Cumhurbaşkanı Erdoğan Ümraniye'de

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, " Ak Parti'ye gönül veren kardeşlerime sesleniyorum, MHP'ye gönül veren kardeşlerime sesleniyorum, Büyük Birlik Partisine gönül veren kardeşlerime sesleniyorum, Cumhuriyet Halk Partisine, Saadet Partisine hatta HDP'ye gönül vermiş vatandaşlarıma sesleniyorum: Yarın gelin hep birlikte öyle bir reform yapalım ki yarın akşam Batı çıldırsın, kudursun, teröristler çıldırsın, kudursun ama bu milletin asil evlatları yarın akşam hep beraber bir bayram yapsın. Gönlümde bu bayramı şu anda hissediyorum." dedi.

Erdoğan, yarın yapılacak halk oylaması öncesinde Ümraniye'de yaptığı konuşmada, 16 Nisan'da sandıklardan "evet" çıkmasıyla güç toplayacak olan Türkiye'nin önünde yapılacak çok iş, katedilecek çok mesafe olduğunu söyledi.

Daha yapılacak çok yol, otoban, demiryolu ve metro olduğunu anlatan Erdoğan, hayırcıların belediye meclisinde, metrolara da "hayır" dediğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ey CHP'ye oy verecek kardeşlerim, bakın bunların halini görün. Bunlar bu ülkeye hizmetten yana değil. Ak Parti'ye gönül veren kardeşlerime sesleniyorum, MHP'ye gönül veren kardeşlerime sesleniyorum, Büyük Birlik Partisine gönül veren kardeşlerime sesleniyorum, Cumhuriyet Halk Partisine, Saadet Partisine hatta HDP'ye gönül vermiş vatandaşlarıma sesleniyorum: Yarın gelin hep birlikte öyle bir reform yapalım ki yarın akşam batı çıldırsın, kudursun, teröristler çıldırsın, kudursun ama bu milletin asil evlatları yarın akşam hep beraber bir bayram yapsın. Gönlümde bu bayramı şu anda hissediyorum." diye konuştu.

Erdoğan, daha çok delinecek dağ, aşılacak boğaz ve ırmak bulunduğunu anlatarak, şöyle devam etti:

"Biz Ferhat'ız, Ferhat. Siz de Şirin'siniz. Ferhat dağları deldi Şirin'e kavuşmak için biz de dağları deliyoruz sizlere kavuşmak için. Hamdolsun çok yollar aştık. Çok daha yollar aşacağız. Bizim daha çok çarkları döndürülecek, ocakları ateşlenecek, bacası tüttürülecek fabrikalarımız var. Bizim daha tabelası aşılacak, kepengi açılacak, tezgahları kurulacak çok dükkanımız var. Bizim işlenecek çok toprağımız var. Ekilecek çok bahçemiz var, dikilecek çok ağacımız var. Bizim daha kileri doldurulacak çok garibimiz, çok gurebamız, başı okşanacak çok yetimimiz var. Velhasıl bizim daha milletimize edilecek çok hizmetimiz var. Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ni işte bunun için istiyoruz. Ülkeye hizmet edenlerin ayaklarına geçmişte olduğu gibi prangalar vurulmasın diye yönetim sistemi değişikliğini istiyoruz. Bu sistemi şahsımız için getirmeye çalışmıyoruz. Bizim 16 Nisan'a çıkacağımızın garantisi var mı? 2019'a çıkacağımızın garantisi var mı? Anayasa değişikliğine göre, yeni sisteme göre ilk cumhurbaşkanı seçimi ne zaman yapılacak? Kasım 2019."

