Cumhurbaşkanı Erdoğan, Senegal Cumhurbaşkanı Fay ile ortak basın toplantısında konuştu Açıklaması
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Senegal'in, Filistin meselesinde iki devletli çözümü esas alan tutumunu son derece kıymetli bulduklarını" belirtti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, " Senegal'in, Filistin meselesinde iki devletli çözümü esas alan tutumunu son derece kıymetli bulduklarını" belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Senegal Cumhurbaşkanı Beşir Cuma Fay, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde baş başa yaptıkları görüşme ve heyetlerin bir araya gelmesinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Senegal Cumhurbaşkanı Fay ve heyetini Türkiye'de ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu belirten Erdoğan, mart ayındaki seçimlerde elde ettiği zafer dolayısıyla Fay'ı tebrik etti.
Senegal'in, Türkiye'nin Batı Afrika'da en sıkı münasebeti olan ülke olduğunu, Afrika kıtasının istikrar ve esenliğine en fazla katkıda bulunan ülkelerin başında geldiğini söyleyen Erdoğan, "Birçok konuda aynı tutumu paylaşıyoruz. İlişkilerimizi stratejik ortaklık düzeyine çıkaran mutabakat protokolünü biraz önce imzaladık. Bugünkü temaslarımızda ülkelerimiz arasında yatırım ve ticaret başta olmak üzere güvenlik, savunma sanayi, terörle mücadele, enerji, tarım, şehircilik, kültür ve yükseköğretim alanlarında işbirliği imkanlarını ele aldık." ifadesini kullandı.
Erdoğan, bu çerçevede yapılan anlaşmaları anımsatarak şöyle devam etti:
"Senegal ile ticaret ve yatırım ilişkilerimiz sürekli artıyor. Ticaret hacmimiz 500 milyon dolara yaklaştı. İlk aşamada hedefimiz 1 milyar dolar. Bu hedefe süratle ulaşma noktasında değerli dostumla hemfikiriz. Türk şirketlerinin Senegal'deki yatırımlarının ve üstlendiği müteahhitlik projelerinin toplam değeri 3 milyar doları buldu. Bundan ülkelerimiz adına büyük memnuniyet duyuyoruz. Firmalarımıza Senegal'deki fırsatları değerlendirmelerini tavsiye ediyoruz. İstanbul'da yarın Türkiye-Senegal İş Formu düzenlenecek. Önümüzdeki dönemde de Karma Ekonomik İşbirliği Toplantısı yapılacak.
Bu önemli toplantıların ekonomik münasebetlerimizin gerçek potansiyelini ortaya çıkaracağına inanıyorum. Görüşmelerimizde Senegal hükümetinin ahiren açıkladığı Senegal 2050 Ulusal Dönüşüm Programı da gündeme geldi. Türkiye olarak bu alanda tecrübelerimizi Senegalli dostlarımızla paylaşmaya hazır olduğumuzu ifade ettim. Bugün ayrıca güvenlik, savunma sanayi ve FETÖ başta olmak üzere terörle mücadelede atılabilecek ortak adımları değerlendirdik. Bu vesileyle Senegal makamlarına FETÖ ile mücadelemizde verdikleri destek için teşekkür ediyorum. Bu destek ve dayanışmanın önümüzdeki dönemde de devam edeceğinden şüphe duymuyorum."
"İsrail'in soykırımı karşısında Türkiye ve Senegal'in atabilecekleri adımları konuştuk"
Görüşmelerinde Sahel bölgesi ve Filistin'deki gelişmeleri de ele alma fırsatı olduğunu belirten Erdoğan, "Sahel bölgesinde güvenlik sağlanmadan, Afrika kıtasında güvenlik ve istikrarın sağlanamayacağına ilişkin müşterek tutumumuzu bir kez daha kayda geçirdik. İsrail'in, Gazze başta olmak üzere Filistin topraklarındaki soykırımı karşısında Türkiye ve Senegal'in atabilecekleri adımları konuştuk." dedi.
