Dha İstanbul Bülteni - 1
1- YENİÇAĞ GAZETESİ BİNASINA TAŞLI SOPALI SALDIRIGrubun taş ve sopalarla gazete binasına saldırı anı güvenlik kameralarına yansıdı.
1- YENİÇAĞ GAZETESİ BİNASINA TAŞLI SOPALI SALDIRI
Grubun taş ve sopalarla gazete binasına saldırı anı güvenlik kameralarına yansıdı.
Haber - Kamera: Soner HASIRCIOĞLU / İstanbul DHA
Yeniçağ Gazetesi merkez binasına bir grup tarafından taşlı sopalı saldırıda bulunuldu. Gazetede binasında maddi hasar meydana gelirken saldırıda ölen ya da yaralanan olmadı.
Edinilen bilgiye göre, Yeniçağ Gazetesi'nin Yenibosna'da bulunan merkez binasına saat 20.30 sıralarında kimliği belirsiz yaklaşık 30 kişilik bir grup tarafından saldırı düzenlendi. Grup, gazete binasının içerisine kadar girerek ellerinde getirdikleri taş ve sopalarla cam ve çerçeveleri indirdi. Bina önünde duran bazı araçlarda da maddi hasar oluştu. Saldırıda ölen ya da yaralanan olmazken grup, olay yerinden kaçarak uzaklaştı. İhbar üzerine, gazete binasına çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Polis, gazetenin bulunduğu sokağı güvenlik kordununa aldı. Olay yeri inceleme ekipleri de uzun süre incelemelerde bulundu. Polisinin olayla ilgili soruşturması sürüyor.
OLAY ANI GÜVENLİK KAMERASINDA
Grubun taş ve sopalarla saldırı anı güvenlik kameralarına yansıdı. Görüntülerde, ellerinde taş ve sopa bulunan çok sayıda kişinin gazetenin giriş kapısına saldırı yaptıkları görülüyor.
İCRA KURULU BAŞKANI YABULOĞLU'NDAN AÇIKLAMA
Yeniçağ Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Ahmet Yabuloğlu, bu akşam gazete binasına bir grup tarafından yapılan taşlı sopalı saldırıya ilişkin açıklamalarda bulundu.
Gazeteden çıkmasının ardından saldırının gerçekleştiğini belirten Yabuloğlu "Biz çıktıktan sonra saldırı gerçekleşmiş, arkadaşların haber vermesiyle geri geldik. Girişteki tüm cam çerçeve indirilmiş, Bizi en çok sevindiren, hiçbir personelimizin burnu kanamamış. Cana gelecek olan mala gelsin. Bina önündeki araçlar tahrip edilmiş. İhbar üzerine sağ olsun polis arkadaşlarımız gelmiş, gerekli tedbirleri almış, olay yeri incelemelerini yapıp her şeyi titizlilikle inceliyorlar. İfade alıp onlar da bu işi aydınlatmak için gayret ediyorlar. Arkadaşlarımızdan öğrendiğimize göre 15-25 kişilik bir grup toplu olarak gelmişler, ellerinde taş ve sopalarla binanın dış camlarını kırıp içeriye girmişler. Girişteki bankları falan tahrip etmişler, eşyaları dağıtmışlar. O sırada tabi personel büyük bir şaşkınlık içerisinde idari bölümün kapısını kapatmışlar. Onlar da daha sonradan anlaşılıyor ki, yangın tüpleriyle kapıyı kırmaya gayret etmişler. O kapıyı açamayınca da 3-5 dakika içinde geldikleri gibi gitmişler. İçerideki kameraları tahrip etmişler. İçerideki ve dışarıdaki kameraların çektiği görüntülerden aşağı yukarı eşkalleri belirlenmiş durumda. Polis de en kısa sürede yakalayacaktır. Polis araştırmayı yaptı herhangi bir mermi çekirdeği bulunmadı. Personelden silah gören yok. Tehdit falan almadık. Yakın zamanda birilerini öfkelendirecek yayın da yok." dedi.
