Cumhurbaşkanı Seçimine Doğru - Bulgaristan
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ : DOST partisi Genel Başkanı Lütvi Mestan'ın Filibe bölgesinde Markovo'da düzenlediği basın toplantısından görüntü Lütvi Mestan'ın AA'ya açıklaması Çorlu Bulgaristan göçmenleri temsilcisi Bilgin İnceoğulu'nun AA'ya açıklaması SOFYA (AA) – Bulgaristan Sorumluluk, Özgürlük ve Hoşgörü İçin Demokratlar (DOST) Partisi Genel Başkanı Lütfi Mestan partisinin 6 Kasım'da düzenlenecek cumhurbaşkanı seçimine katılacağını duyurdu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :
DOST partisi Genel Başkanı Lütvi Mestan'ın Filibe bölgesinde Markovo'da düzenlediği basın toplantısından görüntü
Lütvi Mestan'ın AA'ya açıklaması
Çorlu Bulgaristan göçmenleri temsilcisi Bilgin İnceoğulu'nun AA'ya açıklaması SOFYA (AA) – Bulgaristan Sorumluluk, Özgürlük ve Hoşgörü İçin Demokratlar (DOST) Partisi Genel Başkanı Lütfi Mestan partisinin 6 Kasım'da düzenlenecek cumhurbaşkanı seçimine katılacağını duyurdu.
Mestan, Filibe'de düzenlenen basın toplantısında yaptığı açıklamada DOST partisinin Merkez Seçim Komisyonu'nda (ZİK) kaydını yaptıracağını açıkladı.
Mestan, AA muhabirine yaptığı açıklamada ise Bulgaristan'da cumhurbaşkanı seçimine katılıyor olmalarının aday gösterecekleri anlamına gelmediğini, bu konuda daha sonra karar vereceklerini belirtti.
Destek verecekleri adayın Avrupa-Atlantik değerlerine sarılmış, şüphe uyandırmayacak net bir NATO'cu olması gerektiğinin altını çizen Mestan, diğer partilerin adaylarının bu kriterlere uygun olması halinde Bulgaristan'daki demokrasi adına, siyasi bedel aramadan, pazarlık yapmadan ona destek verebileceklerine işaret etti.
Böyle bir adayın gösterilmemesi durumunda ise yeni bir parti olmalarına rağmen, kendi adaylarını çıkarabileceklerini belirten Mestan, siyasi sorumluluk açısından kendisinin de cumhurbaşkanı adayı olabilmesinin de doğal karşılanması gerektiğini ifade ederek, "Siyasi sorumluluk böyle taşınır." dedi.
Mestan, DOST partisine kayıtlı 17 bin üye olduğunu, hızlı bir teşkilatlanma sürecine girdiklerini ve ülkenin en küçük köylerinde bile teşkilatlanmaya gideceklerini ifade etti.
Türkiye'nin desteği
DOST partisinin Türkiye'deki göçmen derneklerinden aldığı destek için teşekkür eden Mestan, partinin Türkiye ile olan ilişkileri konusunda gelen eleştiri ve baskıyı kabul etmediğine dikkati çekerek şunları söyledi:
"Türkiye Bulgaristan'ın sadece komşusu değil, aynı zamanda iyi bir dostudur. Biz Türkiye Cumhuriyeti ile iyi bir diyalog içerisinde olmak zorundayız. Popülist, aşırı milliyetçilerin Türkiye karşıtı tavırlarını kesinlikle kınıyoruz. Türkiye Bulgaristan'ın düşmanı değil, gerçek bir dostudur. Bulgaristan, er veya geç, Türkiye ile ilişkileri konusunda bir strateji çizmeli çünkü ülkemizin böyle bir stratejiden sadece faydası olur. Tarihi tarihçilere bırakalım, hep birlikte parlak bir gelecek için çalışalım."
Lütfi Mestan, eski komünist rejiminin onları göçe zorladığı için, kendi iradesinin dışında Türkiye'de yaşayan yarım milyon göçmenin seçimlere özgürce katılabilmelerine karşı getirilen seçim yasası düzenlemelerini de eleştirdi.
Rusya'nın Kırım'ı ilhak etmesi
Lütfi Mestan, Bulgaristan'daki cumhurbaşkanı adaylarına "Rusya'ya karşı yaptırımlar kaldırılsın mı?" sorusunun yöneltilmesi gerektiğini savunarak, "Bulgaristan'ın Rusya politikasının dengeli olması, yaptırımların kaldırılması gerektiğini öne sürenler bize göre NATO'cu olamaz" dedi.
Kırım'ı ilhak etmesinin Rusya'nın politikası konusunda maskeleri düşürdüğünü ifade eden Mestan, "Yasa dışı olarak kuşatılmış, Ukrayna toprağı olan Kırım'daki Rusya'nın yaptığı seçim sonuçları kimler geçerli kabul eder?" ifadesini kullandı.
Er veya geç Kırım'ın Ukrayna'ya yeniden bağlanması gerektiğini savunan Mestan, "Bu nedenle bence Ukrayna halkının, ülkesinin kaderi en önemli kriterlerinden biri olacak. Ülkenin yeni cumhurbaşkanı adayı bu konularda net bir fikir sahibi olmazsa, öyle bir kişi DOST partisine göre de uygun aday olmayacaktır." diye konuştu.
Mestan, Bulgaristan'da son dönemde gittikçe artan İslamofobi ve sığınmacılara karşı olumsuz tavırlar konusunda ise "Hoşgörünün dışında hiçbir alternatif olamaz. Krizleri, problemleri yaratan ayrımcılık siyasetidir. Irk, dil ve din farklılıklarımıza rağmen hoşgörü, entegrasyon ve birliktelik içinde yaşamalıyız." dedi.