Denizin Prensesleri'nin Üreme Serüveni
Caretta carettaların Akdeniz'deki en büyük yuvalama alanlarından Belek'te, yavruların yumurtalarından çıkıp denizle buluşma süreci devam ediyor.
Nesli tükenme riskiyle karşı karşıya olan caretta carettaların mayıs ayında başlayan yumurtlama dönemi ve yumurtadan çıkan yavruların denizle buluşma süreci devam ediyor.
Hacettepe Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Ekolojik Araştırmalar Derneği (EKAD) Başkanı Ali Fuat Canbolat başkanlığında hazırlanan Deniz Kaplumbağalarını İzleme ve Koruma Projesi ile Belek'teki yumurtlama sahaları korunuyor. Projeye, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Belek Turizm Yatırımcıları Birliği (BETUYAP) de destek veriyor.
Proje kapsamında Hacettepe ve Akdeniz Üniversitesinden gelen gönüllü öğrenciler, her yıl mayıs ayının ortalarından eylül ortasına kadar Belek'teki caretta carettaların yuvadan çıkma serüvenine şahitlik yapıyor.
Ergenlik dönemine ulaşan ve yumurtlama aşamasına gelen deniz kaplumbağalarının, gece yarısı denizden çıkıp, güvenli buldukları kumsalda yumurtlamasına bekçilik yapan gönüllüler, caretta carettalar yumurtalarını bırakıp, tekrar denize dönünce yumurtaların etrafında işaretleme ve kafesleme yapıyor. Tüm bu çalışmalara rağmen köpek ve tilkilerin saldırılarına uğrayan yumurtalar, alanda sabahlayan ekip tarafından toplanıyor.
Ekipler, 45 ve 75 gün arasında değişen kuluçka sonrası yumurtaları kontrol ederek, yavruların güvenli şekilde denizle buluşmasını sağlıyor.
"BİR YUMURTADA BİR YA DA İKİSİ ERGEN OLABİLİYOR"
Caretta carettaların üreme serüvenini AA muhabirine anlatan proje asistanı Kerem Yekta Atatunç, yaklaşık 4 aylık çalışmanın ardından Akdeniz kıyısının en büyük yuvalama alanına sahip Belek'te yaklaşık bin 900 yuvada 150 bin civarında yumurta tespit edildiğini söyledi.
Geçen yıllara göre Belek'teki yuva sayında artış olduğuna değinen Atatunç, yuvalama alanlarında son yıllarda daralma yaşandığını ifade etti. Nesli tükenmekte olan canlılar için doğal ortamların korunması gerektiğine işaret eden Atatunç, şöyle konuştu:
"Yumurtlama döneminde tilki ve köpeklerin saldırısına uğrayan ve yaklaşık 60 günlük kuluçka sonrası denizle buluşan yavru deniz kaplumbağaları, burada da martılarla mücadele ediyor. İstatistiklere göre bin yumurtadan sadece bir ya da ikisi ergen dönemine ulaşabiliyor,"
"DENİZİN PRENSESLERİNİN BEKÇİLİĞİNİ YAPIYORUZ"
Atatunç, caretta carettaların kumsalda yaklaşık 50-60 santimetre derinlikte arka ayaklarını bir palet gibi kullanarak yuva kazdıklarını ve yumurtalarını bıraktıklarını anlattı.
Yumuşak kabuklu ve bir pinpon topu büyüklüğündeki yumurta sayısının 50 ile 150 arasında değiştiğini kaydeden Atatunç, güneş doğmadan denize ulaşamayan yavruların öldüğüne dikkati çekti.
Atatunç, tilkiler, köpekler, çakallar, kuşlar, yengeçler kadar, yuvaların üzerinden geçen taşıtlar ve plaja kurulan deniz şemsiyelerin de kaplumbağaların üremesini olumsuz etkilediğini aktardı.
Caretta carettaların cinsiyetinde sıcaklığın etkin rol oynadığını ifade eden Atatunç, yüksek sıcaklıkta yavruların dişi, düşük sıcaklıkta ise erkek olduklarını belirtti. Erkek caretta carettaların denizden çıkmadıklarını, sadece dişi deniz kaplumbağalarının yumurtlamak için sahile geldiklerini anlatan Atatunç, "Bu nedenle biz denizin prenseslerinin bekçiliğini yapıyoruz, onların üreme aşamalarını güvenli bir ortamda gerçekleştirmelerini sağlıyoruz" diye konuştu.
3 yıldır caretta carettaların koruyuculuğunu yapan öğrencilerden Fatih Polat da kaplumbağayı ilk gördüğünde korktuğunu ancak eline aldıktan sonra güzelliğini görüp, korunması gerektiğini hissettiğini söyledi.
Deniz kaplumbağası sayısı artsın diye mücadele ettiğini anlatan Polat, "Gözümüz gibi baktığımız güzelim canlıları, bazen ya köpeklere, tilkilere ya da martılara kaptırıyoruz. Bu nedenle üzüntü duyuyoruz" dedi.