Haberler

Darbeciye Müebbet Gerekçesi: Türk Askeri, Millet Meclis'ini Bombalamaz

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Darbeci subaylara yönelik Türkiye'de ilk mahkumiyet kararını veren Erzurum 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi gerekçeli kararında, "Türk askeri, Millet Meclisi'ni bombalamaz" dedi.

Erzurum'da darbeci subaylara yönelik Türkiye'de verilen ilk mahkumiyet kararını veren Erzurum 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi gerekçeli kararı açıkladı. Mahkeme, "Hiç bir saygın Türk askeri, içinden çıkmış olduğu kendi milletinin iradesini temsil eden ve tek nişanesi olan Millet Meclisi'ni bombalayarak yok etmeye çalışmaz" diyerek iyi hal indirimi uygulamadı.

"CEMAAT VESAYETİ ÜLKE ÜZERİNDEN KALDIRILAMAYACAKTIR"

Gerekçeli kararda, darbenin başarılı olması halinde, "Türkiye'nin Fethullah Gülen'in perde arkasında fiilen yönettiği, resmen ise ona biat eden bağlı siyasetçilerin yönettiği bir zümre hakimiyetine dayanan diktatörlük haline gelecek olup, bu korkutucu ihtimalin gerçekleşmesi halinde terör örgütünün kuracağı cemaat vesayeti bir daha ülke üzerinden kaldırılamayacaktır" denildi.

15 TEMMUZ GECESİ GÖZALTINA ALINDILAR

Darbe girişiminde adı 'Erzurum Sıkıyönetim Komutanı' olarak geçen Jandarma Bölge Komutanlığı Kurmay Başkanı Kurmay Albay Murat Koçak ile 'Bylock' kullananlarla ilgili kırmızı listede bulunan Harekat ve Asayiş Şube Müdürü Kurmay Binbaşı Murat Yılmaz, 15 Temmuz gecesi gözaltına alındı. Yurtta Sulh Konseyi tarafından gönderilen 'sıkıyönetim direktiflerini' uygulamakta ısrarcı oldukları gerekçesiyle Murat Koçak ile Murat Yılmaz, 17 Temmuz'da tutuklanarak H Tipi Cezaevi'ne gönderildi.

AĞIRLAŞTIRILMIŞ ÖMÜR BOYU MÜEBBET HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDILAR

Murat Koçak ve Murat Yılmaz hakkında Erzurum 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Darbeci subaylar geçen 5 Ocak günü görülen karar duruşmasında 'Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs' suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme heyeti iki sanık hakkında da iyi hal indirimi uygulamadı.

10 BİN GÖZALTI OLDU

Türkiye'de darbeci subaylara verilen ilk ceza ile ilişkin olarak Erzurum 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 77 sayfalık gerekçeli karar hazırlandı. Darbe girişimi sonucunda 173'ü sivil, 62'si polis, 5'i asker olmak üzere 240 kişi şehidin olduğuna dikkat çekilen gerekçeli kararda, farklı rütbelerden 8036 asker gözaltına alınmış, yargı ve sivil siyaset mensupları dahil olmak üzere toplam gözaltı sayısı 22 Temmuz tarihi ile birlikte 10 bin civarını bulduğuna işaret edildi.

DARBEYE KARŞI FİİLİ DİRENİŞE BAŞLANILDI

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CNN Türk'te FaceTime aracılığı ile bağlantı gerçekleştirdi anımsatılan kararda, Erdoğan'ın darbecilere hiçbir şekilde imkan tanınmayacağını ifade ederek halkı darbeye tepki göstermek için meydanlara ve havalimanlarına çıkmaya davet ettiği; çağrının ardından, Türkiye'nin birçok ilinde darbe karşıtı protesto gösterileri düzenlendiği ve fiili direnişe başlandığı belirtildi.

"DEVLETİN KILCALLARINA KADAR SIZARAK SAVAŞAN BİR ÖRGÜTTÜR"

