Dha İstanbul Bülteni - 2

1- KUDDUSİ OKKIR'IN EŞİ: BENİM TALEP ETTİĞİM TEK ŞEY, TUTUKLU VE HÜKÜMLÜLERİN EŞİT ŞARTLARDA SAĞLIK HİZMETLERİNDEN FAYDALANMASI...

Kuddusi Okkır'ın eşi Sabriye Okkır,

"Olay sadece Topbaş'ın damadı değil, içeride tutuklu ve hükümlülerden çok daha ağır şartlarda hasta olan insanlar var. Buradan doktorlara sesleniyorum; lütfen verdiğiniz sağlık raporlarına dikkat edin. İçeride bu durumda olan insanların da sağlık şartlarından faydalanmasını sağlayın. O insanları da hayata bağlayın"

"Benim talep ettiğim tek şey, tutuklu ve hükümülerin eşit şartlarda sağlık hizmetlerinden faydalanması"

Haber-Kamera: Ümit TÜRK / İstanbul / DHA

Ergenekon Soruşturması aşamasında hayatını kaybeden Kuddusi Okkır'a, mezun olduğu İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi İşletme İktisadi Enstitüsü Mezunları Derneği tarafından 60. yıl plaketi verildi. Plaketi, Okkır'ın eşi Sabriye Okkır aldı. Eşinin sağlık sorunlarının dikkate alınmadığı için hayatını kaybettiğini belirten Sabriye Okkır, hasta tutuklu ve hükümlerin durumuna dikkat çekti. FETÖ'nün iş adamlarına yönelik soruşturmasında tutuklanan ve iddianamenin onaylanmasından bir gün önce sağlık sorunları gerekçe gösterilerek tahliye edilmesiyle gündeme gelen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı gibi sağlık sorunu yaşayan herkesin bu haktan eşit şekilde faydalanması gerektiğini söyledi.

"KUDDUSİ OKKIR TEDAVİ ETTİRİLMEDİĞİ İÇİN ŞU AN ARAMIZDA YOK"

Sabriye Okkır, "Maalesef herkesin bildiği gibi tutuklu olarak ( Kuddusi Okkır ) son zamanlarını cezaevinde geçirdi. Herkese olduğu gibi ona da bir kumpas vurdu. Bu tutuklamayı hazmedemedi, orada rahatsızlandı. Bu rahatsızlığı da cezaevi şartlarında çok çabuk ilerledi. Tedavi de ettirilmediği için maalesef şuan aramızda yok" dedi.

"HERKESİN SAĞLIK ŞARTLARINDAN EŞİT BİR ŞEKİLDE FAYDALANMASI LAZIM"

Sağlık sorunları yaşayan tutuklu ve hükümlüleri her duyduğunda içinin acıdığını ve tekrar aynı günlere geri döndüğünü belirten Okkır, "Tutuklu olsun, hükümlü olsun, sivil halk olsun kim olursa olsun herkesin sağlık şartlarından eşit bir şekilde faydalanması lazım. Bu, insan oldukları için hakları. Bu hakkı insanların elinden alamazsınız. Eğer insanları sağlık haklarından mahrum ediyorsanız suç işliyorsunuz. Nitekim devlet suç işledi. Okkır'ı tedavi  ettirmemekle devlet çok büyük suç işledi. Ondan sonra da pardon demek olmuyor. Giden geri gelmiyor. Bu insana biz o günleri niye yaşattık. Bu insan daha kendi iddianamesini göremeden öldü. Ama çok zor şartlarda öldü. Tedavi ettirilebilseydi daha kaliteli bir yaşamı olurdu son zamanlarında. Belki şuan aramızda olurdu" diye konuştu.

"OLAY SADECE TOPBAŞ'IN DAMADI DEĞİL, İÇERİDE ÇOK DAHA AĞIR HASTALAR VAR"

Kendilerinin böyle bir şansızlığı yaşadıklarını belirten Sabriye Okkır, "Topbaş'ın damadıyla tekrar gündeme geldi konu, ama, sadece olay Topbaş'ın damadı değil, içeride tutuklu ve hükümlülerden çok daha ağır şartlarda hasta olan insanlar var. Lütfen onlara da eğilelim. Buradan doktorlara da sesleniyorum; Lütfen verdiğiniz sağlık raporlarına dikkat edin. İçeride bu durumda olan insanların da sağlık şartlarından faydalanmasını sağlayın. O insanları da hayata bağlayın" dedi,

"17 TANE DOKTOR KONTROLU ALTINDA OLMASINA RAĞMEN BİR KANSER TEŞHİSİ KOYMADILAR"