Görüntü Dökümü:
--------------------------
(GÜVENLİK KAMERASI)
-Grubun ellerinde taş ve sopalarla saldırması
(İÇERDEN GÖRÜNTÜ)
-Gazete içerisinden görüntüler
-İndirilen cam ve çerçeveler
(AKTÜEL GÖRÜNTÜLER)
-Gazete binasından görüntü
-Kırılan camlar
-Polisin çalışmaları
İcra Kurulu Başkanı Ahmet Yabuloğlu'nun açıklaması
-Detaylar
08.12.2016 - 22.13 Haber Kodu : 161208210
08.12.2016 - 23.31 Haber Kodu : 161208219
09.12.2016 - 00.36 Haber Kodu : 161209001
=================================
2- AKARYAKIT İSTASYONUNDA PARK HALİNDEKİ ARACA EL YAPIMI PATLAYICI ATILDI
Haber- Kamera: Hakan KAYA - Ozan URAL / İSTANBUL DHA
Çağlayan'da bir akaryakıt istasyonunda park halinde bulunan otomobile poşet içinde el yapımı patlayıcı atıldı.
Olay gece saat 02.00 sıralarında Çağlayan Şevketpaşa Caddesi üzerindeki bir akaryakıt istasyonunda meydana geldi. İddiaya göre, 33 yaşındaki Onur Kabakçı 34 KP 5054 plakalı otomobilinin lastiklerine hava basmak için istasyona geldi. Bu sırada cadde üzerinden geçen bir otomobilden poşet içerisinden araca el yapımı patlayıcı madde atıldı. Patlayıcı madde Kabakçı'nın otomobilin yanına düşerek büyük bir gürültüyle patladı. Olayı gerçekleştiren kişi yada kişiler ise otomobille olay yerinden hızla uzaklaştı. Patlama sonucu otomobilde maddi hasar meydana gelirken, ihbar üzerine olay yerine polis, sağlık ve itfaiye ekipler sevk edildi. Polis ekipleri olay yerinde güvenlik önlemi alarak inceleme yaptı. Patlama nedeniyle kulağında geçici işitme kaybı yaşandığı öğrenilen Kabakçı da olay yerine gelen ambulansta tedavi edildi. Patlayıcı atılan otomobilin yakınında ise akaryakıt tankerinin bulunması dikkat çekti. Olay yerine yaklaşık 100 metre uzaklıkta ise Çağlayan Polis Merkezi Amirliği bulunuyor.
GÜVENLİK KAMERALARI İNCELELENDİ
Olay yeri inceleme ekipleri hasar gören otomobilde inceleme başlatırken, akaryakıt istasyonun güvenlik kameraları ise incelemeye alındı. İnceleme yapan ekipler patlamanın el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu yaşandığını belirledi. Polis ekipleri olayı gerçekleştiren kişi yada kişileri yakalamak için çalışma başlattı.
Görüntü döküm:
-------------
-Patlayıcı atılan aracın görüntüsü
-Polislerden görüntü
-Ambulansta tedavi gören sürücü
-Olay yeri inceleme ekiplerinin görüntüsü
-Genel ve detaylar
09.12.2016 - 03.13 Haber Kodu : 161209008
09.12.2016 - 04.01 Haber Kodu : 161209009
============================
3- YIKIM İÇİN BOŞALTILAN BİNANIN ASANSÖR BOŞLUĞUNDA YANMIŞ ERKEK CESEDİ BULUNDU
Haber-Kamera: İbrahim AKTÜRK - Süleyman KAYA - Ali Kerem BENGİ / İSTANBUL DHA
Bağcılar'da kentsel dönüşüm kapsamında yıkım çalışması yapılan 6 katlı binanın asansör boşluğunda yanmış erkek cesedi bulundu. Yıkımın ruhsatsız gerçekleştiğini ileri süren vatandaşlar cesedin yıkımı yapılan işçilerden biri olduğunu ileri sürdü.
Demirkapı Mahallesi, Altınel Sokak, Albayrak Sitesi'nde 6 katlı bir binada dün saat 19.00 sıralarında kentsel dönüşüm kapsamında yıkım çalışması yapılan binanın asansör boşluğunda yanmış erkek cesedi gören vatandaşlar durumu polise bildirdi. Gelen polis ekipleri, yanmış erkek cesediyle karşılaştı. Polis, çevrede geniş güvenlik önlemi aldı. Olay yeri inceleme ekipleri cesedi çıkarmak için itfaiye ekiplerinden yardım istedi. Olay yerine gelen itfaiye erleri asansör boşluğunda bulunan ceset, uzun uğraşlar sonucu çıkarılabildi. Yapılan incelemelerin ardından ceset otopsi ve kimlik tespiti için Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.
