Deprem Uzmanı Gündoğdu: Erken Uyarı Sisteminin Alıcısı Yok
Haber-Kamera: İhsan DÖRTKARDEŞ / İstanbul DHAJeofizik uzmanı Yard. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü'nün üzerinde çalıştığı olası Marmara Depremi için 8 saniye öncesinden uyarı verecek sistemi almak için sadece iki firmanın başvurduğunu öğrendiğini söyledi.
Haber-Kamera: İhsan DÖRTKARDEŞ / İstanbul DHA
Jeofizik uzmanı Yard. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü'nün üzerinde çalıştığı olası Marmara Depremi için 8 saniye öncesinden uyarı verecek sistemi almak için sadece iki firmanın başvurduğunu öğrendiğini söyledi.
Jeofizik uzmanı Gündoğdu, depreme hazırlık konusundaki toplantıya katılmak üzere geldiği Avcılar'da DHA muhabirinin sorularını yanıtlarken olası Marmara depremi için devreye girebilecek erken uyarı sistemi sayesinde en iyi olasılıkla 8 saniyelik bir zaman kazanılabileceğini söyledi. Marmara'yı vuran 1999 depremi ardından yaşadığı bir olayı anlatan yer bilim uzmanı Gündoğdu, Bolu'da bulunduğu sırada Ali Kırca'nın programına bağlandıklarını belirterek, "Yayın sırasında büyükçe bir artçı oldu. Onu söyledim telaşlı bir biçimde. Kırca, 'Biz burada bir şey duymuyoruz' dedi. 'Duyarsanız' dedim. Nitekim 24 saniye sonra orada duyulmuş. Bolu'da benim bulunduğum yerdeki deprem ile kuş uçumu 200 kilometre uzaklıktaki İstanbul Güneşli arasındaki mesafede hissedilme süresi 24 saniye sürmüş" dedi. Yard.Doç.Dr. Oğuz Gündoğdu, olası Marmara depreminin Tekirdağ açıklarında olması, bunun İstanbul'a 50 kilometre uzaklıkta olması halinde bir takım orantılarla megakentte uyarı yapılabilmesi için 8 saniyelik zaman bulunduğunu kaydederek şöyle dedi:
"SİSTEMİN ELEKTRİK HIZIYLA ÇALIŞMASI GEREKİYOR"
"Daha net; diyelim 10 saniyelik süremiz var. Bu saniyelerde neler yapabiliriz; Havaalanlarına inen uçakları durdurabiliriz, doğalgazı kesebiliriz. Ortalama 70 kilometre hızla giren metrobüsleri durdurmak değil; ama yavaşlatabiliriz. Marmaray'daki hızı düşürebiliriz. Bunun için bir sistem gerekli. Önce depremi algılayacak, ondan sonra o algılama sinyallerini verecekler havaalanları gibi yerlere. 'Elektrik hızı' ile bu işi yapacaklar. Erken uyarı verileri hazırlama; Kandilli Rasathanesi'nin çalıştığı bir konu. Ama alıcısı yok. Bunun önemini anlayan 2 fabrika, firma başvurmuş alıcı olarak. Bilim insanları çalışıyor, veri hazırlanıyor, çuvalla para harcanıyor. Erken uyarı sistemleri, onların toparlanması dünya para. Buna rağmen ilgi yok. Peki nasıl azaltacağız riski? Metrobüs hareket halinde. Maksimum hızı 70 kilometre. Durduğu yerde de yoldan çıkıyor zaten. Bir de yer sallandığı zaman onun hızını azaltmazsanız büyük kazalar meydana gelir. 2-3 tane otobüs devrilirse bitti trafik. Marmaray veya havalimanında bir kaza oldu mu uçak ne olur? Oysa bir uçak 4 saniyede pas geçebiliyor. Pilotun önüne 'Deprem oldu' diye sinyal gelirse pilot iniş halinde bile pas geçebiliyor. Elektrik hızıyla çalışması gerekiyor bu sistemin yani. Devletin ciddiye alması gerek bu konuyu. Başka türlü bu işi söyleyemiyorum yani. Üretim var. Bilim insanları bu işi yapmışlar. Bunu yerine getirmesi için devletin hızlı biçimde halletmesi lazım."