Haberler

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 'İmamoğlu' açıklaması: Biten yargı süreci de gelen yasak da yok

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmasıyla ilgili, "Ortada ne bir siyasi tartışma ne bir fikir kavgası ne bir hizmet mücadelesi mevcut. Henüz biten bir yargı süreci de gelen bir yasak da yok.

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmasıyla ilgili, "Ortada ne bir siyasi tartışma ne bir fikir kavgası ne bir hizmet mücadelesi mevcut. Henüz biten bir yargı süreci de gelen bir yasak da yok. Daha bu karar önce istinafa ardından da Yargıtay'a gidecek. Eğer mahkemenin verdiği kararın eksiği varsa hatası varsa zaten oralarda gerekli düzenlemeler yapılabilir" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Derik Ovası sulaması, Midyat-Nusaybin yolu, Ömerli ve Dargeçit doğal gaz verme programı, bakanlıklar ve belediyeler tarafından yapımı tamamlanan projelerin açılış töreni ile ziyaretler için Mardin'e geldi. 15 Temmuz Demokrasi ve Şehitler Parkı'nda açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 75 bin kişinin meydanı doldurduğunu belirterek, "Bu; bir sevginin, dayanışmanın, 2023'e yürüyüşün coşkulu adımıdır. O güzel Mardin türküsünden ilhamla diyorum ki hasretinden dağlar çökse başıma, yine söz söyletmem Mardin'e, aşkıma. Çekilin başımdan Allah aşkına, ben sevdim Mardin'i bundan kime ne? Tüm insani zenginlikleriyle özellikle Mardinli kardeşlerimi de Allah için seviyoruz. Kardeşliğin şehri Mardin'i sahip olduğu güzelliklerden koparmak için çok uğraştılar. Her türlü baskıyı, zulmü denediler. Hamdolsun, Mardin kim olduğunu asla unutmadı. Biz de Mardin'i asla unutmadık. Bununla da kalmadık. Şehrimize getirdiğimiz eserler ve hizmetlerle Mardin'i kalkındırdık, geliştirdik, büyüttük, güçlendirdik. Terör belasından kurtuldukça potansiyelini harekete geçirdikçe Mardin'in de bu altyapının hakkını vermeye başladığını görmekten memnuniyet duyuyoruz. Bu süreçte neler yaşadığımızı en iyi sizler biliyorsunuz. Yüz yerden yaralı da olsak Mardin'e hizmet etmekten asla geri durmadık" diye konuştu.

YATIRIMLARI ANLATTI

Mardin'e yapılan yatırımlardan söz eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Mardin'e kazandırdığımız toplam yatırım bedeli 8,5 milyar liraya, güncel bedel 17,5 milyar liraya ulaşan yüzlerce eser ve hizmetin resmi açılışını da yapıyoruz. Eğitimde; ana sınıfından liseye kadar her seviyede yapımı tamamlanan okulları spor salonlarını, pansiyonlarını çevre düzenlemeleriyle resmen hizmete açıyoruz. Artuklu Üniversitesi'nin derslik binaları ve çevre düzenlemesi yatırımlarının açılışını da buradan yapıyoruz. Mahallelerimize yaptığımız futbol sahalarının, yarı olimpik yüzme havuzunun, öğrenci yurtlarının, spor salonları ve sahamızın bakım onarım çalışmalarının açılışını yapıyoruz. Ulaştırmada toplamda 1,5 milyar liralık yatırımla hayata geçirdiğimiz, Midyat şehir geçişi ve bağlantı yollarıyla Midyat- Nusaybin yolunu, Kızıltepe köprülü kavşağını, Derik şehir geçişi ve Kızıltepe yolunu, Mardin Devlet Hastanesi kavşağını ayrı şehir genelinde tamamlanan yol projesini bugün hizmete açıyoruz. Mardin-Savur yolunu da inşallah en kısa sürede yapıyoruz. 1 milyar 100 milyonluk yatırımla tamamlanan Derik Ovası sulamasını da bugün resmen hizmete sunuyoruz. Bu projeyle 14 köyümüze yayılan 91 bin hektarın üzerindeki araziyi cazibeli kanal sayesinde herhangi bir enerji gideri olmadan suyun bereketiyle buluşturduk. Böylece suyla buluşan arazilerimiz yılda 2 defa ekilebilecek, 4 kat fazla zirai gelir sağlayabilecek ve 9 bin kişiye ilave istihdam oluşturacaktır. Mardin ve ilçelerinde 1 milyar 108 milyon liralık yatırım tutarıyla güncel rakamla 3 milyarı aşkın bedelle hayata geçirilen yüzlerce enerji tesisinin açılışını da buradan yapıyoruz. Çeşitli kurumlarımıza ait hizmet binalarını, Diyanet İşleri Başkanlığı'mızca şehrimize kazandırılan camileri, Kültür ve Turizm Bakanlığı'mızın yaptığı kütüphaneyle kültür projelerini de buradan hizmete açıyoruz."

