Dha Dış - Eppen Başkanı Özdemir: Türkiye Enerji Güvenliğinde Söz Söyleme İmkanına Sahip Olacak
Dha DIŞ - EPPEN Başkanı Özdemir: Türkiye enerji güvenliğinde söz söyleme imkanına sahip olacakSevda DÜKKANCI/SOFYA(Bulgaristan),(DHA)- BULGARİSTAN'da, 'Enerji Uzmanları Toplantısı'na katılan Enerji Piyasaları ve Politikaları Enstitüsü (EPPEN) Başkanı Volkan Özdemir, 'Türk Akımı'nın ikinci...
Dha DIŞ - EPPEN Başkanı Özdemir: Türkiye enerji güvenliğinde söz söyleme imkanına sahip olacak
Sevda DÜKKANCI/SOFYA( Bulgaristan ),(DHA)- BULGARİSTAN'da, 'Enerji Uzmanları Toplantısı'na katılan Enerji Piyasaları ve Politikaları Enstitüsü (EPPEN) Başkanı Volkan Özdemir, 'Türk Akımı'nın ikinci hattının önemine değinerek, "Rusya Türkiye üzerinden Avrupa'ya gaz satacak, yani Rusya ile Türkiye arasında karşılıklı bağımlılık tesis edilmiş olacak ve Türkiye enerji güvenliği açısından hem kendi ulusal konumunu güçlendirdiği gibi, ileride bu bölgenin, Balkanların enerji piyasaları, doğalgaz piyasaları açısından da ciddi bir söz söyleme imkanına sahip olacak" dedi.
Bulgaristan'ın başkenti Sofya'da düzenlenen 'Enerji Uzmanları Toplantısı'na EPPEN Başkanı Volkan Özdemir, Türkiye, Rusya, Bulgaristan ve Sırbistan'dan uzmanların yanı sıra enerji kurumları ve ekonomi dalından temsilciler katıldı. EPPEN Başkanı Volkan Özdemir, konuşmasında, Türkiye'nin uluslararası enerji projelerinde anahtar bir konumda bulunduğunu belirterek, sağlaması zor ve pahalı olan enerji güvenliği için Rusya ile kurdukları işbirliğin çok mantıklı bir adım olduğunun altını çizdi.
Özdemir, jeopolitik sebepler ve enerji güvenliği için Türk Akım'ın hayata geçmesinin Türkiye için önemine değinerek, özellikle Ukrayna ve Rusya arasında ortaya çıkabilecek transit nakil risklerinden kurtulacağını vurguladı. Volkan Özdemir, "Türk Akım 2 ile birlikte Türkiye ve Rusya karşılıklı bağımlılık tesis edilecek" dedi.
Katılımcılara, Türk Akım'ın Avrupa'ya uzanacak ikinci hattının ayrıca Bulgaristan, Sırbistan ve Macaristan için faydalı olacağını anlatan Özdemir, şunları söyledi:
"Türkiye açısından önemli olan şu; Birinci hattın kurulmasıyla Türkiye önemli bir transit riskinden kurtuluyor. Ama ikinci hattın yapımı Türkiye açısından başka bir fırsat penceresini ortaya çıkarıyor. O da Balkanlara, Türkiye sınırından Bulgaristan üzerinden ulaşacak hatla birlikte, ilk defa Türkiye, Rus gazında nihai kullanıcıdan transit kullanıcıya geçiyor. Bu şu demek; Rusya, Türkiye üzerinden Avrupa'ya gaz satacak, yani Rusya ile Türkiye arasında karşılıklı bağımlılık tesis edilmiş olacak ve Türkiye enerji güvenliği açısından hem kendi ulusal konumunu güçlendirdiği gibi, ileride bu bölgenin, Balkanların enerji piyasaları, doğalgaz piyasaları açısından da ciddi bir söz söyleme imkanına sahip olacak. Balkanlar için Rus gazını başka yollardan almak önemli artık. Artık tartışmalar değişti. O güzergah çeşitliliğinde Türkiye önemli bir fırsat sunuyor. Bulgaristan bundan beş yıl önce AB baskısıyla Güney Akım projesinden vazgeçti. Bizim açımızdan iyi oldu. Türk Akım projesi doğdu. Yunanistan kısmen ve daha fazla Bulgaristan tekrar AB baskısıyla Türk Akım 2'den de gaz alamayacaksa, Türk Akım gerçekleşemeyecekse, bu sefer bu ülkeler Brüksel ile kendi ulusal çıkarları arasında çok büyük bir çatışma yaşayacaklar. O çatışmanın aza indirilmesi ve bu ülkelerin de bazı çıkarların söz konusu olması için AB'yi pek dinlememeleri gerekiyor."