Bu noktada Senegal'in 1975'ten bu yana Birleşmiş Milletler Filistin Halkının Vazgeçilmez Haklarının Kullanılması Komitesinin Başkanlığını yürütmesini takdirle karşıladıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
"Senegal'in, Filistin meselesinde iki devletli çözümü esas alan tutumunu son derece kıymetli bulduğumuzu ifade etmek istiyorum. Biz de bu doğrultuda çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz. Filistin ve Lübnan halkının yanında olmayı, kardeşlik ve insani vazifemiz olarak görüyoruz. Zulmün, baskının, savaşın, katliamın ne demek olduğunu çok iyi bilen, bunun acısını yaşayan Afrikalı kardeşlerimizin İsrail hükümetinin soykırım politikasına karşı dirayetli duruşlarını takdirle takip ediyoruz.
Kan, katliam ve gözyaşı üzerine huzurlu bir gelecek inşa edilemeyeceğini emperyalistler Afrika kıtasında tecrübe ettiler. İnanıyoruz ki aynı hakikat Gazze ve Lübnan'da da tecelli edecektir. Zulmederek güvenlik arayanlar, çok daha büyük bir güvensizlik girdabına sürükleneceklerdir. Bundan en küçük bir şüphe duymuyoruz. Vicdan sahibi tüm ülkeleri, İsrail hükümeti üzerinde daha fazla baskı yapmaya davet ediyoruz. Bu düşüncelerle kıymetli kardeşime ziyaretleri için bir kez daha teşekkür ediyorum. Bugünkü görüşmelerimizin ve imzalanan anlaşmaların hayırlara vesile olmasını diliyorum. Senegal başta olmak üzere Afrika'daki tüm kardeş ve dostlarımıza en kalbi selamlarımı gönderiyorum."
"Bölge çok ciddi bir ateş çemberine doğru gidiyor"
Erdoğan ve Fay, konuşmalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gazetecinin, "Senegal iki hafta önce 2050 Senegal Ulusal Dönüşüm Planı'nı kabul etti. Türkiye, bu anlamda Senegal'i nasıl desteklemeyi öngörüyor?" sorusuna şu yanıtı verdi:
"Yükseköğretim noktasında atılacak adımlar, bunun yanında çok daha önemlisi savunma sanayine yönelik müşterek atabileceğimiz adımlar, altyapı ve üstyapıda geçmişten bu yana atılan adımlar var. Bu konuda Senegal'in Türk inşaat sektörünü çok iyi tanıdığını biliyorum. Bunu bilmekle beraber de yeni bazı adımları müşterek atabileceğimize inanıyorum. Bu konuyla ilgili olarak da birbirimize karşı olan güvenimizi tazeleyerek yolumuza devam edeceğiz. Özellikle dijitalleşmeyi de bir kenara koymak mümkün değil."
"Lübnan Başbakanı Necib Mikati 'Ateşkes bekliyoruz' derken İsrail bir kez daha saldırı düzenledi. Hizbullah'ın yeni lideri açıklama yaptı, 'Biz Lübnan için savaşacağız ve savaşı da sürdüreceğiz.' dedi. Nasıl değerlendirirsiniz? Gazze'de de zaman zaman ateşkese yaklaşıldığında İsrail bir kez daha saldırı düzenleyerek süreci baltalıyor. Bölgenin geleceğini, bu iki ileri bir geri durumu nasıl yorumluyorsunuz?" sorusuna karşılık Erdoğan, şunları kaydetti:
"Sayın Mikati bir tespit ortaya koydu. O da muhataplarının ne kadar güvenilir olduğunu ortaya koydu ama özellikle Hasan Nasrallah'ın yerine bu görevi devralan yeni lider, 'Biz aynı istikamette gideceğiz.' dedi. Bir kararlılık ortaya koydu. Dolayısıyla bu şunu gösterecek; bölge çok ciddi bir ateş çemberine doğru, ne yapıyor? Gidiyor. Bundan sonraki süreç maalesef tabii bölgede çok daha sıkıntılı olacak. Temennimiz odur ki bölgedeki bu gelişmeleri nasıl acaba başta Birleşmiş Milletler olmak üzere kontrol altına alırız? Bunun çalışmalarını hep birlikte yapacağız."