'3 PETROL KUYUMUZUN AÇILIŞINI YAPIYORUZ'

Türkiye'nin dört bir yanında olduğu gibi Mardin'de de petrol arama çalışmalarını hızlandırdıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bugün 3 petrol kuyumuzun açılısını yapıyoruz. Mardin'imizdeki doğal gaz altyapısını genişlettik. Ömerli, Dargeçit, Midyat, Savur ve Mazıdağı ilçelerimize getirilen doğal gaz hatlarının açılışını burada gerçekleştiriyoruz. Mardin Büyükşehir Belediyemiz güncel bedeliyle 2 milyar liraya yakın yatırımla yüzlerce altyapı ve üstyapı projesini tamamladı. Aynı şekilde Artuklu, Dargeçit, Derik, Kızıltepe, Mazıdağı, Midyat, Nusaybin, Ömerli, Savur, Yeşilli belediyelerimiz de kendi sorumluluk alanlarında çok sayıda projeyi bitirdi. Tüm bu belediye yatırımlarının resmi açılışını da buradan yapıyoruz. Mardin organize sanayi bölgemizde güncel tutarıyla yaklaşık 3 milyar lirayı bulan yatırımla faaliyete geçen 16 ayrı fabrikanın, 3 ayrı otelin resmi açılışını da buradan gerçekleştiriyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığı'mızın çeşitli birimlerinin destekleriyle faaliyete geçen çok sayıda işletme ve tesisi de buradan hizmete açıyoruz. Geçtiğimiz 20 yılda Mardin'i yaptığımız 48 milyar liralık kamu yatırımlarıyla her alanda destekledik, geliştirdik. Eğitimde 5 bin 764 adet yeni derslik inşa ettik. Artuklu Üniversitesi'ni kurduk, 4 bin 205 kişi kapasiteli yurt binaları açtık. 40 spor tesisi kazandırdık. İhtiyaç sahibi vatandaşlarımıza toplamda 8,5 milyar lira tutarında kaynak aktardık. Sağlıkta toplamda 1124 yataklı 14 hastaneyle birlikte 36 sağlık tesisi inşa edip, hizmetinize sunduk. Çevre ve şehircilikte TOKİ eliyle toplam 8 bin 907 konutun inşasını tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettik. 690 konutun yapımı devam ediyor. Ayrıca son kampanyamızda Mardin'de 2 bin 550 konut daha inşa edecek, vatandaşlarımıza 17 bin 500 altyapısı hazır müstakil ve müşterek arsa vereceğiz. Ulaştırmada Mardin'i 29 kilometreden devraldık. Bölünmüş yol uzunluğunu toplamda 272 kilometreye çıkardık. Karaman, Adana, Gaziantep hızlı tren projemizi inşallah Mardin'e kadar uzatıyoruz."

'HAVALİMANININ ADI AZİZ SANCAR HAVALİMANI OLACAK'

Mardin Havalimanı'na 3 milyon yolcu kapasiteli yeni terminal binası yaptıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün gönlümden şöyle bir yer geçti. Mardin Havalimanı'nın adını 'Mardin Aziz Sancar Havalimanı' olarak değiştirelim. Mardin'in medarıiftiharı Nobel ödüllü Prof. Dr. Aziz Sancar hocamızın adı, bundan sonra aynı zamanda Mardin'e girerken, Mardin Havalimanı'nın gönderinde de görülecek" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında şunları söyledi:

"Tarım ve ormanda Dicle Nehri üzerindeki en büyük eser olan Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali'ni hizmete aldık. Devreye giren sulama tesisleriyle 123 bin dekar arazinin sulanmasını sağladık. Mardinli çiftçilerimize 3,2 milyar tutarında tarımsal destek verdik. Sanayi ve teknolojide 2 yeni organize sanayi bölgesi ve 1 endüstri bölgesi kurduk. Önümüzdeki dönemde Mardin'i çok daha büyük eserlerle buluşturmayı sürdüreceğiz. 'Türkiye Yüzyılı'nı sizlerle birlikte inşa edeceğiz. Ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına birlikte yükselteceğiz."

