yüklü bir TIR'ı pazartesi günü Edirne Kapıkule Sınır Kapısı'ndan itibaren takibe aldı. TIR şoförü şekerleri Avcılar'da bir adrese indirip uyuşturucuları teslim etmek için yeniden yola çıktı. Polis ekipleri Başakşehir'de TIR'ın önünü kesti. Araçtaki Ukrayna uyruklu Oleh D. (42) ile Ihor K. (43) gözaltına alındı. Narkotik dedektör köpeklerinin de katılımıyla TIR'ın dorsesinde arama yapıldı. Yapılan aramalarda dorsesinin tabanına yapılan zulada 302 kilogram skunk ele geçirildi. Vatan Caddesi'ndeki Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünde işlemleri tamamlanan iki şüpheli çıkarıldıkları mahkemece tutulandı. Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı operasyon polis kameraları tarafından da saniye saniye görüntülendi.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

EK GÖRÜNTÜ

//////////////////////

-Sergiden görüntü

-Skunkların görüntüsü

-Genel ve detaylar

POLİS KAMERASI

/////////////////////////////////////

-Polis araçlarının TIR'ı durdurması

-İki şüphelinin gözaltına alınması

-TIR'da yapılan aramalar

-Dedektör köpeğin TIR'da arama yapması

-TIR'da bulunan uyuşturucu maddeler

-Genel ve detaylar

06.12.2017 - 10.57 - Haber Kodu : 171206039

=====================================

6- İSTANBUL'DA UYUŞTURUCU BASKINLARININ 11 AYLIK BİLANÇOSU

İstanbul'daki uyuşturucu bilançosu; tonlarca uyuşturucu madde, milyonlarca uyuşturcu hap, binlerce gözaltı...

Haber: Çağatay KENARLI / İstanbul DHA

İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin 2017 yılının 11 ayında yaptığı operasyonlarda 8 ton 672 kilo uyuşturucu madde ile 5 milyon 740 bin 864 tane uyuşturucu hap ele geçirildi; 44 bin 104 kişi de gözaltına alındı.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü, il genelinde polis ekiplerinin yaptığı uyuşturucu operasyonları ve denetimlere ilişkin 2017 yılının 11 aylık bilançosunu açıkladı. Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü öncülüğünde, 39 İlçe Emniyet Müdürlüğü ile çeşitli operasyonel şubelerin Ocak-Kasım aylarında yaptığı denetim ve uyuşturucu operasyonlarında toplam 44 bin 104 kişiye işlem yapıldı.

Polis ekipleri aynı tarihler arasında 846 operasyon yaparak, 30 bin 220 adli olaya müdahale etti.

2017 yılının 11 aylık bilançosuna göre, İstanbul genelinde toplam 8 ton 672 kilo uyuşturucu madde yakalanırken, 5 milyon 740 bin 864 uyuşturucu hap ele geçirildi.

Polis ekiplerinin yaptığı denetim ve operasyonlarda 45 farklı ülkeden 192'si yabancı toplam 4 bin 612 şüpheli tutuklandı.

================================

7- (HAVADAN GÖRÜNTÜLERLE) İSTANBUL'UN PAZAR GELENEĞİ

İstanbul'da haftada 394 pazar kuruluyor. Bu pazarlardan 350 tanesi sokak aralarında kuruluyor, diğerleri ise belediyenin belirlediği alanlarda.

Nüfus ve araç sayısındaki artışla birlikte ara sokaklarda kurulan pazarlar kent yaşamını olumsuz etkiliyor.

Ancak İstanbullu semt pazarı geleneğinden vazgeçmiyor.  Pazarcılar da belediyenin gösterdiği alanlara müşterinin daha az geldiğini belirtiyor.

İstanbul Umum Pazarcılar Esnaf Odası Başkanı Mesut Şengün,

"İstanbul'da arsa çok değerli. O yüzden bunu verimli olarak görmüyorlar ve ne yazık ki bu tür alanları bize tahsil etmiyorlar"

Haber: Gülseli KENARLI - Kamera: Harun UYANIK / İstanbul DHA

İstanbul'da haftada 394 pazar kuruluyor. Bunların 350 tanesi sokak aralarına diğerleri ise belediyenin gösterdiği alanlarda kuruluyor.  İlçe belediyeleri modernleşen kent yaşamı ve araç trafiği nedeniyle sokaklarda kurulan pazarları, kapalı pazar alanına taşımak istiyor. Ancak vatandaşlar sokak aralarına kurulan pazarlardan memnun olduğunu belirtirken pazarcılar da kapalı pazarlara daha az müşteri geldiği söylüyor.

KAPALI ALANA MÜŞTERİ AZ GELİYOR

Pazarcılar, bir gelenek haline gelen ara sokaklardaki pazarların her şeye rağmen kurulmaya devam edilmesi gerektiğini ifade ediyor.  Ancak çevrede bulunan evlerde yaşayanlara rahatsızlık vermemek için ve tente kurma zorunluluğu olmadığı için kapalı pazar alanına gitmek isteyen pazarcılar az da olsa var. Semt pazarlarından alışveriş yapanlar kapalı alanlara kurulan pazarların daha pahalı olduğu söylüyor. Evlerine uzak olduğu için de belediyenin gösterdiği alanlara kurulan pazarlara gitmekte zorluk çektiklerini söyleyenler de yer alıyor.