FETÖ/PDY terör örgütünün yeni bir örgüt olmadığı belirtilen gerekçeli kararda, "Ülke dışından yönetilen, ülke dışında kurgulanan bir örgütlenmedir. Devletin kılcallarına kadar sızıp devletle sözde kurumları fethederek savaşan bir örgüttür. Kendine göre alternatif bir eğitim sistemi meydana getirmiştir. Emniyet ve yargı içindeki kadrolarını kullanarak gerçekleştirdiği usulsüz dinleme ve soruşturmalarla Türkiye'de bir korku imparatorluğu kurmayı başarmıştır. Nihayetinde devletin bütününü hedef alarak soruşturmalarla hükümeti yıkıp güçsüz bir hükümetin iş başına gelmesini sağlayarak perde gerisinden devleti yönetmek üzere bu soruşturmaları kurgulayıp operasyonlarına başlamıştır. FETÖ/PDY terör örgütün amacı, 'cumhuriyeti ve devletin niteliklerini' fiilen değiştirmektir. Türkiye yalnızca örgütün kontrolünde bir cemaat zümresinin yönettiği devlete çevrilmeye çalışılmıştır. Arzulanan Türkiye, örgütün kontrolündeki bir hükümet tarafından görünüşte yönetilecek, ama örgüt başarısızlıktan sorumlu olmayacak, hükümet başarısız ise değiştirilip örgütün kontrolünde yeni bir hükümet kurulacaktır. Fethullah Gülen ve imamları devleti dışarıdan hiçbir risk ve sorumluluk almadan vesayet altında tutarak fiilen yönetecek, kukla hükümetler değişecek ama fiili hakimiyet ve yönetim FETÖ'nün elinde olacaktır" denildi.

"SAYGIN BİR TÜRK ASKERİ MECLİSİ BOMBALAMAZ"

Sanıklar Murat Koçak ve Murat Yılmaz'ın suçlamaları reddederek savunmalarında inkara dayandıklarının görüldüğüne dikkat çekilen gerekçeli kararda, darbeci subaylara niçin iyi hal indirimi uygulanmadığı şöyle açıklandı:

"Asli ve tek görevleri Türkiye Cumhuriyeti'ni ve Türk halkını yurt içi ve yurt dışı var olan ve olası tüm saldırı ve tehditlere karşı korumak olup, bu hususun tartışılması dahi sadece abesle iştigaldir. Hiç bir saygın Türk askeri içinden çıkmış olduğu kendi milletinin iradesini temsil eden ve tek nişanesi olan Millet Meclisi'ni bombalayarak yok etmeye çalışmaz, söz konusu bu davranışını hiç bir meşru sebebe dayandıramaz, bir milletin meclisinin bombalanması darbe veya başka bir gerekçe ile dahi açıklanamaz bir olgudur. Buna rağmen olay tarihinde doğrudan halkın can ve mal varlığına karşı ciddi bir şiddetle seyreden Türkiye Cumhuriyeti'ne yönelik en ağır tehdit ve saldırıyı taşıyan mevcut bu girişime karşı en önemli ve temel cephe olması gereken söz konusu tehdide ilk karşı koyması, halkını ve geleceğini doğrudan koruması gereken ilk kişilerin sanıklar olmasına rağmen bu yöndeki tek görevine karşı sanıkların ihanette bulunmaları, eğitim, iaşe, öğretim, giyim, maaş vb. gibi tüm istek ve ihtiyaçları doğrudan doğruya korumak için yemin ettikleri Türk Devleti tarafından karşılanması, sanıkların yaşamlarında borçlu oldukları tek kurumun kendilerini bu seviyeye getiren Türkiye Cumhuriyeti Devleti olmasına rağmen eylemin bizatihi Türk Devleti ve halkına karşı işlenmesi, asker sıfatıyla hiç bir şeye ram olmayan, hiç bir kişi, kurum veya yabancı devlete boyun eğmeyen, hiç kimseye tabi olmayan, daha doğrusu olmaması gereken sanıkların sahip oldukları sıfatın ağırlığı ve onurunun dışına çıkarak harici silahlı bir örgüt ve elebaşısının emri altına girmesi, kendi insanının kanını dökebilecek bir gözü karalık ve başka bir odağa adanmış hale gelmek suretiyle tamamen özüne aykırı, düşünüldüğünde dahi infial yaratan, toplumsal dehşet ve kalıcı korku oluşturan, içinden çıktığı toplum ve değerlerine saldırı teşkil eden ve yıkıcı etki oluşturan, mensubu olduğu ülkenin ve halkının geleceğini tamamen karanlık bir belirsizliğe ve başka egemen güçlerin emel ve çıkarlarına muhtaç bırakacak şekilde müsnet suçu gerçekleştirdikleri kanaatine ulaşılmakla sanıkların takdiri indirim sebebinin uygulanmasını gerektirecek aktif ve müsnet liyakate sahip olmadıkları kanaati ile anılan hüküm tatbik edilmeksizin ayrı ayrı mahkumiyetlerine yönelik aşağıdaki şekilde vicdani ve hukuki hüküm kurmak sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır." - Erzurum

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Tunceli ve Ovacık Belediyesi'ne kayyum atanmasının ardından belediye önünde protestolar başladı

Kayyum kararının ardından belediye önünde protestolar başladı

Kayyum kararına tepkiler art arda geldi! Görevden uzaklaştırılan CHP'li başkan için dikkat çeken ifadeler

Görevden uzaklaştırılan CHP'li başkan için dikkat çeken ifadeler

title