'HEM KÜRT'ÜZ, DEDİLER HEM KÜRT KARDEŞLERİMİZİ VURDULAR'

Mardin'in yıllarca terör örgütünün üzerine topladığı kara bulutları dağıtmak için birçok mücadele verdiğini anlatan Erdoğan, "Bu uğurda nice acılar yaşandı, nice yıkımlara maruz kaldık, nice bedeller ödedik. Daha 7 yıl önce çukur eylemlerinde Mardin'in ilçelerini yakıp yıktılar. Mardin'e bu yıkımı yaşatanların derdi asla sizler değildiniz. Bu millet de değildi. Onlar yıktı, biz yeniden daha iyisiyle yaptık. Kürt kardeşlerimize çok çektirdiler. Hem 'Kürt'üz' dediler hem Kürt kardeşlerimizi vurdular hem çukurlara gömdüler. Bütün mabetlere varıncaya kadar yıktılar. Derik'te kaymakamımızı bunlar şehit etti. Günahı neydi? Sadece Derik'e hizmet etmekti. Terör örgütünün kaynaklarını yağmaladığı belediyelerimizi yeniden sizlere hizmet edecek hale biz getirdik. Sizleri esir etmesinin önüne biz geçtik. Lafa gelince kardeşlikten dem vuranların, sizleri birbirine düşürme planını biz bozduk. Bu topraklarda yaşayan insanların kanları üzerinden kendilerine saltanat düzeni kurma peşinde olanların sergiledikleri kepazeliklerin her gün bir yenisi ortaya saçılıyor. Plan bütçe müzakereleri bitti. 'Cumhur İttifakı' 325 oyla muhalefeti duman etti" diye konuştu.

'HELALLEŞECEKSEN DİYARBAKIR ANNELERİYLE HELALLEŞ'

Bu milletin evlatlarının canlarına göz dikenlerin, kendi evlatlarını güven ve şatafat içinde yaşatanların riyakarlıklarını anlatmaya gerek bile duymadığını söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bunlara en güzel cevabı, evlatlarını terör örgütünün pençesinden kurtarmak isteyen Diyarbakır anneleri verdi. Bay Kemal, 6 yaşındaki çocuğu konuşuyorsun. Bizim ciğerimiz yanıyor. O bir felaket, ayrı bir konu. 10 yaşında, 11 yaşında, 12 yaşında 13-14 yaşında Kandil'e kaçırılan o yavrular için bugüne kadar bir kelime ettin mi? O terör örgütlerinin taciz ettiği o yavrularla ilgili bir cümle kullandın mı? Diyarbakır annelerini ziyaret ettin mi? Onlarla helalleştin mi? Ah cambaz ah. Ne diyor? 'Helalleşmeye geldim'. Eğer helalleşmeye gideceksen Diyarbakır'a git Diyarbakır'a. Oradaki annelerle helalleş ama sen kiminle dirsek temasındasın? HDP ile. HDP ne iş yapıyor? Kandil ile beraber iş tutuyor. Kandil'e karşı senin ciğerin yok ciğerin. Bir laf edemezsin. Azimle inançla dirayetle yürüttükleri mücadeleyle evlatlarını birer birer kurtaran Diyarbakır annelerini, Mardin'in bu muhteşem meydanından selamlıyorum. Terör örgütünü sınırlarımız içinde bitirdikçe ve sınırlarımızdan uzaklaştırdıkça artık anneler evlatlarının acı haberini değil sadece okulundan, iş yerinden gelecek güzel haberleri bekleyecek. Eli silahlı teröristlerin tepesini nasıl ezdiysek bunların siyasetçi görünümlü uzantılarının da nefeslerini, demokrasiyi, hak ve özgürlükleri genişleterek sizlerle gönül bağımızı güçlendirerek keseceğiz. 'Türkiye Yüzyılı' aynı zamanda Mardin'den başlayarak bu bölgemizde, hizmetle yatırımla güvenlikle refahla yükselecek umudun, sevincin, heyecanın da yüzyılı olacak. Hep birlikte ülkemize 4 elle sarılarak ortak geleceğimiz birlikte inşa edeceğiz. Bunun için demokrasimizin eksikleri varsa onları tamamlayacağız. Bunun için eser ve hizmet altyapımızın eksikleri varsa onları gidereceğiz. Bunun için kardeşliğimizi güçlendirmenin önünde engeller varsa onları kaldıracağız. Bunun için coğrafyamızdaki bin yıllık dayanışmamızı tahkim edecek, aramıza kimseyi sokmadan işimize bakacağız. 'Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet' diyoruz."