Vatandaşlar, yıkımın ruhsatsız gerçekleştiğini, ölen kişinin yıkım yapan bir işçi olabileceğini ileri sürdüler. Polis, olayla ilgili çok yönlü soruşturma başlattı.
Görüntü Dökümü:
------------------------
-Binadan detay görüntü
-Olay yeri inceleme ekiplerinden görüntüler
-Site sakinleriyle röportajlar
-Polis ekiplerinden görüntü
-İtfaiye ekiplerinden detaylar
-Adli tıp aracı girişi ve çıkısı
-İtfaiye ekipleri cesedi çıkarması
-Genel ve Detaylar
08.12.2016 - 23.05 Haber Kodu : 161208216
09.12.2016 - 01.30 Haber Kodu : 161209004
====================================
(ÖZEL)
4- ARACININ YANIŞINI GÖZYAŞLARIYLA İZLEDİ
Haber-Kamera: Ali Kerem BENGİ / İSTANBUL DHA
Bağcılar'da park halindeki otomobili yanan kadın, aracının söndürülüşünü gözyaşları içinde izledi.
Bağcılar, Yıldıztepe Mahallesi 30/2 Sokak'ta park halindeki 34 R 7382 plakalı otomobilin motor kısmında saat 02.45 sıralarında henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. Yangını gören vatandaşlar itfaiye ve polis ekiplerine haber verdi. İhbar sonrasında kısa sürede olay yerine gelen itfaiye ekipleri, yangına müdahale etti. İtfaiye ekiplerinin müdahalesi sonrasında kısa sürede söndürülen otomobilde maddi hasar oluştu. Aracının yandığını öğrenen Damla Bodurlar isimli kadın ise olay yerine geldi. Aracını yanmış bir şekilde gören Bodurlar itfaiyenin müdahalesini gözyaşları içinde izledi. Yangın sonrası araçta maddi hasar oluşurken, polis olayla ilgili soruşturma başlattı.
Görüntü Dökümü:
----------------
-Aracın alevle yanması
-İtfaiyenin gelmesi
-İtfaiye eri araca söndürmesi
-Aracının sahibinin gözyaşları
-Yangını izleyen vatandaş
-Polis ve İtfaiye ekipleri
-Genel ve detaylar
09.12.2016 - 06.30 Haber Kodu : 161209012
===============================
5- SERBEST BIRAKILAN HDP MİLLETVEKİLİ HÜDA KAYA AÇIKLAMA YAPTI
HDP Milletvekili Hüda Kaya,
"Bizim hesap vereceğimiz merci, Çağlayan Adliyesi ve oradaki savcılar değildir. Anayasaya göre bizim hesap vermekle yükümlü olduğumuz merci Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir." dedi.
Haber - Kamera: Mehmet İlkay ÖZER / İstanbul DHA
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında ifadeye vermeye gitmediği gerekçesiyle hakkında zorla getirilme kararı çıkarılan HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya, bugün Beyazıt'ta katıldığı eylemin ardından evinin önünde gözaltına alındı. İstanbul Adalet Sarayı'na götürülen Kaya, burada talimatla savcılığa ifade verdi. Kaya, ifadesinin ardından serbest bırakıldı.
Hüda Kaya serbest kalmasının ardından, Beyoğlu'ndaki HDP İstanbul İl Örgütü önünde saat 17.00'de basın açıklaması yaptı.
Zor kullanılarak gözaltına alındıklarını iddia eden Kaya, "İstanbul Üniversitesi'nden atılan akademisyenler ile ilgili açıklama yaptıktan sonra evime dönerken, evimin önünde önden ve arkadan araçlar tarafından yol kapatılarak, arabamızın kapısı açılmak ve zor kullanmak kaydı ile gözaltı girişimi oldu. Son derece kaba ve ilkel bir tutumla gözaltı gerçekleştirdiler" dedi.
