Haberler
CHP lideri Özgür Özel hakkında soruşturma başlatıldı

CHP lideri Özgür Özel hakkında soruşturma başlatıldı

Türk-İş Başkanı Atalay'dan asgari ücret çıkışı: Ortada dolaşan rakamları kabul etmek mümkün değil

Türk-İş Başkanı Atalay'dan gündem yaratacak asgari ücret çıkışı

Piyasaları alt üst eden sahte dolar skandalı akıllara Saddam'ın yaptığını getirdi

Sahte dolar skandalı akıllara Saddam'ın yaptığını getirdi

Yenidoğan çetesinin elebaşı Fırat Sarı'nın mal varlıklarına tedbir konuldu

Mahkemenin kararı 10 gündür devam eden davaya damga vurdu

Cumhurbaşkanı Erdoğan Canlı Yayında: (7)

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Nokta Dergisi'nin "montajlı" kapağına ilişkin, "Ona ait neyi söyleyeyim ki? Ben diyorum ki ona ait şu anda kanunlarımız neyi söylüyorsa o söylensin.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Nokta Dergisi'nin "montajlı" kapağına ilişkin, "Ona ait neyi söyleyeyim ki? Ben diyorum ki ona ait şu anda kanunlarımız neyi söylüyorsa o söylensin. Çünkü bunun adı bir basın özgürlüğü olamaz. Çünkü hayatımda ben bir selfi yapmış değilim. Bazı insanlar bunu yapabilir ama ben yapmadım, yapmıyorum. Ben bir defa bir şehit tabutuna sırt dönecek kadar şerefsiz değilim. Ama o kapağı yapanlar, bakın bu kadar ağır konuşuyorum, şerefsizdir, alçaktır ve benim karakterimi de onlar çok iyi bilirler. Onun için de olması gereken neyse onu yapacağım" dedi.

Erdoğan, TRT 1 ve TRT Haber ortak canlı yayınında gazeteci Nasuhi Güngör'ün gündeme dair sorularını yanıtladı.

Halk tarafından seçilen ilk cumhurbaşkanı olmasının ardından Türkiye'de değişimlerin yaşandığının hatırlatılması ve bundan sonra kendisinin atacağı adımların sorulması üzerine Erdoğan, en önemli görevinin, Türkiye'ye daha farklı, daha fazla ne gibi fayda sağlayabileceğinin gayreti içerisinde bulunmak olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi içerisindeki çalışma arkadaşlarının kalifikasyon açısından yüksek bir ekip olmasının, çalışmaların yürütülmesinde, ülkeye ürün noktasında çok daha farklı neticeler doğuracağını dile getiren Erdoğan, bundan dolayı da çalışmalarının bir taraftan devam ettiğini anlattı.

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki teşkilatlanma yapısının Çankaya gibi olmadığını, burada çok daha farklı, çok daha geniş, kalitesiyle kalifikasyonuyla kariyeriyle yüksek, çok çok faydalı olabilecek kişileri aldıklarını ifade etti.

"Şimdi mesela bir de Yüksek İstişare Kurulu gibi bir kurul oluşturmak suretiyle bu ülkede emeği geçmiş, üst düzey yöneticilerden oluşan, farklı dallarda insanları aramıza katmak istiyoruz. Onlarla ilgili şu anda bir kararname hazırlığını arkadaşlarımız da yaptılar" diyen Erdoğan, dünyada da örnekleri bulunan, 70-75-80 yaşına kadar hakikaten katkısı olabilecek, gerçek dinamizme sahip olan bir ekiple, özellikle bunu yürütmek istediklerini belirtti.

