Dha İstanbul Bülteni - 2
1- BEYOĞLU'NDA KİLİSEDE HIRSIZLIK (1)Tablo ile haçı yol kenarına bırakıp kaçtılar Haber-Kamera: Zeki GÜNAL - İSTANBUL DHABeyoğlu'nda bulunan Surp Krikor Lusavoriç Ermeni Ortodoks Kilisesi'ne hırsız girdi.
1- BEYOĞLU'NDA KİLİSEDE HIRSIZLIK (1)
Tablo ile haçı yol kenarına bırakıp kaçtılar
Haber-Kamera: Zeki GÜNAL - İSTANBUL DHA
Beyoğlu'nda bulunan Surp Krikor Lusavoriç Ermeni Ortodoks Kilisesi'ne hırsız girdi. Kiliseden bazı eserleri çalan hırsızlar büyük bir tablo ile haçı, bir araca koymak isterken çevredekiler tarafından farkedildi. Tablo ile haçı yol kenarına bırakan hırsızlar bazı eserler ile kaçarak kayıplara karıştı. Olay yerine gelen polis inceleme başlattı.
Görüntü Dökümü:
-----------
-Yol kenarındaki tablo ile haç
-Polisin incelemesi
-Görgü tanığı ile röp.
15.09.2017 - 11.50 Haber Kodu : 170915052
======================
2- KILIÇDAROĞLU'NUN AVUKATINA GÖZALTI
Haber: Özden ATİK / İstanbul, DHA
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik, FETÖ soruşturması kapsamında Ankara'da gözaltına alındı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nca yürütülen Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) avukat yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında, Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik hakkında gözaltı kararı verildi. Avukat Çelik, Ankara'da gözaltına alındı. Çelik'in Samanyolu TV ve Bugün TV gibi kanalların Digitürk platformundan çıkarılması üzerine, Fethullah Gülen'in talimatının ardından aboneliğini iptal ettirdiği öne sürüldü.
========================
3- GASP EDEMEDİKLERİ KURYEYİ VURDULAR
Haber-Kamera: Sinan BİLGİLİ-İSTANBUL DHA
Zeytinburnu'nda döviz bürosuna ait 100 bin doları taşıyan kurye silahlı kişiler tarafından gasp edilmek istendi. Gaspçılar parayı vermeyen kuryeyi vurarak kaçtı.
Olay saat 09.50 sıralarında D-100 karayolu Zeytinburnu yanyol üzerinde meydana geldi. Merter'deki bir döviz bürosuna ait 100 bin doları Kapalıçarşı şubesine götüren kuryeyi takip eden kamyonette bulunan silahlı kişi ya da kişiler kuryeyi durdurmak istedi. Fatih Karkar ve ismi öğrenilemeyen arkadaşı durmayarak yollarına devam etti. Bu sırada sıkıştırılan motosiklettekiler yere düştü. Karkar ve arkadaşı hafif yaralandı. Bu sırada gaspçılarla 2 kişi arasında arbede yaşandı. Karkar, içinde 100 bin dolar bulunan çantayı vermeyince ayağından 3 el ateş edilerek vuruldu. Saldırganlar araçlarıyla kaçtı.İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri yaralı Karkar'ı hastaneye götürdü. Polis kaçan soyguncuları yakalamak için çalışma başlattı.
Görüntü Dökümü:
--------------
-Olay yeri
-Polis ekipleri
-Motosiklet
-Boş kovanlar
-Kan izleri
-Detaylar
15.09.2017 - 10.37 Haber Kodu : 170915020
==========================
4- 70 HAVA HARP OKULU ÖĞRENCİSİNİN YARGILANDIĞI DAVADA MÜTALAA
ÜÇ RÜTBELİYE CEZA İSTENİRKEN, ÖĞRENCİLERİN DOSYASI AYRILDI
Haber: Özden ATİK / İstanbul, DHA
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin aralarında 70 Hava Harp Okulu öğrencisinin bulunduğu ve 3'ü rütbelinin tutuklu olduğu toplam 75 sanıklı davada, savcı esas hakkındaki mütalaasını verdi. Savcı, 3 rütbelinin 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapsini ve 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti. Savcı 70 öğrenci ve 2 erin dosyasının ise bu davadan ayrılmasını talep etti. Mahkeme, savcının talebini kabul ederek öğrenci ve erlerin dosyasının bu davadan ayrılarak sürdürülmesine karar verdi.
İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Mesut Metin Kazancı, Harun Ay ve Burhanettin Koyuncu getirildi. Tutuksuz sanıklardan Fetullah Koca ve Mehmet Toprak ile şikayetçi taraf olarak TBMM Başkanlığı, Başbakanlık ve Milli Savunma Bakanlığı vekilleri de duruşmada hazır bulundu.