'TÜRKİYE PARLAYAN YILDIZIYLA GÜCÜNE GÜÇ KATIYOR'

Her küresel krizle dünyadaki siyasi ve ekonomik dengelerin biraz daha yerinden oynadığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye parlayan yıldızıyla gücüne güç katıyor. Daha dün Trakya'da yeraltı doğal gaz terminalinin açılışını yaptık. 4 milyar 600 milyon metreküp. Onlar sağda solda dedikodu yapıyor. Biz ise iş yapıyoruz iş. Daha düne kadar bize dudak bükerek bakanlar, bugün pek çok konuda desteğimize ihtiyaç duyuyor. Ülkemize 20 yılda kazandırdığımız asırlık eser ve hizmetler sayesinde demokrasi ve kalkınma atılımlarımızı sürekli daha yukarıya taşıyoruz. Uzunca bir süredir bu konuda bizimle aşık atacak kimse olmadığı için artık projelerimizi kendi içinde yarıştırıyoruz. Şarkımızı beğendiniz mi? Kürtçe'siyle Türkçe'siyle güzel mi? 6'lı masa iyi dinlesin. Yarın değil hemen şimdi. Sizlerin desteğiyle 2023'te bir kez daha üstleneceğimiz sorumlulukta ülkemizi bu tarihi dönüm noktasından başarıyla geçirerek inşallah '2024, 2025, 26, 27, 28 durmak yok, yola devam'. Sizlerden öyle bir ses vermenizi istiyorum ki dünyada duymayan kalmasın. 'Türkiye Yüzyılı'nı birlikte inşa etmeye hazır mıyız? 2023'te güvenli, huzurlu, müreffeh Türkiye'nin yolunu bir kez daha açmaya hazır mıyız? Evlatlarımıza bırakacağımız en değerli miras olan 2053 vizyonuna sahip çıkmaya hazır mıyız? Ülkemizle birlikte bölgemizde tüm kardeşlerimizi huzura kavuşturmaya hazır mıyız? Dışarıda Türkiye düşmanlarının, içeride onların maşalarının heveslerini bir kez daha kursaklarında bırakmaya hazır mıyız? Kardeşlerim, ben sizi Allah için seviyorum. Yaradan'dan ötürü seviyorum. Bizi birbirimizden ayıramayacaklar. Rabb'imiz bu birliğimizi daim etsin."

'TEK MALZEMELERİ YALAN, İFTİRA, ÇARPITMA'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yarım asırlık siyasi hayatında vesayetin karşısına dikilirken, darbecilere meydan okurken, küresel siyasi ve ekonomik tetikçilere eyvallah etmezken de sadece Allah'a güvendiklerini söyleyerek, "Gücümüzü sizden aldık. Söylediğimiz her sözde, attığımız her adımda, hayata geçirdiğimiz her programda samimiydik çünkü arkamızda siz vardınız. Millete güveniyorduk. Eksiklerimiz olabilir, vardır. Hatalarımız da belki vardır ama biz onların hepsini elhamdülillah telafi ettik, aştık. Yaptıklarımız veya yapmadıklarımız, ülkemize, milletimize zarar vermedik. Karşımızda da hep eser ve hizmet siyasetinde yarışabileceğimiz rakipler görmek istedik. Eskiden bu kıratta rakiplerle karşılaştığımız oluyordu. Maalesef uzunca bir süredir tek parti faşizmi artığı bir zihniyetin temsilcileri durumundaki tiplerle muhatabız. Ülkeye ve millete hizmet adına köken ve meşrep istismarı dışında hiçbir bir müktesepleri olmayan bu karikatür tiplerin tek malzemesi; yalan, iftira, çarpıtma" dedi.

'HENÜZ BİTEN BİR YARGI SÜRECİ DE GELEN BİR YASAK DA YOK'