"Bu cami artık bir ziyaret camisine dönüştü"

Attıkları adımların sadece yönetim merkezli olmadığını anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Yan tarafta kongre merkezi yapılıyor. Bu kongre merkezi inşallah bu yıl sonuna kadar biter diye düşünüyorum ama hemen onun arkasında camimizi yaptık. Bu cami artık bir ziyaret camisine dönüştü. Sadece Ankara'nın insanları değil, ülkemizin ve yurt dışından insanlar buraya geliyorlar, burayı ziyaret ediyorlar, burada ibadetlerini yapıyorlar. Her cuma tıklım tıklım maşallah doluyor. Bu tabii bizi ayrıca sevindiriyor. Niye? Milletin camisinde, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ile iç içe, o heyecanı, o coşkuyu yaşamak farklı. Şimdi kongre merkezinde de bizim 2 bin kişilik bir salonumuz, içinde opera salonu olacak şekilde yürütülüyor, yapılıyor. Türkiye'de yok, ilk defa olacak. Aynı zamanda bu salon, devletin kurumlarının da birçok toplantılarını yapabileceği, salon hizmetini de verecek. Bakanlıklar, kurumlar olabilir vesaire. Burada o çalışmalar da yapılabilecek."

"Burada asgari 5 milyon cilt kitap olacak"

Önem arz eden bir diğer adımın ise sergi salonu olduğunu dile getiren Erdoğan, bu noktada birçok sanatçının, eserlerini burada sergileyebileceğini söyledi.

Aynı anda bin-iki bin kişiye yemek verebilecek bir salonlarının olmasını istediklerini ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"Buradaki salonumuzda 500 kişiye yemek verebiliyoruz ama orada büyük bir salonumuz olsun, çünkü iki bin kişiyle toplantı yaptığımız zaman, onlara hitap ettikten sonra, o insanları iki bin kişilik o salonda yedirelim. Çünkü burası cumhurun evi, milletin evi. Burada Anadolu'nun değişik yerlerinden gelen insanlar, o hazzı beraber yaşasınlar. Tabii en önemlisi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi. Bu külliyenin de proje işi bitmek üzere. Burada asgari beş milyon cilt kitap olacak. Burası 24 saat halka, gençliğe açık olacak. Gelip, orada rahatlıkla çalışabilecekler. Bu külliye içerisinde bu kütüphanenin olması inanıyorum ki buraya ayrı bir zenginlik katacaktır. İnşallah iyi bir adım olur."

"Bunun adı bir basın özgürlüğü olamaz"

"Ne zaman medya ve basın özgürlüğü tartışılsa mutlaka bir yerinde siz oluyorsunuz. Geçtiğimiz hafta bir dergi, sizin bir fotoğrafınızı montajlayarak çok da tatsız, çirkin bir kapak yaptı. Basın özgürlüğü tartışmasından baktığımızda, bu derginin kapağı ve ondan sonraki uygulamalara dair neler söylemek istersiniz?" sorusu üzerine Erdoğan, şunları kaydetti:

"Ona ait neyi söyleyeyim ki? Ben diyorum ki ona ait şu anda kanunlarımız neyi söylüyorsa o söylensin. Çünkü bunun adı bir basın özgürlüğü olamaz. Çünkü hayatımda ben bir selfi yapmış değilim. Bazı insanlar bunu yapabilir ama ben yapmadım, yapmıyorum. Ben bir defa bir şehit tabutuna sırt dönecek kadar şerefsiz değilim ama o kapağı yapanlar, bakın bu kadar ağır konuşuyorum, şerefsizdir, alçaktır ve benim karakterimi de onlar çok iyi bilirler. Onun için de olması gereken neyse onu yapacağım. Hukuk içerisinde, avukatlarıma gerekli talimatı verdim. Zaten gördüm rahatsız oldum. Ben bunları ufak ufak söyleyip de geçemem. Çünkü şehidin bizim dünyamızdaki anlamı bellidir ama onların dünyasındaki anlamı belli değildir. Eğer onların dünyasındaki anlam buysa, onu bilemem. O zaman kendi resimlerini koymak suretiyle onu bassınlar. veya peşinden gittikleri zatın resimlerini koyarak bunu yapsınlar. Onlar onu yapabilir, biz yapamayız. Ve hiçbir zaman yazılı ya da görsel medya ne olursa olsun, özgürlük adı altında bir başkasının özgürlük alanını işgal edemez. Bu bir defa benim şahsıma, ilkelerime, inancıma, her şeyime saldırıdır. Bedelini de bunlar ödeyecekler."

