Demokrasi ve Şehitler Mitingi"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsü; 627 yıl önce Kosova'da mağlup olanların yeni bir kalkışmasıdır.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsü; 627 yıl önce Kosova'da mağlup olanların yeni bir kalkışmasıdır. 620 yıl önce Niğbolu'da ezilenlerin tekrardan başını kaldırmasıdır. 572 yıl önce Varna'da, 563 yıl önce İstanbul'da, 490 yıl önce Mohaç'ta döktükleri kanda boğulduklarını sandıklarımızın yeniden karşı harekatıdır. 15 Temmuz'da TBMM'yi, emniyet ve istihbarat kuruluşlarını bombalayıp, sivil ve masum vatandaşlarımızı katledenlerle; 101 yıl önce Çanakkale kıyılarına gelip üzerimize ateş saçanlar aynı karanlık yolun yolcusudur. Bunlar Müslüman Türk'ün canıyla beslenen, hayat ve varlık haklarını çiğnemekle görevlendirilen yaratılmışların en aşağısı, en alçağıdır. Ama unuttukları, ihmal ettikleri Türk milletinin asaleti ve gücüdür." dedi.
Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı himayelerinde İstanbul Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi tarafından Yenikapı'da düzenlenen "Demokrasi ve Şehitler Mitingi"nde konuştu.
Katılımcıları selamlayan Bahçeli, şöyle devam etti:
"Yurdun her köşesinden gözü kulağı burada olan kardeşlerimi bağrıma basıyorum.
Heyecanınız güç veriyor, nurlu geleceği ve zorla dayatılan geceyi aydınlatıyor.
Tüm Türkiye'yi hasretle kucaklıyor, hepinize sevgi ve hürmetlerimi sunuyorum.
Göğsümüzü kabartacak bu ihtişamlı coşkudan görüyorum ki, üzerimizde oynanan oyunlara, aramıza sokulmak istenen fitnelere rağmen cesaretle dik durdunuz.
Al bayrağımızı gururla yükselttiniz.
Şehitlere yüreklice sahip çıktınız.
Kardeşliği inançla savundunuz.
Hainlere dersini çekinmeden verdiniz.
Teröristlere haddini bildirdiniz.
Yenilgi nedir tanımadınız, 'Ben de varım ve buradayım' dediniz. 'Yıkılmadım ve ayaktayım' diyerek Yenikapı'ya koştunuz, yeni bir dirilişin müjdesini verdiniz.
Bahtiyarım, çünkü Türkiyemizin şahlanışını gururla izliyorum.
Mutluyum, çünkü millet burada, irade burada, inanç burada, bükülmez bilek, eğilmez baş, yenilmez milli kudret burada, bu meydandadır.
Türkiye tüm güzellik ve görkemiyle yeni bir sefere Yenikapı'dan başlamaktadır.
Türk milleti kaderine sahip çıkmaktadır.
Hepinizle övünüyorum, Türk milletiyle iftihar ediyorum. 15 Temmuz'da felaketimizi projelendirdiler.
15 Temmuz'da son nefesi vermemizi gözlediler.
Fetullahçı Terör Örgütü, milletimizin helali olan savaş uçaklarıyla saldırdı.
Helikopterler tepemizde uçuştu, bombalar, kurşunlar üzerimize yağdı.
15 Mayıs 1919'da İzmir işgal edilmişti.
İstanbul, 16 Mart 1920'de işgale uğramıştı.
Biliniz ki, 15 Temmuz yeni bir istila denemesi, yeni bir kıyım ve yıkım hamlesiydi.
Mondros'ta çerçevesi çizilip Sevr'de dayatılan imha planları 15 Temmuz'da yeniden gün yüzüne çıkarıldı. 'Su uyur düşman uyumaz' sözü bir kez daha anlam ve karşılığını buldu.
Zalimler, hainler, emperyalizmin maşaları bu defa Türk askeri kılığına girdiler.
Milletin silahını yine millete çevirdiler.
Milletin imkanlarını kullanarak yine millete öldürücü darbe vurmak istediler."
"İblise ruhunu satan vaiz"
MHP Genel Başkanı Devlet Baphçeli, alim ve hoca görünümlü bir teröristin sığındığı Pensilvanya'dan estirdiği beddua seanslarıyla, nefret söylemleriyle, öfke nöbetleriyle çetesine, cinayet örgütüne " Türkiye'ye vurun" emri verdiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"İblise ruhunu satan bu vaiz, Müslüman görünümlü bu voyvoda; vadanlıkta, ihanette Türk ve Türkiye düşmanlığında doruğa çıktı, fitne ve münafıklıkta rekorlar kırdı.
Haçlı emellerinin taşıyıcılığını yapan FETÖ, Türkiye'nin kalbine nişan aldı.
Tarihi şark planının hissedarları FETÖ'yü Türk milletine saldırttı.
Türk vatanını çekemeyen, üzerine çöreklenmek isteyen, milletimizin varlığından rahatsız olan ne kadar kanı bozuk olan çevre varsa FETÖ'nün sırtını sıvazladı, eline silah tutuşturdu.
15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsü;
627 yıl önce Kosova'da mağlup olanların yeni bir kalkışmasıdır.
620 yıl önce Niğbolu'da ezilenlerin tekrardan başını kaldırmasıdır.
572 yıl önce Varna'da, 563 yıl önce İstanbul'da, 490 yıl önce Mohaç'ta döktükleri kanda boğulduklarını sandıklarımızın yeniden karşı harekatıdır.
15 Temmuz'da TBMM'yi, emniyet ve istihbarat kuruluşlarını bombalayıp, sivil ve masum vatandaşlarımızı katledenlerle; 101 yıl önce Çanakkale kıyılarına gelip üzerimize ateş saçanlar aynı karanlık yolun yolcusudur.
Bunlar Müslüman Türk'ün canıyla beslenen, hayat ve varlık haklarını çiğnemekle görevlendirilen yaratılmışların en aşağısı, en alçağıdır.
Ama unuttukları, ihmal ettikleri Türk milletinin asaleti ve gücüdür.
15 Temmuz'da tankın önüne milli vicdan dikildi.
15 Temmuz'da mütecaviz ve melun girişime millet 'dur' dedi.
Demokrasinin namusunu, cumhuriyetin şeref ve kazanımlarını sizler korudunuz, milli sipere sizler yattınız.
Helal süt içmiş hangi vatan evladı, 15 Temmuz akşamındaki böyle bir tablo karşısında suskun kalabilirdi?
Kim, milletimize biçilmek istenen bu kefeni kader diye kabul edebilirdi?
Hangi millet ve vatan sevdalısı kardeşim olanları hazmedebilirdi?
Tanı ağarmayan zifiri geceye mahkum etmek istediler, itiraz ettiniz.
İradenizi çalmak istediler, reddediniz.
Yeri geldi tankın önüne yattınız.
Yeri geldi kurşunların üzerine tıpkı gül bahçesine girercesine yürüdünüz.
Ateşe, kine, nifaka kafa tuttunuz, ihanete bu aziz vatanı dar ettiniz.
Çünkü siz Türk milletisiniz.
Çünkü siz Türkiyesiniz.
Sizler büyük bir ecdadın, muazzam bir tarihin mirasçılarısınız."
(Sürecek)