"BİZİM HESAP VERMEKLE YÜKÜMLÜ OLDUĞUMUZ YER, TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİDİR"
"Milyonların iradesi olan eş başkanlarımız, başta kadın milletvekillerimiz olmak üzere halkımızın iradesi olan milletvekillerimiz hapishanede tutsak durumdalar." ifadelerini kullanan Kaya, "Bundan bir hafta önce zorla getirilme kararını tebliğ etmişlerdi. Fakat biz şunun farkındayız. Biz, bizim muhattap olduğumuz, bizim hesap vereceğimiz merci Çağlayan Adliyesi ve oradaki savcılar değildir. Anayasaya göre bizim muhatap olduğumuz yer, bizim hesap vermekle yükümlü olduğumuz yer, Türkiye Büyük Millet Meclisidir. Çünkü milyonların iradesi orada temsil edilmektedir." diye konuştu.
HAKKINDA HAZIRLANAN FEZLEKEYİ ANLATTI
Hüda Kaya, hakkında hazırlanan fezlekeyi ise şöyle anlattı: "2016 11 Ocakta Diyarbakır'da Sur ablukası devam ederken, Demokratik İslam Kongresi eş sözcüsü olarak ben de dahil arkadaşlarımızla Sur ablukasına karşı surların yakınında bir basın açıklaması yaptık. Önümüzü TOMA'lar kesti. Orada yaptığımız konuşmada barışı ve kanın durmasını ifade ettik. Konuşma metnimin tamamı fezlekede bulunmaktadır. Bu konuşmamı 'terör örgütü propagandası yapmak' diye hakkımızda fezlekeler düzenlendi. Bundan dolayı ifademizi almaya çalıştılar."
"BİZİM YÜZ KIZARTICI TEK BİR HALİMİZ, EYLEMİMİZ YOKTUR"
Kaya, "Bugün ifade beyanımızda bulunduk. Beyanımda da açıkladım. Bizim yüz kızartıcı tek bir halimiz, eylemimiz yoktur. Biz dün de barışı savunduk, bugün de barışı savunuyoruz. Savcıya da ifade ettim. Ben barışı politika olsun diye savunmuyorum. Barışın kendisi bir yaşam tarzıdır. Biz barışı yaşam yolu olarak tercih etmişiz. Barış bizim mücadelemizin kendisidir. Biz siyasetçi olsak ta olmasak ta barışı bir yaşam yolu olarak yaşamaya devam edeceğiz." şeklinde konuştu.
Görüntü Dökümü:
--------------------------
-Hüda Kaya'nın açıklamaları
-Toplanan partililer
-Slogan atılması
-Genel ve detaylar
08.12.2016 - 18.02 Haber Kodu : 161208177
================================
6- MİLLİ EĞİTİM BAKANI YILMAZ: FİNLANDİYA DA KENDİ PUANINI AŞAĞIYA DÜŞÜRMÜŞTÜR
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz,
"Biliyorsunuz bizde en çok Finlandiya örnek verilir. 'Finlandiya eğitim sistemini örnek alalım' denir. Ama Finlandiya eğitim sistemi de her girdiği uygulamada kendi puanını aşağıya düşürmüştür"
"Finlandiya'nın geçen PISA'daki puanı kaçtı? 545. Şimdiki puanı kaç? 511. Kayıp ne kadar? 34. Bizim kaybımız 28. Finlandiya'nınki 34. Bazıları sanki Türkiye kötüye gitse sevinecekmiş gibi. Oysa Finlandiya'ya gidip bakmak lazım. Finlandiya basınını da takip etmek lazım. Acaba geçen yılla bu yıl arasında Matematik'te 34 puanı kaybettiğinde, Türkiye'de gösterilen tepki gösteriliyor mu?"
Haber: Özgür ALTUNCU - Kamera: Yaşar KAÇMAZ / İstanbul DHA
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı'nda (PISA)Türkiye'nin düşük puan aldığı ve birçok ülkenin gerisinde kaldığı şeklindeki haberlere tepki gösterdi. Fen lisesinden katılan öğrencilerin PISA'dan 534 puan aldıklarını hatırlatan Bakan Yılmaz, "534 puan hangi ülkenin puanına denk geliyor? Onu söyleyeyim size; Estonya'nın, Japonya'nın. Yani dünyanın ikincisi Japonya 538. Üçüncüsü Estonya 534. Dolayısıyla sadece Fen Lisesi'ndeki öğrencilerimiz girmiş olsaydı, bugün aldığımız derece dünyanın ilk üçü arasındaydı." dedi.