G-20 toplantısı

G-20'nin 2008 yılından bu yana yapıldığını ifade eden Erdoğan, bu toplantının ilk olarak 6 ayda bir yapıldığını ancak daha sonra yılda bir yapılmaya başlandığını söyledi.

Erdoğan, G-20'nin geçen yıl Avusturalya'da yapıldığını hatırlatarak, "Biz Kasım ayındaki G-20'den sonra bayrağı Çin'e devredeceğiz. Antalya'da çok güzel bir hazırlık yapılıyor ve bu hazırlıkta temennim o ki belirli giriş çıkışın yasak olduğu bölgede, gelen misafirlerimiz en ideal şekilde ağırlanacak. Derdimiz burayı öyle bir hale getirelim ki yani bu G- 20'nin adeta taçlanmış bir toplantısı olsun. Avusturalya hariç bütün G-20'lere katılmış bir başbakanım. Bu, cumhurbaşkanı olarak ilk katılacağım ve idare edeceğim bir G-20 toplantısı olacak" diye konuştu.

"Terör sorunu, terörle mücadele masaya yatırılacak"

Toplantıda ana başlık olarak büyüme ve yatırım konularının olduğunu ifade eden Erdoğan, bu başlıkların dışında da bir takım konuların ele alınacağını dile getirdi.

Erdoğan, G-20'de bu söz konusu başlıkların konuşulduğu toplantıların dışında çalışma yemeklerinin düzenlendiğini kaydederek, şu ifadelere yer verdi:

"Çalışma yemeklerinde bizim tabii ki terör sorunu, terörle mücadele masaya yatırılacak. Fakat şu anki son gelişmelere baktığımız zaman yani bana göre Mescid-i Aksa konusunu da bu çalışma yemeklerinde bizim gündeme getirmemiz gerekiyor. Özellikle şu anki çalışmalarla birlikte bu katılan ülkelerin paylaşabileceği iklim değişikliği ile alakalı konu da burada gündeme gelecek. O da çalışma yemeklerindeki başlıklardan bir tanesi olarak yerini alacak."

G-20'ye katılan bu ülkelerin dünya ekonomisinin yüzde 75-80'nini temsil ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu ülkelerle yapılacak zirvenin kendileri için çok büyük anlam içerdiğini ifade etti.

Erdoğan, Türkiye'nin gelecek yıl En Az Gelişmiş Ülkeler toplantısına da ev sahipliği yapacağına değinerek, şöyle konuştu:

"Üzerimizde bu tür bazı önemli zirveler var. Bu zirvelerle Türkiye tabii konumunu ortaya çok açıkça koyuyor. Terörle mücadelede konumunu ortaya koyuyor ama istiyoruz ki Batı da terörle mücadelede Türkiye'deki yerini güçlü bir şekilde alsın. G-20 ile ilgili biliyorsunuz şu an da özellikle iş adamları bölümü var. Onun açılışı, kapanışı Ankara'da yapıldı. Aynı şekilde G-20'de sendikalarla ilgili bir bölüm var. Oda ön çalışma olarak yapıldı. Kadınlarla ve gençlikle ilgili olan bölümü de yapıldı. Gençlik ilk defa yapıldı. Bundan önce gençlikle ilgili G-20 toplantısı olmadı. Bunlar bu işin ana çerçeveleri ama bunların içerisine bazı şeyler serpiştiriliyor. Mesela enerji ve gıda, tarım gibi konuların bakanları bir araya gelip ön çalışma yaparak hepsi sonuç bildirgelerini hazırlıyorlar. En sonunda bütün bunların sonuç bildirgesi altında tartışmasını, müzakeresini yapıyoruz. Bu tartışmayı yaptıktan sonra da nihai kararı açıklıyoruz ve daha sonra da basın toplantımızı yapmak suretiyle de işi bitiriyoruz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan programın sonunda pazar günü İstanbul Yenikapı'da Meclis Başkanı İsmet Yılmaz ve Başbakan Ahmet Davutoğlu ile vatandaşlara kardeşlik ve teröre karşı bir olma mesajı vereceklerini belirterek, etkinliğe muhalefet partilerinin de davet edildiğini ancak olumlu cevap gelmediğini aktardı.

(Bitti)

Kaynak: AA / Güncel
title