"Sen anlamazsın bu işlerden Kemal ama öğreneceksin"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "tek adam" eleştirisine değinen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Tutturmuş ikide bir 'Tek adam, tek adam tek adam.' 'Hem parti genel başkanı hem cumhurbaşkanı olur mu?' diyor. Öğreteyim sana Kılıçdaroğlu. Gazi Mustafa Kemal, Cumhuriyet Halk Partisinin genel başkanı mıydı? Aynı zamanda da cumhurbaşkanı mıydı? İnönü, Cumhuriyet Halk Partisinin genel başkanı mıydı? Aynı zamanda da cumhurbaşkanı mıydı? O zaman oluyordu şimdi neden olmasın? Sana bir örnek daha vereyim, Başbakan partisinin genel başkanı mı? Aynı zamanda da başbakan mı? Bak oluyor. Sen anlamazsın bu işlerden Kemal ama öğreneceksin. Öğreneceksin. İş bilenin kılıç kuşananın. Fakat biz onun öğrenip öğrenmeyeceğine bakmayalım, biz işimize bakalım. Yeni yönetim sisteminde böyle bir sıkıntı yok. Atıyor; 'Gelecek.' diyor 'Cumhurbaşkanı akşam yattınız sabah kalktınız parlamentoyu feshedecek.' Böyle bir şey yok. Nereden çıkarıyorsun bunu? Cumhurbaşkanı ancak bir yeniden seçime gidilmesini ister. Bunu istediği zaman da çift sandık kurulur. Hem cumhurbaşkanlığı seçimi yenilenir hem de parlamento. Fesih ne demektir? Tamamen parlamentoyu ortadan kaldırmaktır. Yani kendisini orada bırakmaktır. Böyle bir şey yok. Yalan ama öğrenecek. Kaldı ki bir cumhurbaşkanı niye seçimi de yenilesin ki? Değil mi? Beş yıllığına oraya gelmiş. Dolayısıyla beş yılda bir de bu seçimin yapılması olayı ülkenin istikrarı için nedir? Gereklidir. Maşallah... Yeni yönetim sistemi ülkemizin ve milletimizin geleceği bakımından en doğrusunun bu olduğuna inandığımız için istiyoruz. Nitekim geçmişte ülkenin yönetiminde sorumluluk almış kim varsa, hepsi de sonunda gelmiş bu sistemde karar kılmıştır. Aklın yolu bir."

"İdam isteriz"

Katılımcıların "İdam isteriz" şeklinde tezahüratta bulunması üzerine Erdoğan, kendisinin daha önce bu konudaki düşüncelerini aktardığını belirterek, şunları kaydetti:

"Şimdi, yarın aynı zamanda bu kararın da verileceği gündür. Kılıçdaroğlu diyor ki 'Ben idama evet diyorum.' Sayın Bahçeli 'evet' diyor. Sayın Yıldırım da 'evet' diyor. Mesele yok. 16 Nisan'dan sonra kanun tasarısı Meclis'e geldiği zaman Meclis'ten onaylanır, geçer bana gelirse ben de bunu onaylarım. Şehitlerimizin katillerini affetme yetkimiz yok. Olamaz böyle bir şey. Biz, o şehitlerimizin kanlarıyla, gazilerimizin kanlarıyla elhamdülillah 15 Temmuz'da bunlara gerekli dersi verdik. O dersi verdik ama birisi de Atatürk Havalimanı'ndan kaçtı. Kim kaçtı? Peki ne diyordu? Kral FM'de diyordu ki 'Tankların karşısına ilk defa ben çıkarım...' Peki o akşam 12 dakika ne konuştun? Senin korumaların darbecilerle ne konuştu? Işıldaklı arabayla beraber Bakırköy Belediye Başkanı'nın evine gittiğini sen söylüyorsun. Senden 3 saat, 3 buçuk saat sonra o alana Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı geliyor. Eşiyle geliyor, damadıyla, torunlarıyla beraber geliyor. Orada on binler var. Sen de o on binlerin arasına katılsaydın ama ne diyor? 'Cumhurbaşkanı beni arasaydı ben de oraya gelirdim.' ya Kemal, ne diyorsun sen? Ben bütün millete çağrımı yapmışım. Bütün millet meydanlara dolmuş. Sense Bakırköy Belediye Başkanı'nın evine saklanmışsın. Yarın bunlara hesap sormaya var mıyız? Bu kaçaklara hesap sormaya var mıyız? Şehitlerimizin kanı yerde kalmasın, gazilerimizin kanı yerde kalmasın diye bunlara hesap sormaya var mıyız? Ne yazık ki Bağdat Caddesi'nden tanklar geçerken bu zihniyet, onları alkış tutuyordu. Bunlardan belki çoğunuzun haberi yok ama elimizdeki bilgiler ne yazık ki bunları doğruluyor. Öyleyse yarınki seçim çok ama çok önemli. 16 Nisan'da tecrübenin yolundan gidip 'evet' demeye hazır mıyız? 16 Nisan'da Türkiye'yi geleceğe taşımak için 'evet' demeye hazır mıyız?"