"FİNLANDİYA HER GEÇEN GÜN DÜŞÜYOR"
Adile Sultan Kasrı Öğretmenevi'nde Milli Eğitim Bakanlığı ve Anadolu Üniversitesi iş birliğinde gerçekleştirilen Türkiye'nin "ilk yerli zeka ölçeği" ASİS'in tanıtım toplantısı sonrası gazetecilere açıklamada bulunan Bakan Yılmaz, PISA sonuçlarıyla ilgili konuştu. Finlandiya eğitim sisteminin hep örnek gösterildiğini ancak bu ülkenin PISA puanlarının her geçen yıl aşağıya düştüğünü söyleyen Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, " Bizde hep Finlandi'ya örnek verilir. Finlandiya eğitim sistemini örnek alalım denir. Ama Finlandiya her girdiği uygulamada kendi puanını aşağıya düşürmüştür. Finlandiya'nın geçen PISA'daki puanı kaçtı? 545. Şimdiki puanı kaç? 511. Kayıp ne kadar? 34. Bizim kaybımız 28. Finlandiya'nınki 34. Bazıları sanki Türkiye kötüye gitse sevinecekmiş gibi. Oysa Finlandiya'ya gidip bakmak lazım. Finlandiya basınını da takip etmek lazım. Acaba geçen yılla, bu yıl arasında Matematik'te 34 puanı kaybettiğinde acaba Türkiye'de gösterilen tepki gösteriliyor mu?" şeklinde konuştu.
PISA'YA KATILIM BİLGİLERİ
PISA 2015'ın 35'i OECD ülkesi olmak üzere 72 ülkede yaklaşık 29 Milyon öğrenciyi temsilen 540 bine yakın öğrencinin katılımıyla gerçekleştirildiğini söyleyen Yılmaz, Türkiye'nin katılımıyla ilgili şu bilgileri verdi: Türkiye'den 15 yaş grubu, 5295 öğrencinin katılımıyla bilgisayar tabanlı olarak gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda, Türkiye'nin öğrenci sayısı 925 bin. 925 bin öğrencinin içerisinden 5295 kişi seçilerek bu uygulamaya tabi tutulmuştur. Öğrencilerin yüzde 38.1'i Anadolu Lisesi, yüzde 36'sı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, yüzde 14'ü Anadolu İmam Hatip Lisesi, yüzde 2.1'i de Fen lisesi olmak üzere...
Tüm ülkeler Fen okur yazarlığı ortalama puanının 465 olduğunu söyleyen Bakan Yılmaz, "Türkiye'ninki 425. Fen okur yazarlığından 2006'dan 2015 arası incelendiğinde OECD ülkelerinde erkek öğrenciler lehinde puan artış olurken, Türkiye'de kız öğrenciler lehinde artış 12 puandır. Yine 2015 PISA'da, OECD ülkelerinde ortalama puan farkı erkek öğrenciler lehine 4 puan iken, Türkiye'de kız öğrenciler lehine 6 puandır" dedi.
"FEN LİSESİ ÖĞRENCİLERİ DÜNYA İLE YARIŞIYOR"
Fen lisesinden katılan öğrencilerin bu sınavdan 534 puan aldıklarını açıklayan Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, "534 puan hangi ülkenin puanına denk geliyor? Onu söyleyeyim size. Estonya'nın, Japonya'nın. Yani dünyanın ikincisi Japonya 538. Üçüncüsü Estonya 534. Dolayısıyla sadece Fen Lisesindeki öğrencilerimiz girmiş olsaydı, bugün aldığımız derece dünyanın ilk üçü arasındaydı. Bunda da şu görünüyorki, Fen Lisesi öğrencilerimizin dünya ile yarışma konusunda hiçbir sıkıntısı yok. Hatta dünyanın çok çok daha önünde" diye konuştu.
"SOSYAL BİLİMLER LİSESİ İNGİLTERE'DEN DE ÖNCE"
PISA'ya Sosyal Bilimler Lisesinden katılan öğrencilerden de örnek veren Bakan Yılmaz, "Bu öğrencilerimizin aldığı puan 518.Buna da bakarsak Kore'den önde. Yeni Zelanda'dan önde. Avusturya'dan önde, İngiltere'den bile önde. Buradan da anlaşılıyor ki, Sosyal bilimlerden olan öğrencilerimizin Fen okur yazarlığı, dünyanın en önde gelen ülkeleri arasında. Yine Anadolu lisesi öğrencilerimizin aldığı puan da 461. Hangi puana denk gelir diye baktığımızda ise İsrail'in, Malta'nın, Slovakya'nın aldığı puana denk geliyor" dedi.
