Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Suikast Girişimi Davası
Muğla'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe teşebbüsü sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ve 2 polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin 2'si firari, 43'ü tutuklu 47 sanığın yargılandığı davanın duruşması sürüyor.
Muğla'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe teşebbüsü sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ve 2 polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin 2'si firari, 43'ü tutuklu 47 sanığın yargılandığı davanın duruşması sürüyor.
Muğla Adliye binasındaki salonların fiziki yetersizliği nedeniyle Muğla Ticaret ve Sanayi Odası salonunda görülen davanın duruşmasında, tutuklu sanıklardan eski pilot yarbay Yücel Ekizoğlu'nun, esas hakkındaki savunması dinlendi.
15 Temmuz'da gündüz VIP uçuşları yaptığını eski 3. Kara Havacılık Alay Komutanı albay Murat Dağlı tarafından kendisine saat birde gece uçuşu olacağını söylediğini ifade etti.
Hazırlıklar yapıldıktan sonra Gaziemir'den Murat Dağlı'nın birinci pilotluğunda kalkış yaptıklarını belirten Ekizoğlu, şöyle devam etti:
"Gaziemir'den 3 helikopter kalktık. Kalkışta Albay Murat Dağlı kule ile telsiz irtibatı kurmadı. Kalkış ve görev hakkında da bilgi vermedi. Kulede bize görevin ne olduğunu sormadı. Ancak Çiğli'ye inişimizde ise Dağlı, kuleyle telsiz irtibatı kurarak iniş izni alarak geldiğini söyledi. Bunu garipsedim. Çiğli'ye inişin ardından 3 helikopter aprona alınarak yakıt ikmali yapıldı. Birinci sicil amirim albay Murat Dağlı'nın bana verdiği emre uyarak Çiğli'den kalkış yaptık. Kalkıştan itibaren 3 helikopter bir koldan devam etti, ancak alçak uçuş yapmadık. Uçuş için kuleden izin alındığını duymadım."
Marmaris'e gittikten sonra yakıt ikmali için Dalaman'a yöneldiklerini, telsizden yakıt ikmali konusunda sıkıntı yaşandığını duyduğunu anlatan Ekizoğlu, bunun üzerine kendi meydanları olan Imsık'a gitmeye karar verdiklerini bildirdi.
Gitmeden önce Bodrum'daki Imsık Meydan Komutanı ve devresi Fethi Yarbay'a mesaj attığını savunan Ekizoğlu, şunları söyledi:
"İndiğimizde Fethi Yarbay 'buradan bir daha kalkış yapmayacaksınız, kalkarsanız sizi vuracaklar' diyerek kolumdan sıkarak odasına götürdü. Ülkede yaşananlardan bahsetti. Diğer pilot arkadaş Haydar Murat Özden ile 'Biz bu görevden ve gruptan sıyrılmak istiyoruz bize yardımcı ol, kendimizi tecrit edelim.' dedik. Polisi aramasını ve teslim olmak istediğimizi söyledik. Çıktığımız görevin darbe girişimi kapsamında bir görev olduğunu bilmiyorduk."
Ekizoğlu,kendisine Murat Dağlı tarafından verilen emrin Çiğli'den alınacak personeli verilen koordinatlara bırakıp tekrar Çiğli'ye dönmek olduğunu aktardı.
Darbe girişimi olayına inanmak istemediğini savunan Ekizoğlu, "Hükümetle hiçbir sorunum yok hatta yaptığı icraatları da beğeniyorum. Hükümet sayesinde refah seviyemiz yükseldi. Bu sayede ben çocuklarımı özel okullarda okuttum. Ailemi her yıl tatile götürdüm. Bu yaşananlar nedeniyle bazı faaliyetler bizi 30 yıl geriye götürdü." dedi.
-"Savunma yapmanızın garantisi mahkemedir"
Daha sonra söz alan Ekizoğlu'nun avukatı Suat Öney, savunmasının başında Gökhan Güçlü ve Davut Uçum'un avukatı Deniz Akbulut'un bir tişört nedeniyle tutuklanıp avukat ve sanıklar üzerinde baskı kurulmaya çalışıldığını iddia etmesi üzerine Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ, "Biz burada hiçbir avukata veya sanığa baskı kurmuyoruz. Herkes özgürce savunma yapıyor. Siz ve diğer meslektaşlarınız özgür şekilde kısıtlama yapılmadan savunmasını yaptı, yapıyor. Sizin burada savunma yapmanızın garantisi mahkemedir. Burada kimse baskı kuramaz, hiçbir tehdit oluşturamaz." karşılığını verdi.
Cumhurbaşkanı Avukatı Halit Çokan ise meslektaşlarının olayı iyi niyetli olarak gündeme getirdiğini düşündüklerini belirterek, şöyle konuştu:
"Meslektaşımız basit bir google taramasıyla Deniz Akbulut'un neden tutuklandığını öğrenebilirdi. Yanlış yönlendirmeye yol açacak bir açıklama yapmamış olurdu. Akbulut'un tutuklanmasıyla ilgili husus her hangi bir sanığın müdafiliğini üstlenmesiyle ilgili değildir. ByLock kullandığı ve MİT tırları soruşturması şüpheli ve sanıkları arasında kuryelik yaptığı için tutuklanmış. Jandarma personelinin sivil imamlarından biri olan "Halil Kod" Hamza Ali Ece ile MİT tırları soruşturmasından tutuklu Jandarma personeli arasında irtibat kuran kişi. Bu nedenle tutuklanmanın davadaki sanık veya olaylarla ilgisi yok." dedi.
Mahkeme Başkanı Baştoğ, açıklamaları için Çokan'a teşekkür etti.
Duruşma diğer sanıkların esas hakkındaki savunmalarıyla devam ediyor.