Cumhurbaşkanı Erdoğan: Afrika Birliği'nin Barış Çabalarına En Güçlü Desteği Veren Ülkelerden Biriyiz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afrika kıtasıyla ilişkileri günden güne güçlendirdiklerini belirterek, "Kıtanın geneliyle 2003 yılında 5,4 milyar dolar olan ticaret, 2024 yılı sonu itibarıyla 40 milyar dolar bandında. Afrika Birliği’nin barış çabalarına en güçlü desteği veren ülkelerden biriyiz. Ankara süreci kapsamında Somali ile Etiyopya arasındaki anlaşmazlığın çözümüne yönelik arabuluculuk rolümüz bu çabaların bir örneğidir. Sudan’da süren çatışmalar sizin gibi bizi de derinden yaralıyor. Türkiye olarak biz, her çatışma bölgesine olduğu üzere kardeş Sudan’a da yardımlarımızı ulaştırıyoruz" dedi.
(ANKARA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afrika kıtasıyla ilişkileri günden güne güçlendirdiklerini belirterek, "Kıtanın geneliyle 2003 yılında 5,4 milyar dolar olan ticaret, 2024 yılı sonu itibarıyla 40 milyar dolar bandında. Afrika Birliği'nin barış çabalarına en güçlü desteği veren ülkelerden biriyiz. Ankara süreci kapsamında Somali ile Etiyopya arasındaki anlaşmazlığın çözümüne yönelik arabuluculuk rolümüz bu çabaların bir örneğidir. Sudan'da süren çatışmalar sizin gibi bizi de derinden yaralıyor. Türkiye olarak biz, her çatışma bölgesine olduğu üzere kardeş Sudan'a da yardımlarımızı ulaştırıyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Afrika 5'inci İş ve Ekonomi Forumu'na katılarak açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "İlkini 2016 yılında tertiplediğimiz forumun zaman içerisinde Afrika'nın dört bir yanından katılımcıların desteğiyle somut projelere dönüşen kararların alındığı bir platform haline geldiğini memnuniyetle görüyorum" dedi.
Küresel ticarette belirsizlik ve risklerin arttığına dikkat çeken Erdoğan, "Afrika'nın farklı ülkelerinden İstanbul'umuzu teşrif eden misafirlerimiz, ülkelerindeki yatırım ortamını ve ticari imkanlarını hem diğer katılımcılara hem de Türk iş dünyasına anlatma fırsatı buldu. Neticede ticari münasebetlerimizin geleceğine dair güçlü bir sinerji oluştu. Burada yeni dostlukların kurulmasını, yeni iş birliklerinin oluşmasını, yeni ortaklıkların tesis edilmesini önemsiyor, bunların kalıcı olmasını diliyorum. Hızla büyüyen ekonomisiyle, hızla gelişen yatırım ortamıyla, üç kıtanın tam merkezindeki coğrafi konumuyla Türkiye'nin kapısı, dünyanın farklı bölgelerinden her yatırımcıya, her girişimciye ardına kadar açıktır" ifadelerini kullandı.
Erdoğan, 2005 yılının 'Afrika Yılı' ilan edildiğini hatırlatarak, "Görev süresi boyunca kıtaya 50'nin üzerinde ziyaret gerçekleştirmiş bir siyasetçiyim. Uzun yıllar sonra 2011'de Mogadişu'ya giden ilk hükümet başkanıydım. Ülkemizin tanınmış şairlerinden Nazım Hikmet bundan 63 yıl evvel Afrika halklarına şöyle sesleniyor: 'Kardeşlerim, bakmayın sarı saçlı olduğuma. Ben Asyalıyım. Bakmayın mavi gözlü olduğuma. Ben Afrikalıyım'" dedi.
"Merkez Bankası rezervimiz 27 milyar dolardı, bugün 189,7 milyar dolar"
Türkiye'nin özellikle son 23 yılda kalkınma ve refah yolunda büyük mesafeler aldığını belirten Erdoğan, G20 üyesi ülkeler arasında Türkiye'nin cari fiyatlarla dünyanın en büyük 17'inci ekonomisi olduğunu dile getirdi. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"2024 yılı satın alma gücü paritesine göre 12'inci sıradayız. İnşallah bu sene 11. sıraya yükseleceğiz. 23 yılda yıllık ortalama yüzde 5,4 oranında büyüme kaydettik. 2002'de 238 milyar dolar olan milli gelirimizi 2024 yılında 1,5 trilyon dolar sınırına getirdik. Kişi başına düşen milli gelirimiz 3 bin 608 dolar iken 2024 yılında 14 bin 751 dolara, 2025 yılı çeyreğinde kişi başı milli gelir 17 bin 000 dolara yaklaştı. Merkez Bankası rezervimiz 27 milyar dolardı, bugün 189,7 milyar dolar. 36 milyar dolar olan ihracatımız bugün 270 milyar doları zorluyor. Turist sayımızı 15 milyondan 62 milyon 270 bine, turizm gelirimizi ise 61 milyar doların üzerine çıkardık.
"Deprem bölgemiz için 90 milyar dolar civarında harcama yaptık"
26 olan havalimanı sayımızı 58'e yükselttik. Eğitimde derslik sayımız 343 bindi bugün 615 bini geçti. 76 olan üniversite sayımız aynı şekilde 208'e ulaştı, 308'e ulaştı. Sağlıkta yatak sayımızı 164 binden alıp 271 bine çıkardık. Şehir hastaneleri adını verdiğimiz 25 adet modern sağlık kampüsünü milletimizin hizmetine sunduk.