'RUSYA İLE TÜRKİYE'NİN ENERJİ İŞBİRLİĞİ ÇOK ÖNEMLİ'
Rusya Ulusal Enerji Güvenliği Fonu Başkan Yardımcısı Aleksey Grivach, enerjinin güvenli ve uygun fiyatlı olması gerektiğine dikkati çekti. Rus gazının Avrupa için en güvenli ve uygun kaynak olduğunu ifade eden Grivach, Rus gazının ayrımcılığa uğradığını öne sürdü.
Grivach, Rusya ile Türkiye arasında enerji projelerinde işbirliğinin çok önemli olduğunu ifade ederek, "Bu işbirliği önemli, çünkü Rus gazı, Türk ekonomisinin yüzde 50 doğalgaz ihtiyacını karşılıyor. Türkiye, Rus gazından yararlanan dev bir pazardır. Almanya ve belki de İtalya'dan sonra bizim en büyük Rus doğalgaz kullanıcımız Türkiye. Bu yıl ve önceki yıl Türkiye'de doğalgaz tüketiminde bir azalma var. Bunun geçici bir eğilim olduğunu düşünüyoruz ve Türk ekonomisinin yeniden canlanacağını umuyoruz. Doğalgaz sektörü çok uzun vadeli bir iş sektörüdür. Bu, bugünden yarına etkisini gösterecek bir alan değil. Doğalgaz projeleri onlarca yıl sonrası düşünülerek, uzun vadede etkisini gösteren alanlardır. Bunun için güven ve gerekli altyapıyı bugünden tesis etmemiz gerekiyor" dedi.
Bulgaristan'ın eski Ekonomi ve Enerji Bakanı Rumen Ovcharov ise Bulgaristan'ın Güney Akım ve Nabucco Doğalgaz Boru Hattı ve Belene Nükleer Merkezi başta olmak üzere, yanlış politikalarla çok büyük projelerinin suya düştüğünü söyledi. Bulgaristan'ın Balkanlarda enerji merkezi olan bir ülkeden, bugün kullanıcı ve enerjiye muhtaç ülkeye dönüştüğünü söyleyen Ovcharov, "Bulgaristan'ın kaybettiği projeyi Türkiye kazandı. Güney Akım'ı kaybettik, TürkAkım doğdu. Dolayısıyla Balkanlarda doğalgaz merkezi Bulgaristan olmak yerine, yavaş ve güvenli şekilde Türkiye böyle bir merkez haline dönüşüyor. Biz bir zamanlar bölgenin enerji merkezi konumundaydık. Doğalgazının üçte birini Avrupa'ya sevk edecek Güney Akım, Bulgaristan'dan geçmeliydi, Nabucco Projesi Bulgaristan'dan geçmeliydi, Burgas- Dedeağaç boru hattı da buradan geçecekti, oradan Rusya gazının bir kısmını transit geçirecek. O yıllarda Belene Nükleer Elektrik Santrali kuruluyordu. Oradan elde edilecek elektrikle, Türkiye de dahili bölgedeki elektrik açığını kapatmayı umuyorduk. Yakın geçmişte Bulgaristan enerji merkezi olma yolundaydı. O zaman herkes bizi kıskanıyordu. Ne yazık ki şimdi, jeopolitik baskılar altında kaldık ve bu projeler durduruldu. Şimdi doğalgazın Bulgaristan'dan Türkiye'ye gitmek yerine, Türkiye'den Bulgaristan'a geliyor" dedi.