Haberler
İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Kreş tartışmasında CHP'li Başarır ağzını fena bozdu: Tweet bu kadar, geri zekalı

CHP'li Başarır ağzını fena bozdu! Varank'ın yanıtı ise daha bomba

Naci Görür'den Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

Cumhurbaşkanı Erdoğan Canlı Yayında: (2)

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Lojmana ateş ediyorlar, havan topuyla lojmana. Niye? Çünkü orada devletin resmi güvenlik gücünü asla kabul etmiyorlar.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Lojmana ateş ediyorlar, havan topuyla lojmana. Niye? Çünkü orada devletin resmi güvenlik gücünü asla kabul etmiyorlar. Çünkü bunların derdi başka, yani kurtarılmış bölgeler ama bu ülkede bunlara asla böyle bir fırsatı vermeyeceğiz. Buradan da sesleniyorum, onlara destek veren medya grupları, sermaye grupları, onlara iç ve dış destek verenler, bunun bedelini er veya geç ödeyecekler" dedi.

Erdoğan, TRT 1 ve TRT Haber ortak canlı yayınında gazeteci Nasuhi Güngör'ün gündeme dair sorularını yanıtladı.

Cizre'de devlet eliyle sivil vatandaşlara yönelik saldırılar olduğuna ilişkin propaganda yapıldığının hatırlatılması üzerine Erdoğan, "Devlet bugüne kadar hep vatandaşının yanında yer almıştır. Benim devletim hiçbir zaman vatandaşına ihanet etmemiştir ama bunlar haindir, alçaktır, adidir. Bunlar bu sıfatlarıyla tecelli ederek maalesef benim binbaşımı çapraz ateşe alarak, eşinin, yavrusunun yanında şehit etmişlerdir" değerlendirmesini yaptı.

Polislerin, askerlerin arkalarından kurşunlandığını, lojmanlara ateş edildiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Lojmana ateş ediyorlar, havan topuyla lojmana. Niye? Çünkü orada devletin resmi güvenlik gücünü asla kabul etmiyorlar. Çünkü bunların derdi başka. Yani kurtarılmış bölgeler ama bu ülkede bunlara asla böyle bir fırsatı vermeyeceğiz. Buradan da sesleniyorum, onlara destek veren medya grupları, sermaye grupları, onlara iç ve dış destek verenler, bunun bedelini er veya geç ödeyecekler. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve bu millet, Türk milleti, bütün halkıyla inanıyorum ki bu olanlar karşısında tavrını, hukuk çerçevesinde ve demokratik bir ortamda en güzel şekliyle bunun cevabını verecektir. Bu cevabı verme zamanı yaklaşıyor. İşte 1 Kasım bunun en güzel testidir, sınavıdır diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sanki bu saldırılarla birlikte, az önce ifade ettiğiniz gruplar, kuruluşlar ve belli odaklar tarafından bunlar sizin tarafınızdan yönlendirilen hadiselermiş gibi bir kara propaganda geliştirilmeye çalışılıyor. Ne söylemek istersiniz" sorusunu yanıtlarken şunları söyledi:

"Bu mahfiller, eğer 'Tayyip Erdoğan bunu yönlendiriyor' diyorsa ben Rabbime hamdediyorum demek ki istikamet üzereyim. Niye? Çünkü bu terör ve şiddet odaklarına karşı verdiğimiz mücadelenin haklı bir mücadele olduğu ortaya çıkıyor. Kimin söylediği çok önemli. Bunlar çok önemli. Kimin söylediğine baktığımız zaman, bunlar bu millete, bu vatana sevdalı değil. Bunların bu ülkede dikili ağacı yok. Biz, meyvesi yenen ağaç konumundayız. Bundan dolayı rahatsız oluyorlar."

-"El ele vermiş, beraber yürüyorlar"

Kendilerinin Türkiye'de barışı hakim kılmak için çalıştığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Onlar ise halkı sokağa döktüler. 6-7-8 Ekim olaylarını düşünün. Sokağa çağıran kimdi? 50'yi aşkın insan öldü. Kimdi bu ölenler? Kürt. Öldüren? Onlar da Kürt.

Daha yeni, Cizre olayından sonra tekrar sokağa çağırmadı mı? Tekrar sokağa çağırdı ama bu defa pek aradığını bulamadı. Bunların en önemli özelliği bir de yalandır. Yalanı çok rahat kullanırlar. O kadar rahat kullanırlar ki dinleyen de bu yalana inanır. Bunların gerçek yüzünü bilmedin mi, buna inanmak durumunda kalırsın. Komünist ideolojiden gelen 'İftira at, tutmasa iz bırakır' mantığı bunlarda hakimdir. Bunlar iftira atarlar, tutmasa da izi kalır.