Topbaş'ın damadı olduğu için tahliye edilmesini kabul etmediğini ifade eden Okkır, "Ama doktorun da verdiği rapora saygı duyuyorum. Eğer doktor hakketen gereği olduğu için verdiyse saygı duyuyorum. Ben doktor değilim onların adına konuşamam. Tekirdağ'da 17 tane doktor kontrolu altında olmasına rağmen bir kanser teşhisi koymadılar. Ben hepsinin vicdanına sesleniyorum. Hakim ve savcılara da sesleniyorum. Eşimin rahatsızlığından dolayı sadece tutuksuz yargılanmasını istemiştik. Elimizde epikriz raporu da vardı. Ama olmayan delilleri karartır diye iki saattte red cevabı geldi. O yüzden benim talep ettiğim tek şey, tutuklu ve hükümülerin eşit şartlarda sağlık hizmetlerinden faydalanmasını sağlayın. En azından Kuddusi Okkır'ın ruhu orada rahat etsin" şeklinde konuştu.

"TOPBAŞ'IN DAMADI DİYE SINIFLAMIYORUM"

Sabriye Okkır, "Bir olay çıktığı zaman niçin Kuddusi Okkır insanların aklına geliyor. Kuddisi Okkır yeni ölmedi ki, 9 yıl önce öldü. 9 senedir bu insanlar Okkır'ın ölümü hakkında ne yaptılar. Şimdi mi akıllarına geliyor. Niçin bir başkasıyla mukayese ediyorlar. O da hastadır. Onunda hizmet hakkıdır. Yani ben bunu Topbaş'ın damadı diye sınıflamıyorum. Gereken yapılmıştır. Devlet görevini yapmıştır. Eğer o rapor sahte değilse" ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü:

-----------------

Sabriye Okkır'ın plaket alması

Sabriye Okkır'ın konuşması

Genel ve detaylar

==========================

2- KAĞITHANE'DE SİLAHLI MARKET SOYGUNU

Silahlı soyguncular 20 bin lirayı alarak kayıplara karıştı.

Haber -Kamera : Özgür EREN - Can EROK / İstanbul DHA

Kağıthane'de silahlı ve kasklı 2 kişi, marketin  kasasındaki  bir miktar parayı silah zoru ile alarak kayıplara karıştı. Polis soyguncuları yakalamak için çalışma başlattı. Olay Talatpaşa Mahallesi Emirgazi Caddesi üzerinde bulunan bir markette sabah saat 10.30'da meydana geldi.  Motosiklet ile markete giren  silahlı 2 kişi market çalışanlarını ve müşterileri etkisiz hale getirdi. Soygunculardan biri market çalışanını silah zoru ile  marketin arka bölümünde bulunan para kasasına götürdü. Diğer soyguncu ise o sırada alışveriş yapan müşterileri bir araya topladı. Soyguncular,  kasadan market çalışanların iddiasına göre yaklaşık 20 bin lira aldı.

POLİS MARKETTE DELİL TOPLADI

Kasklı iki kişi daha sonra geldikleri motosiklet ile ara sokaklarda izlerini kaybettirdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Polis ekipleri markette ve cadde üzerinde bulunan güvenlik kameraları incelemeye aldı. Olay yeri inceleme ekipleri ise market içerisinde ve marketin girişinde delil incelemesinde bulundu.

"TOPLAM BEŞ DAKİKADA SOYGUN YAPTILAR"

Soygun sırasında markette bulunan Özcan İnal, "Alışveriş yapmak için mağazaya girdim. Bir kaç tane ürün aldım. Silahlı şahıs geldi, başında kask vardı bana yoğurt dolabının oraya geçmemi söyledi. Diğer kasklı kişi ise mağaza çalışanını çelik kasaya götürdü elinde silah ile. Peşlerinde koştuk ama plakayı alamadık. Görüntülerde zannedersem vardır. Toplam beş dakikada soygunu yaptılar. Çocuk vermemek için direndi ama silah olunca mecburen verdi" diye konuştu.  Polis soyguncuları yakalamak için çalışma başlattı.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