"TEKNİK LİSELER ORTALAMAYI DÜŞÜRDÜ"
"Fen Lisemiz, Sosyal Bilimler Lisemiz, Anadolu liselerimiz çok öndeyken biz niçin 425 aldık?" diye soran Yılmaz bu soruya şu yanıtı verdi: Mesleki ve teknik eğitim lisesinde eğitim kalitemizi daha iyileştirmemiz gerekiyor. Buradan katılanların oranı yüzde 36'ydı, biliyorsunuz. Öğrencilerin aldığı puan 392. Dolayısıyla 534 alan öğrencimizin puanı ortalama 425'e çekiliyor. Teknik liselerdeki eğitimin kalitesini arttırdığımız zaman, PISA ile ilgili sorunumuz kalmayacak.
"ALMAMIZ GEREKEN MESAFE VAR"
Hükumet olarak ilk kez eğitime toplam bütçeden yüzde 20 pay ayırdıklarını hatırlatan Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, bu rakamın birçok ülkenin gerisinde olduğunu hatırlatarak, "'Niçin OECD ülkelerinin yakaladığı başarıyı yakalayamadınız?' diye bir eleştiride bulunulması doğru değildir. Biz geçmişten çok daha iyiyiz. Ancak hedefimiz 2023 yılında dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmamız lazım. Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden birisi olabilmek için, yüksek teknolojik ürünleri üretip ihracat yapabilmemiz lazım. Yani bilgi tabanlı eğitimi bizim evlatlarımıza verebilmemiz lazım. İhtiyacımız bu, gayemiz bu. Hedefimiz bu. Bunu yakalayabilmek için eğitime ayrılan kaynağı arttırmamız lazım. Geçmişe göre çok arttırdık, ancak daha almamız gereken mesafe var" dedi.
"OKUL ÖNCESİ EĞİTİM ZORUNLU OLACAK"
PISA'da Vietnam'ın Matematik'te ABD'nin önünde göründüğünü örnek veren Bakan Yılmaz, "İçinizden tek bir kimse, Vietnam'ın eğitim sistemi ABD'den iyidir diyen var mı? Dolayısıyla tek bir ölçüye bakarak ülkelerin eğitim sistemini değerlendirmek doğru değildir. Bunu mutlaka dikkate alacağız. Eksiklerimizi de göreceğiz. Nedir o eksiklerimiz? Çok net olarak şunu söyleyeyim; OECD ülkelerinin harcamış olduğu miktarı bizim de öğrenci başına harcamamız lazım. Okul öncesi eğitimi, gerçekten 1 ila 2 yıl arası okul öncesi eğitim alanların puanı eğitim almayanlardan 17 puan daha fazla. O halde biz ne diyoruz? Okul öncesi eğitimi zorunlu eğitim kapsamına almamız gerekiyor. Önümüzdeki dönemde, işte Başbakanımız da açıkladı. Önümüzdeki dönem okul öncesi eğitimi, zorunlu eğitim kapsamına alacağız.
"ÖĞRETMEN BAŞINA DÜŞEN ÖĞRENCİ SAYISI"
OECD ülkelerinde her iki öğretmenden birinin mesleki gelişim programına katıldığını bunun Türkiye'de dört öğretmenden sadece biri tarafından yapıldığını söyleyen Yılmaz, " Ne yapmak lazım? geriye kalan dörtte üçü de bu mesleki gelişim programlarına katabilmek lazım. OECD ülkelerindeki gibi öğretmen başına düşen öğrenci sayısının azaltmak lazım" dedi.