Hele hele paralel devlet yapılanması, paralel yapının bütün medya ağları, aynı şekilde 'amiral gemisi' diye medyada kendilerine yer edinmeye çalışanlar, bunlar şu anda el ele vermiş durumdalar, beraber yürüyorlar. Beraber hareket ediyorlar ama bizim bulunduğumuz makam, tüm milletin, tüm cumhurun haklarını korumak, onları bu ülkede barış, huzur içinde yaşatmanın yollarını aramaktır. Biz şu anda bunun mücadelesini veriyoruz. Bundan da çok rahatsızlar."

-"Herhangi bir suç yoksa neden kaçıyorsun"

"Paralel terör örgütü, PKK terörüne karşı mücadelede olmazsa olmaz bir mücadele midir? Son dönemde onların ekonomik ayaklarına yönelik de operasyonlar var. Buradaki mücadele ne düzeyde" sorusu üzerine de Cumhurbaşkanı Erdoğan, MGK'de "ulusal güvenliği tehdit eden legal veya illegal örgütlerin hakkındaki bütün işlemlerin yapılabilmesinin yolunu açmak, ulusal ve uluslararası boyutta bunun tedbirlerini almak" yönünde karar alındığını ve kararın Milli Güvenlik Strateji Belgesi'ne girdiğini kaydetti.

Yurt içinde ve dışında her türlü takip ve mücadelenin her alanda sürdüğünü, olumlu neticeler de alınmaya başlandığını dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:

"Ekonomik alanda da aynı kararlılıkta devam ediyor. Dikkat ederseniz bazıları yurt dışına kaçıyor. Yurt içinde olanlar henüz teslim olmuş değiller. Bu manidardır. Yargı içinde olanlar da var. Niye kaçıyorsun? Herhangi bir suç yoksa neden kaçıyorsun? Sermaye çevresinden olanlar neden kaçıyorsun? Madem suçun yok, o zaman kal. Neden? Çünkü arkada nelerin olduğu biliniyor, kendi taraflarından. Bundan dolayı kaçıyorlar. Bizim yargımız, polisimiz, askerimiz, herkes el ele, omuz omuza, tüm bu paralel devlet yapılanmasına karşı, legal, illegal, bu örgütlere karşı bu mücadeleyi, bu takibi sürdürmeleri lazım.

Ben 'İnlerine gireceğiz' dedim. İnlerine girme mücadelesini veriyoruz, sağolsun bu konuda katkı verenleri özellikle kutluyorum. Çünkü bu bizim milli güvenlik meselemizdir. Sıradan bir olay değil. Dolayısıyla herkesi ilgilendiriyor. Kimde bu konuda bir bilgi varsa yetkili mercilere bunu bildirmesi lazım. Bildirelim ki bir an önce netice alalım ve şu anda gelen bilgiler ışığında, alınan neticeler çok çok manidardır. Zamanı geldikçe de zaten bunları halkımla paylaşacaklardır."

-"Paralel yapı, kurumlarımızın içerisindeki bütünlüğü bozdu"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplumun bilinçlendirilmesi ve doğru bilgilendirilmesi konusunda yeterli noktada olunup olunmadığına ilişkin soruyu yanıtlarken de ilgili kurumların ellerinden geldiğince bilgi verdiğini söyledi.

Erdoğan, şöyle devam etti:

"Yeterli bir bilgilendirme oluyor mu dersek, tabii dört dörtlük henüz yeterli bilgilendirme olamıyor. Ülkemizin eksikliği olmaktan öte bir de maalesef kurumlarımızın içerisindeki bütünlük bozuldu. Bu paralel yapı, kurumlarımızın içerisindeki bütünlüğü bozdu. Mezhebi yaklaşımlar, kurumlarımızın içerisinde maalesef çok farklı noktaya doğru, ideolojik sapmalar, bunlar... Dolayısıyla benim her zaman söylediğim, 'Bizim de bir Rabiamız var, tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet' diye. Bu tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet anlayışını yakalamadıktan sonra biz o bütünlüğü yakalayamayız. Bizim o bütünlüğü yakalamamız lazım, onu yakaladığımız anda olay çok daha farklı gelişecektir."

(Sürecek)

Kaynak: AA / Güncel
title