MÜTALAA VERİLDİ
Duruşmada, savcı Halil İbrahim Kuş esas hakkındaki görüşünü açıkladı. Savcı, sanık Mesut Metin Kazancı'nın 3. Filo Kol Komutanı, kurmay yüzbaşı olarak, sanık Harun Ay'ın 3. Filo 31. Kol 312 Tim Komutanı, teğmen ve sanık Burhanettin Koyuncu'nun takım komutanı, teğmen olarak görev yaptıklarını belirtti. Mütalaada sanık öğrencilerin bir kısmının Mesut Metin Kazancı ve Harun Ay emir ve komutasında otobüse bindikleri, diğerlerinin de Burhanettin Koyuncu'nun komutasında askeri araca bindikleri, darbe kalkışması sırasında aldıkları talimatla belirlenen bölgeleri kontrol altına almak ve destek olmak için görevlendirildikleri belirtildi. Sanıkların 23.45-00.07 sıralarında Yalova'dan İstanbul'a doğru yola çıktıkları, saat 03.00 sıralarında FSM Köprüsü Kavacık Mevkii yakınlarında trafik yoğunluğunun arttığı, otobüslerin çevresine sivil vatandaşların toplandıkları, vatandaşların uyarısına rağmen otobüslerden inip eylemi sonlandırmadıkları vurgulandı.
"BİLİNÇLİ OLARAK GELDİLER"
Sabah 08.00 sıralarında polis ekiplerinin gelmesi üzerine teslim oldukları, sanıkların Çakmak Karakolu'nda suçlamaları reddederek darbe girişiminden haberdar olmadıklarını belirttikleri, ancak arama el koyma tutanaklarından HTS raporlarından rütbeli sanıkların mobil telefonlarıyla birçok telefon görüşmesi yaptıkları anlatıldı. Mütalaada, whatssup grup mesajlaşmalarının içeriği ve yazılmış oldukları zaman dilimi değerlendirildiğinde, darbe faaliyetleri kapsamında bilinçli şekilde ve takviye güç olarak Yalova'dan İstanbul'a geldiklerini ortaya koymakta olup mesajların yazıldığı saatlerden çok daha önce sosyal medyada olayın darbe kalkışması olduğunda yönelik haberler yayıldığı ifade edildi.
"KALKIŞMADAN HABERDARDILAR"
Mütaalada, "Ellerinde telefon bulunan ve internet hattı üzerinden birbirleriyle iletişime geçen rütbeli personelin sosyal medyada yayılan darbe kalkışmasına ilişkin haberlere ulaşmamış olmaları hayatın olağan akışına uygun değildir. Kaldı ki sanıkların, sokağa dökülen vatandaşların ve güvenlik güçlerinin 'teslim olun' çağrılarına uzun süre duyarsız kaldıkları anlaşılmaktadır. Aralarında yaptıkları yazışmaların içerikleri, kalkışmadan haberdar olduklarını göstermektedir" denildi.
"AKTİF ROL OYNADILAR"
Mütalaada, sanıkların kendi iradi davranışlarıyla değil, kalkışmanın başarısız olmasından dolayı zorunlu olarak teslim oldukları, emir komuta içerisinde hareket eden rütbeli personelin darbe girişiminde aktif rol oynadıkları, kendilerini suçtan kurtarmaya yönelik savunma yaptıkları kanaatine varıldığı belirtildi.
3'ER KEZ AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS TALEP ETTİ
Rütbeli sanıkların FETÖ ile organik bağları olduğunun kabülünün gerektiğini ifade eden Savcı, Hava Harp Okulu öğrencilerinin ve 2 erin dosyasının ayrılmasını talep etti. Savcı, 3 rütbeli sanığın "Anayasal düzeni, TBMM'yi ve hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek" suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ve "Silahlı Terör Örgütüne üye olmakö suçundan 7,5 yıldan 15'er yıla kadar cezası hapislerini talep etti.
ÖĞRENCİ VE ERLERİN DOSYASI AYRILDI
Mahkeme heyeti, 70 Hava Harp Okulu öğrencisi ile 2 er hakkındaki davanın ayrılmasına karar verdi. rütbeli sanıklarin mütalaaya karşı savunmalarını hazırlamaları için süre verilmesini de kararlaştıran mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Duruşma ertelendi.
İDDİANAME
İddianamede, darbe girişimi sırasında Yalova Hava Meydan Komutanlığı'nda kamp yapmakta olan 70 Hava Harp Okulu öğrencisi, bu öğrencilerden sorumlu 3 rütbeli komutan ile şoför olarak görev yapan 2 er "şüpheli" sıfatıyla yer aldı. Tüm şüphelilerin "Anayasal düzeni, TBMM'yi ve hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek" suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor. 73 askerin "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15'er yıla kadar; 2 erin ise "Örgüte üye olmadan örgüt adına suç işlemek" suçundan 5'er yıldan 10'ar yıla kadar hapsi talep ediliyor.
