Haberler
İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Kreş tartışmasında CHP'li Başarır ağzını fena bozdu: Tweet bu kadar, geri zekalı

CHP'li Başarır ağzını fena bozdu! Varank'ın yanıtı ise daha bomba

Naci Görür'den Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

Çözüm Süreci

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Akil İnsanlar Heyeti Güneydoğu Anadolu Bölgesi Grubu Başkanı Yılmaz Ensaroğlu, "Dünyanın hiçbir yerinde bu gibi olaylarda silahların susması ve silahlı unsurların geri çekilme aşamaları halka açık şekilde yapılmaz."

Akil İnsanlar Heyeti Güneydoğu Anadolu Bölgesi Grubu Başkanı Yılmaz Ensaroğlu, "Dünyanın hiçbir yerinde bu gibi olaylarda silahların susması ve silahlı unsurların geri çekilme aşamaları halka açık şekilde yapılmaz. Türkiye'de de bunun böyle yapılmasını beklemek anlamsız" dedi.

Akil İnsanlar Heyeti Güneydoğu Anadolu Bölgesi Grubu üyeleri, Adıyaman'da 93 sivil toplum kuruluşunun temsilcileriyle Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı

(TPAO) konferans salonunda bir araya geldi.

Toplantıya, sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin üst aramasından geçirilerek alınmasına Grup Başkanı Ensaroğlu tepki gösterdi. Bunun üzerine İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri aramadan vazgeçti.

Bu nedenle katılımcılardan özür dileyen Ensaroğlu, Kürt sorununun barışçıl, demokratik yöntemlerle çözümü adına yürütülen süreçte rol oynamak, bir işlevi yerine getirmek amacıyla toplantılar yaptıklarını söyledi.

Çözüm süreciyle ilgili farklı kesimlerden insanların düşüncelerini öğrenmeyi amaçladıklarını belirten Ensaroğlu, "Temel misyonumuz, gittiğimiz yerlerde toplumun farklı kesimlerinden insanların sürece dair değerlendirmelerini, görüşlerini, önerilerini, talep ve beklentilerini, varsa endişelerini, kaygılarını dinlemek. Daha sonra da bunları harmanlayıp hem hükümete, karar alıcılara, siyaset kurumuna hem de genel olarak kamuoyuna sunmak. Ayrıca bizim gibi Türkiye'nin diğer bölgelerine giden arkadaşlarımıza tespitlerimizi, gözlemlerimizi ve değerlendirmelerimizi sunmak" diye konuştu.

Çözüm sürecinde çok fazla özel bilgilere sahip olmadıklarını dile getiren Ensaroğlu, şunları kaydetti:

"Dünyanın hiçbir yerinde bu gibi olaylarda silahların susması ve silahlı unsurların geri çekilme aşamaları halka açık şekilde yapılmaz. Türkiye'de de bunun böyle yapılmasını beklemek anlamsız. Bu yüzden 'kim ne konuştu, hangi şartlar karşılığında ne şekilde çekiliyor', açıkçası çok fazla bakmıyoruz. Çok fazla merak da etmiyoruz.

Çünkü sorunun kalıcı çözümü için sonunda yapılacak olanlar, neticede hükümetin uygulamaları, Meclisten çıkarılacak birtakım yasalarla ya da yapılacak anayasal düzenlemelerle belki de en ideali hepimizin beklentisi doğrultusunda yeni bir anayasayla yapacağı için gözler önünde olacak. Biz de orada vatandaşlar olarak elbette sözümüzü söyleyeceğiz, tutumumuzu alacağız, eleştirimizi yapacağız. Destekleyeceksek desteğimizi belirleyeceğiz ama güvenlik ve silahla ilgili aşamaların da mahrem yürümesine kendimizi alıştırmamız lazım."

Ensaroğlu'nun konuşmasının ardından, toplantı Etyen Mahçupyan'ın moderatörlüğünde basına kapalı devam etti.

-Güneydoğu'da beklentiler yüksek-

Grup üyesi Ahmet Faruk Ünsal da toplantı öncesi gazetecilere yaptığı açıklamada, Adıyaman'ın, şiddetin bütün Doğu ve Güneydoğu'da çok can yaktığı dönemlerde dahi farlılıklarını kendi içinde yaşatabilmiş ender kentlerden biri olduğunu söyledi.

Türkiye'de insanların hem beklentilerini hem sürece dair varsa kaygılarını raporlayarak siyasal karar alıcılara ileteceklerini belirten Ünsal, bir gazetecinin, "Güneydoğu'da barış sürecinde gelinen durum nasıl-" sorusu üzerine, şöyle konuştu:

"Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde çözüm sürecine dair çok yüksek bir beklenti var. Çünkü Güneydoğu, şiddetin en büyük bedelini ödemiş bölge. İnsanların ya çocukları ölmüş, ya dağ başında, ya ülkelerini terk etmiş ya da cezaevindeler. Dolayısıyla bu bölge barışa en fazla ihtiyaç duyan bölge. O açıdan Türkiye'nin diğer yerleriyle kıyaslandığında büyük bir istek ve büyük bir şevk olduğunu görüyorum. Diğer yerlerde tabii ki doğal olarak birtakım kaygılar var. Siyaset kurumunun yapması gereken şey, ümitlerle kaygıları bir arada buluşturarak, herkesin 'benim çözümüm' diyebileceği bir çözüm üretmesidir. Biz de buna yardımcı olmaya çalışıyoruz." - ADIYAMAN

Kaynak: AA / Güncel
title