Malumunuz 6 Şubat 2023 tarihinde 53 binden fazla canımızı yitirdiğimiz asrın en büyük deprem felaketlerinden birini yaşadık. Deprem bölgemiz için 90 milyar dolar civarında harcama yaptık. Yalnızca 2,5 yılda 304 bin konutu afetzede vatandaşlarımıza teslim ettik. Yıl sonuna kadar hedefimiz 453 bin konutun anahtarlarını takdim etmek. Türkiye milli gelire göre dünyada en fazla yardım yapan ülkelerden biridir. Kimsenin inancına, kimliğine, kökenine bakmıyor, nerede olursa olsun yaralıların yaralarını sarmak için koşturuyoruz."
"Kıtada 2003 yılında 5,4 milyar dolar olan ticaret, 2024 yılı sonu itibarıyla 40 milyar dolar civarında"
Afrika kıtası ilişkileri günden güne güçlendirdiklerini kaydeden Erdoğan, "Kıtadaki büyükelçilik sayımızı 44'e çıkardık. Kısa vadede hedefimiz 50. Bugün Ankara'da 38 Afrika ülkesinin büyükelçiliği faaliyet gösteriyor. Bugün Türk yükleniciler Afrika'da toplam değeri 97 milyar dolara ulaşan 2000'den fazla projeyi üstlenmiş durumda" ifadelerini kullandı. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kıta genelindeki yatırımlarımızın piyasa değeri ise 15 milyar dolar. Bu yatırımlar neticesinde 100 binden fazla Afrikalı kardeşimiz istihdama katılarak üretimi destekliyor. 49 Afrika ülkesiyle iş konseylerimiz, 31 ülkede de ticari müşavirliklerimiz var. Kıtanın geneliyle 2003 yılında 5,4 milyar dolar olan ticaret, 2024 yılı sonu itibarıyla 40 milyar dolar bandında. Türk Hava Yollarımız, kıta satında 42 ülke ve 64 noktaya sefer düzenliyor.
Afrika Birliği'nin barış çabalarına en güçlü desteği veren ülkelerden biriyiz. Ankara süreci kapsamında Somali ile Etiyopya arasındaki anlaşmazlığın çözümüne yönelik arabuluculuk rolümüz bu çabaların bir örneğidir. Sudan'da süren çatışmalar sizin gibi bizi de derinden yaralıyor. Ülkede önce ateşkesin sağlanması ve ardından da kalıcı barışın diyalog yoluyla tesis edilmesini arzu ediyoruz. Uluslararası toplum ve kuruluşların Sudan'daki trajediye yeterince eğilmediğini üzülerek müşahede ediyoruz. Türkiye olarak biz, her çatışma bölgesine olduğu üzere kardeş Sudan'a da yardımlarımızı ulaştırıyoruz."
"Gazze soykırımında tıpkı Türkiye gibi Afrikalı kardeşlerimiz de vicdanlı bir duruş sergilemişlerdi"
"Kolonyalizm, kağıt üzerinde yıllar önce son bulmuş, fakat postmodern yöntemlerle varlığını bir şekilde devam ettirmiştir" diyen Erdoğan, geçmişte Afrika'ya 'beyaz adamın yükü' olarak bakanların bugün de benzer bir yaklaşım içerisinde olduğunu vurguladı. Erdoğan, bölgedeki çatışmalara ve savaşlara dikkat çekerek İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına ilişkin şu ifadeleri kullandı:
"İsrail'in 2 yıl boyunca sürdürdüğü saldırılarında 68 bin Filistinli şehit oldu. 170 bini aşkın kardeşimiz yaralandı. Bazıları açlıktan olmak üzere 20 binden fazla çocuk öldü. 250'nin üzerinde gazeteci sırf hakikati duyurdukları için katledildi. Enkazların altında ne kadar masumun naaşı olduğunu kimse bilmiyor. Tüm insanlığın gözü önünde 2 yıl boyunca bir soykırım yaşandı ve sözde medeni dünya buna engel olamadı, doğru düzgün tepki göstermedi. Daha vahimi, soykırım sürerken bize ve Afrikalı kardeşlerimize demokrasi dersi veren Batılı devletler İsrail'e silah yardımı yapmaya devam etti.
"Güney Afrika Cumhuriyeti'nin UAD'da İsrail aleyhine açtığı soykırım davası tarihe not düşen cesur bir tavır oldu"
Şunu burada büyük bir memnuniyetle ifade etmek istiyorum. Gazze soykırımında tıpkı Türkiye ve Türk milleti gibi Afrikalı kardeşlerimiz de gerçekten vicdanlı bir duruş sergilemişlerdir. Güney Afrika Cumhuriyeti tarafından Uluslararası Adalet Divanı'nda İsrail aleyhine açılan soykırım davası bu süreçte tarihe not düşen cesur bir tavır olmuştur. Bizim de gayretlerimizle Gazze'de ateşkes sağlandı. Hamas ile İsrail arasında varılan mutabakatın kalıcı olması, kalıcı barışa zemin oluşturması için yoğun çaba içerisindeyiz. Ancak İsrail'in kötü sicili dolayısıyla tedbiri ve temkini elden bırakmadık. Gazze'nin süratle yaralarını sarmaya ve yeniden ayağa kalkmaya ihtiyacı var. Biz bunun için ne gerekiyorsa yapmaya inşallah devam edeceğiz. Sizlerden de Filistin halkıyla dayanışmanızı güçlendirerek sürdürmenizi özellikle istirham ediyorum."