=============================
5- LÜKS REZİDANSTAKİ CİNAYET: 6 KİŞİNİN MÜEBBET HAPSİ İSTENDİ
Haber: Serpil KIRKESER / Kamera: İstanbul DHA
Başakşehir'de lüks rezidansın 22'inci katında Yavuz Anuk'un (29) feci şekilde dövülerek öldürülmesine ilişkin yürütülen soruşturma 8 ay sonra tamamlandı. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, 1'i tutuklu 6 şüphelinin "Kasten öldürme" suçundan ayrı ayrı müebbet hapis cezasına çarptırılmasını istedi. İddianamede şüphelilerin, tespit edilemeyen bir sebeple tartıştıkları maktül Yavuz Anuk'u darp ederek öldürdükleri öne sürüldü.
İDDİANAMEDE OLAY GÜNÜ ANLATILDI
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianameye göre, Başakşehir'de 28 Ocak'ta meydana gelen olay iddianamede şöyle anlatıldı: Şikayetçi Bacı Anuk saat 19.30'da katta bulunan 250 numaralı dairesine çıktı ve sırt üstü yatar vaziyette kanlı bir erkek cesedi gördü. Asansör ile tekrar aşağı inerek resepsiyona haber veren Bacı Anuk, güvenlik görevlileri ile tekrar kata çıktı. Bacı Anuk dairesine doğru hareket ettiği sırada kapının açık olduğunu gördü ve aynı dairede birlikte kaldığı kardeşi Yavuz Anuk'un telefonunu aradı, ancak ulaşamadı.
"BU KİM NE OLMUŞ BURADA"
Bacı Anuk, polislerin gelmesiyle birlikte yerde yatan cesedin kardeşi Yavuz Anuk olduğunu tespit etti. Bu sırada 252 numaralı dairede bulunan ve alkollü olduğu tespit edilen şüpheli Evren Gürsoy kapıyı açarak, "Bu kim? Ne olmuş burada?" şeklinde sorular sordu. Evren Gürsoy gözaltına alan polis, 252 numaralı dairenin salon ve banyo kısmının dağınık olduğunu tespit etti, salonda bulunan koltuk kenarında kanlı pantolon, salonda kanlı ayakkabı izleri, balkon korkulukları yüzeyinde kan lekeleri ile banyoda lavabo üzerinde kanlı atlet buldu. 252 numaralı dairede tespit edilen kan izlerinin Yavuz Anuk'a ait olduğu belirlenirken, maktül Yavuz Anuk'un ayak uçlarına yaklaşık bir metre mesafede pantolon kemer tokası bulundu, muhtemel bu kemere ait üzerinde kan bulunan bir kemer de 252 numaralı daire içerisinde ele geçirildi. Adli Tıp Kurumu hazırladığı otopsi raporunda Yavuz Anuk'un künt kafa travmasına bağlı kafatası ve yüz kemik kırıkları ile birlikte beyin kanaması ve beyin doku harabiyetine bağlı hayatını kaybettiğinin tespit edildiğini belirledi.
ŞÜPHELİLER İLE MAKTUL ARASINDA TANIŞIKLIK YA DA HUSUMET TESPİT EDİLEMEDİ
Olay yeri kamera görüntülerinin incelendiği ve olayla ilgili 6 şüphelinin gözaltına alındığı anlatılan iddianamede şüphelilerin suçlamayı reddettiği kaydedildi. Maktul Yavuz Anuk ile şüpheliler arasında herhangi bir husumet veya tanışıklığın tespit edilemediği ifade edilen iddianamede, şüpheliler Kemal Yurttürk, Kenan Özdemir, Özkan Türker, Recep Yılmaz ve Yavuz Değirmenci'nin olay yerinden kaçtıkları anlatıldı. İddianamede şüpheli Evren Gürsoy'un sağ işaret parmağı tırnağı arasında maktule ait DNA profilinin tespit edildiği, şüpheli Gürsoy'un da olaya bizzat iştirak ettiğinin de anlaşıldığı ifade edildi. İddianamede, şüphelilerin tespit edilemeyen bir sebeple tartıştıkları Yavuz Anuk'u darp ederek öldürdükleri iddia edildi.
ŞÜPHELİLERİN MÜEBBET HAPİS CEZASI İSTENDİ
İddianamede şüpheli tutuklu Evren Gürsoy (31) ile tutuksuz şüpheliler Kemal Yurttürk (45), Kenan Özdemir (39), Özkan Türker (30), Recep Yılmaz (27) ve Yavuz Değirmenci'nin (33) "Kasten öldürme" suçundan ayrı ayrı müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi. İddianame kabul edildi, şüpheliler önümüzdeki günlerde Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkacak.
Görüntü Dökümü: Arşiv
------------------------
Yavuz Anuk'un fotoğrafı
15.09.2017 - 11.58 Haber Kodu : 170915050_