Darbe Komisyonu Mehmet Ağar'ı Dinledi…(1)
TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu, Susurluk davası hükümlüsü olarak Yenipazar Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda bulunan Mehmet Ağar'ı dinledi.
TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu, Susurluk davası hükümlüsü olarak Yenipazar Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda bulunan Mehmet Ağar'ı dinledi.
TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu'nun Ağar ile yaptığı görüşmenin ardından cezaevi çıkışında basın mensuplarının sorularını cevaplayan AK Parti'li Selçuk Özdağ, Ağar'dan ilk önce öz geçmişini istediklerini söyledi. Ağar'ın babasının 1960 darbesinde Adana Emniyet Müdürü olduğunu ve darbeden sonra tutuklandığı hatırlatan Özdağ, "Sayın Ağar, babasının yaşadığı işsizlik dönemini ve yaşadıkları sıkıntıları anlattı. 1961'den 1980'lere gelen süreci anlattı. Darbelerin kötü olduğunu söyledi. Siyasilerin üzerine düşen vecibeleri layıkıyla yerine getirmelerini istedi. Siyasi istikrarın çok önemli olduğunu ve siyasetin güçlü olması gerektiğini ifade etti. 'Siyaset güçlü olursa, başkaları darbe yapmaya zemin bulamazlar ve darbelerine de meşruiyet kazandıramazlar' dedi. Bu dönemde hem siyasetin hem de emniyetin güçlü olması gerektiğini ifade etti. Yıllarca Milli İstihbarat Teşkilatına (MİT) bağlı olarak çalıştıklarını ve oradan bilgi aldıklarını çünkü bütün bilgi teknolojilerinin MİT'te olduğunu, emniyette olmadığını ifade etti. Şimdi ise emniyetin çok güçlü olduğunu, istihbari güçlerin çok önemli olduğunu ve hatta ABD, İsrail ve Rusya'dan sonra en büyük istihbari güce Türkiye'nin sahip olduğu kaydetti. Türkiye'nin PKK ile mücadele edebilecek güce sahip olduğunu ve PKK'nın en kısa zamanda çok ciddi darbeler alacağını beyan etti. Türkiye'nin siyasi istikrar ve teknolojisinin ulaştığı noktadan dolayı PKK'yı alt edebileceğini ifade etti" dedi.
28 ŞUBAT SÜRECİ
Ağar'a 28 Şubat süreciyle ilgili olarak Gürdal Mumcu ile bir görüşmesinde "Ben bir tuğla çekersem, altından çok şeyler çıkar" ifadesini kullanıp kullanmadığını sorduğunu açıklayan Özdağ, Ağar'ın "Ben bu ifadeyi kullanmadım" dediğini söyledi. Ağar'ın, "Gürdal Mumcu benim sınıf arkadaşımdır. Ben bu ifadeyi kullanmadım. Birkaç defa daha tekzip etmeme rağmen hala bu konuyla ilgili suçlanıyorum" ifadesini kullandığını kaydetti.
Ağar'a Korkut Özal'ın "Özal suikastından Ağar'ın tüm arka planları biliyor ve bildiklerini saklıyor" şeklindeki beyanını hatırlattığını belirten Özdağ, Ağar'ın, "Ben Özal'a çok büyük saygı duyuyorum. Özal, Türk siyasetinin duayenlerinden bir tanesidir. Geldiğim noktalara Özal sayesinde geldim. Yetenek ve imkanlarım vardı ama Özal hem değerli bir Başbakan hem de değerli bir siyasetçi ve Cumhurbaşkanıydı. Ben bilsem bunları söylerdim. Neden söylemeyeyim? Bilseydim zaten aydınlatma görevimi yerine getirdim. Kartal Demirağ'ın da bir dış bağlantısı olduğunu tahmin etmiyorum. Psikolojik nedenlerle bu işi yapmış olabileceğini düşünüyorum" diye cevap verdiği bildirdi.
Ağar'ın ifadelerinden satır başları aktaran Özdağ, Ağar'ın ifadesinden önemli gördüğü notları okudu. Özdağ, Ağar'ın ifadesinde yer alan önemli başlıları şöyle aktardı:
"90'lı yıllarda PKK çok güçlüydü ama şimdi değil. O dönemde askerlerimiz bölgedeki dini yapıyı ve Türkiye'deki İslami hassasiyetleri ihmal etti. Cenaze Namazlarını dahi kılmadılar. Benim gayretlerim sonucu milletin değerleriyle barışma noktasında adımlar atıldı. Dini yapıya dikkat edilmesi nedeniyle askerlere gösterilen saygı arttı. O bölgedeki dini yapıyı ihmal etmemeliyiz. Çünkü bu mozaiği bir arada turan tutkal İslam'dır. İslam'a ve o bölgedeki insanların değer yargılarına saygı göstermeliyiz. Koruculuk sistemi çok önemli. Bu sistemle de çok başarılı olduk. Emniyet Genel Müdürlüğü ve Valiliklerim döneminde çok yurt dışı ziyaret yapmadım. Bu dönemde ABD, İsrail, İran ve Suriye dışında başka bir yere gitmedim. Bütün hayatını terörle mücadele etmeye ve milletin güvenliğini sağlamaya vakfettim."
Cezaevindeki Ağar'ın durumunu çok iyi gördüğünü kaydeden Özdağ, şunları söyledi:
"Her hangi bir psikolojik emare görmedim. 7 yıl cezaevinde kaldığım ve bunun 1.5 yılını hücrede geçirdiğim için çok iyi biliyorum. Cezaevi psikoloji üzerinde yoktu. Oldukça rahattı. 'Hala daha Türkiye ile ilgili kafa yorgununu ve Türkiye'yi düşündüğünü, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin de Güney Doğu Anadolu'da çok güçlü olması nedeniyle Türkiye'nin bölünmediğini' ifade etti. 'Ve bugün Türkiye'nin en büyük teminatının Güney Doğu ve Doğu Anadolu'da AK Parti'nin gücü olduğunu ve bu gücün devam etmesi gerektiği' kaydetti. "Eğer bu güç devam ederse siyasi istikrar nedeniyle hem terörün üstesinden geliriz hem de bu milletin AK Parti'ye olan teveccühü nedeniyle bölünme tehlikesini bertaraf ve izale ederiz' dedi."