Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2023-2024 Adli Yıl Açılış Töreni'nde konuştu: (3)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Meclis'in açılışıyla birlikte Türk demokrasisini yeni bir anayasaya kavuşturmak için girişimlerini tekrar başlatacaklarını belirterek "85 milyonun tamamının sahipleneceği ve 'İşte benim anayasam' diyerek baş tacı edeceği bir metni, artık milletin...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Meclis'in açılışıyla birlikte Türk demokrasisini yeni bir anayasaya kavuşturmak için girişimlerini tekrar başlatacaklarını belirterek "85 milyonun tamamının sahipleneceği ve 'İşte benim anayasam' diyerek baş tacı edeceği bir metni, artık milletin takdirine sunmamız gerekiyor." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yargıtay Başkanlığında düzenlenen 2023-2024 Adli Yıl Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, siyasetçiler ve devleti yönetenler olarak öncelikle millete karşı sorumlu olduklarını söyledi.
Her 5 yılda bir millete hesap veren bir siyasetçinin, sokağın ve sandığın sesine kulak tıkamasının düşünülemeyeceğini belirten Erdoğan, "Bize oy versin ya da vermesin, toplumumuzun farklı kesimleriyle sürekli temas halindeyiz. Vatandaşlarımızdan gelen talepler ve eleştiriler çerçevesinde politikalarımıza yön veriyoruz." diye konuştu.
Erdoğan, son dönemde, vatandaşların yargı süreçleri ve kararlarıyla ilgili kanaatlerini manipüle etmeye yönelik algı kampanyalarının arttığını dile getirerek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yargıtaydan istinafa ve ilk derece mahkemelerine varıncaya kadar milletimizin yargıdan beklentisi, 'adil kararın makul sürede verilmesidir. Adalet ise ancak mahkeme salonlarında tecelli eder. Sokağa, televizyon ekranlarına ve sosyal medya mecralarına taşınan adalet, hukuka olan güveni zedeler ve zamanla yok eder. Eline mikrofonu veya klavyeyi alan birilerinin, mahkeme kararlarını kendi arzuları ve ideolojik aidiyetlerine göre eğip bükerek yorumlaması hatta daha da ileri giderek hüküm vermesi doğru değildir.
Bu tür şımarık hezeyanlar hem adalet sistemine hem de sistemin fedakar mensuplarına karşı yapılmış büyük bir haksızlıktır, saygısızlıktır. Günümüzde sayıları giderek artan 'sosyal medya mahkemelerini' toplumumuzun birliği, dirliği, huzuru ve iç barışı açısından büyük bir tehdit ve tehlike kaynağı olarak görüyoruz."
"Yargı mensuplarına taammüden itibar suikastı düzenlemenin vebali çok ağırdır"
Erdoğan, bir toplumu bölmek ve kamplara ayırmanın en etkili yollarından birinin, adalet sistemine olan inancı zayıflatmak olduğuna işaret ederek adalet sistemine inancı zayıflamış bir toplumun, devletine ve kurumlarına güveninin de örseleneceğini bildirdi.
Böyle bir fitnenin oluşmasının, yalnızca millet ve memleket düşmanlarını sevindireceğine, onların işine yarayacağına, Türkiye'ye ise kaybettireceğine dikkati çeken Erdoğan, ister siyasetçi ister medya mensubu isterse sıradan bir vatandaş olsun, hiç kimsenin ülkeye bu kötülüğü yapmaya hakkı olmadığını dile getirdi.
"Aynı şekilde oy veya rant kaygısıyla yargı kurumlarına duyulan güveni aşındırmanın, daha vahimi yargı mensuplarına taammüden itibar suikastı düzenlemenin vebali çok ağırdır." diyen Erdoğan, üstelik bunu yapanların hem "gündem" ihtiyaçlarını yargı üzerinden karşılamaya çalıştığını hem de yargının siyasallaşmasından bahsettiğini belirtti.
Erdoğan, nereden bakılırsa bakılsın, büyük bir tutarsızlıkla karşı karşıya olunduğunu, milletin de kendileri gibi bu çelişkileri gördüğüne, kararını buna göre verdiğine, tercihlerini buna göre yaptığına inandığını kaydetti.
"Yargıya olan güveni artırmanın yolu, hakim ve savcıları tehdit etmekten, baskın yapar gibi kurumların kapılarına dayanmaktan değil, hak ve hakkaniyet çerçevesinde yapıcı tespit ve tekliflerde bulunmaktan geçer." değerlendirmesinde bulunan Erdoğan, "Ayarını bozduğun kantar, gün gelir seni de tartar." sözünü hatırlatarak hangi konumda olursa olsun herkesin, adaletle ilgili meselelere bu zaviyeden yaklaşmasını ve hassasiyetle davranmasını istedi.
"Milletimizin her bir ferdini bu sürece katkı vermeye davet ediyorum"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasi hayatlarının her döneminde dile getirdikleri, hükümet teklifi olarak da 2011'den beri her seçimde milletin önüne koydukları bir hayalleri olduğunu vurgulayarak "Bu hayal, Türkiye'yi darbe Anayasası ayıbından kurtararak yeni, sivil, dili ve içeriğiyle bugünü ve yarını kucaklayan, Türkiye Yüzyılı'na yakışır bir anayasaya kavuşturmaktır. Darbe Anayasası'nın gölgesinde Türkiye Yüzyılı'nı konuşmayı, ülkemiz ve demokrasimiz için zül addediyoruz." dedi.
İstiklal ve istikbali için bu kadar ağır bedeller ödemiş milletin yeni bir anayasayı, anasının ak sütü gibi hak ettiğine inancını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Milletimize vaadimiz olan birinci sınıf demokrasi, birinci sınıf ekonomi ve birinci sınıf özgürlüklerin tamamlayıcısı, birinci sınıf anayasa olacaktır. Türkiye Yüzyılı vizyonumuz, böyle bir anayasayla daha güçlenecektir. Bunun için 85 milyonun tamamının sahipleneceği ve 'İşte benim anayasam' diyerek baş tacı edeceği bir metni, artık milletin takdirine sunmamız gerekiyor.
Buradan, siyasi partilerimizi, yüksek mahkemelerimizi, üniversitelerimizi, devlet kurumlarımızı, barolarımızı, meslek kuruluşlarımızı, sivil toplum örgütlerimizi ve milletimizin her bir ferdini bu sürece katkı vermeye davet ediyorum. Meclis'in açılışıyla birlikte Türk demokrasisini yeni bir anayasaya kavuşturmak için girişimlerimizi tekrar başlatacağız. Yargı kurumlarımızın temsilcileri olarak sizlerden de bu sürece hazırlıklı olmanızı, destek vermenizi özellikle bekliyorum."
Erdoğan, 2023-2024 Adli Yılı'nın, yargı sisteminin tüm tarafları için hayırlara vesile olmasını diledi.
(Bitti)