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun YSK üyelerine hakaret ettiği gerekçesiyle yargılandığı davada 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmasıyla ilgili de konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"Şimdi son günlerde bir mahkeme kararı üzerinden kopartılan fırtınanın gerisinde ne var? Aynı faşist zihniyet var. Aslında bu tartışmanın ne bizimle ne şahsımla ne milletimizle bir ilgisi yok. Çünkü konu, bir şahsın hakimlere hakaret ettiği iddiasıyla aldığı mahkumiyet kararından ibaret. Ortada ne bir siyasi tartışma ne bir fikir kavgası ne bir hizmet mücadelesi mevcut. Mahkeme kararının açıklanmasının ardından söylenenlere, yazılıp çizilenlere baktığımızda bir taraftan gülüyor bir taraftan üzülüyoruz. Yalan yanlış bir sürü lafın nasıl iddialı ve emin bir şekilde ifade edildiğini gördükçe gülüyoruz. Birilerinin kendi iç kavgalarını Bizansvari taht oyunlarını bizim üzerimizden yürütmenin peşinde koştuğunu görünce de üzülüyoruz. Halbuki karşımızdaki tablo gayet nettir. Kardeşlerimiz Anayasa'nın 138'inci maddesine göre, hakimler görevlerini bağımsız olarak kanuna ve hukuka uygun şekilde yaparlar. Ben söylemiyorum; Anayasa'nın 138'inci maddesi söylüyor. Her zaman söylediğimiz gibi mahkemelerin verdiği her kararı beğenmek mecburiyetinde değiliz. Bizim de eleştirdiğimiz hem de en sert şekilde eleştirdiğimiz pek çok mahkeme kararı da olmuştur ama bu kimseye hakimlere hakaret etmek, mahkeme kararlarını tanımama hakkı vermez. Bizim demokrasiye ve siyasetin meşru yöntemlerle yapılmasına olan bağlılığımızı kimse sorgulayamaz. Hayatımız yasaklarla mücadeleyle geçti. Çözümü daima millette, milli iradede bulduk. Milli idarenin gücünün dışında hiçbir yerde çözüm aramadık. Bugün de yaklaşan seçimler için kendimize milletin önünde vizyonlarımızı, programlarımızı, projelerimizi yarıştırabileceğimiz bir rakip arıyoruz. 'Cumhur İttifakı' olarak aylardır bunun çağrısını yapıyoruz. Buna karşılık kendilerine '6'lı masa' diyen ama yanındaki yöresindekilerle kaç tane oldukları belirsiz olan muhalefet cenahı karşımıza bir isim çıkartamadı. Masadaki herkesin kafasında bir başka hesabı, bir başka niyeti olduğu cümle alemin malumudur. Şimdi birileri bir mahkeme kararını bahane ederek masanın içindeki hesaplaşmayı bizim üzerimizden kendi lehine çevirmeye çalışıyor. Bunun adı tek parti faşizmi ama biz bunu yutmayız. Bu tek parti faşizmi artığı zihniyetin milletimizi kendinden tiksindiren riyakarlığı tam olarak budur. Mertçe ortaya çıkıp mücadele etmek yerine hep başkalarının sırtında iktidar rüyası görme hastalığından bir türlü kurtulamadı. Dün darbeciler, vesayetçiler milli iradenin arkasından dolanıyorlardı, bugün suni gündemler üzerinden aynı hesabı yapıyorlar. Halbuki ortada henüz biten bir yargı süreci de gelen bir yasak da yok. Daha bu karar önce istinafa ardından da Yargıtay'a gidecek. Eğer mahkemenin verdiği kararın eksiği varsa hatası varsa zaten oralarda gerekli düzenlemeler yapılabilir. Buradaki asıl çarpıklık, yargıyla ilgili bir sürecin 6'lı masanın kendi içindeki siyasi çekişmelerinin mezesi haline getirilmeye çalışılmasıdır. Bizi de aynı oyuna alet etmeye kalkıyorlar. Kusura bakmasınlar biz bu oyunun içinde yer almadık, yer almayacağız. Şimdi Mardin'den bir kez daha tekrarlıyorum. Bizim için cumhurbaşkanı adayının kim olacağı önemli değil. 'Cumhur İttifakı' adayını açıklamış. Meydanlarda gümbür gümbür sözünü söylüyor. Kardeşlerim, avara kasnak gibi toplanıp dağılmaktan başka iş yapmayan altılı masa ve ortakları birbirine çalım atmakla uğraşacaklarına yürekleri yetiyorsa adaylarını ilan etsinler. Ahmet, Mehmet, Ali, Veli, Ayşe, Fatma; fark etmez. Yeter ki çıksınlar, çamura yatmadan 'Bizim adayımız şudur' deme cesaretini göstersinler. Biz de meydanda kiminle kapışacağımızı, kiminle vizyon yarıştıracağımız, kiminle program, proje rekabetine gireceğimizi bilelim. Ne 2014 ne 2018 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde karşımıza çıkardıkları adaylar böyle bir hava oluşturabildi."


- Mardin
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
20 bin öğretmenin ataması yapıldı

Eğitim camiasına yeni öğretmenler katıldı

Yenidoğan Çetesi davasında ara karar! Sanıkların tutukluluk halleri devam edecek

Yenidoğan Çetesi davasında ara karar açıklandı

Belediyelere bağlı kreşler kapanabilir

Belediyelere bir kötü haber daha! Kreşlerin kapanması an meselesi

İşte terör örgütünün acımasızlığı! Küçük çocuk havan saldırısında bu hale geldi

Terör örgütünün acımasızlığının en net kanıtı! Küçük çocuk hain saldırıda bu hale geldi

title