Devletten Aldığım Güçle Girişimci Oldum"
KOSGEB'den aldığı destekle Bingöl'ün Kiğı ilçesinde kurduğu 60 metrekarelik serada solucan gübresi üretimine başlayan girişimci Hasret Akbaş (33), solucan gübresi üretiminde büyük bir marka olmayı hedefliyor.
ABDULLAH ÇELİK - KOSGEB'den aldığı destekle Bingöl'ün Kiğı ilçesinde kurduğu 60 metrekarelik serada solucan gübresi üretimine başlayan girişimci Hasret Akbaş (33), solucan gübresi üretiminde büyük bir marka olmayı hedefliyor.
Evlendikten sonra İstanbul'dan Bingöl'ün Kiğı ilçesine yerleşen evli ve 2 çocuk annesi Akbaş, Adalet Meslek Yüksek Okulu ve İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü'nden mezun olmasına rağmen iş imkanları kısıtlı ilçede çalışabileceği bir iş bulamadı.
Bingöl Üniversitesi'nde açılan girişimcilik kursuna başlayan Akbaş, başarıyla bitirdiği kurs sonucunda girişimcilik belgesi aldı. Hangi sektörde ne iş yapacağını araştırırken, solucan gübresi üretimi fikrini benimseyen Akbaş, aracılardan destek almadan kendisinin yazdığı "Organik Solucan Gübresi Üretimi" projesini KOSGEB Bingöl İl Müdürlüğüne sundu.
Projesinin kabul edilmesiyle Akbaş, 60 metrekarelik serada solucan gübresi üretimine başladı. Akbaş, günün ilk ışıklarıyla evinin ısınması için sobayı yakıyor, ev temizliğini yapıyor ve 3 aylık bebeğinin bakımını yaptıktan sonra eşiyle solucan gübresi ürettikleri seranın yolunu tutuyor.
Deneme üretimi yaptıkları serada solucanların bulunduğu teknelerin sıcaklığını, nem oranını ve ortam değerlerini ölçen Akbaş, olgunlaşmış yemleri ayırıyor, yeni yem üretim tekneleri hazırlıyor.
Solucan gübresi üretiminde marka olmayı hedefleyen Akbaş, devletin sağladığı destekle girişimci olmanın mutluluğunu yaşıyor.
Akbaş, AA muhabirine, hiçbir kimyasal katkı içermeyen tamamen doğal solucan gübresi üretmeye çalıştıklarını söyledi.
KOSGEB'den aldığı 50 bin lira hibe ile ticarete başlangıç yaptığını anlatan Akbaş, 100 bin solucanla kendi işletmesini kurduğunu belirtti.
"Devletin desteğiyle bu işe giriştim"
Araştırmaları sonucu solucan gübresi üretimine başladıklarını vurgulayan Akbaş, şöyle konuştu:
"İki üniversite mezunuyum. Yaşadığım yer küçük bir ilçe olduğu için iş olanaklarımız hiçbir şekilde yok. Sonuçta bir şeyler üretmem gerektiğini düşündüğüm için KOSGEB'ten girişimcilik belgesi aldım. Bu belge ile işe girişmeye karar verdik. Gerçekten yapabileceğimize inandığım ve devletten aldığım güçle girişimci oldum. Maddi imkanlarım elverişli değildi devletin desteğiyle bu işe giriştim."
Şimdiye kadar 2 ton gübre ürettiklerini dile getiren Akbaş, çok sipariş aldıklarını ancak henüz satış yapamadıklarını aktardı.
Kadınların sadece ev işlerinde değil her alanda başarılı olacağına inandığını belirten Akbaş, kadınların doğuştan üretici olduğuna inandığını söyledi.
Akbaş, "Kadın deyince aklıma üretim geliyor. Çünkü toplumun yarısı zaten kadınlardan oluşmaktadır. Her şeyin yaratıcısı aslında kadındır. Kadın isterse her şeyi yapar yeter ki kendilerine inansınlar, güvensinler. Tabi inanmak ve güvenmekle de kalmıyor eşlere de bir çok görev düşüyor, onların arkalarında durmaları gerekiyor. Erkeklerden, eğitim ve iş ortamlarında daha aktif bir şekilde bulunmaları gerektiğine inanmalarını ve destek olmalarını bekliyorum." diye konuştu.
Kiğı Barajı'nda çalışan eşi Ayhan Akbaş (38) da ev işlerinden çocuk bakımına kadar her konuda eşine destek olduğunu ifade etti.
İki üniversiteye rağmen iş bulamayan eşinin solucan gübresi üretmeye karar verdiğini anlatan Akbaş, eşinin bu kararını sonuna kadar desteklediğini, bu konuda kendisine yardımcı olduğunu sözlerine ekledi.