Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şener Açıklaması
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı İhsan Şener, başkanlık sistemine ilişkin "Hizmette hız ortaya çıkacak.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı İhsan Şener, başkanlık sistemine ilişkin "Hizmette hız ortaya çıkacak. Dolayısıyla Türkiye'nin Kıta Avrupasından bazı devletlere göre 20, bazı devletlere göre 30 yıl geri kalması böylece konsolide edilebilinecek. Eğer böyle bir sisteme geçersek ki geçileceği kanaatindeyim." dedi.
Şener, Adana Bilim ve Teknoloji Üniversitesi tarafından düzenlenen "Türkiye'de yeni sistem arayışı: Neden başkanlık sistemi?" konulu konferansta, Türkiye Cumhuriyeti kurulurken dış politikasına Ermeni meselesi ve Kıbrıs sorunu, iç politikasına da iç tüzük ve Anayasa olmak üzere devamlı konuşulup kan kaybetmesini sağlayacak iki "kama" yerleştirildiğini belirtti.
Türkiye'nin 1856'dan beri anayasa tecrübesi olduğunu ancak bunların üst bürokrasiyi koruma refleksi ile özellikle 1961 ve 1982 anayasalarının ihtilali meşrulaştırma ve yapanları koruma içgüdüsüyle yapıldığını dile getiren Şener, "Ekonomik olarak Türkiye'nin kişi başına düşen gayri safi milli hasılasını 10 bin doların üzerine çıkarmaya müsaade etmez bu anayasa. Anayasa nasıl engel oluyor? Olur. Bireysel özgürlüklerle teşebbüse engel olur. Bir noktadan sonra patinaj yapmaya kalkarsınız." değerlendirmesinde bulundu.
Şener, anayasaların toplumun mutabakatıyla yapılmasının önemine de dikkati çekti.
Mevcut anayasanın insan haklarına saygı açısından "zor" bir anayasa olduğunu ifade eden Şener, şunları kaydetti:
"Bizim devlet geleneğimizde devlet kutsaldır. Kutsal olan şeye her şey feda edilir. Aslında kutsal olan insandır. Eşrefi mahlukat olan insandır. Bireysel özgürlük alanları, korunması gereken insandır. Devlet canlı bir organizma mıdır? Elbette değildir ama kural ve gelenekleri olan ve bunlar oluşurken de insan tabiatı ve özgürlük alanlarına eğer bir ihmali söz konusuysa çok zor bir durumdur düzeltmek. Sivil bir anayasanın bu milletin çoktan hakkı olduğu kanaatindeyiz."
Şener, başkanlık sisteminin diğer sistemlere göre avantajlarına değinerek "Hizmette hız ortaya çıkacak. Dolayısıyla Türkiye'nin Kıta Avrupasından bazı devletlere göre 20, bazı devletlere göre 30 yıl geri kalması böylece konsolide edilebilinecek. Eğer böyle bir sisteme geçersek ki geçileceği kanaatindeyim." diye konuştu.
"Tayyip Bey'in misyonu tam bağımsız Türkiye misyonudur"
Bir katılımcının, başkanlık sistemi ile ilgili "Cumhurbaşkanı istiyor, biz istemeyelim' manasında karşıtlık bulunduğu" değerlendirmesiyle ilgili Şener, "Ters köşe mi yapalım" dedi.
Şener, şu görüşleri dile getirdi:
"1908'de Abdülhamid'in azlini isteyen gruplar ve devletler ile bugün Tayyip Bey'in azlini isteyen gruplar, aynı gruplar. Bunlar yerli değil. Neden Kanal İstanbul'a karşı çıkıyor bizim ahalimiz? Hangi siyasi parti, siyasi grup, Kanal İstanbul'un, 3. köprünün, 3 havalimanın, Körfez geçişinin olmamasını ister? Bu mantıklı bir şey mi sizce? Endişeleri nedir biliyor musunuz? Çok açık söylüyorum bunlara karşı çıkan herkes, hiç istisna bırakmıyorum mandacıdır. Bağımsız Türkiye yanlısı değildir. İstanbul'da havaalanına ihtiyaç yok mu? Ankara'dan 40 dakikada İstanbul'a gidiyoruz, İstanbul üzerinde 120 dakika dolaşıyoruz. Bölge hastanelerine karşı çıkanlar. İhtiyaç yok mu? Yollara karşı çıkanlar, ihtiyaç yok mu? Bunların hepsinin bir tek hedefi vardır, Türkiye, müstakil, bağımsız güçlü bir devlet olmasın."
Bunda hedefin tam bağımsızlığın engellenmesi olduğunu vurgulayan Şener, "Tayyip Bey'in temsil ettiği misyon, tam bağımsız Türkiye misyonudur. Hedef tam bağımsızlığı engellemektir. Yoksa Tayyip Bey'in elindeki bugünkü yetki ve imkanlar dünyada hiçbir devlet başkanında yok. Bu görevdeyken bir insan bunlardan vazgeçmeyi, yapacağı işlemlerden sorumlu hale gelmeyi arzu eder mi?" şeklinde konuştu.