"DAHA İYİ SONUÇLAR ALACAĞIZ"
Türkiye'nin geçmişe göre eğitime daha çok önem verdiğini tekrarlayan Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz,"Bunu siz yaşarken de görürsünüz. Bir ülkede 74 Milyona yakın mobil telefon kullanılacak. Bu da bir eğitim. Eğitim sadece okulda öğrenilmiyor. Dışarıda da öğreniliyor. Türkiye teknolojiyle iç içe yaşıyor. Akıllı telefonların sayısı Türkiye'nin gelmiş olduğu seviyeyi göstermesi bakımından önemlidir. Eksiklerimizin farkındayız. Önümüzdeki dönemde okul öncesi eğitimi zorunlu eğitim kapsamına alaraktan, ikili eğitimi kaldıraraktan, yabancı dil eğitimini arttıraraktan ve mesleki ve teknik eğitime önem vererekten önümüzdeki dönemde PISA'da çok iyi sonuçlar alacağımızı söylüyorum" şeklinde konuştu.
BAKAN YILMAZ, YAPILACAK REFORMLARI AÇIKLADI
Öğretmenlerin hizmet içi eğitimine önem vereceklerini, öğretmen strateji belgesini yayınlacaklarını, öğretmen akademisini hayata geçireceklerini, performans değerlendirme sistemini getireceklerini söyleyen Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, "Ölçemediğiniz şeyi yönetemezsiniz. Mesleki eğitimi memleket meselesi olarak görüyoruz. Çıraklık eğitimini zorunlu eğitim kapsamına aldık. Hem mesleği öğreteceğiz. Hem de fark ders vererekten okulu bitirmelerini sağlayacağız. Hem teknisyen belgesi vereceğiz. Hem iş yeri açma belgesi vereceğiz. Hem de gereken krediyi de sağlayacağız. Dava nedir? Ülkemizi zengin kılmak. İnsanımızı refah içinde yaşatmak ve bütün insanımıza iş sağlamak. Mükemmel değiliz. Eksikliğimiz var. İnşallah eksikliğimizi gidermek için de daha çok çalışacağız." diye konuştu.
PISA SINAVI NEDİR?
Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) OECD tarafından 15 yaş düzeyindeki öğrencilere uygulanan test ve anket çalışmalarından oluşuyor. Öğrencilere matematik, fen bilimleri ve okuma alanlarından sorular yöneltiliyor. PISA 2000 yılından beri her 3 yılda bir yapılıyor, sonuçlarsa ertesi yıl açıklanıyor.
KOLTUĞU BOŞ KALDI
Adile Sultan Kasrı Öğretmenevinde Milli Eğitim Bakanlığı ve Anadolu Üniversitesi iş birliğinde gerçekleştirilen Türkiye'nin "ilk yerli zeka ölçeği" ASİS'in tanıtım toplantısına geç kalan Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz'ın oturacağı koltuk boş kaldı. Tören saygı duruşu ve istiklal marşıyla başladı. Yaklaşık 15 dakika sonra salona giriş yapan Bakan Yılmaz törende yaptığı konuşmada, " Genelde 'icat çıkarma derler' ama bizim dönemimizde artık icat çıkartıyoruz. Ülkemizin en büyük değeri insandır. İnsan en büyük değer ancak onu işlerseniz ondan en iyi neticeyi alırsınız. Birçok zeka ölçen uluslararası sistemler var. İşte o sistemlerin yanında ilk defa... başkaları hazırlamış biz kullanıyorduk bugüne kadar... Ancak bugünden sonra da bizim hazırlamış olduğumuz programı biz kullanacağız. Günü gelir ki, itimada şayan olur, ondan sonra başkaları bizden alır, bu programı kullanmaya başlarlar." ifadelerini kullnadı.
Görüntü Dökümü:
------------------------
Törenden detay
Bakanın adının yazdığı koltuğun boş görüntüsü
Bakan Yılmaz'ın gelişi
Yılmaz'ın törendeki konuşması
Bakan Yılmaz'ın gazetecilere yaptığı açıklama
Genel ve detay görüntüler
08.12.2016 - 18.51 Haber Kodu : 161208190
====================================
7- "JENNİFER'IN DÜĞÜNÜ" NÜN GALASI CEVAHİR SAHNE'DE YAPILDI
Galaya Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, Eski bakanlardan Ömer Dinçer, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kızı Sümeyye Erdoğan Bayraktar ve Osmanlı Hanedanı üyesi Osman Selahaddin Osmanoğlu da katıldı.
