Dezavantajlı çocuklar komşu sevgisiyle büyüyor
EMRAH KOCABEY - Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın devlet korumasındaki çocuklarla ilgili başlattığı "Çocuk Evleri" Projesi ile çocuklar komşuluk ilişkilerini geliştiriyor.
EMRAH KOCABEY - Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın devlet korumasındaki çocuklarla ilgili başlattığı "Çocuk Evleri" Projesi ile çocuklar komşuluk ilişkilerini geliştiriyor.
Iğdır Hacı Alim Parim Coçuk Yuvasının, Çocuk İlk Kabul ve Müdahale Birimine çevrilmesinin ardından yuvadaki 32 çocuk kentin farklı yerlerinde kiralanan 5 ayrı eve yerleştirildi.
Kiralanan evlerde kalan çocuklar, kendilerine komşu olan ailelere misafir olup onları da kaldıkları evlere davet ederek, komşuluk bağları kuruyor. Çocukları evlerine davet eden komşular ise düğün, mevlüt, doğum günleri, bayramlarda ve diğer özel günlerde çocuklarla vakit geçiriyor.
Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Özgür Turhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocuklara artık ev ortamında bakıldığını, bu çalışma sayesinde çocukların hayata daha güzel bir şekilde hazırlandığını söyledi.
Çocukların daha önce çoklu, koğuş sistemi ve kalabalık bir ortamda yaşadığına dikkat çeken Turhan, "Bakanlığımız tarafından başlatılan proje ile çocuklarımız artık ev ortamında hayatlarını sürdürüyor. Toplum içerisinde hayatlarını devam ettiriyorlar. Apartman dairelerini kiraladık. Her evde kalan 6 çocuğumuza 3 bakıcı anne ile bakım hizmeti sunuyoruz. Çocuklarımız bu uygulama sayesinde, komşularına misafir olup onları da evlerine davet ediyorlar" diye konuştu.
- "Bu ortamda çocukların toplumsal ilişkileri daha gelişiyor"
Bakıcı annelerin çocukların yemekleri ve alış-verişlerine kadar her türlü ihtiyaçlarıyla ilgilendiğini anlatan Turhan, şöyle devam etti:
"Bu ortamlarda çocukların toplumsal ilişkileri daha gelişiyor. Yurt ortamlarında toplumdan uzak bir şekilde hayatlarını devam ettiren çocuklarımız, burada güzel ve sıcak ortamlarda büyüyor. Ev ortamında komşularıyla birlikte vakit geçiriyorlar. Çocuklarımız özel günlerde komşularını ziyaret ederek, onlara misafir oluyor. Yuva ortamında çocuklar her şeyi hazır olarak alıyorlardı. Bu nedenle çocuklarımız hayata adapte olamıyorlardı ama ev ortamında yemek yapmasını öğreniyorlar. Bakıcı annelerine yemek ve temizlik konusunda yardımcı oluyorlar. Bunun yanında bakıcılarla beraber pazara çıkıp alış-veriş yapıyorlar. Ne alacaklarına, ne yiyeceklerine kendileri karar veriyor. Yuva ortamında görmediği, yaşamadığı duyguları burada yaşıyorlar. Toplum hayatına daha fazla adapte oluyorlar. Burada hayata hazırlanıyorlar. Bunların yanında vatandaşlarımızdan isteğimiz, bu evleri ziyaret edip çocuklarımızla zaman geçirsinler. Bu çocuklarımıza komşu olan aileler çocuklarımızı evlerde ziyaret etsinler ve onlarla komşuluk ilişkileri kursunlar. Bu tür davranışlar bu çocuklarımız için çok önemli diye düşünüyorum."
- "Ev ortamı, çocukların akademik başarılarına etkisi oldu"
Turhan, ev ortamının çocukların akademik başarılarına fayda sağladığını ifade ederek, şunları kaydetti:
"Okulda, derslerinde önemli ölçüde başarılar elde edildi. Çünkü bu çocuklarımıza daha nezih ve güzel ortamlarda bakılıyor. Çocuklarımız daha önce 'alan el' konumundayken şimdi ise 'veren el' konumuna geldi. Yuvayı ziyaret eden birine acaba bize ne getirdi diye bakarlarken, ev ortamında acaba misafirimize ne ikram etsek demeye başladılar. Artık kendilerine ait adresleri ve evleri var. Arkadaşlarını ben evime götürüyorum diyebiliyorlar. Bu ortamı yurt ortamıyla karşılaştırdığımızda burasının çocuklarımıza çok faydalı olduğunu söyleyebiliriz. Çocuklarımızı biz evlerde hayata daha iyi hazırlıyoruz."
Çocuklara komşu olan ve çocukları evinde misafir eden İbrahim Yıldırım ise kendilerine komşu olan çocukları sürekli gördüklerine ve onlarla her fırsatta sohbet ettiğini belirterek, şunları söyledi:
"Biz bu çocukları çok seviyoruz. Bu çocuklar hepimizin çocukları, bu nedenle sahip çıkıyoruz. Bize komşu oldukları günden beri biz onlara, onlar bize misafir oluyor. Çok güzel komşuluk ilişkileri kurduk. Onlar bizi aileleri, biz onları çocuklarımız olarak görüyoruz. Bizi evlerine davet etmeleri çok güzel bir duygu. Biz de onları her fırsatta evimize davet edip onlarla zaman geçiriyoruz. Bu çocukların ev ortamında yaşamaları çok güzel. Apartmanda bulunan bütün komşularımız bu çocuklarla özel ilgileniyor. Evimizde pişen her yemeği onlarla paylaşıyoruz. En güzeli de onların bizi evlerine davet etmeleri. Bizim için yemekler hazırlayıp evlerine davet ediyorlar. Bu durumdan dolayı çok mutluyuz."