-Marketten genel ve yakın detaylar

-Market çalışanlarından görüntü

-Polis ekiplerinden detay görüntü

-Olay yeri inceleme polisinin çalışması

-Caddeden detay görüntü

-Özcan İnal ile röportaj

-Genel ve detaylar

07.05.2017 - 12.31 Haber Kodu : 170507043_

==============================

3 - BEYOĞLU'NDA İŞÇİ AİLELERİ 61. KEZ BİR ARAYA GELDİ

Haber-Kamera: Özgür EREN / İSTANBUL DHA

Kendilerini "Adalet Arayan İşçi Aileleri" olarak tanımlayan aileler,  61. kez Galatasaray Meydanı'nda bir araya geldi. İş kazası sonucu hayatını kaybedenleri fotoğraflarının sergilendiği eylem basın açıklamasının ardından sona erdi. Adalet Arayan İşçi Aileleri Galatasaray Meydanı'nda saat 13.00'da bir araya geldi. Ellerinde "Sorumlular belli adalet istiyoruz" yazılı  dövizler olan bir grup iş kazasında hayatını kaybeden kişilerin fotoğraflarını yere serdi. "İş Kazası Değil Cinayet" yazılı pankartı duvara asan grup ardından basın açıklaması gerçekleştirdi. İş kazasında hayatını kaybeden Eren Eroğlu'nun babası Erdinç Eroğlu,  "Uluslararası Çalışma Örgütü'ne göre her yıl yaklaşık 2,5 milyon kadın ve erkek çalışırken ölüyor. Çalışanlar her yıl yaklaşık 337 milyon kez  iş kazasına maruz kalıyorlar. Her yıl yaklaşık 160 milyon kere çalışma nedenli hastalıklara yakalanıyorlar. İş yerlerinde kullanılan toksik maddeler her yıl 440 bin işçiyi öldürüyor. Her 15 saniyede bir işçi çalışırken hayatını kaybediyor.Tarihimize kara bir leke olarak geçen Soma katliamının, ülkemizde meydana gelen en büyük iş cinayetinin 3. yıl dönümü yaklaşırken hukuki süreci ve anma etkinliklerini konuşacağız" diye konuştu. Eylemciler basın açıklamasının ardından dağıldı.

Görüntü Dökümü

------------------------

-İş kazasında hayatını kaybedenlerin fotoğraflarının yere serilmesi

-Eylemcilerden genel ve yakın detaylar

-Eylemcilerin ellerindeki döviz ve fotoğraflardan detay görüntü

-Açılan pankattan detay görüntü

-Erdinç Eroğlu'nun açıklamaları

-Genel ve detaylar

07.05.2017 - 14.24 Haber Kodu : 170507070_

===============================

4- RUS SAVAŞ GEMİSİ İSTANBUL BOĞAZI'NDAN GEÇTİ

Haber Kamera : Özgür EREN - Hakan KAYA / İstanbul DHA

Rus Donanması'na ait "156" borda numaralı  "Yamal" adlı savaş gemisi saat  08.30 sıralarında Marmara Denizi'nden İstanbul  Boğazı'na girdi. Geminin geçişi sırasında  denizden Sahil Güvenlik Komutanlığı'na bağlı bot  ile deniz polisi savaş gemisine eşlik etti. Güvertesinde çok sayıda asker olan savaş gemisinde güvertenin ön bölümünde iki silahlı askerin nöbet tuttuğu görüldü.Savaş gemisi İstanbul Boğazı'ndan geçişini yaklaşık 1 saatte tamamlayarak Karadeniz'e açıldı.

Görüntü Dökümü:

----------------------

-Rus Savaş gemisinin gelişi

-Sahil güvenlik ve deniz polisinden görüntü

-Geminin ön kısmında nöbet tutan askerlerden görüntü

-Gemideki askerlerden detay görüntü

-Gemiden genel ve yakın detaylar

-Genel ve yakın detaylar

07.05.2017 - 10.16 Haber Kodu : 170507012

=======================

5- HANDE YENER'İN SURATINA DANSÇISININ AYAĞININ ÇARPTIĞI AN...

"Uçan tekme yedim"

İstanbul DHA

Ünlü popçu Hande Yener, önceki akşam Başakşehir'de bulunan bir AVM'de konser verdi.

Keyifli başlayan konserde dançısının çarptığı Hande Yener'in dişi kırıldığı dudağı patladı. O anlar konseri izleyenlerin cep telefonu kameralarına yansıdı. Görüntülerde takla atan dansçının ayağının Yener'in suratına çarptığı görülüyor. Diğer dansçıları tarafından apar topar kulise götürülen Hande Yener, tedavisinin ardından sahneye tekrar çıktı. Olay anını anlatıp "Uçan tekme yedim" diyen Yener,  konserine devam etti.

Görüntü Dökümü:

-----------

-Yener'in şarkı söylemesi

-Dansçısının takla atması

-Ayağının Yener'in suratına çarpması

-Tekrar sahneye çıkıp konuşması

-Konserden detaylar

07.05.2017 - 11.31 Haber Kodu : 170507029