Haberler

Deklarasyona imza atan Adıyaman Baro Başkanına tepki

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Belediye başkanlarının görevden alınarak yerine kayyım atanmasına karşı çıkan açıklamada imzası bulunan Adıyaman Baro Başkanı Mustafa Köroğlu'na, baro avukatlarından tepki geldi.

Belediye başkanlarının görevden alınarak yerine kayyım atanmasına karşı çıkan açıklamada imzası bulunan Adıyaman Baro Başkanı Mustafa Köroğlu'na, baro avukatlarından tepki geldi.

Adıyaman Barosu Avukatlarından Recep Kılıç, basın açıklaması yaparak baro Başkanı Mustafa Köroğlu'na tepki gösterdi.

Gözaltına alınan belediye başkanlarının serbest bırakılarak göreve iade edilmesiyle ilgili çeşitli baro başkanlarının ortak açıklamasında imzası bulunan Adıyaman Baro Başkanı Mustafa Köroğlu'na, Recep kılıç cevap verdi.

Recep Kılıç, "Adıyaman Barosu başkanı Mustafa Köroğlu tarafından deklarasyon altına atılan bu imza sadece kendisini bağlar. Ancak asıl sorun şu dur ki, baro başkanı olarak deklerasyona imza atması yönetim kurulu üyeleri ve üye avukatların kendisine yetki vermesi ve baro adına açıklama ve imza yetkisi ile ancak olur. Ne yazık ki; baro başkanı seçildiğinden buyana bu hususu defalarca belirtmemize rağmen ve yaptığının yanlış olduğunu, bir daha yapılmaması gerektiği yönünde uyarılmasına rağmen, Adıyaman Barosunu kendi şahsi açıklamalarına kılıf uydurarak, açıklama ve deklarasyonlara imza atarak, tasvip etmediğimiz davranışlar içine girmesi karşısında cevap verme gereği hasıl olmuştur.

Adıyaman Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu tarafından bir an önce bir kısım baro başkanları ile altına imza attığı deklarasyon ve açıklama ile Adıyaman Barosu avukatlarının ve yönetim kurulu üyelerinin herhangi bir bilgisi olmayıp, kendi başına baro başkanlığı yetkisini kullanarak attığı bir imza olup, yapılan deklarasyondaki tarafı da ancak ve ancak, kağıt parçası üzerindeki bir düşünceden öteye gidemeyecektir" dedi.

Kılıç açıklamasının devamında, "Belediye başkan vekilleri görevlendirilmesi; bir tercih olmayıp Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü korumak, bölgede yaşayan vatandaşlarımızın can ve mal emniyetini sağlamak ve vatandaşlarımızın mahalli müşterek ihtiyaçlarını karşılamak için Anayasal bir zorunluluk ve kanuni bir görevdir. Görevden alınan belediye başkanlarının vatandaşlarımızın mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak yerine bu belediyeleri nasıl bölücü terör örgütünün mali ve lojistik destek merkezi haline getirdiğini ve vatandaşlarımızın temel hizmetlerden nasıl mahrum bırakıldığını, buna karşın görevlendirilen belediye başkan vekillerinin devraldıkları belediyeleri asli görevlerine kanalize ederek, hak ve hukuka uygun başarılı faaliyetleri ile vatandaşlarımıza hizmetin götürülmesine yönelik olduğu aşikardır. PKK terör örgütü, bu süreçte bölgede varlığını devam ettirmek ve düştüğü acziyetten çıkış yolu bulmak için yeni stratejiler geliştirmeye çalışmış, bölgesel ve konjonktürle gelişmelerin etkisiyle terör faaliyetlerini ideolojik platforma taşıyarak siyasallaşma arayışı ve çabası içine girmiştir.

Yürütülen adli ve idari soruşturmalarda bahse konu edilen belediyelerde terör eylemlerinin ve terör örgütüne katılımın desteklenmesi amacıyla operasyonlarda öldürülen PKK'lıların yakınlarına, sözde değer ailesi adı altında iş imkanı sağlandığı, kadın ve gençlik merkezleri adı altındaki yerlerin terör örgütüne ideolojik propaganda ve eleman temin etme merkezi haline dönüştürüldüğü, bölge halkının mahalli müşterek nitelikteki (yol, içme suyu, kanalizasyon vb.) ihtiyaçlarını karşılamak için ayrılan ödeneklerin terör örgütünün finansmanı için yönlendirildiği, belediyelere ait hizmet araçlarını ise terör örgütünün lojistik ihtiyaçlarında ve/veya bombalı saldırılarında kullanıldığına ilişkin tespitlere yer verilmiştir.

Bir kısım baro başkanları tarafından atılan bir deklarasyonla kınama bildirisi yayınlanması tamamen bir hezeyandan öte, kendilerine gelince hak hukuk, adalet kavramlarını kullanan, ancak yaptıkları eylemlerin Türk Adalet Sisteminde TCK, CMK, Anayasada suç işleyen azınlığı savunmaktan öteye gidemeyen, içindeki kin ve nefret duygularını kusmaktan geri durmayan bir avuç ürkek, korkak, inançsız ve ilkesiz kadroların yönettiği bir kısım STK'lar aracılığı ile demokrasi havarisi kesilip, Türkiye Cumhuriyetinin yüksek risk ve tehlikelerin içinde kıvranmasına sebebiyet vermek istemektedirler" ifadelerini kullandı. - ADIYAMAN

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
Putin'in nükleer hamlesi NATO'yu harekete geçirdi! Salı günü olağanüstü toplanıyor

Putin'in tedirgin eden hamlesi, NATO'yu harekete geçirdi

Yenidoğan Çetesi davasında 5. gün! Bebek katili örgütün liderinden ilk itiraf geldi

Bebek katili örgütün liderinden ilk itiraf geldi

Erdoğan'ın sözleri sonrası 2025 yılı asgari ücret artışında %45 oranı konuşulmaya başlandı

Erdoğan'ın sözleri sonrası asgari ücret tahminleri yükseldi

Hulusi Akar iddiaları yalanladı, Nevşin Mengü ve Ümit Özdağ'a sert tepki gösterdi

Nevşin Mengü ve Ümit Özdağ'a sert sözler

title