Darbe Girişimine İlişkin "Genelkurmay Çatı" Davası
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili, aralarında sözde "yurtta sulh konseyi" üyelerinin de bulunduğu 221 sanığın yargılandığı "çatı" davasına sanık savunmalarıyla devam edildi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili, aralarında sözde "yurtta sulh konseyi" üyelerinin de bulunduğu 221 sanığın yargılandığı "çatı" davasına sanık savunmalarıyla devam edildi.
Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, taraf avukatları ile şehit yakınları katıldı.
Duruşmada savunması alınan sanık eski Özel Kuvvetler Komutanlığı personeli Mahmut Tuncer, 12 Temmuz 2016'da gizli numaradan arayan eski Albay Murat Korkmaz'ın, Fırat Alakuş'un emriyle özel bir faaliyet yapılacağını, kendisinin Ankara'ya gelmesinin istendiğini bildirdiğini ileri sürdü.
Darbe girişiminin yapıldığı 15 Temmuz 2016'da Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayına gittiklerini ve koruma güvenlik tatbikatının yapılacağının belirtildiğini iddia eden Tuncer, botanik bahçesi bölgesinde çok sayıda özel kuvvetler personelini gördüğünü ifade etti.
Korkmaz'ın burada yaptığı konuşmada, Genelkurmay Başkanlığına terör saldırısı olacağı yönünde bilgi geldiğini aktardığını söyleyen Tuncer, daha sonra Genelkurmay Başkanlığına sivil araçlarla hareket ettiklerini kaydetti.
Tuncer, Genelkurmay Başkanlığına güney nizamiyeden giriş yaptıktan sonra Korkmaz'ın yoklama aldığını ve Alakuş'un da bu bölgede bulunduğunu dile getirdi.
Alakuş'un emriyle bir binaya gönderildiklerini belirten Tuncer, binada olağan dışı bir durumla karşılaşmadıklarını, gece boyunca söz konusu binada nöbet tuttuklarını anlattı.
Gece silah sesleri duyduğunu aktaran Tuncer, Korkmaz'ın sabah Karargah binasında askerleri topladığını ve yaptığı konuşmada iradeleri dışında bir olayla karşılaştıklarını söylediğini iddia etti.
Sanık Tuncer, silahını kullanmadığını, bulunduğu bölgede çatışma da yaşanmadığını öne sürdü.
Mahkeme Başkanı Oğuz Dik'in, "Murat Korkmaz'dan şikayetçi misin?" sorusuna sanık Tuncer, "Mahkeme sonunda suçlu bulunulursa şikayetçiyim." yanıtını verdi.
"Komutanı yalnız bırakmamak için gittim"
Sanıklardan eski Tuğgeneral Uğur Şahin'in emir astsubayı Mehmet Adıgüzel de savunmasında, darbe girişiminin başladığı andan sabah saatlerine kadar gelişmeleri evinden takip ettiğini, gece boyunca Şahin ile birkaç kez telefonla görüştüğünü söyledi.
Karargahta bulunan komutanın yanına gitmek istediğini anlatan Adıgüzel, "Şahin ile sabaha kadar birkaç kez görüştük. Neler olduğunu sorduğumda bana, 'Ben de bilmiyorum. Makamımda oturuyorum. Olanları şaşkınlıkla izliyorum.' dedi. Yanına gelmek istediğimi söyledim. Bana, 'Şimdilik gerek yok. Her yeri kapatmışlar. İstesen de gelemezsin zaten.' karşılığını verdi. Ben de bunun üzerine evimde kaldım." diye konuştu.
Adıgüzel, 06.02'de komutanı yalnız bırakmamak için evinden çıkıp karargaha geçtiğini ifade ederek, "Darbe girişiminin başarısız olduğunun açıklandığı saatlerde evimden çıktım. Evden çıkış saatim apartmanın güvenlik kamerası görüntülerinde de var. Kışlaya geldim. Önceden tanıdığım bir emir subayının yardımıyla kışlaya geldim ve komutanın yanına geçtim." dedi.
"Darbeci olsam sabaha kadar evimde beklemezdim. Girişim başladığı anda karargaha geçerdim." diyen Adıgüzel, suçsuz olduğunu savunarak tahliye ve beraatini istedi.
Adıgüzel'in savunmasının ardından mahkeme heyeti, yarın devam etmek üzere duruşmayı tamamladı.