SOKAK ARASINDAN KURULAN PAZAR SAYISI 350

Semt pazarları hakkında bilgi veren İstanbul Umum Pazarcılar Esnaf Odası Başkanı Mesut Şengün,  "İstanbul'da bir haftada kurulan semt pazarı sayısı 394. Günde yaklaşık 55-60 arası pazar kuruluyor. Yaklaşık 20 bin pazarcı esnafımız çalışmakta. İstanbul'da kapalı alan pazar yerimiz pek yok. Pazarların 350 tanesi sokak arasında kurulmakta" dedi.

"İSTANBUL'DA ARSA ÇOK DEĞERLİ"

Mesut Şengün, İstanbul'da pazar yerleri kuruldukları mevcut sokakların yakında bir kapalı alana alındığı takdirde pazarcıların buna razı olacağını belirterek, "İstanbul'da arsa çok değerli. O yüzden bunu verimli olarak görmüyorlar ve ne yazık ki bu tür alanları bize tahsil etmiyorlar" diye konuştu.

"İSTANBUL'DA YAŞAYANLARIN YÜZDE 84.6'SI PAZAR YERLERİNİ DOLAŞIYOR"

Şengün, pazardan alışveriş yapanlarının sayısının oldukça yüksek olduğuna değinerek, "Müşterilerimizin talebi 'sokak pazarı mevcut sokaklarında devam etsin'. Bu konuda halk oylamaları yapıldı. Esenler Belediyesi bir mahallesinde oturanları muhtar öncülüğünde toplayarak resmi bir oylama yaptı. İlk oylamada yüzde 74, ikinci oylamada 86 gibi bir sonuçla 'pazar yerleri mevcut yerinde kalsın, kapalı alana taşınmasın' şeklinde bir sonuç çıktı" dedi.

Şengün, Sosyolog Prof. Dr. Emre Kongar'ın bir araştırması olduğunu belirterek, "Buna göre İstanbul'da yaşayanların yüzde 84.6'sı pazar yerlerini dolaşıyor. Bu çok ciddi bir rakam" diye konuştu.

MESAFE UZAYINDA DAHA AZ ALIŞVERİŞ YAPILIYOR

Mesut Şengün, tüketicilerin evlerinin önünde ya da yakınında pazarları tercih ettiğini ifade ederek, "Eviniz önüne pazar geliyor, ayağınıza hizmet geliyor. Kapınızı açıyorsunuz pazar var. Pazardan her türlü gıda ihtiyacımızı sağlıyoruz. Bunlar haftalık alındığı takdirde çok büyük bir ağırlık tutuyor. Kapınızın önünde veya bir arka sokakta kuruluyorsa pazar bunları evinize taşımakta zorluk çekmiyorsunuz. Pazar bir merkeze götürüldüğünde yaklaşık 500 metre veya 1 kilometre mesafeyi yürüyerek gitmeniz gerekiyor. Tekrar o mesafeyi yürüyerek dönmeniz lazım. O zaman 5 kilo aldığınız domatesi 2 kilo alıyorsunuz. Bizim pazarcının en büyük esprisi düşük karla mal satarak sürüm yapmak. Çok satıp sürüm yaptığı takdirde ufak kar marjıyla o gün evine rızkını götürebilecek. Ama eğer bu olanağı ortadan kaldırırsak, bir sürüm olanağını ortadan kaldırırsak, mesafe uzak diye yarım kiloluk, bir kiloluk alışveriş yapılırsa pazarın kendi özelliği yok oluyor" diye konuştu.

"HALK PAZARLARIN KAPALI ALANA TAŞINMASINDAN YANA DEĞİL"

Şengün, "Halk pazarların kapalı alana taşınmasından yana değil, pazarcı da değil. Pazarcı da geleneksel semt pazarcılığını sokak arasından devam ettirmek istiyor. Ama bazı belediyeler, şehir modernleşiyor, gelişiyor diye pazar yerlerini kapalı alanlara taşımayı düşünüyorlar. İstanbul'da 70-80 yıllık eski pazar yerleri var. Bunlar kurulduğunda, oldukları yerler çamur deryası içindeydi, daha evler yoktu. Bu tür alanlar o zamanlar ayrılabilirdi ve ayrıldı. Şehir oluşurken bunlar konuldu. Nasıl okul, cami, spor alanı planlara konuluyorsa pazar yerleri de konuldu. Daha sonra plan tadilatlarında bunlar elimizden alındı" ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü:

--------------------

Semt pazarının havadan görüntüsü

Pazardan görüntüler

Pazarcılarla röportaj

Vatandaşlarla röportaj

Şengün ile röportaj

Detaylar

06.12.2017 - 13.07 - Haber Kodu : 171206090

06.12.2017 - 13.07 - Haber Kodu : 171206089

06.12.2017 - 13.08 - Haber Kodu : 171206091

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
4 bebeğin ölümünden sorumlu tutulan doktorun cevaplamak istemediği soru

4 bebeğin ölümünden sorumlu doktorun cevaplamak istemediği soru

Antalya sele teslim! Yüzlerce vatandaş tahliye edildi

Antalya sele teslim! Yüzlerce vatandaş tahliye edildi

2 sevgilinin sır ölümü! Vücutlarında dikkat çeken izler var

2 sevgilinin cansız bedeni bir evde bulundu! Vücutlarındaki dikkat çeken izler var

İçişleri Bakanı'nı komisyon görüşmelerine almayan CHP'li vekiller için dikkat çeken ifade: Kent uzlaşından zehirlendiler

İçişleri Bakanı'nı komisyon görüşmelerine almayan CHP'li vekiller için dikkat çeken ifade

title