"Böyle bir siyaset anlayışıyla Türkiye bir yere varamaz"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin yaşadığı bunca hadise karşısında hiçbir önlem almadan yoluna devam etmesinin mümkün olmadığını, eskiye methiye düzenlerin tek derdinin kendi konumlarını, çıkarlarını korumak olduğunu, bunların hiçbirinin Türkiye'nin ve milletin geleceğiyle ilgili bir endişesi, vizyonu, projesi olmadığını söyledi.

Erdoğan, katılımcılara şöyle seslendi:

"Bakınız burada size tek bir örnek vereceğim: Şayet Türkiye 1991 yılından beri kesintisiz istikrarla yönetilmiş olsaydı bugün bulunduğu yerin 2 kat ilerisinde olacaktı. Yani biz göreve geldiğimizde kişi başına milli gelir 3 bin 500 dolardı. Şimdi 11 bin dolar. Eğer 91'de istikrarı getirseydi ne olacaktı? 22 bin dolar olacaktı. Şimdi hedefimiz, 2023'te bunu yakalamak. İnşallah daha ilerisi olsun diyoruz. Göreve geldik. IMF'e borcumuz neydi? 23,5 milyar dolar. 2013'te ne yaptık? Bunu sıfırladık. Şimdi IMF'e borcumuz var mı? Yok. Hazine, Merkez Bankasındaki durum hepsi felaketti. Merkez Bankasının rezervi 27,5 milyar dolardı. Şimdi? Elhamdülillah 106-107 milyar dolara geldi. Nereden nereye? Yani biz o delikli kuruşa muhtaç olduğumuz zamanları yaşadık mı? Yaşadık. Düşünün Sezer, Ecevit, aynı zihniyette değil miydiler? Birisi Cumhurbaşkanı birisi Başbakan değil miydi? Niye Anayasa kitapçığını suratına fırlattı? Neden? Bak, anladın mı Kemal? İşte bunlar olmasın diye bu işi böyle yapıyoruz. Onun için iki başlılık olmasın, tek başlılık olsun. Biz her şey aynen kalsın diyemeyiz. Hiçbir şeye dokunmayın diyenlerin milletimize var mı bir taahhüdü. Yok. Koalisyonlara methiye düzüyorlar, bunları yaşadık bitti artık. Böyle bir siyaset anlayışıyla Türkiye bir yere varamaz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 16 Nisan'dan sonra Kasım 2019'da seçilecek cumhurbaşkanının hükümetini kendisini kuracağını söyledi.

Bu cumhurbaşkanının yüzde 50+1 oy alması gerektiğini, bunun dışında seçilemeyeceğini belirten Erdoğan, "Köprü, yol, tünel, baraj yaparsın, hakları, özgürlükleri genişletirsin karşı çıkarlar. Milletimiz ülkenin ayağına pranga vuranlardan bıktı artık. Önümüzdeki dönemde sadece ülkeye hizmet edenler, eser kazandıranlar, ileriye doğru adım atanlar ayakta kalabilecek." diye konuştu.

Mitinge katılan vatandaşlarla Rabia'yı hatırlatan Erdoğan, "Görüyorum ki yarın bir başka olacak, yarınımız mübarek olsun, inşallah bir milat olsun, aydınlık yarınların müjdecisi olsun." dedi.

Notlar

Evet Platformu tarafından Ümraniye'de düzenlenen etkinlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, AK Parti İstanbul İl Başkanı Selim Temurci eşlik etti.

Etkinliğin düzenlendiği Ümraniye 15 Temmuz Şehitler Meydanı'nın çeşitli yerlerine Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dev posterleri asıldı. Etkinliğe gelen vatandaşlara Türk bayrağı ve "Evet" yazılı flamalar dağıtıldı.

Konuşmaların sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlara satranç takımı dağıttı.

(Bitti)