Haber - Kamera: Mehmet İlkay ÖZER / İstanbul DHA
İstanbul Devlet Tiyatrosunun yeni oyunu, "Jennifer'ın Düğünü" nün galası yapıldı. Cevahir Sahnesi'nde tiyatro severlerle buluşan oyunun galasına, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, Eski bakanlardan Ömer Dinçer, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kızı Sümeyye Erdoğan Bayraktar ve Osmanlı Hanedanı üyesi Osman Selahaddin Osmanoğlu da katıldı.
İskender Pala'nın yazdığı oyunu Hidayet Erdinç yönetirken, müziklerini Can Atilla, dekor tasarımını Şirin Dağtekin Yenen, kostüm tasarımını Nalan Alaylı, ışık tasarımını Yakup Çartık, koreografisini ise Yeşim Alıç yaptı.
Oyunda, Fatih Kahraman, Göker Ersivri, Rezzak Aklar, Hakan Onat Peynirci, Işıl Keskin, Bahar Yanılmaz, Erdoğan Aydemir, Nihal Tercanve Cem Tek'in yanı sıra çok sayıda oyuncu rol aldı.
PALA: BURADA ADINI ANDIĞIMIZ HERKESİN RUHU ŞAD OLSUN
Oyunun bitiminde sahneye Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı ve İskender Pala çıktı. Bakan Avcı izleyicilere ve oyunculara teşekkür ederken, Oyunun yazarı İskender Pala bir konuşma yaptı. Pala konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "Bu bizim tarihimizin daha başladığı yıl, içinden daha yüzlerce oyun çıkar. Nice oyunlar sahnelenir, nice görsel sanatlar ortaya çıkar. Biz bir kıyısından başladık. Burada adını andığımız herkesin ruhu şad olsun. Onlar bize bu vatanı, bu toprakları, bu memleketi hediye ettiler. Biz de onların ruhu gibi, onların ruhaniyetine uygun şekilde bu toprakların sahibi olmaya devam ederiz."
OSMANOĞLU: OYUNU ÇOK BEĞENDİM
İskender Pala'nın daveti üzerine oyunu izlemeye geldiğini söyleyen Osmanlı Hanedanına mensup Osman Selahaddin Osmanoğlu da, "Oyunu çok beğendim. Benim ecdadımla alakalı olduğundan dolayı özel bir ilgim oldu. Benim de ismim Osman. Osman bey ilk padişah oldu. Benim 27. Kuşak dedemdir." şeklinde konuştu.
OYUNUN KONUSU
"Kayı Boyu'nun beyi Osman'ın hem kayınpederi, hem piri olan Şeyh Edebali, yakın zamanda kurulacak ve devamında neredeyse yedi yüz yıl cihana hükmeden bir imparatorluğa dönüşecek olan Osmanlı Devleti'ne, Osman Bey eliyle nefes ve can vermiştir. Böylece imparatorluğun maddi ve manevi temelleri sağlam bir şekilde atılmış, dışarıdan gelecek tüm tehlikeler bu iman, inanç ve zeka ile bertaraf edilebilmiştir.
Bizanslı tekfurlar, gittikçe güçlenmekte olan Osman Bey'i ortadan kaldırmak için hain bir plan yaparlar. Bilecik Tekfuru Digenis, Yarhisar Tekfuru Dukas'ın kızı Jennifer ile evlendirilecek, düğüne davetli olarak gelen Osman Bey, pusu kurulup öldürülecektir. Düğün gecesi için Bizans'ın kendi içinde de ayrı bir tezgah kurulur. İnegöl Tekfuru Nikola ve General Muzalo'nun kimsenin bilmediği bambaşka planları vardır.
Düğüne davet için elçi olarak gönderilen Mihail dayanamaz ve eski dostu Osman'a kurulan tuzağı anlatır.
Osman tuzağı tersine çevirecek zekice bir plan yapar. Kadın kılığına sokarak düğüne getirdiği askerleri sayesinde pusuyu bertaraf eder. Aynı anda hem Bilecik Kalesi'nde, hem düğün alanında başlayan savaş Osman Bey'in zaferiyle sonuçlanır."
Oyun 06-11 Aralık tarihleri arasında Cevahir Sahnesi'nde izlenebilecek.
Görüntü Dökümü:
---------------------
-Davetlilerin gelişi
-Oyundan sahneler
-Bakan Avcı ve İskender Pala'nın konuşması
-Osmanoğlu ile röportaj
-Genel ve detaylar
08.12.2016 - 23.49 Haber Kodu : 161208221