Haberler
İstanbul'daki aile katliamında 3 kişinin daha cansız bedeni bulundu

Aile katliamında 3 kişinin daha cansız bedenine ulaşıldı

8 kişinin öldüğü aile katliamıyla ilgili çarpıcı detay: 30 dakikada bir cinayet işlemiş

Türkiye'yi sarsan aile katliamında kan donduran 30 dakika detayı

CHP'li Karabat'tan gündem yaratacak iddia: 200 TL'ye tüm kimlik bilgileriniz satılık

CHP'li isim video paylaşıp skandal bir iddiada bulundu

Görüntü Türkiye'den! Yolun ortasında donan at, kaskatı kesildi

At donduran soğuk

Darbecilerin Alıkoyduğu Askerler O Geceyi Anlattı

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Kara Kuvvetleri Komutanlığındaki (KKK) eylemlere ilişkin 150 kişinin yargılandığı davada, darbeciler tarafından alıkonulan müştekiler beyanlarda bulundu.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Kara Kuvvetleri Komutanlığındaki (KKK) eylemlere ilişkin 150 kişinin yargılandığı davada, darbeciler tarafından alıkonulan müştekiler beyanlarda bulundu.

Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Salih Zeki Çolak'ın emir astsubayı olarak görev yapan Ayhan Çoban, 15 Temmuz'da yaşadıklarını anlattı.

Olay tarihinde Yüzbaşı Ahmet Altuğ Erşan ile emir subaylığı odasında bulundukları sırda firari sanık eski Özel Kalem Müdürü Kurmay Albay Nuh Altunsoy'un kendilerini makamına çağırdığını belirten Çoban, koridora çıktıları sırada, astsubay Ali Özkan Yorgun ile yüzbaşı Altuğ Erşan'ın kendilerine eşlik ettiğini ifade etti.

Odaya girdiklerinde Altunsoy'un ellerinin bağlanması için Yorgun ve Erşan'a emir verdiğini aktaran Çoban, bu şekilde söz konusu sanıklar tarafından derdest edildiklerini anlattı.

Sanıklara Kara Kuvvetleri Komutanı Çolak'ın makam odasının emniyetini sağlamakla görevli olduğunu, kendisini serbest bırakmalarını istediğini bildiren Çoban, "Otur oturduğun yerde" cevabını alması üzerine sinirlenerek yanındaki koltuğa tekme attığını ifade etti.

Bu durumu gören Altunsoy'un, "Bu şerefsizin ağzını ve ayaklarını bağlayın. Senin yüzünden hareket bile edemiyoruz ama bundan sonraki ömrün zindanlarda geçecek. Bununla ilgili bilgi ve belgeler elimde. Onları teslim edeceğim." dediğini belirten Çoban, sözlerine şöyle devam etti:

"Daha sonra sol koluma yumrukla birkaç kez vurdu. Sandalyenin kırılan parçasını eline alarak 'Seni mahvedeceğim.' dedi. Bu sırada telefon görüşmesi yaptı. Ali Özkan Yorgun'a 'Bunun ayaklarını çöz, 2 nolu nizamiyeye götür.' diye söyledi. Beni buraya götürdüler. Buradan da Anadolu Salonu'na getirdiler. Bu salonda ben, Uğur Emre, Şaban Dökmeci ve Yener Gürleyük bir sonraki gün saat 10.00'a kadar burada alıkonulduk. Uğur Karaca ve Yavuz Sezer durumumuzu kontrol etti. Burada neden tutulduğumuzu sorduk ancak onlardan cevap alamadık."

"Bize istemediğimiz şeyler yaptırma"

Müşteki Uğur Emre de KKK Özel Kalem Müdürlüğünde astsubay olarak görev yaptığını, 15 Temmuz'da karargahtaki mesaisinde olduğunu söyledi.

Akşam saatlerinde albaylar Nuh Altunsoy ve Adnan Akdemir ile yarbay Murat Yüksel'in bulunduğu yere geldiklerini ifade eden Emre, Altunsoy'un "Uğur, herhangi bir direnç gösterme. Seni götüreceğiz. Bize istemediğimiz şeyler yaptırma." dediğini aktardı.

Neler olduğunu anlayamaya çalıştığı sırada Yüksel'in aniden koluna girerek kendisine müdahalede bulunduğunu belirten Emre, sözlerini şöyle tamamladı:

"Beni 7 nolu kapıdan çıkarttılar. Bu sırada albay Mutlu Serkan Vurdem ile karşılaştık, Yüksel'e 'Nereye götürüyorsunuz?' diye sorunca, Yüksel de 'Nizamiyeye götürüyorum.' cevabını verdi. Vurdem de 'Tamam.' dedi. Yolda benim gibi alıkonulan Ayhan Çoban, Yener Gürleyek ve Şaban Dökmeci ile karşılaştık. Bizi Anadolu Toplantı Salonu'na kapattılar. Uğur Karaca ve Yavuz Sezer geldi, bizi kontrol etti. 'Komutanım burada niye tutuluyoruz?' diye sorduk ancak bize cevap vermeden salondan ayrıldılar."

Duruşmaya devam ediliyor.

Kaynak: AA / Güncel
title